17 Kasım 1934 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

17 Kasım 1934 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

11 ieşrıuısauı Törklerle Süngü Süngüye No. 20 Nakili: A. DAVER Çanakkalede ( Şehir ve Memleket Haberleri ) Siyasî icmal Izmirin güzel sayfiyesi Buca Muhtelit TürkYunan mahkemesi Mısırda yeni kabine başladık, karşımızdaki 'Jüsman (Kanlısırt) istikametine doğru çekiliyor, biz de peşlerine düştük. Bu suretle daha iki sırt ilerilemiştik. Tabur kumandanımız avcı hattımızın arasında göründü. Ve bana: «Gittikçe sola doğru kayıyor sunuz. Düşmanın çekildiği istika mette gidişinizi doğru bulmuyo rum. Cepheniz istikame*>ne şu, yüksek sırtm biraz daha şimaline doğru ilerileyiniz» dedi. ( î ) Tabur kumandanı bu eınri verdikten sonra şimdiye kadar Lizim le irtibatı bulunan sol cenahımız daki on birinci bölük istikametine doğru gitti. Tabur kumandanının gösterdiği sırta doğru ileriliyoruz. Bu istika metten hiç ateşe uğramadık. Yeni hedefimize de büyük bir şevk ve gayretle tırmanmağa başladık. Kıdemli küçük zabit Oskü darh Ihsan Ef. borucu Keçili köylü Hüstfyin onbaşı vazifeleri icabt yanımdan hiç ayrılmıyorlar. Bu iki arkadaşla sırtın en yük sek noktasına pek yakın geHiği miz zaman avcı hattımızdan 4050 metro kadar ileride bulunuyorduk. Yüksek fundalıklar, bizi ve avcı hattımızı gözden çok iyi sakhyor du. Bize doğru pek az gürülKilerle avcı hattında ilerilemekte buîunan San insanları pek yakın olarak gördüm. Bunlar çok kalabaUVtılar. Gözlerim büyümeğe başladı. Ce nahlannı aradım. Göremiyorum. Çünkü nihayetsizdiler Dikkatimi zi arttırdık. Ingiliz avcılarının biraz gerisînde ayrı bir hattın da ilerilsdiğini hep birlikte görüyorduk. Göıebil diklerimizden bize en yakın olan lan iki bölük kadar vardı. Heyecanım çok fazla arttı. Göğsüm çatlıyacak gibi oluyordu. Bu esnada sinirlerine hâkim olamıyan borazanım birdenbire tüfeğini bunlann üzerine doğrultuvermeVn mi! Namlusundan yapıştım. Ve ateş etmesine mâni oldum. Bu hareketimle, pek kolay ola rak öldürebileceği bir insanı kurtarmış oluyordum. Fakat borazanın yapacağı bu iş çok ehemmiyetsiz bir iş olacaktı. Halbuki benim maksadım bunlara daha merhametsiz ve daha kanlı bir sürpriz hazırla maktı. *** Yavaç sesle, küçük zabit thsan Ef. ye şu emri verdim: « Askeri çabuk ve gürültüsüz olarak benim bulunduğum hizaya kadar ilerlet.» İtiraf etmek lâzımdır ki, heye can ve halecanımı çok güç muha faza edebiliyordum. îngilizler sık çalı ve fundalıklar arasından bun lara alışmarmş bir acemilikle yürüyorlar. Ve fakat emniyetle ilerli yorlardı. (1) Bu sırta bilâhare ismı verilmiştir. «Edirne sırtı» Şehit olanların metanetle hayattan ayrılışları muhitlerine hürmet ve intikam telkin ediyordu Fiatler bu sene geçen Yeni Belediye heyetinden Önümüzdeki nisan içinde vazifesini bitirecek faydalı işler bekleniyor Çok vakit geçirmeden taarruza seneden yüksektir Acaba bu emniyet kendüerine nereden geliyordu?.. Şimdi pek yakın olarak karşı mızda bulunan bu kıt'a, kendile rinden evvel (Kocaçimen) istika metine ilerilemiş bulunan gıupla rına mı güveniyorlardı?.. Yoksa bizim burada bulunuşu muz onlar için hiç ümit edilmiyen bir zamanda mı vaki olmuştu^... Artık ölmek ve öldürm^k elle tutulacak kadar bize yakırlaşmış bulunuyordu. ; İşin mahiyet ve ehemm yetini pek yakın olarak gören k'ymetli küçük zabit, vazifesini ku^ursuz yaptı. Efradımız pervasız ve kprak a dımlarla sırtın, bizim için en mü sait kısmına pek çabuk yerlrştiler. Bu işler, benim İhsan Ef. ve emir verdiğimden bir dakikadan az bir zaman sonra bitti. 160 silâhla bize pek yakın bulunanlara anî ve ce hennemî bir ateş açtık.. Mukabele etmeğe imkân bula maksızm yere yuvarlananlann a dedi pek çoktu. Kaçmak istiyenler de yüzükoyun ve belki de cansız olarak yere yuvarlanmaktan baş ka birşey kazanamıyorlardı. Mevzi alabilenlerin şaşkın şaş kın ateşleri ise, maneviyalımızı takviyp,jre hizmet ediyordu. Iyi bir talim ve terbiyenin mev ut olan mükâfatını topluyorduk. Ve bununla beraber de Anburnu muharebeleri için Türklüği'n lehine olmak üzere küçük bir nıuvaf fakiyet te kaydetmiş bulunuyor Gemlik (Hususî) Zeytîn mahsulünün toplanmasına ba;landığı yağhane ve fabrikalann yağ Ç > karttıkları şu sırada bir sene ev vel ayni mevsinai gözönüne getirirsek zeytim ve yağ fiatlerinin zeytinci lerimiz lehine normal bir fiate yükselmis olduğunu görürüz. Geçen sene kilosu on beşten on dokuz kuruşa kadar satılan duble^ Gemlik malları bu sene yirmi üçten yirmi yedîi kuruşa ve yağlık zeytin bir sene evvel kilosu bes kuruşken bu sene yedi buçuk kurusa çıkraıstır. Iktısat Vekâletimiıin 933 senesmde 89,636 kilo ve 934 baslangıcından içinde bulunduğumuz aya kadar 29,950 lira kıymetinde 253261 kilo zeytinin Rusyaya sevkine delâleti fiatleri düskünlükten kurtar mıştır. Anadolu içerisine ve Karadeniz kıyılarma vaki olan zeytin sevkiyatımız sened"e bir milyon iki yüz bin kiloya varmaktadır. tç Anadolunun bu gıdalı ve değerli mahsulümüzü sarfetmeğe baslamasını, hükumtimizin yaptırdığı fimendiferlerle uzaklık mefhumunu ortadan kalıdırarak nakliyati kolaylaştırmasına ve gene taraf taraf açılan fabrika adedinin çoğalma • sına boTçluyuz. Bu sene havalaruı kurak gitmesi yüzünden zeytin rekoltemiz geçen yıla nisbetle yüzde elli noksandır. Buna mukabil zeytinliklere iyi ba kılmıs olduğundan taneierde çürüklük olmadığı için mahsul kendili • ğinden dökülmemektedir. Bu se beple geçen senenin dokuz yüz bin kilo yağ istihsaline karşı bu sene ancak üç yüz bin kilo yağ elde edilebilecek, fakat kasabamızin ismile şöhret alan Gemlik zeytinleri yüzde seksen bir fazlahk göstere cektir. Yeni çiy mahsul kilosu on besten on sekiz kuruşa kadar piyasada satılmağa baslamıstır. Türk Yunan Muhtelit Hakem mahkemesi önümüzdeki pe> sembe günü yapacağı celsede Ekonomides Efendi tarafından Adapazarında Olus dağı madenini işletmek içîn yaptığı kuntratın feshinden dola • yı Türk hükumeti ale'yhine açtığı davahın bakılmasına başlanacaktır. Türk Yunan muhtelit hakem mahkemesi reisi M. Boeg dün vâki olan beyanatında ezcümle demiş • tir ki: « Mahkemede daha tasfiye edilecek 16 bin dosya mevcut ol • duğu hakkında gazeteleıde çıkan haberi büyük bir hayretle okuduk. Bu miktar dosya ancak mahkeme ilk defa îse basladığı zaman vardı. Mevcut dosyaların bir kısmı karara raptedilmek suretile, bir kısmı da son Türk Yunan itilâfnamesi ahkâmı mucabince tasfiye edil • miştir. Bugün elimizde muhakemesi gorülecek ancak yüz on is vardır. Bu işlerin de nisan 1935 sonuna ka • dar bitkrileceğini ve o tarihte bu • radaki vazifemizin hitam bu • lacağını ümit ederim. Bu işler arasında az çok mühim onlanlar da vardır.» Gemlikte zeytîn mahsulü çok iyi T evfik Nesim Paşanm yenî kabinenin teşkilini kat'î surette kabul ve taahhüt etmesile Mısırda birkaç haftadanberi devam eden vahim bir buh ranın önü ahndı. Mısırdaki son buhranm menşei, Kral Fuadin uzun aüren ağır hastahğı esnasın da saray erkânının hükumet idaresi üzerinde ötedenben yaptıkları nüfuz ve tesirin pek göze çarpa cak ve memleketin dahilî ve ha ricî emniyetini tehlikeye düşüre cek bir şekil almış olmasıdır. Yahya Paşa kabinesi, sarayın kalemi mahsus müdürü olması itibarile en mühim memuıu Ibraşi Paşanm nüfuz ve tesiri altına gir mişti. Nasırlardan ikisi doğrudan doğruya sarayın adamı olduğun dan saray bunlar vasıtasile kabi neyi daimî kontrol ve tesir altında bulunduruyordu. Mısır ecnebi askeri işgali altında bulunduğundan millet hükumetten ve saraydan memnuniyetsizliğini ihtilâl çıkarmak suretüe izhar ederek rejimi değiştiremiyordu. Fakat bir gün halkın yalnız saraya ve hükumete karşı değil ecnebilere karşı da harekete geçeceği ihtimal haricinde değildi. Yahya Paşa böyle bir ihtimali düşünmüs ve Ingiliz fevkalâde komiser vekilile ecnebilerin emniyet ve selâmeti meselesi hakkında görüşmüştür. Ingiltere hükumeti ne Yahya Paşa hükumetinin idaresinden ne de saray erkânının idareye müdahale ve tesir îerinden memnun olmadığından komiser vekili sa.rayın en nafiz memurile hükumetteki saray adam larınm derhal değiştirilmesini e hemmiyetle tavsiye etmiştir. j Güzel Bucadan bir manzara: Belediye cadderi tzmir «Hususî» tzmire iki yoldan bağlı olan Buca nahiyesinin diğer nahiyeler arasında pek müstesna bir vaıiyeti vardır. Bu güzel nahiyenin tam teskilâtlı iki ilk mektebi, oldukça canlı bir orta mektebi vardır. Merkese mülhak iki köyde tam teskilâtlı iki ilk mektebi de dikkati relbeder. Biri, merkez nahiyede; diğer ikisi köyde olmak üzere üc tane tavuk istasyonu inşa edflmistir. Bunlann köy ve nahiyeye ken di cephelerinden ne kadar hizmet et • tiklerini takdir edebümek için mutla ka bu istasyonlan görmek lâzımdır. Merkezi dokuz bin nüfus sayan bu güzel kasabacık; 24 bin liralık bir bütçeye maliktir. Bu 24 bin lira ile Buca belediyesinin, simdiye kadar bu güzel nahiyeye çok hizmet etmesi lâzimdı. Esefle kaydedilir \d bunu yapmamıshr, bHki yapamamıstır. Gönül arzu eder ki tzmirin burnu dibindeki ve eskiden çok söhretli bir yer olan bu sevimli nahiye çok daha parlak oUun. Bu güzel kasabacığın yeni tesisatı, bir park, parkın içinde bir kazino ve zararsızca bir spor sahasıdır. Spor kuHibünün muntazam çalısmasma da birşey denemez. Yeni belediye heyeti; çok ümit edilir ki memleketin ihtiyacuıa göre tat bik kabiliyeti olabilecek bir programla meydana ahlsm ve memleketin hakikî ihtiyacmı temin etsin. Bu güzel nahiyenin umurunu tedvir için Rifat Bey gibi cidden kıymetli bir idare adamuıuı seçilmiş bulunması çok isabetlidir. Rifat Bey çok mühim nahiyelerde bulunmuş ve aynldıgı yerlerdrn halka kendisini aratmiftır. Burada 930 senesinde (4805) lira ile ise başlıyan ziraî kredi kooperaitifi, ba sermayeyi üç dört sene zarfında 39 bine çıkarmıstır. Buna mukabil (48) ortakla ise girisen bu tesekkül, bugün ortak adedini (235) e iblâğ ve yardnn miktanm (70,000) liraya çıkarmıstır. Bu mesai tarzı, kredi kooperatifinin muhitindeki tütün, bağ ve zeytin mahsulünün daha dikkatli ye tismesine hizmet etmiştir. Nevzat Ekrem ECNEBİ MEHAFtLDE M. Huber ve M. Mezade tsviçrenin Kurüs konsolosu M. Bul Huber Toros ekspresile tstan bula gelmiştir. Ayni ekspresle Aydın şimendiferleri müdürü M. Mezade de şehrimize gelmiştir. duk. *** Düşman hatlarında, bozgunîvık zamanlarına mahsus kahramanlar belirmeğe başladı. Birkaç zabit ve nefer, ölüme hiç ehemmiyet vermeden vaziyetlerini düzeltmeğe uğraşıyorlar. Az bir zaman sonra bİTtbirini müteakıp meydana çıkan yerıi kıt'alarla da kmk ve bozuk hatîarını kuvvetlendirmeğe ve çekidüzen vermeğe başladılar. Fakat sükunetle yapılan çit?det li ateşlerimiz arzulanm yapmağa engel oluyordu. En nihayet bu kı nk hatlar grup grup yerleştiler ve adetlerinin çoğluğundan dolayı a teşleri a v a hattımız üzerinde tesir yapmağa başladı. Sağımdan, solumdan yükselen iniltiler tüfek sesleri arasında bo ğuluyor, şehit olanların mîtanet ve ibadetle hayattan ayrıhşlari muhitlerine hürmet ve intikam telkin ediyordu. Cepanelerini arkadaşlarına vakurane teslim eden yara hlar geriye doğru akıp gidiyoilar dı. Muharebenin tesiri aıtık bizim taraf için de kendisini göstermeğe başladı. Dakikalar ileriledikçe mücadele bütün manasile dehşet ve ehemmiyet peyda ediyordu. Bu esnada tabur kumandanı çıkıp geldi. 'Mabadi var} MÜTEFERRtK Iktisat Vekili gidiyor ı Yunan Iktısat Nazırj M. Pesmazoğlu ile birlikte şehrimize geleın Iktisat Vekili Celâl Bayar Bey bu akşamki ekspresle Ankaraya gi decekttr. Hamdullah Suphi Bey Bükres elçimiz Hamdullah Suphi Bey bugün Romanya vapurile mahalli memuriyetine gidecektir. MAAR1FTE Bir merasim ve çay ziyafeti Arnavutkoy kız kollejinin dip • loma tevzü merasimi münasebetile yann Park otelinde bir çay ziyafeti venlecektir. Çaydan evvel Mu . vaffak Nermin Hanım «tiyatro ve Bernar Şu» mevzuu üzerine bir konferans verecektiv. Sahte aîlın sürerken yakalandı Musiki Birliğinın yeni kararları Fatihte Reşadiye otelinde otu ran ve saat çaltnak, gümtis ikilik leri altın diye sürmek suçlarile maznun bulunan Mesut Yasar is minde bir genç Sultanahmet birinci sulh ceza mahkemesine verilmiştir. Tıp fakültesine dinleyici sıfatile devam ettiğini söyliyen genç 30 lirahk saatini bir kuyumcuya 3 li . raya rehieı ettiğini ve çok sıkıldı ğı için altın suyuna batınlmıs bir ikiliği Kadıköyünde bir kuyumcu ya satmak isterken yakalandığını öylemistir. Hâkim, oteli kanuni ikametgâh olarak kabul etmediği için genç hakkında tevkif karan vermistir. Aym 26 sında muhakemesine de vam edilecektir. ADLIYEDE Tip yayla buğdayını nasıl üreteceğiz ve nasıl tutacağız? [Basmakaleden r diye bir renk tarifi vardır, işte bu buğday o rengin en yüksek nümunesini arzediyordu. Tohum seçmek için selektörlere pek itimat etmemek lâzım geliyor. Daha iyisi iyi cins buğdaylardan seçme başaklar toplatmak sureti le tohumluklar elde etmeli, ve bunun için bir parça fedakârlık yapıvermelidir. İyi cins yayla buğda yınm tohumunu işte böyle üretmeğe başlamalı. Bu işleri yaparken buğday mahsulünden, ama bilhassa buğday mahsulünün bu yüksek tipinden her sene iki yüz bin ton ihraç et meği düşünerek, buna karar ve rerek harekete geçmeliyiz. Bu cins buğdayımıza daima yüksek fiatlerle müşteri bulacağımız ka*'î su rette anlaşılmış bulunuyor. Bu yüksek kaliteli buğdayımızı ihra cat metaı yapabilmekliğimiz için onu fasılasız surette ihraç ederek müşterilerin ona itiyadını her sene teyit ve takviye etmekliğimiz el zemdir, Şimalî Epir meselesi nihayet tavsıyor [Birinci sahifeien mdba^t\ lere verdiği beyanatta Arnavutluğun bu tebliği şimalî Epirdeki Yunan ekalliyeti mektepleri hakkıiKİa tat bik edilmek istenilen tedbirlerden ricat mahiyetini haiz olduğunu söylemiştir. İstanbul Musiki Birliği dün fevkalâde bir kongre aktetmiş ve Gazi Hazretle»inin ulusal musikimiz hakkındaki yüksek işaretlerini nazarı dikkate alarak nizamnamesini bu ülküye uygun olarak değiştîrmistir. Bu vesile ile kong<e tarafından Gazi Hazretlerine bir tazim telgrafı çekilmiştir. Kongre bittikten sonra mu > allim ve bestekâr Mildan Niyazi Beyin huzurile bundan böyleki çalışma ta<zı ve yapılacak işler gorü «ülmüştür. Atina 16 (Husutî) Hariciye Nazırı M. Maksimos kendisini ziyaret eden Amavutluk sefirine Armavutluk hükumeti memurlannm simalî Epir Yunan ekalliyetine karşi tatbik etmekte oldukları tazyikattan sikâyet ederek bu halin devamimın Yunan • Amavutluk münasebatına tesir edeceğini söylemiştir. Yanan Hariciye Nazırımn ihtart Alman miralayları abideye çelenk koydular Hem suçlu. hem küçlü! Topkapıda Karayalı çıkmazında 3 numaralı evde oturan arabacı Ali Efendinin zevcesi Hatice Hanım su doldurmak üzere çeşme basma gitmiîtir. Hatice Hanım burada akrabasından sabıkalı Tatar Nuri ile karşılasmıs ve Tatar Nuri (sen benim yabancım değilsin, bize gel • sene!) diyerek Hatice Hanımı kolundan çekip evine götürmek iste • mistitt Hatice Hanun keyfiyetten kocası Ali Efendiyi haberdar et miştir. Ali Ef. derhal Tatar Nurinin yanına gitmis ve (sen ne hakla kanrm evine davet ed'iyorsun!) diyerek çıkı?mış ve bundan muğber olan Tatar Nuri elîne geçirdiği saldırma ile Ali Ef. nin üzerine hücum etmiş ve basından yaralamıştır. Nuri yakali nmış Ali Efendi hastaneye kaldınlmıstır. Mısırın haricî ve dahilî emnîye tinden mes'ul bulunan büyük devletin yaptığı bu tavsiyelerin beheMüteveffa Yugoslavya Krah Aleksandr Hazretlerinin istirahati ru mehal icrası lâzım geldiği halde hu için yann Fenerdeki patrikhane gerek saray, gerek hükumet bu kilisesinde bir âyini ruhanî yapı • tavsiyeleri yerine getirmekte te lacaktır. Patrik Fotyos Efendinin reddüt ettiği gibi efkân umumiyeriyasetinde yapılacak olan bu âyin yi İngilterenin müdahalesine karşı de Yugoslavya sefiri M. Yankoviç, harekete getirmek istemiştir. Fa Yugoslavya konsolosu ve ecnebi kat muhalif sol fırkalar yani Veftkonsoloslar hazır bulunacaklardır. çilerle hürriyetperverler efkârı umurrtiy«yi Ingiltere aleyhine kıs kırtmaktan çekindiklerî gibi sara yı ve hükumeti efkân umumiye Ereğli pamuklu mensucat fab • nazarında batırmak için ne lâzımrikası gelecek sene 1 teşrinisanide sa yapmışlardır. Diğer taraftan bir ise başlıyacaktır. Fabrika şimdilik derece iyileşen Kral Fuat vaziye 15 bin germenle işliyecek, 250 tezti lâyıkile takdir etmiş. evvelâ sagâhı, amele ve memur adedi vasatî raym nafiz memuru Ibraşi Paşayı 650 olacaktır. azlederek yerine ötedcnberi dev Senelik vasatî pamuk sarfiyati let idaresindeki kudret ve kiyase 7 bin balya, imalitı 4 * 5 milyon tini halka ve ecnebilere tanıtmış metroyu bulacaktır. olan Ahmet Ziver Paşayı kalemi tmal olunacak maddeler, ince mahsus müdürlüğüne getirmiştir. keten mendil, kadın iç çamaşırlığı, Kral Fuat daha sonra memlekepatiska, pike, pazen ince astarlık tin en müstakil fikirli ve mukte bezlerdir. Ayrıca el dokumacılan, çorap ve fanilâlar için de ince bodir devlet adamı Tevfik Nesim yalı ve boyasız kasarlı ve merse • Paşayı yeni kabineyi teşkile me rize iplik imal olunacaktır. mur etmişti. Fakat mumaileyh serFabrika kısmen su kuvvetinden bestçe hareket edebilmek için baistifade edecektir. Fabrikamn plân zı mühim şartlar koymuştu. Mısıve projeleri Sümer Bank heyeti ra istiklâl verildiği zaman 1923 te fenniyesi tarafından hazırlanmıt • neşrolunan ve gayet geniş hürri tır. yet ve demokrasi esaslanna dayaBu itibarla tesis tamamen Türk nan kanunu esasî 1930 da Kral mühendislerinin bir eseridir. Fabtarafından ilga edilerek yerine rika en modero teçhizatla çahşa çok dar olan yeni bir kanunu esacak ve memleketin en ince pamuksî neşredilmişti. O zaman hükumet lu fabrikası olacaktır. başında bulunan Tevfik Nesim Paşa yeni kanunu esasiyi protesto etmiş ve hükumetten çekilmişti. Beyazıtta yangm kulesinin ya • Veftçilerle hürriyetperverler dahf nında beyaz bezlere sarılı tahmigayrimeşru addettikleri bu kanunu nen on günlük bir kız çocuğu bu • esasiyi reddetmişler ve bu esas ülunmuştur. Yavrucağm bezleri a • zere yapılan intihabata iştirak etrasında bulunan bir kâğıtta ken memişlerdi. Yeni kanunu esasiye dismin Türk ve isminin Neclâ Ahmet on seneye kadar tatil edilmemek oldugu yazılıdur. Zabıta çocuğu Da rülâcezeye teslim ederek bırakanüzere bir madde konuîmuştu. lar hakkında tahkikata başlamıştır. Tevfik Nesim Paşa bu madde • nin ilgasını ve yeni kanunu esasi ye yemin etmemeği ve parlamen toyu derhal feshetmeği hükumet? kabul için şart koymuştu. Kral Fuat uzun müddet tereddütten sonra mumaileyhin şartlannı kabul et miştir. Bu suretle Mısır tekrar saglam bir hükumete kavuşmuş ve Mısırhlara tekrar hürriyet ve de mokrasi kapısı açılmıştır. Kral Aleksandr için yapılacak ayin Ereğli mensucat fabrikası bir sene sonra işliyacek Metruk çocuk Kuru insan kafası Sultanahraette Akbıyık mabal • lesinde İsmetpaşa caddesinde rü • •umat memurlarmdan Cemil Be • yin oturduğu 38 numarah evin kömürlüğünde bulunan kuru insan ka> fası hakkında yapılan tahkikata devam edilmektedir. Zabıta Cemil Beyin evinde oturan muhtelif kiracılann hüviyetlerini tesbit etmiştir. Bunlar meyanında bulunan tıbbi • yeli bir genç Müddeiumumilik ta • rafından aranılmaktadır. Başın bu talebe tarafından tetkik için geti rildigi anlaşılırsa, tahkikat başka aoktadan derinleştirilecektir. MVHARREM FEYZt Cumhuriyet Nüshası 5 Kuruştur YUNUS NADt Dört beş gündür şehrimizde bulunan iki Alman miralâyı resimde görüldüğü veçhile dün saat 12 de Taksime giderek Cumhuri • yet abidesine bir çelenk koymuşlardır. Misafirlerimiz ayin 21 inde Romanya tarikile memleketlerine döneceklerdir. Senelik 1400 Altıayhk 750 Üç ayhk Bir ayhk şeraiti j Türkiye I ıçm Harîç ıçm 1450 yokhn 400 150

Bu sayıdan diğer sayfalar: