f6TeşrmievveIl~33 Bu hafta göreceğiniz filmler Muhtelif sinemalar programlarına hep birden kuvvetli ve komedi, facia, operet gibi çeşitli filimler koydular Olimpiyatlarda ilk gün Atinadaki müsabakalar nasıl oldu? Atina «Hu*u*î» BaJkan oyunIannm açılma mera»nni olan 1 tesrmievvel pazar giinü bütün Balkan milletlerinm atletleri otokarlarla atadyoma geldîler. Bu sene müsa bakalara ilk defa olarak Arnavutlar da iştirak ediyordu. Hurufu heca strasüle Arnavutlar, Bulgarlar, Romenler, Snplar, Türkler ve Yunanhlar arka akaya dizil mis ve büyük resmi geçit merasimi baflamıçtı. Her milietin bayraktarlan takımlarmm on metro ilerisinde gidiyoT ve stadm içinde yanm tur yapılarak işaret edilen yerde dırn*yordu. Balkan miletleri içinde bıırada en büyük alâka goren her sene olduğu gibi bu sene de Türkler ol • du. Bayrağimızın stadıır kapısından göründüğü zaman dakikalarca de vam eden siddetli bir alkış başladı. Yunanhlar bile kendi topraklannda bu kadar coskun tezahüratla karşı Ianmadılar. Merasitni Yunan spor teşkilâtının reisi kisa bir nutukla açtı. Yunanistanın en kidemli atleti yemim ettii. Ve her milletin bayrağma takılan madalyayi müteakıp o mil • I«ttn millî marşı çalınarak bayraği yavas yavaş olimpiyat direğine çe kildi. Bizim bayrağa madalya tak tna merasimi ve istiklâl marsı ça hnırken alkış altmıs binden fazla elin gürültüsile dakikalarca sürdü. tki seçme üzerlnde yapılan 100 metro kosuda ilk yarısı Mehtnet Ali yaptı ve serisinde üçüncü olarak finale kaldı. tkinci seride Yunanis tanın en seri adamı Frangudis ile Semih hareket hattında buluştular. Bu seri tesadüfen en kuvve»li koşu culardan tesekkül etmişti. Frangu dis birinci, Semih de rahat bir koşu ile ikinci geldi. Gülle atma müsabakasında daha rlk «ıralarda Veysi başlarda gtdîyordu ve nıtekrm birincilik direğine günün i'V bayrağını Veysi çektirdi. Veysinin bu galebesi uzun uzun alkışlanda. §0Q ınetro yanşa Arnavutlar haric diğer milletler ırkişer atletle istirak ettiler. Bu yarısta bhinc"'. ikinci Yumntfı, öeüncü, dördüncü Yugos lav, beşinci Romendir. Yüksek at • lamada Yunan samoiyonu 1,70 ile müsabaka harici kaldı. Haydar 1.80 ile senelerdenberi beklediği zaferi temfrn etli. Birinci gün aldığımız iki birincilik talthîmizin güzel gîttiğine delildir. On btn metreye Mehmet girdi. Bu yan«ta îki atlet müsabakayi terketti. Netîceyî Vrr Yugoslav kazandı&i zaman yeni Yugoslavya rekoru olmustu. Mehmet bu müsabakada en sona kaldı. 100 metro finalı bir hatalı çıkıştan sottra bütün siddeıtile basladı. 40 metro sonunda yanşm neticesı belli oluyordu. Son hatta kadar takip edilen Frangudis yanşi 10,4/5 ile kaxanarak yeni Balkan olimpiyat rekoru yaptı. Semih 11 ile ikfnci oldu. Frangudis üçüncü defa Balkan 100 metro birmcisi oldu. Bu yarıst« hepimizin dördüncü gördüğü Meh met Aliyi Besmci ilân ettiler... Birinci günün son müsabakası 400X4 bayrak koşu*u idü. Altı milletin ijtirak ettiği bu yaHisia üçiincü kulvar bize isabet et *s. Birinci A. Sami, ikinci Ziya, üçüncü ömer Besim, dördüncü Mehmet Ali koşacaktı. Baştan nîhayete kadar dördüncü vazttyetmde koştuk. Bfrind Yunanistan, îkmci Yugos lavya, üçüncü Romanya, dördüncü Türkiye, besinci Bulgaristan, altmcı Arnavutlar oldu. Bizim bu mesafe rekorumuz 3,39 dur. Burada 3,42 de koftuk, Dünkü tasnife göre Yunanistan bafta Yugoslavya 24 Türkiye 23 ptrvan 3e üçüncü geliyor. Bu vazi yetî muhaf aza ünkânı olursa eskft senelerm acısını toptan çıkarmı? olacağiz. Güreşçilerimizin Peştede yaptıkları ilk müsabaka Polataş takımile yapılan güreşlerde hakemlerin haksızlığı mağlubiyetimize tebep oldu Gürefçilerimis Pefte (Hususî muhabirimfi'zden) Peştede Vasotas kulübUe yaptıği mız birinci maça ait tafsilâtı vermeden evvel Vasotas kulübünün Türk güres takımına karsı göstenSigi misafirperverlik ve alâkayı şükranla zikretmek mecburiyetini hissediyorum. Daha sehre girmeden evvel hudutta başhyan bu alâka ve misafirperverlik el'an devam etmettedir. Fabrikaları ve şehrin en mutena yerlerini göstermek hususunda tanzüm edilen programı tamamen tatbik ediyorlar. Birinci müsabaka : Mustafa ile Macar Kalkai arasında oldu. Mus • tafa çok mütereddit ve korkak hareket etmemis olsaydı bu güresi kazanabilirdi. fJvV^uT? çok fazla çahsması ve yenrıek içîn snyfsttiği bütün gayrete karşı Mustafa yâîruz müdafaa ile mukabele ediyordu. Bu suretle devam edetı müsabakada Mustafa îkli defa fena vaziyete düstü ve neticede hükmen mağlup ilân edildi. tkinci müsabaka : Yasar ile Macar Kapyan arasında oldu. Yasar kuvvetli olmasma rağmen, tecrübe ve müsabaka kabiliyeti noksan olan bir güresçimizdir. Abbasın bu müsabakalara iştirak etmemesi üzerine Yasar bu Tnüsabakalara iştcrak' et • tirilmiştir. Kapyan çok güzel bir güreçten sonra Yafarm srrtmt yere getirmek suretile yendi. Üçüncü müsabaka : Yusuf ile Macar Vitçe arasında oldu. Yusuf enerji ve nefes itibarile hasmma faik olduğunu müsabakanm baslangı cmda gö&terdi. Çok güzel ve faik bir güres yapıyordu. Sirkte gürültüden kiyamet kopuyor ne söyledikleri anlaşılmıyan gürültü arasanda Yusuf bir iki tehlike atlattıktan sonra on üçüncü dakikada hasmının sırtmı yere getirmek suretile müsabakayı kazandı. Dördüncü müsabaka •' Saim ile Macar Hegedüş arasında oldu. Hegedüsü İstanbulda yenen Saim bu müsabakayı bir nevi revanş addederek çok dikkatli ve hma tle yaptı. Saknin bu güresi dudden seyre de • ğerdi. Macaristanın birinci suuf güreşçilerinden olan Hegedüs Saimi yenmek azmile çalıçtyor ve kendine has hareketlerle Sahni aldatmağa uğrasıyordu. Saim bariz bir tefev vukla ilk on dakikayı tehlikesizce geçirdi. Bu müsabakadan itibaren başhyan nakemlerin haksız ve iltizarokârane hareketlerini teessüfle kaydedebilirim. Saimm bu tefevvukunu nazan dikkate almıyarak üçer dakika tecrübe edilmesi takarrür etti. Sakn burada da müşkül vaziyete düsmedi. Güres yapmıs ve güres ten biraz anhyanlan bile lehimize çeken bu müsabakanm neticesS hakemlerin kararile aleyhimize oldu ve Saim muvaffakiyetli bir güres ten sonra hükmen mağlup ilân edildi. Besinci müsabaka : Ahmet ile Macar Pelçer arasında oldu. Ahmet daha genç ve tecrübesiz rakibi de böyle olduğu halde muvaffak ola madı. Çok tatsız ve hiç beklenilmi yen bir güres yaptı. ttalyanlarla yaptığı maçın yarısmı bile yapmadı. Yenilmekten korktuğu için hiçbir tecrübe yapamıyordu. Bu müsabaka yı hata olarak kaybettik. Altınct müsabaka : Mustafa ile Macar Palotas arasında oldu. Pa lotası İstanbulda Salihle yaptığı maçta görmüştük. Bu güresçi Ma caristanın birinci sınıf bir güresçisi imiş. Mustafa ilk dakikadan iltiba ren mütefevvik bfır güreş sistemi ta kip ediyordu. Çok heyecanh ve enteresan olan bu güreş Mustafanın uğradığı felâketle neticelenmeden yarı kaldı. Palotaş minderin kenarında Mustafaya bi'r salto yaparak tahta üzerine düşürmek ve maneviyatmı bozmak istiyordu. Bunda muvaffak o • lamıyarak kendi Mustafa uzerinde olduğu halde başı üzerine ve oldukça tehlikeli bir vaziyette düstü. Palotaş muhakkak müsabakayı kasa namıyacağını anlayınca müdafaa usulile Mustafayı tehlikeli vasryet« düşürmek istiyordu. Mustafanm bariz ve çok muvaffakiyetld olan ilk on dakika güreşmde hakemler üçer dakika tecrübeye lüzum gördüler. Halk (kavi) sadalarile yapılan haksızlığa itiraz ediyorlardı. Fakat iki hakemiin ittifak ettikleri bu karara itiraz edilse dahi hiçbtr kıymeti yoktu. Macarlann çok haksız ve sporculuğa yakışmıyan hareketlerini Macar halkı tel'in ediyordu. Birinci üç dakika sarfinda d* Mustafa hâkim idi. Bir «ra güref çok kızıstı. Mustafa hasmınm belinden kavnyarak süples yapmak h tedi. Palotas ayaldannı geriye u • zattı. Mustafa ha&mım yan tarafa savurdu. Burada bir karısıklık oMu. Ve Mustafa kolundan •akatlanmif ve müsabakaya devam edemiyecek bir hal almıstı. Mutlak surette ka zanılacak olan bu müsabaka da bu sebepten dolayı üunal edliemedi. Mustafanın vaziyeti teblikeli de • ğildir. Muhterem elçimiz Behiç Beyin himmetlerile PesteaGn en tyi operatörüne muayene ettirilerek ront • keni yapıldı. Azamî altı hafta sonrm iyîleşeceği ve btr müddet istirahat «tmek tnecburiyetmde kalacagi anlaşıldı. Bu müsabakadan sonra agır siklet müsabakası oldu. Mehmedi 927 Avrupa jampiyonastnda tanıyan Ma carlar Mehmedin Kont ile yapacağt bu müsabakaya büyük bir ehemm&yet veriyorlardı. Mehmet çok, çetin ve hasin bir güres yaptı haammı yenemedi. Neticede hükmen galip Hftn edildi. Vasotas kulübüe yaptığnn» bu U » müsabakayı maalesef yapılan hak sızlık ve biraz da şanssızlık yüzün • den kaybettik. Müsabaka harici o» larak Ankara mıntakasmdan Hüseyin Macar Şarof fle yaptığı serbest güref müsabakası çok güzel oimus. Macar güresçisS dayanamıyarak müsabakayı terketmege mecbur kal • roıstu*. tsmaü ile Jendi arasmda yapılan müsabakada Ismail çok güzel ça • kşmıfhr. Macar genç ve yeni bir güresçi olmasma rağmen Ismaile dayanmıs ve bariz bir tefevvuk görülmediği ve esasen bu da müsabaka harici okluğu içm berabere ilân edilmistir. 7 Gabi Morley v Viktor Frenuen <Me~ U» da 2 FrantUka Gaal tVeronika* da3 • Charles Royer *Ben «e Imparato . n'çe» de. Ben ve Imparatoriçe "Melek,, te «Ben ve tmparatoriçe» LOian Har. veyîn HoKvnta gitmeden çevirdiği son filmdir. Lüianın ba kordelâda yaratağı şahsiyet «Kongre Eğleniyor!» daki gibi tarihi dekorlar içinde hir peri kjgnıınhini andjnjror. Macera bajnltıcı güzel bir kokımon aaçtagı hassasiyetie başlıyor, bir valsin ba» dönduruca a > henği içinde bitiyor. «Kongre Eğleni yor» da Çann »evgiusi mazip bir el <dixen sabcMa olan lilian Harveri burada tmparatoriçe öjemmn çamaşîr • CMI olarak görüyoruz. Kampo Formivo isminde bir dük onun sesine, daba doğru$u Içokusuna ganül veriyar. Dük mafukasmtn evvelâ Imparatoriçe olduğunu zaımediyor. Sonra, vaktiie yerde bulmnş olduğu btr çorap bağmm yardı • mile hakikt sevgitismi buluyor. Bir lamanlar sade bestekârlıkla meş•••«al>«laauısfafdi » e ayni samanda reji•Srfâk yMpUk'Fridrih Hölende «Ben ve ""ttriparato.fiçe» yi gayet !yi ida*e etmiş, •ak'ayı »eyircflerin gozS önünde mfikenunel canlandırnnştır. Dekorlar zengmdir, tablolarra sruzellikleri fotoje • niktir... «Ben ve tmparatoriçe» tarihî kostâmra rmmlerm egleneelerinden biridir. Diğer roDerde Charles Boyer, Piyer Brassor ve Daniel Bregi |JI«mı m&haretle refakat ediyorlar. Pîyerden daha zengm, daha meşhur ve daha sevnnlidir. Aralarmda başlıyan Mmnniyet, nihayet çok kuvvetli bir aş ka mkılâp eder. Bir aralık Piyer hasta olur. Onun bu zavaüılığı, bu perifan hğı Romen 3e Marselin buluşmalanna mâni olur. Kocası ayaga kalktıktan »onra Romen bu iki yüzlü hayata tahammül edemez. Ne kocasmdan, ne de â ftkuıdan vazgeçmediği için bu muşkül vaziyetten ancak hayatuu feda ederek kurtulur. Rejisor Paul Czinner «Melo» daki şahsiyetlerin her birinin seciyelerini filimde çok mükemmel eanlandırmifhr. tntan kalpleri ancak pek nadir olarak bu kadar derin ve meharetle gösterilebilir. Bütün macera devam ettiği müd detçe seyirci nihayetsiz bir heyecan ve teessiirün esiri kalıyor. Gaby Morley Romeni de diğer filimlerindeki gibi sade, fakat canlı oynıyor. Istıraplannı, ihtiraslannı haykınrken büe her zamanki tabiili|^nden, masumiyetinden birsey kaybetmiyor. Partörnerleri Viktor Fransen ve Piyer Blansar da ayni hassasiyet ve meharetle kendisine refakat ediyorlar. rar veriyoriar, bir gflzellik muessesesi açıyorlar. Elvire bu müessesede iflerin iyi yurümesi için kendisini âfikınoı an. nesi imiş gibi gösteriyor, bu hal tabiî birçok gSIünç vak'alara sebebiyet veriyor. Derken tasralı bir kız Gastonla evlenmege tesebbüs ediyor. Elvire de bunun üzerine kızın babasına varmağa kalkıyor. Neticede Gaston da ayni adamın oğlu çıkıyor. tsler düzeliyor. Sevgilüer birbirine kavıifuyor. Rejiyi Piyer Kolombiye idare et mistir. BasroUeri Elvire Popesko, Rene Lefevre, Andre Lafaur, geçenler* de ölen kotnik Rigaden ve Helen Ro* bert oynuyoriar. *** tpekfflm mamulâhndan olup bu hafta «tpek» ve «Elhamra» sinemalann da geçen türkçe «Söz Bir, Allah Bir!» filmi hakkındaki mütalealanmızı sa • h gttnku nüshamızda yazmısbk. Bu filim hakkında fikrr eHinmek îstiyen okuyucularımız o sayımıza miîracaat e dehflirler. .fnj.v*,, Yeni Almanyada sinema Almanya, Hitlerin idaresine geçeli • denberi orada sinemacdığın gerilemek. te olduğu muhakkaktn*. Yapılan ista tntiklere göre 1933 kânumısanTsmde Alman sinemalanna 5,140,000 krşi ghmit ve bundan 3,817,000 mark ha. ÜABH yapdmıs 3cen son aylarda seyirci adedi 3 ve hasılat miktan 2 buçuk milyona döşmustür. Oğlunun Metresi "Saray,,da «Oğlunun Metresi» bir vodvildir. Elvîre ve Gaston sevisiyorlar. Alâ... Fa • kat Elvire çok musrif ve kumarbaz bir kadmdır. Onun için para kazanmak gayesüe müstereken bir if yapmaga ka Veronika " Arüstik.. fe Geçen seıîeye kadar shtema merakhlarınm meçhulü olan Fransiska Gaal «Paprika» ile birden şohret bulup yükselmiş bir yıldızdır. «Veronika» da da «Paprika» daki kuvvet ve mabaretinia aynrai Rostermiştir. Bu kordelada Fransiska Veronika isminde bir sahcı k n oloyor. Saf, sempatik, hulyayı teven bir aşık «Paul Hörbiger» buluvor. Bu saf aşık kıza her zaman «Selam ve buseler Veronika!» diye çiçekler gonderiyor. Fakat maşukasmin hakikt şahsiyeti hakkunda henüz biçbir»ey bilmiyor. Derken araya Breslâvh bir lengin VOtto Valburg» gîrivor. Bu zengin, kıskanç karumdan «Hilde rlüde brant» ayda bir iki defa işlerini bahane ede rek Berlme kaçan ve orada vur patlasın cal oynasm eğlenen bir hovarda * dır. Ban garip tesadüfler, gülünç maeeralardan sonra nihayet Veronika Hörbiger ile evlenmege muvaffak o • Inyor. ""* Her ikî filimde de bîiyıik bir san'atkâr olduğunu ispat eden Fransiska Gaalin ba eseri hayat mücadelesile yorulrouş kafalara dinlendirici ve eğlen • dirici bir iki saat geçirtecek mahiyet tedir Yeni ve sevimli bir yıldız Bugün yapılacak müsabakalara ait haberler 6 ıncı sahifetnizdedir. TEŞEKKÜR Melo "Tütkte «Melo» evvelki sene bizim «Sehir Tiyatrosu» nun oynadıgı bem de iyiee oynadığı eserlerden biridir. Fransamn en maruf tiyatro müelHflerinden Berns. temin bn piyesrai diğer bir kınm !s tanbul balkı da buraya gelen Fransix trtrplannm hemen her birisinm bu gü zel faciayı birkaç defa oynamış obna lan dolayısile tamrlar. Btma rağmen mevzua bir daha hulâsa edelim: Piyer bir orkestrada bi rincî kemancıdır. Kansı Romenle çok mes'udane ve çok âşıkane bir hayat geçîriyor. Bir giin çocukluk arkadaşı MarseDe karşdaşır. Onu alip eve yemeğe getirir. Şimdiye kadar kocasmdan başka cazip erkek tanımıyan Romen Marselden hoslamr. Çiinkü bu adam Ailemin vaz'ı h««rüi ameliyesmde iz* han hazakat ve "i*»rHretle ailemi ve nevzadı bir mevti muhakkaktan ameliy€ ile kurtaran ve beni kendilerine ilelebet medyunu şükran bırakan doktor ve operatör S. Abraham Beyle kabile Behice Hanıma vazifei teşekküratımı ceridei feridenizle âlenen icrasım rica ederim efendim. T. C. Devlet Demiryollan Haydar paşa depo muhasibi M. Eşref (8294) Mösabakalar devam ediyor Atma 5 (A.A.) Balkan oyun larmm dördüncü gününde dbk ve çekiç atma müsabakalan yapılmıstır. Diskte birinci Gantzef (Bulgar) 42,51, ikinci Pyllas 41,82, üçüncü Leont Yugoslavya) 41,09. Çekiç atmada birinci Kozits Yuços. lavya) 46,25 ikinci Stebismik (Yu goslavya) 41,37, üçüncü Petropulos 38,33. Bugünkü neticelere göre umum tasnif şudur: Yunanistan 51 *ayı, Yugoslavya 42 sayı, Türkiye 25 sayı, Rumanya 24, sayı, Bulgaristan 2 4 sayı, Arnavutluk 2 sayı kazanmışlardB. ncdenbcrı sinirieri Jean bu sene bitirdiği mektebin bahçesinde arkadaflartle birlikte" Jean Parker Holivotta yeni parlıyan bir yı\<kadur. Bu genç kızın artist olması diğer san'atkârlardan hiç birininfcrBe benzemiyen orijinal bir çekilde vuku bulmuştur. Amerikamn en maruf bir sinema sir' keti Jeanı heniiz mektepte iken beğenmiş ve tahsilini ikmal edinciye fcadarki olan mektep masraf ını derubde etmistir. Jean Parker bu yaz tahsilini bitirmi» ve ilk filmini çevirmeğe baslamıstır.