rHralfUIr hariyet Agusıos 1934 fUNA • * W \ r \ J ı r Li KIY1LAR1NDA ı ,ıı t«ı ~ı|!!»» ı u m "Bizim Tuna,, Lâkin engin ı~ırı i. Tekirdağda yol ve imar faalîyeti unutTektrdağ (Hususî) Trakyada tey bir nmumî müfettislik teskılâtımn ih var? Tunayt yedi düvel edebiyatlâFına ve san'atlerine aldtlar. baştan başa onun tarihini biz yapttkt Toprağtn böğrüne bir destan gibi yazarak... Sembe kızıl gibi, kızıl kan gibi, biran önümdeki Tunayı tum. Ecdadtn Tuna için yakuttan sehebil gibi akan kamnı redıyorum. Kandan daha yiiksek hangi tasarruf senedi Tuna bizimdir. dl, Biz Tunaya tarihten de önce gel Yeni Vali vekili yollar için faaliyete geçti Kayseride yapılan posta tayyareleri İstanbul AnHeyetimiz büyük mera kara arasında muntazam nakliyata dün başladıkr Ankara 15(Tesimle istikbal ediHi Iefonla) ts • Bağdatta mânteşir AI Avkat al Arabiye gazetesi Türkiye Irak hudut ko misyona Türk murahhaslafn hnlkkmda asağıdaki yazıyı neşrMmiştir: « Evvelki gün sabahleyin TürkiyeIrak hudut komisyonunun Türk morahhaslan Musula vâsıl olmnşlardır. Türkiye Cumburiyetini temsfl eden zevat sun lardır: Mardin VaEsi Rifat, Hanciye mumessili Fuat, brobası Ali Rıza, yüz bası Nuri ve kâtip Sadettin Beykr. Misafirler, Musullular tarafından sanrmiyetle istikbal olunmuslardn. ts . tikb»I merashninde, Musul mutasarnfı, Emniyeti Umumiye Müdürü, kaymakam vekili ve Belediye rrasî ve saire hazır bulun muflardır. Türkiye murahhaılan Ninva eadde • sinde bir jandarma mSfrezesi tarafm dan ve diğer yoHarda dn nöbetçi Jan • darmalar tarafmdan selâmlanmiflar • dır. Musul mut'samfı, kıymtli misafîr lerin şerefine bir zîyafet vermistir. Dün idare heyeti, Belediye azalan ve resmî daireler erkânı, hudut reisi haz • retlerini ziyaret etmiıtlerdir. Reis ce • naplan, kendüerile Musuhm tkarî, zi • raî ve ikbsadî ahvaline dair uzun uzadıya konnsmuşlardnr. Dün aksam dahi Bel'diyemiz tara • fmdan beyetin şererîne bir cay ziyafeti verilmistir. Bu z^yafette, memkketin erkânı ve âyanı hazır bulunmuşlardtr. Ziyaf'tte hazır bulunanlar üç yüz kisiyi tecavüz ebnistir. Çay ziyafeti parlak ve çok samimî olmuş ve burada ikı memleket arasm daki kardeslik hisleri tekrar edihniş • tir. hof geldiniz tanbul ile An • kara arasında muntazam tay yare seferleri • ain baslaması münasebetile bu sabah sekiz bu çukta Ankara tayyare uçuş meydanmda merasim yapıdı. Merasimde Hava Müstesan Ce vat Paşa, posta ; Iraka gîden murahhaslarımız Tayyare seferleri Tuna kıyılarında hâlâ Türk var ve o hâlâ türkçeyi dinliyor. Lâkin Artık ea garezli kitaplar bile tas biz artık Tunadan ayrıldık ve onu dik ediyor ki hiçbir millet bu dün • yadellere bıraktık, öyle mi? Hayat yayı Türk kadar çalkalamadı. yalnız nefes almak değil, hayat yasamlanla vardır; geçti sandığımızla Kıt'aları birbirine kaynatmıstık; Ummanlan yekdiğerine lehimiedlk; diriyiz. Nehirden yalnız su akmaz, asıl tarih akar. Tunadan Türkü abatıla doğuyu, gelinle güvey gibi, hnız, Tuna kupkurudur. kucaklaştırıyorduk. Arzın dört bucağı atlarımızm nallarile şimsek Şimdi yedi düvelin içinden geçen lendî. Durduğumuz yer bizimdi, gi Tunayı o milletler edebiyatlarına deceğimiz yer gene bizim; ne dur ve san'atlerine aldılar. Kimisi onun madığımız yer kaldı, ne gitmedigigüzelliğini şiirm bestesine koydu. miz diyar. Neyle gittik? Kimisi onun sesini notanın çizgile Nehirler ki dünyanın en eski yol rine sindirdi. Kimisi de fırçanın ugöstericileridir, nehirleri köpüklü cile onun renklerini avladı, lâkin yelelerinden dizgin gibi yakalayıp baştanbasa onun tarihini biz yaptık: kaypak böğürlerini küheylân gibi Onu toprağın böğrüne engin bir desmahmuzlıyarak, dünyanın dört tatan gibi yazarak. rafına akan nehirlerle, dünyanın Onlar Tunayı tekniklerine de aldört tarafına feyezanlar gibi aktık. dılar: Faydası onlanndır, kendisi Bu arz üstünde bundan beybetli bir bizim. manzara yoktur. Vapurun güvertesinde ılık tem Işte kendilerîne sorun: Çinin sar\ ve gök ırmaklarından Hindin mu muz güneşile ısınan vücutlerimizî kaddes Ganjına, Asyanın Seyhun ve hafif hafif esen bir rüzgâr serin • Ceyhunundan, Mısırın Mübarek Ni lendiriyor. Ciğerlerimize gîren haline, Cukurovanın Seyhan ve Cey va değil, kimyadır. Eski uzun za hanuıdan, Hazerin gösterişli Volga manları bırak, büyük Türk kitabısına, ve, neye sayıp durmaİL, Irakm nın son saltanat fashnda bile, 6 asır, Firat ve Diclesinden, Avrupanın o tarih bu havayı teneffüs etti ve »enlikli Tunasına kadar Her nehhalk hâlâ, o havayı gene o hava girin yanında ikinci bir nehir daha bi temiz bir esisle anlatmayı biliyor. var, milyonlarm dizilişinden doğ du; akan nehir, yürüyen nehir, aTuna gelir dell deli kanla yürüyen birleşiyor; nehirle Kıyılan çalkar selL nehir olduk. Ruzgârm inilder geçer Hiçbir millette denîz mukaddes değil ve hiçbir din tuzlu suya tap madı. Büyüsü olan akar sudur. Çin ve Hint ırmakları hâlâ müyonlara Tanrı şifası veriyor. 1» ailin oğulları ve tsa Çukurşerianm suyunda yıkanmıştı. Susuz müslüman ilk hamlede Firata ve Nile kosuyor ve .. Asıl büyük vatanında suyu koruyan Türk asıl büyük suyunu Tunada buldu. Tuna yalniz Türk değil, Türkün kutsiyetidir. Bugün bile, Balkanların ötesin den arasıra gelen muhacir kafilelerine bakın: Her ailenîn en çok esirgeyip üzerine titrediği en kıymetli hazine ya bir desti veya bir matradır. Içinde Tuna suyu olduğu içîn. Onu bütün ömrünce saklıyacak. Tuna Türkün öz zemzemi. O koca nehir yalnız toprağın koyrunda de ğil, içimizin derinliğinde akıyor; <fin gibi. Ne guzelsın Tuna yelij Ya Tunadaki savaşlar? funayı kscıla aldik; canla sevdik, verirken bile, şanla verdik: Alaman dağıdır Tunanın başı Eksik olmaz serhatlerin savaşı, Kanla yuğrulmuş tcprağı taşı Serhatleri çalkar seli Tunanın! dası her yerden ziyade Tekirdağ halkını sevindirmiş, «Marmaranın incisi» diye anılan bu biricik ihracat ve ithalât iskelesinin feyizli bir istikbale mazhariyeti ümitlermin artık tahakkuk edeceğine süphe kalmamıstır. Dört vilâyetin bir elden idaresi u • mumt bir inkisafa doğru yürüyen ifle • rimtzin en kestirme yoüarda yüriime sini intaç edeceği, mümbit ve mahsuldar ovalarile vatanın en kıymetli par» çalanndan birini teşkil eden bu menv leketin bir hamlede denilebilecek ka dar, kısa bir zaman içinde kalkmmasını temin eyliyeceği ssikârdır. Ahvali sıhhiyesi itibarüe bir mSd det isb'rahate ihtiyaç gösteren Vali Azmi Beyîn yerine gelen VaB vekili Hasim Cevdet Bey Tekirdağma muvasa • latmm ertesi günu vilâyetimiz hakkmdaki görüslerinin tatbikah sahasına geçmiş ve bir taraftan da hnsusî rou hasebeye mensup menrar ve moallimlerin birikmts olan nisan, mayıs ve haziran maaslannı verdirdikten sonra Tekirdağ Hayrebolu şosesinin inşaatına gecilme kararraı vermîstir. Mıntaka merked olan Edirneyi Havza Alpulln • Hayrebolu duraklarm dan geçerek Tekirdağ iskelesme dayanacak olan mantazam bir sose ile Marmarava r*»hyacak olan bu esaslı tesebbusün kuvveden file çıkması her ke«î sevindirdiği gibi'Avnıpadan gelecek seyvahlarm bashea otomobil yolIarmı teslcü edecek olan Saray Cerkesköy «osesinîn insası da kat'iyyen kararlaytınlmıştır. Kayseride yapılan tayyarelerden sakin ve rahat geçtiğini, bilhassa Yalova üzerinden uçusun çok hos ve eğlenceli olduğunu, söylemiçlerdir. Seyahat iki saat 45 dakikada yapıhnıştır. Posta tayyaresi dün saat on dört te buradan üç yolcu alarak Ankaraya gitcnistir. Yolcular arasında bir Amerikah kadın da vardı. Tayyarenin salimen Ankaraya vâsıl olduğuna dair dün aksam malumat gelmişth. Tayyare postalan cumartesi, pazartesi, çarsamba ve perşembe günleri yapılacaktır. Sigorta bedeli dahil olduğu halde İstanbul Ankara tayyare yolculuğu ücreti 30 lira, buradan Eskisehire kadar 17 liradır. nmumî müdürü Cemal Edip, Devlet işletmesi nmumî müdürü Ayni Beylerle birçok davetliler bulundu. Kayserideki fabrikada vüfcude getirilen posta tayyarelerile İstanbul Ankara seferlerine dün baş • lanmıştır. tlk yerli posta tayyaresi dün sabah saat 9,15 te Ankaradan acele isi olan üç yolcu ile birçok mektup ve kıymetli esya paketleri alarak hareket etmis ve saat on buçukta Eskisehire vâsıl olmustur. Tayyare Eskisehirde bir yolcu bırakmıs ve 10,45 te yoluna devam ederek tam saat on ikide Yesilköy tayyare meydanına inmistir. Yolcular, hava seyahatinin çok Denizde bir ceset bulundu Konya Gençler Birligi Uşalftaki maçı kazandı Heyeti muhterrjneye Adaları Güzellestirme cemiyeti deriz. tacafından geçen hafta Heybelia Kıvrrk nehrin nasılsa en çok düz da plâjı tenis kortunda Dağcılık kulübü tenisçilerile Adalar tenis kuuzandığı bir yerindeyiz. Suyun bir lübü arasında tertip edilen maçıa ucuna yakut bir levha halinde asılçok rağbet görmesi üzerine cemiyet, mış gibi duran güneş, diğer ucuna yarınki cuma günü de Heybeliada kadar bütün Tunayı pembe, bir pıplâjında bir deniz bayramı tertip et nltı ile örtmüş. Renkler koyu • mistir. laşıyor. Pembe, kızıl gibi, Bayram, yüzme, kayık ve yelken yarıslanna aynlmaktadır. Deniz kızıl, kan gibi. Biran önüm bapramına öğleden evvel baslana • deki Tunayı unuttum. Ecdadın Tucak, kazananlara muhtelif mükâ na için, yakuttan selsebil gibi akan fatlar vecilecektir. Müsabakalan, kamnı seyredîyorum. Kandan daha Susporları kulübü birinci reis ve yüksek hangi tasarruf senedi var? kili Ekrem Rüstü Bey idare ede • cektir. Tuna bizimdir. Deniz bayramı münasebetile de Pcşte bu perjembe aksamı Heybeli plâjı İSMAİL HABİP kazinosunda bir aîle balosu tertip edilmistir. Mehtapta s&baha kadar sürecek olan baloya birçok yüksek zevat ve aileler davet olunmustur. Heybelide deniz bayramı ve aile balosu Dün öğleden sonra Moda sahi • Berlin 15 (A.A.) Bugünden Hilinde dolasan kayıkçılar denizde baren gazeteler, intihabat propagan bir ceset görerek zabıtayı haberdar dası yapmağa baslamıslardır. Führerin etmislerdir. Ceset denizden çıka • birçok fotoğrafileri nesredflmiştîr. Bu nlmıştır. Yapılan tahkikatta Bunun fotoğrafilerde Führerin bir takun ço otuz yaslannda bir erkek cesedi cuklarm ellerinden tutmakta olduğu olduğu ve uzun müddet denizde görülmektedir. Bu fotoğrafilerin altında kaldı ğı anlasılmıstn*. Tahkikata Müddeiumumilik vazıyet etmis, ce «gençlik muhibbi Hitler» ibaresi bulunset Morga nakledilmistir. maktadır. Almanyada reyiâma hazırlık Elâziz şimendifer hattının küşat resminden intıbalar Yeni kurulacak fabrikalara alınacak makineler hakkmda tetkikatta bulunmak üzere Sümer Bank idare meclisi reisi Safa Beyin reîsliği altında ve bankanın umınn müdürü Nurullah Esat Beyle diğer üç kisiden mürekkep bir heyet bugün Berline hareket edecektir. Sümer Bank heyeti Berlinden sonra Moskovaya gidecektir. SUmer BankTüesası Berline gidiyor Mürettipler kongresi Konya Gençler Birliği, vâki davet üzerine Uşaka gitmiç ve burt , Uşak Gençler Birliğile bir futbol maçı yapmıştır. Uşaklı sporcular, misafirlerini büyük tezahüratla karşılamışlardır. Müsabaka, çok sa mimî bir şekilde yapılmış, Konyalılar 3 4 galip gelmişlerdir. Yukanki resim galip takunı göstermektedir. Türk yrjrettipler Cemiyeti Riyase • tinden: 17 ağustos cuma günü saat 1 de ida re heyetinin fevkalâde içtimaı vardır. Heyeti idare azalannın nrzkur saatte behemehal mürettipler kahvesi fevkindeki odaya geimeleri beyan olunur. dokunur. Elâziz şimendifer hattının Nafıa ve Maliye Vekilleri Beyler tarafmdan büyük merasimle açıldığını yazmıştık. Elâziz halkının, Cumhuriyet hükumetinin bu feyizli eserine kavuşmaktan müte • vjellit «evincine payan yoktur. Elâzizliler hâlâ bir bayram hayatı yaşamaktadır. Yukarıki resimler, küşat resminde bulunan Vekil Beylerle diğer zevatı vc trenin Elâziz istasyonuna girişini göstermektedir. sarak sordu: Birini mi bekliyorsunuz ? Adam gülerek cevap verdi: Evet, Mister Billi Joyner. Billinin şasalıyarak cevap vermediğini görünce ilâve etti: Nöbetnni alacak arkadaşı bek lîyorum. Müter Selbi size işi anlatır. #** Filhakika Selbi eve gelince me seleyi anlattı: Evin önüne ve arkasına biıre\ taharri memuru koydum. Tepeden tırnağa kadar müsellâhtırlar. «Vur> emrini de almıslard»1. Juma cenaplarının bu akşam eve kolaylıkla yaklaşamıyacaklarını zannediyorum. Givendanm Billi ile beraber A • merikan konsoloshanesine yaptığı ziyaret neticesiz kalmamıstı. Kon soloshane memurlarından birisine amcasından bir mektup gelmistî. Mektup Floransadan yazılmıştı. Mister Oskar Trevor bu mekhıpta bir pasaport kaydinin yenilenmesini i» tiyordu. (Mabadi 9ar) Selbi tahmininde aldanmamıstı. ^»u da aldatmıslardı. Doktor Selli ıie telefonda konusurken sordai Şimdi usulden olduğu üzere bir istiçvap yapacağım. Bu evde bulu *** Selbi o sabah öğleye kadar tah nanların hepsi bana dün geceyi aerede geçirdiklerini soyliyeceklerdir. kikatla me gul oldu. Bil derin bir şaşkmlık içînde Bir polis memu> u Gürzon Stritin sordu: başmda kapah bir otomobil gördü Ben müstesna değil mi? ğünü, bu otomobilden çıkan dev gibi Hayır seni de diğerleri gibi isuzun boylu bir adamın hızîı hızlı tiçvap edecğim. Seni de, doktoru da, uzaklaştığını sbyledi. Bir bekçi de Yazan Edgar Vallas Bil sura gene böyle bir adamın Gürzon Strit Jenningsle karısını da Tercume eden Omer Fehmi tını asma. Sen"m ne yaptığını anlatten çıkarak bina golgelerini siper 16 mak kolay. Mosning Star matba ala ala bir müddet yurüdüğünü, asına gittin. Matbaa müdJ ile ko Sesin'zde bir tuhaflık var, Mis sonra bir otomobile atladığını gör • nuştun. mü:tü. teı Selbi, ne o, yeni bir hâdise mi Bunlari nereden biliyorsun? Komsulardan bazıları da ayni seyi oldu? öğrendim. Gelelim doktora. O sövledilea. Evet. çok maruf bir adamdır. Zengindir. Bir hizmetçi avluda kauçuktan Mis Givendaya yeni bir taarMeşhur bir tıbbî ese in müellifidir. mamul bir musamba bulunduğunu ruz mu? Onu istiçvaptan vazgeçelim öyle Kurtardık ama ne çare haber verdi. Mu;amba getirtilerek Selbi. tetkik edildi. Yepyeni idi. Üzerinde ki herif yakayı sıyırmaya muvaf maruf bir ticarethane markası vardı. Hayır, hiç kimseyi îstisna edefak oldu. Bulunduğumuz yer ka meyiz. Onu bir hastası çağırmış, aranhktı. önüme bir sandalye attu Selbi: rabası Viktorya Stritte bir arızaya Ben onu kaldırırken kaçtı. Bundan birsey çıkmaz, dedi. uğramıs, doktor gecikince hasta • Bu ticarethaneyi tanırım. Hergün Doktor mükâlemenin sonunda: Bu aksam size gelebilir miyim, böyle binlerce muşamba satar. Bü sına telefotı etmis ve çağırılmadığını öğrenmis. Bunları da biliyorum. tün bu tahkikattan istihraç edebilediye sordu. Şu hâdiseve dair tafsı • ceğimiz yegâne müsbet netice ca • Jenningle karısı Ampir tivatro lât almak istiyorum. Sonra size vesunda (J) kısmmda 15 ve 17 nu • recek bir haberim var. Gerçi ina • navaıın lâakal bir seriki cürmü olmaralı koltuklarda oturmuslar. ŞimOilfliıyacak bnrşeyse de belki faydası duğudur: Şoför. Cellâtlar Şirketi di sıra bana geldi. Vandsvort canava: ı geldiği zaman ben evde idim. Şu halde içinizde zan altına girecek yegâne şahıs benim. Yok canım, bahçede bulunan muşambayı, polisle bekçinin ifadelerini unutuyor musunuz? Evet bunlar beni bir de ece şüpheden kurtarırlar. Billi sordu: Başka kimseyi unutmadm ya! Mükâlemeyi dikkatle dinlıyen Givenda atıldı: Ben unutuldum. Selbi: Bir siz, bir de başkası, dedi. Kim o? Bu suali soran Billi, Selbiden hiç bir cevap alamadı. Givenda ile Billi o akşam K"ne rika konsoloshanesine uğradıkvın sonra Hayd Parkta bir gezinti yaptılar. Gürzon Stritten döndükleri zaman evlerinin önünde bir aşağı bir yukarı gezinen bir adam gördüler. Billi meraklandı, evlerinin önünden ayrılmıyan bu adama yakla •