'31 Mart • Camhuriyet •• 3 TELGBAF tİABEPLERI Belçika, parasmın kıymetlni düsürmege karar verdî Meclis, sabaha kadar süren münaka*aIarcNn sonra hükumete fevkalâde salâhiyet verdi Bıüksel 30 (A.A.) Sabahın saat 6 sında, meclis henüz müzakerelerine ve M. Jaspar ile M. Van Zeeland münakaşalarma devam edi • yorlardı. M. Jaspar, Amerikanın tecrübe«inin Belçikaya yaramıyacağını gösteriyor ve diyor ki: < Esasen hükumet, muhakkak bir surette enflâsyona sürüklene • cektir. 1926 senesinde bir defa daha paramızı kıymetten düfürmeğe mecbur olmustuk. Bugün gene buna karar verirsek, içtimaî ihtilâf ların önüne gitmi; olucuz ve bir defa kıymetten düsürünce, parayı tesbit imkânı olmaz.> M. Jaspar 1926 da hükumetin, daha evvelce kıdirilmis olan parayı değiştirmeği taahhüd ettîğini, ve geçenlerde Belçikamn yüzde 3 | ile Fransa tarafından teklif e • dilen 3 milyarlık bir koruma ve muvazene sermayesini reddettiğinî hatırlatmıştır. Bu sözler, mecliste büyiik bir te•ir yapmıstır. Bundan sonra M. Van Zeeland, Rieselenin iktısadî vaziyet olduğunu, ve altınların bankalardan geri çekilisine sebeb uluslararası spekülâsyon olmayıp, Belçikalılar tara ,...<,»• • rtılltttl • Mezbahadan vergi ikmetinden sual olunmaz: Şu memur zihniyeti bam başka şeydir, vesselâm! ve bana öyle gibi gelir ki, herhangi bir vazifenin başında bulunan memur, o mevkie geçtiği günden itibaren, benliğin * den tecerrüd ederek, muhake mesine varıncıya kadar her şeyini o mevkiin, o vazifenin uğruna vakf ve hasretmeyi farz telâkki etmektedir. Maliye, bizim şu Karaağacdaki Mezbahaya, Istanbul Belediyesine irad getiriyor diye kazanc vergisi tarhetmiş ve tahsiline de kalkış • mış... Istanbul Belediyesi bir ticarethane olsa ve Mezbahadan hasıl olan temettü şunun bunun cebine girseydi, bundan daha doğru, daha haklı bir karar olmazdı. Fakat Belediye demek, koca bir şehir halkının sıhhatini, huzur ve istirahatini, konforunu temine memur bir kurum demek olduğundan, herkesin bildiği, ondan para alınmaz, ona üstelik para bile verilir. Nitekim gümrüklerimizden geçen bazı e$yanın ödemekte olduğu rüsumdan, hükumetimiz pay ayırıp belediyelere vermektedir. Istanbul gibi masrafı başından aşmış ve buna karşılık geliri kıt bir şehrin kasasından vergi namile para istemek, belediye gibi âmmeye hizmet eden bir müesseseyi alelâde bir ticarethane gibi kazanc vergisine tâbi tutmak mantıkla telifi pek güc keyfiyetlerdendir. Ve bu gidişle, böyle bir gayret gösteren memurlar her kimse, bunların, vergileri de bir nevi kazanc addederek, yarın binnefis maliyeden de vergi istemeğe kalkıçmalarına hiçbir mâni olamaz. Öyle ya? Belediyenin kasablardan aldığı zephiye ve sair rüsumla devlet vergilerinin arasında ancak aekil itibarile fark vardır. Belediyenin kileri Şehir Meclisi, ötekileri Millet Meclisi tarheder. Bu farka rağmen belediye rüsumu da kanunî sayılır ve hatta aldanmıyorsam, belediye rüsumunu ödemiyenler hak kında da, tıpkı öbür vergiler için olduğu gibi, ayni kanunî merasim ve ahkâm tatbik olunur. Şu halde, belediyeden, mezbaha kendisine para getiriyormuş, diye vergi almağa kalkışmanın, ayıb değil a, mana ve hikmetini anhyamadım. Kaldı ki, Karaağac Mezbahası, Istanbul Belediyesi kuruldu kuru lalı, görülen işlerin belki de en hayırlısı olmuştur. Şehrin sıhhatini kurtarmış, et kesimine ve nakliyatına medenî bir şekil, intizam vermiş, hilelerin önüne geçmiç, ma • halle aralarındaki eski sistem salhanelerde ziyan olan kan, bağır sak ve saire gibi şeylerden istifade temin ederek memleketin ekonomisine hizmet etmistir. Böyle müesseselere başka yer lerde prim (mükâfat) verirler. Biz vergi alıyoruz. Bunu her kim düşünmüşse, yüz bin aferin olsun!. Ercümend Ekrem TALU Öz dille yazı yarışı 11" Silâhlanma yarışı İlk hafta bugün başladı Kılavuzda cıkan öz türkçe kelimeleri en iyi kullanan okuyucularımıza hediyeler veriyoruz Dil Kurumunun hazırladığı ve bugünden itibaren basmağa bas • ladığımız öz türkçe kelimelerin en iyi kullanısını aramak ve uy gunlaştırmak amaci'e bir deneme yarısı açtnıs ve surerliği kılavuzun gazetemizde basılmasımn bitimine kadardır, demiştik. îşi uzat mamak ve yollanan karşıhkları tez neticelendirmek üzere yarışı birer haftalık bölümlere ayıcma ğı yararlı ve gerekli bulduk. İstenilen sudur: 1 Hergün gazetemizde çıkacak öz türkçe kelimeleri en uygun, en güzel ve hosa gider yöntemle kullanarak yazılm.ş her kelime için en çok iki satırlık cümlelerden ibaret yazılar bize gönderilecek • tir. 2 Yazılar kâğıdın yalnız bir yüzüne ve daktilo ile yazılmış olacak ve hergün gazetemizin «öz dil yazma ytrışı memurluğu> na gönderilecektir. 3 Bu yazılar gazetemizde çahşacak bir komitede açılıp okunacak, beğenilenler aynlıp derecesine göre hediye kazanacaktır. 4 Yazılan amacımıza en uy* gun bulunan okurlarımızdan bi • rinci çıkana 15, ikinci çıkana 10, üçüncü çıkana 5 lira ve 57 kifiye de muhtelif hediyeler verilecektir. 5 İlk hafta nisanın 8 inci pazartesi günü bitecek ve netice 10 nisan çarşamba günü ilân oluna • caktır. İkinci hafta da 8 nisandan itibaren baslıyacaktır ve bu hafta* nm hediyeleri ayrıdır. 6 Yazılar bugünden baslıyarak gönderilebilir. NALINA MIHINA fından bankalardaki mevduatın geri çekilmis olduğunu söylemis ve detnistir ki : < tşte bu sebebden M. Tönis, Fransızların yardımını kabul etmenrntir.» M> Van Zeeland, yavas yavas yapılacak bir fiyat yükseltilmesile, paranın kıymetten düşürülmesinin, pek fazla düsmüs olan filen mev • cud emvalin hakikî kıymetini iade edeceğini söyletnistir. Brüksel 30 (A.A.) Meclis, 12 müstenkif ve 54 muhalif reye karşı 197 reyle Belganın kıymetten dü • şüriilmesi hakkındakt kanun lâyi • hasnnı kabul etmiştir. Meclis, hükumete bir sene için fevkalâde salâhiyet te vermistir. Londra 30 (A.A.) Belganın kıymetten düsmesî, kambiyo piya • »asında bir sarsıntı yapar gibi ol muştur. Bununla beraber öğleden sonra vaziyet sakinlesraistir. Bel • çika borsalarının kapanısı, piyasa nın mahdud faaliyetini izah etmektedir. Sabahleyin 22,15 te olan belga, 25 e kadar düsmtis ve borsa kapanıncıya kadar bu rakamda kalmıstır. Imanyamn silâhlanması, y© ni bir savaştan evvel yeni bir silâhlanma yanşına meydan verecektir. Bu, artık apaçık anlaşılıyor. Almanyanın kuvvetlenmesini hoş görmiyenler, buna mâni olamıyacaklannı anlıyanlar ve bir takım gizli ve hususî düSÜnceleri olanlar bazı andlaşmolara girmeleri sartile Macaristanla Bulgaristanın silâhlanmasına razı olacaklarmıs. Macaristan, silâhsızken gaspedilmiş Macar topraklan adederek geri verilmesini istediği yerlerden, baçtan ayağa kadar, silâhlandığı zaman, hiç vaz geçer mi? Sıkılmasa Karadenizden bile arazi istiyecek kadar açgözlü davranan Bulgaristan, resmen silâhları yokken geri alacağım diye barbar bağırdığı topraklardan, tepe den tırnağa kadar silâhlandığı vakit, hiç feragat eder mi? O halde, bu devletler, andlaşmalara girmek sartile silâhlanmağı kabul ettikleri takdirde ki akılları varsa ederler bir yandan silâhlannı artıracaklar, bir yandan da gözleri olan topraklan tekrar ele geçirmek için fırsat bekliyeceklerdir. Komşulan da bu hakikati bildikleri için, daha çok silâhlanacaklar ve fasid daire içinden çıkılmaz bir halde sürüp gidecek; ta yeni bir boğuşma ile 10 milyon deli kanlı daha yere serilinciye kadar.. Borsalardaki akisler Musiki miisabakamız Beste ile iştirak kısmı dün aksam bitti, Eserler bu* gün Kontervatuardaki jüriye tevdi edilecektir. Müsabakanın diğer safahatını adım adım bildireceğiz Öz dil arastırmalara dair yeni yazılar Ankara 30 (A.A.) Türk Dili Arastırma Kurumunun Ulus gaze* tesinde ve ondan alınarak bütün gazetelerde çıkan yeni karsılıklar kılavuzunda yanlanna • t. kö. • beldeği konulmus olan sözler hak* kında uzmanların hazırladıklart yazıların yakmda gazetelere veri • leceğini Sğrendik . Türk sözlerinin nasıl türlü dille* re kök vermiş olduğu eyice anla • silmak için Türk Dili Arastırma Kurumu Tarih Cemiyetinin çalışma • larına dayanarak bütün Türk oy • maklarının dil bakımmdan yayılıs* larını gösterir bir harita hazırla • maktadır. Bu haritada orta Asya • dan kopup gelen Tüklerin nereler • de, hangi yollardan, nerelere ge • çlp nerelerde yerleçtikleri gösteri • lecektir. Bu, harita ile buna bağlı anla • tımlar bütün gazetelere birden ve • rilecek ve bundan sonra da kıla • vuzda türkçeliği ileri sürülen kelimeler hakkında yazılar gönderile • cektir. İç İşleri Bakanı bugün Edirneye gidiyor Şehrunizde bulunan tç İşleri Ba • Venizelos 12 adada îtalyan Habeş oturmak istiyor gerginliği artıyor İtalya hükumet'nden bunun için müsaade istemîş Atina 30 (Hususî) Napolide bulunan Venizelosun (Deyli Kronikl) gazetesme neşredilmek üzere telsizle göndermek istediği beyanat İtalya hüku • meti tarafından menedilmistir. Veni • zelos bunun Uzerine beyanatmı mek tubla gönderip neşrettirmistir. Venizelos, beyanatmda simdiye kadar »öylediği şeyleri tekrar ettikten sonra kendisüe yaninda bulunan asilerin oniki adada oturmalanna müsaade edilmesini ttalya hfikumetnlden iste • diklerini büdirmektedir. Londra mehafili Venizelosun Yu • nanistana bu kadar yakin bir yerde ikametine müsaade edilmiyeceği kanaatindedir. l nıınıınnmillinint!iniltnUI!l!IIUIIIIIIIII>'l"limilımıt<'» İtalya Afrikaya yeni bir fırka gönderecek Roma 30 (A.A.) Maten muha biri, İtalya ile Habeşistan arasında yeni bir gerginliğin bas gösterdiğini, Adisababadan aldığı haberlere atfen, bil • diriyor. Bu muhabire göre, Habes hükume • ti, ulusal bâdiselerine dair olan müza • kerata, inadcılıkla ittiham eylediği şimdiki ttalya sefirile imkân olmadığı İddiasindadir. Roma 30 (A.A.) Ayanda söy • lediği bir söylevde Harbiye Müstesan General Bestrokki, Afrikaya yakmda gönderilecek yeni bir firkadan bahsetmiftir. General, ihtiyat olarak sakla nan 1912 »mıfını hesaba koymadan, gelecek ay ttalyada silâh altmda 600,000 kisi mevcud olacağmi söy • lemiştir. Kamutayın dünkli toplantısı Ankara 30 (A.A.) Fikret Silayın baskanlıgmda yapılan bu günkü Kamutay toplantuında bazı üyelerin mezuniyeti hakkındaki Kamutay Baskanlığı tezkeresile ve Kamutayın 1934 ağustos, eylul ayları hesablanna aid encümen mazbataları okunmustur. Kamutay bundan sonra Inhisar lar Umum Müdürlüğü 1934 yılı bütçesinde 16 bin liralık münakale yapılması için olan kanunu kabul et mis ve pazartesi günü toplanmak üzere dağdmıstır. Yeni bir Italyan kruvazörü Cenova 30 (A.A.) 5,550 ton • luk yeni Montecueculi kruvazörü nün sürat tecrübeleri, sekiı saat sür • müs ve 39 mil sürat elde edilmistir. kanı Şükril Kaya dün sabah Vali Muhittin Ustündağı ziyaret için VOâyete gelmif, Vali Belediyede bulunduğa için Belediyeye giderek kendisüe or«da görüşmüştür. Bilâhare dif Ubibi Sami Könzbergin muayenehanesine giderek dislerîni tedavi ettirmiftir. ŞükHİ Kaya bugiin Edirneye gidecek, orada tiç gün teftiflerde bulunduktan sonra tekrar yehrbnize gelip birkaç gün da&a burada kaldıktan sonra Ankaraya dönecektir. İç İşleri Bakanı dün, Şehzadebaşm • daki tzmir erkek lisesinden ve kız li • sesinden yetişenler cemîyetleri yurd • larını ziyaret etmiştir. Şükrü Kaya evvelâ her iki yurda gezdikten sonra bühassa erkeklerin yurdunu çok temiz ve muntazam bulmuş ve memnuniyetini beyan etmiş • tir. Bundan sonra tzmir kız yurduna geçilmis ve üniversitede okuyan tz • mirli kızlann davetini kabul ederek öğle yemeğini orada yemiş ve iki yurdun ihtiyaclan üzerinde hasbihaller yapmışbr. TEŞEKKÜR Gazetecilerin kulaği delik olmak gerektir, ta ki herşeyi duysunlar. Gazeteci gerçi duyduklannm çoğunu yazmaz ama herhalde gene kulağı her fısıltıyı duyacak kadar keskin olmalıdır. Hâdiselerin, haberlerin çoğaldığı şu son günlerde, aksi gibi, kulaklanma bir ağn ve duymamazlık anz olmuştu. Kıymetli doktor Ihya Salihe koştum. Kendilerine en muhtac olduğum bir zamanda, münasebetsizlik eden kulaklarımı, Allah razı olsun, birkaç gün içinde, iyi etti. Aziz doktora tesekkür ederim. Bulgar Rumen hududu üzerinde bir hâdise VBaştaratı btrinci sahifede) stlâh atmak suretile firarileri dur* durmak istemişler ve bunda muvaf* fak olamadıktan sonra ates açmıs • lardır. Muhafızlar gelenlerin bir takım tehlikeli kaçakçılar olduk • iarını zannetmislerdir. İki kisinia öldügü ve üç kisinin hafifce yara landığı anlasılmıstır. Vak'a mahal* line gönderilen müstantik tarafından hemen tahkikata baslanılmış tir. Bulgar hududu memurlan, Rumen hududu memurlarından bir mülâkat istemislerdir. Bulajant Italva silâh alhndaki askerlerini terhis etmiyor Roma 30 (A.A.) Nesrolunan bir kararnameye nazaran, silâh a'tında bulunan zabit vekilleri ve neferlerin askerî hizmetleri Harbiye Bakanının tesbit edeceği tarihe kadar devam edecektir. Kadıköy Su Şirketinin büançosu Kadıköy Su Şirketi senelik heyeti umumiye toplantısı dün sabah yapılcnıstır. Şirket geçen seneye aid bilânçosunu kârla kapatroıstır. Şirketin 2 sene zarfında abone mik tarı 400 ziyadelesmiştir. Bulgar Makedonyasında bulunan cesedler Sofya 30 (A.A.) Bulgar Ma * kedonyasının Cumaya civarınd'a 4 cesed bulunmustur. Polis tahkikatına göre, bunlar Makedonya ihtilâl komitası tarafından yapılan bir cinayete aiddir. Cesedlerden bir ta nesi terhis edilebilmistir. Cesed es ki köylü partisi saylavlarından Balabanofa aiddir. Cinayet 1928 de yapılmıstır. [CUMHURİYET Cesedlerin 1928 senesinden beri nasıl olup ta çürumediklerine, birer iskeletten ibaret kalmadıklarina akhmız ermedü] Yeni Belediye Resleri Ankara 30 (Telefonla) Er • zurum belediye medisi reisliğine Salim, Tekirdağı belediye meclisi reisliğine Muhterem, Kastamonu belediye meclisi reisliğine Cemalin intihabları millî iradeye iktıran etmiftir. İtalya radyolannda türkçe neşriyat Ankara 30 (A.A.) ttalya radyosu tarafından Bahrisefid havzası için, 7 nisan tarihinden itibaren öğleden son* raları Türkiye saatile 1515 ten 16 ya kadar 1. Ro istasyonundan vasatî tulü mevc 420.8 metro ve 2. Ro istasyo nundan da kisa tulü mevc 31.13 metro iizerinden, hususî neşriyat yapılacağı öğrenilmittir. Erzurum Valiligi Ankara 30 (Telefonla) Er • zurum valiliğine Gümüshane valisi Etemin tayini tasdika iktıran et mistir. Eski Posta MüdUrünün muhakemesi Ankara 30 (Telefonla) Eski Posta ve Telgraf Umum Müdürü nün muhakemesine bir nisanda devam edilecektir. Osmanlıcadan türkçeye karsılıklar kılavuzu: 5 1 ö z türkçe köklerden gelen «ozlerin kaTşlsına (T. Kö.) beldeği (alâmeti) konmuştur. Bunlann her biri hakklnda slrasile uzmanlarlmlzln (mütehassls) yazılarlnl gazetelere vereceğiz. 2 Yeni konan karşlllklarln iyi aylrd edilmesi İçin, gereğine göre, fransızcalarl yazllmtş ayrlca örnekler de konulmuştur. 3 Kökü türkçe olan kelimelerin bugünkü işlenmis ve kullanilan »ekilleri alinmiştlr. Asll ak olan hak, ash ügüm olan hüküm, türkçe «çek» kökünden gelen şekil gibi. Bdenî = Bedensel = (Fr.) Corpore. Örnek: Bedenl itinalarla kendini korumak, yatnız kendi nefsine değil, bütün yurda faydalı bir istir. = Bede ' ö zenlerle kendini korumak, yalnız kendi özüne değil, bütün yurda faydalı bir istir. Bed'etmek = Başlamak Bedi = Başlama Bedevî = Göçer, göçebe = (Fr.) Nomade Bedhah = Kötücül = (Fr.) Maloeillant . Örnek: Bedhah olan insanm akibeti iyi olmaz = Kötücül olan insanm sonu iyi olmaz. Bedhahlık = Kötücüllük = (Fr.) Maloeiüance Örnek: Bedhahlık eden, kendine eder ss Kötücüllük eden, kendine eder. Bedhu = Huysuz, kötü huy Bedia = Bediz = (Fr.) Merveitte Örnek: l Buz deryalart üzerinde tabiatln btrçolc iediaîttrtna tesadüj olunur =. Buz denizleri üzerinde türemin birçok bedizlerine rasgelinir. 2 Bu çalınan parça, bir bediadır = Su çahnan parça bir bedizdir. Bedr = 1 Bedir (T. Kö.), (1) 2 Dolunay = (Fr.) Pteine lune Bedreka = Kılavuz = (Fr.) Guide Bedzeban = Kötüdil Begayet = Pekçok Örnek: Düşman karşısında pek çok korkuya düfen Muvacehei âdâda begayet duçan havf olan. Behadir = Bahadır (2) Behane = Bahane (3) = (Fr.) Pretexte Behemehal, beherhal = Herhalde = (Fr.) En totıt cas Beher = Herbir, her Behimiyet = Hayvanlık = (Fr.) Bestialite Behre = Pay, üle» Örnek: 1 Onun lisaniyat ilminden hiç behresi yok =r 0nun dü biliminden hiç üleşi yok. t İyiliklerinizden biz de behremend olalım = İyüikleri nisde* biz de pay alalım. Beht = Şaşkınlık = (Fr.) Etonnement Behte u&ramak, mephut olmak = Şa*akalmak Beis = Zarar (T. KÖ.) Örnek: Bu işi yapmamtzda hiçbir zarar (beis) görmüyorum. Bekâr = Ergen = (Fr.) Celibataire Belâ = Belâ (T. Kö.) Belâgat = Uzdillik = (Fr.) Eloçaence Örnek: Bu hatip belâğatiyle hepimizi teshir etti = Bu aykaç uzdilliğiyle hepimizi büyüledi. (1) Bedlr cÇehre» anlamma olan <bet (bed)» Ile «gibi» anlamını da veren «lr (ar, er, ır, ur, ur)> soneklnden yapüma bir TOrk kelimesidir. Bu kelimenin aynca (Radlof. IV.) da <bedir> şekli de vardır kl mecaz olarak «ziynet, tezyinat» anlamma gelir. (2) Kelimenln türkçe esM şekil aynile (Bağatır) dır. (3) Kelimenln türkçe eski şekil aynile (Bağana) dır. Beliğ = Uzdil = (Fr.) Eloguent Örnek: Onun kadar beliğ adam pek az bulunur. r= Onun kadar uzdil adam pek az bulunur. Belâhet = Aptalhk, alıklık = (Fr.) Idiotie Belde (Medine anlamma) = Site (T. Kö.) = (Fr.) Citi Belde (Şehir anlamma) = Şehir (Şar'dan) = (Fr.) Ville Bel'etmek = Yutmak = (Fr.) Engloutir Bül'um = Yutak Benam = Unlü Örnek: Yiğitliğiyle ünlü Şecaatiyle benam. Betıd = Bağ = (Fr.) Lien Bend (Su bendi anlamma) = Büget = (Fr.) Barrage Bende = Kul, köle = (Fr.) Eaelave Bender = Işlek iskele = (Fr.) Ville maritime, port de commerce Beni = Oğullar = (Fr.) Fils, enfant* Örnek: Beni İsrail r= İsrail oğullan. Ber = Üzre, gibi Bervechi ati, beırvechi zir = Aşağıda (Bak: atiyen) ber = Göğüs Örnek: Semenber = Ak göğüslü. ber = Alan, götüren, getiren Örnek: Dilber = Gönül alan, Peyamber ^ Haber geti . ren. Beraber = Beraber (T. Kö.) Betraet = Berilik, aklık = (Fr.) Acquittement Örnek: Onun beraetine bütün onu bilenter $ahittir = O nun beriliğine bütün onu bilenler tanıktvr. Beraet = Berilenme, Aklanma Beraet etmek = Berilenmek, Aklanmak = (Fr.) Etre acguitte Örnek: Beraet etmesinden çok tevindim = Aklanmasın&an çok sevindim. Beraeti zimmet mazbatası ( 4 ) = Berilik keadı, aklama keadı Beraet (Mastımiyet anlamına) = Anhk = (Fr.) tnnocence Becakis = Tersine =(Fr.) A Tenoers, par contre Ornek: Meseleyi berakis edelim =z Sorumu tersine çevire • lim. Beraet = Berat (T. Kö.) = (Fr.) Brevet Beray = tçin Örnek: Oraya is için gitti = Oraya berayt maslahat gitti. Bereket = Bereket (T. Kö.) Berf = Kar = (Fr.) Neige Bergüzar = Andaç = (Fr.) Souvenir Örnek: Şu eî yaztntz, müsaade ederseniz, bende berçüzan . nız kalstn =s Şu el yazınvs, izin verirseniz, bende andacınız kalsın. Bergüzide = Seçkin = (Fr.) Select Örnek: Asart bergüzidesile söhretşiar olan = Seçkin izer leriyle ün alan. Berhava etmek = Uçurmak = (Fr.) Faire sauter Örnek: Vfak bir dinamit koca bir kaleyi uçurdu (berhava etti.) Vn peu de dynamite suffit â faire sauter une grande forteresse. Berhava olmak = Uçmak, boşa gitmek = (Fr.) Sauter Beri (Münezzeh anlamma) = An, beri (T. Kö.) = (Fr.) Exempt, affranchi Örnek: Kâffei mesaviden beridir Her türlü fenalıktan beridir. Beriyyüzzimme (Beraet kazanmt?) = Berilenmis, aklanmrş = (Fr.) Acçuitte (4) Türkçe temiz anlamma gelen (an) sözü arabca (âri) nin kökü olduğu gibi türkçe (Beri) sozü de arapça (Beraet) ten gelen (Beri) nin karşılığı ve köküdür. Eskiden halk arasında «Aman, şu dertten beri olayım da ne olursa olsun» gibi sözler yaygındı.