CinVİHUBİTET 13 Birincikâöim Dünün Genci Anlatıyor 1 1 1 = f Şehlr ve Memleket Haberleri j İnkılâb dersleri Üç gün evvel Kadıköyde muhte ' rem bir adam, tramvay altında can verdi. Bazı gazeteler maalesef onun bu feci vaziyetini teşhir eden resimler bastılar ki bakmak için yürek isterdi. Bir rivayete göre bu eski generalin cesedi orada yani parçalanıp öldüğü ray üzerinde aşağı yukan 3 saat kalmış, ondan sonra nakline müsaade verilmiş... Siyasî icmal İngiliz ve Fransız teklifleri ngîltere ile Fransanm Onsekizler lcömitesinin toplanmasmdan evvel hazırladıklan sulh teklifleri son dakikada M. Musoliniye ve Habeş Impa « ratoruna bildirildi. Bu tekliflerin gecikmesi Ingiltere ile Fransanın kendi aralannda mutabık kalmak için yaptıklan müzakerelerde tesadüf olunan büyük zorluklardan ileri gelmiştir. Bu zorluklann başlıca sebebi Fransanm şimdiye kadar yalnız mutavassıt rolünü oynamış olma fidır. Fransa, birlikte hareket ettiği ve müşterek tekliflerde bulunduğu zaman ltalya ile anlaşmasmdan büsbütün feragat etmiş olacağını düşünerek şimdiye kadar Ingiltere ile ayni cephede yürümekten çekiniyordu. Lâkin iki hâdise Fransayı mutavassıt rolünden ayırdı. Bunlardan biri M. Musolininin son nutkudur. Bu nutuk M. Lavalin uzlaştırma faaliyetinde devam etmesine imkân bırakmamıştır. Halbuki mırmaileyh daha evvel M. Musolininin parlamentoda serd bir lisan kullanmıyacağı hakkında Roma sefirinden teminat almışb. Ikinci hâdise Fransa erkânıharbiyeî umumiyesinin M. Lavali sıkıştırmış ol masıdır. Fransız erkânıharbiyesi Habeş harbinin ve Akdeniz gerginliğinin yaptığı askerî ve siyasî tesirler dolayısile Avrupada ttalya ittifakının Fransa için bir değeri kalmadığına hükmetmiş ve Fransanın askerî ve siyasî emniyeti bakımından tekrar îngiltereye dayanılması lüzumunu ileri sürmüştür. M. Laval Fransanm mutavassıt ro • lünde devam edemiyeceğini anladıktari sonra Pariste îngiliz ve Fransız müte • » hassıslan arasmda hazırlanan teklif projesi üzerinde îngiliz Dış Bakam Sir Samuel Hoare ile pazarlık ederek mutabılc kalmakta mahzur görmemiştir. Hatta ikî nazmn mutabık kaldıklan esaslar mu ^ ahharen îngiliz kabinesi tarafmdan ta « dil edildiği halde M. Laval bu tadilâta dahi razı olmuştur. îngiltere ile Fransanın yaptığı teV * lifler M. Musolini tarafmdan derhal reddedilmemiş, hatta îtalyan resmî me^ hafili tarafmdan iyi karşılanmışbr. M< Musolini bunlan tetkik ederek cevaS ver« mek için birkaç günlük mühlet istemiştir. îtalyan Başbakanımn tetkikatını yap « tıktan sonra da teklifleri büsbütün red< detmiyeceği ve yalnız Italyanm lehine bazı deği;iklikl«r yapılm»eını îotîy«/«a« Sermed Muhtar Alus Yakın maziden maceralar 11 Receb Peker Parti programını hulâsa ediyor Parti Genel Sekreteri Receb Peker dün Üniversitede inkılâb kürsüsündeki derslerine devam etmiştir. Receb Peker bundan evvelki dersinde bu yıl Parti programmı inceliyeceğini söylemiş ve geçen sene verdiği, Parti programınm sosyal ve ekonomik cephelerinden görünüş kısımlannı iki konfe ransla hulâsa edeceğini ilâve etmişti. Profesör dünkü dersinde bu hulâsa sma devam etmiştir. Parti Genel Sek reterinin bugün de dersi vardır. Bu yıl inkılâb kürsüsünde verilecek derslerin bir programmı ele geçirdik. llgililere bir kolaylık olmak üzere bunu aynen neşrediyoruz: 13 ilkkânun cuma Receb Peker, 16 pazartesi Esad Bozkurd, 17 sah Boz kurd, 19 perşembe Hikmet Bayur, 20 Cuma Hikmet, 23 pazartesi Bozkurd, 25 çarşamba Receb Peker, 30 pazar tesi Bozkurd, 6 sonkânun pazartesi Bozkurd, 8 çarşamba Hikmet, 9 perşembe Hikmet; 10 cuma Hikmet, 13 pazartesi Receb Peker, 24 cuma Receb Peker, 14 şubat cuma Receb Peker, 17 pazartesi Receb Peker, 18 sah Yusuf Kemal, 19 çarşamba Yusuf Kemal, 24 pazar tesi Bozkurd, 26 çarşamba Hikmet, 27 perşembe Hikmet, 28 cuma Hikmet, 2 mart pazartesi Receb Peker, 9 pazar tesi Bozkurd, 16 pazartesi Bozkurd, 24 sah Yusuf Kemal, 25 çarşamba Yusuf Kemal, 27 cuma Receb Peker, 30 pa zartesi Bozkurd, 1 nisan çarşamba Hikmet, 2 perşembe Hikmet, 3 cuma Hikmet, 6 pazartesi Bozkurd, 9 perşembe Receb Peker, 10 cuma Receb Pe ker, 13 pazartesi Bozkurd, 14 sah Bozkurd, 20 pazartesi Bozkurd, 21 salı Yusuf Kemal, 27 pazartesi Boz kurd, 28 sah Yusuf Kemal, 4 mayıs pazartesi Receb Peker, 5 sah Receb Peker, 11 pazartesi Bozkurd, 12 sah Bozkurd, 13 çarşamba Yusuf Kemal, 15 cuma Receb Peker, 18 pazartesi Bozkurd, 20 çarşamba Hikmet, 21 perşem be Hikmet, 22 cuma Hikmet, 25 pazartesi Esad Bozkurd.. Soruyoruz! • Vali temin ediyor Vatandaşa ve hayatına böyle mi «Şehirde bir kuduz tehlikıymet veriyoruz? ; Iıesi karşısında değiliz» Vali ve Belediye Reisi Muhittin Üsündağ kuduz vakalarının çoğaldığı hakmda son günlerde ortada dolaşan dediodular için bir muharririmize demiştir ki: « Son günlerde, şehirde, kuduz ak'alarının salgın bir hal aldığına dair ir hava esmektedir. Bu havanm tesirilcdir ki halk, evlerinde kedi ve köpeklerini kşarken ufak bir tırmalama veya bir sırmaya maruz kalınca hemen bunun bir kuduzdan ileri geldiği zannına kapılıyor, derhal hükumet baytarlarına ve telkıhhaneye başvuruyor. Halbuki şimdiye kadar ıükumet batyarlanna vaki olan müra aatlerin tetkikinde ve getirilen kedi ve köpeklerin üzerinde yapılan tecrübeler neticesinde, hiçbir kuduz vak'ası karjı ında bulunulmadığı görühnüştür. Telkihhaneye vaki olan müracaatlerin de ancak % 20 sinin kuduz olduğu gö rülmüştür. Esasen serseri kedi ve köpekerin toplattmlması hususunda alâkadar memurlar, kendilerine düşen vazifeyi hakkile yapmaktadırlar. Binaenalevh ehirde hiçbir suretle bir kuduz tehlikesi karşısında bulunulmadığını salâhiyettar bir ağızla ve kat'iyetle beyan ederim.» g [I Efya Ayniye Gümrüğü bir âlemdi... Birşey mi alacaksm, meram anlata bilirsen anlat. Erkek müşterilere, kart ve çirkin kadınlara, kocakanlara hiç aldmş etmezlerdi. Yalnız akça pakça, oynakça tazelere kulak verirler, onlan ta uzaklarOndan henüz aynlmadım ama tut dan çağınrlar, istediklerini sorup mallan kunum da. Nasıl unutacağım, kendimi önlerine yığarlardı. ne ile avutacağım diye dört dönüyorum. Bizim Âdil ipekli ve yünlü kumaşlar Adile raslayışımdan bir iki gün son bölmesindeydi. Beni görür görmez yanına ra kalemden erken çıkmıştun. Köprübaşı aldı. Altıma sandalye verdi. Kahve, narna indim. Meramım Haliç vapuruna at gile ısmarladı. Daha ileri bile gitti: layıp Fenerdcki Kılburnu kazinosuna git Cebinde anzorot varsa, pek iştaha mek. Hem çakmak, hem kemanî Tahsi gelirsen şu balyalann arkasına gidip bir nin sazını dinlemek, hem de oraya dolan iki yudum çek; o da yecuzü. Hiç çekinRum kokonalannı, Yahudi poliçalarını me, keyfine bak Tosuncuğum, burası beseyretmek. nim. Âmiri de ben, memuru da ben. Adilin (yaşanacak yer!) dediği ya Fakat daha saat erken. Nerede vakit lan değilmiş. Kadın kalabahğından ne geçireyim, nerede vakit geçireyim derken o gün perşembe olduğu hatırıma geldi. fes alınmıyordu. Çoğu da seçme, gözalıcı, Haydi bizim Adile gideyim, metede ede iç açacak şeyler... En civcivli taraf bizim olduğumuz bölbitiremediği şu yeri göreyim, dedirn. menin önüydü. Ben, fesi yıkmış, kahve Mahzen gibi karanlık, sarnıç gibi rutubetli, at koşturacak kadar geniş, avlumsu höpürdeterek, nargile tokurdatarak yan bir taşlık; yukanda dediğim gibi de tıpkı gelirken birden havaya sıçrayıverdim.. Acele etme, fare mare yok, bacağıma okardiye. kalı bir çimdik yemiştim. Baktım, bizim Duvarlara, raflara tınaslar gibi eşya yıÂdil. gılmış. Bunların önlerinde, tezgâhvari, Gözile işaret cdip kalabalık arasındak tahtadan sedler; sedlerin arkasında tez birini gösteriyor; usulcacık ta fıslıyor: gâhtarlık eden Gümrük kâtibleri. Pazar Bu kadına bayıhyorum; bitiyo yerlerindeki ^''•akalarda olduğu gibi, rum! mallar kısım kısîm bölmelere aynlrruş. İşaret «ttiği tarafa doğru baktım. OHer bölmede bir kâtib ve bir neviden ralarda bitecek, bayılacak bir kimse yok eşya. Beri yanlarda, gerilerde var, fakat o ciKiminde ipekli, yünlü kumaşlar; yani hette hiç arama. kumaşçı dükkânı eşyası. Kiminde basma Güvez çarşaflıya baksana! diy lar, patiskalar, amerikanlar; yani basmabir çimdik daha attı. cı dükkânı mallan. Kiminde kavafiye: Güvez çarşaflı diye gösterdiği esmer Potinler, iskarpinler, terlikler. Kiminde mi esmer; enikonu habeşî; daha doğrusu tuhafiye: Fanilâ, çorab, gömlek, men kirli kara. Tam doru beygirlerin rengin dil. Hazır elbiseler, paltolar, pantalonde... lar. Tabak, çanak, bardak. Çocuk oyunTabla kadar bir surat. Alnı, şakaklan caklanna kadar var. boydan boya ergenlik içinde. Bir kulak Mallann pahası üstlerinde yazıh. Patan bir kulağa, faraş kadar, mor dudakl zarlık mazarlık yok. Ömer Efendi mağa bir ağız. Yüzü herhalde ağda ile yolun zasmda ( * ) , Bonmarşede, Pazar Al muş olacak ki panl panl parlıyor. Tahin manda olduğu gibi fiat maktu. pekmez tabakta nasıl durur, tamamile Tezgâhtarlık eden kâtiblerin hali pek ayni. Yüzünü yolmasa yüzde yüz, Er ömürdü. Çoğunun fesi yıkık, sigarası ağ meni dudulan gibi bıyıklı, sakallı olacak zında, ayağı ayağınm üstünde, tngiliz Kimbilir vücudü ne derece kıllı, ne dere tabancası gibi kurum kurum kurulurlar; ce orman. yahud yanlanndaki ihvanlarile, kahveler Gerdanının altı kat kat; çifte de deği elde, sigaralar ağızda, şıkırdım sohbeti de üç dört aded katmer. Saçlan kuzgu tuttururlar. ni siyah. (*) Şimdiki Orozdibak. (Arkası var) Tarlabaşında, Çukur sokakta, Evantiya isminde bir tanıdığım vardı. Deli Evantiya dedikleri meşhure. Çehrece emsalsiz, vücud ve endamına da söz yok; gelgelelim geçimsiz, zırdeli, bir facire. Hatırlryoruz: Yazın Suadiye yolunda da gene bir tramvay kazası olmuş, bir gencin ayağı arabanm altında kalmıştı. Vatman mes'ul olmamak korkusunun insafsızlık, merhametsizlik, hatta biraz da zulüm kanşmış bir tecellisile ta adliyeciler gelip bıraktınncıya kadar zavalh çocuğu kapana tutulmuş vahşi bir hayvan gibi, bağırta bağırta, tramvayın altında tutmuştu. Sonra ölen bu çocuk ihtimal o saatlerce tram vay altında ezilmenin neticesi olarak can verdi. Bu hareketlerin esbabı mucibesi şu: Mes'ul veya salâhiyetli menwlar gelinciye kadar vak'anın ve anasınn şeklini bozmamak.. Ölüleri ve eşyayı icab ederse günlerce muhafaza etmek kabildir. Ancîak bacağı kopmuş bir vatandaşı tramvay te* kerleğile ray arasmda saatlerce inlehnek için; hoyrat vatmanlar elinde azgm aygırlar gibi halkın üzerine saldınp duran tramvayların pençesinde parça parça olmuş 70 yıllık bir şeref sahibini saatlerce teşhir etmek için o vatandaşı lâakal bir odun parçası saymak lâzımdır. O takdirde bile manzaranın fecaatini hemen gidermek, halkın heyecanını yatıştınp ihlâl edilen umumî intizamı düzelfcmek üzere ne yapılacaksa süratle yapmak vazife ve mes'uliyetlerin en asgarisidir. Biz öyle zannediyoruz ki bunlar; cinaî vak'a ve kazalann bütün esbab ve anasını bozulmadan tesbitini istiyen kanun yüzünden değil, tatbi kattaki teaahurlardan, çapraşıklık lardan, hatta biraz da lâkaydlik yüzünden ileri gelmektedir. îyi ama vatandaş hayatının kutsiyet ve kıymetini aramakta kılı kırk yarmak üzere hazırlanmış bir kanunun hükmünü yerine getirirken gene vatandaş hayatını, kıymetini ve ona hürmet vazifesini hiçe savarsak acaba kanunu tatbik etmis olur muyuz ve bu iki hazin misale göre bu niçin böyle oluyor, diye. SEHİR İSLERİ Plâka resmi tahsil edilecek Belediye vergi ve resimleri kanununa uygun olarak şoförlerden istenilen plâka resmine aid taksitin peşin olarak istenil mesinden dolayı şoförler Belediyeye bışvurarak şikâyette bulunmuşlardı. Ka nuna uygun olarak Şehir Meclisinin vaktile yapmış olduğu talimatnamede bu rcsmin ilk taksiti haziranda olmak üzere ve dört taksitte tahsil edilmesi lâzım geldiği yazıhdır. Belediye vergi ve resimleri de devlet vergileri gibi malî seneye göre tahsil edilmekte olduğuna ve Şehsr Meclisinin de ilk taksitin haziranda almmasma kadar verdiğine göre yapılan tahsilâtın kanuna uygun olduğu, esasen 930 senesindenberi bu resmin, bu suretle tahsil edildiği anlaşılmıştır. Maamafih Belediye altmcı şube muhasebeciliginin bu husus hakkında bir defa daha merkezle temas ederek direktif alması kendisine tcbliğ edilmiştir. MÜTEFERR1K General Naci geldi Jandarma umura kumandanı General Naci şehrimize gelmiştir. Yeni seneye tahsil edilmemiş vergi bırakılmıyacak Belediye reisliğinde dün bütün belediye şubelerine gönderilen bir tamimde belediye varidaümn düşmemesi için mevcud kanun ve talimatnamelere göre belediye vergi ve resimlerinin malî senebaşma kadar tamamile tahsil edilmesi ve yeni seneye hiçbir suretle tahsil edilmemiş vergi devredilmemesi bildirilmiştir. General Kâzım Dirik geldi, gitti Trakya Genel Enspektörü General Kâzım Dirik bu sabahki trenle Edime den îstanbula gelmiş ve akşam trenile de Ankaraya gitmiştir. Ziraat Müsteşan gitti Istanbul Ziraat Bankasında buğday yolsuzluğu tahkikat evrakmı tamamla makla meşgul olan Ziraat Müsteşan Atıf dün Ankaraya gitmiştir. Ulusal ekonominin bilânço haftası (Başmakaleden devam) erîyip yok olması şeklinde bir felâkettir. îşte biz altı yıl önce böyle bir felâket uçurumunun kenarlanna kadar sürüklenmiş olmanm ürpermelerini duymuştuk. Hâlâ hâdiseyi tafsilâtile hatırlamaktan gözlerimiz karanyor. Bir millî para kendi kıymetini nasıl kaybetmiş olabilir? Bunun türlü sebebleri arasmda en kuvvetlisi şudur: Haricle alışverişinizde dışanya karşı devamlı bir borclu vazıyetinde olmak. Bu da hayatınızın düzenini kurmakta daha ziyade harice yani başka memleketlere muhtac olmanızdan ileri gelebilir. Harice olan borclanmız bittabi yabancı paralarla ödenecek ve bunun için her ihtiyac zamanında bu ecnebi paralan Türk parasile sahn alınacaktır. Ecnebi parasma çok ihtiyac, bize göre onun kıymetini yükseltir, yani kendi paramızı düşürmüş olur. Dün Ankara Halkevinde Altmcı Arbrma Haftasmı bermutad pek değerli bir söylevile açan sayın Başbakan lsmet İnönü, bundan altı yıl önce yurddaşlara vatan kırlannda yetişen yabani çiçeklerin burcu kokulannı tavsiye ediyordu. O zaman ulusal ekonomiyî anlamanın ve anlatmanm daha ilk günlerinde idik. Dün ayni Başbakanı memleketin şimendifercilik siyasasını çok ileriye götürmüş, ülkeyi fabrika bacalarile ormana çevirmeğe geçmiş olgun bir devlet adamının kuvvetli bir millet olmak şartlan üzerinde daha yüksek hakikatlerden bahsetmekte gördük. Şu farkla ki alü yıl içinde çok şey yapılmış olmakla beraber Başbakan hâlâ yapılacaklarm daha çok bulunduğu noktası üzerinde bütün bir kanaat ve samimiyetle ısrar ediyor. Artık o artırma haftasından tamamile ulusal ekonomi anlamına atlamış ve hatta bu yolda mesafeler almış bir milletin bayrağıdır. Artık bundan sonra her yıl bu hafta tekerrür ettikçe ulusal ekonomi işlerinde nekadar daha ileri gittiğimizin bilânçosu gözlerden geçirilecektir. Bugün yalnız Başbakanda değil, Büyük Kılavuz Atatürkten dümen neferine kadar bütün millette zihniyet pek çok, şaşılacak kadar çok tekâmül etmiştir. Şimdi bütün milletçe ulusal artırmanm ulusal hayat demek olduğunu büyük eserler önünde inanarak anhyoruz. Ne hacet, gene bu altı yıl içindedir ki şimendifer siyasamızı ileri götürmek için devlet halkm istirakine, yani iç istikraza müracaat etmek caseretini göstermiş ve bu teşebbüs muvaffakiyetle sonuclanmıştır. Türk şimdi yalnız yerli malı kullanmağa önem vermekle kalmıyor. Şimendiferlerine, fabrikalanna vanncrya kadar herşeyi kendi parasile yapmağa kadar ilerüemis ve bunlan bizzat idare etmek kabiüyehni göstermeğe kadar da yükselmiş bulunuyor. YUNUS NADI Belediye daimî encümeni, piyasada satılan kanşık yağlara etiket yapıştınlmaVILÂYETTE sı hakkında bir talimatname yapmısrı. Halbuki vilâye> sıhhat işleri direktörlüğü Beyoğlu yakasındaki hava kanşık yağlann sıhhate zararlı oldugunu hücumu tecrübesi ileri sürerek bu yağlann yalnız sanayide kullanılması için boyanmasmı teklif et Aym 20 inci cuma günü akşamı saat miştir. Bunun için encümenin karan tat21,30 da yapılacak olan ışıklarm mas Kadro harici bırakılmalanna binaen kelenmesi denemesi için evlere dağıtıla kapanması lâzım gelen cami ve mescidle bik edilmeden bir daha müzakere edi'e cak afişler Beyoğlu ka,ymakamlığı tara rin cetveli alâkadarlara gönderilmiştir cektir. Bu meseleye dair dosya bugün fmdan hazırlanmıştır. Deneme için Av Bunda yazıh cami ve mescidlerin içlerin lerde daknî encümene verilecektir. rupadan ısmarlanan elektrik düdükleri de bulunan eşyanm gayrimuntazam bi GÜMRllKLERDF birkaç güne kadar gelecektir. Tarassud surette oraya buraya atılmıyarak Evkaf Yeni memur almacak heyetleri, tecrübeyi Galata ve Beyazıd la mahallin en büyük mülkiye memurı kulelerinden, Sultanselim ve Selimiye mi tarafmdan tayin edilecek iki zattan mü Gümrükler Bakanhğı gümrük tarifelenarelerinden seyreceklerdir. rekkeb bir komisyonca tesbit edilmesi bil ri üzerinde mütehassıs memur yetistirmek Kaçakçılık işlerine dair bir dirilmektedir. Bu eşyanm cins ve eb'adına üzere Üniversite Fen fakültesi kimya ve ve vaziyetine göre hazırlanacak bit cet fizik şubeleri mezunlanndan memurlar toplantı vel, bir mazbata ile birlikte Evkaf U almağa karar vermiştir. Bu memurlar yaMiidürlüğüne gönderilecektir. Kaçakçıhkla mücadele işlerile meşgul mum kında müsabaka ile alınacaktır. olmak üzere bugün Vali muavini HudaBu eşya arasmda kıymetli eserler var Ambarlardaki Japon malı inin yanında Emniyet Direktörile Güm sa bir ehli vukufa tetkik ettirilerek erri çıkanlacak rük muhafaza direktöründen mürekkeb bir mahalde muhafaza altına alınaca bir komisyon toplanacaktır. ve zabıt varakasmda gösterilecektir 934 yılı 26 temmuzundan evvel Ja Kıymetli olmıyan eserler evvelâ ihtiyac ponyadan memleketimize doğru yola çıDENİZ İSLERİ olan kadro dahili camilere tevzi edilecek kanlmış ve bedeli tediye edilmiş Japon Mütehassısın tetkikleri ihtiyac olmıyanlan da satılacaktır. Bı emtiası o vakitki anlaşmanın nazik vazi Denizyollan idaresinde tetkikatta bu cami ve mescidlerden ne suretle istifad yetinden dolayı gümrüklerden çıkanla lunmakta olan mütehassıs M. Vonder edileceği düşünülerek kıymetli olanlan mıyarak kalmıştı. Bir buçuk yıldır gümPortenle birlikte çalışmak üzere birkaç olduğu gibi bırakılacak ve fotoğrafı d rük ambarlannda duran bu esyanın s ^ a " gün evvel îstanbula gelen Deniz Nakli çekilerek Evkaf Umum Direktörlüğün nlmasma müsaade verilmesi mukarrerdır. yatı Genel Direktörü Ayet, mütehassısın gönderilecektir. Yalnız daha evvel eşyanın miktan tetkik Denizyollan idaresindeki tetkikatını bi Kıymetli olmryanlann içlerinde şerefl edilmektedir. Bunun için de mal sahibletirmesi üzerine dün akşamki trenle Anka mahallerde olmalanna binaen akar o'a ri gümrük kontenjan bürosuna müracaate raya dönmüştür. rak kullanılmalan, Evkaf için menfaat başlamışlardır. Mütehassıs Vonder Porten dünden i olanlar vana depo ve saire gibi işler içiı SAĞUK İSLERİ tibaren Liman Işleri Genel Direktörlü kiraya verilecek, kendilerinden istifad Dr. Cemil Şerif Baydur ğiinde tetkikata başlamışrır. Bundan son mümkün olmıyanlann satılması için idar heyetinden almacak kararlar cetvelleril ra sırasile Ekonomi Bakanlığma bağlı ve îzmir hastanesi sabık operatörlerinden denizle ilgili bütün müessese ve idareler birlikte Umum Müdürlüğe gönderilecek doktor Cemil Şerif Baydur dimağ ve side ve bilhassa limanlarda tetkikatta bu tir. nir cerrahisi tahsili için bugün maaile lunacaktır. Mütehassıs bu husustaki ça îran Şehinşahı Iraka gidiyor ve çocuklarile beraber Parise hareket ehşmalannı bitirdikten sonra Ekonomi Badecektir. Cemil Şerif bu branşta tam maSuriye gazetelerinin yazdıklanna gön kanlığma büyük bir rapor verecektir. nasile ihtısas yapabilmek için Pariste uIran Şehinşahı Rıza Pehlevi Han Bağ Deniz Ticaret direktörü Müfid Nec dada giderek üç gün Irak Kralı Birinc zun müddet kalacaktır. det Deniz, bazı işler hakkında Bakan Gaziye misafir olacaktır. Bu ziyareti Şimdiye kadar gayret ve muvaffaki lıkla temaslarda bulunmak üzere bu pa mart ayında yapılması ihtimali ilâve edil yetlerile tanmmış olan gene doktora muzartesi günü Ankaraya gidecektir. mektedir. vaffakiyetler temenni ederiz. Kadro harici cami ve mescidler Kanşık yağlar ne olacak? Kıymetlileri olduğu gibi muhafaza edilecek anlaşılıyor. Diğer taraftan bu teklifler Habeşistan hükumeti tarafmdan fena karşılanmıştır. Habeş împaratorunun red cevabı vermesi kuvvetle muhtemeHir^ îki büyük devletin yaptıklan teklifle ^ rin kabul ve tatbikı için îtalya ve H a b e j hükumetlerinin nzasmdan başka MilleN ler Cemiyerinin dahi muvafakati lâzım ^ dır. Çünkü îngiltere ile Fransa bu mües* seseden aldıklan vekâlet üzerine muha< rib devletlere tekliflerde bulunmuşlardır^ Milletler Cemiyetimn de Habeş împaratoru gibi îngiliz Fransız tekliflerine razı olmaması mvJ>^^neldir. Çünkü Milletler Cemiyetinir . " *" " J ; : " l a 1 müşterek emniyettcı» ^ .A , miyetleri hesabma meded uman bu. . ve küçük birçok hükumetler mütearn^a mükâfat saydıklan îngiliz Fransız tekliflerinden memnun olmadıklannı şimdiden izhar etmişlerdir. îngiliz Fransız teklifleri vaktile Beşler komitesinin îtalya ile Habeşistanı uzlaştırmak için yaptığı tekliflerin îtalya lehine yüzde yüz genişletilmesinden başka birşey değildir. Habeşistana bir liman verilmesi mukabilinde şimalinden ve cenubundan bir hayli arazi tefrik edilereK îtalyaya ilhak edilecek ve milyonlarca îtalyan muhacirinin iskânı için Habeşistanın büyük bir parçasmm kapılan açı » lacakhr. Kalan Habeş topraklan da ıslah ve tensik bahanesile Milletler Cemiyetinin bir nevi nezareti altına konula • caktır. Baldvfn kabinesi bu teklifleri somı harb olması muhtemel olan zecrî tedbirlerin kararlaştınlmasmda ve tatbikında yalnız kendisinin önayak olduğuna dair dahilde ve haricde peyda olan zanlari ızale için yapmıştır. Fransa ise Avrupa politikasında ve bilhassa Almanyanın karşısında yalnız kalmamak için îngil ^ tere ile bir cephede birleşmiştir. Bu he • sabca son söz Milletler Cemiyetine ka hyor. Zecrî tedbirlerin şiddetlendirihnesî yüzünden büyük bir harb çıküğı tak ^ dirde bunun mes'uliyeti gene bu mües * seseye aid.olacaktır. MUHARREM FEYZİ TOGAY ' 13 Blrlnclkânun 1935 ' Ezanf EzanT j Imsak 12,49 5,30 GOneş 2,36 7,17 öğle 7,27 12,08 Ikindi 9,47 14,29 Akşam 12,00 16,41 18,2O Yatsı 1,39 17 Ramazan 1354 1 1