mayıs Camhtrriy'et '• SON TELGRAFLAB ( Birazda m musiki^) Almanların silâhlandığı şayiaları devam ediyor Küçük itilâf devletleri ile Lehistan Cenevrede ıskerî tayyareciligin ilgasını istediler Londra 28 (A.A.) Almanya hın gizliden gizliye silâhlanması meselesi bazı gazeteleri alâkadar etmekte devam ediyor. Bu meyand'a «Renolds tllustrated Nevs» gazetelerinin bildirdiklerine gö*e Hollanda ve tsviçre »ilâh fabrikaları AI manya hesabına »ilâh yapmakta dırlar. Silâhlar, harp stokları levazım larile berab«r, Alman hududuna yakm bir yerde bulundurulmaktadır. O suretle ki, harp vukuunda bunlan en kı*a bir zamanda Almanyaya göndermek kabil olacaktır. Cenevre konferansında Cenevre 28 (A.A.) Dün sa bah silâhları bırakma konferansın • da fngiliz plânının hava silâhlanna dair olan müzakereleri öğleden sonraya kadar devam etmiştir. Murahhas heyetlerin ekserisi ve bilhassa küçük itilâf, Isveç, ve Lehistan heyetleri açıkça askerî tayyareciligin ilgasi ve sivil tayyareciligin ve hava zabitasının beynelmilles tirilmesi lehinde bulunmuştur. Istanbul Konservatuvarı Mes'ut Cemil Beyin neşri ricasile eönderdiği bir yazıyı neşrediyoruz. Yazıda tenkit edilen zevatm gönderecekleri cevaplan da neşre hazırız. Geçen haftaki Brams akşamı hakkmda Ekrem Besim Bey «Vakit:» te çok derlitoplu ve canlı bir tenkit yazdı. Bu kıytnetli dostumun Brams akşamında da her zamanki mezi yetierini bir daha gösteren Nimet Vahit, Cemal Reşit, Muhittin Sadık, Ferdi von Statzer gibi san'atkârlar hakkmdaki sitayişlerine candan is tirak, hatta daha fazla bir şeyler ilâve etmek isterdim. Ancak, bu yazı ile söylemek istediğim şey o san'atkârlan bir dofa daha metetmek değildir. Asıl mksadım Ekrem Be simin, eskidenberi malum cür'et lerile Brams akşamında da iddiah vazifeleri üzerlerine alan bazı zevat hakkmdaki menf i hükmüne genişlik vermek, onun dokunduğu yarayı açtnaktır. Biliyoruz ki, Istanbul belediyesi, Istanbul konservatuvannı, bu isme cidden lâyık olmağa giden bir yola sokmak için Viyanalı profesör Hofrat Marksı davet etti. Mütehassıs geldi. Halimizi gördü. Anladı. Hastenın hararet derecesini ve nabzmı almak, yatağını değışrirmek nev*inden bazı bas'angıc tedbirlerile işe başladı ve cok ümit verdi. Yakmda tekrar gelecek. Acaba ne yapacak dersiniz? Simdiden söyliyeyim k», adeta bir nevi manevî derebeylik siyaseti kullanarak, idarî zâflardan, ve tenkit yokluğundan istifade ederek sahte bir san'at otoritesi tesis eden bazı unsurlar Viyanalı teşküâtçınm da müsamahasına mazhar olacak olurlarsa h'ç bir şey yapılmış olmıyacaktır. Fakat bu kadar alcîâde bir ehliyet meseVsinin kendi aramzda halli simdıye kadar p»kâ!â mümkün iken hît hangi rir ecnebinin mrdahalesme ihtiyaç duymamız cidden elimdir. Ben, gene kendi rramızda rözümü sakmmak istemcm: Brams aksammda kon3ervatuvar muallimi Sepfettrn ve Sezai A»af Beyler memleketin musiki irfanı namına dinleyenlere iimitsizlik verdiler. Münakkit Ekrem Besim Beyin kullandığı «Cılız ses> tavsifi haki katin ancak bir kismıdır. tstanbulun musiki martfillerine mensup bir çok ve belli baslı, güzide ve »alâhiyetli kulaklarm da işittiği bu sesleri isitmiyenlere tarif etmek sade güc değil, belki beyhude olur. Fakat Herr Hofrat Marks bu «eferki gelisinde bu sesleri işitmek ve kıymetleri bitarafane seçtnek zahmetine katlanırsa bir şev kazanınz. Bu kazanç «kri tik» dir, <tisasin ve bilginin sesidir. Ancak bu sesi dinlediğimiz zaman musiki yeni Türkiyenin konservatuvarlarında idam edilmekten kur • tulacak, ve selâmetleri için üstlerine titrememiz icap eden sayısız cev herli genç birer megalomani rıastasi olmaktan korunabilecektir. Yoksa, konservatuvarda yapıla • cak büHin inkişaf ve tekemtnül hamlelerinin, Vefa bozasından, Kohut birasma ceşni değiştirmekten başka bir şey olacağını ummıyalım. Mesut Cemil Yeni basılacak gümüş, nikel ve bronz paralar Yeni paralar niçin basılıyor, ne kadar ve ne şekilde olacak, ne zaman basılacak? Ankara 27 (Husus) Büyük Millet Meclisi madenî ufaklık para basılması hakkmdaki lâyihayı bugünkü içtimada kabul etti. Bu münasebetle hükumeti böyle bir lâyiha hazırlamağa sevkeden sebepler üzerinde biraz durmak, bu paralarm ne kadar, ne şekilde ve ne zaman bası lacağını izah etmek, lâyihanm kanun şekline girerken maruz kaldığı tadilâtı anlatmak faydadan hali olmasa gerektir. Hükumetin madenî ufaklık para basılması lâyihasma raptettiği şayanı 4»k kat esbabı mucibe bu noktalann bir çoklannı izah edecek mahiyettedir. Hükumet esbabı mucibesinde ezcümle diyor ki: İHEM NALINA MIH1NA Biraz fazla istical değil mi? I Amerika İle Japonya x Tevfik Rüştü B, Viyanada Dünya meseleleri için bir Hariciye Vekili Avustur ya Başvekili ile görüştü tebliğ neşrettiler Vaşington 28 (A.A.) M. Rozvelt ile M. tşkl mükâlemelerinm mahsulâ olmak uzere müşterek bir tebliğ nesret • mulerdir. Ba tebliğde bilhassa şöyle denilmektedir: tkfasadî istikrar ile siyasî »ükun ve a«udeliğin yekdiğerini itmam eden, sulfcun sağlam esaslarnu veren ve birbirine •ıkmkrya bağlı bulunanl şeyler oldu ğunu takdir eder ve bunlan tahakkuk ettirmek için iktısadf ve askeri tehdidi teslîhatm zarurî olduğunu kabnl ede • riz. Her iki ümniyenrn de tahakkuk edebileceği umidindeyiz. tid sene<I«nberi Uzak Şarkta hüküm sürmekte olan fevb&lâde vaziyeti de gözden geçirdik. I Gerek Uzak Şark ve gerek bütün dünya mflletlerînBi cihamn «ulhu ve refahı fşini sağlam esaslara istinat ettirmeğe fcamîmî bir tesriki mesai zümiyetile muvaffak olacaklarmı ümît ederiz. Halihaırda nakit sahasmda hüküm sörmekte olan hercümerç yerine bevnelmHel bir gayretle muntazam bir reiîm îkame etmek ve mevctrt manialan bir tarafa at« mak lâzim geldiği husmunda tammen tmıtabık baluıluyoruA. Buniartn meveut olmadıklan yerlerde de tahaffuz tedbirleri almmak gerektir. Gümüs kıymetinin ehemmiyetli surette yükseltimesi ve gümüş paralar kam • biyo piyasalarmm mustakar bir hale getirilmesi hususlannın son derecede temermiye sayan olduğu mütaleasındayız. Cihamn' ikttsadî ve siyasî sıhhati içjn kabtılü zarurî olan diğer birçok mesele lerde de aramızda tam bir fikir Htifakı vardır. Şimdi nazarlar yakinda açılacak olan Iktısat konferansma çevrilmiştir. Silâhlan bırakma konferansı mesaismi, bü yuk bir te«riki mesai nhniyeti dairesinde mvvaffak olabilmesini temine çalışmak azmile takip etmekteyiz. Viyana 28 (A.A.) Tevfik Rüştü Bey dün Viyanaya gelmiş ve Türkiye sefaretine inmiştir. Sabahle • yin yanında Türkiye sefiri Mehmet Hamdi Bey olduğu halde Başvekil M. Delfusu ziyaret etmiştir. Bugün Mehmet Hamdi Bey Tevfik Rüştü Beyin şerefine bir öğle ziyafeti ve • recekth, Fransada kar yağdı! Perpingnan 28 (A.A.) Muhtelif mıntakalara kar yağmıştır. Kazanç lâyihası kaldı Telgraf memurlarına yapılan zam Ankara 28 Altı bin küsur tel • graf memurundan 1,100 ünün maaslanna zam yapilmıştir. Memurlar bu zamlan temmuzdan itibaren alacaklardır. Ereğli 28 Ereğli limanm yapılması, Filyos demiryolunun Ereğliye bağ lanması suretile Zor*uldak maden kömürlerinin yeni bir inkisafa tnazhar edilmesi hakkında B. M. Meclisince verilen karar üzerine Ereğlide beş gündenberi devam eden bayram şenliklerine iştirak etmek için bü tün halk tarafından izhar olunan istek ve arzuya binaen Zonguldak valisi Halit ve Halk Fırkası reiai Mitat Beyler dün Ereğliye gelmiş 1er ve orada yapılan toplanhlarda nutuklar söylemişlerdir. Sevinç ve heyecan içinde bulunan halkın şükranımn Ulu Gaziye, İs met Paşaya, B. M. Meclisi yüksek reisliğine bildirilmesi kararlaştı nlımştır. Ankara 28 (Telefonla) Yeni kazanç lâyihasınm müzakeresi ge lecek içtima devresine kalmıştır. Ereğlinin sevinci « Bu kanun lâyihası ile birer liralık evrakı naktiye verine srümüs oara ve eski ufakhklar yerine de yenilerinin tedavüle çıkanlması istihdaf edilmekte • dir. Piyasada bulunanl 63,868,000 lira kıymetmdeki 33,106,968 parçadan ibaret evrakı naka'yenin 23,448,310 parçası birer liralıktır. Mezkur bir liralıklarm çok kullanılması yüzünden kirlenmesi, yıpranması ve yırtılması sebebile halkımfza verdiği maddî ve sıhhî za rarlar ve yeni evrakı naktiye tab'ı ve ihracı işkıde mucip olacağı güçlükve masraflar nazan itibara alınarak bu evrakı naktiye yerine lüzumu kadar gümüş para ikamesi ve en ufak evrakı naktiyenin beser liralık olarak tedavülde bıraküması lüzumlu ve faideli görmektedir. Diğer memleketlerin bir kısmmda da en ufak evrakı naktiye takriben beş Kra kıyme tinde olup bundan aşağı kâğıt paralar yerine kısmen gümüş ve kısmen diğer madenî ufaklıklar ikame edilmiştir. Bundan baska Şark ve Cenup vilâ yetlerimizde de gümüg paraya olan fazla temayül sebebile gayrikanunî bir şekilde tedavülden kaldmmasma ve yerlerine kanunî rayiçlerfle gümüş paraanmızm ikamesine imkân temin edilmiş olacaktır. Bu itibarla azamî haddi 24 milyon küsur liralık birer liralık evrakı naktiye miktarmı tecavüz etmemek ve ihtiyaca göre basılmak şartile gümüş para çıkarılacak ve peyderpey birer lirabk evrakı naktiyenin piyasadan kaldınlarak yerine kısmen ihtiyaç nisbetmde gümüş para ve kısmen de daha büyük kopürlerdeki evrakı naktiye ikame edflmiş olacaktır. En ufak kâğıt para bef liralık olacak irkaç gün evvel Tıp FaküîtesînReşit imzasile bir mektup alnrusbm. Reşit Bev îsimli ka de basılması ve bu meyanda etrafına hâk veya kabartma suretile yazı yazılma riim, bu mektubunda Dariüfünunun is mi değistiri'irken Fransız telâffuzu ile sı ve ayni zamanda nikel paralpim br üniversite denflmemeli diyordu. Bu tıllı olması düiünülmektedir. Bundan mektubu yazılanmızın çokluğundan dobaska ötedenberi gümüs paramızm layı, bir iki gün tehir ederek dünkö 0.830 ayarında olduğu ve bu avar az «Cumhuriyet» in yedinci sahifesinin ba« sık'ette çok yıkmet ifade etmek lüzu şında «Serbest Sütun» da neşrettim. rn». P» W»J»:ı; tei;f h"''»rtd"öu cihetle bu Dün ayni Reşit Beyden şu mektubo ayarm muhafazası düsünüimüş ise de aldım: yuvarlak rakamla ifadesi maksadile veni gümüs Dara ayarının 0.900 e iblâğı Efendim! mi'vpfık görülmüştür. Geçenlerde size bir mektup g8n * dereTek üniversite hakkında zâhfcren eEski gümü* paralarm beynelmilel gühemmiyetsiz gibi görünen. fakat haki müs maden fiatı üzerinden mubayaası katte birçok kimselerin meçhuiü bulu esası kabul edildiği takdirde bu hususta muktazi madenin mühim bir kısmının nan ve adeta millî bir haysiyet meselesî memleket dahi'inde temini kabil ola • olabilecek bİT mevzua temas etmiş ve bHer«ktir. sizden de bunun gazetede neşrini rica etmiştim. Eğer o mektubu başka bir gaBatılacak nikel ve bronz zeteye göndermis olsaydım simdiye kaufaklıklar dar neşTOİunacağma süphe yoktu. FaDiğer ufaklıklanmıza gelince: Mev kat sizi tercih etmemdeki sebep. daima cut kanunlar mucibmce 11,5 mHvon limi'lî mevzularda vasıta olmanızdan doralık ufaklık madenî para basmak salâlayı sİ7İ bir millici olai2ik tanrmaklığımhiyeti mevcut bulunmasma rağmen (8,572,436) lira ( 4 4 ) kuruş p^* basıl dı. Maatteessüf bu kanaatimin nekadar vanliş oldugunu şimdi anlıyorum. Ve mış ve bu da ihtiyaca kifayet etmis ve bu kanaatimin de bu şekilde tecelli ethatta bunun takriben bir müyonu Mermesine yalnız ben değil bütün arka • kez Bankası ile Darphanede ve diğer daşlanm da teessüf ederler. bankalarda kalmakta bulunmustur. Tıp Fakültesinden Bunlarm bir kisrm saltanat devrfnm Reşit damgalarmı havi bulunduğu gibi hepsi Umveroite kelimesinde fransızca tede eski yazı ve rakamlarla basılmışhr. Iâfft»zile U yerine lâtince U denilme Bundan baska 40 paralığa kadar o sini istiyen, mektubunu alır almaz neş» lan nikellerin maden fiab 1 gram halis retmeywmden benim mtllici olmadımkelin 7 paradan fazla kıymette olduğnn manasını ctkaran ve valnız ken ğuna göre itibari kıymetlerinm fevkindisi hesabma değil; bütün Tıp Fakültede bulunmaktadır. Bu hal bu paralarm sindeki arkadaşlan namma da bana tekısmen ve zaman zaman tedavülden essüf eden bu delikanhya «eger sizir» kaçmasım icap ettirmektedir. bütün hükümleriniz, teessüf eriniz ve Bu mülâhazalarla diğer ufaklıklann da tebdili düşünülmüş ve küsuratın tedi memnuniyetlerinîz böyle sebeplere istinat ediyorsa oek yazık!» diyecektim. ye»ini temin ve halk ihtryacım teshil için Fakat düsündüm ki mektubun muharrpkası münasip görülen 10 paralıklarm madenî kıymeti az olmak itibarile bronz riri, gençtir, ateşlidir, acelecidir ve hü» kumlerinde de gençliğin ânî teessür olarak basılması muvafık görülmüstür. ve heyecam altmdadv. Zaten, dünku Mübadele için basılacak nikel ve «Cumhuriyet» te mektubunu okuyunbronz paralarm haddı azamisi mevcut ca tekrar fikrini değistirerek benim 8,5 milyon yerine 7 milyon olarak tesTürkiyenin en milliyetperver adarm bit edilmiş ve bu rrâktarm ihtiyaca ki olduğuma karar vermiştir. Onun içm fayet edebileceği anlasılmakta bulun muş olduğuna ve yeni paralarm da kıt' vaz geçb'm. Yalnız, şu kadar söyliyeyim ki yalaca küçüklüğii faideli olacağı nazan itimz benim değil: hiç birimizîn milliyetbara almdığına binaen mübadele neticesinde e!e geçirilecek madenlerin bir perverliârinden, bu kadar kolayca şüpkısmının artacağı ve bu farkın sahlabihe etmeğe ne genç, ne ihtiyar.. kimseleceği anlaşılmakta bulunmustur. nin hakki da voktu», »alâlıiyeti de... Bu islerin tedvirinde icap eden süra tin temini ve tatbikatta müskülât ve teahhürata meydan kalmaması mülâhazasile bu işlerfn muhasebei umumiye ve münakasa kanunlan ahkâmından istisnası için Iâyihaya hususî hükümler va • zedilmis ve Darphane ile alelumum Devlet ve posta puHannı ve diğer kjymetli evrakı basmakta bulunan ve Damhanenin mütemmim bir kısmını teşkil eden Damga matbaasmm merkezi hükumete naklindeki lüzum ve zaruret göz önüne alınarak bu isin icap etb'receği masraflar da dahil olduğu halde yapılacak tediyatm mübadele hasılatından temini ve b&kiyesinm de takip edilen gaye paranm ıslahmdan ibaret bulunması sebebile kâmilen Merkez bankasmdaki evrakı naktiye karşıhğı olan hazine bonolan • nm itfasma hasn zaruri görülmüstür.» Hükumetin teklif ettiği lâyiha maddeleri ile encümenlerin bunlar üzerinde yaptığı tadilâtı bir başka yaznnda bil direceğim. Darphanenin Ankaraya nakli Sadullah Bey mösteşar oluyor Romanyada kanlı arbedeler Ankara 28 (Telefonla) Seyri»efain umumi müdürü Sadullah Bey tktısat Vekâleti deniz ve hava müsteşarlığma tayin edilecektir. Bükreş 28 (A.A.) Bokovinada Cernauti darülfünununda bir takım kargaşalıklar çıkmıştır. Orada ya hudi aleyhtarı bir takım hareketler yapılmış olduğumlan ciddî tedbirler Ankara 28 Hariciye Vekâleti ittihaz olunmuştur. iktısat ve ticaret şubeleri birleşti Bu tedbîrlerden raemnun olmıyan rilerek bu şubenin umumî müdür talebe, yeniden nümayiş yaptnışlarlüğüne ticaret şubesi müdürü Bedi, dır. Asker ve polisin müdahalesine Zat tşleri umumî müdürlüğüne de mecburiyet hasıl olnruştur. Agâh Beyler tayin edilmişlerdir. Askerî kıtaat, darülfünunu işgal Kahire sefareti başkâtipliğine Paris etmektedir. sefareti ikinci kâtibi Cevdet Bey taMusevi muharrirlerden Panait t«yin edilraiştir. Paris «efareti müs • tîrati, Bükreş kütüpanelerinden biteşan Tahsin Bey merkezde bir merinde demir muhafız teşkilâtına muriyete naklolunmuştur. Haziranmensup talebenin taarruzuna uğ da ihdas edilecek Hariciye umumî kâ ramıştır. Muharrir, müteamzların tiplik bürosu şefliğine Moskova se • elinden romancı Petreskonun mü fareti müsteşarı Cevat Bey tayin e • dahalesi ve polisin himayesi saye • dilecektir. sinde kurtulmuştur. Hariciyede yeni tayinler Rus güzeli Avrupa güzeli oldu Madrit 28 (A.A.) Ru« güzeli Matmazel Tatiana Marlovia 1933 Avrupa güzeli ilân olunmuştur. Seyyar terbiye serg'si Samsunda Samsun 28 (A.A.) Seyyar terbiye sergisi dün Sanuuna gelmiştir. Sergi istaayonda vilâyet erkânı fırha ve belediye heyetlerile muallimler, Halkevi azalan ve kalabalık bir halk kütlesi tarafından büyük texahüratla karşılanmıştır. Sergi 4 hazirana kadar Samsunda kalacaktır. Basılacak gümB* paralar nakit esası mahiyetmde olmayrp ufaldık mahiye tmde olacaktır. Halbuki malum olduğu veçhile eski meskukâhmızda bidayeten iki mikyas usolü cari olduğundan eski gümüş paralarm madenî krymeti itibari laymetindetı çok az farklı idi. Gümüş fiatmın ehem miyetli bir sorette sukutu altm ve RÜ müs fiatlan arasındaki muvazeneyi ihlâl etmiş olduğuna göre eski esasat baki kaldığı zamanda dahi bu tevazün kendiliğinden haleldar olmuştu. Filhakika peyderpey kıymeti tenezzül eden gümüsün kilosu 1921 senesinde 50 liraya kadar sahlabilmekte iken bu?ün kilosu takriben 20 liradan ibaret bulnnmuştur. Gümüş paranm mikyası nakit olarak değil, ufaklık seklinde istimali icap et tünne binaen diğer devletlerde de cari olduğu veçhile her parça gümüş paraya takriben kıvmeti hakildyesinin bes misli \ nisbetinde itibari bir kıymet tesbit o lunmuş ve tedavülde müskülâttan çti nap ve itibarnu muhafaza için bir ta raftan kabul hadleri tahdit ve diğer cihetten hazine ve merkez bankasınca gerek tahsilde ve gerek mübadelede bilâkaydüsart kabulleri düsimülmü**ür. Gümüş papraların hakikt ve itibari kıymetleri Adctnalı karilerimizden memleke • fmî düsönen ve seven bir vatandaf imzasile mektup yazan zata: Bu kadar mühim bir meseleyi imzasız bir mektıiDİa bildirmeniz medenî cesaretten mahrum olduğunuzn gösteriyor. Hiç olmazsa şahsıma karşı fti • mat göstererek mektubunuzun imzası mahfuz tutulmasmı istiyebilirdiniz. Bu vaziyet karsısmda mektubunuzu alâ kadar Vekâlete göndermskten başka bir sev yaoarp»dığım için beni mazur görünüz efendim. Açık muhabere MiMARLARA VE EMLÂK SAHİPLERİNE Gaz tesisahnızı doğrudan doğruya size atideki fevaidi temin eden Gaz Şirketine tevdi etmeniz menfaatiniz ica • bmdandır. Fiatlar fevkalâde ehvendir. KuHanılan malzeme ve işçilik garanti ediHr. tste sürat Vasi KREDt (3874) Amerikada altınla Tediyat yapılmıyacak Vaşington 28 (A.A.) Mümessil ler meclisi bankalar encümeni, 4 reye karşı 12 rey ile hükumetin u mumî ve hususî mukavelenamelerdeki altm maddesini ilga eden ka • nun lâyihasını kabul etmiştir. Te diyat, kanunen tedavül mevkiinde bulunan para ile yapılacaktır. Ayan encümeni, bu lâyihayı 3 reye karsı 9 rey ile kabul etmiştir. sevinçle kutuyu açtı ve içinden bir sigara aldı ki inanmıyormus gibi parmaklarmın arasına bakıyordu: Ah... dedi, Hızır gibi yetiştin be yahu!.. Tütünsüzlükten imanım gevriyor, başım dönüyordu. Pantolonunun cebinden uzun fitilli bir çakmak çıkardı ve sigarasmı yakarken dumanı ku<tarıcı bir nefes gibi ciğerlerinin ta içlerine çekerek: Eyvallah, dedi, şimdi biraz göxüm açıldı, sabaha kadar gam ye meden beklerim. Ona tekrar sigara paketimi uza tarak: Belki ben giderim, birkaç sigara daha al, dedim. Uzun ve siyah tırnaklı parmak larını daldırarak üç beş sigara daha aldıktan sonra: Eyvallah, diye tekrar etti, Allah s«nden razı olsun, Hızır r'ıbi yetiştin Yüzüme dikkatle baks> ak bir cemilede bulunuyormuş gibi ilâve etti: Cumhuriyet Nüshası 5 Kuruçtur Abone. şeraiti* Senelik Altı ayhk Üç ayhk Bir ayhk TÛA içiB ^ Hariç îçm Yeni parpalartn şekli Taklidi kolay olan gümüs paranm nisbeten taklidi daha güç olacak şekil 1400 Kr. 750 400 150 2700 Kr. 1450 800 Yoktur Milli tefrikamız : 74 Yazan: SERVER BEDİ Hep Senin İçin! Sonra elini uzattığı memurlar a dik bir sesle dedi ki: Bunu müteferrikaya alın. tzmaronun kızkardeşi köyde imiş, Aya Nikolada oturuyotrmuş. Şakir Efendi biliyor. Onu alıp buraya gelsinler. Şakir Efendi gitti zaten... Alıp gelecek. Komuer arkasam döndü ve iki memur beni odadan çıkardılar. Fakat girişimle çıkışım arasındaki farkı hissediyof dum: Şimdi onlarda bana karşı hürmete benzer bir çekinme vardı. Müteferrika denilen yerin evvel ce ismini işitmiştim. Fakat, soluk bir ampulün aydınlattığı ve iki tahta sıradan başka esyasi olmıyan ba kupkuru odaya ilk defa giriyordum. Benden başka orada kasketini eli ne almış, düğmeleri kopuk ve kıllı göğsünü ifşa eden pis bir fanilânm üstüne giydiği yağlı caketile işçi kıyafetinde bir adam daha vardı. Polisler beni oraya soktular ve kapıyı dışarıdan kilitlediler. O kadar yorgun olduğum halde o tahta sıralardan birinin üstüne u zanmak şöyle dursun oturmak bi le istemedim. Duvarlarda birçok mevkufların can sıkıntısi, öfke, vicdan azabı, isyan, alay, tezyif... gibi hislerine tercüman olarak yazdıkları cümleleı? beyitler, yaptıklan resimler vardı. Onlan okumakla oyalanmak istedim, fakat başım dönüyordu ve sıralardan birinin kenarına ilişmeğe mecbur oldum. Ka«ketU adamın bana dikkatle baktığını görüyord'um. Bir iki defa çin şirketten kovuldum, istikbalim yere tükürdü ve içini çekti. karardı, ne yapacağımı şaşırdım; hep senin için Sabahate kin besle • Ne olursa olsun, ertesi sabah yad'im, senin telkininle parmaklarımı kayı sıyırmak şartile, geceyi kaldıdum, babamm yüreğine indicdim; nmlarda geçirmektense burada sa onun boğazma geçirdim, onu boğbahlamak daha iyi idi. Fakat, tz hep senin için dünyanın en cehen maro vak'asındaki masumiyetim nemî azapları içinde sürünüyorum, anlaşılmak üzere iken asıl kabahaburalara düştüm ve hep senin için... tim meydana çıkacak diye içimde müphem bir korku vardı. Bu yeni Birdenbire gözlerimden yaslar vaziyet bana biraz vicdan azaplarıfışkırmağa başlamıştı. Kasketli a mı, babamı ve Sabahati unutturu damdan ağladığımı gizlemek için yor, yeni meselelerle oyalıyordu. ona sırtımı çeviriyoırdum. Yalnız, mütemadiyen Hicranı dü Yerinden kalktı ve karşıma geçşünmekten kendimi alamıyordum. ti: Ah, bilse, kendisi için necelerde ol Ağabey, dedi, sipsî var mı senduğumu bilse .. de? Başımı avuçlarımın içine alarak Yas gözlerimle yüzüne bakarak: Sipsi mi? dedim. Anlatnadım? düşündüm ve Hicranı karşıma ge Sesimi duyunca hüviyetimi teş • tirdim. Hayalen ona diyordum ki: histe yanılmış g^bi: « Bak, görüyor musun? Nerelere düştüğümü görüyor musun? • Affedersin, dedi, ben seni bizBunlar, bunlar, bunlar hep senin îden sandım. sipsi... yani tütün »için! Hep senin için hafızamı kay • gara ... bettlm, derbeder oldum, şirketin heHa... var. saplarını altüst ettim; hep senin iPaketimi uzattım. öyle büyük bir Buralara yeni düşüyorsun galiba?.. Kısaca: Evet, dedim, ilk defa. Dudağmm altından sağ çenesine doğru bir buruştuğu omzunun hafif bir silkinişi takip etti. Gayet kuv • vetli nefeslerle çektiği dumanı içinde uzun müddet tuttuktan sonra dedi ki: Biz ahştık artık. Mahallede tavuk çalınsa, «gel ulan Arap Hü seyinl» der, bizi buraya tıkarlar. Kabahatimiz varsa iş kötü. Yoksa burada üç beş saat bitleniriz. Bu son kelime beni ayağa kaldırmak için kâfi gelmişt:. Arap Hü seyin elini fanilâsının önünden koltuk altına sokarak uzun siyah tırnakla rile kıllı göğsüne kadar kirli bir et sahasını kaşıdı. Yere bv* kere daha tükürdükten sonra: (Mabadi var)