30 Mart 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6

30 Mart 1935 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Moskova görüşmeleri Dün yapılan toplantılar Süleymaniye 21 galib Dün Şeref stadında yapılan terfi maçında Anadolu güzel oynamasına rağmen yenildi IBas tarafı birtnct »ahifede\ arasmda Rusyaya açılacak kredi me • seleleri münakaşa edilmiftir. Arada bir fikir birliği mevcuddur. tngiliz Hariciye Nazıri bugün öğle • den sonra Kremlinde M. Molotof ta hazir olduğu halde Stalin Yoldaş tara • fından kabul edilmiş ve bundan sonra müzakerata Kremlinde M. Molotofun iştirakile devam edilmiştir. CumhuTİvtt '• 30 Mart » »•5 •" » Alman tngiliz f ikirleri arasmda derin uçurum! \Bas tarafı birinci sahifede] rüs ihtilâflannı itiraf eden beyanaiile teyid etmektedirler. Le Jurnal, Almanyaya karsı ciddî bir müdafaa bloku teskilini ısrarla istemektedır. Pöti Pariziyen demektedir ki: tTekzib sadece Polonya ko ridorile Bohemya Almanlarımn geri verilmesi işine inhisar edi yor. Bu tekzib geç kalmıstır ve tam değildir. Daha simdiden Alman müddeiyatının azameti hakkında kararını vermiş olan dünya efkâri umumiyesini tatmin etmiyecektir. Derin ihtilâfları saklamıyan, fakat uygunsuz hare ket etmek istemiyen Sir Con Saymen ilk günün menfi intıbaım umumî ve tedbirli bir lisanla te yid etmiştir.» Talebe Birliği köycülük kolu, HUâliahmer Fatih kazası, Etıbba Muhadenet Cemiyeti ve Darüşşafakalılar Cemiyeti senelik içtimalarını yaptılar Nimresmi tebliğ Moskova 29 (Hususî muhabiri mizden, telsizle) Nimresmî bir tebliğ, müzakerelerin ilerlediğini bildirmektedir. Polonya kabinesi nin ansızın istifast Berlin müzake relerinin neticesizliğini tekid tar zında telâkki olunmustur. Yeni Polonya kabinesinin cuz'î bir tadille Şark misakına girmeği kabul ede • ceği umulmaktadır. M. Tituleskonun yapmakta ol • dağu Paris . Londra seyahatinden tonra, M. Lavalle birlikte Mosko oaya gelmeti kat*ilesmiştir. Talebe Birliği Kövcülük kolu toplantmnda Üstiklâl marşile celse açılvken) (Battaraft birinci sahifede) mür verilmis, Karstan gelen 33 ameleye yiyecek verümiş, 71 fakir hastane • ye yatırilmi», kaza dahilinde bir sene zarfinda 21 temsil verilmiştir. Gene bu müddet içinde kaza kuru • mu azalarimn adedi 500 den 3000 e çikanlmişür. Yeni idare heyeti seçhnî yapilmiş ve mevcud heyet tekrar seçilerek top • lanhya nihayet verümistir. Birliğm teşekkürlerinin büdirilmesini istemiş ve kabul edilmiştir. Köy çalisma bürosu için seçim ya • pilmif, neticede Suad Tahsin, Mehdi Sadık ve Fakih büro heyeti azalıkla nna seçilerek kurultay dağılmiştır. Dünkü tnaçt kazandıktan tonra birinci kümede kalan Süleymaniye takımı Brrinci kümenin sonuncusu Sii • lık maçı yapılmisttr. Millî takım leymaniye takımile ikinci kümenin kadrosunda şu oyuncular bulun birincisi Anadolu takınn arasmda mustur: dün Şeref Stadında terfi maçı ya • Avni, Faruk, Yasar, Esad, Lutfi, pılmışttr. Müsabaka Anadolunun Feyzi, Niyazi, Muhteşem, Rasim, hakimiyeti altında geçmekle bera • Salihattin, Rebii. ber Süleymaniyenin 2 1 galibi • yetile bitmiş, bu »uretle Süleyma niye, birinci kümede, Anadolu da Bursa 29 (Telefonla) Bursa ikinci kümede kalmışlardır. lik maçlarına bugrün devam edil • Taksim stadında da, millî takıma miştir. tdmanyurdu Demirtas ta • aluıacak oyuncularla İstanbulspor, kımını 31, Sebat ta Muradiyeyi 21 Günes muhteliti arasında bir hazıryenmiflerdir. Müzakerat iyt safhada devdhı ediyor Moskova 29 (A.A.) Evvelce ortaya atılmıy olan bütün meseleler hakkındaki müzakerelere LHvinofla Eden arasında devam edilmiştir. Bu göriişme, bir buçuk saat devam et • miftir. Hariciye Komiserile tngiliz Bakanı, tngiliz Sovyet münasebetleri nin. inkişafı hakkındaki mütalealartnı da birbirlerine söylemişler ve bu roünasebetlerin muhim surette salâh bulmuş olduğunu görmüşler ve Sovyet Rusya ile Büyük Britanya arasmdaki gerek siyasî ve gerek iktısadî müna • sebetlerin Ueride daha ziyade tarsin edilmesi hususunu görüşmüşlerdir. lyi malumat alan mehafü, Litvinofla Eden arastndaki görüşmelerin tam bir muhalesat ve mütekabfl itimad zihniyeti içinde cereyan etmiş olduğunu temin etmektedirler. Alman kararı Amerikaya izah edildi Vaşington 29 (A.A.) AI • man sefiri M. Luther, M. Hullü ziyaret etmiş ve kendisile yaptığı yanm saatlik görü'me esnasında, silâhlanma hakkında Almanya nin vaziyetini izah etmiştir. Hiçbir resmî tebliğ neşredil memiştk. Fakat zannedildigine göre, M. Luther, Almanyanın tekrar silâhlanması sebeblerini ajnlatmıstır. kabinesinin Stresa kenferansından sonra umumî bir konferans yapmak için teşebbüste bulunacağına dair Lcndrada dolaşan şayialan kaydi ihti • yatla karşılamaktadnlar. M. Edene çok yakın olan bir şahsiyet, «Havas» ntuhabirine su beya natta bulunmuşturt « Herşey, seyahatimiz esnasm • da elde edecegüniz malumata bağlı • dır. Biz vazıh müzakereleri, muayyen tekliflere baglamak istiyoruz. Umu mi bir anlaşma kadrosu çizilip çizile • miyecegini, kabine ancak bu esas üzerine tayin edebilecektir. tngilîz mehafili, alelumum, Aİmanyanın her ne nah^asına obirsa olsun açıkta bırakıl • mıyacagı fücrine ve emniyet misfln prensipine bağlıdır. Fakat, eger Al • manya kendi kendini açıkta tutmakta ısrar eder ve bu«u Uterse, mes'uliyeU lerin saati çalmakta gecikmiyecektir. Emniyetin müessir bir şekflde tanzî • mfle harbe razı olmak arasmda, iki • sinden birini te^cih etmek lâzundır.» « • Londrada fikirler Etibba Muhadenet cemiyetinin toplantın Etıbba Muhadenet ve Teaviin Cemiyeti ayhk toplantisi da dün ynpılmış tlr. Yardim sandığı nizamnamesinin son maddelerinin müzakeresi yapıl • mış ve heyeti umumiyesi kabul edil mistir. Bundan sonra cemiyetin ismînin a • rabca kelimelerden miirekkeb olduğı için bu ismin değistirilmesi teklif edil • miş, bunun için hususî bir içtima ya • pilarak yeni bir isim bulunmasi karar laştırilarak toplantiya nihayet veril mistir. Bursada lik maçları Talebe Birliği köycülük karultaytnın toplanttst Millî Türk Talebe Birliği köycülük kurultayi tstanbul Halkevi konferans salonunda toplanmıştir. Evvelâ köycülük kolunun yilhk ra • portm okunmuştur. Raporda kolun geçen sene içinde yaptığı faaliyetler an latılmıştır. Bundan sonra Birlik azasindan Le • bib, Fakih ve Suad Tahsin tarafından yatı okulları, Avrupalılar ve Türk köylüleri ve köycülüğün temelleri hakkm • da bazı tezler müdafaa edilmiştir. Bundan sonra Birlik Reisi Riikned • din köycülük koluna birçok yardun • larda bulunan terbiyeci Hıfzirrahman Raşide, hıfzissihha profesörü Hirçe ve Konservatuar Müdürü Yusuf Ziyaya tstanbulspor Güneşle birleşmiyor Darüffafakahlar kongren Darüfsafakadan Yetişenler Cemiye • ti kongresi dün Mehmed lzzetm baş kanlığmda toplanmiş, cemiyet işlerine dair bazi kararlar vermiştir. Eski idare heyeti istifa etmiş, yerine yeni idare heyeti mtihabı yapilmiş ve Hösamed • din Kiray, Refik Palmir, DürrS, Rah • mi Esad, Abid, thsan Cemal, Şükru, Naü, Togo seçilmiştir. Moskova 29 (A.A.) M. Edenin kabulü şerefine verilen ziyafette M. Litvinof ezcümle demiştir ki: « Dünya Harbindenberi, bogün oldugu kadar, sulh hakkında endiseler olmamiştı. Devletlerin kahir bir ek • seriyeti sulhu istemektedirler. Bazı is • tisnalar olabilir. Fakat, tehlike nokta • ları meydana çikarilmış ve vazih su • rette tayin edilmiş bulunuyor. Bunun* la beraber hangi devlet veya devlet • lerin tehlikeye ilk olarak veya daha fazla miktarda maruz kalacaklanni tahmin etmek imkânsizdir. Ve bu teh* tstanbulspor kulübunün dünkü kongresinden bir görünü$ likeyi tahrik edenlerin hangi noktalan Dünkü «ayımızda, Güneş kulü maddelerine geçilmiştir. muhafaza etnaemiz icab ettiğtni açıkça . bile Istanbulspor kulübunün baıı tkinci rivayete göre, Güneş kulübize bildirmelerini beklemek safdü • şartlarla birleşeceklerine ve bu mebü tarafından vaki olan birleşme lik olur. selenin dünkü tstanbulspor kongreteklifi görüşülmüş, bu hususta bir Bereketversîn ki, Avrupa ve bin • sinde müzakere edileceğine dair orhayli münakaşalar cereyan etmis, netice bütün dünyayı tehdid eden harb tada bazı haberler dolaştığım yaxbirleşme meselesinin leh ve aley • tehlikesini ancak bütün devletlerin ve mıstık. hinde bulunanlar olmuş, kulüb re • bilhassa büyük devletlerin müçterek isi tarafından bu mevzu etrafında tstanbulspor kulübunün senelik gayretierile önüne geçüebfleceği veya izahat verilmis, nihayet mesele rekongresi dün sabah Halkevi konfeharbin maruz birakacağı tehlikelerin ye konularak 18 reye karsı 36 reyrans salonunda yapılmıs, kongre • miimkün oldugu derecede azaltılabile • le Günes kulübile birleşilmemesi ye Kemal Halim baskanhk etmiş, ceği bütün dünyaca anlaşilmiştir.» Londra 29 (Hususî) Lord E • kararlaştırılmıştır. fcaşkan, içtimada gazetecilerin buLitvinof, sözlerini 3 şubatta Lon • denden Moskova seyabatine dair bir lunmamasını istediği için gazete Üçüncü bir rivayete göre de fcu drada taslağı çizilen müşterek sulh e • rapor beklenmektedir. Hükumetin, ciler, resim aldıktan sonra çekil • mevzu etrafında cereyan eden müseri plânlarmin mantıkî ve hakimane mişlerdir. Sir Con Saymen tarafından verilen izakereler neticesinde verilen bir netice'erine isal edileceği ümidini iz • Hafi cereyan eden kongrede, kutakrir reye konularak, birleşme tekzahatla bu rapordan alınacak malu • har etmek suretile bitirmiftir. lüb başkanı Avni kulübün bir senelifi ittifakla reddedilmiştir. ro'b mezcederek hattı hareketini tesLord Eden nikbin görünüyor lik faaliyet raporunu okumuştur. Bundan sonra, bazı aza, idare bit edecegini haber veren Taymis gaM. Eden, cevabında denuştir ki: Bundan sonra Günes kulübile bir • heyeti raporunun pek kısa olduğu« Avrupanm bugünkti sikınlılı vazetesi Avrupa vaziyetinin, lâalettayin leşmek meselesi mevzuu bahsedil • nu ileri sürerek içtimam ba<ka bir ziyeti, dünyanin büyük devletler mu • miştir. Müzakerenin bu kısmı hak • güne tehirini istemişlerdir. Neticesöz sÖylemeğe müsaid olmıyacak kamessilleri arasmda şahsî monasebetler kında üç tnuhtelif rivayet vardır. de Samih Nafiz ile avukat Münir dar güç olduğunu, şark mis3kını kat'î ve açik noktai nazar teatilerile ancak intihab edilerek bu iki zatın bir seBirinci rivayete göre, azadan babir emniyet meselesi saymak hata oldüzeltilebilir. Fransa, tngiltere ve ttal* nelik hesabları tetkik etmeleri ve zılan, Günes kulübile bir birleşme on beş gün sonra heyeti umumiyeya arasmda yeniden istişareler olacak • makla beraber şark cephesinde karşımeselesi olup olmadığını idare heye bildirmeleri kararlaştırılmıştır. tir. Vazifemiz herkes için hakkaniyete yeti reisi Avniden sormuşlardır. O Iıklı emniyetler kurmanın zarurî bu • Kongre, yeni idare heyetini de on müstenid ve herkesin hayîiyetini ko • da: lunduğunu Lord Edenin Moskova *ebeş gün sonraki toplantıda seçe • rur, fakat hepimizin imanimız olan « Bize resmt surette bSyle bir yahatinin misakın ehemmiyetini bü • cektir. müşterek emniyet prensiplerine uygun müracaat vaki olmadı. Esasen böyyülteceğini söylüyor. Gazete hava iolarak bu mütküllere bir hal çaresi tstanbulspor kongresi müzake • le birşey aklmızdan bile geçmez> btümak olacaktir.» tilâfımn ehemmi>etine işaretten son • relerinde eksik fazla birşey varsa, demiştir. bunu hafi cereyan eden içtimada Edenin bir arkadaşt neler toylüyor ra Berlin konuşmalarmuı bir hava Kongre heyeti umutniyesi de ey bir arkadasımızın bu'unmayışma ni fikir ve kanaati izhar ettiğinden, mukavelesi akdi fikrine menfi cevab Moskova 29 (A.A.) M. Edenin atfetmek ve bizi mazur görmek gebirleşme hakkında müzakere ce teşkü ettiğini yazmaktadirlar. yanmda bulunan şahsiyetler, tngiliz rektir. reyan etmeden ruznamenin diğer M. Litvinofun mühim tözlerî Sinob günden güne güzelleşiyor Her gün biraz daha Imar edilen Sinobdan bir manzara Sinob (Hususî) Sinob iki sene mütebakisi de mahallî idarelerle muşiçinde durmadan devam eden faaliyet terek masraflar, ziraat ve baytar işlesayesinde güzel bir şehir halini almiş rine athsis edilmiştir. tir. Şimdilik Sinob eski Sinoba mukaYol faaliyeti yese edilemiyecek kadar değismiştir. Sinob Vilâyetinde yol işler! esaslı Şehrin iman hususunda her türlü fa bir program içinde devam etmektedir. aliyet devam etmektedir. Yeni sene yol çalışma programma göre fen memurları kadrosu takviye edilMaarif işlerine 100 bin lira ayrıldı miştir. Sinobun iktısadî vaziyeti üze • Sinob Vüayeti Genel Meclisi 935 rinde mühim bir inkişaf husule getireyilı bütcesini tanzim ederek çalişma cegi muhakkak olan Boyabad Osmansinı bitirmiştir. Yeni bütçe 332,328 licik yolunun dahi inşasi için bütçeye ra 5 kuruş olup bunun 100,000 lirasi tahsisat konmuştur. Bu suretle Sinob Maarif işlerine ve 165,000 lirasi yol limanmin Çorum Vilâyetüe de muva • salası temin edilebilecektir. işlerine, 22,000 lirasi sihhat işlerine ve mişti. Evlâdlığım Arnesson Üni versitede bulunuyordu. Bel de henüz tenisten avdet etmemişti. Pini göndererek Sperlingi arattım. Fakat bulduramadım. Gitmişti. Bunun üzerine buraya geldim ve sizi beklemeğe başladım. Biraz sonra Belle ahçı kadm geldiler. Ar nesson saat ikiden evvel gelemez. Markam sordu: Bu sabah buraya yabancı biri gelmedi mi? Geldi. Druker geldi. Madam Drukerin oğlu... Bizim bahçeye bitişik evde oturuyorlar. Zanne dersem siz kendisini tamrsınız. Evvelce burada görmüş olacaksı nız. Arnessonla konuşmak üzere buraya sık sık gelir. Beraber bir eser telifile meşguldürler. Druker burada yanm saat kadar kaldı. Muhtelif mevzular üzerinde gö rüştük. O zaman saat kaçtı? Tahminen dokuz buçuktu. Robinle Sperling geldikleri zaman o burada yoktu. sordu: Mister Arnesson her cumartesi sabahı Universiteye gider mi? Prpfesör hızla başını dön dürdü. Vansı bir müddet süzdükten sonra cevab verdi: Bazan... Cumartesi günleri ekseriya buradadır. Bu sabah fakülte kütübhanesinde mühim bazı tetkikat yapmağa gitti. Arnesson yeni neşredeceğim eser için bana yardim etmektedir. Markam uzun süren bir tereddütten sonra yeni bir sual sordu: Robinle Sperlingin Mis Beli sevdiklerini söylemistiniz. Genc kız kıpkırmızı oldu. Gamlı bakışlanm Profesöre dikerek seslendi: Amcal Yavrum bu bir hakikattır. Doğru olarak kabul etsek bile bunu bu vak'ada öne sürmek faydasızdır. Siz benim fikrimi pek âlâ biliyorsunuz. Biz yalnız samimî birer arkadaşız. Ben daha dün akşam bunu yüzlerine kargı söyledim. Zavalh Kok Robin! lArkan vari ** Cumhuriyet,, in lefrikası l 6 3 Isticvab Biz profesör Dillardın bulunduğu kütübhaneye gitmek üzere merdivenleri tırmanırken zabıta nin parmak izi mütehas3isı kap tan Dubuva ile ispatı hüviyet masası şefi Bellami sokak kapısından içeri giriyorlardı. Taharri memuru Simitkin onları zemin katına, kıl keçe döşeli salona götürdü. Kütübhane geniş, muhteşem bir salondu. İki taraflı raflara binlerce kitab sıralanmıştı. Bronz parça larla süsül büyük bir şömine saîona girilir girilmez nazarı dikkati celbediyordu. Yetmişbeşinci so kaga bakan pencerelerden birinin önünde üzeri kâğıdlar ve kitablarla dolu bir yazı masası vardı. Şu raya buraya parlak meşin kablı birçok iskemleler ve küçük masalar yerleştirilmişti. Profeör Dillard büyük yazı masasınm yanmda geniş bir koltusa gömülmüş, ayaklannı Ha alcak bir iskemleye koymuştu. Mis Bel de Yazant S. S. Van Dine Tercume eden: ömer Fehmi Bajkut Müsterih olunuz! Doktor cesedi çevirmiç, kafatamnın arkasını muayene odiyor » du. yanmda idi. İhtiyar profesör bizi kabul et mek için ayağa kalkmak zahme tini ihtiyar etmedi. Hatta rahatsızlığını biliyoruz farzederek itizar etmeğe de lüzum görmedi. Markam birkaç kelime ile Vansı, Hatı ve beni tanıçtırdı. Biz birer iskemle alıp oturunca profesör Markama hitab ederek: Bir araya gelmemize bir fa cianın sebeb oluşu cidden çayanı teessüftür, dedi. Buna rağmen sizi görmekle daima memnun olduğumu söylemek isterim. Tabiî hem beni, hem de Beli isticvab edeceksiniz. Profesör Dillard altmış yaşmı geçkin görünüyordu. Hayatını daima oturarak geçirdiği için biraz kamburlaşmıştı. Yüzü matruş, saçları bembeyazdı. Keskin ve nafiz bakıslı küçük gözleri vardı. Ağzının ve gözlerinin kenarlarındaki buruşuklar zihin yorgunlu ğu için, geçen seneleri anlatıyor lardı. Markam: Efendim, vak'aya dair ne biliyorsamz lutfen söyleyiniz! dedi. Sonra, icab ederse ben ayrıca sual 8orarım. Profesör yazıhanenin köşesin de duran piposunu aldı. Doldurarak yaktıktan sonra koltuğuna rahatça yerleşti. Olup biteni size telefonla anlatmıştım, diye söze başladı. Bu sabah saat onda Robinle Sperling, Beli görmeğe gelmişlerdi. Yeğe nim sokakta oldugu için onu a şağıki salonda beklediler. Orada yanm saat kadar konuştular. Sonra zemin katına indiler. Ben bu rada mütalea ile meşguldüm. Bir saat sonra biraz temiz hava almak maksadile bahçeye nazır balkona çıktım. Bahçeye bakarken Robi ni göğsüne bir ok saplanmıç ol duğu halde arkaüstü yerde yatar ken gördüm. Hemen aşağı koş tum. Fakat iş işten geçmişti. Ro binin çoktan öldüğü anlaşılıyor du. Hemen size telefon ettim. Evde uşak Pinle benden başka kim «e yoktu. Ahçı kadın çarşıya git

Bu sayıdan diğer sayfalar: