•1 Temmuz 1934 • YAK1N TARİHTEN SAHİFELER Bulgaristan Diktatörü Istanbulof ve Ferdinand Avusturya ve Ingütereye dayanan Istanbulof Rusyaya kafa tutuyor, Abdülhamide yaltaklanıyordu ı Salih Münir Pasa, Bulgaristan diktatörü Istanbulofa ve sonra Bul gar Çan olan Prens Ferdinandm ilk prenslıği zamanına ait hatıralannı nakletmektedir ki bunlar da dört makale olacaktır. 1885 eyluliinde o zamanki Bulga • ris'an Prensi Aleksandr Batemberg Şarki Rumeli vüayetimizi etnarete ilhak ettiğini îlân ederek Vali Gavril Pasayı ve Milis kumandanmı ve »air me murlarımızı çıkanp bağteten Filibe • yi işgal etmişti. Şarkî Rumelinin Bulgaristanla bir lesmesi Çarlığın siyasetine ve efkânna esasen muvafıktı, ama Berlin muahe • desini müteakıp emaretin teşkilât ve tanzimahm yapmak ve muvakkaten idaresini deruhde eylemek üzere Pe • tersburgdan gönderilen komiserlerin, askerî ve sivfl memurl'nn ve onlann Petersburgda âli mehafildeki hâmile rinin Bulgaristam kendi malikâneleri hükmüne koyup soymağa koyulmala • nndan ve halka müîtebidane ve ceb • barane muameleler edip kendilerinden çikâyete kalkışanlan tenkil etmelerin den dolayı ahalinin ve ordunun bir kismı, Prens Batenberg dahi dahil ola rak, Rusyadan yüz çevirmislerdi. Batenberg işte bu ziimreye yaranıp ve dayamp mevküni tahkim etmek, şöhret ve halkm sevgisiai kazanmak is*i • yordu ve onlann âmaline ve ihtiras • larma iştirakle önlerine düşerek Fili • beyi isgal ettî. Lâfcm Çann nzasını tahsil etmeksixln ba işi görmesi ve babusus Rusya aleyhtarlanna tebaiyet etmesi Çann a • zametme dokmunuş ve siyasî menfaa* tine ve nüfuzuna halel vermiştj. Onun tçin Rusvanm meclubu olan ümera ve zabitan Petersburgun emrile bir gece yann prenti saraymdan kaidmp Bulgaristandan çıkarmışlardı. Eğerçi müteakıben Batemberg kendi taraftarla nr n ve ekseriyetle halkın daverine i • cabetle Bulgaristana döndü, *m* roev» kiinde kalamadı, tutunamadı. Çann ' tehdidile istifaya mecbur oldu, çıkıp gitti. Galatasarayın spor bayramı (Birinci tahifeden mabat) tenevvi bir progıram, spor tarihi mizde müstesna bir gün yasanma sma vesile olmuş, Taksim stadyo > munu dolduran altı yedi bin seyirci hakikî bir spor heyecanı içinde çok zevkli saatler geçirmişlerdir. Taksim stadyomu, bilha«sa bu bayram için çok muntazam bir bale getirilmiş, güzel bir koşu pisti, radyo tertibatı yapılmış, :aha, düzel tilmiş, aynca müsabaka neticelerini bildiren otomatik bir tablo konul • mustur. Camhuriyet' ^ ^ ^ ^ " " ^ ^ J ^^^^^^x Müsabakalardan evvel geçit resmi Program mucibince müsabakalara büyük bir geçit resmile baslan mıştır. Galatasarayın faal ve gayrifaal bütün sporcularınin iştirak ettiği bu geçit resmi bakikaten çok cazip olmuştur. Faal sporcular, spor kıyafetilo, gayrifaal sporcular da »ivil kıyafetlerile, onlerind'e Şehir bandosu olduğu halde sahada yer alrnislar ve verilen kumanda üzerine yürüyüşe baslamışlardır. Galata^aray kulübü, dün sabaya adeta bir soorcu ordusu çıkarmısh. Kafilenin önünde, Galatasaray kulübüne «riren Coban Mehmet pehlivan Türk bayrağmı tasıyor, arka • dan Sehir bandosu geliyor ve sıra ile atletler, denizciler, tenisciler, vo • leybolcular. gvresçiler, iskrimciler, boksorler, futbolcular, haltercfler ve gavrifaal eski sporcular bunu takrp ediyordu. Gecit resmine istîrak ed'en s^oreulann adedi o kadar çoktu ki geçit re<mi yartm saat kadar devam etti. Heykel vöcutlu genç soorculann mevzun adımlarla geçişleri fa • sılasız aHaşlarla karsılamyor, stad > yom adeta yerinden oynuyordu. Denilebilh* ki hiçbir spor bayramına bu kadar kalabalık bîr sporcn kütlesi istirak etmemif ve bu kadar güzel bir geçit resmi yiapılamannşt*. Geçit resmînden sonra bütün spor* eular saha ortasında muayyen mev> kilere toplandıktan sonra tstikl&l marsı çaltnmı», bu sırada Türk bayraiı, bayrak diregin« Çekümis, sonra Cumhoriyetin onuncuyü marşı soylenmiştir. %Satata$a kiiller karsısında yeU ve fütura düşmemis, bu anzalar onun yürüyüs ve atılıs kabiliyetini hiçbir zaman azaltmamıs, hiçbir tesir onu müsbet adımlarla ilerlemekten alıkoyamamıştn. Galatasaray teskilâtmı Türk sporumm ilk alemdan olarak tanımak ve daima önde giden bu temiz bayrağı çahskanhğın ve kibarhğın bir remzi olarak selâmlamak ka • dirsinaslık icabıdn*. Galatasaray spor canuasının bir tek gayesi vardr: Beden ve ruh terb'vesini inkisaf ettirmek. râytn mttti »porcnlan dünkü geçj ro la kapatmakta gecikmemis, 70 mci metroya geldiği vakit iki atlet te ayni hizaya gelmislerdL Maamafih Seraih, son gayret ve kuvvetmi sarfetmekte gecikmetnis, kuvevtli hasmnı bir göğüs farkile geride bırakarak birinci olmuştur. Semihin aldıği derece 11 saniye, Lâmbronun dercesi de 11 1/10 saniye olarak tesbit edilmiştir. Besiktaştan Raif te üçüncü olmuştur. Semihi, bu kıymetli galibiyetinden dolayı tebrik ederiz. ımindt oaman bayrak yarışı yapı laoaktır. Asıl büyük atletizm müsabaklan da gelecek cuma Romanya, Yugoslavya, Bulgaristan, Yu nanistan, Arnavutluk ve Türk at letlerinjn iştirakile yapılacaktır. Saoık Bulgar Kralı Ferdinand ve gerek benim vasıtamla tureti bu • susiyede padisaha sikâyetler etti: « Çann hatuını saymıyarak Bulgarlara ba derecede yuz verişinizin Petersburgda nekadar elim tesir hâsıl ettiğini tarif edemem. Bulgarlardan ne göreceksmiz ? Ne hayu beklersiniz? Halbuki bizi gucendirmekKğiniz sizin için iyi olmaz» diyordu. Sultan Abdülhamidin emrile sefiret « Padişah Çann muvafakati ol madan Prens Ferdinandın intihabmı kabul etmiyecektir» diyerek kat'i te minat verdim; ve: « Bulgarlan Balkanlarda bîr me sele, bir gaile çıkarmamalan ve Rus • yaya hayırhah olmıyan devletlerin kucaklanna atılmamalan için avubnak tayız, merak etmeyiniz» dedim. Bir • kaç gün sonra da seftr Yıldızda selâm lık resminde hazır bulımup padisahla gorüşmüş ve bizzat Sultan Abdülba nvtten de Çann muvafakati olm*ksi • n n Ferdinandın vaziyetinin tashihi hakkmda tarafımızdan hiçbir karar ittihaz edilmiyeceğine dair kaviyyen ve şi fahen teminat almısh. tşte o vakit ba veçhile Ruslan tesktn edip meseleyi kapatmıstık. Hatta Nelidof o vakit Çann padisah h'kkindaki mtveddet ve Riuhalesahnm daim olacağma dair mukabil teminat vermistL •»* Galatasaray Panatinaikos maçı Atletizm müsabakalarmdan sonra Galatasarayla Panatinaikos takımı karsılasmışlardır. Dünkü spor bayramına başka bir hususiyet veren bu maçı misafir Yunan takımı 2 1 kazanmıştır. Galatasaray futbol takımı 29 senelik spor hayatmda dün 500 üncü maçı yapıyordu. Bu 500 üncü maç majlu biyetle neticelenmi» ve simdiye kadar şehrimize gelen Yunan takımlan bu rada yaptıklan bütün maçlarda ya mağlup olduklan ve yahut ta berabere kaldıklan halde dün Panatinaikos ta kmv ilk defa olarak galip gehniştir. Şehrimize ilk defa gelen Selânik şampiyonu Aris takımı Fenerbahçe ile 22 ye berabere kaldığı halde Galatasara ya 1 5 mağlup olmuştu. Fakat iti raf f'mek lânmdn* ki, Yunanhlar, o vakittenberi futbolda çok ilerilemişler ve kuvvetli bir mevcudiyete sahip ol maslardır. Bizdeki futbolun da, o zamana nisbetle bir hayli gerilediği ise muhakkakhr. MisaHr futbocular yeşil • beyaz forma ile sahaya çıkmışlar ve halkı se lâmlamiflardır. Ekserisi müteaddit defalar beynelmilel olmuş ve Yunan millî takunmda yer almış oyunculardan mürekkep olan Yunan takımmın karsı smda Galatasaray takımı da ju kadro fle yer almtsbr: Avni Lfitfi, Faruk • tbrahim, Nihat, i Calataaaray kaleaine birinci gol olarken tsmtdl Mattak Beyin nutka Bu merasimden sonra knlübün sabık ikinci resisi tsmail Müstak Bey tarafmdan çok heyecanh bir nutuk söylenmistir. Birçok yerlerinde al • k '°c:la f&sılaya uğrıyan bu nııt Su kadar ki Çarlık hükumeti rahat durmuyordu. tstanbulofun muhalifle rfni, düsmanlarnu ve Rusya taraftarlı • ğinda sebat eden Bulgarlan himaye ediyor, tstanbulofa ve onunla hemfikir oLâkin Bulgariar, Batembergin ye • lanlara taslit ediyordu. Bu takimlardan rine prensliğe Çann isine gelmiyen şahRusyaya iltica ve hicret edenler Ode siyetleri mtihap ediyorlardı. Çar da sada tstanbulofla hükumeti erkâra a • Bulgarlann namzetlerini kabul etmi leyhine su'kastler yapıyorlardı. Bunlar yordu. Bu sebeple prenslik bir müd Rusya hazînesinden maaslar ve para • det münhal kaldı. Nihayet Moskof mular, hem de Odesa Pansilâvist komitahalifi olan fırkanm başına geçen U • sından ianeler «lıyorlardı. Komitacı tanbulof ki hem Avusturyaya ve hem lar ve fedailer Moskof pasaportlarile Rusyanm Balkan şibihceziresine pek kolayca seyabat edip Bulgaristana so • sokulmasmı istemiyen tngiltereye i» • kuluyorlardı. Bulgaristan halkım ifsat tinat ediyordu • kendi gibi faal, ceb • ve izlal ile isyana sevkediyorlar, sui • bar, yılmak bilmez, cakn pençeli a • kastler yapıyorlardı. Nitekim fedailer nasırdan mürekkep bir nüzzar heyetî Maliye Nazm Belçefi (1891) ve arateşkfl etti. tstanbulof her tarafta ken • dan bir sene geçmeden tstanbuldaki dismden büyük isler bekliyen dostlar Bulgar kapı kâhyan doktor Volkoviçi da peyda etmişti. Halk erasmda mes öldürdüler. hur ve mergup Bu'garistanın idaresmi Mültecilerra faaliyetleri arttıkça tsniyabet suretile ve diktatörlükle ele tanbulofun mevkii güçleşmekte ve ha aldı. yab tehlikeye düsmekte idi. Onun için ' Bir müddet sonra Çan hiçe sayarek tstanbulof muttasıl Babıaliye ve Sul • Avusturyanın rr.ültezimi olan Prens tan Abdülhamide müracaatle Rusya • Ferdinand dö Koburgu prensliğe inti • dan şikâyetler edip Prens Ferdinan hap ettirip Sofyaya getirdi ama Fer • dm vaziyeta' ve Bulgaristan işi boyle dmandm intihabmt Çardan ihtirazla muallâkta bırakılacak olursa Balkan ne Sultan Abdülhamit ve ne de büyük şîbihceziresinîn ve dolayuile Avrupa • devletler resmen kabul ve tasdik e nm asayisi için vahhn vukuat zuhura diyorlardı. geleceğini bildirivordu. Ba sıralarda Avusturya sefiri Baron Kaliçe beni götstanbulof Rusyaya ehemmiyet ver • rüp: mediği halde bize karşı huluskârane « Rica ederim, padisaha soyleyi • ve mizaçkirane bir meslek Htihaz et niz. Bulgarlan kırmayıp hüsnü idare ti. Bulgarlann devleti tnetbuala • etmeniz lâzımdır, Bulgarlar yeU ve runna sadakatlerini teminle Prens Fer • tur getirip te istemiyeceğmiz ve istemidmand bakkında padişahın sahabe • yeceğimiz hareketlere kalkısmasmlar, tini temenni edip diğer taraftan da i • başmıza bir gaile çıkarmasmlar» dedi. şitb'ği himayet, sahabet diriğ olu • Gerek Kaliçenm ve gerek tngfltere nursa Bulgarlann Türkiyeden uzaklasefiri Mister Vaytin ayni tarzdaki ihtarşıp nihayet rabıtalannı keseceklerini Ian ve gerek tstanbulofun telkinah tenazikâne ve guya halisane ihsastan gesirfle Sultan Abdülhamit Bulgaristan ri durmadı. Bizimle münasebatmı bu işinm halli hakkmda Çar nezdmde butürlü manevralarla gayriresmî surette susî ve zatî bir teşebbüste bulunmak tanzime ve Ferdinandı da kezalik gayistedi. Ve bu teşebbüse müsait bir ze riresmî surette tanıtmağa muvaffak min hazırlamak üzere sefir Nelidofla oldu. Hatta Rumelide birkaç yere dakonusmaklığımı ve efkâr<nı yoklamakha yeniden Bulgar piskoposlan tayini lığum emretti. Gidip sefirs bal ve masiçin berat istibsal etti. Müteakıben paIahatin icabahna muvafık ifadatta budisaha kendisinin ve Bulgarlann te lundum. Nelidof bana cevabmna: şekkürahnı arzetmek ve sadakatten a y € Her ne derlerse desinier Bul • hbmyacaklarma dair bizzat şifahen de garlar tâbiiyetinizden çıkınca kendi bas teminat vermek üzere tstanbula geldi. lanna yaşıyamazlar. Avusturya yalnızHüsnü kabul gordü, fltifata mazhar olca Bulgaristam vikaye ve muhafaza edu. ( 1 8 9 0 ) . demez. Hâsılı Bulgarlann siyasî mevcudiyetleri Türkiye tâbiiyetinde bulunŞu kadar ki Istanbulofun gelişi ve malarile kaimdir. Onlar öyle delice ispadişahın huzuruna kabul edilisi Ça tiklâllerini ilân edecek olurlarsa bir tann hoşuna gitmedi. Rusya sefîri M. do raftan bizim, bir taraftan sizin mem • Nelidof gerek Hariciye Nazınmıza Bu gayeye varmak için de bir tek yolu vardır: Daima kibar olmakRuh ve beden terbiyesine hizmet etmiyen mülâhazalar Galatasaray camiasmda yer tutamaz. Ayni yol üstünde ayni gayeye yürüyen her millî tesekkülü kardeş tanır, her kardes tejekküle muhabbet ve hürmetle el uzatırlar. por sahalannda valnız asil ve civanmert kuvvetler boy ölcüsebiiir. Bunun îçindir ki biz bir Galatasa • ravhnra spor hayatinda kazandi&ı gaîibiyet puvanlarmdan ziyade kün* yesine geçirebildiği centilmenlik puvanI*f">T*a ehemmivet veririz. Türk ne istiklâl ve hürriyet, sere» ve haysiyet sevincleri içinde bavram yapmak hakkını veren Tü'kün en büvük evlâdı ve Türklüsrün yegâne »efi Ulu Gazîn'n mübarek ve mukaddes sabsiyeti önunde hifrmet ve mînn«tle, muhabbet ve itaatle iğilerek bayramımıza baçhyoruz.» Diğer müsabahalar Bundan sonra diğer atletizm müsabaklanna sira ile devam edilmiştir. Gülle atmada Harbiyeden tb rahim 12,64 metro ile birinci, Vangelidis ikinci, Naili üçüncü olmuşlardır. 800 metro koşu da çok zevkli ve heyecaniı olmuş, T n yarışta Besim, r meşhur Yunanlı koşucu Çukolas ile kosmuştur. Yunanlı genç atlet, Besimi geçebilmek için aza • mî kudretini sarfetmeğe mecbur olmuştur. Neticede Çukolas 2,41/5 ile birinci, Besim 2,51/5 ile ikinci, Manol üçüncü olmuştur. Yüksek atlamada Sedat, Pulyo* ve Necdet üçü de 1,75 atlamvşlar ve hepsi de birinci addedilmişlerdir. Disk atmada Naili 37,34 metro ile birinci, Yorgiyadis îkinci, Sava üçüncü olmuşlardır. 200 metro koşu da günün heye • canlı müsabakalarmdan bhi olmuştur. Bu müsabakada da Mehmet Ali, Lâmbro ile ayni safta koşmuş tur. Fakat Lâmbronun ayağma kramp girdiğinden koşuyu yanda terketmiş, Mehmet Ali 23,2/5 saniye de birinci, Raif ikinci olmuşlardır. Uzun atlamada Harbiyeden Tevfik 6,58 metro ile birinci, Galata • saraydan Sedat ikinci olmuşlardır. 100X4 bayrak yanşana Galata saray, Fenerbaiıçe, Beşiktaş takımlan girmişlerdir. Bu yanş, Galata • saray takımi için çok talihsiz olmuştur. Koşunun ilk 100 üncü metro • sunda Semih bayrağı arkadaşına vermeden evvel, bistin kenanna dikilen işaret direklerinden birine çarpmış ve bayrağı düşünnüştür. Bu suretle Galatasaray takımı için müsabakaya devam etmek imkânı kalmamış,Fenerbahçe takamı 46,2/5 saniyede birinci, Beşiktaş takımı kinci olmuşlardır. Atletizm müsabakalarınm dün kü programi bu suretle ve tesbit dilen muayyen saatte bitmistir. Yarra atletizm müsabakalarına devam edilecek ve 110 metro manialı, cirit atma, 400 metro, 1500 metro,, sırıkla yüksejk atlama, üç, adım uzun »t Mnsahakalar başlıyor tsmail Müstak Beyin nutkundan sonra sahadaki sporcular çekilmfy ve miisabakalara baslanmıştır. Evveîâ güresçiler arasında göste riş müsabakaları yapılmas, Kücük Mustafa ile Kenan, Mersinli Ah metle Necati, Coban Mehmetle Miço ve Urfalı Salih güreşmişle^dir. Bunu takiben halter gösterişleri yapılmış, Galatasaray ve Haliç takitnlan arasında halat çekme müaabakan olmuş ve Galatasray ta • knm kazanmıştır. Bundan sonar günün en heye • canlı müsabakası olan 100 metro sürat koşusu yapılmıştır. Bu müsabakada Semîh, Balkan şampiyonu Lâmbro ile ayni safta koşmak fır • satmı bulduğu için, hayatınm en mühim maçını yapmıştır. Stadyo mu dolduran altı bin seyirci bu yanşı büyük bir heyecan içinde takip etmiştir. 100 metro koşuya dört koşucu girmiştir. Tabanca patlar patlamaz, Semih, yaydan fırlıyan ok gibi ileri atılmış ve ilk hamlede rakibini üç dört metro aşmışbr, fa • kat Lâmbro Balkanlann en iyi 100 metro kosucusu olduğundan bu far S00 metro fetrstr neticelentyor kunda tsmail Müstak Bey ezcümle demiştir ki: « Kuvvetini aziz bh ilim kaynağindan, hızmı yüksek bir ruh asaletinden, mükâfatını da millî süurun takdirlerinden alan Galatasaray terbiyei bedeniye kulübü en kıskanç bir muhabbetle samld'ığı bayrağımn altında bu otuz senelik mesaf eyi katederken birçok meşakkat ve mahrumiyetlerle karsılasmıs, her temiz tesekküle musallat olan gaSeler ve her iyi tesebbüsü çelm^lemeğe ça • hsan en?eller onun da yoluna çık • mısnr. Fakat gittiği yolun iyiliğini ve varacağı hedefinin büyüklüğünü bilen Galatasarav camiası bu müsleketlerine kolayca girip hatlermi bQdireceğimizi, Fransa ve Almanya devletlerinin bu hususta bizlere müsait buhmacaklarmı bilmiyecek kadar gafü değiDerdir. tstanbulofun sizi bu arahk ziyadece taciz ve zımnen tehdit edisi teskil ettiği heyeti hükumetin Bulga • ristan hakkmda muzır olacağı halkça anlastlmasuıdan dolayı yakmda çekü • meğe veya yıkilmağa mahkum oldu ğunu his ve idrak etmesinden ve hal ba neticeyi bulmadan padişahın nüfuzu ve delâleti sayesinde kendisinin ve Ferdinandm mevkilerini saglamlasbrmak ve maruz olduklan tehlikenm onune geçmek istemesinden fleri geliyor» dedi. Devam edecek %ALİH MÜNlR Günün en heyecanh miisabakau Atletler geçerken + J0 metro koşunun galibi Semih mutabakadan aonra Kadri • Necdet, Fazıl, Rasih, Münevver, DanyaL Müsabakayı Ahmet Adem Bey idare etmiştir. Panatiaikos takımı, yüksek derece • sini daha ilk dakikada göstermiştir. Oyuna başlama işaretile beraber, bü tün kuvvetOe Galatasaray müdafaan na yüklenmiş, biran içinde ortalığı alIak bullak etmiştir. Galatasaray raüdafaası, ba anî baskın karsısında bir müddet bocalamıs, fakat topu kaleden u zaklaşfarmağa muvaffak olmuştur. Yu • nan takımtnm bu ilk hamlesi oyuncu • larla beraber seyircilerde de umumî bir hayret uyandırmıştır. Bundan sonra S T ' ve canh bir mucadele baslamıştır. Yunanlüar çok seri oynad»ğı içln Galatasaray da bu sistemi takip etmeğe mecbur olmus, karşılıkh hücunv!\r iki taraf müdafaasına kadar intnistir. Fakat dakikalar Heried'kçe Yunanlı lar yavaş yavaş vazivete hâkim olma ğa baslamışlardır. Bilhassa en iyi o yunculan olan sağark!an vasıta?ile yaptıklan hücumlar Galatasaraya birçok tehlikeler atlatmıs, merkez mua • vinîn ve merkez muhacimin ustalıklz oyunlan her an Galatasarayın mukabil akmlanna tefevvuk etmiştir. Yunan lılar çok iyi yer tuttuklanndan ekse riyetle topu alıyorlar ve hiç bekletme(Lutfen sahifeyi çeviriniz)