15 Mart 1935 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 7

15 Mart 1935 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

15 Mart 1 35 ' CumhttriyeV \\ Genc, güzel, fakat talisiz bir yıldız * îlk kocası William Powelden ayrılan Karol Lonv bardın yeni nişanlısı da bir kazaya kıırban gitti] Artittler bazı yanlış Hikadlara •ahibdirler. Soo defa «Bolero» filminde gordüğümüz Karol Lom • bard da rakamlara ve onlann ifade ettîkleri manalara çok ehemmiyet vermektedir. Buna gayet kat'i bir imanı olduğu halde dort sene ev • vel ilk defa rakamlar ona doğru • yu haber vermediler. Zira işin içine rakamlann ve oyun kâgidlannıo kıymetini hiçe indiren aşk girmiş • ti ve Karol Locnbard Wiliam Powel ile evlenmisti. William Powel Paramount stüdyolannda can sıkıcı bir sahsiyet olarak taninnustı. Her filmia senaryosunu, tahne arkadasını ve kur yaptığı Kay FrancUyi bile tenkid etmekten geri kalmıyordu. Bir gün kendisine çekinerek yeni bir arkadaş takdim ettiler: Karol Lombard. Takdim ettikleri günün akşamı Karol Poweli yemeğe davet etti ve yedi saat müteraadiyen sohbet et tiler. Biribirlerinden aynlırlarken yeni bir talâkm »erbest bıraktığı Powel: < Bu benim hayatımın kadmıdır. Kendisile evleneceğim!» dedi. Bu gayet kolay gibi goriinü yordu. Çünkü Karolun böyle bir teklif süphesiz hoşuna gidecekti. Powelin yeni gelen bir artitte e • hemmiyet vermesi ümid edilmiye • cek bir feydi. Paramount bu fırsattan istifade etmekten geri kalma • du Bütün Holivud halkı da bu mesele ile meşgul olmağa başladı, yalnız Karol, Powelin çok hoşuna gitmesine rağmen kendi kafasına g<>re hareket etmekte devam etti ve menfi cevab verdi. William, kendini beğenmiş, kıskanc bir adamdu Tesrinievvelden hazirana kadar bir seneye yakın bir zaman Karolun «trafında döndü dolastı, en ufak arzularına varıncıya kadar yerine getirdi. Nihayet bir baziran aksamı uzun bir gezintiden sonra Ka • rol kolunu Powelin omzuna dayıyarak birdenbire «peki, dedi, evlenelim> 28 haziran 1931 de evlendiler. Karol bütün rakamlan göz • den geçirmis ve merasim gün ve saatini bu «uretle tayin etmisti. Bal *yı seyahatine çıktılar. Karol bütün rakamlan gozden geçirmis. Fakat içlerinden en mü himlerini 22 ile 38 i unutmuştu. Kendisi 22 kocası 38 yasuda idi. 22 yasındaki Karol gencdi, gü • zeldi, gözü ileride idi ve kendisine gülen talihten istifade etmesi için çalısması lâzımdı. 38 yasındaki Povrel senelerce stüdyolara girip çıkmıs, bu meslegin tatlı ve acı taraflannı tatmıs, artık sinema ile tamamile mesgul olmayı düsüntnüyor, asude b> ev hayatı ve uzun seyahatler gözünde tütüyor, senede yalnız üç filim çevirmekle iktifa ediyordu. Halbuki Karolun beş, altı, yedi filim çevirmesi lâzım. Karol kocasım kandırmak için elinden geleni yapıyordu. Fakat fayda yok. Povrel eski karısından ayrılalı beri evde yalnız yasamağa ahsmıştı. Bir kadıntn yardımına ihtiyac hisset • miyordu. Nihayet 1 temmuz 1933 te Karol her türlü tazminatı redde • derek sabık kocasile dost olarak ayrıldı. Rakamlar çok yanılmamış idilcr. Ikisi de anlasmak için y***m dılmıslardı. Fakat aralannda ask degil.. Arkadaşlık olmak sartile. Genc ve güzel bir dulun Holi • vuddaki hayatı pek hos bir şey de> ğildir. Karol Powelin kendisi içia bir müdafi, bir yardımeı oldugun» ancak o zaman anladu Evli olduga zamanlar misafir kabul edebili • yor, davetlere gidiyordu. Fakat sim* di en ufak bir soz, bir hareket de • di kodu arıyan gazetelere sahife • ler dolusu yazı yazdınyordu. Onun için boşanmasını takib eden aylarda Karol gene arkadas olarak kendı sine William Poweli seçti. Araaaa bir müddet geçtikten sonra da Rus Kolombo Ue nişanlandı. Rus Kolombo bir operet ve radyo sarkıcısı idi. Çok yakısıklı biı* delikanlı idi. Güzeldi. Karolu aon > suz bir muhabbetle seviyordu. Bir çok aksamlarmı genc kadmın karsısına geçerek ve onu seyredere* geçiriyordu. Karol sörhet kazanırsa kendisile evlenecegini vadettL Rıu «Rüyada hakikat» filminde meş * hur oldu. Fakat bir hissi kablelvukula Karol keder içinde idi. Saa detlerinin üzerinde bir tehlikenra uçmakta oldugunun farkında idi. «Rüyada hakikat» filminin muvsifakiyetle gösterilmekte oldugu gitn* lerin birinde Rus kazaen en iyi dostlarından biri tarafından vuruldu. Arkadası silâh meraklısı bir adamdı. Elindeki silâht birdenbire düsürmüf ve masanın kenarına çarpan tabanca ateş alarak içinde a • nutulmuş olan bir kursun Kolom bonun iki gözü aasına saplanmif »| tı. O gün Karol dinlenmek için Bir Beara gitmisti. Uyurken korkunc bir kâbusla uyandı ve telefona koş> tu ve uzun zamandanberi bekledi gi meş'una haberi öğrenir ogren • mez Holivuda kostu. Fakat Ru» çoktan ölmüstü ve hayatının soo dakikasma kadar agzından Karo • lun ismi eksik olmamıstı. Derdini unutmak için Nevyorkta birkaç hafta kaldıktan sonra Ka > rol tekrar Holivuda geldi ve Uİi hin feci cilvesi olarak «Şen gelin» namında bir filim çevirmege baş • ladı. Kendisine Rustan bahsettiklerl zaman tevekkülle basını sallıya rak: Kader, dedi ve nasıl olsa 8 lecekti, tnes'ud olarak ölmesi ke derimi biraz azaltıyor. /fflj Cins atlara benzeyen bir artist: F. Gravey Meşhur Fransız komiği Maks Dearly «Patron Olsaydım» dald arkadası için böyle diyor. Bir sanatkân diger bir san'at • | k&rdan daha iyi kim tasvir «dcbi • lir. Geçende gördügümüz «Patron elsaydnn» filminde hepimizi epey • ce güMüren meshur Fransız komiJi Mak Dearly, gene o kordelftnıa •evhnli jön prömiyesi hakkında şuolan yazıyorı «Bef altı sene oluyor. Zarif bir genci bana takdim ettiler. O zamaMa kadar kim oldugunu bilraiyordum. Fernand Gravey irnif. Bugün, ben defil onu bütün sinema merakIılan içinde tanımıyan yok. Genc, gürbüz, atlet vüeudlu, gozleri pa • rü parıl yanan bir delikanlı. tsti dadı da müthif, Mükemmel bir sahne ve sinema artisti: Hassas ve samimî. Zaten «. bu kudret ve meharetint cins al » gibi annesinden ve baba< sından aimifhr. Annesi çok güzel ve zarif bir artisti. Babası da esi zor bulunur bir aktordü. Genc Fernand fimdi mesleginin kemal nok tasına visıl olmus olmakla beraber Utikbalde ondan daha çok feyler bekliyoruz. Bu genc artist hayatta hemen iyi ve güzel olan her feyle alâkadardır. Musikiye çok tnerakı vardır. Sporun her subesile mesgul olur. tyî ata biner. Eskrim idmanı yapar. Güzel otomobil kullanır. Antikaya da çok merakı vardır. reille kaç defa ona hırslandıgı için stüdyoda ç*virmekt« oldugu filmi yanm bırakıp gitmege kalkmıs, ancak bennn araya gkmem neticest ortalık biraz yatısmıstır. Buna ragmen hep birlikte çevirdiğimiz fi • limlerde bu iki san'atkâr arasındaki fikir ihtilâfından kat'iyyen eser yoktur. «Patron olsaydım» filmi hakkında mütalea yazan bütün münakkidler, o kordelânm tatlı ve eglenceli olusunu bütün artistlerin yekdiğerine tamamen uygun ola > rak rollerini mükemmel bir hava içinde oynamıs olmalanna hamlediyorlar. Münakkidlere nazaran bu filimde biz o kadar tabiî oynamısız ki eğer pelikül dayanırsa yarım asır zevkle seyredilebilecek bir esermis. Ben, «Patron olsaydım» ı çevirirken aldıgım zevke istmaden diye bilirim ki bundan sonra Fernandla beraber her hangi bir filimde oy • namak teklifi karsısında kahrsam kat'iyyen reddedemiyeceğim.» Maks Dearlyinin bu sözlerini kat'iyyen mfibalâğaya hamletmek imkânı yok. Çünkü Fernand Graveyin beyaz perdedeki birçok muvaffakiyetlerine biz bizzat şahid olduk. Nrtekhn bunu Alman «Ufa» kum panyası da pek iyi anlamıs olacak ki yaptıgı birçok filimlerinin fransızca versiyonlarmda bu gene san'atkârdan istifade ediyor. FerErkek arkadaslarile çok iyi ge • nand halihazırda Berlinde «Bir maçinir. Fakat kadmlara karşı biraz yıs gecesi» kordelâsının fransızca asabidir. Hele ekseri filhnlerde P»«"versiyonunda bas erkek rolünü oytöneri olan Mtreille onu, o da bu tath ve (irin kızı çok kızdınr. Mi • namak tadır. Sefiller yeniden çevriliyor Sinema haberleri | Güzellik kraliçesi Prag hort.ağı Amerikada M. G. M. »tüdyola rmda «Prag hortlagı» isminde kor kunç ve ayni zamanda san'atkâra • ne bir filim yapılmaktadır. Basrol • leri meshur karakter artistleri Lio nel Barrymore, Bela Lugosi, Lionel Atwil, Jean Herohold oymyacak • lardır. Başkadm rolünü de Eliza • beth Allen deruhde edecektir. Fransız şairi Viktor Hugonun e•erinden alınmıs olan «Sefiller» filmi tngilterede yeniden çevrilmektedir. Basrolleri Fredric March ve Charles Laughton oynuyorlar. Bu kordelâda Fredric Marchın karısı da ilk defa beyaz perde üzerinde gorünecek, Jean Val Jeamn annesi oldükten sonra evlâdlık olarak yanına aldıgı çiçekçi kız vazifesini '*fa edecektir. Fransanm 1934 teki Güzellik Kraliçesi Simone Barillier «Askın zaferi» ismindeki yeni bir filimde baskadm rolünü oynıyacaktır. Karnaval gecesi Gustave Frohlich, Berlinde «Karnaval gecesi» isminde yeni bir filim çevirmege baslamiftır. Magda Şchneider Franz Leharm «Eva» ismindeki opereti filme çekilmek üzeredir. Başkadm rolünü Magda Şchneider oynıyacaktır. Oç sitâhşor * Amerikada cUç silâh jon filmi nm çevrilmesine baslanmıstır. Ar tagnan rolünü «Haşmetlu ask hazretleri!» filminin kahramanı Çek artisti Francis Lederer oymyacakbr. Filim müzesi Almanyada vesika teskil eden kordelâlan saklamak üzere bir «Filim müzesi» kurulmuştur. Bunun açılma merasiminde Propaganda Nazın Göbells hazır bulunmustur. A • Resimlerimiz: Yukanda solda Mona Goya Ufanın son çevirmekte merika Birlseik Cumhuriyetlerinin oldağa «Kibar Kadınlar Terzihanesi» filminin franstzca vertiyo merkezi «Vasington» da da Amerika tarihini alâkadar eden sesli ve nunda. Sağda: Brigitte Helm «Prens Voronzefin Esrarv» filminde. sessiz füimlerj saklamak üzere bci Oriuda: Fernand Gravey. Altta: Karol Lombard ve «Ulusal filim müzesi» tesis olun eski kocası William Povoel mustur. Filim kongresi Sabah, ögle, gece Amerikah artist Herbert Mars hal sahne vaziliğine baslami|tır. İlk filmi «Sabah, öğle, gece» ismini tasıyacakhr. Baçcolü Silviya Sidney oynıyacakbr. r Uluslararası filim kongresi 25 nisan 1935 te Berlinde toplanacaktır. Bu içtimada düayanın her tarafından gelecek 800 mümessilin hazır bulunacagı tahmin edilmektedir. Bir macera Fernand Gravey ve Danielle Da> rioux «Bir macera» isminde bir fi ilm çevirmege baslamıslardtr.

Bu sayıdan diğer sayfalar: