tCumhurivet Casuslar Arasında 89 Nakili: A. DAVER dum. En iyi zabitlerinizden 200 den fazlası, benimle beraber geçirdik lrri bir gecenin zevklerini çok pa • halıya ödediler. Bunu yaparken vatanıma hizmet etmekten başka birşey yapmadım.» 1916 senesi yazında cereyan eden bu vak'a üzerine Ellen F... nin düşman lehinde" propaganda ve casusiuk yaptıklarından süphe edilen kimselerle münasebetti bulundugu meydana çıktı. Bu suretle düşman gizli istihbarat tnuhitlerinin bu kadının ciirümlerini tensip ve hatta bu hususta onu tahrik ettikleri de ta hakkuk etmiş oluyor. Esasen, Alman 'stihbarat teşkilâtı, düşmanın, Al • man kıtaatı arasında zührevî hastalıkların intişarını ve bu suretle Alman ordusunun zayıflamasını temine çalıştığını ve bunu bir harp silâhı telâkki ettiğini müşahede et • miştir. Ayni senenin mayısmda Alman lar Ostcnde bir fahişe tevkif etaıişlerdi. Birbirinden hiç ayırdetmek • sizin zabit, gedikli zabit, küçük zabit, nefer, önüne gelen her Almana kollarını açan bu kadın 500 den fazla askere hastalık aşılamıştı. { Şehir ve Memleket Haberleri ) Siyasî icmal Manifaturacılar Vapurculuk Şirketi Belediye tiyatro ve bahçe Mevcut şeraitle çahşamıyacağı iddiasmda... sinin bir imtiyazı mı var? Gazetemize şikâyet ler geldi. Şehir Tiyatrosu san'atkârlarının Tepebaşında oynadıklan revü, g» zatelerde akşam 21,30 da başlar, diye ilân edildiği halde tam 22 de bajhyormu*, bir. Her seyirciden bir lira dühu liye alınma*raa ragmen bir de konsumasyan mecburiyeti ihdas olunuyormoş, ikL Bunlarm ilki, ilân 22 ye tahvil olunarak dü zeltilmis, ikincisine de artık Be • lediye mi kancır, ihtikâr komiayonu mu karısır, yoksa rüfailer mi? Bilemiyecegimiz için geçi yoruz. Asıl mesele «a: Dahiliy» Ve • kaletinin eanri üzerine tadil •dilen Belediye talimatnamesi mueibmce alelumum eglence yerleri (barlar raüstesna) saat on bircîe mutlaka kapanvlar ve «kı fıln talcip «dîldikleri lcm de «a biri b«# »ece ba »ibi yerler derin bir karanhga gomülüp giderler. Peki ama, Şehir Tiyatrom nun kooperatifi namma ve artistleri tarafından oynanan ba revünttn saat 10 da batlayio 12 re kadar «ürmesi imtiyacı nasıl ve kimden alnumttır? Bizde idarl. içtimaî ve saire... bozukluklar hep dUipHn meseielninin havaya ve bunun bir nev*i olan keyfe tâbi olmajmdan ileri gelir. Bahçelerin, revü evnanaa yerlerin, sinemalarm v« emsalinin on bir^en sonraya kadar sürme>inö*e bir mahzur varsa yeya hal. kın r*natı duünülerpk bu sekil nenedilmisse ondan (lisebebîn minelesbap) Reledîyeye bagli olan bir yer rrçin istisna edilmiştir? Madem ki Belediye tiyatrosu ve ya bahçe.«i bu kf>"arlar haricin de kalabiliyorlar. O halde niçin ayni vaziyette olan millî müessesat • tan bu hak nez edilerek hera onI«r mutazarnr edilmis, hem de tîyatroya, «inemaya gideceğiz diye âlemin ayağı bir pabuca sokulmuttar? Vapurculuk Anonun Şirketi mumessilleri gecenlerde Ankaraya giderek İktuat Vekâletinden kabotaj hisselerinin arhnlmasmı istemişler, talepleri kabul edilmediği takdirde vapurlannm bü • kumetçe satın almması teklifinde bu lunmuşlardı. Vapurcular, hükumetçe bu teklif ve taleplerhun reddedilmesi üzerine şirketi feshetmek tasavvurunda bulunmaktadırlar. Çünkü simdiye kadar yüzde 31 kabotaj hissesile devam eden çaIışmalannın zarar verdiğini, bu halde işe devrm etmenin miimkiin olamıya cağını iddiada ısrar etmektedirler. Diğer taraftan mevsuk bir memba dan aldığımız malumata nazaran hükumetçe de kabotaj işlerinin daha salim ve verimli bir hale konnlması düsünülmektedir. Esasen Vapurculuk Şirketi teşekkul ederken tktısat Vekâieti tarafmdan armatorlara bir müddet tayin edilmîşti. Buna nazaran vapurcular muvaffak olabildikleri takdirde şirket devam edecek, aksi halde, devlet kabo • taj hakkmı tamamen kendisi kullanacakh. Vapurculann son talepleri alâ • kadar makamları bu hususta cezrî bir karar vermeğe sevketmiş bulunmak tadır. Diğer taraftan Vapurculuk Şirkeü haricinde kalan armatorlar ellerinde bulunan kuvvetli sermayeler ve yeni vesaitle hükumetçe vamırcuiara ven • len kabotaj hakkmı bugünkü nisbet dahüinde ve gene anonim sirket ha'inde kullanmak istediklerini bildirmek tedirler. Hükumetm bu mesele hakkmda vereceği karara kadar 934 senesinde tesbit edilen hat ve sefer taksimatı Den>'zyollar idaresfle Vanurculuk Şirketi arastnda devam edecektir. Fransadaki tağ ve sol mücadelesi ransada mutedil muhafazakârlann lidari «abık Baş vekil ve Dahiliy» Nazın M. TardiySnün Staviski rezaletinde e»ki hükumetlerin ihmal ve kumru • • iştiraki olup olmadığmı tahkika memur parlâmento kombyonu 8 nünde radikal »o*yalwtlerin en mühhn adamı sabık Başvekil ve Dahi • liye Nazm M. Sotana kendisini re fırkasını berbat eden ifadede bulunması Fransada gayet tehlikeli yeni bir buhran doğurmuştur. Çünkü hücura eden ve hücuma uğnyan devlet adamları ve bunlann metuup bulundugu fırkalar M. Dumergin riyaseti altmdaki millî uzlaşma kabinesinin temel direkleridir. Bun larm sarsılma» ve tnillî hükuraet ten ayrılması hem millî hükumeti yıkacak hem de sağ ve sol fırka lann uzlaşmalan için bir daha uygun bir fırsat elde edilemiyecektir. M. Terdiyö, M. Şotanla muva cehe edildiği zamanda dahi ifade sini ne geri almış ne de tadil et miştir. Yalnız söylediği sözlerden kasdi siyasî bir hareket vücude getirmek olmayıp belki vaktile uğramış olduğu ithamatıo hâlâ devam eylemesine karşı kendisini müda • faa olduğunu kaydetmiştir. Hakikat böyle olsa bile fırkalar arasında millî hükumetin teşekkülile vücude gelen mütareke bozulmuş ve fev • kalâde bir vaziyet peyda olmuştur. M. Tardiyönün beyanatmı mütea • kıp Başvekil muavini ve Adliye Nazırı M. Şeronun riyaseti altında top lanan kabine meclisinde büyük gürültü çıkhğından mumaileyh ale lâcele 400 kilometroluk mesafeyi otomobille katederek Başvekilin istirahat etmekte olduğu mahalle gitmiştir. M. Dumerg de iatirahatini tatil ederek Parise hareket etmiştir. Burada evvelâ kabine meclisi hassına riyaset edecek ve daha sonra mec lisi vükelâyı içtimaa davet edecek • tir. Radikal sosyalistlerin lideri M. Heryo, M. Tardiyönün kabineden çekilmesini istemek suretile millî kabinenin kurtanlmasım telkin etmiştir. Lâkin bu fikri hem M. Tardiyö hem de hükumetin diğer er • kânı reddetmiştir. Millî hükumetin yıkılması ihtimalinden sağlar kork> muyorlar. Bilâkis bu hükumetin. düşmesile yapılmasi zarurî olacak yeni umumî intihabatı dört «rösle bekliyorlar. Çünkü bu intihabatta kazanacaklarım kuvvetli olarak ümit ediyorlar. Halbuki radikal sosyalistler yeni intihabatta kaybedeceilerinden korktuklanndan mümkün mertebe buna meydan vermek istemiyorlar. Lâkin radikal sosyalistler bu tasavvurlannda yalnızdırlar. Çünkü ken. dilerinden daha «ol olan eski sos yalistlerle komünistler kendi ara larında cephe birliği vücude getirdikleri gibi umumî yeni intihabatta radikal sosyalistlerin zaranna çok aza çıkaracaklarını ümit ediyorlar. Yeni buhran Fransa kanunu esasisinin tadili ve hatta esasından değiştirilmesi meselesini tekrar can landırmıştır. Filvaki gene M. Tar diyönün tekh'f ve teşebbüsü Uzerin« hükumet kanunu esasiyi tadil mak. sadile tetkikatta bulunmak üzere bir komite teşkil etmişti. Buna rağmen hükumet kanunu esasiyi tadil işini mümkün mertebe tehir etmek istiyor. Bilâkis sağlar parlâmentonun hukuk ve salâhiyet! tahdit edilmek ve hükumet otori tesi arttırılmak ve salâhiyeti tevsi edilmek üzere kanunu esasinin bir an evvel değişttrilmesini talep et • mektedir. Parlâmento fesholunup yeni intihabat yapılması zarureti hasıl olduğu takdirde bütün mü cadele kanunu esasinin değiştiril •nesi etrafında cereyan edecektir. Fransa hükumetinin haricî vaziye ' tini dahi müteessir eden yeni buhran Dreyfüs meselesinden sonra Fransanın uğradığı en büyük bir buhrandır» MUHARREM FEYZİ Gaite barmda, her akşam giizide bir Alman zabiti Dükkânlarin akşam 7 de fuhuş ve zührevî hastalıklar silâhile vuruluyordu! kapanmasını istiyorlar Istintak hâkkni, meseleyi tenvirde biraz müşkülâta uğradisa da «onra herşey meydana çıkti. Kadının Brüksel askerî hükumeti nez • dinde memur erkek kardeşinin tamamen muhayyel ve uydurma olduğu anlaşıldığı gibi Hamburglu olmadığı da tahakkuk etti. Esasen kadın bunları, itiraftan çekinmedi. Çünkü, bir perestişkârenı bÖyle aldatmanın kanunen cüriim olmadı • ğını biliyordu. Hastalık iddiasına gelince: Böyle birşeyden haberim yok, hasta olduğumu bilmiyorum, dedi. Tahkikat gösterdi ki kadın 1894 te Alzasta doğmuş, ocı beş yaşma kadar orada yaşamıştır. Altnancayı böyle mükemmel bilmesi bundan ileri gelmektedin Brükselde bir halası varnuş, on beşinden »onra, onun yanına yerleşmiş, halası ölmüş. Rüştiinü ispat edince Belçika tebaası olmuş ve harp başlar başlamaz kibar kokotluğa başlamiş.. Bu suretle zengin ve muhteşem değilse de hayli müreffeh bir hayat yaşıyormuş. Mülâzhn R... başından geçen maeeranm mahrem kısımlanaı da an latan raporunda, genç kadının ev velâ toa derece çekingen davrandığını, fakat kendismin, cephedeki fevkalâde cesaret ve kahramanlı • ğma mükâfaten mezuniyet verilmiş bir zabit olduğunu anlayınca hal ve tavrmı değiştirdiğini de ilâve etmiştir. Tahkikat tamik edilince, mülâzim R... nin bu kadın tarafından hastalık aşılanan yegâne zabit ol • madıği meydana çıkmıştır. Fakat biitün bu zabitler, insanî bir hür met veyahut kayitsizlikle bir yalancı vatandaşı ihbar etmemişlerken miilâzim R... hâdiseyi alâkadar • lara bildirmekle bu giizel fakat uğursuz kadının hainane faaliyetine nihayet verdirmiştir. Ellenin hasta olduğundan haberdar bulunmadığı iddiası da yalandı. Ona, hastalığmı pekâlâ bildiği ve hastalık aşıladığı geçici âşıklannm bazılan tarafından bu yüzden kendisine acı sözler söylendğiî ispat edildi. Bu gece güzelinin en küçük tedaviye bile teşebbüs etmeden, her akşam, Gaite barında ava çıktiğı tahakkuk etmiş olduğu için istintak hâkhni onun kıt'alardaki muharip Alman rabitlerine hastalk aşılıya rak onlan bir müddet içm cepheden uzaklaştırmak istediğini delâ ilile tesbit etti. Bu suretle aşaği yukan her akşam giizide bir Alman zabiti, fuhuş ve zührevî hastalıklar silâhile vurulmuş oluyordu. Bu ithamın neticesi çok tnuvaffakiyetli oldu. Çünkü giizel Ellen, bir an içinde kendini topladı ve istintak hâkiminin karsısında ayağa kalkarak, dimdik durdu. Tarif e dilmez bir hiddet ve kin saçan bir ses r« îfade ile hâkhni hayretler îçinde tırakan şu sözleri söyledi: « Evet, hastalık aşılamak için Almanlan, Alman zabitlerini ve bu zabitlerin en kıymetlilerini, en ce«urlannı aradıra. Uzun müddet mu•affakiyetle iş gördüğütn için mes'uMaifaturacılar Cemiyetî vilâyete müracaat ederek bir kısun manifatu • racılarm hans emeDerle dükkânlannı geceyanranna kadar açık trakarak müstahdemine rahat ve huzur verme • mekte olduklanndan şikâyet etmiş, bunlarm nihayet saat yedide dükkân • Iarmı kapamağa mecbur tutuhnalannı istemiştir. Vilâyet keyfiyeti tetkik et mektedir. Her n« kadar bunun için iş kanunu ve saire gibi mevzuat mevcut değilse de diğer bazı kanunlann sümjlile bu işe dair bir karsr verilmesi imkanlan vardır. Maamafih mesele eemiyetin arzusuna tâbi olup ekseriyet bunu arzu ederse bu yolda bir karar vermek te kabildir. Vilâyet hukuk işleri mudiriyeti yakında bu meseleyi mtaç edecektir. MÜTEFERRtK Iktısat Vekâieti müsteşarı dün Ankaraya avdet etti tktuat Vekâieti Müsteşarı Hiunü Bey şehrimize gelmiş, Vekâlete ait bazı iş • ler hakkmda tktısat VekiU Celâl Beyle görüşmüştür. Hüsnü Bey dün akşam Ankaraya avdet etmiştir. Iktuat Vekâieti tarafmdan Ankara • ya davet edilen Istanbnl Deniz Ticaret müdüru Müftt Necdet Beyle Limanlar umutn' müdürS Muhsin ve Tarifeler omum müdüni HüsnS Beyler de Ankaraya gitmişlerdir. Almalann anhyamadıklan bir nokta bu fuhuş ve zührevî hasta • hklarla harp usulünün düşman ta • rafından muntazam bir teşkilâtla tatbik edilip edilmediği hususudur. Bu kadınlann bile bile ve istiyerek kendilerine hastalık aşıladıklanna Bükreş sefirimiz Hamdullah Suphükmedilemez. Fakat san'atleri ken I hi Bey dün Denizyollan idaresinin dilerini sokaklarda aüründürdüğü Ege vapurile Pireye gitmiştir. için, günün birinde hastalandıkları zaman düsman casusluk teşkilâtı nın, hastalıklannı Almanlara sira • yet ettirmek şartile onlara bir ücElektrik tarife komiıyonunun bu • ret vediği kabul edüebilir. giin şirketler başkomiseri lbrahim Beyin riyasetinde toplanarak yeni tarife* Her ne olursa olsun, bir ordunun harp kudret ve kıymetine karşı a yi tesbit etmek üzere tetkikata başla • çılan bu mücadelenin ferdî bir *uması pek muhtemeldir. rette teşkilâtlandırılması kolayca Kotnisyona dahil levat tarafından, tahakkuk etmemiş ve çok zaman tarifeyi tesbit için malum olması lâzım ve çok gayret sarfını mucip olmuşgelen kömür fiatleri, kambiyo vaziyeti tur. Miilâzim R... gibi bir zâfını ve ve amele ücretleri üzerinde uzun uzahastalığmı itîraf cesaretini gösteredıya devam eden tetkikler üzerine hecek zabitlerin nadir olcnasından bu laplar yapılmış ve raporlan hazırlan yeni harp usulünün istifade ettiği mışhr. muhakkaktır. Fakat kalabalık bir Komisyonun bu sefer tarifede bakadın kütlesinin bulundugu bazı riz bir tenzilât icra edeceğine muhakmerkezlerde casuslukla mücadele kak nazarile bakılmaktadnr. teşkilâtınm vazifesi daha kolaydı. Esasen böyle merkezlerde kadıniar arasında da hastalık daha kolay Romanyadan gelen bir kısım muha* yayılıyordu. LiIIe (Lil) Roubaiz cirler dün Silrvriye gönderilmâşlerdir. (Rube) gibi Alman işgali altında Bugünlerde Ronvmyadan hemen her» bulunan sanayi şehrrleri, bu nevi giin muhacir gelmektedir. hastalıkların nekadar müessir ol • duğunu göstermiştir. Hamdullah Suphi Bey Elektrik tarifesi ucuzluyacak mı? ECNEBÎ MEHAFİLDE Punu dn sormıyalım mı? » Yugoslav, Macar, Rumen seyyahları gittiler ^ Çar Ferdinand vapurile iki gün ewel şehrimize gelen Yugoslav, Rumen ve Macar seyyahlan dün akşam gene ayni vapurla Köstenceye gitmişlerdir. Meyva ve sebze müstahsilleri Kilo üzerinden iicret alınmasını istiyor KabzımaUann sebze ve meyvalardan kap başma ücret almalan birçok şikâ • yetleri mucip olmakta idi. Bu arada Tıcaret Odasma Bursadan yapılan bir raüracaatte de köfe basma Bcret almak unılünün mSstahsli mahnı büyük küfelere doldurmağa mecbur ettiğinden şikâyet edilmiştir. Ayn ayn küfelere koyarak farla Scret verilmemesi îcm başvuruam bu tedbir ise malm nefasetmi bozmaktadır. Bursalı'ar da birçok nustahsiller gibi, kabzrmaJların kap başna değü, kilo üzerinden ücret almaItrrara tem : n edilmesini istemislerdir. Ticaret Odası bu müracaati Bele diyeye bîldirmiştir. Belediye de tetkîLat yaparak bu tikâyeti haklı bulmuş • lur. Fakat mevcut usulün derhal değiştirilmesi bazı teşevvüşleri mucip olacağmdan şimdüik böyle devam ede • cektir. Maamafih tstanbul Belediyesi açılacak olan halin müstahsile zarart dokunan bu usule de nihayet vereceği•i aynca alâkadarlara biîdirmiştir. Yugoslav se'iri geldi Yugoslavyanın Ankara elçisi M. Yankoviç yazı Boğaziçinde geçir mek üzere dün şehrimize gelmiş ve Yeniköye taşıntnıştır. Romanyadan muhacir akını SEHÎR ÎSLERİ Başıboş köpekler zehirlenecek Belediye şubelere bir tamim yaparak ev köpeği dahi olsa başıbo» köoeklerin itlâf edilmesini bildirmistir. Bu işe son günlerde köpeklerin başıbos ola • rak sokaklarda gezerken bazı knnse leri ısırdığından şikâyet ed'lmesi üze rfne ehemmiyet verilmiştir. 1916 senesinm ilk aylannda, Alman askerleri arasında zührevî hastalıklar o kadar korkunç bir miktarda aHtı ki başkumandanlık mü • dahaleye mecbur oldu. Fabrikala . rın kapantnası yüzünden bir sürü işçi kız ve kadın, rasgeldikleri er • keğe kendilerini satmak suretile yaşıyorlar, esasen daha harpten evvel hayli yüksek olan fahişe miktannı artınyorlardı. (Mabadi var) Umumî Kâtiplik bürosu nakledildi Cumhuriyet Halk Fırkası Umumî kâtiplik bürosu tstanbula nakledilmistir. Büroya Fırka binasmm üstkah tah • sis edilm'stir. Fırka umum k^tibi Re • cep Bey bugünlerde tstanbula gele • cektir. Toptan fiatlerin tetkiki bitmiş! thfcikârla mücadele komisyonu dün top'anmıstır. Komisyon dün toptan fiatler üzerindeki tetkikatını bitırerek perakende fiatler üzerindeki tetkikatma başlamıştır. Konr'syon bu ay sonuna kadar mesaisini ikmal edecektir. MAARİFTE Muadimlerin sıhhî vaziyeti Maarif Vekâieti uhhiye teftiş he • yeti, biitün mualh'mlerin sıhhî vaziyet leri hakkmda tetkikat yapmış ve mu • fassal bir istatistik vücude getirmiştir. Bu istatist'ğe nazaran Avnıpadak! muallimler arasında hastalık derecesi as • garî yüzde bestir. Türk'yede ise mevcut İS bin küsur muallimden 34 muallim ciğer hastalığından yatmaktadrr. Hastalıkların (Başrnakaleden mabat) hepsile mücadele ÎNHİSARLARDA fosu metnleketm münasip yerlerine «damakılh yerleştirmek, B t Mevcut nüfusun çoğalmasma mânj olan hastalıkların hepsile muca • deU ederek Türkiyede ölüm hâdiselerini tabü şekil v» derecelerine irca eylemek. bctısadt nüfus hareketlerinde çogal • ma r* azalma sebeplerinin bir tek nhhat işi olmadığını biiiriz. Fakat goz gSre for* ortadan kaldınlman pek nıOmVgn hh talnm hmtalıklnnn yözleree v« bmleree defil, hatta tek in*«nm srrama «ebep olanMtnaat Uzımdır. ffU btmon içindrr lri nhhat «ahasmda bötOn hatdhklnria mScadeleye girîsen UşlnUt v« me«aiy* ihtivaeimtı vardır. Kadm ve *rkek Idealist Turk doktorî«n retiştirecegi* v« mevcutlartnı da Adamakıüı yapılmasma bîlhassa itî•»•ırJelcet*» o »urette faydalı oimaga na etmek mecburiyetinde bulondogu s«<rb«d«cvg!s. Şimdi Çorum meb'usu mnz ba teşkilâtı behemehal vüc^dr ge«l»n doktor Mu«t«fa Bey vnktile birkaç tîrmeltyîz, ve bize kaça malolacak o • arkKdaş{Ie m«ın!eket« hizmet hesabt • lnrsa oJsun. TSrkun anavarl'&ını koruna i»e kSrden öafiıran Tüık munev mak hasusunda masraftan kaçmmak vsrmîn fflc nOmun* t*»ebbîis'»rîne gi . hahra ge'emez. tste bn işe behemehal rfpmsierdf. Doktor Mo*»»ıffc Bey hâla îmk?n ^ulunmalı. bulunmuyorsa yarn • •T«f »d««lI»Hir. S*hat doktorîuğunda ulmalıdır. i jmpymd böyle bir n«sO yaratmak YUNUS NADİ mecburiyeb'ndeyiz. Yalnız devletîn daha ziyade şekil bukmünde kalan teşkilâtfle bu muazzam işi istediğimiz süratle ve istediğ:miz mükemmeliyetle başar mış olamayız. Bu teşkilâta memleket çflik ruhuna asılamak ve giderek ona ilk tneziyet haline çıkarmak gerektir. Yeni hareketm butün heyecanile başlamasma rntizaren devletce seyyar helrmliğin ve seyyar tedavinin tesisîni istiyeceçiz. MemTeket mmtakalara taksim edilerek oralara içinde eczanesi ve bStün levaznm bulunan kamvon • larla senede lâakai bir iki kere bSKra koyleri dolaşacak seyyar sıhhiye teşkilâh koyaea(ız. Bu bStun hastaltklarla ta membaTannda macadeie edecek bir te^kilâttır ki adeta hueum kollan hSkmundedir. Yeni kanunlar tnhisarlar Vekâletince yeni kanun lâyihalan hazırlanmaktadu ve teşri • nisaniye kadar bunlarm biterek Mecli»e arzedileceği umulmaktadır. Sergiye adeta tehaccüm var Altıncı Yerli Mallar Sergisini dün akşama kadar ziyaret edenlerin mik • tarı 164,700 kişiye baliğ olmuştur. Havaların çok sıcak gitmesi dolayısile dün bilhassa sergi bahçesi ve kaz'nosu sa • bahtan akşama kadar dolup boşalınıştır. Şehnmizde bulunmakta olan Yu goslav seyyahlan da dün Galatasaray Iisesine giderek AUıncı Yerli Mallar j Sergisini ziyaret etmişlerdir. Sergi tertip heyeti yann Iktısat Vekili Mahmut Celâl Bey şerefine sergide bir öğle ziyafeti verecektir. tstanbul Mıntaka San'at mektebinde teşhir edilmekte olan talebe işleri bü • yük rağbet görmektedir. Daha ilk gü . nii miihim miktarda satış yapümıştn*. Çorluda ilkmektepler sergisi AU Rana Bey Yerli Mallar sergisinde tnhisarlar Vekili Ali Rana Bey dün Yerli Mallar sergisini ziyaret etmiştir. Çorlu Şücaettin mektebinin terginnden bir Çorlu (Hususî) Çorlu ilkmektepleri, hec ders senesinin sonunda olduğu gibi bu sene de elişleri ser gisi açtılar. Bir hafta halkın ziyaretine açık bulundurulan sergiler geçen senelere nazaran daha zengin, daha giizel ve muvaffakiyetli ol • muştur. Cumhuriyet mektebinin ha şerat kolleksiyonlarile tenekecilik işleri, Şücaettin mektebinin nalnş işleri bilhassa çok beğenilmis, talebe ve gayretli muallimleri takdir edilmişlerdir.