25 Mayıs 1936 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4

25 Mayıs 1936 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURIYET 25 Mayıs 1936 KUçük Hikfiye Gül ve kadın Dayak rökoru 24 saat içinde on dört kişi O dediğim bırıbırmı dovmuş Spor ve siyaset Süslü, fakat alelâde bir otel odasında Kadın senin şaheserin olacaktır idiler. Madam Ferlinier tuvaletile meş zaman inanmıyordu. Son 24 saat içinde şehrimizde tamam Ferlinier, tablonun etrafına biriken kaguldü. Parise geldikleri zaman tuvaletiyedi dövuş vak'ası olmuş ve b« yedi labalığa işittirmek istercesine yüksek sesle vaka'da 14 kişi birbirini dövmüştür. ne fazlaca itina etmek âdetiydi. söylüyor, şaheseri karşısında bütün bu Dövüş vak'aları şunlardır: Kocası, kadınlann süslenmek için fazla zaman sarfettiklerinden şikâyet etmeğ güzel san'at meftunlarmın baş eğdikleri 1 Fatihte Zincirlikuyuda bakka] o gün nasılsa unutmuş, pencere önünde yüksek artistle arasında bir samimiye Süleyman ayni mahallede nakkaş Sü • mevcud bulunmuş olduğunu göstermeğe leymanla kavga ederken nakkaşın ka gelen mektublan okuyordu. Bir davetiye var, dedi, ressam yelteniyordu. Herkes dönüp dönüp ona ymbiraderi Ömer, kansı ve kızkarde Bersanjın tablolan teşhir ediliyonnuş, bakıyordu. Ferlinier memnundu. Şahe de beraber bakkalı bir güzel dövmüş serin yaratıcısına verilen ehemmiyetten ler dir. sergiye çağmyorlar... 2 Tophanede Karabaş mahallesinc kendisine de bir hisse ayrıldığını gördükKansınm, hiç ses çıkarmadan, anla oturan Sabri, sokakta kayınbiraderin mamış gibi yüzüne baktığını görünce ilâ çe büsbütün coşuyor, mevhum vak'alar hikâyeler icad ediyor, anlatıyor, anlatı çocuklarma çıkışırken oradan geç( ve etti: Hakkı isminde birisi Sabriyi dövmi' Bersanjı hatırlarsın tabiî! Hani beş yordu. üstelik yaralamıştır. altı sene evvel öldü. Halanın evinde taMadam Ferlinier hiç sesini çıkarmı 3 Polonez köyünde oturan Ahme mşmıştık canım! O zaman Pariste otu yor, tabloyu, hayır, kendini seyrediyor kızı Saniye, oğlu Ismail Hakkı tara ruyorduk. Birkaç defa bize biriyle gel du. Halkın bu şaheser karşısında duydu fından dövülmüştür. diydi. ğu meftunluk kendine racidi. O san'at 4 Veznecilerde elektrikçi Fehm şaheserini yaratan, ressamm sihirli fırça Fatihte oturan Hüsameddine dayak at Madam Ferlinier, aynanın önüne geçmiş, biraz geçkin, fakat güzelliğini hâlâ sından ziyade, hilkatin şaheseri olan ken mıştır. 5 Halıcıoğlu Abdüsselâm mahalle muhafaza eden yüzünü pudralıyor, ayni dı vücudüydü. Bakıyor, düşünüyor, dasinde Şükrü evvelce çıkanldığı işine lıyor, on beş sene evvelki kendini tahaylâkaydlikle: Zannetmcm, tanımıyorum, diye yül ediyor, içinden kabaran, coşan, bü tekrar alınmamasından dolayı patro tün vücudünü dolaştıktan sonra yüzüne, nunun kâtibi Mehmedin teşvikile Nur cevab verdi. isminde biri tarafından dövülmüştür. yanaklarına kadar yükselen gururlu bir Kocası ısrar ediyordu. 6 Hasköyde Piripaşada Arif, gene Tanırsın, tanırsm. Bize geldi di kızartı duyuyordu. Haskoylü Ahmedin dayağını yemiştir. yorum sana, hem de kaç defa geldi. ln Ferlinier, gücü yettiği kadar çene çal7 Fatihte Zülâliçeşme sokağında osan bu kadar meşhur bir artistin ahbabı dıktan sonra, kansının koluna girdi, yü turan Abdullah kızı Ayşe iki ay evvel olur da, onu unutur mu hiç? Gayet iyi rüdüler, kalabahktan çıktılar. Seyircile ayrıldığı eski ahbabı Mehmed tarafın hatırlıyorum. Ben Brezilya seyahatinden rin arasmdan ayrıhrken, etrafına bakarak dan dövülmüştür. dönmüştüm, o tarihlerde bize gelip gidi tekrar, «şaheser! Cidden şaheser!» de yordu. Hatta seyahatimi anlattım da çok dikten sonra, kansının kulağına iğildi. Yaalâkadar olduydu... Her neyse, işte o vaş sesle: Osmanü Bankası hisse sahibleri, danun tablolan teşhir ediliyormuş. Çok mü Yazık ki hileli... dedi. hilî nizamnamenin 29 uncu maddesine kemmel bir kolleksiyonmuş. Bilhassa Kadın irkilerek: göre, 16 haziran 1936 salı günü saat on «Gül ve Kadın» isimli tablosu bir hari Nasıl hileli? diye sordu, ne demek iki buçukta Londrada, E. C. 2. Old kaymış. Vaktile teşhir edildiği zaman bu istiyorsun? Broad Street, VVinchster Houseda toplatablo çok alâka uyandırdıydı. Fakat ben Şunu demek istiyorum. Bilirsin ki nacak yıllık genel kurultaya çağmlır. o zaman göremedim. ben hakikati severim. Tablo çok güzel, Müzakere ruznamesi: Ben de... Yani gördüğümü hatırla fakat haddinden fazla güzel. Hakikate 1 Genel idare heyetinin 1935 se uygun değil. Bu kadar tekemmül etmiş nesi işlerine ilişikli raporu, mıyorum. Tabiî, görseydin hatırlardın. Bak güzellikte bir kadın mevcud değildir. Bu 2 31 ilkkânun 1935 tarihinde ke katalogda izahat var. Şaheser diye tarif resimdeki kadar nefis mahluk dünya yü silen hesabların tasdiki, ediyor. Başını öteye çevirmiş, çıplak bir zünde yoktur. Bersanj, tablosunu kendi 3 Temettü hisselerinin tayini, arzusuna göre yapmış, idealleştirmiş. Bu kadın, ayakta duruyor, elinde tuttuğu 4 Genel idare heyetine aza seçimi. gayet büyük bir gülü kokluyonnuş. Şu kadın resmini yapmak için, ressam birçok Banka dahil! nizamnamesinin 27 nci sergiye gidelim. Bersanj dostumuzdu. model kullanmış olacak. Birisinin gövde maddesine göre, genel kurultay, en az Ben de güzel san'atlara meraklıyım. Hem sini, ötekinin bacağını, üçüncüsünün kol 30 hisse senedi olan bütün hisse sahibAlmanlar tarafından Berlin Olimpiyadları için hazırlanan her sene Parise gelip bu kadar masrafa lannı almış, sonra hepsinden bir halita erinden terekküp eder. Bununla berabinlerce reklâmdan biri yapmış... ber, 16 haziran tarihindeki kurultaya, girdikten sonra sosyete âleminde olan biMadam Ferlinier sapsarı kesilmişti. hisselerini bu toplantı için gösterilen taLondrada çıkan Deyli Herald gazetesı zakere edileceği şu sıralarda Almanlar ten şeyleri görüp bilmemek doğru olmaz. Kabil olduğu kadar sükunetle cevab rihten en az on gün evvel bankamn aşa yazıyor: Madam Ferlinier, hep aynanın önünbilhassa lngilterede müthiş bir faaliyete Berlinde yapılacak 1 1 inci Olimpiyad verdi: ıda yazılı merkez ve şubelerine veren de meşgul, cevab verdi: oyunlarını memleket lehine en büyük bir geçerek iştirak lehine ellerinden gelen Ben senin fikrinde değilim. Tab hisse sahibleri girebilir: îstiyorsan gideriz. propaganda vesilesi ittihaz etmek ve ay propagandayı yapmaktadırlar. Olimpi lonun heyeti umumiyesi için bir tek kadı Pariste, Meyerbeer sofcağüitfa Kocası, tablo lâkırdısına başladığı dani zamanda memlekete büyük mikyasta yadlara iştiraki şüpheli olan bir memlenm poz verdiği besbelli! (IX o) 7 numaralı Banka Merkezine; kikada onun yüzünü kaplıyan kırmızılık ket te îsveçtir. Kocası omuzlarını silkti. Londrada. Throgmorton Street ecnebi parası sokmak gayesini istihdaf vc içine dolan heyecan hâlâ geçmemişti. Geçenlerde lsveçten çıkanlan Nazi a Müsaade et te bu işi senden biraz E. C. 2.) de 26 numaralı Banka Mer • eden Nazi hükumeti, son zamanlarda ciGül ve Kadın tablosundaki kadın ken han efkân umumiyesinde bu hususta ha janlanna mukabelebilmisil olmak üzere daha iyi anladığımı söyliyeyim. Ben res kezine; disiydi. On beş sene evvel, kocası seyaAlmanyadan çıkanlan birkaç îsveç iş asam atölyelerine çok devam ettim. Res tstanbulda, Banka tdare Merke • sıl olan muhalefetten son derce endişe hatte iken, o, ressam Bersanjın metresi oletmektedir. Almanlar, en son tahminlere damının tekrar Almanyaya alınmadık samların nasıl çalıştığını bilirim. Tekrar zine; muş, sonra, o meşhur Gül ve Kadın tabgöre Berlin Olimpiyadları vesilesile Al lan takdirde ısveçin oyunlara iştirak etediyorum: Hakikatte bu mükemmeliyette Bankamn muhtelif şubelerine. losu için modellik etmişti. Ressamm, sevbir kadın vücudü yoktur. manyaya (7) milyon sterlinlik bir servet miyeceğini îsveç Veliahdi resmen bildirgi ifadesini kaybetmiş, san'atkâr hüviye Niçin bulunmasın? Mademki Bergireceğini tahmin ediyorlardı. Ayni za miş bulunuyor. tine bürünmüş gözleri önünde vücudünü sanj bu mükemmel vücudün resmini yapmanda Berlini ziyaret edecek olan ya Amerikada ve Avusturyada da Berilk teşhir ettiği gün büyük bir utanc duymış, demek ki o vücudü görmüş... rım milyon ecnebi, doktor Goebbels ta lin Olimpiyadlanna girmemek lehine bir muş, sonra sonra, ressam, vücudünün hâDoyçe Akustik işitme aletlerini tec rafından en ince teferruatına kadar tanFerlinier bilgic bir tebessümle güldü. cereyan vardır. rikulâde güzel olduğunu söylediği zaman rübe etmelidir. Rica ederim Madlen, dedi, inad zim olunan propaganda sayesinde Nazı İştirak lehine propaganda mahiyetindelice bir gurura kapılmış, Bersanjın yatstanbulda satış yeri: Fennî gözlükçü hükumeti hakkında iyi intıbalarla ayrılelme. Ben Bersanjın modellerinden birini de olmak üzere bir Yahudi kızı olan Alratacağı şahesere ilham vennek zevkinin tanınm. Hem de, bu tablonun vücud kıs M. Emanuel ve şeriki Bahçekapı No. 4 mış olacaklardı. derinliğine kapılmış gitmişti. Tablodaki manyanm kadın eskrim şampiyonu Fraumı için modellik eden kadını tanınm. Ba Orozdibak yanında. Berlini ziyaret edecek olan ecnebiler lein Mayerin Almanyaya dönmesine müvücud, kendi vücudünün ikinci bir nüs Türkiye umum acentalığı Galata Poscakları nasıldı bilir misin? Testi gibi... arasında fena tesir uyandırmamak için saade edilmiştir. hası kadar kendisinin eşiydi. Yalnız çehKadın, kocasının yüzüne dikkatle bak a kuhısu Berlin sokaklannda şimdiye kadar asılı re görünmüyor, kısmen değiştirilmiş, kısh. Acaba, haklı çıkmak için yalan mı bulunan yüzlerce levha indirilmiştir. Bu men de büyük bir kırmızı gül ile kapa söylüyordu? Hayır olamazdı, buna im aşlamıştı. Tabloya baktıkça, boğazında evhalarda «Burada Yahudi istemeyiz» tılmış bulunuyordu. kân yoktu. On beş sene evvelini gözünün bir şeyin toplandığmı, şiştiğini, gözlerine cümlesi yazılı bulunuyordu. Madam Ferlinier, tablonun yapılması önüne getiriyor, o zamanki güzelliğini, o doğru bir ıslaklığın yükseldiğini hissedi Maamafih oyunlaruı hitamında Ya devam ettiği altı ay zarfmda.o zamana zamanki vücudünü hahrlamağa çahşıyor, ordu. Ağlamak, bağıra bağıra ağlamak, ? ? ? ? ? hudiler aleyhindeki takibat gene kema kadar bilmediği heyecanlar, zevkler, ar yirmi beş yaşınm o taravetli günlerınde, bu resmin, kendi resmi, bu vücudün kenfissabık devam edecektir. Yabancılara zular, ihtisaslar içinde yaşamıştı. Günün bu tablo için her gün poz verdiğini düşü di vücudü olduğunu haykırmak istiyordu. bu hususta hiçbir ipucu vermemek üzere Fakat, kocası onu kolundan tutmuş, birinde, ressam, kendisinden birdenbire nüyor, kocasının iddialannı manasız bujekiyordu. Geç kalmışlardı. Ziyafete da hertürlü tedbirlerin alınması için şimdi aynldı, ve belki de yeni ihtıraslar peşin uyordu. Bugün Tekrar tablonun önüne geldiler. Ka vetliydiler, fazla gecikmek yakışık almaz den sıkı emirler verilmiştir. Ayni zamande koşarak gözden kayboldu. O sırada, da Naziler oyunlara ademiiştirak me Ferlinier de seyahatten dönmüş, ve ka dın, şimdi, karşısmdaki bu kadın vücu dı. selesini bertaraf etmek üzere de faaliyete Mirna Loy Warner Baytcr ve dın, bir rüyadan uyanır gibi, eski utan düne, kocasının iddialarınm menşurundan Tablonun yanmdan, oyuncak dolu bir Philip» Holmea gac, sakin, afif Madam Ferlinier olu bakarken, yavaş yavaş içine bir kurt, bir camekânın önünden zorla uzaklaştınlan geçmislerdir. 11 inci Olimpiyada iştirakı şüphe giriyor; bu şaheserin yegâne mül ır çocuk gibi, istemiye istemiye aynldı. son derece meşkuk olan Fransaya ge vennişti. hemi olan o zamanki vücudünü gözünün Birkaç adım attıktan sonra, başını çe ince Alman Olimpik komitesi reisi dok*** * Wi ly Forst, Paal Horbijjer Zsoka Şimdi, Ferlinier, Gül ve Kadın tablo önüne getirmeğe çahşıyor, fakat bütün virdi, artık bir daha göremiyeceği, Gül tor Karl Deim bir Fransız gazetecisine Szakal tarafından büyük bu dedikodu tahakkuk ettiği takdirde sunun karşısında bir müddet seyre dal teferrüatile canlandıramıyordu. Bugünle e Kadına, kendi vücudüne, kendi gencViyana opereti «Almanyanın bunu ciddî bir meydan oo tarih arasında on beş senelik bir fasıla iğine son bir defa daha baktı... dıktan sonra, gururla başını kaldırdı: kuma» telâkki edeceğini söylemiştir. Duhuliye 25 kuruş Çeviren: Enfes! dedi, harikulâde! Bersan vardı. Şüphe, sersem kocasının, beynine Iştirak edip etmemek meselesinin müHAMDİ VAROĞLU jenin şaheseri. On beş sene evvel, Gül ve soktuğu o hain şüphe içinde büyümeğe Olimpiyadlar Almanya için propaganda olacak RADVO Bu akşamki program ) İSTANBUL: 17 İnkılâb dersi. Üniversiteden nakiL Mahmud Esad Bozkurt tarafmdan . ld senfonlk musiki (plâk) 19 haberler 19,15 muhtelif plâklar . 19,30 Türk Hava kurumu namına konferans: Tayyarecl Nuri Kızılkanad tarafından 20 halk musikisi: 8ıvaslı Veysel ve İbrahim tarafından . 20,30 stüdyo orkestraları 21,30 son haberler. Saat 22 den sonra Anadolu ajansmm gazetelere mahsus havadis servisi verile cektir. VİYANA: 18,35 konser 19,15 tiyatro tenMdi 19,40 ingilizce ders 20,05 haberler, hava raporu ve saire 20,45 konser 22,05 eski ve ye. ni musiki tekniği 23,05 haberler . 23,15 gramofon . 23,55 konuşma 24,15 dans musikisi. BERLİN: 18,05 gramofon 18,35 edebî yayın . 19,05 gramofon 20,05 fıkralar 20,20 piyano konseri . 20,50 günün akislerf . 21,05 haberler 21,15 bahar konseri * 22,05 karı şık eğlenceli yayın 23,05 hava, havadis, spor 23,35 gece yayını. BUDAPEŞTE: 17,20 mekteblilerin zamanı 18,05 konferans 18,35 Hırvat şarkıları . 19,05 konferans 19,35 opera orkestrası 20,55 Vi. yanadan nakil 21.35 haberler 21,56 çin. gene musikisi 23.05 gramofon 24,05 i . talyanca konferans 24,25 salon orkes . trası . 1,05 son haberler. BÜKREŞ: 18,05 orkestra konseri 19,05 piyasa haberleri . 19.25 konser 20,05 konferans . 21,35 askerî musiki 22,05 mecmualara ve kitablara dair 22,10 şan konseri 22,35 spor haberleri 22,50 çifte piyano ile konser 23,25 gece konseri . 23,50 fransızca, almanca haberler 24 haberler . 24,05 gece konserinin devamı. LONDRA: 17,50 konser . 18,20 çocukların zamanı 19,05 havadis 19,35 karışık yayın 30,35 ağızdan üfleme aletler orkestrası 21,05 orkestra konseri 22,20 konusma . 22,35 orkestra konseri . 23,25 havadis 23.35 dans musikisi 24,35 havadis . 24,45 oda musikisi. PARİS [p. T. T.]: 19,35 havadis 20,25 mecmualara dair 20,40 konser . 21,05 haberler . 21,35 piyes 23,35 havadis 24,05 konuşma. BOMA: 17,25 inşad 17,40 çocukların zamanı 18,05 havadis . 18,20 dans musikisi 20,10 fransızca yayın 20,25 ingilizce haberler . 20,50 fransızca haberler . 21.10 devlet yayını 21,20 havadis . 21,40 şan ve orkes tra konseri 23,15 seyyahların zamafhı . 23,25 dans musikisi, istirahat zamanlarında havadis. Almanlar; Fransa ve İngilterenin müsabakalara ^irmesi için büyük mikvasta faaliyet sarfediyorlar OSMANLI BANKASI Nöbetçi Eczaneler Bu gece nöbetçi olan eczaneler şunlar drr: İstanbul clhetindekiler: Aksarayda (Şeref), Alemdarda (Abdüi fcadir), Bakirkoyde (Hılâl), Beyazıdda (Asador Vahram), Eminönünde (A. Minas yan), Fenerde (Hüsameddin), Karagüm rükte (Kemal), Küçükpazarda (Necati), Samatya Kocamustafapaşada (Rrâvan), Şehreminlnde (A. Hamdi), Şehzadebaşmda (Halil). Beyoğlu cihetindekiler: Galatada (Merkez), Hasköyde (Halk), Kasımpaşada (Merkez), Sanyerde (Os man), Şişllde (Merkez), Taksimde (Mat koyiç), (Kemal Rebül). üsküdar, Kadıköy ve AdalardakUer: Büyükadada (Merkez), Heybelide (Yu suf), .Kadıköy Muvakkithanede (Saadet), Kadıköy Söğüdlüçeşmede (Osman HulusD, Üsktidar İskelebaşmda (Merkez). AZ İŞİTENLER KARAMBA M E L E K v e İPEK Bu akşam saat 9 da Sinemaları kuponları hâmillerine : Kuponlar keşieesi : Y I L D I Z Sineması İ P E K Sinemasında icra edilecektir. MökâfatJar meyanında Elias Carako ve Biraderi tıcarethanes nden takdim edilmiş birçok güzel şeyier vardır. Aşk Yüzünden Katil İki Kalb Birleşince KARAMBA Garib! dedi, bundan size hiç bahsetmedi mi? Lady Morgane, delikanlının tatlı tatlı bakışma aldandı. Hiç bahsetmedi! dedi. Sir Walterın nasıl bir adam olduğunu bilmezeıniz! Kendisinden başka kimseyi düşünmezdi. Eğer herşeyi söylemek istersem... Kadın sözünü bitirmedi, mendilini yüzüne götürerek gözlerini sildi. Hafif hafif içini çekiyordu. Cedric Lacy, kadının işini bitirmesini bekledikten sonra gayet tabiî olarak kozunu oynadı. Fakat, aziz Lady Morgane, belki de Sir Waltere erkek kardeşinden siz bahsedebilirdiniz! Birdenbire yerin dibine geçen Lady Morgane: Neye? diye sordu. Kadının yüzünü kan bürümüştü, korku fışkıran gözlerile delikanlıyı süzüyordu. Çünkü bu, sizin ilk kocanızdı da Lady Morgane! [Arkast «Camhuriyet» in zabıta romant: 6 Yazan: Gharles de Richter Bu noktayı düsünürken, delikanlı şimdi, «acaba bu istihzanın arkasmda daha başka birşey yok mu?» diye kendi kendine soruyordu. Çiinkü Cedric Lacyye öyle geliyordu ki, gene kızın sesi bu kelimeleri söylerken adeta titriyordu. «Herşey Hamlettedir! Herşey!» Bu, acaba tam manasile bir tesadüf miydi, yoksa, ona birşey söylemeksizin ve kendi kendine keşfetmesini istiyerek, Thaisa nişanlısına takib edilecek izi mi gösteriyordu? Cedric Lacy kitabı aldı, dizlerine koyarak okumağa koyuldu. Her sahnesinı iyice biliyordu, bunlan hem Harrovvda, hem de Cambridgede okumuştu. Evvela birşey göremedi, her zaman çok ileri giden muhayyilesinin feu sefer de kendisine bir oyun oynamış olduğunu sandı. Fakat sonra birdenbire bütün adaleleri takal lus ederek doğruldu. Birinci perdeyi bitirememiş, daha Hamletle hayalet arasında geçen sahnede idi. Buna imkân var mıydı? Nasıl oluyor da burasını daha evvelden düşünmemişti? Kitabı tekrar eline alarak kendisine böyle bir darbe indiren yeri tekrar okudu. Bu sefer bıırası delikanlıya ilk seferin den daha berrak geldi. Hele sükür! İşin bir ipucunu eline geçinnişti. Artık bunu sonuna kadar takıb etmek onun meharetine kalmıs birşeydi. Saatine baktı. Bir buçuktu. Sabahın daha çok uzak olduğunu düşünerek sa bırsızlandı. Keşfini tahkik etmek için derhal işe baslamak isteği o kadar büyüktü ki yerinde duramıyordu. Fakat hiç bir şeyden korkmuyordu. Herşeyden emin di. Nihayet uykuya daldı ve kendisini uyandıran vefakâr Bates oldu. Derhal Somerset Hausea jntti. Büyük direktörlerden birini sorarak kendisini tanıttı ve niçin geldiğini anlatü. Bes dakika sonra bir servis şefile başbaşa bulunuyordu. Bu zat, kanunî evrak ve medenî akidler arasında sıkı bir araştırmadan sonra istenilen malumatı çı karmıştı. Cedric Lacy heyecanmı azaltmak için kendi iradesi üzerinde büyük bir gayret sarfetti. Eğer yalnız olmuş olsaydı, se vincini şçöstermek için şarkı söyler, bağınr, çağırırdı. Somerset Hauseın ona verdiği malumat, delikanlının geceki şüphelerini bilhassa tekid ediyordu. Zincirin ilk halkası çözülmüş bulunuyordu. Memura hararetle teşekkür etti ve bir kere Strauda varınca, bundan sonra yapacağı teşebbüsü tasarladı. Nizama riayet etmesi lâzımgelseydi, Scotland Yarda avdet ederek yaptığı keşfi Sir Basil Hapmtona bildirmeliydi. Bu nokta üzerinde karar kılmak üzereydi, fakat o yolda birkaç adım attıktan sonra vazgeçti. Bir taksi çağırarak Lambton Hausea, Lady Morgane Stanleyin yanına gitti. Lady Morgane daha yatıyordu. Fakat Cedric Lacy son derecede mühim bir iş için geldiğini söyliyerek ısrar edince, delikanlıyı buduvannda kabul ermeğe muvafakat ettL İçeri girerken birşey gene polis âmirinin nazarı dikkatini celbetti: Lady Morgane sanki on sene fazla ihtiyarlamıştı ve bir zamanlar hiç bir ifadesi olmıyan gözlerinde şimdi, etrafmdaki avcı çemberinin gittikçe azaldığı bir hayvanın duyduğu korkudan ileri gelen çıldırmış bir hal vardı. Cedric Lacy az evvel: «Neden korkabilir acaba?» diye kendi kendine sormuştu. Fakat şimdi haki kati seziyordu. Hiçbir mukaddemeye haçi' görmek sizın hemen mevzua girdi. Aziz Lady Mor?ane, diye başladı, bu kederli işe ne büvük alâka ile sanldığunı bılemezsinız. Bütün gayretlerim bir hedef üzerinde toplanıyor: Thaisayı kurtarmak. Delikanlıya öyle geldi ki, Lady Morgane bu ismi duyunca yüzünü buruştur muştu, Fakat Cedric Lacy bu nokta üzerinde durmadı. Thaisanın birşey söylememek hususundaki ısran ışimizi son derecede güçleştiriyor, eğer büyük bir tesadüf eseri olarak ziyadesile ehemmiyetli bir malumat elimize gelmemiş olsaydı her türlü ümidden vazgeçmek lâzım gelecekti. Cedric Lacyye sert sert bakan Lady Morgane soğuk soğuk: Hangi malumat? diye sordu. Gene polis âmiri şiddetli bir hücuma karar verdi: Şu Sir Walter Stanley bir erkek kardeşi olduğundan hiç bahsetmemişti, fakat buna rağmen böyle bir adam mevcudmuş, öyle değil mi? Birşey sanki Lady Morganem boğazını sıkmağa başladı. Kadının benzi attı, gözleri kapandı, lâkin sonradan büyük bir gayretle kendisine hâkim oldu. Fakat ben birşey bilmiyorum, diye kekeledi. Sir Walter, ailesi hakkında hiç birsev söylemezdi. Bana bundan hiçbir zaman bahsetmedi. Cedric Lacy şaşar gibi yaparak:

Bu sayıdan diğer sayfalar: