2 Haziran 1936 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4

2 Haziran 1936 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURİYET 2 Haziran 1936 Nffrasteai, zaflyet ve Chlorose KöçUK Hikâye Aşk Orhan Rahmi Gökçe Erzurumun bir kazasına tayin edil dehşetle biribirine, Turhan da bileğindemişti. Haydarpaşadan Melâhatle bera ki diş yarasına baktıi. Belma korkak bir ber trene bindi. Evvelâ Ankaraya gide sesle: Yarından itibaren Birkaç gün evvel, dedi, köpegimi ceklerdi. Melâhat: Fakat Turhan, diyordu, bizim yap bir başka köpek ısırmıştı!. oluyor ve her programda Turhan, kendi kendine «kuduz» diye tığnnız deliliktir. Annen, ' kızkardeşlerin bizim evlenmemizi istemiyorlar. Çünkü inledi.. Saçlarının dibinden çıkan bir ter 2 büyiik ve müntahab film birden göstermeğe başlıyor. ben fakir, etiketsiz bir kızım. Köşe, bu tabakası, yavaş yavaş şakaklanna dogru Bütün parter yerler 20 kuruş. Gecakta kalmış zavalh bir İstanbul kızından yayıldı.. niş ve havadar locaiar 100 kuruş Kasaba ile diğer şehirler arasmda yolbaşka birşey değilim. Her çarşamba program değişir. Turhan, almnı soğuk camlara daya lar kapahydı. Hiç, hiç bir vasıta işlemiSerinlendirici büfesi vardır mi5, geçtikleri yerleri örten beyaz, sonsuz yordu. Korkunc, imkânsızhkların gittikçe kar yığmlannı seyrediyordu. Bir aralık arttığı fırtınalı, karlı, amansız günler ve döndü. Melâhati bileklerinden yakaladı. geceler başlamıştı. *** Onun küçücük başını göğsüne dayadı: Osmanlı Bankası hisse sahibleri, da Hastayım, dedi, kendimde bir gay hili nizamnamenin 29 uncu maddesine Çocuğum, dedi, sen bu kadar ileri göre, 16 haziran 1936 salı günü saat on gitme!.. Scnin herşeyin, herşeyin var... ritabiilik hissediyorum.. Garib bir panltı içindeki gözlerini et iki buçukta Londrada, E. C. 2. • Old Beni bu kadar hiç, bu kadar küçük mü görüyorsun? Elbette onlann dar kafası rafma çevirdi. Sonra camdan dışanya Broad Street, YVinchster Houseda toplanacak yıllık genel kurultaya çağırılır. da, bir gün aşkunıza boyun eğecek ve ya bakü: Gece çok müthiş!.. Müzakere ruznamesi: kında kanm olacaksm.. Kanm diyorum, Kar, şimdi lapa lapa yağıyordu.. Bir 1 Genel idare heyetinin 1935 se • karım.. Benim olacaksın.. inilti halinde tekrarladı: nesi işlerine ilişikli raporu, Uzun uzun öpiiştüler. Kimsesiz Istan2 31 ilkkânun 1935 tarihinde ke Vücudüm soğuyor.. Buz gibiyim.. zul kızı sıcak bir teslimiyet ve emniyetle ona sokuldu. Bu sokuluşta öylc bir ifade Damarlanm sertleşiyor. Boğazımı sıkı silen hesablarm tasdiki, 3 Temettü hisselerinin tayini, yorlar... Beni boğmak istiyorlar... vardı ki: 4 Genel idare heyetine aza seçimi. Sesi bir hıçkınk halinde yükseldi: Sen, demek isliyordu, yalnız sen!.. Banka dahilî nizamnamesinin 27 nci Anlıyorum... Bu, kudurma ârazıBen seni seviyorum ve benim hayatta maddesine göre, genel kurultay, en az dır.. Bakınız, yüzüm değişti.. Takallusbaşka hiç birşeyciğim yok.. 30 hisse senedi olan bütün bisse sahiblar başladı. Rengim, bambaşka oldu.. #** Ve Turhan yavas yavaş karyolasma lerinden terekküp eder. Bununla beraTurhana, Istanbuldan sık sık mektub ber, 16 haziran tarihindeki kurultaya, geliyordu. Annesi, babası, kızkardeşi düştü... Bir aralık, anî bir hiddetle kalk hisselerini bu toplantı için gösterilen tah: Belma, ısrar ediyorlardı: rihten en az on gün evvel bankanın aşa«Bu iş kat'iyyen olamaz. Düşiin, ara Nerede diye bağırdı nerede Bel ğıda yazıb merkez ve şubelerine veren mızda bu kadar yüksek bir içtimaî seviye ma?.. Niçin gelmiyor?.. Korkuyor mu hisse sahibleri girebilir: farkı var. Sana, Istanbulun en tanmmış benden?. Kuduruyorum, ısıracağım, di Pariste, Meyerbeer sokağında „ 'ailelerinden ne kızlar bulmayız ki?.. ye mi korkuyor?.. (IX o) 7 numaralı Banka Merkezine; îlâh!..» Melâhat doğruldu.. Londrada, Throgmorton Street Fakat bütün bu mektublann hiç tesiri Yok canım Turhan, demin odasma (E. C. 2.) de 26 numaralı Banka Mer olmamıştı. Onlar, gün geçtikçe artan bir geçmişti. Dur, bakıp geleyim!. kezine; baş dönmesi halinde, daha çok sevişiyor, Gene kız, sendeliyordu, boğazında İstanbulda, Banka tdare Merke biribirine daha kuvvetle bağlanıyorlardı. düğümlenen hıçkınklarla kıvranıyordu. zine; Aşk, bu iki kalbi yakalamış, bütün kudre Fakat, belli etmiyordu. Hiçbir telâş gös Bankanın muhtelif şubelerine. ti, bütün hızile sürüklüyordu. termemek lâzımdı.. Belmanın oda kapıSatılık Kıymetli Ar»a Bir gün, ansızın, annesile Belma, çı sı kilidliydi.. Vurdu, vurdu, cevab alaMUessesei ticariye fabrika ve depomadı, döndü. Turhan onu yalnız görünkageldiler. Bir müddet kalacaklardı. lar inşasına lâyık şehrin en mutena ve Sonra, hep beraber îstanbula dö ce, ayağa kalktı: neceğiz, ve orada, bu kenar dilberini ba Hımmm diye inledi gelmiyor.. şerefli yeri olan iki köprü arasında Gaşımızdan atacaksm.. O haspa, yapmacık Korkuyor benden.. O da anlıyor ki, ku lata Kalafatyeri caddesinde önü Kala masumiyeti kime yutturuyor; öğrensin! duracağım ve zaten kudurmağa da baş fat caddesi ve arka tarafı deniz KALADediler. Melâhat, onlar için, oğulları ladım.. FAT YERİ NAMİLE MARUF ARSA nı çalan bir hırsızdı. Adi bir kız, iğrenileAnnesi doğruldu ve oğluna korka kortakriben 120 metro tulünde ve 4180,50 cek bir mahluktu.. ka baktı. raetro murabbada 62700 lira kıymet Melâhat, bunlan hep işitiyor, ciğerleri Canım, evlâdım, Turhanım, dedi, yırtıla yırtıla ağhyordu. Kudurmus bir neden böyle söylüyorsun?.. Bir de ben takdir olunan ve tahmin edilen kıymetin yüzde 75 ini (yani 47025 lirayı) bulkış akşamıydı. Kar yağıyordu. Kar diz bakıp geleyim! boyunu geçmiş, sokaklar, ağaclar, dağlar Ve kapıya doğru yürüdü. Turhan, duğu takdirde Beyoğlu sulh mahkemedonmuştu.. Köpekler, bu uzak Anadolu vahşi bir sesle bağırdı: si başkâtibliğince 1930/929 numaralı doskasabasının sokaklannda acı acı bağrı Sen de... Sen de kaçıyorsun... Ca ya ile 9/6/936 salı günü saat 15 ten 16 şıyorlardı.. nınızı feda edeceğiniz oğlunuzdan kaçı ya kadar sureti kat'iyede satılacaktır. Turhanm annesi, gene ayni mevzuu di yorsun... Isırınm, diye korkuyorsun.. Iine dolamıştı. Melâhat, yanıbaşındaki Ve acı bir kahkaha savurdu. Annesi delim.. Herhalde ( ) ye yetişiriz. odadaydı. Ansızın bir köpek sesi duyul hiç cevab vermemişti. Bulanık, yavaş yaTurhan şaşkın şaşkın ona baktı; anladu ve Turhan: vaş kızarmağa başlıyan gözlerini Melâ şılmıyan birşeyler mırıldandı. Dudaklan Of! nın kenarından, hafif hafif, saalyalar sıhate çevirdi: Diye bağırdı. Melâhat, kızarmış göz Sen ne duruyorsun? dedi bak; zıyordu.. Melâhat, onun sırtına paltosulerinin yaşını silerek fırladı ve onlann o herkes hayatının kıymetini biliyor, onlar nu geçirdi. Kendisi de mantosunu giydi. turduklan odanın kapısını açtı: anam ve'kardeşim olduklan halde ben Gene erkeğin koluna girdi. Ne var Turhan? Haydi Turhan, haydi, yürü!.. Ben den uzaklaşıyorlar. Turhan, gülerek, ona yaklaştı: Melâhat, gözlerini kapadı. Adım adım iki at bulurum, vaktinde yetişiriz. lğnele Hiç Melâhat. hiç!.. Bizim Bel ona yaklaştı. Ellerini tuttu, onu karyo ri yaptırmz. manın şımarık köpeği elimi ısırdı.. Sonra Melâhat.. Anlat... Anlat... lasına oturttu.. O da yanına oturdu: Kızkardeşi, başını kaldırdı ve saçlannı * Turhan, dedi, ruhum, sevgilim.. Nikâhlanırız... Evleniriz... Bir yuvamız silkerek: Sen hasta değilsin!.. Evhama kapılıyor olur, çoluk çocuğumuz... Sokağa çıktılar... Turhanın elleri artık Benim köpeğim dedi şımarık de sun.. Gelip geçici bir buhran bu.. birer buz parçasını andırıyordu.. ğildir ağabey.. Şımarıklığı başkalannda Ve dudaklannı dudaklarına yaklaştır Melâhat!.. Demin beni öpmüştün ara! dı, onu uzun uzun öptü. Turhan bir deli de biraz iyileştim... Haydi, tekrar öp begibi sıçradı: Melâhat, sessizce çekildi.. Annesi gene anlatıyordu: Beni öptün, beni öptün ha?.. De ni... Öp, öp... Uzun uzun... Senin de du Bize göre ne?. Hep seni düşünüyo mek ki ben kudurmıyacağım. Öyle ya, daklann üşümüş... Buz gibi. ruz, senin hayatını, senin saadetini düşü başka türlü olsaydı, beni öpebilir miy Sendeliye sendeliye gidiyorlardı.. Kar, Rüzgâr, nüyoruz. Bugün, baban da, ben de, Bel din?.. Melâhat.. Canım, bir tanem!.. bellerine kadar yükseliyordu. ma da, senin için her fedakârlığı yapma Bak, kendimde bir iyilik hissediyorum acı çığlıklar atarak bu eski kasabanın çaga, hatta icabında canımızı vermeğe hazı şimdi.. Tabiileşiyor gibiyim... Demek ki tılarını sarsıyordu.. Melâhat, her on adımda onun istediğini yapıyor ve kudurrız.. ben.. . Diye bağırdı.. Melâhat, dişlerini sıkı muş genci öpüyordu.. Gittiler, gittiler.'.. Turhan yüzünü buruşturdu: Oooof, of anne!. Ne lüzumsuz yordu. Allahım, bu ne feci dakikaydı?.. Görünmez oldular. *** Turhanı artık hiçbir kuvvet kurtaramaz şeyler konuşuyorsun!.. Ertesi gün kar yığmlan altında yanyadı. O artık, kudurmuştu... * ** İki gün sonra bir hâdise oldu. Belma Evet ya, evet ya!.. dedi. Birşeyci na cesedlerini buldular. ORHAN RAHMt GÖKÇE nın köpeği ansızm ölmüştü. Evdekiler ğin yok... Kalk seninle simdi hareket e J MEVLİD Bngün öğle namazım müteakıb Teş vikiye camisinde Bay Hafız Kemal tarafından Mevlid okunaeaktır. Beyoğlunun en serin salonu olan KANSIZLIK benizsızhk icin yegâne deva kanl üıya eden Ç I D f k p En muntahip etibba taraundan tertip edilmiştir. O İ I V U r RADYO Ç Bu akşamki program J İSTANBUL: 18 sahne musikisi (plâk) 19 haberler* 19,15 muhtelif plâklar 19,30 Kızılay namma konferans: Dr. Kâzım İsmail tarafından (Savaşta Kızılay) 20 saksaion £olo (plâk) • 20,30 stüdyo orkestralan . 21,30 son haberler. Saat 22 den sonra Anadolu AJansmın gazetelere mahstıs havadi3 servisi verilecektlr. VİYANA: 18,20 Şan konseri . 18,45 viyoîonsel kon< seri 19,05 konser 19^0 fransızca ders 20,05 haberler, hava raporu 20,15 ulusal yayın . 20,35 çalışma senfonlsi 21,30 varyete numaraları . 22,40 haftanm maka. lesi 23,05 haberler 23,15 konser 24,45 gramofon. BERLIN: 17,35 eflencell musiki 18,35 san'at bahisleri 19,05 Münlhten 20,05 ev musi . kl^i . 20,35 Ingilizce konuşma 20,50 günün aklslerl 21,05 haberler . 21,15 mnslki 22,05 marşlar . 23,05 hava raporu, haTadis, spor 23,35 Hamburgdan mnsiki. BUDAPEŞTE: 18,35 konferans . 19,05 koro konserl 19,45 konferans 20,05 Çingene musiki ^ si 20,35 konferans 20,40 orkestra kon. serl 21,05 gramofon 21,45 haberler . 22,05 orkestra konseri 24,05 Çingene orkestrası 1,10 son haberler. BUKREŞ: 18,05 gramofon . 19,05 kıraat 19,25 gramofon 19,55 koro konseri . 21,20 konferans 21,35 senfonik konser . 22,35 haberler 22.50 konser 23,50 fransızca ve almanca haberler . 24 haberler. LONDRA: 19,35 musiki 20,05 kansık yayın 21,05 trende konuşma 21,25 orkestra konseri . 22,35 skeç . 22,45 Kanadanın en meşhur radyo artisti 23,05 opera yayını 24,25 havadis • 24,35 gramofonla dans mu&iüai PARİS [P. T. T.]: 18,05 orkestra konseri 18,35 konusma . 19.05 orkestra konseri 20,35 havadte 20,40 orkestra konseri . 21,05 moda konuş. ması 21,20 dinleyicilerin köşe^ 21,35 Bordodan 23,35 havadis. ROMA: 18,05 havadis . 18,20 konser 19,30 yabancı dülerde yayın 20,05 llman haBerlerl ve eğlenceli musiki 20,10 seyyahların zamanı . 20,25 ingilizee haberler 20,50 fraıuızca haberler 21,10 konuşma 21,40 spor röportajı 21,50 komedi . 22,15 Şan ve orkestra konseri . 24.35 dans musiklsi, istirahat esnasında havadis. , PARIS FRANSIZ Tiyatrosu FRANSIZ sineması İ L Â N Türk Anonim Elektrik Şirketinden: Şimdi 110 volt ile beslenen febekenin voltajını 8/6/936 dan 11/ 6/936 ya kadar 220 volta değiştireceğimizi Eyübdeki müşterileri mize bildiririz. O semtte bulunan mufterilerimizin 110 voltluk apmul, alet, mo törlerini ve saireyi mezkur müddet zarfında ve yalnız bir defa için parasız olarak de~iştirip tadil edeceğiz. Hüviyet varakası taşıyan memurlarımıza iyi kabul göstermelerini ve kendilerinin vazifelerini kolaylaftırmalarını tayın abonelerimizden dileriz. OSMANLI BANKASI 3UMER BANK Umum Müdürlüğünden: Bankamızca temîne başlanan demir ve çelik fabrikalarında vazife deruhte etmek üzere ihtısas tahibi olmak için ecnebi memleketlerinde staj görmek maksadile on Teknişe Hohşule veya mümasil mektebler mezunu makine, metallürji, maden ve elektrik mühendislerile on tekmıkum mezunu seçilecektir. Bu mühendis ve teknisiyenlerin atkerliklerini yapmış olma ları, resmî veya hususî müesseselere karşı, staj a gitmelerine ve avdette Bankanın hizmetinde çalışmaaına mâni olacak şekilde hizmet taahhüdleri olmamatı, sıhhatlerinin demir ve çelik fabrikalannın herhangi bir şubesinde çahfmasına mütaid olması lâzımdır. Namzedlere staj ları esnasında müsaid tahsitat veri lecektir. Yukarıki şartları haiz olup ta staja gitmek ittiyenlerin aşağıda yazıh vesaiki (Sümer Bank Umum Müdürlüğü, Ankara) adresine (M. E.) remzile göndermeleri icab eder. VESA1K: 1 Tercümeihal 2 Diploma sureti ve imtihanlara aid notlar 3 Varsa bonservitler 4 Sıhhat raporu 5 Fotoğraf. Bu vesaik uçer nusha ve mikane ile yazılmıs olacaktır. En gec haziran 1936 somvja kadar müracaat edilecektir. Nöbetçi Eczaneler Bu gece nöbetçi olan eczaneler şunlardır: istanbul cihetüıdekiler: Aksarayda (Şeref), Alemdarda (All Rıza), Bakırköyde (HUâl), Beyazıdda (Asador Vahram). Eminönünde (Salih Necati), Fenerde (Hüsameddin), Karagümrükte (Kemal), Küçükpazarda (Necati), Samatyada (Teofilo*), Şehreminind© (Nâam), Şehzadeba?ında (Üniverslte). Beyoğlu cihetindekller: Galatada (Hidayet), Hasköyde (Yeni Türkiye), Kasımpaşada (Turan), Sarıyerde (Asaf), Şislide (Necdet Ekrem), Tak simde (Kanzuk), (Karakin Kürkçiyan), (Güneş). Üsküdar, Kadıköy ve Adalardakiler: Büyükadada (Merkez), Heybelide (Yu suf), Kadıköy, Muvakkithanede (Saadet), Kadıköy, Söğüdlüçeşmede (Osman Hulu . si). Üsküdar, Çarşıboyunda (İttihad). İstanbul Altıncı tcra Memurluğundan: Emlâk ve Eytam Bankası Türk Anonim Şirketine birinci derece ipotekli ve sırada olup tamamına 11.441 on bir bin dört yüz kırk bir lira kıymet takdir edilmiş olan Galatada Arabcamii eski Balıkhane ve Yağkapanı 8 ve 16/22 numaralı depo açık arttırmıya konmuş olup ilân tarihinden itibaren sartnamesi herkes tarafından görülebilecek ve 10/7/936 tarihine raslıyan cuma günü saat 14 ten 16 ya kadar dairemizde açık arttırma suretile satılacaktır. Satıç Emlâk ve Eytam Bankasının 844 numaralı kanunu hükümlerine tâbi olduğundan mezkur kanunun 15 inci maddesine tevfikan ikinci bir arttırma ya pılmaksızın gayrimenkul, yukarıda yazıh günde en fazla arttı ranm üzerinde bırakılacaktır. Arttırmıya iştirak için muhammen Biriken bina vergilerile kıymetin % 7,5 ğu nisbetinde pey akçesi veya millî bir bankanın teminat mektubu tevdi edilmek lâzımdır. çöp ve fener resimleri ve Vakıf icaresi satış bedelinden ödenir. Sa tış bedelini peşin ödemek lâzımdır. tcra ve iflâs kanununun 126 ncı maddesine tevfikan ipotek sahibi alacakhlarla diğer alâkadarların gayrimenkul üzerindeki haklannı ve hususile faiz ve masraflara birlikte 20 gün içinde dair olan iddialarını evrakı müsbitelerile trtihal Tekirdağmda (Soğancı Hacıbaba) namile maruf (Hacı) îsmailin tomnu ve Osman Örselin oğlu Ruhinin henüz ömrünün baharını bile idrak etmeden ortamekteb yedinci sınıfmda tahsiline devam etpıekte iken anî olarak tutulduğu hastalığm tesirile 13 gün içinde Allahın rahmetine kavuştuğu çok büyük bir teessürle haber alınmıştır. Dedesinin ve bütün ailesi efradının bu elim zıyadan mütevellid elemlerine iştirak ederiz. dairemize bildirmeleri lâzımdır. Aksi halde hakları tapu sicillerile sabit olmadıkça satış bedelinin paylasmasmdan haric kalırlar. Alâkadarların işbu kanun maddesine uygun surette hareket etmeleri ve daha fazla malumat almak istiyenlerin 935/2270 dosya numa rasile dairemize müracaatleri ilân olunur. Bu deponun üç tarafı sokak bir tarafı önü rıhtım ve deniz zemin ve kolonlar üzerine bir katlı betonarme depo olup üç tarafı istor kepenkli bir taraftaki kolonlar arası tuğla ile örülmüştür. Zemini çimento tavanı ahşab üzerine galvanizli saç kapanmıştır. 20 senelik taviz bedeli müşteriye aiddir. «368» (2992) Almanca öğrenmek istiyenlere Fransızca konuşan gene bir Alman felsefe ve edebiyat profesörü ALMANCA ve ingilizee dersleri vermektedir. Ba kalorya imtihanına hususî surette ha zırlar. Kat*î ve seri tedris metodu. Fiat mutedildir. Gazetemiz vasıtasile profesör M. M. adresine müracaat. Üsküdar Hâle Sineması ARADIĞIM KADIN Besi kırk iki srece «Cumhuriyet» in zabıta romanı.*69 Yazan: Gharles de Richter Scotland Yardın en yüksek şefi gülerek cevab verdi: llâhi muhterem Nazır, temenni ederim ki kehanetiniz doğru çıksın da Miss Strafford endişeniz veçhile serbestçe dolaşsın! Bu takdirde vazifemiz çok ko laylaşacak ve polislerim yapacaklannı daha çabuk ve daha müşkülâtsız yapabilecekler. Fakat ben asıl şundan korkuyorum ki gene kız ya büsbütün firar için en musaid zamana, yahud yeniden ika edeceği cinayetlere intizaren; Allah bilir nerede saklanacak ve izini hiç belli etmiyecektir. Dahiliye Nazırı telâşla haykırdı: Yeni cinayetler mi, dediniz? Sir Basil Hampton nevmid bir eda ile: Bu mesele bizi o kadar emrivakiler meyanda ben de size malumat verdim. dan çok fena karşılanacağını düşünerek misiniz? Dahiliye Nazırı sordu: le, beklenmiyen vak'alarla karşılaştır Bu güne kadar bu meselede yegâne Görüyorsunuz ve bütün bu izahattan an vazgeçiverdim. İsmi neydi bu adamın? dı ki aziz Nazır, her şeye intizar etmek ele alınabilir bir neticeye varan o olmuş lıyorsunuz ki hâdiselerin cereyanmda hiçdoğru olur. Jim Douglas Diğer taraftan Mr. Lacy tarafından tur. Kendisine karşı itimadımızı devam et birimizin, hiçbir hata ve mes'uliyetimiz Nazır kaşlarını çatarak not ahrken: Biliyorsunuz ki dün akşam, hemen heidare edilen tahkikat ta şüphesiz devam yoktur. İşte bunun içbdir ki aziz dostuıp Biraz hatırlıvabiliyorum, dedi. Ne tirebiliriz. men Miss Thaissa Straffordın hürriyetiedecektir. Sizden kendisile gece ve gün Miss Thaissa Straffordun tekrar Cambden istifa etmemeniz ve istifanızın ni tekrar kazandığı saatte annesi Ladi garib. bilhassa çok yakmdan tanıdığım düz temasi muhafaza etmenizi de aynca Morgane Stanley bir tabanca kurşunu ile Sir Walter Stanley bana böyle bir kar yakalanıp hapisaneye iadesinde de ona kabul edilmemesi kanaatindeyim. Ne siz, rica ederim. deşi olduğundan hiç bahsetmemişti. Bi itimad edebilir miyiz? ne Sir Chauncey Rudeus, ne de Holiiintihar etti. Arkadaşlarım; hâdiseleri bütün cepheSir Basil Hampton itizar eder, gibi bir vay hapisanesi müdürü bu meselede mua Bu iki hâdise arasmda bir münase liyor musunuz, bu casusluk davası görülerinden, hep beraberce tetkik ettik. VaIürken Sir Stanlcın adı hic geçti mivdi? tavır aldı: bet görüyor musunuz? tab tutulamaz. zifemiz bitti. Isinizin başına dönebilirsi Muhterem Nazır, size bilhassa su Size kat'î birsev söyliyemem. Lâ Hayır muhterem Nazır. Ladi MorYalnız hepbizden, bu sabahki top niz. gane Stanley zabıtlerimden en gencinin kin şüphe edivorum. Mister Lacynin ba nu söylemek isterim ki bu mevzuda ya lantımız hakkında mutlak bir sükutu Herkes ayağa kalktı. Birkaç cümlelik ve benim mutemedim olan Mr. Cedric na sövledieine göre, o sıralarda mahku talihe, yahud bir ihbara güvenmekten muhafaza etmenizi çok rica ederim. Derba«ka birşey yapamayız. Londra çok bü hal matbuata bir tebliğ vereceğim. Zan son sözlerden sonra nazırdan müsaade alLacynin yaptığı kesif ve ifşaat üzerine mun hüviyeti üzerinde bir sir mevcud yük ve genis bir sehirdir ve taharri me nederim ki oraya koyacağım sözler ef mak üzere iken, Sir Basil Hampton; Sir rmt.. kendisîni Sldürmüstür. murianmızda nihavet insandır, sahalan kârı umumiyeyi sükunete ve itidale scv Chauncey Rudeusla ağızağza birşeyler Mr. Cedric Lacynin, Ladi MorSir Chauncv Rudeus söze kanştı: konuştu, ve nazıra dönerek: gane Stanleye'e dair yaptığı keşif ne D&va dosyaiannı arözden geçire mahduddur. Itiraf etmek lâzımdır ki kedecektir. sehirdrki bütün evleri birer birer araş Aziz nazırım, dedi, Miss Thaissa dir? rek bunu öerenmek kabıldir. Size gelince Sir Basil Hampton; Mıs tırmapa da imkân yoktur. Bunu yapmasını Mister Lacyden Miss Thaissa Straffordın cinayetThaissa Straffordun aranıp bulunması Straffordun meşhur müdafii Sir ChanuDaVıiliye Nazırı güldü. Eline bir kalerinin sebebi. M. Lacy mantıkî bir tet rica ettim. Meselenin esrarma gereği kanı ve süratle hapisaneye iadesini sizden cey Rudeus bizi alâkadar edecek mü kik ve şahsî bir takib netireMnde su netı dar niifuz edemediğimiz zannile efkârı lem alm masanın üzerine sert bir darbe bekliyorum. him bir malumat membaı verirse ne derceye vanyor: Maktul Sir Walter Stan umumive cok heyecanlı bir dereceve yük vurdu. İçtimaa iştirak edenlerin hepsine siniz? Bir dakika, Mis Thaissa Straffordun leyin vaktile bir kardeşi vardı. Ladi seldi. Halk bu muammanın çözülmesini hitab ı»Herek: Ne gibi? nerede olduğunu ihbar edene mükâfat Buraya Adliye Nazırının raporile Morganeın ilk kocası olan bu adam, ne bekiyor ve bir izah istiyor. lArkası var\ Mr. Cedric Lacynin bunu yapabi Sir Tohn Rurtonun ve Scotland Yardın vadetmeği düşünmüştüm. Fakat böyle sasırtıcı sey ki, 1918 de düsmana casusbir teşebbüsün efkân umumiye tarafınlecek kudreti haiz bulunduğuna kani izahatını dinlemek için gelmiştiniz. Bu luk etmek ciirmü ile idam edilmişti.

Bu sayıdan diğer sayfalar: