26 Şubat 1934 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 6

^Cumhurîyei 26 Şnbat 1934 Akciger vereminin tedavisi Bir Italyan profesörünün ortaya koyduğu yeni bir tedavi usulü müessir neticeler veriyor Akciger veremine müptelâ fahıs lartn biiyük bir kısmı iklim ve flâç te davisi, iyi gıda ve mösait sıhhî şera it altmda bakılma sayesinde jifa bulabiliıierse de birçoğu da bütfin muharazakâr tedavi vasrtalaruun tatbiinna rağmen, yahut hastalığm pek fleriemiş olduğu bir devrede tedavi altma alm • malan dolayısile zikredilen bu muhafazakâr usuller müessir olamaz, ve hastalujm terakkisine mâni olunamaz. Ciğerm bir parçası tüberküloz basil • lerinin hücumu île harap olup öksürükle barice atılır ve buralarda içerisi ce rahat, ensice döküntü'erile dolu boşluklar tesekkül eder kî biz bunlara kehif (caveme) isminî veriyoruz. Kehiflerm teşekkiilu hastahğın şifa meyli üzerindc fevkalâde fena tesir yapw. Kehifler, cigerin sağlam kısımla • rnw ve difer uzuvlanmızı (hançere, barsak) miitemadiyen intana maruz bırakan basillerin toplantı yerleridir. Bundan baska, ba bastalar civarlann dald w ğ t » m şahıslara, bilhassa çocuk !ar icin tehlikeK intan membalandır. Büyâkee kehiflerin kendilerine si fa bulmalan ihtımali nadîrdir. Bu se » beple bicbir zaman bu ilıtimalî hesaba lcatmak doğru obnaz. Bıma mukabil ttalyaa doktom «Forlanini» ru'n »ım'î «pneomothoru» namile ortaya athğı basH bir amdiyart, bastalığm şifası ü zerinde pek müessir bir âmil o!da. Ba aaıeliyatU gaye, hacta olan ciğer knmmm kâcültülmesi ve bareketsiz bir bale getirüınesidir. Bu sayede kehifler buzülür ve iyi ohırlar. Sun'î «pneu mothoras» m tatbik tekniğini anlamak îctn eîger sathmı ve sadır cidarnu ör • ten «rplevra» vüreykalan arasında gayet dar bir boslağim buhmduKunu bflmek lâznndtr. tste buraya d'kkatle sokalan bunttî bir iğne vasıtasile hava sevkedilir, ve plevra vSreykalan yekdi gerraden avnlarak ciger sadır cidarın dan uzaklastınhr. Bu soretle, cijrer darriHnde içerieri cerabatle dolu kehif • ler büzölSr, cidarlan birkac ay zarfnv da hnsale gelen nesct nedbî vasıtacile birbîrlerile yapısarak kebif tamamcn zail ohır ve intan mihrakı da söner. Şifadan sonra, plevra bosluğuna ha va tevkediîmezse ciger tekrar eski buyBklujr&na ve &a?lam satnandaki fa«Kyetmi yeniden kazamr. «ForlanTni» nin ba pek faydah a • meliyes» maatteessüf ancak bazi kehif vak'alannda tatbik edilebiKr. Birçok hasralarda dsranî iltihao aeticesi iki plevra vSVeyfcasan yekdi^eriie yapı* hran îftfcaklaT hosnle geür ki, ba hal plevra bos1n§una hava sevkedümenne îmkân bırakmaz. Hasta direr ba yaputirtcı netbf elv»f vasıtasfle b*men »adır eîdaffma kadar eeldlrnistir. Iste, bu gtbi aJrralde azami sadtr eidannı müteharrrk bir hale getirmek turetîle ciğerm böröimesi kabii olabilir. Maksada errock içm muteaddrt kaburğa kemiklermden birer parça kesmek ve sadır bofluğuna daraltmak Iâztmdır. «Tho rasoplaatik» admı verdiğimiz ba ameliyat sayesinde, sun'î pneumothoru gibi bînlerce hastantn şifan temm edilmistir. Ameliyata miisait olan hastalan secmek hususunda günden giine artan tecrübeler, tekniğin basitlestirilmesi sayesir.de bizzat ameliyattan doğabüe cek tehlike'erin pek azaltılmasına mu • vaffak olunmustur.<cSauerbruch» un kliniğinde 8 sene zarfmda yaohğirmz 700 kadar ameliyatta sebebi doğrudan doğruya veya dolayısile ameliyata ba^la nabilecek vefiyat ttdedmm nisbeti % 7,7 dir. Tabiî hastalarumzuı, muka vemetleri fevkalâde azalraıs ağu* tii • berküloz vak'alan nazan dikkate al • raak lâzundır. % 26,3 de ameliyat kifi derecede mösmir olmadı. Bu hastalar, amelivattan sonra da basili havi balgam cıkarm^kta devam ettiler. Buna mukabîl ^c 66 sı yeniden faal hayata atüabilecek bir sıhhat ik tisap etffler. Arhk basil cikirmaz o! dular. Amelîyat yaoılmadıği takdirde ölecekleri hemen mohalrkak olan ba hastalann tekrar çalısma hayatma gi • rebilmeleri ameliyat m pek kıymetli notice verebildiğirri gösteriyor. Tabüdir ki, kesilen kaborgalarm a dedi, hastalığm vüs'at ve sümulune tâbidir. Çok defa kehfm isgal ettifi ci ğer zirvesini ihata eden kaburga hal • kasmı kesmek kâfî gelîr. Hatta bazi defa • bîDıassa cigerin ah fusnmdaki kehiflerde kemiklere doîaınrmyarak ya'ruz hicabıLadz sinirmm kesîlmesi • le îktifa edilebiitr. Boyonda muayyen o* lan tesrihî nahiyede yapılan ufak bir sakla ba smtre v i n l olanabilh*. Sinirin kesilmesi hicabihaczin feidni ve bu suretle meflâç hicap yukan kaHcarak cigcrin «Jt kısımnm istenüdigi veçhUe bSzalmesini intaç eder. Daha bir noktanm izah edilmesi lâzundır. Eğer vâsi mikyasta kaborğalarra kecümesine mecburiyet gorGMuŞü ahvalde, vucudün haricî sekiînde dik • katî cafip bîr defıs3tîîk hosale gelir. Cîğ^er veremrnde eerrahî tedavi a salSnSn hasfa msaniara getirmis o!dafo bSyök terakki iki sahada istifnde temtn •der: Mösmir müdah*lenin hastanm sıhhatini iade etmesine ilâveten pek muhim olan içtimaî faydadır. Hemen daima hayahn en faal bir devrerinde bu uzun hastabjhı mntap olanlar sık sik yapmak mecburivetmde olduklan körler dolayısüe ailelerrnden ve kazanç • lanndan ozıtk yasamağs mecbor olnrlar. Tedavi masntfnuı ram'meten ka zanc kabiliyetinin zevali, bittabi ger«k sahsî ve gerekse mîllî servet ve veta »trn zarannı intac eder. Ameliyatın temrn «ttiği seri sifa, hükumettn kehifli hastalar icin sene • lerce yapmağa mecbur kaidıği maddî fedakârlığra derecesini azaltır. Diger bir faydası da umumî hifzıs • sıhhaya taal'uk eder. Dertmî kehif hamfli hastalnr mtanrn yavılmasırıa hîz met eden en başlı membalardır. t«te bunlann şîfayap olması rmıhitlermdeki sağlam msanlarm nlasma tehlikesm den kurtanr. Profe*or Dr. NU»en Futbol heyeti ve dövüşlü maç Geçenlerde açılan 13 mektepten başka 10 mektep Fener kalecisine müebbet, Fikret ve Tevfik B. lere daha yapılıyor, yol inşaatı hummalı bir şekil aldı 6 şar, diğer 14 oyuncuya 2 şer ay boykot cesazı verildi (Birinci aahifeden mabat) ederek cezalandırmamu, diğerlerine ibret olacak bir netice alrrvamız lâzrmdır. Bu hususia vakit geç>'rmek veya hatıra gönüle bakarak hareket etmek gü niin birinde sahalarda daha acıklı ve esefli vak'alann hudusuna sebebiyet verebiUr. Bunun içindir ki cezrî kararlar vermek Turk •porumın istikbali için çok lâznndır. Zabâliniz maçta bolanmafsunaz. Ba hâdisenin zahuranda a*d kabahatli kimdir? Gerçi ovumm bidayetindenberi orada idik. Lâkm fazla kalabalıktan ancak balkonun geri sıralannda yer ala. bilmistik. Ne ben, ve ne de yanımda bulunan Futbol Federasyonu reisi Hamdi Emin Bey vaziyeti liyıkile gÖremedik. Oyuncular birbirlerine girdiler, kavga ettiler ve zabıtanm müdahalesi gönildü. Yalmz maçm başlangıcından ia'baren înkîşafuun »inirfi bir hava içinde eereyan ettiğini gördükçe böyle muessif bir hâdisenin zuburunu tahmin e . diyorduk. Hatta buna düşünerek ilk isimiz orada inzıbat âmirmm nazan dikkaa'm celbetmek oldu. Hâdisenin bir daha tefcerrfir etmemesi için ne dörünüyorsunu»? Badema sporda bu derece eâr'etkârüğa, bu kabil tasltmlığa hiçbir za man roeydan verilraemesi için sıkı tertibat almacaktır. Zaten vertlen cexa kararlannm stddeli olu»u hâdisenin te kerrurüne mâni oknak içindir. Esasen oraya para vererek seyir tçln ve bir spor zevki tatmak arzusile uzaktan gel> mis olan bmlerce haSa biçe »aymak sporculuğun serefme yakıstr bir hare ket degildir. Sporcularm vasfi mümeyyizi centilmen olmaktır. Hakem de boyk tafkınlıklara, sıkı bir idare ile meydan bırakmamalıdır. Aradaki rekabet yüzünden fazla smirli bir hava içmde oynanan maçlarda hakem, emrinden çıkanlan ve oyumm nizanum ihlâl edenleri hiçbir mülâhazaya, hiçbir arkadas gayretkesliğıne kapılmadan sahadan atmalı ve bu sayede mevldmin oyuncu lar indindeki kuvvetmi göstermelidir. Bu içi yapanlar knnlerse ister tek bir şahus olsun ve itterse bütün bir kaKip hiç tereddüt etmeden ve vakit geçirmeden siddetH sorette cezalandınlmalı ve onlan derakap spordan a • zaklastırmahdur. Bu snretle halka da spor disiplininm kat'iyetini açıkça gosterilmiş olur. Ve oyuncularla beraber halk ta biuneli • dir ki şu veya ba mülâhaza veya mü • dahale ile oyun yanda bmkiknıyacak, tamamlattmlacaktır. Kavga ederek, oyun kaldı diyerek balkı sporsus bı • rakmağa kimsenm hakkı yoktnr, Baua gazeteler ba münasebetle futbol heyetinin de mes'al olduguna ve muvaffakiyetsİTÜk gösterdigini ya*ı • yurlar. Bu hnsastaki mütaJeanız nedir? lstanbul mmtakasmm ve futbol heyetinin son zamanda gosterdği ka • biliyetin, zaptı rapt tesisindeki karar • lanmn takdirkânyım. Aumî surette çalısryorlar.. Esasen bu heyet en gü zide spor arkadaşlanmızdan müteşekkildir. Vazifelerini sakin, mutedil, fa • kat ciddiyetle yapıyorlar.. Biitün bu arkadaşlar çok dürüst ve bilhassa her tSrla menfaat kaygulanndan azâde ve tertemizdirler. Vazifelerini şimdiye kadar hiç kimseye nasip olmıyan bir ti tizlikle görmüslerdir. Bunu efkân n • rrrumiye mâvacehesinde kemali ifüharla söyUyebilirim. Bu arkadaslann çok defa geceyanlanna kadar calışbkları nı gördihn. Bunlara çalısmıyor, vazifedeğiştirmiyordu. Gözleri hadekalanndan fırlamifb. Ağn son haddine kadar açılmış, mosmor düi disan sarknnstı. Sanki havanz kalmış ta nefes almak için bütün gayretint sarfediyordu. Kendi kendime: Acaba, dedim biraz daha acele etmiş olsaydun ba netkeyi değiştire • bilecek nuydim? tke Hvmber yeni bir sualle hepimL zm düşüncelerine tercüman oldu: Doktor size gore bu katil hâdisesi nasJ vuku bulmus olabilir? Vallahi olup biteni hepiniz de benim gibi gördünüz. Hatta ona ben den daha yakındmız. Ben jestlerinden delikanlmm boğulmakta olduğunu anIadnn. tlkönce bunu oyun icabatından sanrmştmı. O sırada bir müdahale miimkün değildi. Yapılsa bile müessir olmazdı. Benim anladığuna göre a • mudufikarisi daha ilk temasta kırıl nu»tır. Delikanlmm bundan sonraki çjrpmmalarmı nihayet cançekisme di . smi yapmıyor demek pek msafsızca bir harekettir. * Verilen ceza kararlan hak kında malumat lutfeder misiniz? Tecziye kararları etrafında henüz resmî malumat almadun, Yalniz her iki takundan da bir iki kişt müstesna olmak şartile hepsinin ce* za gördüklerini biliyorum. Her halde verilen ve pek kısa bir zaman içinde kat'iyet ketbedecek olan kararlann Tlirk sporu ve onun ftli menfaatlerine uygun olacağında füp hem yoktur. tngiliz antrenörüne tecavfiz eden oyuncu hakkinda a y n bir moa> mele düsünülüyor mu? Bu oyuncu hakkında nizam namedeki kayit ne Ue heyet bittab! onu yapmıştır. Dayak meselesî hu • kuku şahsiyeye aittir. Bence ba hal, ne de olsa hoca vaziyetinde bulunan birine karşı kaldınlan el »porculo ğıımus için elintdir. Ben TSrk *por> culuğunu her zaman için bu gibi h a l lerin çok uzağında görüyorum. Bunn saygisız ve takdirsiz bh* tek »ahm kusunı olarak görmeliyiz. Şunu bilka*sa kavdetmek Uterim ki »por teşkilâh icinde ileri yer alnuf kulüplerin yetismekte ve ilerlemekte olan kulüplere nümune ol • ması lâzım iken ekseriya söz niza • mını apor disiplinini bozan onlar oluyor. tstanbul mıntakası heyetinin bu hftdise fizerinc verdiği karar hakikî »porculart ve sporla alâkadar efkâri utnumiyeyi memnun bıraka • cak ve tatmin ed'ecektir. 17 futbolcunun tecziye edilmeleri kararlaştı Tirede yeni yapılan mektep ve yollar (Yakanda) Aydın Tire yol inşaatıniem bir intıba, (aşagıda yeni koy mekteplerinden bîri ve Tire kaymakcmu Cafur Bey Tîre (HUMHÎ) Kazaımzda mektep re yol faaliyeti muvaffakiyetle de • vam etmektedir. Kaza dahilinde geçen sene inşaatma başlanılan 23 koy mek. tebinden on üçünün Cumhuriyet Bay • rammda açılma merasâni yapılmıştn. Geri kalan on mektebtn de önütnüz • deki den •enesine yetiştirilmesi için icap eden tedbirler almmışbr. Ba mektepler de nanal edildigi takdirde kaza köylerinin maarif ihtiyacı temin edflmiş olacaktnr. Kaza merkezinde bulunan dört ök mektep, kazanın okuma ih. b'yacuıı temin etmediğinden vilâyet meclisi umumisinrn yardunile baslanıIan bahçeH kahve semtindeki bes dersbaneü büyfik mektep te önumüzdeki yıl içerismde bitirilecek ve bu suretle merkez kaza ihtiyacı da tatmin edilmiş olacakbr. n için geçenlerde kazamua gelen Basmühendb Nnri Bey ve arkadaflan tarafmdan en son isakşafat yapılmıs, ktsun kunn faaliyete geçilmiftir. Bu bü yük yolon dahi bu sene içinde açda • cagına nrahakkak nazarile bakılmakta< dir. Tire • Torbalı sosesinin Tireden ÎÖbaren 9 uncu kiloroetresindeki bozuk fVtymm1" da emanet suretOe yapılma• için esash tedbirler almmifbr. Ba kısım da bitirflerek yeni Torbalı so • sesüe muvasalası iyi bir şeküde temin edildigi takdirde tzmire çok munta . zam bir seküde gidip gelme imkânı hasıl olacaktır. Aydm büyük yolu bitirildigi takdirde ba yol, tznnri Aydıns çok iyi bir sekilde bağlanus ve iktısa • den buyük bir fayda temin etmiş ola • cakhr. nahiyesine bitmiş ve en Tiremizin en yakra mesirelerinden •ayfiyesme suyu, tabii manzarast, hayasıntn leta fetüe maruf olan Kaplan hara kadar ikmaline ah yolun da bu sene icinde ve ilkba • çalnaknaktadır. atla Valnniz Kâzun Pafa tarafmdan Futbol heyeti reisınin sözleri Futbol heyeti reisi Necmettin Bey de diin bir muharririmiz* sımlan söylemistrr: < Tecziye kararlan bütün heyet azalannm iştirakfle müttefrkan ittihaz olunmustur. Heyet nizam name dahilmde vazifesini yapmıs • trr. Yanda kalan maç devre «otrunda oynanacakhr.> Necmettin Bey, birçok yüksek ve maruf oyuncuların tecziye»* dolayısile busule gelecek bosluğoın naııl doldurulacağı hakkindaki male söyle mukabele etmistir: « Biz, sekiz on kisi için değil, tstanbulun sekiz on bin »porcusu hesabına çalışıyoruz. Ütnidhniz onIardadir.> Yol faaliyeti Çalifkan köylümüzün yardımfle Tireyi, Aydmm Germencik teaddit köprulerm inşası bağkyan yol ile ba yol üzerindeki m Cumhuriyet Bayramında açılma me rasimi yapümıstır. Gene kazamızı kısa istikametten Aydma bağlıya . cak olan Kökçen, Eyctdere, Paşa yaylan yolu da tntraek üzeredir. Kısm şu günlerde pek şiddetlenmesi yüzonden tabi edilen faaliyet ilkbaharda tekrar başlıyacak ve bu yd içinde ba yol da, herhalde açümıs olacakbr. Bu yol üzerindeki Fındıkdere köpriîsünun malzemesinin şimdiden haznlanmasuia çaIışılmaktadir. Nafıa îdaresfnce idare edihnekte olan Tire . Aydm yolunun mutebaki k» çıkılarak görülen ve çok begenilen bu •ayfiyenin yolu bittigi takdirde yeşü Ti remiz çok guzel ve firin bir sayfîyeye kavusmuf otacaktar. Kâmil Bu akşamki içtima Futbol heyeti bu akfam toplanarak Süleymaniye • Besiktas maçın daki hâdise ile mesgnl olacaktnr. Heyetm bu hâdîseye müteallik karannm teanhfire uğraması, ya ralanan oyuncuya ait muayene ra • porunun henüz gömderilmemesin den ileri gelmistir» Tecziyelerine karar verilen sporcular, kararlar kat'ilesinceye kadar oymyabüeceklerdir. Dr. Nuri Fehmı 11 esrarkee cürmü meşhut halinde yakalandı Göz Hekimi Telefon 2321i CağaJoğlu, Sureyya B. apart. Saat 2 • 6 ya kadar Londrada nümayişler (Birinci aahifeden mabat) b'da vermek uzere Avam Kamarasma girmeğe çalısacaktır. Londra 25 (A.A.) Dün tevkif edüen komünist uderlerinden M. Pollkt ile M. Marnı, Pontayprid bususî mah . kemesi tarafmdan muhakeme edilmişlerdir. Kendileri tahrik edid mahiyet te nutuklar söylemekle maznvndurlar. Muhakeme her ikismi kefaletle serbest bırakmıstır. Çarsamba günü tekrar bir celse olacakbr. " ye tavsif etmek m&mkundör. Hiçbir sey görmedik, diyorsunuz. Fakat bu parmak izlerine ne diyecegiz? tyi du • şününüz. Onunla aranızda birkaç adım mesafe vardı. Hiçbirşey görmediğinize emin misiniz? tke Humber cevap verdi: Hiçbirşey görmedik. Bir aktör de ilâve etti: O boslukla dövüstü. Ben ahldım: ~* Ben de gormesme g'ormedım a* ma doktor, nasıl söyliyeyim, bOmem, garip birsey hissettim. Doktor heyecanla sordu: Garip birsey mi hİMettmiz? Ne gibi birjey... Sahi onun yanma ilk defa giden sizdmiz. Hatta bir araltk si • zin de olen aktör gibi boslukta çırpm • dıgmızı, birşeyi tutmak ister gibi hare. keÜer yaptıgmızı gordâk. Bütün gözler bana çevrilmişti. Bü • tün çehrelerde sinirlerin, adalelerin gerfldiği, b'tredigi farkediliyordo. Hâditenin eereyan etttği kahoe Oün Beyoğlunda Galatasaray kulübü sokağında bir kahyede 11 etrarkeşin e»rar içtikleri zabıtaca hab«r alınmıç, bunlar cünnS meşhut halinde yakalanmışlar, kahve kapatılarak muhurlenmîştir. Kitabı Rlj.rif Vekâletince bu sene programlanna da kabul edıl , o mişt r. Bütun tcıebî lisanı tedrisatında esas olduğu veçhıle ber üç kısraın muallimlere mahsus nnshası da mevcuttur. Birinci kısım 21 Kr. Ikinci , 31 „ Üçüncü m 3o „ Muallim M 150 „ Topfan aianlara ve mektep idarelerine iskonto yapılır Matbaamı/da ve her ierdc bulunur. .. Ali Nazıma Beyin La Clef du França's . l. * ı • «. Fransızca Muallimlerine Lise ve Orta Mektep HAYALET Macera roman1: Peki ama doktor, dedün, ba el knnin eli, bu adam kim olabilir? Doktor gözlermi bana dikerek ce • vap verdi! Bunu benden fazla siz bilecek . smiz. Benim bildiğim ve soyliyebileceğim şey ba gencin boğalduğu, ayni zamanda belkemiğinm lnnldığrdır. Bü tün bu isler birkaç saniye içinde olup bitmistir. Bakmız! Doktor tekrar cesede iğildi. Boynumı orton yakalığı çıkardı, gömleğin yaka • stnı sıyırdı ve bahnumu gibi sarı bir cih Hzerrnde mor birer leke halinde göm çarpmn parmak izlerini göaterdi» Nakleden: ömer Fehmi Bu maddî deliller btzim saskmlığı. rmzı artırmaktan baska birseye yara • mamıştı. Aptal aptal birbirimize bakıstyorduk. önümüzde bhaz evvel yası • yan, hareket eden, konuşan bir adam vardı. Bu adam stmdi nıhsuz bir ce set obnustu. Peki ama bu tahavvüle sebep olan kuvvet neydi? Arnoldün nası etraftnda toplandığı. mu halde onun öldüğüne hâlâ man mafc iatemiyorduk. Bize hep bicare delikanlı biraz sonra kırmldanacak, ayağa kalkarak bizi aldattığmdan dolayı kahkahalarla gülecek gibi geliyordu. Fakat bizön bu zannunu feci haldkati Evet boslukta birşeyi tutmak, birseyle mücadele etmek istedim. Ba sey bana bir el, çelik gibi sert, fakat gene etten ve kemikten yapılmıs bir el gibi geldi. Sozlerim deli saçmasına pek benziyor, biliyorum. Fakat emin olun aklım basnnda... Amoldü görünmiyen bir el boğdu. Ben böyle zannediyorum. Mademki boynunda parmak izleri var, mademki Arnold boğazı sıkılmak suretile öldü; şu halde böyle zannetmekte hakbyım. Onu öldiiren canlı birşeydi. Yırtıcı hayvanlarn pençeleri kadar sert ve kuvvetli, canlı birsey! Doktor sordu: Ba görünmiyen el dediğiniz seyi yakalıyabildiniz mi? Bir lâhza için evet. Fakat tam kollanmm arasma aldığun sırada da • gıbverdi. Hepsi sustular, bakıslar daha fazla bulanrraş, yüzler daha çok sararmts • tL Betti Sarjenm titrek sesi yokseldit Dağıldı mı dediniz? tke Humber de bağırarak suali tek. milledi: Canlı birsey, etten, kemSden yapılnns bir madde nastl olur da dağıhr? Bunu anhyabilsem... Biraz durdum. Yeni bir sual sorrimaymca ilâve ettîm: Eğer bu muammayı halletseydini anlaşüması lâzım gelen seylerin hep • sine cevap verirdim. Fakat maalesef ben de bu bahiste sizden fazla birsey bilmiyorum. Görünmiyen el bir su, bir duman kütlesi gibi dağıldu Hoiâsa kat'î hiçbirşey bilmiyorum. Görünmi yen bir el olmıyacağına göre belki de yanüıyorum. Bir makmist üçuncS perdede sah • neye konmak üzere hazn*lanan bir masaya doğru ilerledi, örtüsünü ala rak geri döndu, örtüyü cesedin üze • sme ato. (Mabadi var)