CUMHURİYET 21 Eylul 1936 Duymadıklarımız ve bilmediklerimiz Güreş, eskrim, bisiklette Sovyetleri mağlub ettik [Baştarafı 1 inci sahifede] Müsabakaya her iki taraftan dörder kişi iştirak etti. Bizim takım Talât, Or han, Eyüb ve Hakkıdan terekküb etmiştl. Müsabaka bütün bisikletçilerin toplu bir şekilde hareketlerile başladı. Daha evvel iki taraf arasında yapılan itilâfa göre yarış esnasmda bisikletler kınldığı takdirde arkadan gelen otomobilde mevcud yedek bisikletlerle değiştirilebilecek ti. Karşıdan sert bir rüzgâr esmekte ol duğundan bisikletçiler hızlı gitmiyorlar, kuvvetlerini dönüşe ve sona saklıyorlardı. Bu şekilde 25 kilometro ilerledikten sonra Eyüb nefes darlığından hastalandı ve yanşı terketti. Bu suretle biz üç kiBoks maçından bir görünüş şi olarak müsabakaya devam etmeğe başladık. Ve başka hiçbir hâlise olma di edilirse müsabakalar daha muntazam Melih bu arada iki üç kuvvetli yumruk yapıştırdı. dan 50 kilometroluk gidiş bu şekilde ni olur. Dördüncü ravund: Melih hâlâ hâkim hayete erdi. Müsabaka nasıl oldu? Amatör boksörler arasında yapılan dövüşüyor. Arkaarkaya bir iki yumruk Bütün bisikletçilerin toplu bir halde dört maçtan sonra evvelâ Romanyalı daha yapıştırdı. Romanyalı yere düştü. bitirdikleri 50 kilometro gidişten sonra dönüş başlar başlamaz bisikletçiler sürat boksör, sonra da Melih ringe çıktılar. Hakem dörde kadar saydı; Romanyalı lerini artırdılar. Sürat muntazaman git Stadyom, dün, geçen haftaya nazaran kalktı. Fakat Melih peşini bırakmıyor, tikçe arttı. Şimdi başdöndürücü bir sürat daha kalabalıktı. İki boksör de çok sinirli Romanyalı iyi kapanmalan sayesinde le ilerliyorlardı. Bu sürat bazan saaüe olarak köşelerine oturdular. Bu arada ha Melihin yumruklarından kurtuluyor. fif bir münakaşa oldu; Romanyalı, maç Beşinci ravund: Bu ravund, diğer ra60 kilometroyu buluyordu. esnasmda ağzına lâstik bir alet koymak vundlara nazaran cansız geçti. Melih, 65 inci kilometroda iki Sovyet bisik letçisi geriledi ve bunlar bir daha önde istedi, diğer taraf, bunun yalnız antren nefesinin mühim bir kısmını ilk ravundmanlarda kullanıldığını, maç esnasmda larda sarfettiği gibi, Romanyalının da kilere yetişemediler. 75 inci kilometroya doğru üçüncü takılamıyacağını söyledi, fakat neticede hâlen kendini toplıyamadığı anlaşılıyor. Sovyet bisikletçisi de geri kaldı. Bu bi Romanyalının bu lâstiği kullanmasına Altmcı ravund: Maç gene şiddetlendi. sikletçi, zaman zaman yaptığı hamlelerle müsaade olundu. İki taraf ta kat'î bir netice almak ümidile Maçın orta hakemliğini, maruf boksörbirbirinin üstüne atılıyor. îki taraf ta öndekilere yaklaştise de gene geride kallerimizden Küçük Kemal yapıyordu; üç müsavi vaziyette iken ravund bitiyor. dı ve aradaki mesafe gitgide büyüdü. tane de yan hakemi vardı. Orta hakemi Yedinci ravund: Oyun hâlâ müsavi Şimdi en önde 1 Sovyet ve 3 Türkreye iştirak etmiyecek, yalnız maçı idare serait içinde devam ediyor. îki taraf ta ten mürekkeb bir grup kalmıştı. 90 ıncı edecekti. kuvvetli yumruklar salladığı halde tuttukilometroya kadar bunlar hep beraber Birinci ravudd: Gong çalar çalmaz iki ramıyorlar. gittiler. 90 ıncı kilometroda Sovyet biboksör de yerlerinden fırladılar. îlk sanisikletçisile Hakkının bisıkleti kırıldığın Sekizinci ve son ravund: Bu maçın yelerde ikisi de birbirinden uzakta buludan bunlar yeni bisikletler aldılar. Or en sert ve çetin devresi bu oldu. Romannuyorlar. Derken Melih bir iki atak yaphanla Talât en önde uçar gibi gidiyor yalı, puvan itibarile kayıbda olduğunu tı, Romanyalı iyi kapanıyor. Melih, Rolardı. bildiği için bütün kuvvetini sarfederek manyalının oyun tarzmı azçok bildiği bir şeyler yapmak istiyor, Melihin de Fakat 93 üncü kilometroda son bir ta halde, Romanyalı Melihi ilk defa görünefesi yavaş yavaş tükenmekte olduğunlihsizlik kendisini gösterdi. Talâtın bindidan vaziyet aleyhine dönmek üzere iken ği bisikletin zinciri çıktı. Orhan da Ta Melih son kuvvetini sarfederek Romanlâta yardım ederim ümidile yavaşladı. yalıya arkaarkaya iki yumruk daha yaîş'te bu fırsattan istifade eden Sovyet bisikletçi arayı açtı. pıştırdı, Romanyalının kaşı tekrar yanldı ve oyun bitti. Neticede Sovyet biaikletçisi birinci, Hakemler ittifakla ve haklı olarak Orhan ikinci, Talât üçüncü ve Hakkı Melihi galib ilân ettiler. Romanyalı dördüncü geldiler. Takım itibarile de boksör bu karara itiraz ederek Melihi 12 Türk takımı birinci, Sovyet takımı ikinci oldu. ravundluk bir revanş maçına davet etti. Bu daveti Yorgos kabul etti. Yarışları Türk kafilesi reisi Bay Cevdet Kerim İncedayı başından nihayete Melihi, dün bu çetin rakibine karşı kadar dikkatle takib etmiştir. Müsabakakazandığı muvaffakiyetten dolayı tebrik nın derecesi 3 saat, 14 dakika ve 27 saniederiz. yedir. Amerikada pijama ve entari kav^ası Bir gün içinde milyarlannı kay bettiren muazzam bir iflâs borusu çaldıktan sonra ya vaş yavaş kendi lerini toplamağa r fc»aşlıj an Amerika lıların, refah dev rinin avdet ettiğı yolundaki iddiaları galiba doğru! Dünya matbua tında harbden önceki yeni dunyayı hatırlatan yazılar ve havadisler görül meğe başladı. Köhne dünyamızın hiç bir bucağındaki hesablara ve ölçülere uymıyan kazanclarmı, ayni ölçülerle sarfeden yeni dünyalılar, muvakkat bir zaman için kaybettikleri keyfi gene buluyorlar. Böyle olmasa, işi gücü bı rakıp <pijama mı giymeli, entari mi?» diye münakaşalara kalkarlar mıydı? Bir müddettenberi, Amerika efkân umumiyesi, erkeklerin gecelik kıyafetini tayin hususunda ikiye ayrılmıştır. Bir kısım pijazma taraftarıdır, diğeri entari müdafii. İki tarafın da kendine göre düşünceleri, müdafaa tarzlan var. Fakat ne bir taraf, ne öteki taraf fik rini kabul ettirebiliyor. Entari partisi reisi, son günlerde bütün Amerikalılara hitaben bir beyan name neşrederek pijamanın şeref ve haysiyetini bilen bir erkeğe kat'iyyen yakışmıyan'bir kıyafet olduğunu iddia etmiş ve iddiasını teyid için de Linkoln, Vaşington, Napoleon ve Ruzvelt gibi yüksek şahsiyetlerin asla pijama giymediklerini söylemiştir. Pijama taraftarları, entaricilere mu kabele etmişler, Ruzveltin pijamalı bir resmini, ispati müddea sadedinde neş retmişlerdir. Bu sefer, gene entari ta raftarları, Ruzveltin entarili bir res mini bulmuşlar, hasımlarını bununla susturmağa kalkışmışlardır. Şimdi iş gide gide büyüyor, bu ayın sonunda Vaşingtonda toplanacak olan entarililer kongresi sabırsızhkla bek leniyor. tşin sonunda, her iki taraf ta kendi fikrinde ısrar ederse mesele yok. Fa kat anlaşmağa kalkarlar da entari ile pijama arası yeni bir gece kıyafeti kabulüne karar verirlerse, çarçabuk moda olacağı hiç şüphe götürmiyen bu eteklikli pijamalarîa halimiz nice olur? Hakikat âleminin bin bir derdini bir tarafa bırakıp, rüyaya mahsus kıya fetle uğraşacak kadar geniş yürekli olan şu adamlara gıpta ediyorum doğ rusu! Iyoniyen Adalarının Yunanistana ilhakı Ingiltere bu adaları, Yunanistana istediği Kralı getirterek ve kendi siyasetinin takibini şart koşarak terketmişti îyoniyen denizindeki yedi adanın 1863 yılında Yunanistana ilhakı bir taraftan bu adalardaki ahalinin senelerdenberi İngiltere hükumetine karşı devam etmekte olduğu kanlı kıyamlâra hateme çekmiş, diğer taraftan da İngilterenin Akdeniz siyasetinin yeni bir dönüm noktası olmuştur. Yunanistanm ilk Kralı olan Bavyeralı Oton Yunan tahtından hal'edilmişti. Bu arada 1815 senesindenberi İngilterenin idaresi altında bulunan İyoniyen adalarının Yunanistana ilhak edileceğinin şayi olması Avrupa siyaset âlemini altüst etmişti. Diplomasi âleminin en ziyade hayret ettiği mesele o dakikaya kadar Akdenizin şarkındaki vaziyetin en ufak bir tebeddülüne müsaade etmiyen ve Osmanh saltanatının tamamiyetini mutaassıbane bir surette müdafaa eden İngilterenin kendi nzasile böyle bir ilhaka yanaşması idi. Bundan başka Adriyatik denizinin Cebelüttarıkı mesabesinde bulunan Korfu adasını İngilterenin elinden bırakaca ğına ve bilhassa İtalya gibi büyük bir devlet teşekkül ederken driyatikteki vaziyetini zayıflatacağına akıl erdirilmiyordu. Fakat îngilterenin bu adalan Yunanistana ilhak etmesi zâhirde görüldüğü gibi ıvazsız bir hediye ve yahud ada Rumlarını kıyamlardan vazgeçirmek için gösterilmiş bir ulüvvücenab değildi. İngiltere Yunanistanm Yakınşarktaki mevkiini iyice tetkik ettikten sonra bu vaziyetten istifade etmeği aklına koyarak bu işi yapmıştır. îngiltere bu siyasetinde yanılmamıştır. Çünkü o zamandan bugüne kadar Yunanistan ingilterenin Akdeniz için çizdiği siyasetin dışına çıkamamıştır. Yunanistanm Osmanh saltanatından ayrılarak müstakil bir devlet haline gelmesi için yaptığı isyan devam ederken Aleksandr Mavrokordato Yunanistan için takib edilecek siyasetin, îngiliz siyaseti olduğunu kabul etmişti. Sonra Kral olarak Yunanistanm başına getirilen Oton bu siyaseti değiştirdi. îngiltere buna tahammül edemedi. Kralı hal'ettirdi. O vakit Yunanistanm en ileri gelen ricalinden Deli Yorgi, Kumunduros, Trikupıs vasıtasile kendi siyasetini yürüttürdü. Buna mukabil yedi adayı peşkeş çekti. İşte bu sayededir ki bugüne kadar Yunanistanm haricî siyaseti bu mihver üzerinde dönmektedir. îngiltere bu adaları Yunanistana verdi. Fakat Akdenizin şarkındaki menfaatlerini adalar kendi elinde olduğundan pek fazla bir surette temin etmiş bulundu. îlk Kral Oton Bavyera hanedanından bir Alman Prensiydi. Yunanistanm haricî siyasetini Avusturya cephesine tevcih etti. Rusyaya karşı da pek dostane hareket ediyordu. Oton îngilterenin siyasetine emin değildi. Bu emniyetsizliği İngiltereye karşı şiddetli bir antipati beslemeğe kadar ileriletmişti. Yeni Kral Yunanistanın istiklâl kazanmasında İngilterenin oynadığı rolün birinci derecede olduğuna bile ehemmiyet vermiyor. Kırım muharebesi esnasmda Tisalya, Epir ihtilâllerıni çıkararak İngiltereye karşı Rusyayı iltizam ediyordu. Oton bu gibi hareketlenle İngilterenin Yunanistandaki mevkiini hiçe indirmeğe başlamıştı. ingiltere Otona bu siyasetini pek pahalıya maletti. Gene Kralı tahtından indirip yerine başkasını geçirtinciye kadar uğraştı. îngiltere Kırım muharebesinden artık muzaffer olarak çıktıktan sonra Yuna nistandaki mevkiini sağlamlamak istedi. 1888 de meşhur Yunan muhibbi îngiliz hükumet adamlanndan Gladistonu Atinaya göndererek Kral Otonla pazarlığa başlattırdı. Gladistonun İngiltere namına yaptığı teklifleri Kralın kabul etmesiimkânsızdı. Zaten îngiltere de bunu bilerek hareket ediyordu. îngiltere şunlan istiyordu: 1 Yunanistan Megalo idea programını tadil edecek, 2 Osmanh saltanatının tamamiyet' mülkiyesini kabul ve tasdik edecek. Oton bu şartları kabul etseydi îngiltere gene Kralın aleyhinde propaganda yaptıracaktı. Reddetmesi üzerine de gene öyle yaptı. O vakit Yunan ricali arasında hitabetile meşhur, îngiliz muhibbi Epaminondas Deli Yorgi başta olmak üzere bütün muhalifleri ayağa kaldırdı. Vaziyet Kralın aleyhine çok müsaiddi. Kral hiyanet ediyor, yedi adanın Yunanistana ilhakını kabul etmiyor, diyorlardı. Halbuki Oton yedi adanm hatırı için Osmanh hükumetine karşı îngilterenin istediği taahhüd altına girmekle memlekete hiyanet edeceği kanaatinde idi. Bu kanaatine dayanarak îngiltere ile çarpışmaya başladı. In ÎHIIIIIIII Ikinci Yunan Hukumdar ailesinin Reisi Kral Yorgi tahta geçtiği sene.. giltere Otonun hareketine artık bir nihayet vermek kararını aldı. Bu maksadıoî temin için şarktaki fesadcılığile meşhur papaz Eliyotu Yunanistana gönderdi. Fesad ve kıyamlar hazırlamak hususundaki meharetleri bittecrübe malum olan papaz Eliyot Yunanistanda gizli faaliyetlerine başjadı. Aradan birkaç ay geçtikten sonra Navplionda bir kıyam çıkar* dı. Bundan sonra Eliyot ve ajanlan O* ton aleyhindeki propagandalarını pek ileri götürdüler. Yunanistanda hâlâ Oton taraftarı bulunanlan da ele geçirdilea, Nihayet 1862 senesi teşrinievvelinin o * nunda Atinada Kralın aleyhine büyüK bir ihtilâl çıkardılar. Askerin de birlik olduğu ihtilâlciler Kralı cebren tahtından feragat ettirip bir İngiliz gemisine koya« rak Venediğe gönderdiler. Bu suretle îngiliz diplomasisine kurban giden Otonun hükümdarlığı nihayet buldu. *** Kral Oton Yunan tahtından hal'edil* dikten biraz sonra Londra hükumeti A* tinaya bir nota tebliğ etti. Bu notada lagiltere hükumetinin gösterdiği prensin Yunanistana kral olarak kabul edilmesî şartile yedi adanın terkedıleceği bildirildi. Daha bu notaya cevab verilmeden hâlâ Yunanistanda bulunan fesadcı papaz Eliyot ta münderecatı çok şayani dikkat diğer bir nota tevdi etti. Papazut İngiltere hükumeti namına verdiği bu notada aynen şu ibare mündericdi: «Eğer yeni gelecek kral Yunanistan • daki kıyamcıların başına geçerek gürültülere devam ederse ve yahud Osmanli hükumetine karşı mütecavizane bir siyaset takib ederse İngilterenin yedi adayi Yunanistana ilhak etmek hususundaki ar> zusuna muhalefet edılmiş olacaktır.» Yunanistanm Osmanh saltanatı zararına tevessü etmesine bir sed çekmekte olan bu notanın ağır şartları bilâitiraz kabul edıldi ve îngilterenin nüfuzu Yunanistanda artık çok kuvvetli olarak yerleşti. 1862 ihtilâlini yapanlar hal'ettiklerî Otonun evrakım ele geçirmişlerdi. Bu evraktan tahakkuk eden vaziyet şuydu: îngiltere Yunanistanm Osmanh devleti aleyhindeki tevessü emellerini terketmesi için pek çok mesai sarfetmiş, bu arada yedi adanm ilhakını da teklif etmişse de Kral Oton yedi adanın ilhakı hatırı için Osmanh saltanatı üzerindeki Yunanistanın emellerini feda edemiyeceği cevabında ısrar etmişti. İşte bunun üzerine İngiltere ile Oto nun arası açılmış ve İngiltere de Yunanistan gibi Akdenizin şarkında mrvkii coğrafisi kendisine çok büyük faydalar temin edebilecek bir devletin başına kendi adamını geçirmek, kendi siyasetini yürütmek için Otonun krallıktan iskatmı temin etmiştir. îngiltere nihayet Yunanistan siyasetini istediği veçheye çevirdikten sonra adaları terketmeğe karar vermiştir. 1863 senesi martının 17 nci günü Avam Kamarasında bu hususa dair müzakere cereyan ederken o vakitki Hariciye Müsteşarı, yedi adanın Yunanistana terkine muhalif söz söyliyenlere karşı verdiği cevabda aynen şunlan söylemişti: «Yunanlıların mütecavizane bir siyaset takib ettikleri için yedi adayı onlara vermekle İngilterenin yakmşarkta güttüğü siyaseti yıkmakla itham ediliyoruz. Fakat, biz bu adalan Yunanistana şartsız, şurtsuz vermiyoruz. Yunanistan Osmanli devletine karşı olan mütecavizane siyasetinden feragat ve İngilterenin siyasetini takib edecektir.» demistir ki bunun üzerine Avam Kamarası 1815 senesinden beri îngilterenin himaye ve idaresinde bulunan Iyoniyen denizindeki yedi adanm Yunanistana ilhakını tasvib etmiş ve 1863 senesi mayısının 21 inde resmen Yunanistana teslim olunmuştur. 14 ingilize sazanlar Balık avına me raklı zengin bir Amerıkalı Hinden burg balonuna bi nerek Almanyaya kadar gelmiş ve Vlain nehrinde bir "jün sazan balığı avlıyarak ertesi şjün tekrar mem leketine dönmüş tür. Gazetecilerin seyahatinden mem nun olup olmadığına dair sordukları suale Amerikah şu cevabı vermiştir: « Ziyadesile memnunum. Bir günlük balık avı bana 164 İngilize patlamış olmasına rağmen. Bir günde 12 sazan yakalamağa muvaffak oldum. Beher balığın tanesi 14 İngilize geldi amma, ben de zevkimi temin etmiş oldum. Çünkü Alman nehirlerindeki sazanlar Amerıkadakilerinden üç misli daha büvük!» dakika. 1500 metro birinci Vanef netice 4.41 dakika. 5000 metro birinci Yordan Naçef netice 17.14 dakika. 10,000 metro birinci Yordan Petrof netice 36.31 dakika. Diğer müsabakaların seçmeleri henüz sona ermemiştir. Melih Romanyalı boksörü dövdü Şehrimizde bulunan Romanyalı boksör Teoderesku, dün en mühim maçını Galatasarayh Melıhle yaptı. İki üç haftadanberi üzerinde tahminler yapılan, müjıakaşalar olan bu müsabaka, zanne dildiği gibi Romanyalı profesyonel boksörün galibiyetile değil, Melihin zaferile bitti. Romanyalı boksörün, geçen hafta Kiryakoyu dövmüş olması, Melihi de mağlub edebileceği zannını uyandırmıştı. Halbuki Melih, dün çok güzel bir maç yaptı, kuvvetli ve bilhassa nefes kabiliyeti^fazla olan rakibini, iyice hırpaladıktan sonra galibiyeti elde etti. Melihin ka zandığı galibiyet Romanyalı boksörün zayıf olmasından değil, Melihin iyi dö vüşmüş bulunmasından ileri gelmiştir. Yalnız şunu işaret etmek isteriz ki, üç dakikadan sekiz ravund olarak yapı;lan bu maçta, kronometro isabetli olarak [tutulmamıştır. Ravundların hiç birisi ta[mam olarak üçer dakika devam etmemiş, fmutlaka her ravund on beş yirmi saniye |eksik oynanmıştır. Bu; kronometroyu tujtan hakemin beceriksizliğinden ileri gel [miş bir noksandır ve bu beceriksizlik, Ro*manyalı boksörden ziyade Melihin aleyhine olmuştur. Müteakıb maçlarda bu kronometro işi daha becerikli ellere tev Atletizmde yeni bir Türkiye rökoru kırıldı Istanbul Atletizm Ajanlığı tarafından tertib edilen atletizm şampiyonasınm ikinci günkü müsabakaları dün Fenerbahçe stadında yapılmıştır. Alınan neticeler şudur: Iki boksör maçtan evvel yanyana 200 M E T R O : Melih 23, Vedad yordu. Onun için Romnyalı Melihi de23.2, Nazmi 23.6. nemek istiyor. 400 METRO MANİALI: Fa ikinci ravund: İki taraf ta birbirine ik61, Tevfik 64.1, Münci 65. saldırdı. Romanyalı sağ yumruklarını GÜLLE ATMA: Etem 11.95, kullanıyor. Maç sert bir şekil alırken Tevfik 10.80. Çubuk 10.56. Teoderesku sol kaşının üstünden yara 800 METRO: Galib 2.4, Receb landı. Kaşı adamakıllı yanlmıştı, çok kan 2.5,3, Mehmed. akıyordu. Melih, bu vaziyet karşısmda CİRİD: Melih 49.27, Şeref 42.52. tam hi? amatör ruhile hareket ederek raSIRIKLA YÜKSEK: Haydar 3.40, kibine yumruk vurmak istemedi, Romanyalının ambale olduğu bu saniyelerde Sadık 2.70. birkaç kuvvetli yumruk vurabilir ve belki 5000 METRO: Rıza Maksud 16. de kat'î bir netice alabilirdi, bunu yap 4.8, Teo 16.47.3. madı. Birkaç saniye boşuna geçti, sonra 4x400 BAYRAK: Güneş 3.38.4, orta hakeminin müdahalesi üzerine maça Fenerbahçe: 3.46.4. devam ettiler. Romanyalının yüzü, gözü, Güneş takımımn bu derecesi yeni Türüstübaşı kan içinde kaldı. Ravund bitti. kive rökorudur. Üçüncü ranvund: Romanyalı hâlâ Balkan oyunlarına gidecek sersem vaziyetten kurtulamamış bir hal Bulgar atletleri de. Melih mütemadiyen hücum ediyor. Sofya (Hususî) Atinada yapılaFakat Teoderesku çok pişkin bir boksör cak olan yedinci Balkan oyunlarına gi olduğundan birkaç saniye sonra kendini topladı, Melihin hücumlannı karşılıyor decek olan Bulgar atletleri eylulün 24 ve mütekabil ataklar yapıyor. Maamafih ünde otomobille Sofyadan Demirhisara ve oradan da trenle Atinaya gideceklerdir. Oyunlara iştirak edecek olan Bulgar atletleri 18 kişiden mürekkebdir. Atlet lerin idare âmirleri İvan Kaçef ve yüzbaşı Kiroftur. Karagümrük sahasında yapılan maç 5000 metro koçulurken ve Faik 400 metro manîalr koşmak için depar yapıyor Dün Karagümrük sahasında Yeşildirek Gene spor kulübü ile Akınspor kulübü birinci takımları arasında yapılan maçı Gencsporlular 21 kazanmışlardır. Geçen hafta da Büyükderede Gencler birliğile yaptığı maçı 31 kazanan Gencsporlular, gayrimüttefik kulübler arasındaki yerini kuvvetlendirmiştir. Dün Sofya stadyomunda yapılan son îki senelik bir tarihi olan bu kulüb bu seçme müsabakalannda Bulgar atletleri şekilde çalışmağa devam ederse yakında şu neticeleri elde etmişlerdir: ikinci kümeye geçmesi muhtemeldır. 100 metro birinci Nikola Kalivnof Cim Londos cenubî Afrikaya netice 1 1.8 saniye. gıttı 200 metro birinci Boris Stefanof ne tice 24.2 saniye. Atina 20 (Hususî) Cim Londos 400 metro birinci Karlo Nayvirt ne Mısır tarikile Cenubî Afrikaya gitmiştir. tıce 56.9 saniye. Londos Cenubî Afrikanın muhtelif şehir800 metro birinci Gançef netice 2.11 lerinde 8 maç yapacaktır.