28 Haziran 1936 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

CUMHURÎYET 28 Haziıan 1936 VIYANA OONUŞU Tarihi tefrika: 76 M. TURHAN TAN / / / / / #/ [ Ş e h i r ve Memleket Haberleri Yeni göçmenler Dün Romanyadan 1200 Asansörle duvarın araTunceli Vali ve Kumankişi daha geldi sına sıkışarak öldü Dün Nişantaşında Aslanreceb apartıHisar vapurile dün Romanyadan danı harekâtı idare etti 1200 göçmen gelmiştir. Bunlar karantine müddetlerini Tuzlada geçirdikten sonra müretteb mahallerinde iskân edileceklerdir. Bu mevsimde Romanyadan 15,000 göçmen nakledilmesi mukarrerdi. $imdiye kadar taşınanlar beş bini geçmiştir. Sonbahara kadar daha 9,000 göçmen nakledilecektir. Yalnız Trakyadan gelecek göçmenler için henüz evler yaptırı lamamış olduğundan fazla miktarda gelen göçmenlerin iskânı güç olmaktadır. Bunun için nakliyat arasında fasılalar verilmekte ve bundan istifade edilerek göçmenlerin yerleri hazırlanmaktadır. Nâzım vapuru yarın, göçmen getir " mek üzere Varnaya gidecektir. Trakyada faaliyet Edirne 27 (A.A.) Trakyada iskân işleri yeni baştan hız almıştır. General Kâzım Dirik bölge içinde sık sık geziler yaparak iskân ve imar işlerini yerlerinde görmekte ve gereken emirleri vermektedir. Umumî müfettiş yeniden ka dastro müfettişi Halid Ziya ve fen başmüfettişi Salih olduğu halde son günlerde bölgede bir gezi daha yapmış ve Tekirdağla Kırklarelindeki göçmenlere dağı tılan ve dağıtılacak olan yerleri genel kadastro vaziyetleri üzerinde inceledikten sonra heyetle beraber dün akşam Edirneye dönmüştür. Heyet bu tetkik gezisinde gördüğü genel dunrmdan çok memnun olmuştur. Kadastro müşaviri ve fen başmüfettişi kadastro heyetinin kuvvetlendirilmesi için gereken tedbirleri almak üzere bu sabahki trenle Ankaraya dönmüş lerdir. manmda feci bir kaza olmuş,, Keziban isminde bir kadın asansörle duvar arasına sıkışarak ölmüştür. Yaptığımız tahkikata göre hâdise şöyle cereyan etmiştir. Aslanreceb apartı manınm kapıcısı Hüseynin kansı Kezi ban, kiracılardan birine bazı işler hakkında malumat vermek için asansöre binerek yukan kata çıkmak istemiştir. Asansör birinci kata geldiği vakit Keziban asan sörün kapısını açarak aşağı bakmış, fa kat asansör hareket halinde bulunduğundan kadın, birinci katın duvarlarile asansör arasında sıkışmıştır. Bu feci vaziyette, bir tesadüf eseri olarak asansör durmuş, fakat Keziban: Ölüyorum, beni kurtann. Diye ba* ğırmağa başlamıştır. Bu feryad üzerine aparhmanda bulunanlar kadının imdadına koşmuşlarsa da, kadını sıkıştığı yerden kurtarmak imkâ nını bulamamışlardır. Bu arada orada bulunanlardan birinin aklına duvan yıkmak gelmiş, hemen te darik edilen kazmalarla duvann yıkıl masına başlanmıştır. Bir taraftan duvar yıkılırken, diğer taraftan da Keziban, feryadlar içinde can vermiştir. Hâdiseye polis vazıyed ederek tahkikata başlamıştır. Siyasî icmal Dünya politikası ye Boğazlar ünya politikasınm değişerek Boğozların emniyetine aid büyük devletlerin kefalet ve taahhüdlerinin kıymeti kalmaması üzerine kendi askerî vesait ve kudretimizle bunların müdafaasmı temin etmek için Montrö konferansmı davet etmiştik. Konferans üzerinde gene en ziyade tesir yapan dünya politikasınm yeni peyda olan vaziyetleridir. Çünkü konferansm Cenevre toplantılan münasebetile nihayet verilen ilk müzakerelerinde hiçbir devlet Boğazlar hakkında Lozan mukavelesinin koyduğu kayidlerin kaldınlması teklifimize itiraz ermemiş ve Türkiyenin hakkını tamamile teslim etmiştir. Boğazlardan geçecek harb gemilerinin bu sahalarda askerî emniyeti ihlâl etmiyecek had ve şartlara tâbi bulunması da itiraza uğramamıştır. Fakat Sovyet Rusya, Karadenizdeki bahrî kuvvetlerin bu denizdeki sahillerinin emniyet ve müdafaasile kalmayıp harice de istediği gibi çıkabilmesi ve Baltık ve şimalî Kutub Okyanusu ve Büyük Okyasnusla Karadeniz harb limanlan arasındaki bahrî muva • salasının serbest olmasmı taleb edincej îngiltere ile Japonya yeni dünya politikasmdaki hususî düşünceleri sebebile buna muhalefet ettiler. lngiliz başmurahhası Lord Stanhope Sovyet Rusyanın bu talebi üzerine Îngiltere ve diğer Akdeniz devletleri Karadenize çıkarak Sovyet sahillerini tehdid edebilecek bir vaziyette olmadıklan halde Karadenizdeki Sovyet deniz kuvvetlerinin her zaman Akdenize çıkmakta »er best bulunmaları Akdenizin emniyetini ve muvazenesini tehdid edebileceği mütaleasında bulunmuş ve Londradan talimat istemeğe mecbur kalmıştır. Sovyetlerin bugün Karadenizde bu lundurduklan filonun Akdenize çıkmasî Akdenizin emniyet ve muvazenesini bozamaz. Ingilizler de bunu biliyorlar ve fakat son zamanlarda Sovyet Rusya deniz kuvvetlerini tensik etmeği ve fevkalâde kuvvetlendirmeği mesai programına koymuş olduğundan Îngiltere daha ziyade ileriyi düşünmektedir. Elâzizde hava hücumu tecrübesi Zavallı kadın! Hünkâr da, az kalsm, Kayalısuda Şehislâmın başına gelen felâketin eşine uğrıyacaktı! Üç numaralı Kara Mehmed o gece ne dolablar çevirdiğini sezen köprü nasabaha kadar kanşık rüyalar gördü, kor zırınm savuşup kırklara karıştığını, şayed kudan ağlayan Hünkânn dereye dönmüş ele geçerse öldürüleceğini bildirdi. Ayni gözyaşlan arasında kulac kulac yüzdü vc zamanda iş bilir bir adam olan kendi içboyuna sayıkladı. Gün doğmadan iki sa ağası Aliyi köprüler nazın yapıp ileri at önce babasının çizmelerini ve silâhlan gönderdiğini haber verdi. Avcı Mehmed bu entrikaya da kapılnı temizlerken, atlan sıvanp yemlerken de hep bu cirkin korkakhk sahnesini düşünü mış ve susmuştu. Fakat kızlarağası ile başimrahur yese düşmemişlerdi, Sadır yordu, ürperişler içinde kalıyordu. Fakat babası o mevzua temas etmedi, azamı devirmek için yeni bir fırsat bekuyanır uyanmaz atlann keyifli olup olma liyorlardı. Kızderbendi, Ahtaman ovası, Ormandıklarını sordu, müsbet cevab alınce helı menzilleri hâdisesiz geçildi, Sofya sahmen silâhlandı: Haydi, dedi, gömdüğün başın ya rasında muhteşem bir geçid resmi yapılıp nına gidelim, son defa onu selâmlıyalım. Hünkâra hulus gösterildi ve BulgaristaNe davacısı, ne mirasçısı çıkan, adı nın şimdiki payitahtında iki gün kalın sanı da bilinmeyen bu kesik baş Sipahiler dıktan sonra Halkalıpınarına göçüldü. bayragınm dikili olduğu yere gömülmüş Oradan Drağman Derbendi yolile Sarıtü. Baba oğul, göç davullan çalınırkcn yurda ve ertesi gün Şehir köyüne varıldı. ve bütün ordu, yeni doğmuş dalgalı bir Bu menzilde köy eşrafından MehPadişahgün gibi pırıltı ve uğultu içinde harekete med oğlu Ibrahim Ağa hazırlanırken o meçhul yurddaş başının la saray halkını evinde misafir etgömüldüğü yere gitmişler, kısa bir dua mişti. Hünkâr sofraya konulan bir çocuk okuduktan sonra yola düzülmüşlerdi. Ü karışı kalınlığmdaki baklavayı çok begençer tatlı peksimedden ibaret olan sabah miş, o biçimde hamur açma usulünün aşkahvaltısını at üzerinde kemiriyorlardı. çıbaşıya öğretilmesini istemişti. Bu iradeFilibeden Tatarpazanna, oradan Sa yi bir saray uşağından duyan ve tarihe ruhanlıya gelinmişti. Bu ikinci menzile üç geçecek ün alan Şehirköy baklavasından saat mesafede Ellisu adlı bir ırmak var bir diliır.î de gene o uşağın elinde gören dı. Küçük bir köprü ile geçiliyordu. A Sipahi Kara Mehmed, vakıadan hissetgırlıklar ve toplar köprüye sığmadı, bü tiği iç bulantısım JU cümlelerle oğluna yük güçlükler yüz gösterdi. O kargaşa anlatıyordu: lıkta Hünkânn da suyu geçid yerinden Boğaz, yatak. îşte Hünkânn özü: geçmesi icab etti. Kayalı suyunda Şey Karnı şişince esnemeğe koyulur, yatağını hülislâmın başına gelen felâketfeı «şine düşünür. O şişlik geçip sinirleri gevşe uğramak endişesile soğukkanlılığını kay yince gene esnemeğe başlar, sofra arar. beden hükümdar, binbir halecanla karşı Hiç düşünmez ki yanıbaşmda taşı yas yakaya ulaştıktan sonra gözünü yumdu, tık yapıp yatan on binlerce adamın kurağzım açtı, Sadırazam aleyhine yakası sağına aylardanberi sıcak aş girdiği yok. yırtılmadık küfürler savurdu. Kızlarağa Böyle durumda ona yakışan bizim gibi 8i ile Başimrahur da kendisini körüklü oruc tutmaktır. Halbuki pisboğazlıktan yorlardı. ayrılamıyor, burnumuza güle güle baklaOn'ar, bu iki saraylı ne bahasına o va atıştırıyor. Bir gün ona yediklerini lursa olsun Kara Mustafa Paşayı dü kustıırmazsak yuf bize!. şürmek istiyorlardı, emellerine ermek irakat bu iş: nasıl başarabileceğini söyçin de hiçbir fırsatı kaçırmıyorlardı. Hün lemiyordu, küçük Kara Mehmedi merak kânn akışı hayli sert olan Ellisuyu aşar içinde bırakıyordu. Onun da babasına ken ko&tuğunu görünce ekmeklerine yağ soru yapmasma imkân yoktu. Çünkü ne sürmek deminin geldiğini kuruntulıyarak söylenirse dinlemeği ve fazlasını istemehemen paçayı sıvamışlardı, gammazlığa meği Kara Mehmed Paşadan öğrenmiş girişmişlerdi. bulunuyordu. Bu sebeble susuyor ve meBaşimrahur Boşnak Süleyman, Kız rakını at ko.şturmakla avutmağa savaşılarağasından daha dilliydi, gamz işini o yordu. idare ediyordu: Baba ile oğul gönüllü kılavuzlar gibi Efendimiz, diyordu, Kara Meh hep önde gidiyorlardı, uzun saatlar hiç med Paşa kulun Beçten dönüşte müba konuşmadan yol alıyorlardı. Bu suretle rek hakipayine bir takrir sunmuştu. O Musapaşa palangasını, Niş şehrini, Akâğıdda îstanbuldan Nemse payitahtına leksinaçı, Kınalıoğlu çiftliğini, Yagudini, kadar kaç köprü bulunduğu, bunlardan Parakini geçmişler, Morova nehrini aşıp kaçınm sağ, kaçmın sakat olduğu yazı Batcineye, oradan Devebağırtan der lıydı. Gene o kulun sefere atılırken ordu bendi yolile Hasanpaşa palangasına, Kc~ sıkınh çckmesin diye nerelere yeni köp lara ve Hisarcığa ulaşmışlardı. Ertesi »ün rü kurulmak lâzım geldiğini birer birer Hıdırellezdi ve Belgrada girilecekti. Kagöstermişti. Sen o takriri Kara Mustafa ra Mehmed bu önemli menzilde gene oğPaşaya yolladın. Herif hasıraltı etmiş ki lunu yanına çekti: şimdi gün başma zahmet çekiyoruz, rezil Candan, yürekten, dedi, Tanrıya oluyoruz, vebali gene onun boynuna ol" şükret, uzun bir «oh» çek! sun amma ben §u gidişten enikonu kuşkuÇocuk emrolunan şeyi hemen yaptıklanıyorum. Vezir gidisi galiba seni suya tan sonra sordu: vermek istiyor!. Bunu neden yapıyoruz baba? Hünkâr, iliğine kadar kızgın olmakla Çünkü Hünkâr Belgradda kalacak. beraber sefer sırasında Sadırazam Biz sefere onsuz gideceğiz. Bir yassıtadeğiştirmeği doğru bulmadı. Daha banın uğursuz'uğu koca bir oruuj u bo/doğrusu böyle bir işin orduyu a guna uğratır. Şevketlu efendimiz gibi yüyaklandırabileceğini düşünerek ihti reksiz bir kaltabanın ne musibetler doğuyath davrandı, yalnız küfür sa racağını artık sen düşün. vurmakla ve köprü maslahabnı idareye Kara Mehmedin verdiği haber doğ ^ memur clan adamın öldürülmesini Sadrı ruydu. Avcı Sultan Mehmed, Nemse aazama bildirmekle iktifa etti. Halbuki leyhine sefer açılmasını onaylarken Sa köprü nazm Sadırazamın pek sevdiği bir dırazama söylediği sözün üzerinde duradamdı, onu Padişaha dahi feda ede muş, Belgraddan daha ileri gitmemekte mezdi. Bu sebeble iradeyi alır almaz he ısrar etmişti. Böyle bir hareketin çirkinrifi çağırttı: liğini düşünmüyordu. Çünkü korkaktı, Bre durma, dedi, saklan, şevketlu dehşiîtli olacağı tahmin olunan bir harbin Hünkâr kelleni istiyor! içinde ve başında bulunmaktan ürküyorVe Padişaha da bir kâğıd yazdı, sa du. ray erkânından bir kısmının kendi aleyhilAricast var"\ Tunceli Vali ve Kumandant Korgeneral Abdullah Alpdoğan Elâziz (Hususî muhabirimizden) Tatil münasebetile yüz küsur muallim, kaymakam ve nahiye müdürlerinin ve devairi müessesatın iştirakile Halke vinde Korgeneral Abdullah Alpdoğa nın emirlerile iki gün devam eden bir toplantı yapıldı. Hava tehlikesi hakkmda bizzat Umumî Müfettiş Alpdoğan tarafından iki konferans verilerek ha vanın inkişaf ve terakkisi, devletlerin hava durumları anlatıldı. Müteakiben kendileri tarafmdan bizzat idare edilen bir hava harb oyunu yapıldı. Aldıkları emir üzerine Elâzizi bom bardımana gelen üç tayyarenin motör ve pervane gürültüleri işitildi. Küçük un ve kepek torbalarına tahrib, yangın, boğucu iperit etiketleri yapıştırılmış olan torbalar tayyareler tarafından bomba yerine şehre atıldı ve muhtelif yerlere isabet vaki oldu. Tayyare hücumuna maruz kalan Elâziz garnizon kumandanı tayyarelerin attığı bombaların cinsini, yapılan mefruz tahribat, yangın, ŞEHİR ÎŞLERÎ zehirleme vak'alarım saati saatine tesHalkevinde ve harita, Florya plâjında yapılacak bit ederekhücum ve bombardımamplân üzerinde taasrî kabineler kib eden korgenerale anlattı. Belediye Floryada yapılmakta olan asrî kabi reisi çağırıldı, alâkadar bütün diğer neler temmuzun ilk haftasında ikmal e zevat davet edilerek vaziyet canlı bir dilecektir. Burada yapılmış olan 20 dük tablo halinde münakaşa edildi. Korgeneral tarafından haklı tenkidler yapıl kân kâmilen kiraya verilmiştir. dı ve Elâzizlilerin şahid olamadıkları DENİZ İŞLERİ millî bir sürpriz memlekette derin bir ,^r . ı nı alâka ve akis uyandırdı. ' i«wn.,.ıM« MÜTEFERRİK Otobüs faciasında yaralananların sıhhî vaziyetleri Topkapı haricinde vukua gelen otobüs kazasında ağır yaralı olup Gureba hastanesine yatınlanlardan muallim Naci nin evvelki gece öldüğünü yazmıştık. Yarası ağır olanlardan birkaç kişinin daha vaziyetleri tehlike göstermeğe başlamış; Adliye doktoru Enver dün hastaneye giderek bunlan muayene etmiştir. 30 kişilik bir Çek talebesi gelecek Prağ Üniversitesi talebelerinden 30 tnçmleketimizde^ co^rafî, tetkikatta, bu lunmak^üzere temmuzun ilk" haftasında §ehrimize geleceklerdir. Harb seneleri îçînde Istanbulda bulunmuş ve Îstanbul ile civan hakkında gayet faydalı coğrafî tetkikler yapmış olan Berlinli bir profetör de, çek talebelerile beraber gelecektir. Deniz tarife komisyonu toplanıyor ı Urfada güzel bir otel yapıldı Urfa (Hususî) Evvelce şehrimizde misafir ağırlanabilecek bir yer yoktu. Bunu nazari itibara alan Belediye çok güzel bir otel kurdurmuştur. Otel her türlü asrî vesaitle teçhiz edilmiş bir vaziyettedir. Yukarıki resim Urfanm yeni karuştuğu bu binayı yandan göstermektedir. Temmuz iptidasmdan itibaren deniz tarife komisyonu faaliyete geçerek yeni vapur tarifelerile liman tahmil ve tahliye ücretlerini tesbit edecektir. îktısad Vekâleti tarife bürosu reisi Muhsin Naimin riyasetinde toplanan komisyon evvelâ Izmire giderek orada körfez vapurlarile liman şirketinin tari înhisarlar îdaresinin Çamaltı tuzlasınfesini tesbit ederek îstanbula gelecek buda son sistem bir tuz değirmeni tesis edilrada îstanbul ile diğer limanlann vapur diğini yazmıştık. Memleketimizde ilk deve liman ücretlerini hazırlıyacaktır. fa işlemeğe başlıyacak olan bu tuz değirLiman Umum müdürü geldi meni, son seneler zarfında Çamaltı tuzUzunca bir müddettenberi Ankarada lasında vücude getirilen tesisatın en mübulunan Liman Umum Müdürü Raufi himlerinden birini teşkil etmektedir. Bu Menyaslı dün şehrimize dönmüştür. Li değirmen sayesinde memleketimizde ilk manın yeni kadro, bütçe ve nizamnamesi defa olarak tamamile rutubetsiz, gayet de dün yüksek tasdika iktiran etmek üze ince sofra tuzunu en ehven bir fiatla elre şehrimize gelmiştir. Bunların limana de etmek mümkün olacaktır. 6alı günü tebliğ edileceği umulmaktadır. Çamaltı tuzlası, Izmir körfezi civarınADLİYEDE da 14 kilometro murabbaı bir saha üzerindedir. Istihsal mevsiminde bini mütecaBir yankesici yakalandı viz amelenin bu saha üzerinde azamî bir Yetmiş yaşlannda Hasan isminde bir istihsal kabiliyeti verebilmesini temin makihtiyar dün sabah Balıkpazarında seyyar sadile İnhisarlar îdaresi, Avrupa memlebir satıcıdan beş kuruşluk salatalık ala ketlerindeki tuzla teşkilâtını örnek ittihaz rak bir lıra bozdunnuş; üstüne aldığı dok ederek icab eden her türlü tesisatı vücude san beş kuruş ufaklık parayı da bir men getirmiştir. Alınan tedbirler sayesinde, dile bağlıyarak cebine yerleştirmiştir. Bu ecnebi memleketlere tuz ihracatımız şimnu gören açıkgöz yenkesicilerden îsmail, diye kadar görülmemiş bir derecede artihtiyarın cebindeki mendili almış; fakat mıştır. yakalanarak adliyeye gönderilmiştir. SulOn senelik bir istihsal devresinde ectanahmed sulh ikinci ceza mahkemesi nebi memleketlere satılan tuz miktarı seBUÇIU hakkında tevkif karan vermiştir. nede vasatî olarak 20,000 ton olduğu halde, 1935 senesinde bu miktar 50,000 Bir sene hapis yatacak Lâleli camisi avlusunda Mustafanm tona baliğ olmuştur. Gelecek senelerde cebinden bir altın saat çalmakla suçlu ihracahn daha fazla artacağı anlaşılmakKel Şerefeddin yakalanarak Fatih sulh tadır. Yeni tuz değirmeni de memleket dahi ceza mahkemesine verilmiştir. Suçlunun linde tuz sarfiyatmı artıracaktır. Tuz, dün duruşması yapılmış ve bir sene hapse şimdiye kadar denizden çıktığı gibi topkonması kararlaşmıştır. lanır, kümelenir ve tüccarlara verilirdi. POLİSTE Halbuki, kurulan değirmen, öğütme işile BOMBİR BİRAHANESİNDE BİR beraber, tuzu yıkamak suretile rutubet HÂDİSE Beyoğlunda Bombir bira alıcı ve ıslatıcı bir hassaya malik olan hanesinde İranlı Mehmed Ali ile arka mağnezyumdan kurtarmak ameliyesile daşı Tevfik bira içerlerken sarhoşluk birlikte yapmaktadır. Değirmen, tesisatı yüzünden kavga etmişlerdir. 24 saatte en çok yüzde beş toleransla 40 Tevfik bira bardağile Mehmed Aliyi ton mutfak, 10 ton da sofra tuzu yap başmdan yaralamıştır. Polisler suçluyu maktadır. yakalamışlardır. OTOMOBtL KAZASI Beyazıdda Soğanağa mahallesinde oturan Herant, Aksaraydan geçerken henüz numarası anlaşılamıyan bir otomobilin çarpma Devlet Havayollan Îdaresi, îzmir sına maruz kalmış, sağ kolundan yara Ankara îstanbul hava postalarınm başlanmıştır. Polis şoförü aramaktadır. Iamasma karar vermiştir. Bu maksadla dün bir heyet, Yeşilköyden saat 17 de Düzeltme kalkan bir posta tayyaresile Izmire git Dünkü nüshamızda Dahiliye Vekâleti miştir. Bu heyet İzmirde bir uçuş meyMüsteşarı Sabrinin yerine yanlışlıkla danı arıyacak ve meydan bulunur bu Trakya Umum Müfettişliği müşaviri lunmaz Izmir hava seferleri başlıyacak; Sabrinin resmi konulmuştur. Özür dileriz. br. Çamaltmda açılan tuz fabrikası Bütün memlekete ince sofra tuzu temin edecek îngiltere il« ^Sovyet Rusya arasında yeni Londra deniz muahedesînin ahkâmına Sovyetlerin iltihak etmeleri için cereyan etmekte olan müzakerelerin iptidalannda Rusyanın kendisi için Almanya ile Japonyanın donanmalannm mecmuuna müsavi bahrî bir kuvvet istemiş olduğu hatırlardadır. Sonradan bu müzakereler harb gemilerinin hacimleri ve toplan ve Yerli Mallar sergisi kontrol yeni inşaat hakkında karşılıklı malumat edildi verilmesi esaslanna dökülmüştür. Bu yolSekizinci Yerli Mallar sergisinin ha daki müzakereler Londrada hâlâ devam zırlıklarını bitirmek için geceleri de çah ediyor. şılacaktır. Almanya dahi îngiltere ile yeni bahrî Îktısad Vekâleti, 5 a r n panaymndaki müzakerelere başlamak için lngiliz Rus halin tekerrür etmemesi için büyük bir müzakerelerinin neticelenmesini bekliyor. hassasiyet göstermektedir. Bunun için Ahiren Sovyet hükumeti Karadenizde Türkofis vasıtasile sekizinci Yerli Mallar sahili bulunan devletlerden cümlesinin sergisinin kontrolu yapılmış ve serginin bahrî kuvvetlerini Akdenize çıkarmak tanzim ve tertibi hakkında tutulan yollar hakkını haiz olmasmı ileri sürdü. Lâkin nîuvafık görülmüştür. Yangın tehlikesine Romanya ile Bulgaristan hiçbir zaman karşı bir itfaiye müfrezesi ve bir de polis ehemmiyetli bahrî kuvvetler vücude getikomiserliği sergiye memur edilmiştir. remiyeceklerinden meselenin mahiyeti değişmiş olmuyor. Îngiltere ileride KaraKÜLTÜR İŞLERİ denizde Sovyet donanmasınm Akdenize Talebe ve muallimler kampı çıktığı zaman ağır basacak surette artaaçılıyor cağını tahmin eylediğinden Boğazlardan îstanbul maarif müdürlüğünün Kızıl geçmek için Sovyetlere lngiliz ve Frantoprakta tesis ettiği talebe kampı, bir tem siz ve Italyan donanmalanndan farklı muzdan itibaren açılacaktır. Yazılmış bu müsaade verilmesine yanaşmamaktadır. lunan talebelerin, o gün sabahleyin kampta bulunmalan lâzımdır. Evvelce kamp kadrosu, yüz kişi olarak tesbit edilmişken müracaatlerin çokluğundan dolayı bu miktar yür elli kişiye çıkanlmıştır. Büyükadada muallimler için kurulan kamp ta 15 temmuzda açılacaktır. Bu kampa da bilhassa başka vilâyetlerden birçok muallimler geldiğinden Heybelide de ikinci bir kamp açılacaktır. Japonya da Karadenizdeki Sovyet kuvvetlerinin Akdenize, oradan da Bahriahmere ve Hind Okyanusuna çıkmak hakkını haiz olmasile kendisinin Avrupa ile muvasala hatlannm bir harb z a m * nında tehdid edileceğini ve bu kuvvetlerin Uzakşarka doğru yollanmasile Japonya denizinin de emniyeti münselib olacağını düşünerek lngiliz noktai nazanna iştirak etti. 1904 Rus Japon harbinde Rusyanın Baltık donanmasile birlikte Karadeniz donanması da Uzakşarka gitmiş olsaydı o zaman Japon filosu zayıf kalıp ihtimal harbi kaybetmiş olurdu. Tarihin bu dersi ve Japonyanın Uzakşarkta temin eylediği tefevvukun tehlikeye düş •* memesi düşüncesi bu devleti Ingiltereniri noktai nazanna iltihak etmeğe sevket » miştir. SOSYETELERDE Farmakolokların toplantısı Dün akşam Cağaloğlundaki Îstanbul Halkevinde pratik farmakoloklar senelik toplantılannı yapmışlardır. Toplantıda idare heyetile murakabe heyetinin raporlan okunduktan sonra yeni idare heyetile yeni reis ve kâtibler seçilmiş ve bundan sonra pazar tatili hak kında lehte ve aleyhte münakaşalar yapılarak neticede pazar tatili yapılmasına karar verilmiştir. Muharrem Feyzi Togay Izmire de tayyare seferleri başlıyor ECNEBİ MEHAFİLDE ttalya âyan reisi şehrimize geliyor Italya âyan meclisi reisi ve faşist fır kası erkânından Sinyör Luizi Federsini salı günü şehrimize gelecektir. Dün bu hususta alâkadarlara tebligat yapılmış " tır. Italya âyan reisinin Ankarayı ziyaret edeceği de söVlenmektedir. Cumhuriyet Nushan S Kuniftnr şeraiti» v» İTurkiye W» Hariç SeneÜk 1400 Kt. Altı aylık 7S0 Ûç ayUk 400 Bir aylık 150 1700 Kr. 1450 800 yoktur