2 Eylül 1933 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

( Yazan: G. KOPP 4 Şehir ve memleket haberlera ) Siyasî icmal Orta tedrisat kadroları JMilâsta mektepj bekliyen yavrular tuz altı milletin istirakile t o n drada aktedilen buğday konferansmm rtilâfla neb'celen İngilizler, Çanakkale için mesi cihan siyasetinde ehemmiyetle 650 çocuk için bir mektep kayde sayan bir hâdisedir. Da ha evvel ayni şehirde 66 milletin işti merasim hazırlıyorlar ve on iki muallim var rakile toplanan cihan para ve iktısat iştngilizler tarafından Çanakkale leri konferansmm akamete uğnyarak Milâs «Hususî» Milâsın en mü müdafaasının tebciline ve bu maktehir edilmesi ve gene Cenevrede top. him ihtiyaçlarrndan biri de ilk mek. teptir. Koca kasabada bugün tam tes satla 934 senesi ilkbahannda Ça lanan silâhlan buakma konferansmm kilâtlı bir ilk mektep var ve bu mek • nakkalede bir merasim yapılması • ' üst uste tatil olunması ve diğer beynelna karar verilmiştir. lngiliz ordutepte tıkabasa smıflara istif edilmis almilel konferanslartn hiçbirinden mus olup Çanakkalede tı yüz elli çocuk okumaktadır. Bu co suna mensup bet bir netice ahnamaması umumî nevharbetmiş olan beş yüz tngiliz as cuklan okutrnak mes'uliyeb' mektep midî ve futura bâis olmuştu. keri gelecek sene ilkbahannda Çamüdürü de dahil olduğ» halde on iki Bunun için Londra buğday konfe muallime yükletilmistir. tlk sinıflarda iki nakkaleyi ziyaret edecek ve ayni ransı, gayet mahdut bir madde üzerin. cephede harbetmiş olan beş yüz yüz elli talebe bulunuyor. Bu smıflar de olsa da, bir ibiâfname imza edebil tarafından üçer subeye ayrılmıs ve her gubede sek. Türk zabit ve rveferi mekle dünyanın her tarafmda tekrar karşılanacaklardır. tngiliz asker sen bes çocuk var. Tahsil çağına gir ümitler uyandırııuatu1. Bu konferana, leri Anzak koyunda karaya çıka diği halde yersizlik yüzünden mektebe bir derece, para ve iktısat »leri cihan cak ve harp hareketile önlerindeki kabııl edilmiven vüzlerce cocurun so konferansmm bir temadisi idi. Çünkü tepeye tırmanacaklardır. Türk as kaklarda dolaştıği da (?öz önüne geti • kerleri de bu tepede misafirleri bek cihan konferansı münasebetile Londrarilirse o zaman işin nekadar acıklı ol ya gelen büyük buğday müstahsili mem liyecek ve samhnî bir karşılaşma oduğu meydana çtkar. Mektep müdürü leketlerm yani Amerika, Kanada, Arve maarif idaresi bu sene mektebe kayit lacakhr. Bu suretle tngiliz askerleri harben cıkamadıklan tepeyi sul jantin ve Avusturaiyanm mümessilleri ve kabul olumnsk kin mü'acaat ede. han ziyaret etmi* olacaklardır. cek çocuklann 300 den fazla olacağını memleketlerine dönmevip dünya buh. tahmin etmektedir. Halbuki bu ço . ranmda büvük bir âmfl olan buğday Bu fikri üç sene evvel tngiliz doeuklann hicbirisi kabul edümiyecekb'r. huhranmt hal için, çare aramak üzere, nanm&sı şehrunizi ziyarete geldiği Mektep idaresi zaten bugünku mev • sirad'a Çanakkaleden geçerken dotngiliz tmparatorluğu payitahtmda kalcudunu ancak mektebin müze • nanma kumandanı Amiral Sir Frid mı«lar îdi. sini, kimyahanesini ve koridorlannı sınıf rik Field düşünmüş, sonradan ln • Bu dört hükumet evvelâ kendi anu haline koymakla yerlestirebilmektedîr. giliz kara ve deniz başkumandan larında istîhsal ve ihracab tanzim, tah< Yeni den tek bir talebe almak kudreti hklanna bildirmiş ve bu fikir tasvip dit ve tenkis için uyusmuşlar, sonra yoktur. olunmuştur. dan da Cemrveti Akvam umumî kâ • Şu halde bu çocuklar ne olacak? MekLondra sefaretimizle yapılan teb'p'iği vasıtasîle Avrunadakî müırtahsîl tep binası yok diyerek okutulmıyacak maslar neticesinde hükumetimiz de ve mü^tehlib memleketleri davet et mı? Okumak hevesi ve okuma kudreti buna müzaheret göstermiştir. tngirmMerdi. Müstehlik memleketler dahilf en fazla olduğu halde Milâs mektep cL Kz misafkrler Çanakkaleden son • i't'hsali ve zîraati himaye fçm türlü hetinden vilâyetin en kara bahtlı bir ra tstanbula gelecek ve burada da türlü kuyut ve tahdidat vazetmis bu . kasabasıdır. parlak bir istikbal yapılacaktır. lunduklarmdan bunlartn, büyük ihra * Milâsm tek bir ilk mektebine mukacat yapan ziraî memleketlerle uvuşma* bil Muğlada tam teekilâth üç, üç derlarma imkân görübnüyor, Yeni Londra saneli de üç olmak üzere alb ilk mektep konferansmm da evvelkisî gibi akira vardır ve bu mekteplerde otuz alh mukalacağı bekîeniyordu. Fakat her türlu allim bulunmaktsdır Ti'ebe rnevcııdu Son zamanlarda yüksek fiatlı sitahmin ve mtizpnn hîlâfmda olarak itilâ ise sekiz yüz ellidir. tki bin nüfuslu kügaraların sarfiyatı azalmakta olduhâsıl oimustur. tmzalanan itilâfnamede çük Bodrum kasabasında bile bir tam ğu için inhisar idaresince bunların müstahsil memleketler yani Amerika, tesküâtlı ve bir de üç dersaneU olmak fiatlannın tenziline karar verilmişKanada, Ariantin ve Avttsturalya ile üzere iki mektep vardır. Gecen ders se. tir. Fiatlarda yapılacak tenzilât Bulgaristan, Macaristan, Romanya ve nesinde Milâsa geien valimiz o zaman nisbeti üzerinde tetkikata devam oYugoslâvya gelecek iki sene zarfındâ ilk mektebi gezmis ve smıflarda sek lunmaktadır. sen çocuğun pek sıkışık bir halde bu yapacakları ibracabn mBrtanra tahdit lundujhınu hayretle görmüs ve bu işin ve tesbit ettikleri jribi, buğday zeriyati her rtplde caresine bakacar"'! sö"'""»»»saî'^'annı da tenktse razı ormoslardır.' tir. Mekteplerin açılması yaklaşhğı halde Müstehlik memleketlerde, buğday elân bn ihtiyaç temin edilmemistir. Bufiatınm matlup bir hadde yükselmes! gün Milâsta daha iki mektebe ihtiyaç üzerine, buğdaya karn mevzn ağır güni Bu sene Univeraitemizia diş ta vardır. Ve bu mektepier temm edfl . rükleri îndirmeği ve bu|day sarfîyahm diei gün talebe mevcudu derhal bine babeti ve formakolog şubelerınde tp«vik v^ fc^î «tmeii taahhnt etmis yükselecektir. tahsil etmek istiyen birçok Bulgar lerdir. Hernekadar bu taahKnf bîr de J talebeleri, şeraiti öğrenmek için Ahmet Nazmi rece müphem ise de cihan buhranınm Sofya elçiliğimize müracaat et izalesinde buğday meselesinjn halli humektedirler. ıınunun en büyük âmil olacağı bu hü Sofya seftrimiz Tevfik Kâmîl Bey kumetler tarafmdan da kabul ve itiraf bu hususta ayrı ayn malumat veredilmesi gayet mühimdir. Londra ib* • mek imkânı olmadığından Svobona lâfnamesinin amelî ve müsbet netice " Rec gazetesüıe beyanatta buluna • fstanbulun müstakbel plânı hakler vermesi ithalât yapan memleketle » rak demiştir ki: kında şehrimizde tetkikat yaparak rin bunu tatb3c ve tefsude gösterecek « Diş tababeti şubesi gene 3 sememleketine giden Fransız şehir leri hümü niyete bağltdır. Bunımla be * mütehasiislarından M. Agaş Beledi ne olarak kalıyor. Kayit muamelesi raber son zamanlarda beynelmilel ilk 1 2 eylulden itibaren başlıyacak, yeye bir rnekhıp göndermiştir. Bu dersler de 20 eylulde başlıyacaktır. mühim itilâfı teskil eylediğinden cihan mektupta plân ve projelerin teşrini«yasetinin atisi üzerinde büyük tesirl Yalnız lise merunlan kabul ed'le evvel içinde gönderileceği bildiril • cektir. Senevî taksitler 20 liradır. mektedir. olacakbr. Lise diplomalan, sefaret tarafından MUHARREM FEYZl tstanbula gelmesini tehfr etmek da tasdik edilecektsr.» zaruretinde olduğunu evvelce bildirmiş olan diğer Fransız şehir müG. Saray müdür muavitehass'sı M. Prosteden henüz yeni malumat alınamamıştır. Plânın bir ni maliye h^metine an evvel tanzimi için bazı zevat ttalino kumpanyanna ait ttal Galatasaray ı. M. Prostenin celbinden sarfı nazar yan bandıralı Corctyos vapuru dün sesi müdür başedilmesi muvafık olacağını ileri siirmuavini tzzet sabah saat onda Kızkulesi açıkla • mekte iseler de Belediyece bu fikir Zeki Bey, vazi rından geçerken pervanesi dlişmüş muvafık görülmemektedir. Maamafih fesinden istifa ve hareketten sakıt kalmıştır. M. Prostenin uzun müddet gelemied'arek. tstanbul Kaza üzerine lbnandan gönderiyeceği anlaşılırsa o zaman celbîn maliye teşkilâ len romorkörlerle Corciyos ç%kile den sarfı nazar olunacakbr. tmda hesap mürek Selimiye açıklannda demirle tehassıslığına. tamesi temin edilmiştir. yin edilmiştir. Son üç ay içinde oktruva varidatınGemî bugün tamir edilmek üzere îzzet Zeki Bey dan dolayı Belediye bütçesinde 265 havuza götürülecektir. Almanyada tahbin lira kadar bir açık hasıl olmuşsil ederek Berlin tur. Belediyede her ayın birinci güAli Ticaret mek nü maas verilmekte olduğundan x tebirü bitinniş ve İstet ZeM Bey' bu sefer de geciktirilmeden maaş Defterdarlık, memurinin eylul 1928 de tstanbul Ali Ticaret mek> verilmesine çalışilmaktadır. maaşlannı bugün tevzi edecektir. tebi müderris muavinliğine, bilft * hare Galatasaray lisesi müdür mu ^ Halkevi Temsil çubesindeki müsamere avinligine tayin edijmiş kıymetli bnf i gençtir. 'Cumhuriyet' 2Eylul 1933 Çeviren: A. DAVER Azametli ağabeysinin (Göben) yanında kardeşi (Breslav) ne kadar zarif ve sevimli duruyordu! Triyestede kâfi miktar kömür alamadığımız îçin kömürümüzü burada tamamlamak lâzım. Sonra, hayli uzun olan sefer esnasında bu kıy metli maddenin büyiik bir kısmmı harcadık. Brindiziden postamızı da, alacağımız şüphesiz. Deniz bir aralık dalgalı. Gemide, kömür almak için her türlü tertibat hazır. Sabırsızhkla linanın dışında bekliyoruz. Fakat kömür dubalan gelmiyor. Biraz sonra onlarm yerine liman idaresinin küçük bir vapuru geldi ve bize İtal yanlann kömür dubalannın Göbene gelmesine müsaade etmedikleri haberini getiriyordu. Deniz fazla dalgalı hniş, dubalar gemmin teknesine berini getirdi. Deniz fazla dal • galann hücumile batartnış. Lâf! Bu uydurma bir bahaneden başka birşey değil! ttalyanlar, isteseler, pekâlâ Icömür dubalan bize kadar gelir; fakat îstemiyorlar. Müttefiklerimizle aramızın pek iyi olmadığı anla • şiiıyor. DemJr aldik, tekrar cenup rotasına »eyrediyoruz. Bütiin düşünce • lerimiz, ttalyanlann garip ve hari • kulâde hareketleri etrafında dönüp dolasıyor. Sitndi, artık Icömür pesindeyiz. Harp olursa ki ber an ilânı barp h^erlerini bekliyoruz bu tnütte • fiklere fazla itimat caiz değil. Biz den çok kuvvetli bir düşman karşısrnda, memleketten uzak, üssülharekeden ve istinat noktanndan mahrum bulunmanın tadını, ilk defa olarak tattık. Simali şarkî istikametinde bir duman göründü. Biraz sonra, narm, mevzan, zarif bir genvi heyulâsı, akfamm alaca karanhğı icinde be Irrdi. Bu, Akdenizdeki Alman denîz fırkatı kumandam Amiral Suşonun emriie Dıraçtan hareket ederek bize iltihak eden Bres^v kruvazörüdür. Göben nasıl tstanbula gönderildiyse, •eri ve son sistem bir kruvazör olan Breslav da Arnavutluk sabillerine sevkedilmişti. Arnavutlukta da bir takrm kanşıklıklar oluyordu ve bh* Alman prenslik hanedanına mensup ofauı Arnavutluk pren*i de, ihbiâkiler tarafından tebdit ediliyordu. Bre» lav Dıraçta, bir harp talimi yaoarken amiralm emrini almıstı. Biraz «onra, bu güzel kruvazör bize ilti • ^ak ederek ve arkamıza geçerek proya hatrt teşkil etti. Şimdi Göben ile Breslav, Akde Bİzdeki iki tanecik Alman harp gemîsi, bir araya gelmişlerdi. Biz Göben dekiler, «küçük birader» dedi • ğimiz kruvazörün yanımızda bulunmasına aevinîyorduk. Breslavdakile» rîn, kuvvetli «ağabey» lerinin yanında bulunmaktan daha memnun olduklan şüphesizdi. Azametli ve zorlu ağabeysinin yanmda küçük birader. nekadar zarif ve sevimli duruyordu. O da, bizbn gibi 28 mil gidiyordu. Gece oldu. Afcır, bojucu ya» *eeelerinden biri . Hani, mutlaka birşey olacak diye insanı sıkan, meraklandıran, endişeye düşüren bir gece .. Yıldızlar, müphem bir ziya ile panldıyor. Gemiler mürekkep gibi siyah bir denizde kayıp gidiyorlar. Herşey sakin .. Deniz, hafifçe göğüs geçirerek uyuyor. Gece sessiz... Bu sessizliği, yainız, provamızin (getninin burnu) denizi yararken çıkardıği tek ahenkli şarıltı ihlâl ediyor. Gemide zabitler, kumandanın emrile siyasî vaziyetin daha ziyade vahamet kesbettiğini ve her an harbin il&nraa intizar edildiğini tamim et • tiler. Harp zamanma ait talimatnameler bh defa daha okundu ve hepimize brrer hüviyet plâkast verildi. Artık muhaverelerimiz mevzusuz kalmıyordu. Herkesin zihni, yaklaşan hâdisatı düşünüyor ve hepimiz, istikbaü kaphyan meçhulât perdesini yırtmağa çalışıyoruz. Faraziyeler, tahmînler devam edip gîdiyor; fakat çok gecmeden vaziyetin tavazzuh edeceği muhakkak .. Evvelâ, Rusyanm harp ilân ede • ceği, arkasından da Fransizlarm da önlertne çıkan bu fırsati kaçırmıyacaklan muhakkak. Fakat deniz beyleri (tngilizler) ne yapacak, tngil • tere, nesıl bir vazivet alacak? MiKtefiklerimizin nasıl bir hattı hare • ket tutacakiarı da ayrı bir mesele. tçimizden bîr çoğu, Göben ile Breslavm Avusturya Macar ve ttalyan donanmalarile müştereken Akdenizde harbedecklerini tasavvur edivor. Bu suretle, harbin arifesinde Mesinaya doğru Otrant kanahnda yol ahrken, talih ve kader bize hazırladığı sürprizlerden şüphe büe et • miyorduk. Çanakkaledeki Türk sahameti Beynelmilel mühim bir itilâf Vazifesi değiştirilenler karara itiraz ettiler Yeni orta tedrisat kadrolarında va zrfeleri değistirilen bir ktsım müdür ve muallimler, Maarif Vekâletin* müra caat ederek itirazda buunmuslardır. Orta tedrisat umumî müdürii Fuat Bey, kendisine vazivetlerînden stkâyet eden muallimlere, Vekâlet nezdinde klerini takip e<tmelerini söylemiştir. Kadrolara nazaran, evve'ce yazdıkIanmi7dan baska, mülpa Darülfirntnj profesörlerinden sabık Maras meb'us^ Behçet Bey Kadıköv 1'sesi coğrafya ho, calurma tayin edilmiştir. Kadıköy lisesi riyaziye muallimle rinden Esat Bev Kabatas Hsesine, tarihci Mehmet Ali Sevki Bey yeni teskil edilen Vefa lisesine, Mehmet Ali Nıs fet Bey, Kandilli kız lisesi riyaziye muallimlisnne, tarihçi Raşit Bev Eyüp orta mektebine, resim hocası Ekrem Bey Gelenbevi orta mektebine, mus<ki mu. allimi Ali Bey Davutoasaya, ressam seref Bey Kadıköy lisasi resim muallim • 1ğine, şehir bandosu sefi Huluri Bey Kadıköy lisesi musiki muallimliğine tavin edilmislerdir. Pratik farmakoloğlar cemiyeti Türkiye pratik farmakoloğlar birliğinden: Cemiyetimizin resmî müsaadesi ahnmışiır. tntihabatımizı yapmak ve esaslanmızı kurmak için 7/9/933 aksamı 21,30 da Cağaloğlu Halkevinde toplanacağız. Meslektaşlan mızın teşrîflerini rica ederiz. ilânı harp Romanya Hariciye Nazırının seyahati Sigara fiatiarı tenzil edilecek F.rtesi sabah, Almanyanın Ruıyaya ilânı harp ettiğmi öğrendik. Kalabriya yarımadasının karmakarısık sahilleri göriinmeğe basla > mıstı. Sahildeki tepelerin teşkil et • tiği hat güneşin ziyalan altında bir testere ağzi gibi, semanın berrak maviliğinî kesîyordu. Bütün Jyonya denizi kıvılcımlar saçan ve titriyen bir haşmetle uzanıp gidiyor. Bretlav, aldıji emh üzertne »üratini arthrarak ileri geçti; kömürumüzü hazırlatmak içm bizden evvel Mesinaya gidiyor. Şimdilik en büyük düşüncemiz, en mühim derdimiz kömür almak. Triyestede kömürumüzü tamamlı • yamamıshk, Brindizide hiç birşey alamamışhk ve yaptığımız uzun sefer, kömürlüklerimizi bir hayli daha bosaltmıştı. Gittikçe artan »icakla bunalarak Spartivento burnunu bordaladık ve Mesina boğazına doğru yol verdik. önümüzde, aisli ufuklarda, Etna yanar dağının kütlesi hayal meyal görünüyordu. öğleden sonra, Me sina limanma girdik. Bükres 1 Bükreste çıkan Tu • ventul gazetesi su haberi vermek tedir. Romanya Hariciye Nazırı M. Tttüleskonun Ankara seyahati bidayette söylendiği veçhile muvakkat bir tesir uyandırmak maksadına raatuf değildir. Romanya Hariciye Nazırının seyahati esnasında Türkiye ile Romanya münasebatı tetkik edilecek ve Romanya Sovyet münase betlerî hakkında müdavelei efkârda bulunulacaktır. Şimdilik Romanya hükumeti Sovyetlerle münasebatın • da Londrada îmzalanan mütearn zın tarifi hakkindaki mîsakın hududunu aşmak niyetîtide değildir. Dişçi mektebine girmek isteyen Bulgar talebesi Bulparistanda Hitler teşkilâfı (Mabadi var) Tuna yolu, ticaretimiz için cok mühimdir Birinci sahifeden mabat thracat mallanmızm müşterisi olan ve Tuna yolile sıkı bir surette alâkadar bulunan v*kanda savdığımız memleketler bilhassa Harbi Umumiden son • ra Tuna kıyılanm mühim ticaret li • manlan haline çevirmislerdir. Çekoslovakyanm Tuna üzerindeki Bratislâva (eski Pressburg) limanı büyflk bir faaliyet ve inkisafa sahne ol . muştur. Yukandaki resimde göriileceği veçhile Tuna üzerindeki limanlann hepsînde Avrupanm her tarafına bağlı olan demiryollan nehrin mamur kıytlanna kadar uzanarak üzerinde is • liyen vapuriarla iitisak peyda etmek . te ve bu limanlarda vücude getirflen en modem tahmil ve tahlive techizafa sayesinde nakliyat işleri asgarî masraf ve azamî kolaylıklarla göriilmektedir. Bilhassa, biz Türkler için, Tuna yo'»nun baska bîr hususiyeti d*Ka var • * » ki; onu burada ehemmiyetile kay '•• detmek isteriz. Harbi Umumiden son • ra Türkiyenin umumî ithalstınm çoğu tstanbula gelmeğe ve buradan mem lekethniz dahiline dağılmağa baslamıstır. ls*anbul, Tîîrkivnin ithalât eşva ımı âdeta tevzi merkezi olmustur. Av. rupadan Hhal ettieimiz esyanın navlunlarmı ödiyenler, Türk müstebiikleridir. 1933 senesmin ilk yedi aymda yantı . ğimiz itVıalâhn kıymeti 42 kiisur milyon liradır. Bunun 1 5 1 6 milvon liralık kısmmı Aimanya ile yukanda saydı • ğunız memleketlerden almıs bulunu yoruz. Tuna yolu ticarî nakliyahmıza açıldığı gün bu mubayaahmızın naklive masraflan hiç rophe etmiyelim ki; yan yanya azalacaktır. Çünkü, Tunadan inis naklive masraflan, nakliye ve. saiti nehrin cereyanmdan istifade et • Kği için gayet ucuzdur. Hatta, biz o kanaatteyiz ki, khalâ • tamıziD yüzde 3S inin Tıma tarikile knm temm edilecek olursa (ki bu gay • rimümkün bir sek değildir) bu nakli . yab deruhde edecek olan her hangi bir Tuna nakliyatı ticarive tesekkulünün ihracat emteamızı Merkezî Avrupaya ve Almanyanm cenup taraflanna bu^un kü Adriyatik Triyeste yoln tarifele rinden daha ucuza nakledebilmesi ih . timali coktur. Gerek ithalât, gerekse ihracatımı • zm ilk ciddî bir teşebbüs neticesinde, hemen, fiçte birinden fazlasun temin edeceği asikâr olan Tuna yolunun, bir hamlede bize kazandıracağı sev: Meydanı bo< bulduklan için yüksek tari felerle iktı«adî varlığımızı mütemadiven kemiren yabancı vapur acentalarımn keselerine akan tnilyonlarca Hramızın ce. bimizde kalmasmı temin eviemektir. Kaldı ki, hathn acılmasile Balkanlar manzumesine dahîl memleketlerle o lan münasebatımız daha ziyade inkisaf ederek bu teşebbusümüzün iktuadî ve ticarî sahalarda daha büvük muvaffakiyetlerle siisleneceğine de snphe e dilemez. 1 eylul 933 tarihinden itibaren te . şekkiil etmis bulunan vanurcular fir . keti tktısat Vekilimiz Celâl Beyin e • serleridir. Bu sirket bugun, daeınık bir halde her türlü rekabet sekilieri al tmda birbirlerinin boğazını sıkmaktan geri durmıyan münferit unsurlar ha • linden çıkmış, toplu ve kuvvetli bir sirket haline mkılâp etmistir. Binaen • aleyh, Tuna boyunca ithalât ve ihra . cat nakliyatımızı temin edebilecek her hangi bir Tuna vapurlan grubüe simdi daba kolay anlaşabflecek mevki • deyiz. Galatz ve Ibrail limanlan, Ikhsat Vekilimizin yüksek görüş ve kudretleri alhnda ticarî münakalâbmıza açılmak . ta olan ve memleketimize milyonlar kazandırması muhakkak bulunan yeni bir ticaret yolunun iki mühim anahtandır. Buralardan geçerek Merkezî A v UzOm sarfiyatını artırmak için bir cemiyet kuruluyor Avrupamn birçok yerlerinde ol duğu gibi memleketimizde de üziim sarfiyatını çoğaltmak maksadile bir cemiyet teşkiline karar veriltnistir. Bu cemiyeti bir takım üzüm miis tahsillerile doktorlar kuracaktır. Bilhassa Macaristan ve ttalyada üzüm lehine birçok propagandalar yapılmaktadır. Buralarda doktor lar üzümün sıhhate olan faidesin • den bâhis konferanslar vermekle dir. Macaristanda halkin ucuzca üzüm bağlarına gidebilmesi için ti tnendiferlerde ucuz tarife tatbik olunmaktadır. Türkiyede de vâsi mikyasta üzüm bağları mevcut ol du&undan bunların sarfı hususunda tedbirler a''nacaktır. Sofya 1 «Hususî» Bulgar gençIeri kendi aralarında bir Hitler cemiyeti tesis etmislerdir. Fakat tneroleketin her tarafvnda bu yeni cemiyeti erin birçok düsmanları vardır. tki gün evvel Yamboluda şehir bahçesînde Kolarov isminde bir Bulgar hrtlercisi otuz kişilik bir amele grupunun taarruzuna uğramıştır. Bu adamm bağırarak imdat istemesi Uzerine, polisler yetişerek 20 kişiyi tevkif etmislerdir. Seihılr flslers Şehir mOtehassısından ğelen mektup LBoTDaıınıdîaı Bir vapurun pervanesi kırıldı Oktruva varidatının açığı BugOn maaş veriliyor 6azi koşusu Yarıs ve Islah Encümeni tarafından «Gazi kosusu» namile yeni bir kosu ibdasına karar verilmiştir. Memleketimizde halis kan üç yaşındaki kvsraklarla lngiliz kısraklarına tahsis edilen bu kosu heı sene haziranm çüncü cumasında yapılacaktır. 1935 senesi haziranında başlıyacak olar ilk koşunun mükâfab beş b'm Hradır. rupaya ve Tuna boyundaki memleketlere akacak olan Türk mallan ayni zamanda bugün muhtelif sebepler al . tmda faaliyeti çok azalmıs bulunan tstanbul limanının canlanmasına da vesile teskil edebilir. Her şeyden sarfı nazar, ihracat mallanmızın naklivesi olarak her sene verdiğimiz 8 . 10 milyon liranm mühim bir kısmı tasarruf edilmis olacaktır ki Tuna yolunun ehemmiyeti yalnız bu noktadan, kendisini gösterme^e kâfi • dîr. Bu hususta yapılmakta olan tet • kikatın müsbet neticeler vereceğine kani bulunuyoruz. HAYRETTtN ŞÜKRÜ Özdil müsabakamız Eylulün onuna kadar okuyucuIarımızın reyleriru topladıktan sonra neticeyi bildireceğiz len yazılardan ilk seçmede ay nlan otuz tanesini tamamtile neşretmiş bulunuyoruz. Evvelce de bildirdiğinv.z gibi okuyucularımız arasından arzu edenler bu otuz yazıdan hangilerini birinci den onuncuya kadar • nvükâfata lâyık gördüklerini eylulün onuna k'adar bize bildirecekler dir. Bu reyleri de nazari itibara alarak hakem heyetinin vereceği nihaî kararı sonra ilân edeceğiz. Gönderi Iecek rey kâğrtlarında beğenilen yazıların serlevhala rını ve numaralarmı işaret et mek kâfİdio ve her hangi bir mütalea ilâvesine lüzum yoktur. özdil müsabakasına gönderi • Dünkü temrilden bir intıba Güzel San'atlar Birligi temsü şubesi dün Halkevinde bir müsamere vermiş, müsamerede Halkevi he • yeti idaresile diğer birçok kimseler bulunmuşlardır. Temsil şubesi mensupları dünkü müsamerede çok muvaffak olmuşlar ve alkışlanmıslardır.