ss71 Tejrinisani Cumhttrivef Parisin kocasız kalan kızları Yeni Fransız kabinesi T1BBİ BAHtSLERi İki büyük kayıp Dinarlı Mehmet, Pariste 2 nci maçı nasıl kazandı? Türk pehlivanının karşısına çıkarılan ve on altı dakikada mağlup olan Amerikalı Hardi Kruskamp, Ohionun meşhur güreş şampiyonudur Yüzlerce genç kız dün Yeni kabineyi teşkileM. Difterinin ilâcını bulan Roux ile vereme karşi aşı kesfeden Cal«ıette vefat merasim yaptılar Şotan memur edildi Paris 26 (A.A.) Dün Pariste her sene yapılan «Samt Catherine» bayramı kutlulanmıstır. Acı bir rüzgâra ve yağan sulu bh kara rağmen dünkü bayram her seneki gibi pek eğlenceli olmustur. Bu bayram 25 yasında olup kendilerine kcca bulamamıs o gün başlarma beyaz bîr baslık giyerek bu nu alenen izhar eden genç kızlara mahsus bir bayramdır. öçleden sonra neseli «Katerimervl» grupları sarkılar ve k»hkahalar arasında Parisin başlıca caddelerinde dolasmışlardır. Clery sokağındaki Sainte Catherine heykelinin ayaklîtnna çiçekler koyup başına da yeni baslık koyduktan son • ra, genç kızlar kendileri serefine ba!o tertip ve parasız yemek ve içki veren büyük terzihanelere gitmişlerdir. Bir çok tiyatrolar genç kızlara yerler ver mişler ve gece de şereflerine verilen balolarda kocasız kızlar eğlenmişlerdir. Birinci sah'feaen mabat tan bütün parlâmento mahafi linde birçok kimselerin teveccühü nü kazanmıştır. Ve bilhassa maharetile meşhur bir şahsiyet olarak tanınmaktadır. M. Sotan müracaatleri biter : bitmez bugün kat'î bir şek lde bir neticeye varacağını söylemiştir. M. Şotan kendisini meclisi vükelâya msmur etmeği düşündüğü M. Heryonun yardınunı temin etmistir. Fakat zanedildiğine göre M. Heryo radikal sosyalist fırkasının başında meclis haricive encümeni riyasetinde kalmak suretile M. Sotan kabinesini tut mağı düşıinmektedir. Malî mesele buhranın anahtan ola rak kaldığı için gazeteler M. Şo*anın vazifesinin kolay olmadığmı kaydetmekte, fakat bütçe meselesini ele almak üzere, mahareti sayesinde son cumhuriyetçilerle yeni sosyalistler a rasmda bir ekseriyet bulacağına emniyet göstermektedirler. [Pariste bulunan Dinarlı Mehmet pehlivanın ikinci müsabakayı da Ame' rıkalı Hardi Kruskamp isminde bir pehlivanla yaptığını ve bu maçı 16 da kıkada rakibinın sırtmı yere getirmek suretıle kazandığını yazmıştık. Panste bulunan arkadaşımız Abdullah Bey bu maçin tafsılâtını da mektupla bildirmıştır. Aynen neşredıyoruz:] Paris 22 (Kususî muhabirimizden) Dinarlı Mehmet pehlivan evvelki ak sam gene PaJais des sportsda ikinci müsabakasını yaptı ve maalesef pek parlak bir surette kazandı, büâmübalâğa beş dakika çılgınca alkışlandı. Maalesef diyorum, zira Istanbulda inlişar eden bazı spor mecmuaları, Dinarlı hakkında o kadar çok atıp tutuyorlar kı hani kabil olsa Mehmedi kendi ellerile yendirecekler ve kuru, boş iddia'arını ispat edebUmek için de «ya Bursa, (Hususi) Gençali köyünefendim biz söylememişmiydikl...» «biz de Kürt oğlu Süleymanın evinde on bunlann hepsini yazmamışmiydik» didokuz kilo iki yüz gram hazırlanmıs yeceklerdir. esrar bulunarak musadere edilmiş ve Mehmedi küçültmek ve batırmak i • çin birlnci hafmı Louis Louw hakkında esrarlarla birîikte lstanb1 Ihtısss mahicat edilen o canım malumat ve hâdisat kemesine sevkolunmustur. ise başhbaşına bir mesele. Pariste ikinci bir zafer daha ka Gong, maçın sonunu ilân etti. Lâkin Bütün Amerikan gazeteleri nisanm Mehmet hâlâ hasmin üzerinde onu e birinci günü havadis uydurmağa çalışzanan Dinarlı Mehmet pehlivan ziyordu. Maç başlıyalı topu topu ( 1 6 ) salar bu kadar muvaffak olamazlar valMaça başlanır başlanmaz, Mehmet dakika (32) saniye olmustu. lahi. Onlar misli bulunmaz Paris mu alaturka bir elense ile Amerikalıyı kaAmerikahnın hali pek feci ve o nishabiridir yarabbi... Aslı esası buhmırupaklattı, on dakika kadar hasmini hep bette şayanı temaşa idi; Mehmedin alyan o cevherleri nasıl yumurtlayıp ta yere vurdu ve muhtelif oyunlan tatbik tında âdeta bir balık gibi çırpınıyordu. bir spor mecmuasına gbnderiyor ve o etti. Göğüs çaprazı, çelme, hrpan, kaHakem, Mehmedin elini havaya kalspor mecmuası da kendi iddialannın defakol kapma ve bacaklara dalma ile dırdı, çok kuvvetli bir alkış tufanı koplili olarak bunlan sahifelerine geçirip Amerikalıyı adamakılh hırpaladı. Patu, salon mliyor, şapkalar havada uçu • Türkiye spor efkân umumiyesine ar risliler alaturka ve greko romen oyordu. «Bravo Türk, yasa asil Türk» zediyor, ve bir de üstelik şöyle yapmayunlannı tanımadıkian için Mehmedin diye bağıranlann haddi hesabı yoktu. Iı, böyle çareler buhnalı diye akıl ho bu yeni gösterdiği oyunlar pek hoşlacalığına kalkıyor! Amerikalı daha kendisini toplayıp nna gitti ve Dinarlmın en küçük bir Haydi bu yalanîan Paristen uzak buyerden kalkamamıştı, bir iki kişinin yaroyununu uzun uzun alkışladüar. On lunan Türkler yuttular diyelim, ya Padımile zorla yerden kalktı, Mehmedi aldakika zarfuıda Amerikah hep kendini riste bulunan bu kadar talebe, âmir, kıslayan halk, bu sefer Amerikalıyı gümüdafaa etti ve kaçak oynadı. On memur, tüccar, esnaf vatandas bu yalan dakikadan sonra Mehmede bir iki ozel bir ıslık ve yuhaya boğdular. Bu lara tahanunül edemez ve hazmedemez na fevkalâde hiddetlenen Kruskamp yeyun tatbik edeyim dedise de gticü yetde yüzümüze vurur diye hiç düşünmerinde tepiniyor, hakeme yiyecek gibi bamediği için fena halde sinirlendi ve diler tni?... O gazetenin yazdıklarmı kıyordu. Mehmet büyük bir nezaket ravullere basladı. okuyan buradaki Türklerin bir kısmı göstererek bu adi hasmin yanına gitti tkinci defa arkaarkaya balıklama atiksindi ve bir kısmı da kahkaha ile blarak boğa gibi Mehmede hücum et • ve elini sıktu Bundan fevkalâde memgüldü. Insallah müsait bir zamanda bu nun ve mütehassis olan seyirciler sonti. Mehmet, bunlann birincisini kenara dedikodunun ashnı ve esasını bütün suz bir alkısa başladılar. fuiamakla ve ikincisini elile defetti. Türk karilerine arzedeceğim, ta ki mem Profesyonel serbest güreşte favülün huAmerikalı ringten inerken gen<> ıs • lekette yetişen bu kadar istidatlara ve lıkla karşılandı ve çügın bir halde so dudu gayet geniştir. Hakem, öyle kü • teşebbüslere nasıl balta vurulmak yunma dairesine girebildi. Arkadan çük hatalara ehemmiyet bile vermez. istenildiği meydana çıksın. Mehmet büyük bir alkışla ringten indi Tekme atmak, dirsekle vurmak, diz daPazartesi günü akşamı sekiz buçukve ancak beş dakikada soyunma yeri • yamak, bacak ayırmak, ayağı kıracak ta maçlara başlandı, Palais des Sports ne zorla girebildi. Pariste nekadar Türk kadar büküp karşıdakini bağirtıp çağırsayıh günlerinden birisini yaşadı. Maç talebesi, iş adamı, vatandas varsa getarak pesettirmek mübahtır. baslamadan bütün yerler dolmuş ve h'p Mehmedi tebrik edip öptüler. Bir Hakeme çaktırmadan ağız burun tıbirçok seyirciler ayakta kalmışlardı. çok ecnebi ve Fransız da, gösterdiği kayanlar, basmin adalesini ve karrunı O aksam on beş binden fazla Parisli ve hafifçe uıranlar bile vardır. Binaenaleyh fevkalâde kibarlık ve nezaketten doecnebi maçlan seyretmiştir. layı kendisini tebrik ettiler. bu güreşte kuvvet ve oyundan maada tşte Mehmet ikinci maçını bu suretMehmet ve rakibi ringe çıktılar. Ev bir de hile ve hatalarla da mücadele etle pek parlak bir şeküde kazandı. İki velâ Mehmet ve sonra rakibi halka takmek vardır. Meselâ geçenlerde bir A drm edildi. Bu sefer Mehmetle güresen merikalmın kaburgalan, bir Ingilizin sağ gündür Paris gazeteleri bu asü Türk için neler yazamdılar, metedebihnek iAmerikah hakkında bir parça malu kolu ve bir Fransızin bacağı kınlmışhr. çin kelime ve tâbir bulamadılar. BU • mat vereyim. Geçen seferki hasnu hakBunlara mukabil ceza filân da olma hassa bura akşam gazeteleri bir sürii kmda «devşirme» ve «numara dol • dığmdan, pesetti, diye kınlıp dökülenresimlerle, sütunlarca yazı yazdılar. durucu» diye iftiralar icat buyuran o ler mağlup addedilirler. meşhur muhayyel Paris muhabiri ef., Bu gazeteleri okuyacak Türk matbuKafa hamlelerinin boşuna gittiğini göbu Amerikalmın da gimahına girme atı bir iki gazete müstesna böyle bü • ren Amerikah yerden kalkarken bir sm. Yirmi sekiz yaşmda 1,82 metre boyük bir pehlivana karşı lâkayit kaldı • defa Mehmedin midesine ve bir defa da şmda 96 kilo sıkletinde olan bu Ameğı ve bazısı da kuyusunu kazmak surekalbine birer yumruk aşketti. Bunlar rikalı «Ohio» evaleti serbest güreş şamtile aleyhine ateş püskürdüğü için u arhk güreşin hudutlanm filân geçtiği piyonudur. (dikkat buvtırulsun yağlı gu için hakem, iki defa ihtarda bulundu. tanmazlar mı dersiniz? re« şampiyonu değil) Hardi Kruskamp Sporda galip gelmek kadar şerefile Lâkin yerdenyere paçavra gibi atılan ismrni taşıyan bu fevkalâde atlet, damağlup olmak ta vardır, bir insanın karKruskamp, hakeme göstermeden miderülfunon tahsili esnasmda her türlü spo ye kuvvetli bir yumruk daha indirdi. şısına hasim olarak kundak çocuğu çı ru yaormş ve bilhassa gtireste, boksta, kanlmaz, asağı yukan ayni derecede Bütün seyirciler ıslıklar ve yuhalarla bu futbolda ve ragbıde büvnk muvaf kimse'er seciür ve herkes mağlup olmabareketleri protesto ettiler. fakivetler göstermis ve 1926, 27, 28 mak icin çalışır. Şayanı hayret derecede soğuk kanlı de Amerika mîllî ragbi takımında möMehmedin karşısına çıkarılan ha •e fevkalâde terbiyeli olan Mehmet, teaddit beynelmilel maçlara iştirak etsimler hic te kendisinden asağı kimseler bunlara hiç aldırmadığı için herkes haymîsHr. değildi. Bahusus tecrübe, oyun. hile ret etti. Eger Mehmedin yerinde baş pişkinlik itibarile kendisine kat kat faGayet guzel yüzen bu atlet komole, kası olsaydı muhakkak hasminin bir iktiler. pullevi on fiç metreden fazla ve ciridi tarafmı çüriiğe çıkanrdı. Lâkin çocukLâkin kuvvet, cesaret bilhassa Türd*» altm» küsor metreye atmaktadır. tald sabır ve metanete bütün Parisliler kün kalb<ndeki giires askı herşeye ga(Bu malâmat aynen resmî prosrram • gibi ben de hayret ettim. lebe calmıstır. Eğer Mehmet o aksam dan n*Wednm!stir) Darulfummdan çiDinarlı gene tam bir soğuk kanlılıkmağlup b ; 'e olsaydı gen» bu kadar alkıskınca bütun bn sporlan ibmal eden la ve mütebessim bir çehre ile gürese Hardv bütün kuvverrnf erüreşe vermiş, devam etti. Kruskamp mütemadiyen ka lanır ve takdir edilirdi. Zira gösterdiği oyun seyîrcile* üzerinde pek büyük bir en fszla istidat gösterdiği bu sporda kaçak oynıyor, hemen iplerin altına katesir birakmishr. Bilhassa hilekâr hasrar kıTrmstn*. yryor. Bir aralık fena halde sinirlenen ve mına karsı gösterdiği mertliki? '."itön Cok kovvelti bîr bünyeve malfk o gücünün yetmediği için ne yapacağmı Parislilerin son«uz teveccüh'erini ka lan bu gene, guresteki tekniği ve bfl sasırrp âdeta deli gibi olan Amerikah, zanmıstır. Şaveî Amerik'h gal'o gel h?«v> hakeme eSstermeden yaptığı faMehmedin kalbine beşinci defa gayet seydi muh'ikPak gene ıslıklar ve yuhavS"eri!e meshurdur. Bundan on beş kuvvetli bir yumruk vurdu; bu darbelarla karşılamrdı. sun evve! ayni rinsr uzerinde vöz beş nin siddetinden Mehmedin yüzündeki Mehme* ü«*üncü ve son msıcını gele küohık dev gir.î bîr Amerikalıva kafa adaleler grerildi, derin çizğfler hâsıl olcek ayın dördünde yapacak ve kânu VP omuz vurarak mîdesnıe ve kaTbinîn du. Belli ld çocuğun fena halde canı nuevvelin vedis;nde Şerburgtan Bremen Ü7«rme srîzlice yumruklar mdirerek rayandı. Hakem oyunu durdurarak A vapurile Ameikaya müt»veccihan havs»1i »damcaŞızi danalar gibi bagırhniş merikalıya son bir ihtarda daha bulunreket edecektir. b du. Seyirciler ıslıklar ve yuhalarla saKarşısına k:min ç<kanlacaih malum lonu inletiyorlar ve «ringten dışarıya Bir hafta evvet ic Brukselde Frandeğildir. zanndersem (Hanri Deg at» diye bağınyorlardı. nzlann sr5zb«>be$i sabık cihan sampi lan) ile Bulsrar (Dan Koloff) tan bi • yomı Hanri D«»*lanı iki defa ngten dıMebmet hakemin yanına çelerek elrisi ?üresecekfir. Fakat benim tahminieart atmw ve ikinci atmmda rnu? kmllerile «sen müsterih ol, ben isi halledeme nazaran Franstzm cıkarı'ması daha djlı için polis tarafmdan mac tatîl e rim» der gibi işaret etti v i süratle gükuwetl : ^ir. Mehmede lây'k bu ik kurt dîJmistir. reşe giristi. Bir kıplan aibi Amerikalı ve tecrübeli güresriden maada kimse îşte Dinarlmın bu seferki rakibi böynm üzerine hücum etti, hasmi bu sefer ka'nrıamıstır. le korkunç, tehlikelı birisi idi. Bütün bu kaçmağa vakit bulamamıştı, onu kıs Ucün'"ü rnacı d » Cumhuriyet karile< marifetlerine rağmen Mehmet onu bir krvrak kollarmdan yakaladi ve seri rine mufassalan büdireceğim. frank gibi ezîp bağırtarak az bir atbîr hamle ile yere serdi, bütün hırsile âIznvtli manda pSsteki gibî yere serdl. deta pestfl gibi ezdi, hakem uç aaydı. ABDULLAH Calmette Bir hafta mukaddem tababet iki büyük rüknünü kaybetti. Evvelâ Calmette ve onu müteakip te Roux vefat ettiler. Bu iki zat Pastörün açtığı çığırda muvaffakiyetli surette çalısmış, üstadın yanında uzun müddet kalarak onun nurundan, zekâsmdan, çalışma usulün den istifade etmiş çok muktedir iki müdekkik, iki kâşifti. Bunlann ölümü tababet ve bakteriyoloji için pek büyük iki zıyadır. Pastörün alemşümul fende yeni bir çığır açan kesfiyatmdan sonra birçok gene âlrmler üstadın •etrafma toplanmışlardı. Evvelâ Ecole Normalede ufak Vr lâboratuvarda kesfiyatınm esasını kuran Pastöre 1886 tarhinde beynelmilel nakti muavenetle bir müessese yapı Imca bu âlimîerin hepsi bu müesseseye gelmislerdir. Ve iste buradan bunlann birçoklan bütün dünyaya yayılmışlar ve oralarda dahi birer Pastör müessesesi tesis etmişlerdir. Isanbulda tesi» edilen Pastör müessesesini müteveffa Mo ris Nikol mevdana getirmişti. Bu gençlerin, bu müdekkiklerin tarzı mesaile • ri, düsünüsleri, hayatî görüsleri itiba rile cümlesi ayni sekli, aytıi vaz'ı gös termekte, ve birbirine benziyen bu zevat bir aile, Pastör ailesini teşkil et mektedir. Takip ettikleri gaye, havatın ve hastahklann simdiye kadar keşfedilme miş olan sırlannı aramak ve üstatlan • nm usulile bu neticeye vâsıl olmak, beseriyeti tahrip eden belâlann sebebrni bulunca onlara karsı muhafaza carelerini de tayin ederek insaniyeti bn müthis afetlerden kurtarnM>ktuB. Bu âlimîerin başlarmda Roux ve Calmette bulunmakta idiler. Roux1853 tarihinde Charente vilâyetinde doğmus; tıp tahsil:ni Clermont • Ferrandda yapmı«tır. 1879 da yanında çalışbğı EmiIeDudaux ile birîikte Parise gelmiştfr. Evvelâ Hotel D'eude bir lâboratuvarda ve sonra da Postörün lâboratuva • nnda çahşmağa baslamıştır. Bu tarih • ten itibaren (1895) tarihine, yani Pastörün vefatına kadar üstadından aynlmamıştır. Bu esnada Roux, kuduz hastahğı ve kuduz tedavisile uğraşmışhr. Pastör müessesesi acıldığı zaman burada mikrobıyoloii tedrisine memur edflmis ve 1895 te bu müessesentn ikinci müdürü olmustur. 1904 te Duclaıncnun vefatı üzerine müessesenin müdürlüğü ne gecmis ve ölünceye kadar bu mevkii muhafaza eylemistir. Roux Roux, Pastör ile birîikte kudux üzerine çalısmış, sonra Jersen fle birîikte difteri toksinile meşgul olmu«t«r. Her nekadar difteri toksmi zerkedflen hayvanatın kanmda bu zehire karfi muafiyet verici ecsamın husuKmu Behring keş fetmişse de difteri seromunu tamannle tetkik etaıek, bn seromu insanlarda kulUnılabilecek bir hale getirmek ve ev velâ msan difterisini ba seromla tedavi eylemek (Roux) ya nasip olmaştur. Bundan başka Ro«x Meçnacofla birlikt frerfgi virüsSnün maymunlara naklfle, kolera ile, zatürree ile, tetanos re tetanos seromfle iftigal etnB?tir. Roux yirmi yaşmda iken vereme düçar ol muştu. Zayıf ve hastalıklı olan ba bünye seksen sene yaşamışbr. Bu vöcutta bitmez ve tükenmez bir kuvvet mün demirti. Onun san renkli çehresmîn ortasmda parhyan ve şedit bir axmi ifad« eden gözleri müessesenin her tarafmı tetkik eder ve herseyi çörürdü. Şimdi onlar artık ebediyen sonmüstür. Calmette te Rousc gibi Pastör ai lesinin en faal efradmdan biridir. 1863 te, Nicede doprnustur. 1890 <îa Pastör müessesesme dahil olmustur. Bir müddet sonra çicek ve kuduz asısı istihîal evlemek üzere Saigona gönderibnîstir. Hindicinide bulunduğo müddetçe, dizanteri. karaciğer çıbanı, ve bilhassa yılan zehirlerine karşı serom istihsalfle mesgul ohnuştur. Sonralan pek zfyade inkisaf eden ve Hindistanla Cerrubî Amerikada binlerce ldşinin her sene hayatını kurtaran vılan zehirlerine karşı seromu ilk defa kesfeden bu zatbr. 1893 te Franasaya avdet etmis, 1895 t. Lille şehrinde bir Pastör müessesesi tesisine memur edilmtştir. Calmette Lilde Hmdiçinide basladığı tetidkatla meş gul olmuş ve en ziyade veremle uğraşmağa baslamıştır. Calmette seneleree verem mikrobu ve verem möcadelesile calısmıshr. Bu sâyinin parlak net'cesi d B. C. G. aşısmın keşfidir. Bn ası hali hazırda miryonlarca çocuk üzerinde mu vaffakiyetle kullanıhnıstır. Mazarrah yoktur. Faydasmı da bütün istaiistikler ispat ediyor. Bu aşînm istimali gfttikçe inkisaf etmektedir. B. C. G. aşısı par • lak bir istikbale mazhar olacaktır. İste son ay zarfında hp âleminfn kay> bettiği bu iki zat bu kıymetli ilim adamlandır. Biri difetrinin ilâcmı bul muştur, diğeri de yılan zebJrlerine karşı bir serom ve vereme karşı da bir a* sı keşfetmiştir. Her ikisi de beşerryetin hatırasında ebediyen yaşıyacaktır. Dohtor Osman Şerefettin Fransız sosyalistleri Bordeaınc 26 (A.A.) Grionde sosyalist federasyonunun ictimaında S. T. t. O. fırkası kâtibi M. Pol For çok alkışlanan bir nutkunda sosyalistlerin isbaşında olmuş olsalar Cenevre ye Rus ihtilâlini yayan adamlann yanına gideceklerini ve kontrollu bir silâhlan bırakma istjyeceklerini ve buna muvaffak olmadıklan takdirde dünya sulhunu temin için Sovyetlerle ve Kızıl milletierle birlesmis olacaklanm söylemiştir. Dahilî vaziyet için M. Pol For demiştir ki: « 89 ihtilâlini yapmıs olan babalanmız bunu yapmak için bizden daha az sebeplere maliktiler. Bir esrar kaçakçısı yakalandı Silâhları bırakma konferansı işleri görüşuliyor Roma, 26 (A.A.) Gazeteler, M. Musolini ile M. Avenolun görüşmesi neticesinde verilen bir tebliği neşretmektedirler. Gazeteler, tebIiğ hakkında yazdıkları mütalealarında görüşme esasında silâhları bırakma konfer&nsının milletler ce miyetinin faaliyeti ile olan alâkasırta dair görüşülmüs olmak ihtimalini bildirmektedirler. Gazetelere göre böyle bir görüşme, silâhları bırakma konferansını müsait bir ne ticeye ulaştırmak için yapılan gayretlerin istikbaldeki inkişafını ko laylaştıracaktır. Uzakşarkta harp Şanghay 26 (A.A.) Amogcan bildirildiğine göre, Foukien ihtilâl hükumeti, deniz şirketlerine Foutcheou ve Amoyun methaline torpil döküldüğu nü bildirmiştir. Nankin donanmasından 3 kruvazör Foukien sahillerine gitmek üzere Şanghaydan hareket etmistir. Maliye Nazın M. Koun, âsilerin bahri gümrükleri zaptetmediklerini söy • lemiştir. Nankin hükumeti kıtaat nakli için iki vapura vazıyet etmistir. Bulgaristanda bir Türk kızını kaçırdıler Sofya, (Hususî) Türkçe «Dostluk» gazetesi müdürü Tahir Nuri Beyin henüz sinni rüşte vasıl olmıyan Ulviye ismindeki kızı, babasının Sof • yada bulunmadığı bir zamanda kunduracı Krum ismmde bir Bulgar tarafmdan kaçınlmıştır. Sofya Bulgar ruhanî idaresinde usul ve kanuna riayet edilmiyerek bu Türk kızının derhal vaftiz ve nikâh merasimi yapılmıştır. Bu pek acı ve elim vaziyet karşısında babası Tahir Bey derhal kızını reddetmiştir. Bulgaristanda nömayişler Sofya *~~ (Hususî) Dün sabah tütün amelesinden mürekkep bir kalabalık, tahrikiamiz nutuklar irat etmişlerdir. Bu nümayişlerde ameleyi müte madiyen tazyik eden polisler pro testo edilmiştir. Bunları gören nöbetçi polis derhal havaya birkaç el silâh boşaltmıstır. Nümayiş müşevviklerinden 3 kişi tevkif edilmiştir. Bunlann birisinde komt : n st beyannameleri bulunmuştur. Silâh atıhrken ameleden biri ayağından yaralanmıştır. Türhiye Sofya ataşemiliterliği Sofya *• (Hususî) . > • Türkiy* Cumhuriyetinin yeni atesemiliteri olan Necati Bey buraya gelmiştir. Necati Bey, Harpten sonra Bul garistana gelen ilk Türk ataşemi • literidîr. Türkiye sefiri Tevfik Kâmil Bey, Necati Beyi Başvekil M. Musanofa takdim etmistir. Almanyanın Avusiurya nezdinde bir teşebbüsli BerUn 26 (A.A.) Volf ajansm dan: Almanyanın Viyana sefiri, Al manya Hariciye Nezaretinden aldığı talimat mucibince dün, Viyana Hari ciye Nezareti nezdinde, bir Alman askerinin ölümüne sebep olan hudut hâdisesi hakkında teşebbüsatta bulun mustur. Sefir, Viyana hükumetinin, suçlunun aranması, bulunması ve cezalandırıl ması ile istikbalde bu gibi hâdiselerin önüne geçmek hususunda ne düsünüldüğünü sormustur. V EF A T Şehrimiz tüccaranından JAKOB FİLOSOF Efendi seksen yaşlarında olduk lan halde dünkü pazar günü vefat etmistir. Cenaze merasimi bugün saat 13 te Beyoğlunda Büyükhendekte Keneset Israil Sinagonundp îcra edileceğinden son teşyi vazifesinde bulunmak istiyen zevatın mahalli mezkurda hazır bulun maları ve taziyet ve ziyarette bulun • maması ve çicek gönderilmemesi rica olunur. (10352 ) ispanyada bfrsuikast (eşebbiisö Madrit 26 (A.A.) Zabıta, rmifritler tarafından hazırlanmakta olan bi' komployu meydana çıkarmıştır. Bu komplo, Huesca mıntakasmda bütün münakaJâtı durdurmağı istihdaf edi • yordu. Beş kişi tevkif edilmiş, birçok bomba ve silâh musadere olunmustur. So'ya Oarülfunununda tokat muharebesi Sofya • (Hususî) Dün Üni ' versitede m'Iliyetpeıverlerle sol tarafçı talebeler arasında bir el muharebesi olmustur. Milliyetperver talebelerden biri komünist talebenin yüzüne bir şa mar yapıştırmıs, buna komünist talebe bir şamarla mukabele etmistir. Bundan sonra diğer komünist ve milliyetperver talebeler de işe kanşmışlar ve her iki muhalif taraf arasında 10 dakikadan fazla bir şamar, tokat. tekme muharebesi ol muştur. Sebep olanlar tevkif edilmiştir. Milliyetperverlerden birisinin burnu ile iki komünist talebenin kafaları lorılnnstur. Aydında fakir çocukîara yardın Aydm 26 (A.A.) Halkevi içtimaî yardım şubesi geçen sene oldugu gibi bu sene de ilk ve orta mekteo lerde okuyan kimsesiz ve fakir çocuk ların kitap ve iaşelerini temine karar vermiş ve muhtaç talebe adedmi tes • pite baslamıştır. Vilâyet fırka bütçe sinden sube emrine şimdilik 100 lira verilmiştir. Bir çocuk dıvardan düştü Küçükayasofyada oturan^ E»t Efendinin üç yaşındaki oğla ömer Lütfi duvardan düşmüş, yaralana rak Cerrahpaşa hastanesin» kaldı. nlmifbr.