•Cumhuriyet 16 Mart 1934 Recep B» Inkılâp kürsüsünde Recep Bey bu dersinde Türk Inkılâbmın her bakımdan tam, kâmil ve cihanşümül bir inlalâp olduğunu ispat etti fBîrinei aahifeden mabat) y» ve faydahyi koymak, enun bütün lyi. doğru, haklı •• faydalı esaslarmı perçinleyip milletm içtimaî bünyesmm rubtmda yaşatmaktır. tnkılâp ek»eriya zorlu vasıtalar la vaki ohar. înkilâbm tarifindeki bu e*a* farika, Türk mkılâbmm vasfı olarak tam ve kâmildrr. Fakat, zorlu vamtalar kullanmağa hacet kaimaksızm yapıltnış mkilâplav da vardır. Biz bumın benzerlerini de bu aftrda görüyoruzAlmanyada bir tene evvel olan değişfklik zorfo vasitalar kullan • mağa hacet kalmaksizm yapılmış bir inkılâp hâdi«e»idir. Eskrmiş zararlı an'anelerin kokünü de kazı yan bizîm mkılâbımız, çok çetm Bozuk otomobil Geçen pazar yaralananlardan biri öldü Geçen pazar günü Galatada bir o • totnobil kazası elrauş ve soför Remzi Efendi üç kadntı çiğnenüşti. Bu kadmlardan en ağv yaralı bulunan Rasel Yaşova evvelki gün ohnüstür. Remzi Efendinin otomobili Muddenımumilik tarafmdan bir fen heyetine muayene ettirilmiştir. Makined* kazadan evvel bozukluk olduğu tetbit • dilmif ve frenin de kmkhğı •nlaşj • mışhr. Müddehımumilik Belediyeye bu otomobili vaktile muayene eden mâ • hendisin ismmi sormuftur. tkinci Staviski tstanbulda yakaîanan Fransız müflîsi fBirinci aahifeden mabat> eezasına çarpildiğı zaman buradan kaçmak ve tekrar Fransaya girmek istemişse d e zabıtarmz pasaportonun sahte olduğunu anlamıy ve Fe • liks'i tevkif etmiştir. PolU bu îsle mesgulken hâdise Fransız Hariciye Nezaretine aksetmiş ve Hariciye Nezareti FelîksMn iadesi içm hükumetimize müracaate Framız sefrrini memur etmivtir. »umhurıy Çanakkale ortamektep talebetinden M. Kemal Beye c Şikftyet mektubunuz alâkadar makama gönderllmlçtlr. DAVtTLER Kongreye davet > Dolandıncının hayatı Nafia işleri fBirinci aahifeden mabat} mfyelerinm razife ve salâhiyetleri yenİden ggzden geçrrilmektedir. Yeni tefkil&t lâyihasmda müra kabe Işîne de büyük ehemmtyet veHlmektedir. Aynca her vekâlette oldufu gibi seferberlik işlerile de mesgul olmak üzere bir de «eferberlik r e neşriyat müdürlüğü ilydasi düşünülmektedir. Nafıa Vekâleti teşkilât lâymafl. nın Meclisin bu devre«nd« kanu • niyet kesbetmeaine çahsaeaktnr Tam ve kâmil inkılâp Tiecep Beyin dersini dinlemeğe gelen genç ttdebe bir de yaşlı hantm vardt Söz« baçlarken yaptığım tarif > lerin heyeti mecmuasını bazan ih tilâl, bazan inkılâp diye kullanı yoruz. Türkiye şimdi bir inkılâp mem leketidir; fakat ne sokaklarda dovüsler oluyor, ne halk kütlelerinin ayaklanıp mütemadiyen birseyler isteyip dava ettiği göriilüyor. Tarifi bazı misallere tatbik e delira: Franta inkılâbında, Vertaya akm halinde bir takım kalabalıklan n indlgi isteyiş devrine, ttalya inkılâbında Po vadisinde şuurlafan faşizm fikrinin Roma üzerine büyuk davalan kabul ettirici bir »ıklet ve fiddede inişi devrine <ihtilâl» denir; fakat faşizm de, komünizm de ve Türkiyemizdeki büyük kurtuluş in kılâbı da devara ediyor. thtilâllere esa» olan büyük fikirlerin doktrin • lermin, şekillerinin tatbik »ahatma geçmif oldugu devirler inkılâp devridir. Nihayet bir Üniversite huzurun • dayim; «ize bu fikirlerimi, kendi anlayışımm umumî bir yardimile verirken, bu keümelerin lâzım gelen manasmı daha »alâbiyetli zevatın ve mahfuierin vermesi için bir tahrik yapmış oluyorum. Şu tariflerime göre, şimdiki Alman mkılâbı bir ihtilâl inkılâbıdu. ttalyan inkılâbı, e*ki lngiliz mkılâplan birer ihtilâlli inkılâptur. Büyük Türk mkılâbı da ihtuâlli bir inkılâptır. Son günlerde Polonyada büyük bir değişiklik yapıl • nufhr. KIM bir ajans haberi olarak gazetelere geçti. Her bakımdan tiyetî bir inkılâp oldugu halde ihtilâl olmantuftır. Milletin içtimaî bünye»in n bütün vatıflannda değifiklik yapan Türk inkılâbı bu fcrik vasfile kalmaz, bir ihtilâlli inkılâp olarak ta kendi çeklini, tari • fini ve simastnı alır. : arannda tnkılâplar, bazan yalnız bir slyasî rejim, yalnız bir Hctisadf for» nriilim degiştrrilmesi için de yapıIır. Tam manatile mkılâp ruhtmda Iktısadt ve siyasf rejim değişiklikleri olmakla beraber, bir milletm içti • maî bünyesinde de değisiklikler yapar. Bu bakımdan da Türk inkılftbı tam *e kâmil bir inlnlftptır. Milletm bütün içtimaî bayatmda de ğişîkltkler yapmak mecburiyeti haml olmuatuv. Türk mkılâbı, butün dünyayı en buyük şümulile ihata eden bir mkılâp nareketidir. tnlnlâplan iyi anlayıp karnya • bilmek îçhı onu birkaç nevrden tasniflere tâbi tubnak lâzımdır. tnkıl&bı kötöyu, femalıği, geriyi, lararlıyi birden yermden söküp omm yerine ryfyi, faydalıy birden flrame etmek diye tarif etmiştim. Şu halde inkılâplar, ya Tıalk kütlelerinden doğarak, büyiik fikirlerle suurlanmış kal'b»lıklarm aysk • Unmasile aşağıdan yukan vapılır; bu aşağıdan yukanya sSzunü bir teriye farkı olarak değil, hendesî bir tabh olmak üzere kuHamyorutn. Yabut ta, vazife başında olanlar, < Wr iç değişikliğmi kendi milletleri Içfn elzem addederler. Bu mkılâpUr içrn birkaç misal Tereyim: Eski Rusyadaki Petro inkılâm yukarıdan gelmiş bir mkılâptır. Tarihhı Büyük Petro diye tanıdığı zat, brrçok »ebepleTden dolayı uyan maraıs, hayatm zevkini tatmamış bir milletin başında bulunuyordu. Büyük Petro Ruslarda yeni bir iç timaî heyet tekvm etmek için, m kılâp tarifi çerçeve»ine »ığacak yerden «öküp atıcı bir inkılâp yaptı. tkinci Mahmut, milletin o zamanki anlayış * e yaşayış hayatmda bhşuur haline gelmemekle beraber, birax iç ve birçok U dış »ebepler den dolayı yukarıdan gelme bir inkılâp yaptı. Kral Emanullahu» Efganistanda tatbik ettiği hareket te muvaffak ol mamış, fakat yukarıdan gelen ve bugünkü dersimizde misal olarak kullanılabilecek tipte bir inkılâpttr. Halktan gelen inkılâplara gelince Fransız, tngiliz. îtalyan ve simdiki Türk înkılâbı ve bundan evvelki mefrutiyet mkılâbı, iyiyi, doğruyu, hakkı aramak için zor kullanılarak yapılmış, muvaffak olmuş ve mkişaf etmiş olan inkılâp nümuneleri. inkılâp tipleridir. Arkadaşlanm, Sözümün bu mecraya gelişi, bana memleketimizde zaman zaman doğru ve yanlış bir takım telâkki lerle kullanılan ve ayni manayı ararken ayrılık ifadesi veren şu iki kelime üzerinde durmayı vazife kildı: thtilâllerm ve mkhâplarm tipleri fl zerinden ve bir başka bakımdan bir başka tasnif vardır. Bu bakımdan da, bütün dünyanm iyiyi ve doğruyu ara • yıs yolunda ihtilâl olarak sekilleşmi* hâdiseierini iki tipe ayırmak lâzımdır. Beserin ruhondaki esa», içtimaî aad sulhseverliktir. tnsanlar, hatta e kadar sulhsever olmuflardor ki, muay • yen içtimaî haklan gaspedildiği ve çiğnendiği devirlerde dahi bir büyük birleş:k hareket yapmak bususunda bu nu yapmantn farzolduğu anda dahiçekinmişlerdir. Bu kadar sulhtever in • sanlar, nihayet kendi mevcudiyetle • rini, rahat ve huzurlarmı fedaya katla • narak en büyük otoritelere, mahrukre karşı ayaklanımşlardır. Halk tabaklan, krallara, hanedanlara •e onlartn her türlü senaat ve zulifan* de tabiî müttefik olarak din hizmetmde kullandıklarma, böylece vücude gelen «mukaddes bir aristokrasi kar teli» ne karşı ayaklanmışlardır. HaBt ktHleleri, mal, ean ve n masuniyetlermi temin etmek için aristokrat kartelin başında klâsik tarrda mücadeley* başlamrşlardır. Biz bu tip ihtilâle, halk ihtflâli, halk inkılâbı diyelim. Bu klâsik ihtilâlin yanmda, yeni ve taze bir ihtilâl tipi vardtr ki, tarihinin başlangıeı yüz seneyi geçmez.» Recep Bey, burada Rönesans ve Reform hareketlerinden, makine devrinin başlamasından ve tekniğin flerle» mesile hasıl olan vaziyetlerden kısaca bahsettikten sonra, bu devrin hululünde makine baslarmda çalısan işçilerin bunlan idare eden patronlardan hak iddia eder vaziyete girebildiklermi soyliyerek dünyada yeni bir davanm adı olan sosyalizmin doğusunu izah etti. Baş ve kol emeği kuUananlann bü tün bu fabrika işlermin getirdigi kâra iştirak noktasından kendilerini ihmal edilmis addettiklerini, bu müfterek şuurun işçiler arasında katdaşhgmı, sermaye ve patronlarm karşısmda sosyalist, sosyal demokrat ve nihayet komünist gibi cephelerin teşekkül ettiğini, sermaye ve patron tarafının isçi tarafı için yeni haklar tanımağa mecbur olduğunu, bu hakların bazan zorhı çarpısmalar, bazan da hak tanıma yolfle eda edilmeğe baflandığım söyledi ve dersine söyle devam etti: < Bu smıf mücadelesinin bir törpü gibi bir millî ve içtimaî heyetm muhtelif smıflannı yiyisi, teknik ve istflı • $al kabüiyetleri yükselen içtimaî heyetleri bu içinden kemiren yarayı temiz • lemek için mesai sarfetmeğe mecbur ediyor. Nihayet bu smıf Tnücadele*i patron ve sermayenm 80 senedenberi isçi sımfına karsı yaptığı zulmün bir i enaleyh mektubunuz bana yeni birşey ' öğretmedi. I Siz de bir mektup aldıntz, ba! Peki siz bana neye söylemediniz? Söylemedim çiinkü sizi artdt görmememi istiyordu. Çünkü bana diyecektinîz ki... Demiryottar inşaatr Demiryollar infaatı mektedk. devam et Dolandmcı mühendi* Feliks hakInnda Pariste münteşir Le Journal (LS Jumal) gazetesi şu malâmatı veriyor: «Feliks 1891 senesinde doğmus tur. Hayatta ilk islerini, daha son ralan kızile evlendiği, namuslu bir nafıa mühendâsile berabet yapmıştjr. Fakat Gitgide artık isleri yalnız basarabileceğine aklı yatan Feliks muhtelif vilâyetlerde insaat deruhd e etmiş ve muvaffak ta olmustur. 1927 • İ 9 2 8 senesinde tekrar Pa riste yerleşerek faaliyet sahaunı d*aha ziyade genisletmiş ve birçok fhketlerde hissedar olmustur. Bu sırada Feliks kalabalık bir dost çerçevesile muhattı. Kendisinm iş çıkarmak ve başarmak hususunde. üttat oldugu teslim ediliyordu. Sürmekte oldugu Iüks hayat Feliks'in müstes na muvaffakiyetine hamledSiyordu. 2S0 bin franhk bir otomobile, muhteşem bir villâya, yata ve saireye malik olan Feliks 1931 de hiç kira•eye haber vermeden ortadan kay • bolmuştu. Bu tagayyüp o kadar anî ve etrarengiz olmustur ki kansı bile kocasmın tstanbula kaçtığmı oğrenememiftir. PolU bu gaybubetîn manasmı bulmağa çalışnken Feliks'in hesaplarım kanştrrmak aklma gelmiş ve hakikat meydana çıkmışhr.» r Galatasaraylılar Cemiyeondenı 26 k&nunusani 1934 tarihinde toplanmı? olan umumî heyetiraizee sabık idare heyetinin hesababnı teftiş etmek üzere intihap edilmif olan hesap ko • mitesinin verdiği raporu müzakere i çin nizamnamemizin 15 mci madde sine tevfikan 23 mart 1934 euma gü nü saat 14 te inikat edecek umumî heyete azanin teşrifi rica olunur. Himayeietfal Cemij/eti kongresi Himaydetfal Cemiyetinden: Cemiyetimizin 934 senesi vilâyet kongresi 24 mart 934 cumartesi günü saat on beşte merkezimizde yapılacakur. thtifale davet f.flm Türls Taleb* Blrlitind«n: Bugün yapılacak 16 mart fehitlert ihtlfalinl kutlulamak için bütün arkadaşların saat bird« Köprünün Eyüp tekelesinden hareket eden vapura gelmeleri v# lhtifal* Istirak etmeleri rica olunur. r YENİ ESERLER Hukuk Ankara • Çankın Ereğli hattı üzeTİmfeki inşaat 193S «eneti içinde tamamen biteeektir. Fevzipasa • Malatya Diyarbekir hattmda da ealısılmaktadrr. Tesviyel türabiye Erganiye varmTş, «ra • dan Diyarbekire dofru iierlemek • tedir. Gelecek sene içrad* bat Erganiye varaeaktır. Bu bat fiserinden Elâzize olan kısmın da tesviyei tfi rabiye ve balâji bittniftir. Sıva» E n n m m hattı inşaatına da faaliyetle devam edilmektedir, BUJ hattm hem Malatyadan, hera Sı • vastan tesviyei türabiyesi ilerlemektedlr. Her iki tarafın yediser ki • lometrelik kısmın tesviyei türabiyesi bitmiştir. Nafıa Vekâleti Afyon Antalya hattı üzerinde de tetkikatma de vam etmektedir. Müsait «erait burunursa bu hattın da ihalesinln yapılması düsünülmektedir. Ankara Hukuk Falcültesi Talebe cemlyeti tarafmdan nesredilm«kte olan <Hukuk> mecmuasınm 2 nci sayıaı çıkmıştır. Bu sayıda muhtelif profesörlerin kıy , metll yazüan vardır. 6üney Merslnde Ouney isminde aylık bir flkir mecmuası çıkmağa bajlamış ve ilk nushası mâtbaamıza gelmlştir. Istanbul Tedavi serlrtyatt Doktor Akil Muhtar Bey tarafmdan neşredilmekte olan bu mecmuanın 12 ncl sayısı ilmi ve tıbbi yanlarla çıkmıştır. Havagazi Şirketi 17 mart comartesi grünü saat 14,30 da Bevazıtta Elektrik Evinde verilecek olan amelî yemek ve pasta pişirme dersine bütün hanımefendileri davet eder. (14537) Varlık Bu güzel edeblyat ve fikir mecmuasının 17 nci nüshası her zamankl gibi zengln ve mütenevvi mündericatla çıtanıjtır. Üniversite Rektörü Neşet Ömer Beyln pek mühlm bir musahabesi, Abdülhak Şlnasl, Mahmut Ragıp, Sabahattln Rahmi, Cemll Sena, Ağaoglu Samet, Muvaffak Nael Beylerin makaleleri, Halit Zlya Beyin gayet güzel bir hikayeri, Yakup Kadrl Bejir tefrıkası, Nlhat Sırrı Beyin Şehlr Tiyatrosu hakkında yatdığı makale sayanl dikkattir. Kemalettin Kâmi, Ömer Bedrettin, Yaşar Nabi, Behçet Kemal, Hamlt Macit, şevket a f a ve Rüknettin Beyle rin jiirleri vardır. thtilâl ve isyan thtilâl ve mkılâp sözleri münasebetüe düfüncelerimi söyierken, dil iflerinde çal'şanlara bir tetkik mevzuu olmak üzere bir kelimeye daha temas edeceğim: tsyan kelimesi. Bizim anlayifimıza göre içtimaî mevzulanmızı mütalea eder ve fikirlerimi n kullanırken bu kelimeye bence şöyle bir mana vermek faydalıdır: İhtilâl doğruyu ve haklıyı amyış noktasından bir aysklanıştır. tsyan kelimeröde ise, thtilâlde kutsiyet ifade eden mananın tam zıddım anlamalıyız. tsyan, doğru vaziyete geri fikirlerle, cerri menfaat, kâr fHdrlerile, bazan kapalı ve basan açık maksatlarla otoritelere karşı ayaklanmakbr. Türk inkılâbı karfismda iç ve dıs bir takım fenalarm tahriki yüzünden çıkan Şeyh Saidin hareketini isyana bir misal olarak vermeme imkân vardır. karşılık intikamı olmak fizere yeni bir j şumul vaefmı daima habrda tubnak Iâtakım fikirlerle şekülesiyor ve bugünku zandv. Sovyet Rusyada isçi ve emekçilerin Törk Inkılâbmtn cihansümullUğünü patron ve sermayelere zaferi diye ifagdsteren husuaiyetlerden biri coğrafya de edilen bir devlet rejuni kuruluyor vaziyetidir. Türkiye, Avrupa ile Asya ve bu rejim bir asır devam eden smtf arasmdadır. Sanayi memleketlerile «amücadelelerinin işçiler lehine uferrai nayi için iptidaî madde hazırlayıcı ve kaydeden bir hâdise olarak telâkki eSctuadî bakımdan iptidaî sayılan dündiliyor. Buna smıf ihtilâli dersek, smıf ya parçalan arasında esaslı bir geçit ihtilâli de bitmiyor demektir, sekillerive yol üzerinde bir memlekettir. Tür ni ve nevilermi değistirerek mütema kiye Boğazlann sahibidir. dtyen devam eden bir hâdise oluyor.» Bulunduğu coğrafî vaziyet, bu inkılâ* bın kendi hudutlan dışında tesir icra Sıntf mücadelesi, halk ihtilâli etmek vasfmı kazandırmıştır. Recep Bey smıf mücadelesmin, içmCihansümullüğü teeyyüt edecek bir de cereyan ettiği baa memleketlerin başka sebep te, bu inkılâbı yapan m:l • vaziyetme dair bazı misaller verdi. lşletin, en asil, şerefli ve en yiiksek kahçi ve emekçilerin IOT kullanarak yapramanlık vasıflarmı taşıyan ve bu hu • tığı hareketlerin mukabil hareketleri suslarda başta saydan bir ırktan olmadavet ettiğini ve meselâ ltalyada sen • sıdtr. Bu topraklarda Türkten başka dikalist cephesinin yıkJarak heyeti bir millet olsaydı, inkılâbuı cihanşü mecmuası bîrbirinm ijini ve vazifeshti mullüğü bu kadar yüksek görünmez, tamamlıyan bir millî devlet kuruldu • bu kadar genişliği haiz olmaıdı. lnkı ğunu izah etfaicten sonra dedi ld: lâbın cihanşumüllü^ü, vaki oldugu za« Türk tnkılâbı bu tasnif şekline manda bütün dünya vaziyetinin aynlıgSre tam ve tipik bir halk ihtilâlidir. ğı ve hususiyeti noktasından da teyit Hiçbir mfllf ihtilâl hiç bir halk ihtıiâli edilir. Türkiyede vaki oldugu kadar yerrade Türkiyenin iktısadî canlanme yolunkat'i ve lüzumlu serait altmda olmamifda oluşu geri kalmıs memleketlere örtrr. Türkiyede oldugu kadar çetin müşnek olmak hususiyetini de göstermekkül&tla çarptfüarak başanlmamıstır. tedir. Nihayet Türkiye Cumhuriyetinin Türk tnkılâbı devri, bir büyük ve her türtü kudret ve kuvveti, Türk inasil milletin diriliş ve kurtulua hare • kılâbınm cihan nazanndaki ehemmi • ketinin ifadesidir. Türk mkılâbınm şiarı yetini genişleten, artıran bir sebeptir.» ve rarikası olmak üzere, ooa, bütün Recep Bsy konferansmı bitirdik • dhana karşı açılan bir büyük tstiklâl ten sonra on dakika istirahat edll muharebesinin de basanlmış olmak di. Tekrar kürsüye geîerek talebehususiyetmi vermeliyiz. Türk tnkılâbısile mesgul oldu. Sorulan suallere nın, orijmal vasıflan arannda cihan cevap verdi ve ilk dersi bitirdi. güzel ve endişesiz günlerde düşünmüş olsak daha iyi ederiz. Nasü isterseniz öyle obun Mis Betti. Verdiği cevap beıri çok sevindirmjşti. 19 yaşmda âşık bir delikanlımn duyduğu beyecam duyuyor, kendi kendimi ayıplıyordum. Biraı daha ciddi bir eda Ue ilive ettis Fakat ba ahval ve şerait danflmde bir mfiddet birbirimizî görmesek çok ryi yapmış olacağu. Siz bu fikir • rle değil mistniz? Bu «değil misini» i e şekilde söylemişti ld chayv, değilim» deme • mi istediği gün gibi aşikârdu Hayır ben bu ffldrde değilim Mis Betti, dedim. Gözleri sevmçle parladı. Yanaklan kızardı. Tekrar söze başlarken roukavemeti biraz daha kmlnnş göfünüyor • du. tyî ama sizi temin ederim ki bu hareket makul olmıyacaktır. Kendinizi büyük bir tehlikeye atmış oluyorsunuz. Görünmiyen adam size hücum ettiği vaJdt kendinizi nasıl müdafaa edeceksiniz? Buna muktedir misiniz? Bunu düşünmeli değil miyiı? Hele bu me sele halledilsin bakalım, sonra... Sonra kuru bir teşekkür değil mi Mis Betti?.. Şöyle yarım ağızla bir «sizi yordum, çok âlicenapsınız» cümlesi... Hayır hayrr... Ben bu kadarla iktifa edemem. Gülüyordu. Ben sahte bir ciddiyetle devam ettim: Hem sam. . Bu çok hasisçe bir mükâfat olur. bu adajnın ben den böyle birjey Ya bunu ben rica edecek olur Reşimli Şark 39 numarah mart nüshaa üç renkli gajet guzel bir kapak içinde: Cenap Şehabettınin ölumü, Aramıler, Türk Iran tarihınden bir levha, Afrika hayvanlan neler bllir?, üyuyan krallar, Bir dan sozün hıkâyesi, Edirne mezarlıklannda Pertev Paşa, Alânya küîupanesı, Attm tokadı, ş ir!er, mizah ve saireyi muhtevi olarak intişar etmiştir. HAYALET Macera romanı: 23 Nakleden: ömer Fehmi Bu mektubu aldığımz dakika'dan itibaren zabtta memuru Stev ile temastan vazgeçeceksiniz. Bu temaslartn if icabı olması dahi bence mazeret sayılmaz. thtart • mm aksine hareket Stevin ölü münü intaç edecektir. Tehdidi mi ikaa muktedir olduğumu birçok mitallerle gördünüz. Arnoldden sonra bir başkasının b'lümüne daha sebep olmaytnız. Stev bu dakikadan itibaren nazarımda hüküm giymiştir. Bu fecı akıbetten onu sözümü diıüi • Kâğıt, satırlar arasındaki çarpık harfler ve (S) lerin kınkltgı mektubun görünmiyen adamdan bırakmıyordu. Betti Sarjen mektubu okuyup bitirdiğimi göriince sordu: Ne fikirdesiniz ? Hiçbir fikrim yok, dedim. Ben Omuzlanmı silktim: de bu fekilde bjr mektup ajdım. Binageldiğine füphe bile Ya ben sizi artık görmek istemi gitmek Bunu budalalıkrr, diyecek yorum, böyle bir tehlikeye karşt bile olursam... sö'ylemek te beyhudedir. Evvelâ size şımu bildirmek mecburi • yetindeyim: Sizi, arkadaşlarmm himaye ve sıyanet etmeğe memurum, res men memurum! Hükumet bana bunun için maaş veriyor. Şimdi ben âmirime gidip korktuğum için bu vazifeyi kabul edemiyeceğim dersem iyi olur mu? Bunu benim için siz bile arzu etme meüsiniz. Betti beni memnun etmek malcsa • dile bu bahiste fazla urar etmedi. Yemek zamanı çoktan geçmisti. Hiçbirşey yememiştik. Karnım zil çalıyordu. Beraber yemek yejnemîzi teklif ettim. (Mabadi var) Ne diyecekthn? yerek yalntz siz kurtarabilirsiniz. Belki korku ile bu emri dmle • Sizde gözü olan her adamt en mekliğimi îstiyeceksiniz. Ben de sizm büyük düşman sayanm. Bunu düarzunuzu yerine getiremiyeceğim için sünerek hareket ediniz.» muztarip olacaktun. Mektubu cebimden çıhartarak u • zattrnı ve ilâve ettim: Siz de size gelen mektubu bana göstermemek btemiştmiz, Bu hareketi ayni sebeple yapmış olmanızı düşünebilir mîyim? Lâtif bir tebessümle cevap verdi: Azizim Mister Stev, ben sizm Utediğiniz şeyleri düşünmenize nanl mâni olabilirim? Fakat bunlan ileride, istemeğe hakkı yok ki... Yapamam. Nafile yorulmuş o » Iorsunta.