9 Mayıs 1936 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 7

9 Mavıs 1936 CUMHURİYET GCttLTAI ÇİÇEKLER jmerakb şeylerj Hem kızak, hem gemi, hem otomobil Biliyorsunuz ki Avrupanın şimalinde bulunan Finlandiyanın arazisinin mühim bir kısmı göllerden mürekkeptir ve bu göller kışm donarlar. Memleketin diğer taraflan da senenin ekseri zamanında karlar altmda kalır. Bunun için orada araba, otomobil gibi nakliye vasıtalarından her mevsim istifade etmek kabil olmaz. Finlandiyanın merkezi Helsingforsta ilim ve iktidarile tanınmış bir mühendis bu mahzuru düşünerek icabında hem kızak, hem gemi, hem de otomobil ola HrKAYE. ATES MABEDİ ı Bahçede »ay çiçeği, Büyüktür ay çiçeği!.. Bu yazıyı okuyan Tantr kolay çiçeği!.. 2 Gelincik kırmızıdır, Tarlaların ktzıdır!.. Neden mi kan ağlıyor, Ktf kalbinde sızıdır!.. 2 Gtizeldir mavi mirte, Bayıldım biçimine!.. Rengini mi iordunuz: Dikkat edin ismine!.. 4 Papatya bembeyazdır: Onun benzeri azdır!.. Papatyanın kızdığı Riizgâr, ioğuk, ayazdır!.. Güller kat kat açthr, Kokulart saçıltr!.. Dikeni ean yakıyor, Biraz ondan kaçtlır!.. 6 Bakıntz menekşeye: Çekilmiş bir köşeye!.. Ninem gibi kurulmuf Gölgedeki db'seğe!.. 7 Bak fulya tarlalart Aşmış dağdan yukarı!.. Tıpkı kehribar gibi Rengi ne hoş aapsarı!.. 8 Buna ne bak, ne de tor, Herkes yüz çeviriyor: Ana ve babanna Çünkü o pay veriyor!.. Cemıl Bedri vaktıle cenubî Amerıkaya kahve ticareti yapmak üzere gitmiş, fakat orada yerleşip kalmıştı. Bir zamanlar kırmızı derili yerhlerin âdetlerini, huylannı, âyinlerini öğrenmeğe merak etmiş, bunlan görebilmek için birçok maceralara girişmişti. Bir gün gene sabahleyin erkenden Amazon nehri boyunca ilerlemeğe koyulmuş, Jivaros denilen ycrlılcrin oturmakta olduklan mmtakaya girmişti. Yakındaki ormandan kulağına bir takım acayib sesler gelince şaşırarak durdu ve dinlemeğe başladı. Seslerin biraz acıklı çıkmasından bir cenaze merasimi yapılmakta olduğunu anladı. Küçük ağaclann, çalıların arkasına gizlenerek kafileyi takib ediyordu. Kalabalıktan bir kısmı bazı iptidaî danslar yapıyorlar, bir kısmı da müthiş gürüttülü bir •tarzda dualar bkuyorlardı. On iki delikanlının omzundaki ölü yavaş yavaş ilerliyor, arkadan da elleri kollan bağlı dört esir geliyordu. Onları görünce Cemil Bedri bir feryad koparmaktan kendini menedemedi. Çünkü Jivaroslann büyükçe bir şahsiyeti öldüğü zaman onun hizmetçilerinden dört tanesinin de diri diri gömülmesi âdetti. Fakat Cemil Bedri esirlere acıyayım derken kendi hayatını tehlıkeye koymuştu. Bağırışı yerlilerin dikkat göziinü kendisine çekfiği için gelip saklandığı çalılar arasında onu bulmuşlar ve doğru köyün sihirbazının önüne götürmüşlerdi. Sihirbaz, kendi cenaze merasimlerini seyretmek küstahlığını gösteren bu yabancıyı müthiş bir cezaya çarptırmak istemiş, parmağile delikanlıyı işaret ederek: Ateş mabedine! Diye bağırmıştı. Cemil Bedrinin elleri, ayakları bağlandı. Doğru, müthiş kalm kayalardan vücude getirilmiş dört duvarla onlarm üstündeki yüksek kubbeden mürekkeb binaya götürüldü. Kubbede tıpkı bizim eski hamam kubbelerindeki küçük pencerelere benzer delikler vardı. Mabede ancak buralardan ziya girebili yordu, fakat bu zıyalar bir noktada toplanıyorlardı. O nokta mabedin ortası idi ve burada bir sürü kuru otla kava benzer yanıcı maddeler duruyordu. Cemil Bedri onlara pek yakın olarak bırakılmıştı. Biraz düşününce, yerlilerin buraya niçin «Ateş mabedi» dediklerini ve kendisini nasıl bir cezaya çarptırmak istediklerini anlamakta gecikmedi. Kubbedeki ufak carn deliklere pertavsız cinsinden camlar konmuştu. Bunların bir merkezde toplanmasile kavlar tutuşacak, otlar yanacak, bu arada Cemil Bedri de kavrulacaktı. Lâkin onlar delikanlıyı bu derece budala mı sanıyorlardı. Cemil Bedri pertavsızlann ziyasının kavın üzerinde uzun müddet toplanmasına meydan bırakmamak için sürüne "sürüne oraya kadar gitti. Heyhat; üzerinde ialın. bir caket olmasına Tağmen sırtı yanraaya başlamıştb O vakit geaç adam tarn merkez noktasma elini bağlıyan iplerin düğümünü getirdi. Parmakları da kavmlmakla beraber İR beş dakikada yanarak çözüldü. Ayaklarını köstekliyen ipe de ayni muameleyi yaptıktan sonra tamamile serbest kalmıştı. Derhal köşede duran bir kaya parçasını yuvarlıya yuvarlıya mihrak noktasma getirdi. Artık yanmaktan kurtulmustu. Şimdi buradan çıkıp kaç mak tertibatını hazırlamak icab ediyordu. * * * Dört duvarl teşkil eden sert granitlerin kınlması, çatlatılması imkânı yoktu. Onun icin gözünü derhal çatıya dikti. Kubbe şeklindeki çatınm içi bir takım bambu ağaclarının üstüne yapraklar, dallar yığılarak vücude getirilmişti. Cemil Bedri kenardan granitlere lırmanarak bambulardan birine erişti ve ona bütün kuvvetile asılarak vücudünü asağıya sallandırdı. Bambu çat diye kırılmıstı. Delikanlının istediği de bu idi. Çünkü asağısı kuru otlarla dolu oldugu için hiçtir yerine zarar gelmemişti. Ikinci bambuyu da bu suretle kırdıktan sonra insan geçecek kadar bir boşluk meydana Amerikalı küçük sinema artisti Shirley Templein rakibi bir Fransız yavrusu. Film çevirmek için çağırıldığı Amerikaya gitmek üzere trene bineceği gün lokomotifin basamağına çıkarak şu şirin pozda resmini çıkartmıştır. rak kullanılabilecek bir nakliye vasıtası meydana getirmeğe uğraşmaktadır. Yani bu nakliye vasıtası karlı ve soğuk havalarda kızaklık vazifesini görecek, göller mıntakasma gelindi mi gemi şekline girip suyun üzerinde yüzecek, yazm otomobil gibi sahiblerini istenilen sürarle üstünde dolaştırabilecektir. Bu garib ve acayib nakliye vasıtası karada otomobil olarak saatte 50, buz üzerinde kızak olarak saatte 70, su üzerinde de saatte 22 kilometro gidecektir. Bilmeceyi çözenler Yeni zenginin kahvaltısı Cenubî Amerikada Brezilya hükumeti dahilinde Cidade Branca isminde kü çük bir köy vardır. Bu köyün ahalisi bir kaç yüz kişiden ibarettir ki elmas arayı cılığıle geçinirler. Bunlardan Dongo de Olivera namındaki elmas arayıcısı bir kaç büyük taş birden ele geçirerek ânide zengin olmuşrur. Domgo böyle mühim bir servete konduğunun ilk günü ne yapmışbr, biliyor i Eski ve nadir pullar Bazı eşyanm ve yiyecek içeceğin kıymetinin gündengüne düşmesinin, ev, apartıman kiralarının ucuzlamasının sebebi o mahsuller ve eşyadan fazla yapılma sına, pıyasaya çok sürülmesine, her gün yeni bir binanın temel atılmasına ham lunabilir. Fakat eski ve nadir pullann da eski hararetli müşterileri bulamamasına ne diyeceksiniz ? Bunlann da her gün yeni tabılan meydana çıkanlmıyor ya! Meselâ on on beş sene evvel bizim paramızla tanesi yirmi, yirmi beş bin liraya satılan Ingilizlerin Guyan müstemlekesı ve Moris adası idaresi tarafından vaktile kullanılmış eski pullar bugün 7 8 biner liraya veriliyor da alan yok. Anlaşılıyor ki eşyanm fiatı sade çok imal olunmala rından, piyasaya fazla çıkarılmalanndan Bılmeceyi doğru çözenlerden bıze fodolayı düşmüyor, ayni zamanda dünya yüzünde para gittikçe kıtlaşıyor da toğraf gönderenlerın resımlerini basmıya devam edıyoruz. Fakat burada ondan! resmi çıkmak, mutlaka hediye kazan mış olmakhğa delâlet etmez. Mükâfat çıkmıştı. Kubbe de topraktan yapıldığı kazananlann isimleri her ay başı neş için delmek pek güç olmadı. Zaten vakit rolunan buyuk lısteye basılır. Soldan ikindiye yaklaşmıştır. Serbestçe atlayıp sağa sıra ile: 1 Konya kolordu 7 nci şube müdükaçabilmek için ortalığm kararmasını rü albay Münir oğlu Bülend Utku. beklemek lâzımdı. Fakat pek te geç 2 İznik Yenişehir terzi yamnda M. kalmaya gelmezdi. Çünkü arabî ayın on Demirağ. yedi veya on sekjzi olduğu için mübarek 3 Bursa Kız Öğretmen okulu 448 erkenden çıkıyordu. Nevare. Cemil Bedri etrafa sükunet çöküp te 4 Maraş Turan ilk okulu 79 Zeke gölgeler basınca kendisini kubbeden aşa riyya Atalay. 5 Beyoğlu 12 nci ilk okul Daçaya ğıya kapıp koyuverdi. Sporcu olduğu için vücudü bu şekil atlamalara, zıplama Kemal. lara müsaiddi. Büyük bir ıstırab duymadan düştüğü yerden toparlandı, el yordamile agaclara tutunarak bir müddet ilerledi. Sonra mehtabın yardımile sabahleyin hareket ettiği noktaya kadar kolayca gitti. Cemil Bedrinin yalnız bu müthiş macerada hayret ettiği nokta mutad olduğu veçhile içeride kavın ve otlann, sonra da kubbenin tutuşup yanmadığını gören yerlilerin niçin gelip onu öldürmek istememeleri ve muhafazasına tek bir nöbetçi bile bırakmamış olmalan idi. Bunun sebebini sonra anladı: Sihirbazlar, bunu bir mucize sayarak delikanlının kendilerinden daha kuvvetli bir sihirbaz olduğuna hükmettikleri için ona dokunduklarına pişman olmuşlar, sapsağlam kaçıp gittiğini görünce bu kanaatleri daha ziyade kuvvet bulmuş, onu yakalamaya teşebbüs etmek şöyle dursun, şerrinden kurtulmak için hemen arkasından secdeye kapanmışlardı. 6 Yozgad lisesi 173 Ali UlvL 7 Yozgad Memleket hastanesi ec zacısmın oğlu Osman Özgüç. 8 Konya foto Hâmid kızı Selma. 9 Harbiye Cumhuriyet caddesi No. 235 Semih Fıkret Onural. 10 Fatih Atpazan Kırbacılar sokağı No. 15 İsmet. 11 Bursa Hoca Alizade mahallesi Uğurlar sokağı No. 16 Suzan. 12 Karacabeyde ilk okul 479 Fey ziye. 13 Bandırma snanifotura tüccan Ferhad oğlu Hayreddin. 14 Silivri ikinci okul 141 Firdevs Eren. 15 Silivri birinci okul 339 Kadriye Ertan. musunuz? Tayyare ile taze yumurtalari en meşhur bir kasabadan kahvaltılık yirmi beş tane günlük yumurta getirtmiştir. Çünkü o havalide yılanlar kümes hayvanatını yaşatmadıklan için tavuk besle mek ve taze yumurta yemek mümkün değilmiş. Domgoya beher yumurtanın tanesi bizim paramızla 7 buçuk liraya gelmiş amma, darlığa varlık olur mu? Nezlesiz memleket Hayatta nezle olmak istemiyor musunuz? Eşyanızı toplayıp doğru şimal kutbuna yakm Groenland arazisine gi diniz. Groenlandın merkezi Kristianshab şehrinde çıkan bir gazetenin yazdığına bakılırsa nezle o havalide ismi cismi kat'» iyyen bilinmiyen bir hastalıkmış. Hatta oraya nezle olarak gelen seyyahlar bile birkaç gün içinde derhal iyileşiyorlarmış. Bu vaziyeti âlimler oranm havasının saflığına ve rutubetten âri olmasına ham Şu resimde gördüğünüz hayvanlardan her birirlin isimlerini kendi tertib edeceğiniz tam manalı birer cümlede zikrederek bize gönderiniz! Bu resmin kesilerek cümlelerin yazılacağı kâğıdın üstüne iğnelenmesi veya yapıştınlması lâzımdır. Çünkü ancak bu suretle cevabların doğru olup olmadığı kolayca kontrol edilebile eettir. Dogru halledenlerden birinciye beş lira, ikinciye iki lira, üçüncüye münasib bir hediye, diğer yüz kişiye muhtelif mükâfatlar verilecektir. Cevablar mayısın sonuncu gününe kadar «Cumhuriyet Çocuk sahifesi» adresine gönderilmelidir. Geç kalanlar ve yukarıda yazdığımız şartlara riayet etmiyenler hediye kaza namazlar. Boyalı yumurtayt kabuğile birlikte yemeğe kalkifan ftz yaramazın haline bakın! letmektedirler. Yalnız ne var ki nezleden kurtulacağım diye senenin altı ayında sıfırdan aşağı derece soğuk bir memle kette oturmıya tahammül olunur mu? Orası da ayn bir mesele!