BUG ÜN 2 nci sahifemizde: Siyasî icmal 3 üncü sahifemizde: Yurddan yazı lar îsmail Habib 5 inci sahifemizde: Kültür ve terblye Profesör Salih Murad, Belgrad mektubları 6 ncı sahifemizde: Duymadıklarımız ve bilmediklerimiz, Spor haberleri v. J , JQIQ İSTANBUL CAĞALOĞLU «. . . «C Q 1Q S3](l! 4üiy Telgraf ve mektub adresi: Cumlıuriyet, İstanbul Posta kutusu: İstanbul, No 246 röZöl Z4 IVI3yiS 1300 Telefon: Başmuharrlr ve evi: 22366 Tahrir heyeti: 24298 İdare ve matbaa kısmile Matbaacılık ve Neşriyat Şirketi 24299 . 24290 umhuriyet karadan İstanbul r dönen yeni Fran sız Elçisi M. Pons< bu akşam mezuner Parise gidecektir Hükumetimiz er kânile Ankarad. tanışan M. Ponso bir ay kadar Paristf kaldıktan sonra memleketimize dönecektir. Elçi, yenı Fransız kabinesinir teşekkülünde Paris te bulunacağından, Eden Niçin kederleniyorsunuz, dostum Negüs? Siz gene Avrupaya kaçabiliyorsunuz. Ya ben nereye kaçabilirim, düşünün? (Italyan karikatürü) i tngiliz haricî Siyasetine dair Bazı görüşler ünyanm her tarafında, bütün denizlerin sahillerinde, müstemlekeleri, dominyonlan olan bir Imparatorluğun haricî siyasetini ta başlangıcından bugüne kadar tetkik ve tahlil etmek şüphesiz ki birkaç makale ile mümkün değildir. Bu yazıdan maksad, bu Imparatorluğun nasıl vücude geldiğini, nasıl tutunduğunu izah etmek değil, ne gibi prensiplerle idare edildiğini gözden geçirmek ve bu prensiplerin nelerden ibaret olduğunu kısaca anlatmağa çalışmaktır. Bu cesim İmparatorluğun, tarihinin hayatl bir dönüm noktası olan bu sırada yapılan bu etüd ayni zamanda onun bugünün icabatma siyasetini ne suretle uydurmağa gayret edeceğini tahmin yolundadır. Bugün bu siyasetin tetkıki herhalde faideden âri olmıyacağı gibi yakm ve uzak istikbal için de alınabilecek tedbirlere şimdiden esas hazırlamış olacaktır. Politika âlemimizin tanınmış bir şahsiyeti Ingiliz siyasetinden bahsederken şu teşbihi kullanırdı: «İngiliz siyasetini tetkik ederken semayı seyreder gibi oluyorum... Çünkü bu siyasetin derinliği, genişliği ve matematik bir tarzda işlemekle beraber bizim için anlaşılmaz kalması ancak âlemin muammasına kıyas edilebilir.» Doğru olan bu teşbihin yalnız bir noktasına itiraz edeceğim. Acaba tngiliz siyaseti anlaşılamaz mı? Bunu biraz izah ve tahlile imkân yok mudur? Umdeleri ve gayesi meydana çıkanlamaz mı? îşte bu yazmın maksadı bu suretle tayin edilmiş bulunuyor. Birçoklan İngiliz siyasetinin chaotique olduğundan bahsederler. Bazılan bu siyasetin günü gününe idare edildiğini iddia ediyorlar. Diğerleri çok uzun görüşlü olduğunu ileri sürmüşlerdir. Bence bu fikirlerin her biri ayn ayn ve hepsi birden doğru ve haklıdır. Yalnız bütün bu nazariyeleri mezceden ve bizi aydmlatacak olan formüller bulmalı. ingiliz siyasetini bir symphonieye benzetmek mümkündür. Oyle bir symphonie ki en büyük üstad tarafmdan yazılmış ve her alete tahsis edilmiş parçası mükemmel bir surette çalınıyor ve mecmuu şaşmaz bir kat'iyetle yürüyor ve ileriliyor. îşte bu symphonienin içindeki nağmeleri tngiliz haricî siyasetinin umdelerine ve esaslarına muhtelif kısımlan dallanna ve umumî themeini muayyen gayesine teşbih edebiliriz. Bu siyasetin esas umde ve karakteristikleri muhtelif ve müteaddiddir: Muvazene (tngiltere lehine olmak şartile ve îngilterenin muvazeneyi kendj istifadesi yolunda kullanabileceği bir tarzda ve kendisini bütün mesailde hakem kılacak bir şekilde) garantie ve contre garantie; assurance ve reassuranceını şaşırtıcı bir souplesse yani uymak hassası; gayrimuntazır ahval karşısında idarei maslahat. Siyasetin dallanna gelince bunlar üçtür: Avrupa ile münasebat, müstemlekeler siyaseti ve dominyonlarla alâkalar. Gayesi nedir? Bütün İngiliz haricî siyasetinin bir tek gayesi vardır: Metropola yani Avrupanın garbi şimalisindeki o adaya refah ve bolluk veren, ona mevaddı iptidaiye yetiştiren, gemilerini dünya^ nın dört köşesine yolhyan, ticaretini mümkün kılan, sanayiine mahrec temin eden împaratorluğun muhafazası ve istisman. Yukandaki tasnife itiraz yolunda denilebilir ki herkesçe malum olan Belçika ve Holandanın büyük bir devlet eline geçmemesi, denizlerde faikiyet ve Hindistan yolunun selâmeti gibi prensipler zikredilmemiştir. Filhakika bu noktalann mevcudiyeti gaynkabili inkârdır. Yalnız bunlar (tmparatorluğun müdafaa ve muhafazası) olarak gösterilen gayede mündemicdir. Bunlann vaziyeti dogrudan doğruya İmparatorluğun (velev metropol velev müstemleke veya dominyon olsun) müdafaasına aid olup o bahiste tetkik edilecektir. Negüs dün yola çıktı Imparator bir ingiliz harb gemisile Londraya gidiyor Türk Fransız dostluğu M. Ponso «Eskidir amriıa yenilenmek ister» diyor Sefir, Fransa Hariciye Nezaretine gelmesi muhItalya, Ingiltere ve Fransaya karşı hiçbir maksadı olmadığını temin temel olan M. Heryonun bu maksadla bir Türkiye seyahati yapacağını ima etti eder bir mukavele imzalamağa hazır olduğunu bildiriyor Dün sabah An fırsattan istifade e Dost memleket elçisi arkadaşımızla bir arada... derek yeni Fransız Başvekili ve Hariciye ticesini de yeni Fransız hükumetine anNazırile görüşecektir. M. Ponso ayni za latarak mümkün olduğu kadar kısa bir manda Ankarada yaptığı temaslarm ne müddet zarfında Ankaraya dönecektir. [Arkası Sa. 7 sutun 3 te] manda Ankarada yaptığr temaslarm ne Prens Polla M. Benes Bükreşe geliyorlar tşgal günü AdisAbaba sokahları Londra 23 (Hususî) Habeş İm adındaki tngiliz muhribine binmiştir. toru Cebelitarıkta muhribden inerek başparatoru bugün öğleden sonra Kudüsten Muhrib akşamüstü Hayfadan Cebelita ka bir vapurla doğru Londraya gele [Arkası Sa. 7 sütun 1 de] Hayfaya hareket ederek Cape Town nka doğru yola çıkmışür. Habe$ İmpara cektir. Ziyaretin sebebi Küçük Antantı daha da kuvvetlendirmektir. M. Beck yakında Belgrada gelecek. Hariciye Vekilimiz avdet ediyor Doğu illerinde kalkınma hareketleri Nazilerin silâh almak için yaptıkları taarruz akim kaldı Uçüncü Umumî müfettişin gazetemize beyanatı Erzurum (Hususî muhabirimizden) Üçüncü Umumî Müfettiş Tahsin Uzer muhtelif işler hakkında bana şu beya natta bulundu: € Pek yakında Erzurum cihetinden Erzincana doğru şimendifer inşaatına başlanacaktır. Yapıya aid birçok mal zeme Trabzona çıkmış ve Aşkaleye gönderilmekte bulunmuştur. Sarıkamış hattmın şımdılik takviye sile iktifa edilecek ve Erzurum Erzincan tren hattmın ikmalinden sonra bu hattm geniş hatta tahviline başlana caktır. Atatürkün Erzurum şahikalarından ilk yükselttiği istiklâl sadasınm makesi olan bu şehirde gene onun yüksek emir ve arzularile bütün doğunun ışıklan ması ve şenlenmesi esaslarmı kuruyo Gazetemize mühim [Arkası Sa. 7 sütun 4 te] Iran transit yolu sonbahara kadar bitecek Starhembergin şatosuna hücum! Viyana 23 (A.A.) Royter ajansından: Bu sabah on bir Nazi Prens StarhemM. Beck M. Beneş Prens Pol bergin şatosuna hücum etmişlerdir. BunBerlin 23 (A.A.) Korespondans M. Beckin Belgradı ziyareti lardan biri ölmüş, biri yaralanmış ve sediplomatik gazetesi diyor ki: Belgrad 23 (A.A.) Polonya Hakizi tevkif edilmiştir. [Arkası Sa. 7 sütun 4 te] Yugoslavya Naibi Prens Paul ile Çe riciye Nazırı M. Beckin Belgrada ayın koslovakya Cumhur Reisi Benes yakın 27 sinde vâsıl olacağı resmen haber ve da Romanya Kralmı resmen ziyaret e riliyor. M. Beck, burada iki gün kalacaktır. deceklerdir. tngiliz kabinesinde değişiklikler beyanatta bulunan Bahriye Nazırlığma Sir Samuel Hoare getiriliyor Londra 23 (A. A.) Dün akşam Avam kamarası ko ridorlannda dola şan bir şayiaya bakılırsa Müstemlekât Nazın M. Thomas yakında istifa ettiği takdirde, şimdiki Nafıa Nazın M. Ormsby Gorenin onun yerine geçmek ihtimali Sir Samuel Hoar vardır. [Arkası Sa. 7 sütun 5 te] Uçüncü Umumî Müfettiş Tahsin Uzer IIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIMIIIIIIIllMllflliMlllllllllllllllllinilllllllllllllllllirilllllllllllllllllllllllillllllllllllllllllIlllllllllllllllîllllllllllllHlMIFIIIIIIIIIll Uç devlet reisinin bu mülâkatı Hari ciye Bakanlannın son Belgrad toplantılarından sonra Küçük Antantın tesanüdünü parlak bir tarzda tezahür ettirmek gayesini istihdaf ettiğine şüphe yoktur. Fakat bu mülâkatın üç devlet arasındakı bazı anlaşamamazlıkları kapatmak için olması da çok muhtemeldir. ıııınıııııınıııııı Hariciye Vekilimiz geliyor Belgrad 23 (A.A.) Doktor Tevfik Rüştü Aras, bugün, Ankaraya git mek üzere buradan geçmiştir. Türkiye Dış Bakanı, Lozan muahedesini imza etmiş olan devletlerin, Boğazların yeniden askerileştirilmesi meselesini müzakere için, 22 haziranda Montröde toplanacaklannı teyid etmiştir. ııııııııııııııııııııı ııııııııııııımııııı Mısır parlamentosu dün ilk toplantısını yaptı Kral Faruk açış nutkunda Ingiltere Mısır ittifakından ehemmiyetle bahsetti ıırıllliMlııııııllllMiillıılııııııııııııııııııılııııııııııııııııı ııııııııııınııııııııııııııııı Hâdiseler arasında Klâkson yasağı îstanbulda gürültünün ilk suçluları * Belediyenin çöp arabalarıdır. Sa bah karanlığı, saat alttya gelir gelmez, bu musibetlerin, hamam kapılartndaki toktnak gibi uykunuzun hal vetinde gümbürdeyen tekerlekleri, sessizliğin billurunu kıra çatlata, ağır ağır, sıra sıra, ardı arkası gelmez bir ses kervanı halinde uzaklaşırken, biraz gözlerinizi yumacak oldunuz mu, hemen satıct sesleri yaklaşır. İşkence aletlerile tırnaklart sökülüyormuş, saçlart yolunuyormuş, gözlerine mil çe kiliyormus gibi avaz avaz haykıran bu adamların bir baş sarımsağı, bir astna kabağını methetmek için kopardtklart çığlıklar, bir bottan kuyusttnun dibine kaçsamz gene gelir, sizi bulur. Onlarla beraber, gürültünün artık saymaktan usandığımız her türliisü: Dükkân kepenkleri, kamyon, otobüs, otomobil, yük arabası, tram • vay, korna, klâkson, çan, mekteb çocuğu haykırtşt, vapur, tren düdükleri, motörler, eşekler, atlar, köpekler,.. onun yerine müsaade ettiği korna ara~ sındaki bir cızırtılık sesin farkını bütün o sayısız gürültülerin yekunundan tay etmenin kıymtk kadar faziletine karşı, belki de kazalarm artacağını hesab etmiyor mu? Düşünmüyor mu ki medeniyetin pek çok icadları, adeta faydalartnın kulağa aid ölçüsü imif gibi gürültü neşrederler ve onların seslerinden kurtulmak için faydala • nndan vazgeçmek prensipini kabul edecek olursak, yalnız klâksonu değil, gürültü çıkaran bütün makineleri, daha doğrusu makine medeniyetini ya sak etmemiz lâzımdır. Eğer tstanbul Belediyesi, çopçünün beygirine, sucunun eşeğine, mahallenin köpeğine ib~ ret olsun diye bu işi yapıyor ve o hayvanların teyvah! Klâkson ağabeyimizin dilini kestiler, sıra bize geldit* diye düşünerek susacaklarmt umu • yorsa, meşhur asma köprü edebiyatına yeni bir fasıl ilâve etmek istediği anlaşılır. M. Herriot Hariciye Nezaretini abnıyor Leon Blume kat'î cevabıred verdi Paris 23 (A.A.) Echo de Paris B. L. (Bu yazmın ikinci kısmı olan tamamı yannki sayımızdadır) Finlândiyadaki Türkler Arasında 5 gün Yazan : Nadir Nadi Bir iki güne kadar başlıyoruz « ingiliz Mısır müzakerelerinin aKahire 23 (A.A) Bu sabah par lamentonun açılmasmda niyabet mec çık bir samimiyet havası içinde cereyan lisi azalarmın huzurunda, Başbakan ta ettiğini ve bu sayede mevcud güçlük rafmdan okunan Kralın nutkunda bil lerin iktihamı kabil olabileceğini kay lArkası Sa. 7 sutun 5 te\ hassa deniliyor ki: Kral Faruğyjı Londradan ayrılırken alınmış resimlerinden gazetesi diyor ki: «Dün, siyasî vaziyetin inkişafında ehemmiyetli bir tek âmil kaydolunmuştur. M. Herriot Hariciye Nezaretini kat'î surette reddetmiştir. Her halde M. Leon Blum de Başvekâletle beraber Hariciyeyi de O halde mizah gazetelerînln ygm İstanbul Belediyesi bu gürültü fa bir mevzuu üstünde fazla durmamak kendi üzerine yüklenmemeğe karar vermiştir. Bununla beraber, gelecek hazi illerinden yalnız bir tanesini, yalnız isteriz. ranm on beşinde M. Blum, hariciye u klâksonu yasak ederek şehirde artık PEYAMİ SAFA lArkası Sa. 7 sütun 4 te] çıt çıkmıyacağım saniyor. Klâksonla