Bir otobüs şoförü Tütün piyasası her tarafta açıldı nün açtığı dava Yalova Belediye Reisi 2 aya mahkum oldu Yalova hattında sefer yapmakta olan Ali Rıza Efendinin otobüsünden nzalan hilâfına müşterflermi indirmek ve bu suretle serbestii ticaretine mü maneat etmek iddiasile Ali Rııa Ef. tarafmdan Yalova kaymakamı Şefik, Belediye reisi Hüseyin Avni, Belediye azasından Mehmet Ali, ömer, îzzet, Ahmet, Yalova seyrüsefer memuru Nadir ve polis Akif Bey ve Efeodiler haklarmda açılan ve bir müddettenberi ücüncü ceza mahkemesinde devam ebnekte olan dava diin neticelenmiş • tir. Müddehımumî îddianamesinde suçlulann bepsinin tecziyelerini istemis tir. Neticede Belediye reisi Hüseyin Avni Beyin iddia edildiği gîbî Ali Rıza Efendinin otobüsünden rualan ^flâfına miişterilerini indirterek mumeiley hin serbestii ticaretine mâni olduğu sabit görüldüğünden iki ay on gün ve seyrüsefer memuru Nadir Efendiain de mevzuubahs otobüs hakkmda hilâfı hakikat rapor verdiği anlasudığından üç ay hapislerîne ve diğer suçlulara isnat edilen cârümler sabit görülemedi • ğinden beraetlerine ve Hüseyin Avni Beyle Nadir Efendi haklanndaki hapis cezalarınm teciline karar verilmistir. büyük ve seri terakkiye nail olamamıstrr. Gerçi insan toprağa ve suya çok daha evvel, havaya ise, kimbilir, bunlardan kaç asır sonra hâkim olmuşsa da bu son hakimiyet diğerlerini gölgede bırakan bir sürat göstermektedir. Bir hava vasıtası olduğu için hava unsuru olan şimşeği ve yüdırunı örnek tutan tayyarecilikte diğer milletlerden geri kalmamağa da azmettiğimize süphe yoktur. Sivil tayyareciliğimiz de askerî tayyareciliğimiz kadar inkişaf cttiği zaman bu mesele de tamamen hal ledilmis olacakür. Bilgi ve ihtısas arp, ana prensipleri değişmemi» olmasına rağmen, silâhlann, vasıtaların mütemadiyen çoğalması yüzünden, artık büyük bir ihtısas işi ol • muştur. Eskiden gözile nisan alıp uzun ve kısa düsürmek suretile çatal teskil ederek hedefuıi bulan topçu, şimdi telemetre denilen mesafe tahmini aletleri, dürbünlü nişangâhlar, ahs tanzim ve idare eden çeşit çeşit aletler, göze görimmiyen düsrnan topçuscmun mevkii ni yer, ses ve ziya vasıtasile ölçen tec' hizat ve tertibatla çalışıyor. Askerliğin hulâsası gene «atıp vurmak, dayanıp durmak» tan ibaret olsa dahi, atıp vurmak ta, dayanıp durmak ta bmbir marifetli bir fen olmuştur. Bu marifetler, okumadan öğrenilmez. Cumhuriyet idaresi neferden ve çavustan itibaren kumandanlara varmcıya kadar her askeri okutan, mütehassıs yapan mektepler acmıştır. Türk askerlerî, arbk istibdat devrinde ve hatta Balkan Harbinde olduğu gibi yalnız üniformalarile değil, derin bilgileri ve ihhsasla • rile askerdirler; vazifelerinin eri olan, ne yaptığını bflen, attığım vuran as • kerler. Harbin yiiksek sanatkârları skrelikte de bir zanaatkâr, bir de san'atkâr vardır. Zanaatkârlar efrat ve 2abitan, san'atkârlar da erkânıharpler ve kumandanlardır. 26 ağustos 1922 sabahı başlayıp 30 ağustos akşamı düşmanm imhasile biten Bü yük Başkumandan meydan muharebesi, hazırlanış ve tatbik edilis itibarile askerlik zanaatinin ve harp san'atinin bir saheseridir. Bu meydan muharebe sinin plânmı hazırlıyanlar, tıpkı büyük ve muhtesem bir abidenin plânlannı hazırlıyan san'atkârlar gibidirler. Bu meydan muharebesini yüksek kahra manlıklan, mubarek kanlarile zafere ulaştıranlar ise o büyük ve muhtesem abideyi vücude getiren zanaatkârlara, işçüere benzerler. 1 Çok yüksek bir Türk mimari eseri olan Süleymaniyeyi misal olarak alır • sak Mimar Sinanla muavinleri neyse, Dumlupınann plânım yapan Gazi Mustafa Kemal fle arkadaşlan da odur. Mimar Sinanm ve muavinlerinin dehaetkâr zekasından doğan eseri parça parça yaparak yükselten ustalar, isçi İer, amele neyse Gazi Mustafa Kemal ile arkadaşlarmın dahiyane ruhundan kopan muharebe plânım parça parça tatbik ederek zaferi kazanan erkân, ümera, zabitan ve afrat ta odur. Nasil ustabaşılar, zanaatkârlar ayrı bir mektepte, mimarlar ve san'atkâr lar ayn bir akademide yetişiyorlarsa askerlik ve harp sınıfında da öylei:r. lYüksek harp san'atkârlan Harp Akademisinde yetişir. Cumhuriyet idaresi harp san'atinin üstatlannı yetiştirmek için iki akademi açmısür. Birinde kara, ötekinde deniz ordularımun idare edecek erkânıharpler ve kumandanlar yetismektedir. Birinci sahifeden mabait lç tütün piyasamız son hafta içinde Pöti Pariziyen gazetesine yazılıyor: hararetli faaliyetlere sahne olmakta «Balkan itilâfı konseyi tarafmdan dır. Müstahsil mıntakalarda tüccar ittihaz edilip, son toplantıyı müteelinde bulunan eski seneler mahsulleri akıp Ankarada neşredilen resmî tamamen satılmıstır. tstanbulda büyük tebliğden ve vesikalardan anlasüan ihracat müesseselerinden biri son gtinmukarrerat Belgratta ancak dün aklerde Alman piyasalanna sevkctmek sam gec vakit malum olmuştur. Anüzere îzmirin yerli tüccarlanndan 30 cak, siyasî mehafil, Balkan itilâfmın 60 kunış arasında üç milyon kilo işlenbu ilk ve muntazam konferansı esmiş ve işlenmemis tütün almıstır. nasında başanlacak işlerin esas Son bafta içinde bir Alman fabrikahatlannı evvelden biliyorlardı. Busı da Istanbul piyasasmdan kilosu 50 nun içindir ki alman kararlar asla sens fiatle 50 bin kilo tütün almıstır. hayreti mucip olmamıştır. Yeni tütün mahsolümüze geKnce: Burada, bu tesekkülün, Küçük 1Aybasmdan itibaren Ege mıntakasmın tilâfınkine benzer bir şekilde tan • muhtelif yerlerinde pîyasalar açılmı* • ziminin elzem bulunduğu ve alâ br. Akhisann en iyi cinslcrinden bir kadar devletlerin bu nizamı ver buçuk milyon kilosu Aroerikan kum mekle, geçen şubat ayı zarfında Apanyalan tarafmdan müsak fiatlerle tinada kabul edilen direktiflere tesatın almmıştır. Mflâsta da piyasa baiyet etmekten başka birsey yap79 82 kuruştan açılmıs ve satışlar madıklan kanaati vardır. Bununla başlamıstır. Seydiköy, Cumaovasmda beraber, bu sabah Belgratta, sara da 75 80 kurus arasında piyasa açılhaten ifad'e olunduğuna göre, An mıştır. Muğla tütünleri 80 kuruştan sakarada son defa neşredüen tebligin mettılmaktadu. ni, bilhassa, bunda, Balkan itilâfı • Inhisarlar idaresi Ege mıntakasında nm takip eylemekte olduğu gaye • faaliyete geçen piyasalarda nâzımlık lerin yeni ve kuvvetli bir müeyyivazifesini görmeğe ve tüccarlarla be desini görmek istiyen Yugoslav efraber mubayaata başlamıştır. tnhisar kâri umumiyesini tamamile tatmin idaresüe tüccann piyasaya birden edecek mahiyettedir. girmesi fiatleri yükseltmiş ve bu netice tütün ekicileri için faideli olmuştur. Dört devlet Hariciye Nazırlarmın fevkalâde içtimaları münasebetile Büyük Harpte Alman şimendiferleri Belgratta nesrolunan resmî tebliği Ruslara, Fransız demiryollan Alman takiben, Balkan itilâfının niyetle lara karsı mühim roller oynadılar. Alrinin bu suretle tavzıhi bütün Yu • man orduso, demiryolları sayesinde goslav mehafilinde pek büyük memRuslara kâh sağdan kâh soldan, kâh nuniyetle karsılanmıstır. cepheden mühim darbeler indirdi. Bilhassa, dört nanrın «Balkan Çarın ordulanna sağ cenahlannda bir sulhu hiçbir veçhile tehdit edilemidarbe indiren Alman kıaatı yıldırım yeceğinden maada, baska bir noktasüratile düşmanın sol cenahına nakle da tehdit edilecek olsa dahi, Balkan dildi ve orada da hasmmı tepeledî. itilâfı, müsterek hareketi sayesinde, Garp cephesinde, Fransızlar Alman vaziyete hâkim kalacaktır> mealtnlardan evvel davranarak sağ cenahla • deki ifadeleri eheznmiyetle telâkki nndaki ordulanndan ayırdıklan kuv • olunmaktadır. vetleri sol cenahlarma, Parts civarma Orta Avrupada vaziyeti hazıra toplıyarak Almanlan Marne meydan nm idamesine en büyük zamin olan muharebesinde geri çekmeğe mecbur Küçük trilâf gibi, Balkan itilâfı da, ettfler. yanmada devletlerinin, mevcut taTürk kumandanlanndan Yıldınmm ahhüdata riayet etmekle beraber, Kosovada ve Niyoboluda ve diğerleribütün hüsnü niyetlerini ve bütün enin birçok meydan muharebelerinde mellerini etrafinda tebellür ettire yaptıklan da bundan başka birsey decekleri bir yapıcı unsur olmak is ğildir; fakat bugünkü ordular, adetçe temektedir. çok büyüktiir, ağırhklan ve ihtiyaçlan Filhak&a 4 nazır, henüz itOâfa dahfl çok fazladır. Diğer taraftan zamanımrz sür'at asn olduğu için ordulann seferberliğinde, nakil ve sevkinde, toplan masında, manevrasmda sür'at en büBirinci sahifeden mabatt : yük rolü oynar. Hem, şimdi seferber smda kalmış ve ayakta olduğu ha!ordu demek sflâha sanlmıs bütün mil de bütün kemikleri hurdehaş ola let demektir. Eskiden Türk ordusu Viyana kapdannı zorlarken Erzurum • rak derhal oracıkta can vermişdakiler yan gelip otururlardı. Halboki tir. Çatalcada Bulgar ordusunu durduran Vak'a mahalline yetişen müJve Edirneyi 80 kilometroluk müthis deiumumî Ferhat Bey tahkikata bir yürüyüsle kurtaran Türk ordusunda başlamış ve vatman İbrahim İsmaErzurumlu aslanlar da vardı. Onun il Efendiyî tevkif ettirmiştir. İs için nakil vasıtaları mükemmel ve »fri mail Efendi 29 yaşındadır ve maolmıyan bir memleketin ordusu, ne yıs ayında şirkete girmiştir. Ö!en kadar kuvvetli olursa olsun, harbin baskm, düsmandan evvel davranmak, Arif Efendi Kavalalı olup Kastahareket serbestisi gibi değismez ana monudan lstanbula gelmiştir. Aprensiplerden istifade etmesi mümkün rif Efendi 25 yaşmda idi ve güzeî obnaz. bir kızla daha geçenlerde nişanZamanmızm en seri ve mükemmel lanmıştı. nakil vasıtası ise demiryollandır. Eğer, Ceset Morga nakledilmîştir. Balkan Harbinde demiryollarmız bol, Zabıta, müddeiumumilik ve şirket ve muntazam olsaydı, ordu, birçok vak'a hakkmda tahkikat yapmaknoksanlanna rağmen, asla mağlup oltadır. mazdı. Çiinkü memleketin en uzak köşelerindeki kuvvetlerimiz süratle Bal • " ' "MAARIFTE kanlara yetktirilebilirdi. Eğer Umumî Harpte, demiryollanmız, çok olsaydı Irak, Filistin vo Kafkasya gibi uzak cephelerde, faik duşman kuvvetleri Maarif müdür muavini Şevket karsısmda kalıp mağlup olmaz ve biSüreyya Beyin riyasetinde ilk ted tip tükenmek bilraez m^şakkatli yol risat müfettişlerinin ujtirakile dün larda binlerle ve binlerle kahraman bir toplantı yapılmış, köy mektep ve fedakâr Türk genci feda etmezdik. lerinin nasıl teftis edileceği hak • Balkan Harbinde, Büyük Harpte ve kında görüşülmüş ve müfettislerin tstiklâl mücadelesinde demiryolların mmtakalanna sık sık gi<lip gelme dan mahrumiyetin bütün acüaruu çekleri için tahsisatlannm arttırılması mis olan cumhuriyet ricali, demiryolsuz kararlaştınlmıstır. ordunun ayaksız adamdan farkı olmyaoağını düsünmüş ve millî müdafaa itsbarOe olduğu kadar iktısat, asayiş ve tktısat Vekâleti Limanlar umum terakki noktalarmdan da memlekete müdürü Muhsin Naün ve tstanbul büyük faydalan dokunacak olan de Deniz Ticaret müdürü Müfit Necdet miryollarmı yapmağa başlamıştır. Cum Beyler yedinci dereceden altıncı dehuriyet devrinin ük on senesinde olreceye terfi etmişlerdir. duğu gibi on birinci senesinde de şi mendifer yapmak faaliyeti devam etmiş, ayrıca bazı mevcut hatlar da ecnebi kumpanyların elinden alınarak devlete maledifaniştir. tstanbul Şoförler cemiyeti yeni Eski sene mahsulleri tamamen satıldı M. Titulesko Bulgar ricalile görüştü olmıyan devletlerle vaki münasebatın tesisinde «imdiyekadar elde edilen terakkileri kaydetmisler ve itilâfa dahil devletlerin, Balkanlardaki komşularîle henüz münazaalı bulunan meseleler üzerinde uzlasmağa ehemmiyetli surette hasri mesai etmelerini ittifakla kararlastırmıçlardır. Bu karar Sofyada olsun, TiratKİa olsun elbette iyi karsılanacakttr ve Bulgar payitahtından, yinni dört saat kalmak üzere geçerken, Romanya Hariciye Nazırı M. Titulesko, Balkan itilâfına dahil diğer meslek • taslan namma idarei kelâm ederek, Başvekil M. Giyorgiyef ve Hariciye Nazın M. Batalofla birlikte bu meseleleri tetkik edebilecektir. Ankarad'a ittihaz olunan mukarrerat tan bilhassa anlasılan şudur: 1 Balkanların vaziyeti üzerine müessir olabilecek umumî siyaset hâdiseleri ehemmiyetle tetkik olunmuştur. 2 ttilâf, Balkanlarda sulbun her vakitkinden ziyade istikrarını temine ve bu husustaki mesainin teksifine karar vermiştir. 3 Balkan itilâfının siyasî ve iktısadî umdelerinin, Küçük ttilâfınkilere müsabih bulunduğu ve bu itibarla her iki tesekkülün ayrı ayrı olmakla beraber, muntelif muhit 1er içerisinde avni gayeleri takip eyledikleri kaydedilmiştir. Balkan itilâfmın Küçük ttilâfla mezcolunduğunu kabul etmek ha tasina düsmeksizin, her iki teşekkül arasınd'aki temas noktalannm pek çok ve aralarındaki tesriki mesainin gtttikçe sıkı olduğunu ve bilhassa Romanya ile Yugoslavyanin bu sıkılıkta amil bulunduğunu kaydetmek i cap eder. Bedlhidir ki, Avrupa sulhunun istikrannı temine matuf olan mevziî muahedeler usulünün muvaffaki yetle tatbikı mümkün olduğu tak • dirde bunun ferefi, Avrupanın en kansık bir vaziyeti içerisinde, Pragdan Ankaraya ve Bükresten Atinaya kadar, Belgrat ve Sofyadan da geçerek, derecei ehemmiyeti sadece harttaya bir göz atmakla anla«ılabilecek bir ittifak silsilesi tesis ecfen hükumetlere raci olacaktır.» Sofyada mühim mulakatlar w vftt = 7 Teşriiîisani193^ Japon mandası altmdald adalar YerU Mallar Pazarları Cemiyeti Akvam, Japon Mutedil ve maktu fiatleyadan hesap soruyor rile Yerli Malların nâzımı vazifesini gÖrüyorlar £^İ3£ Yerli malını halka yerli malı oIarak tanıtmak ve sevdirmek, ayni zamanda kurulan ve kurulacak olar Sümer Bank fabrikalarmm mamu lâtını iç pazarlarda yaymak ve sürmek suretile iktısadî kalkınmamıza hjzrnet eden Yerli Mallar Pazarlan idaresi, bu sene îzmirde, Karaköyde iki yeni mağaza açmıs ve Beyoğlundaki şubeyi yeniden bil yütmek ve Beyoğlunun en güzel mağazasi haline koymak suretile hedefine doğru bir adım daha at mıştır. Bilhassa tzmir ve Beyoğlu mağazalarınd'a yerli mallann mo • dem ve zarif dekorasyonlarla teş hhi memleketimizde yerli malma karsı sevgi ve rağbeti artıracak bir muvaffakiyet olmuştur. Zaman geçtikçe tekâmül yolunda bir adım daha ilerliyen mamulât ve masnuatı • mız, bu zarif ve müstesna dekorlar içinde bütün güzellik ve kıymetlerini gösterebilmektedirler. Yerli Mallar Pazarlan tarafın dan tetbik edilmekte olan maktu fiat usulleri de takdire değer. Mu • ayyen prensiplerle tesbit edilen satıs fiatleri halkımıza büyük bir itimat telkin edecek ehvenlik ve iti daldedir. Piyasada birçok mağazalarda tst bik edilen, her tacirin ve her müş terinin vaziyet ve zevkine göre fiat istenilmesi usulü, yerli mah almak hevesile hareket eden halkı mıza itimatsızlık telkin ettiği için, Yerli Mallar Pazarlannda tatbik » dilen hakikaten maktu fiat usulüaü halkımız büyük bh emniyet ve iti matla karşılamaktadır. Bu suretle Yerli Mallar Pazarlan piyasada yerli malı üzerinde her türlü ihti kâra karsı bir mani teskil etmekta ve yerli malı fiatlerinin nâzımı va; zifesmi görmektedirler. Yerli Mallar Pazarlan, bu suret'e de yerli malınm ehven satılmasına hizmet etmektedirler. Büyük Okyanustaki Marycm ve Mareşal adalarının mevkilerini gösterir harita Japonyanın Cemiyeti Akvam dan çekildikten sonra mandası altındaki adalardan dolayı müşki';lâta uğraması bekleniyordu. Cu müşkülât nihayet başgöstermiş, idaresi Cemiyeti Akvam tarafından vekâlet suretile Japonyaya verilen Maryan ve Mareşal odalanna ecnebi seyyah ve yolcular.n gitmelerinin menedilmesi esbabı Cemiyeti Akvamm mandalar komisyonunda Japon mümessilinden sorulmuştur. Japon mümessili bu suale kaçamaklı bir cevap vermiştir. Japonyanın daha ziyade sıkıştınldığı takdirde Cemiyeti Akvamm mezkur adalar üzerinde tasarruf iddiasım reddederek bu adalann Japon topragı olduğunu ilân etmesi beklenebilir. Çünkü Japonya bu adalann Almanyaya karşı harbe girmesi için Müttefikler tarafmdan mukavele ile kendisine verildiğlni ötedenberi iddia ediyordu. Dür\ bu hususta gelen haber şudur: Cenevre 6 (A.A.) Japonya hükumetinin büyük Okyanus adalannm idaresi hakkmdaki senelik raporu, Milletler Cemiyetinin mandalar komisyonu tarafından ve Japonyanın Varşova seflri M. îtonun huzurile tetkik edilmiş, mumaileyhten mezkur adalara giden ve uğrıyan ecnebi seyyah ve gemilere karşı Japon memurlan tarahndan müşkülât çıkanlmakta olduğu suretinde intişar eden gazete haberleri hakkmda izahat vermesi rica edilmiştir. M. İto, evvelâ bu gibi huv.ısî maksatlara müstenit haberlere ehemmiyet verilmemesi lâzını geîdiğini beyan etmiş ve ait olduğu makamlardan alacağı malumata istinaden bazı hususî vak'alar haî>kında malumat vereceği vadinde bulunmuştur. Komisyon reisi, manda altın^a bulunan adalarda cereyan edip cihan matbuatının diline dolamış olduğu hâdiseler hakkmda Japon yanın izahat vermesi ve bu hususu aydmlatması lâzım geldiğini aöylemiştir. Mumaileyh bütün bu şayiaîarı ret ve cerhetmenin en iyi çarelerinden birinin adaları seyyahlara ve gemilere serbestçe açmaktan ibaret olduğunu beyan etmiştir. Komisyon, bundan sonra, M. ıtodan senelik rapor hakkındîi bir takım izahat istemiştir. ~E C N E B İ MEHAFÎLDE Belcika Heyeti Ankaradan geldı Belçikanm yeni Kralı üçüncü Leo Reisicumhur Hazretlerine tebliğ eden Belçika heyeti dün sabah Ankara ekspresine bağlanan hususî bir vagonla lstanbula gelmiştir. Heyet dün şehrimizin sayani'temaşa ve tarihi mahallerini gezmişur, yann Yunanistan ta rikile memleketine dönecektir. Bir tramvay faciası Öz türkçe Birinci sahifeden mabait ca çam, çınar ağaçları köklerinden yolunarak ve evler büyüklüğünde kaya parçalan dağlardan sökülüp çıkanlarak çörçöpe benziyen oyuncaklar gibi bu sulann içinde yuvarlanıp gideceklerdir. Olmaya ki davar sürüleri bu sellerin uğrağına düşsünler, ve sakm Adam oğulları bu sular cadısımn ken dine değil, yeline bile kapü masınlar. Hepsinin bu dev ağzında yutuldukları gün olur. Budunun gözünde taşı toprağa katarak akan bu su değil, sanki korkunç bir canavardır. Ağzından burnundan ateşler saçarak ve çığlık biçiminde korkunç sesler çıkararak gelip geçen bir ejderha. Ve gerçekten bu büyük yaratığ (3) işinde Anadolu köylüsü o se.l' lerle beraber akıp geçen eşsiz büyük yılanın bütün korkunç kımıldamşını sezer. Onun atalardan kalma ve yaratığın korkulanndan gelme çocuk inancı böyledir. Son öztürkçe dilde evrenin bütün yaratığ (4) demek olarak kullanışile bu sözün şimdi Anadoluda kullanılışı arasında çok eski inanlara dokunur bir temel bulunsa gerektir. Nitekim göze görünür varlığın son smırları ilerisini Anadolu Türkü bugün de içinde çeşit çeşit iri yılanların uçuştuğu bir boşluk diye alır. Giden Sefirler Japon sefiri Vikont Muşakati dün Avrupaya gitmiştir. Sefaret kâtibi M. Şime Japonyanın Viyana sefaret kâ tipliğine tayin edildiğinden yeni vazifesine başlamak üzere dün mahalli memtıriyetme gitmiştir. Norveç sefiri M. Bentzon refikasile beraber dün Romanyaya gitmiştir. Sefirin gaybubeti esnasında sefaret başkâtibi M. Krogh Hansen maslahatgü • zar sıfatile sefaret islerine bakacaktır. ' Feriköy mezarlığında dün merasim yapıidı Umumî Harp neticeainde ttalya ile Avusturya arasında aktedilen mütarekenin yıldönümü münasebetile, dün Feriköy mezarlığındaki kilisede; Umumî Harpte öien İtalyan askerlerinin isti> rahati ruhlan için bir ayini ruhanî yapılmıştır. Dinî merasimden sonra, İtalyan konsolosu mütarekede tstanbulda ölen ttalyan askerlerinin mezan üzcri • ne bir çelenk koymuştur. Köy mekteplerinin teftişı LİMANDA Adnan vapuru kurtarıldı Fırtına esnasında Umııryerinde ka raya oturan Adnan vapuru dün kurtanlmıshr. Eski Mısır Kralının zevcesi gitti Bu yaz mevsimini sehrünizde geçiren eski Mısır Kralı Hüseynin zev> cesi Melek Sultanla kızı Prenses Seniha ve maiyeti dün tzmir vapu rile Mısıra gitmiışler ve Galata nhtımında Mısır sefiri tarafmdan teşyi edilmişlerdir. ADLIYEDE Terfi eden müdürler Bir hırsız bir buçuk seneye mahkum oldu Hırsızlıkla suçlu olup bir müddettenberi iiçüncü ceza mahkemesinde mu • hakemesi devam etmekte olan Lan •. drosun muhakemesi dün neticelenmis ve cürnm sabit ^*jruldüğünden bir buçuk sene hapsine karar verilmistir. Romanya vapuru yolcularından Cakanm üz^rinde 100 Arnavut frangile 6 Türk lirası bulunmuştur. Caka pa • ralarile birlikte Adüyeye verilmijtir. Izmitte tlyas isminde birinin Hitün kaçakçılığı yapmakta olduğu haber alınmış ve gümrük muhafaza ve inhisar memurlan tlyası tarassut ve takibe baslamışlardır. Bu takip neticesinde 28 kilo kaçak tütün yakalanmıstır. . (1 ) (2) (3) (4) Y. N. Yankı = Aksi sada Budun = Halk Yaratığ = Tabiat Bütün yaratığ = Kâinat POLİSTE Şoförler cemiyeti idare heyeti intihabatı Anavatana gelen ırkdaşlarımız Romanya ve Bulgaristandan memleketimize muhacir akını devam etmektedir. Son günlerde Nâzım vapuru, Köstenceden yeniden 250 muhacir getirmiştir. Ayni vapur tstanbulda toplanmış olan muhacirle den de 600 kisi alarak hepsini Tekir<fağa götürmüstür. Bu muha • cirler hükumet tarafmdan Tekirdağı ve mülhakatında iskan ed'Hecek lerdir. Trakyanın muhte/lif yerlerinde vatana hicret eden ırktaslarimız için yeni köyler tesis edilmekte ve muhacirlerin derhal müstahsil hale geçmeleri için cezrî tedbirler alın maktadır. Son iki aydanberi Köstenceden sehrimize gelen muhacirlerin mecmuo 14 bini bulmustur. Para kaçakçılığı Kınalıada deniz kazasının tahkikatı Hulâsa kısmmıızda üç gece evvel Kınalıada açıklannda yolcu Mustafa, Hacer Hanım ve kızmın boğulmasile neticelenen feci bir deniz kazası olduğunu haber vermiştik. Kazada batan Şahmeran motorunun kaptanı Ismail Ef. üe tayfa ömer, Hüseyin ve tsmail zan altında bulunmaktadır. Dün kaza mahallinde tetkikat yapılmış, kurtulan kazazedelerin isticvaplarma devam o lunmustur. Hacer Hanımın cesedi dün Ada açıklannda bulunmuştur. Diğer ceset İer aranmaktadır. Nakil vasıtaları arbin değismez ana prensiplerinin en mühimieri arasında baskm, düsmandan evvel davranmak, hareket serbestisi gibi esaslan sayabiliriz. Bunlan da nakil vasıtalan temin «der. umhuriyetin bir kül teşkil eden millî müdafaa islerinde sarfettiği bimmetler pek büyüktiir. Anasına bakan hayırh bir oğul gibi CumhujTİyet te kendini doğuran kuvvete, millî müdafaaya büyük ihtimam göstermiştir. Bu meşkur himmetin sayesindedir ki bugün Tür kiye Cumhuriyeti, Balkanlarda ve Avrupada mühim bir mevki sahi • bidir. Vatandaş, bugün parlak süngü lerile caddelerden geçtiğini göreceğin kahraman orduya sevgi île, iftiharla, imanla bak ve geçen sene söylediğim gibi, yurdunun, istiklâ • linin emniyette olduğunu düşüne rek rahat ve müsterih uyu. ABlDİN DAVER idare heyetinin seçimine dün bas lanmıştır. Cemiyet idare heyeti kendi namzetlerini ayn bir liste halinde Hân etmiş, hariçten müstakillen namzet olanlar da ayn bir liste yapmışlardır. Bu listeler dün otomobillerle sehrm her tarafında çalısan şoförlere tevzi edilmis ve her iki parti tarafmdan kendi namzetlerinin intihap edilmeis yolunda hararetli propagandalar yapılmıştır. Intihabata bugün de devam edilecektir. Yakalanan kaçak tütün Satılacak firarî emlâki Mülga Muhtelit Mübadele komisyonu tarafmdan firarî ve metruk emlâ ke ait 600 parçayı mütecaviz bir liste Millî Emlâk müdürlüğüne verilmistir. Millî Emlâk müdürlüğü bu listedekî emlâki kanunî serait dairesinde satı • hğa çıkaracakur. Talebe Birliğinin kongresi Millî Türk Talebe Birliğinin se nelik kongresi cuma günü tstanbul Halkevi konferans salonunda ya • ptlacaktir. r Bugün mündericatımızuı çokluğundan «Diriler Mezarlığı» tefrikamızı koyamadık, özür dileriz. Itizar