Cum.huri.yt4 ^ 31 Temmuz Beklediği Aşk Edebi roman 19 Galiba insanm hamuru yuğrulurken ıstıraptan maya komılmus, herkes doğduğundan ölünciye kadar ıstırap çekiyor, en manasız seyler için kendini üzüyor, günlerini ka rartıyor. Ne saçma. tnsan, hayatı olduğu gibi bütün iğrençliğile yalnız bir gün görmeli, bir hamlede acı bir ilâç içer gibi onu içmeli, gözlerini yumarak, dislcrini sıkarak hazmetmeğe uğraştnah, sonra her şeye gülerek mümkün olduğu ka • dar zevk almah. Zevk mi almalı dedim?.. Zevk... Fakat bunu nasıl bulmah?... Bu nerede saklı?... Her balde bu benim için ne mutfakta, ne beyaz disli bir arabın dövdüğü davulda, ne yeni açan bir gülde saklı değil. Bu •naanın kendinde, da marlarında, kalbinde, beynmde saklı; bunu ortaya çıkarmak için şak • layan keskin bir kırbaç lâzım. Ask!... İste büti'n zevk bunda. Gözleri dumanlanan bir canavar nasıl kan kokusuna atılırsa ayni siddetle ona atılmakta, dünyayı, iyiyi kotüyü görmemekte, sersem, budala, deli olmakta. tste herke • sin felâket diye korktuğu bir saadet yegâne gıpta ettiğhn insanlar, âşık denilen mes'utlar. Necmiyi bile kiskanıyorum. Beni ne kadar sevdi. Yanımda ne güzel dakika • lar geçirdi, kaç kere siyah gözle rinin ümitle, zevkle titrediğini gördüm. Hayahnda böyle güzel günler geçiren bir adama nasıl zavalh denîlir?.. Ona intîhar etti diye acıyorlar, niçin Azraili beklemedi de kendi istediği dakikada öldü diye acımak kadar saçma birşey olur mu?.. Hayır ona acımıyorum. Fakat onun sevgisini aradığım zamanlar oluyor, çünkü Lazan bir daha böyle bir sevgi bulamıyacağımı zannediyorum. Necdetin k«lbi de bana bağiı. Onu istediğim dakikada me»'ut, istediğim dakikada bedbaht etmek elinde. Lâkin bütün bunlara rağmen , onda tahammül edemediğim birşey var. Hisleri genişlemiyen bir çer • çeve içine alınmış gibi ne eksiliyor ne fazlalaşıyor. Her gün ayni, nazarlan, söylediği sözler bile değiş tniyor. Halbuki Necminin gözleri insamn duyabileceği en kuvvetli hislerle dolu olduğunu ailatırdı. Zaman zamacı ıstıraplar kararır, sevinçle parlar, ümitle titrer, sevgi ile, arzu ile bulutlanır. Hatta bazan çıl?ın bir ihtlrasla vahşileşirdi. Peki nicin onu sevmedim?... Acaba gii • zellik mi arıyorum, hayır, iki kişîye kifayet edecek kadar güzelliğim var, karşımdaki adamın kendine değil bana hayran olduğunu iste • rim; meselâ aynada, mağrur bir tebessümle kendini uzun uzım sü • zen, saatlerce uğraşarak bir kıra • vat bağlıyan, ilk elini uzatışında istediği kadına malik olabileceğine emin olan bir adamdan ben ancak nefret edebilirim. Böylelerinden çirkin ve yahut mutavassıt kadmlar hoslanabilir. Çünkü onlar bunun ne demek olduğunu bilmezler. Kendilerinden çok daha güzel olan bir erkeğe bir mabude bakar gi • bi bakarlar. Onun kalbini, beynîni düşünmeğe lüzum bile görmezler, onların kollarına düştükleri zaman kendilerini o kadar kaybederler kî genç mabudun kendini, en unut • ması lâzım geldiği zamnlarda bile büyük bir soğukkanlıhkla güzellifini düşündüğünün, çirkin olma • mak için gayret ettiğinin farkına bile varmazlar. Hiçbir zaman bu vaziyete gir • mek istemecn, öyle ise neden Nec miyi sevmedim?.. Ona en ufak bir zevki bile vermekten çekindim, neden, beş yaşında bir çocuk kadar manasız Necdeti tercih ettim? Çünkü ona müteşekkirim. Bana ilk zevki o verdi. Hem nasıl bir zamanımda? Hayatın koyu, derin, uçurum gibi kulaklarımı uğuldattığı, midemi buIandırdığı bir günde, ona bir kadeh tath liköre uzatır gibi elimi uzat tım, ve tabiî bir kadeh likör gibi onu evvelâ elimde, sonra dudakla • rımda, damarlarımda hatta beynimde hissettim. Fakat bu zevkte ıstıraba kadar gidecek kuvvet yoktu, aşk değildi. Söylediğim gibi, bu pembe, gergin yüz, ışıldıyan, bay • gınlaşan kahverengi gözler, bana ancak pırıl pınl parlıyan billur kadeh in içindeki renkli likör kadar hafif, geçici bir zevk vermisti. Lâkin bu zevk beni sardı. Artık bir ayyaş gibi onun sarhoşluğunu bek liyorum, öyle dakikalar oluyor ki, onun başının ağırhğını omzumda; gergin yüzünün sıcaklığını dudaklarımda hisetmek için adeta hırçınlaşıyorum. Bana daha evvel; gözlerini kapatarak ağırlasan başını bırakan, gül gibi kızaran bir âşıktan bah • setseydiler kahkahalarla gülerditn. Aşık olan bir küçük hanım değil, tam bir erkek istediğimi söylerdim. Haibuki Necdetin en çok hoşlandığım bu halleri, onu istediğim za man alıyorum, istediğim zaman itiyorum, şikâyet bile edetn«£en boynunu bükerek gidiyor, ne hoş! Bu hal gururumu okşuyor, bu çocuğu değeri olduğu için değil benim malım olduğu için adeta seviyorum. Halbuki ben, kadın erkeğindir diye biljrdim. Meselâ daima erkek kadına sorar: « Söyle benim misin, yalnız benim ?...> Ve kadın adatnm avcunda sık • tığı, ihtiyacı olduğu zaman cebin de taşidığı, yüzüne gözüne sürdüğü ve sonra kirleterek attığı bir mendil gibi ezile büzüle kendini verir. Buna mukabil erkek daima ken • dinindir, o ister, alır; bütün haklar ondadır. Kadmın kızarmasi Iâzım» gelen günahlar erkeğe gelince bik rer meziyet olurlar. tşte Necmi de ( aşağı yukan böyle düşünen bir erkekti. Beni çılgıncasına, hotkâm • casına, zalimcesine istiyordu, istediği birşeyi tam tnanasile almak istiyordu. Zaten kendinde bu kadar hak görmese, bu kadar fazla iste • meseydi, ilk manada devrilmez, sürüklene, sürüklene yoluna devam ederdi. tşte onun bütün zavallıhğına rağmen ağır bir yük gibi omuzlarıan çöken gururuna, egoistliğine tahammül edemedim. tnsan kendinde olan şeyleri başkasında görmek istemiyor. Semiramis elinden kalemi atıp kalkh. Gözlerini uğuşturarak pencereye doğru gitti, camın arkasın • dan bakmağa başladı. Çökecekmis gibi duran koyu, dolgun gökten patırdı halinde yağmur boşamyordu. Çamurlu sular akan caddeden siyah semsiyelerin altında yürüyen gölgeler koşuşuyorlar, otomobiller dünyaya inmiş bir Azrail ordusu gibi etrafa dehşet sa • çarak koşuşuyorlardı. Iktısat Işleri İstanbul Takas Odasının son 12 seneiik faaliyetirie Üç kîşi yaralandı, birinirr ait rakamların mukayesesinden çıkan neticeler kolu kesildi 1934 senesinin ilk üç ayında ts tktısadî buhran dunyanın her tarafmdaki alısverisleri asgarî bir hadde indirmiş bulunuyor. Medenî memleketlerin hepsinde bilhassa ticarî mübadelâtin genis mikyasta cereyan ettiği Londra, Hamburg, Paris gibi büyük sehirlerde alısve rislerin derecesi o sehirlerin muh • telif bankaları üzerine çekilmiş çedderin mahsup merkezi olan takas odalarınm muamelâtile ölçü • lür. Bu muamelâtin vüs'ati hakkinda bir fikir vermif olmak için yal • nız Londra sehrinde 11 temmuz 934 tarihind'en 18 temmuz 934 ta • rihine kadar bir hafta zarfında Takas Odası muamelâtının 36 milyon tngiliz lirasına baliğ olduğunu kaydetmek kâfidir. Bu sene iptidasın dan temmuzun 4 üne kadar takri ben 6 ay zarfında Londra Takas Odasınca mahsubu yapılan çekle rm mecmu kıymeti 900 milyon tngiliz lirasmı müteeavizdir. tstanbulda eskiden Takas Odası mevcut değildi. Hatırımızda kaldı • ğına göre böyle bir mahsup merkezi ticarî mübadelelerin vüs'at kes • bettiği Harbi Umumiden sonra ilk senelerde teskil edilmi^tir. 1922 senesinde bu mahsup odasında İstanbul bankalarının 15 i aza idî. O sene odada 288 milyon liraya yakın senet mahsup edilmiş ve aylık va • satî 24 milyon Türk lhasma yakın bulunmustur. 1922 den sonra ts • tanbul Takas Odasının muamelâtı asağıdaki tabloda da görüleceği üzere mütemadîyen artmıs ve alışve» rislerin son haddi bulduğu 1929 senesinde 610 milyon Türk lirasına, aylık vasatî de 50 milyon 858 bin liraya baliğ olmustur. 1929 senesinde tstanbul Takas Odasında 108,541 senet takas edilmis, 1930 senesinde bu miktar 112,990 adedine çıkttktan sonra; 1931 de 89,824 e, 1932 de 73,542 ye ve 1933 senesinde adeden biraz yükselerek 78,155 e çıkmıstır. Fa • kat kıymet itibarile bir tezayüt yoktur. 1933 senesinde (323,5) milyon liralık senet takas edildiği halde 1932 de (356,4) milyon liralık senet takas muamelesi görmüstü. tanbul Takas Odasının muamelâtı 73,421,000 Türk Ikasıdır. Geçen sene ayni devre hasılatı 82,814,000, 1932 de ise 85,789,000 lira tut • mustu. Memlekethnizin ahsveris devresî daha ziyade temmuzdan sonraki aylara münhasır bulunduğu için Takas Odasının muamelâtı senenin ikinci altı ayı zarfında daima ilk altı aydan fazladır. tstanbul Takas Odasının son 12 seneiik faaliyeti asağıdaki cetvelde münderiçt«r: Takas edılen senetlerin m»cmu kıymetlerl Müyon lira Aylık vasatî tut an 1922 287,« 23 9 1923 286 3 23 8 1924 S41S 28 4 1925 413 9 34 5 1926 440« 36 7 1927 495 5 413 1928 376 2 313 1929 610.2 50 8 1930 5661 47 1 1931 429.8 35 8 1932 356 4 29,7 1933 323 6 Yazan: PERtHAN ÖMER Sokak ortasında patlıyan dinamit Buhranın tesirleri RADYO (jRu gılcsamkî program j tSTANBUL: 18 30 pl&k nesrlyatı 19 çocuklara ma. sal 19.30 (kemant Resat Bey, tanbur Mes'ut Cem1 Bey, kanun Veclhe Hannn, Muzaffer Bey. Vedla Rıza Hanım) 21,23 Ajans ve borsa haberlerl 21.30 dans musikisi. VtYANA: 17,20 çocuklara mahsıu muslkl eserie rl 17 55 piyano ve çccuklardan mürekkep bir koro heyetlnln konserl . 18 20 lkl kısa musahabe . 19 tagannl konserl 19 30 lkl musahabe 20 30 hava raporo, ertesl günkü program, akşam haberlerl. 20 40 e&lenceil konser 21 20 Vlyana fllarmcnlklerlnln konserl 23 25 gece ha. berlerl . 23 45 gramofonla gece konserl 24,55 dans musikls) VARSOVA: 18 20 sollstlerln konserî . 19.20 piyano konserl 19 50 musahabe muhtellf 20 2' grramofonla taeannl konserî 20 55 spor, musahabe llrlk 21 17 KMnmnm «Hclandalı kadın» operetl . 23,35 dans ha. valart Kücük Fahri (aağda) yaralananlardan Ekrem Efendi (tolda) Evvelki akşam Küçükpazar cad • <j°sir*de anî ola « rak bir dinamit patlamıs, ve bir çok kimselrin yaralanmalanna se bep olmustur. Hâdise hakkm • d<K mahallinde tahkikat yapan bir muharririmiz vak'ayı söylece tes • bit etmistir: BUDAPE5TE. 18 05 gramofon 1" 15 sllr'er 19 35 orkestra konserl 20 35 kücük b'r radyo plvesl 21 25 Franz Llszt'n hatırasma hürmeten Budapeşte konser orkestrası ve Darülfünun koro heyetî tarafmdan konser . 22 55 haberler . 2^ 15 Clngene orkestrası 2415 plyanoda Llsztln eserlerl PRAG: 18 45 sramofon haberler 18 55 ame 1 leve alt haberler gramofon 1910 zlraat, gramofon . 19 25 almanca nesrivat . 19,35 hıkâve . 20 almanca haberler haberler 20 15 konferans 20 30 konser 20 45 tagannllt bir eser: Büvük annemln ha tıratı 21 25 Ostraudan nakfl 21 50 konferans 22 05 Cek filarmonlslnln konserl 23 05 son haberler, snor afızdan üfurme aletler bandosunun konserl 23 50 lngillzee haberler BELGRAT: 19 05 kadmlann zamanı 19 35 gramofon . 20 35 gramofon . 20 50 pîyes 21 25 aksam konserl 22 05 orkestra konserl 23 05 orkestra İle sarkılar 23 50 musiW24 20 grarrıofonla dans muslklsL Manao Ali Pazar günü gecesi saat 21 sıralarm • da Küçükpazar caddesinde 3 3 numa • ralı manav dükkânmda oturmakta o • lan dükkân sahipierinden Alirın ya • nına arkadası Salâhattin gdmiş. Bu esnada Salâhattinin elinde balık tubmğa rnahsus bir dinamit parçası varrru». Salâhattin evvelâ bu dinamitten kopardı • ğı küçük parçalan ateşh'yerek eğien mekte iken birdnnbire bütün paketi a • teşlemeği düsünmüs ve elindeki sigara ile ates vererek paketi sokak ortasma atmıstır. Tehlıkrli bîr infllaktan korkan arkadası Ali derhal paketin üzerine kosa • rak söndürmeğe çalısmıs, civarda bu • Iunan manav Cemalle, 3 3 numaralı dükkân sahîbinîn oğlu Ekrem de Ali • nin yardımına kosmuslardır. Fakat di • namit fiddetli bir surette infilak etmiş ve en yakın bulunan Alinin sol elînin parmaklannı açurmu»tur. Manav Ce mal ellerinden haflf, ayaklanndan i • ğur surette yaralanmıs, Gelenbevî Or • tamektebi talebesi bulunan Ekrem E • fendinin de sol eli yanmıshr. Vak'a esnasuıda o civarda bulunan demirci ustası Şükrfî Efend'nin 1 0 yaslanndaki çocuğu Fahri de boğazradan tehlikeli bir şekilde yaralanmıstır. Hastalar derhal eczaneye götürülerek ilk tedav! yapılmıs ve bunlardan Alinin yaralan çok tehlikeli görülerek Cerrah • pasa hastanesme nakledibnistir. Son dakikada haber verüdiğine go re kangran yapmaması için Alinin sol kolu kesilrmştir. Vak'aya s<bebiyet veren kahvecî Salâhattin Efendiye birşcy olmamıstır. Zabrta tahkikata başlamışhr. 26 9 Cumhuriyet Merkez Bankasımn 10 numaralı bülteninden çıkardığımız yukarıki rakamlar sayanı dikkat temevvüçler göstermektedir. Osmanh Bankasımn geçenlerde Londrada toplanan heyeti umumiye içtimaında da sehrimiz Takas O • dası muamelâtının bir hayli azal dığına ve bu tenakusun ticarî mü • badelelerin daralmasından ileri gelmiş bir netice olduğuna işaret edilBu sene ilk aylarda takas edilen senetler dahi adeden geçen sene kinden fazla olduğu halde kıymetçe daha azdır. Sene basmdan mact 1934 sonuna kadar 19,452 senet takas edilmis, bunlann kıymeti 73,5 milyon liraya yaklasmıştır. Halbuki, geçen sene ayni müddet içinde 18,692 senet takas edildiği halde kıymet mecmuu 83 milyon liraya karipti. Bu netice mübadele mevzuunu teskil eden muaraelâtuı hacmen küçüldüğüne ve kısmen de fiat sukutlarma delâlet etmektedir. TULUZ: 20 35 haberler orkestra konserl 21 20 flllm parçaları . 21 35 halk konserl . 23 T askerl bşjjdo. haberler v 23,35 operet parçalan 24 35 flHm parçslan, haDer ler 110 tagannl ile tango ve Vlyana musikisi ÜNİVERSÎTEDE Doçentlik istiyen gençler Muhtelif Avrupa merkezlermde tah sfllerini ikmal eden bazı gençler Oni versite Rektörlüğüne müracaat ederek fakültelerdeki münhal doçentliklere tayin edflmelerini istemiflerdir. R'tktör lük bu gençlerin vaziyetlerini ve mü • racaatlerini tetkik etmektedir. Kâgıt sanayii için hazırlıklar Kayseri ve Konya Ereğlisinde kurulacak yeni mensucat fabrikalan için getirtilecek makmeler mesele • sile ve Izmir sergisine iştüraki mukarrer Sümer Bank fabrScalarının, hazKlıklarile mesgul olmak üzere tstanbula gelmiş olan Sümer Bank müdürü Nurullah Esat Bey Anka • raya dönmüstür. Ankaradan verilen malumata göre son sanayi programımızca, kâğıt sanayiinin de devlet tarafından tesis ve idaresi takarrür ettiğinden memleketin bu ihtiyacmı temin etmek üzere bir milyon sekiz yüz bin lira sermayeli bir kâğıt müessesesinin kurulması kararlaştınlmıstır. Bu müesseseyi de Sümer Bank isle tecektsr. Vekiller Heyeti, bu müesseseleri kurmak ve işletmek için Sümer Bank a 25 seneiik bir imtiyaz verilmesinî karar altına almıstır. Sofyadan cevap geldi Ayakkabı ve kösele sanayiimîze, Iâstik ayakkaplarının ne dereceye kadar zarar verdiğini tesbite çalısan komisyon bugün de Ticaret Oda • sında toplanacaktır. Bulgaristanda da böyle bir me • sele olmus ve Sofya Ticaret Odası deri • kauçuk rekabeti hakkında tetkikatta bulunmustu. Ticaret Odasının, Sofya Ticaret Odasmdan bu hususa dair istediği malumat dün gelmif olduğundan bugünkii ko • misyon içtimaında okunacakhr. Teşrihhanedeki çatlaklıklar Tıp Fakültesine ait teşrihhanedeki çat< Iaklıklann yakmda tamirine baslanacak hr. Maarif Vekâleti mimarî burosu bu hususta bin« dahiîinde yapmış oldu fru tetkikatım rapor halinde hazirbmıshr. Rapor müteahhide bndîrilnıistir. B:r sandal devrildi Dün Büyükadada bir deniz ka • zası olmustur. Büyükadada otur • makta olan Petro nammda bir genç Matmazel Eleni ile bir sandal ge • zintisine çıkmıstır. Bu esnada san • dal tstanbuldan gelen vapura çar parak devrilmis ve içindeki ler denize yuvarlanmıslardır. Etraftan yetisenler her iki genci de fena bir akıbetten kurtarmışlardır. kanunî şekil aranıyor Manifaturacılar cemiyeti alâka • dar makamlara müracaatle mağa • zalarm ayni zamanda kapanması • nı temin için tedbirler alınmasını istemisti. Alâkadar makamlar bu müracaati esas itibarile terviç et • mekle beraber, tatbika geçmek için kanunî bir şekil aramaktadular. I RTIHA L Kafkas fırkası kumandanlığın • dan mütekait ve Türk Tayyare ce • mîyeti tstanbul vilâyet şubesi me murlanndan Servili Miralay Kâzım Beyefendi dün vefat etmistir. Ce • nazesi bugün saat 11 de Şehzadeba«ında Şirvanlı sokağındaki hane sinden kaldırılacak ve namazı Va • lide camîsinde kılmarak metfeni mahsusuna defnedilecektir. Para aşırırken yakalandı .. Yüksekkaldırımda oturan Vasil vapurdan köprüye çıkacağı esnada sabıkalı güruhundan Cafere te»a düf etmiş ve Cafer Vasilin ye lek cebini kesmek suretile 150 lirayı ihtiva eden cüzdanmı çalmakta iken yakayı ele vermlstir. Tuz ihracaıtuıız 933 senesi içinde memleketimiz • den ecnebi memleketlere 28,802 lira kıymetinde 11,550,000 kilo tuz ihraç edilmiştir. Tuzlarımızın en ziyade ihraç edildiği memleketler ara&ında Suriye, Irak ve Japonya vardır. Floryada Küçük Plâi Ftatlcr gayel ucuzdur. Hergün banyonusu Floryada Küçük Plajda yapınız. T*mizlik »• mükemmel ««rvis. (Mabadi var) Gönen İdman Yurdu Canakkalede Yeni eserler Holivut Hollvutun 1 a&ustos nushası, Bir buğ. day ba$ak verdl ve Kanlıdamm kızı lslm11 türk filmlerınln mevzulan ile blrçok şaheserlerini ve Türk yıldızı Cahide Hanlmın renkli çok guzel bir resml lle en son sinema haberlerini havi olarak İn . tişar etmlştır. Tavsıye ederlz. Beltdııint Hırdavat vapurlar satıiıyor Denizyollan ve Akay idareleri ellerinde bulunan eski, ise yaramaz gemileri kadro haricine çıkararak satmakta, bunların yerine yenilerini alarak vapur kadrolannda tedricî bir tasfiye yapmaktadırlar. Bu cümleden olarak dün Denîz • yolları idaresinin Mahmutsevketpaşa, Gelibolu, Ereğli ve Akay idaresinin Fenerbahçe, Yakacık ve th • san vapurları açık arttırma ile hurda fiatine satılmıştır. Denizyollan idaresi tasfiye ettiği bu vapurlartn yerine son defa Erzurum ve Vatan vapurlarını, Akay idaresi de sattığı üç vapurun yerine Şirketi Hayriyeden 69 ve 70 numaralı vapurları almışlardır. Akay idaresi, önümüzdeki yeni iki vapur daha alacaktır. sene Ticaret ve Zahire Borsası intihabatı Intihap Heyetinden: Miiddeti hitam bulacak olan Ticaret ve Zahire Borsası heyeti ida resmin yeniden intihabı 1 ağustos 934 çarşamba günü saat 12 den iki buçuğa kadar icra edileceğinden hakkı intihabı haiz olanlann Borsa Meclisi ldare salonuna gelerek reylerini istimal etmeleri ilân olunur. (4258) SchirTıuaîrosu T 2 8 9 3 4 perşetnbe ak araı &™ ? Lüküs Hayat 3 p*rd« Yazan: Ekrem Reşit BesteliyenCemai Reşıt Hava Tagmurltr olduğu takdırde tetnsillen kiştk sahnede venlecektır. saat 22 de 1 Gönen tdman Yurdu futbolculan Çanakkale Türkgüdi futbolcularile rnaç yapmak üzere otomobillerle Gönenden.Çanakkaleye gitmişlerdir. Muallim Haki Beyin riyaseti altında Çanakkaleye giden Gönen tdman Yurdu gece Çanakkale belediye bahçesinde umuraa meccanen bir müsamere vermiştir. Müsamere pek parlak ve muvaffakiyetji olmus ve Çanakkale halkınm samttnî alkış • larile karsılanmıstır. Gönen tdman Yurdu, Çanakkale Türkgücile maç yapmıştır. Neticede 22 berabere kalmıslardır. Yuka rıdaki resim Gönen tdman Yurdile Çanakkal* Türkgücü futbolcula • rını bir arada göstennektedir. tstanbul Gümrükleri Başrnüdürlüğünden: Gümrüklere gelmiş Yugoslavya eşyaları straya konacaklanndan ellerinde beyannamesi olan tüccarlarm 5 ağustos 934 tarihine kadar hemen gümrüklerine müracaatle beyannamelerini tesbit ve sıraya koymaları ve bu tarihten sonra vaki müracaatlerin de sıra haklarından istifade edemiyecekleri ehemmiyetle ilân olunur. (4293) Devren kiralık apartıman Beyazıt • Gedikpasa Azakzade apartımanı 32 numaralı daire, nezareti f e v kalâdeyi haizdir. tçindekilere müra caat.