ı^ısan t Camhtrrivet' SON TELGRAFLAO Fransız Başvekîli mühim Bir Ingiliz gazetesi 13 bangerden mürekkep beybir nutuk söyledi nelmilel bir sendikadan bahsediyor Orange 23 (A.A.) M. Daladier, Londra 23 (A.A.) Sunday Chronicle gazetesine göre bütiin dünyada malî işlerin şimdiki vaziyetinin mes'uliyeti senelerce müddettenberi millî paralarla oyniyan on üç bangerden mürekkep beynelmi * lel bir sendikaya aittir. Bu sendi kanın bilhassa Ingiliz liraıına kar* şı yaptığı mükerrer hücumlar tn giltere'nin altın esasından vazgeç • mesinde büyük bir rol oynamıştır. Şimdi bu sendikanm bütiin gay retleri altın ile temin edümiş dört dövizi daha yıkmak gayesine teveccüh etmektedir. Bu gazete, Fransız ve İngiliz bankalannın birinci sınıf bhr teşkilâta malik bulunan bu esrarlı sendikanm yeni bir taarruzuna karşı koymak huausunda mutabık kaldıklarını bildirerek yazısım bitinniştir. < Cumhuriyetçiler 20, 30 sene geriye gitmektedir. Son intihabat büyük iş adamlarının ve bunlann ef en* dileri olan bangerlerin sukutunu teyit etmiştir. Zaten bu adamlardan çoğu pek yakında hapse gidecektir.> M. Rainey cumhuriyetçiler fırkası liderlerinin enflasyon aleyhindeki harekete girişmezden evvel M. Hoover'e danışacakları hakkmda orta * da dolaşan şayia dolayısile sorulan bir suale de omuz silkerek şu cevabı vermiştir: « M. Hoover1! herkes unuttu.» Demokratlardan M. Rankin de enflasyon aleyhinde bulunmuş olan M. Ogden Mills'i ve Maliye Nazirlığında ona halef olan M. Mellon'u Hoover idaresînin batmasından ve Rozvelt idaresinin de kaynayıp gittnesini ittemelerin»°n mes'ul tutmuştur. Millî paralan düşüren esrarengiz sendika! Fransa ve Günün meseleleri Mevkuf gençler bugün isticvap ediliyor Razgrat hâdisesı Ve Izmir gençliği tzmir orta tahsil talebesi dün toplantılar yapmak istedi fzmir 23 (Hususî) Izmir orta tahsil alebesi Razgrat hâdfresi için bugün Alsancak'ta, Gazi heykeli önünde toplanmak istemiş lerse de bu toplanhya vilâyetçe müsaade olunmamıştır. Bunun üzerine talebe tarafından Halke vinde bir içtima aktedilmiş ve sükunetle geçen bu içtimada hâdîseyi tel'in eden nutuklar söylen miştir. Zabıta müsaadesiz yapılan bu içtimaı da haber alır almaz menetmiştir. Bunun üzerine talebe valiye b!r heyet göndererek tstanbul'da tevkif edilen arkadaşlarının af fedilmeleri için lâzun gelen makamlara telgraf çekecekle rini bildirmişlerdhr. Vali Paşa bu telgrafı kendisinm çekeceğmi, Tiirk dünyasmm bu işle alâkadar olmamasına imkân bulunmadığını söylemistir. Talebe bunun üzerine dagılmışhr. aleyhine hiç bir vakit fena emeDer taşnnıyacakfaT. Hakikaten bugünkü tarihlerde e«ki zamana ait harp vak'alan vardır. Tarih bir aimdir. Ve bu vak'alar taribten kaldınlamaz. Fakat ba ilkn öyle bir ilimdir ki bir tarafı keskin diğer tarafı da keskm obnryan bir kıhca benziyor. Bunu hangi taraftan çevirecegântze dikkat etmeKyiz. Ve ba vak'alar durup du • rurken Bulgar gençliğmi tahrik edemez. Eski hâdiseler muaDimler tarafından gençliğe tesir yapmryacak snrette an lahlmalıdır. Ve bu iş bu şeküde olursa Türkiye ile Bulgaristan arasmdald doatluğa halel gelmiyecek biiâkis daha fazla kovetlenmesine sebep olacakhr. BufTİin tstanbul Darulrununanda bu • lunan 200 Bulgar genci var. Bunlar Turkiye'de tahsil ettikleri icm T¥*U terbiyesi alıyorlar, ve yann Bulgaristan'a döndüğümüz vakit hiç şüphe yok ki bk Türk Btdgar dostluğamm bir kat daha kuvvetlenmesine çalışaeagız. Fakat ara yerdeki bir takım mufskler hem Türk Bulgar devletleri arasındaki dostluğu, hem de bizim Türk meslektaş ve arkadaşlarnnızla olan sıkı rabıtalanmızı bosmak istiyorlar. Bu vak'adan dolayı çok müteessrriz. Temenni ederiz ki ba mektubu yazan meydana çtkanlsm. Ba, hepimiz için iyi olacaktar.» Sırası geldi de Bizim çocuklar! Dün bir arkadasla beraber Darülfünuna gittim. Konferans binasının dışındaki boslukta, Bahrimuhit kıyılarırun sesi kıyametinı, kayalarında ve oyuklannda ses sizliğe bogan bir mağara fenalığı ve kimsesizliği dalgalanıyor du. Görünürde tek kişi yoktu. Ga< liba merasim yapıbnıyor, diye düsündüm ve isteksiz adımlarla kapıya ulaitım. Koca bir toplantınıı» akislermi iç salona adeta tıkıyan bu kapı açılınca, o tenha mağa radan bir Bahrimuhit »ahiline çıkıvermiş bir adamuı vaziyetinde idim: Türk milletinin uyanık ve efendi çocuklan en coşkun bir içtima gününün manzarasını şekillendirmiş ve konuşuyordu. Binlerce gencin kaynıyan ve durulan temkinIi heyecanile elpençe duran sü kutta öyle bir dilsiz canlıhk vardı ki; kürsüdeki efendinin «esinde bin bir hançere ile ortak öyle bir ahenk etiyordu ki binlerce kişl soyleyip, binlerce kişi dinliyordu» diyebilirdiniz. 23 ni»an bayramı takvimlerin sayılı rüzgârlan gibi, bu taxe engin duygulu kütlenin milliyet ateşile ve bir daha heyecanlanmasıııf vesile ohnuftur. Hatipler «Türk, Gazi, Millet, Cumhuriyet» dedik> çe sanki hepsinin ciğerlerindeai kopup dudaklannda dile gelerele kaplerine dönen yüzde beş yüz saf, etmiz ve çok yuksek bir sevgf imanının haykınş haline gelmif seyyalesi vardı. En lcüçük aksak* hk, en hafif tariz karsıtmda fir * permesini bilen millî nassasiyetia kayalar gibi oturaklı ve olçülü bir çember içinde idaresi çok incel mis ve yüksebnif seviyelere ver gidir. Volkanik bir arazide tabiatfai yer yer homurdanışraı andınr tarzda bin bir agizdan ses veren toplu heyecanlann otomobil marf otomatiği gibi bir düŞmeye ba • sarak harekete getirilmesi veya durdurulması nasıl imkânsızsa bu sinir isyanınm sadece akla yarmsır derecelerde tutulabilmesi de o kadar güçtür. Fakat Gazi gençligi bunu yapabiİTneğe muvaffak olarack kadar yüksclmiş, olgunlafı mıstır. fnanalım ki mUHyet dininin dinç ordusunda millî hassasivet çözük ve.jts.vruk bir esinti halinde değildir; temkİnlİ, olçülü bir «uur kalıbına dökülerek knndi kendini bulmustur, uzviyetleş mistir. Ve hiç tfiphe yok, bizhn ço cuklar halis milliyetperver ve e • fendidir! 23 nisan toplatısından cıkar ken düsünüyordum: Milliyet, Cumhuriyet cevherile ayarlan mış, suurlanmts bu gencîere Garf neslinin devredeceŞi ömitli yann ne kadar yakısacak... FERIDUN OSMAN Talebe Cemiyetleri mümessilleri fevkalâde kongre aktetmek üzere vilâyete müracaat ediyorlar (Birinci sahifeden mabait) haller yapmak suretile vakit geçirmekte ve bugün serbest bırakılacaklaruıı umit etmektedirler. Birliğin serbest olan merkez heyeti azaları bugün baroya müracaat ederek, maznun arkadaşlarının müdafaalannm deruhde edümesi için tesebbüsatta ba lunacaklardır. En salâhiyettar zevattan aldığunız malumata göre yeni tevkifat yoktur. Birlik merkez heyeti ikinci reisi Ali ve dahüiye bürosu sefi Necraettin Beyler dün birlik merkeznie giderek esyayı muhafaza altına aldırmıslar ve gelen telgraflan tetkik etmislerdir. Amerikatda vaziyet Vaşington 23 (A.A.) Dolann altın kıymetinin yan yarıya düşü rülmesi hakkmda Reisicumhur M. Rozvelt'e salâhiyet verilmesine müteallik kanun lâvihasının müzakereye konmasının Ayan Meclisindeki demokrat azada uyandndığı endi şe duygulanm yatıştırmak için demokrat meb'uslardan bir kaçının bir uzlasma teklifinde btılunacaklan na datr dün ban dedürodular dolaşmakta îdi. Bunlann Reisieumhur M. Rozvelt'e dolar kıytnetini diğer memleketlerle anlaştıktan sonra düşürmesini tek lif edecekleri söylenmektedir. Bu demokrat meb'uslann M. Rozvelt'in böyle bir karan yalnız başına almamasım istiyecekleri de rivayet edilmektedir. Geriye bîr me«ele kalıyor: Acaba bir taraftan hükumet, diğer taraftan Ayan meclisinin fazla miktarda para çıkarılmasına taraftar azası bu tadil dileğinî kabul edecekler mi? Bundan başka meb'usan reisi M. Rainey, gazetecilere yaptığı beyanatta cumhuriyetçiler fnrkası reUi nin enflasyon plânına karşı ileri sür<Kiğü itirazlara cevap vererek demiştir kit ttalya ve dolar Roma 23 (A.A.) Amerika'nm altın esasmdan vaz gectiği ancak bugün gazeteler vasıtasile öğrenilmişb'r. Gazeteler bu haberi neşrettikleri sırada bir mütalea yürütmemişlerdir. Mesagero gazetetinin daha dört gün evvel büyük harflerle sütunlanna gecirdiği bir yazıda dolann yeniden kıymetten dü « şüriilmesme tarpftar olanlann ayan meclisinde muvaffakıyetsizliğe uğradığmı ve M. Rozvelt'in para engmliğini günden bir siyaset takip ettiğini bildirmiş ol m»sına göre efkân umumiye bÖvle bir haber almağa hazırlanmış değildi. Bu nunla beraber ba haberin yaoacağı te sir eok şiddetli olmıyacak gibi görün mektedir. Filhakika ttalya altın e*a« tngüitere tarafından terkedüdiği gündenberi te • davül mevkimde bulunan kâğit para nm kanunî haddeki karşılığından fazla bir ihtiyat altm para vücude getirmek suretile yeni herhangi bir sürprizin önüne gecmege matuf tedbirleri abnısb. Buna mukabil ttalya'nm 1928 sene sînde altı milyar on sekiz möyon olan ihtiyat döviz mevcudu bugün sekiz milyondan azdır. bu miktar dolar kıymetinin yeniden düşmesinin liret üzerinde bir tesir icra edemiyeceği derecede aı bir yekun teskil eder. Cenevre konferansı Daday'da Dünkü zelzele Açılırken... M. Henderson ve Nadolni Sarsıntı mühim hasarlara sebep oldu beyanatta bulundular Londra 23 (A.A.) DÜn hareket edecegi tahmin edilen M. Henderson Cenevre'ye bugün gitmiştir. M. Henderson, gazetecilere yaptığı beyanatta onumüzdeki uç ay içinde silâhlan azaltma konferansmra Milletler Cemiyeti büyük mecüsmin gelecek »çtimaında bir mukavele yapumasmı mümkün kılmağa kâfi terakkiler elde edeceği ümidinde olduğunu söylemiştir. Berfin 23 (A.A.) Silâhlan azaltma konferamında Alman murahhası olan M. Nadolny Cenevre'ye gitmek üzere Berlm'den aynlmıştır. M. Nadolny, Cenevre müzakereleri başlamadan evvel ba yakınlarda uzun nzadıya anlatbğı Alman bakunım bir defa daha izah etmeği lüzumlu görmüştür. M. Nadolny, Ahnanya'nm sBahlan azahma tşi hakkındalri noktai nazarmı tamamile ımikafr" ettiğini söyledik • ten sonra demiştir ki: c Müdafaa ettiğimiz tezin haksu ol duğu jddia edüemez. Ba tecde esasen Darülfünun subelerile yuksek mektepler talebelerinin birlik kongre mümes silleri dün aralarmda toplanarak, birlik reisi 0e idare heyeti azalannm ekserisi nümayis yüzünden mevkuf bulunması dolayısile husule gelen vaziyeti göriismek ve birlik işleri için lâzım gelen hattı hareketi tesbit efanek üzere fevkalâde bir kongre aktetmeği kararlaşbrmıslardır. ' Ba hususta mümessiller tarafından imzalanan takrir birlik ikinci reisi Ali Beye verilmis ve bunun üzerine salı günü saat onda Halkevmde kongreyi yapmak için Vilâyete istida ile müracaat edilmesi ta karrür etmiştir. Maahaza kongre mümessilleri, mev • Diğer taraftan Cenevre müzake kuf arkadaslarmm bugün tahliye edilereleri âkiline brr ağırlıkla çereyan ceğini ümit ettüderinden kongrede yeni edip dururken coskun ve alevli bir bir idare heyeti intihabına lüzum görülmilliyetçiliğin zafer şenliği yapacamiyeceğini söylemektedirler. ğını hatır ve hayalnden geçirenler Birliğin nümayisle alâkadar olup olpek azdır. madığı noktasından icra edihnekte olan Fransa millî dahasına yakısmaz tetkflcat henüz bitmediğinden baIik hakbir korku duygusuna kapıltnak söyle,, kmda hiç bir muamele yapılmamıytır. Sadursun görünüste sasntıcı bir mahilâhiyettar makamlar, birliğin seddedileyette olan bu vak'alann hepsini dikceği sayiasmdan adem malumat beyan katli bir bakısla karşılamak kudreetmektedir. tini haizdir. Bu hâdiseleri bu suretle Birlik merkez heyeti ikinci reisi Ali karsılamalıdır. Fransa'nın umumî ve Bey, dünkü toplanhdan sonra bir mu • samil vak'alara taalluk eden kavraharririmize sunlan söylemistir: yısma itidal, intizam ve istikrara oc Hâdisede bulunmadun. Arkadaslan fıtrî meyil ve rağbetini kaybetlarunla temaslanmdan aldığun intibaa memesi lâzımdır. Fransa dünya ikhgöre, birlik idare heyeti miting akti için sat konferansında kendi programım istediği müsaade verümeyince ba isle tetkika arzedecek ve silâhlan azaltkat'iyyen alâkadar olmamıs ve hâdise mak için en tesirli çareler hakkındald kendüiğinden meydaı^a gelivermiftir. umdelerini Cenevre'de müdafaa e Zaten, mitinge istirak ettikleri iddasile decektir. maznun addedilen arkadaslanmız, yanM. Daladier para meseleleri hakhş olarak birliğe izafe edilen bu mitingi kında parlementoda daha etrafh iza* tesadüfen haber almışlar ve sırf birlik Muğla 23 (A.A.) Bugün saat 8 de hat vereceğini söyledikten sonra «u nanuna bir takım hâdiseler vukuuna meysozlerle nutkunu birirmiştir: dan vermemek için istirak etmislerdir. Daday'da bir zelzele olmuştur. Sarsıntı < Fransa para sahasmdaki zorKendüerinin çok samunî izahafa bu merşarktım garbe dogru obnas vc mühkn kezdedir. Arkadaşlarımızın tahliye edilukların acı tesirlerini çok yakında hasarat yapmıshr. Hasar miktan tes leceklerini ve muhakemelerinin gayri • tatmış olduğundan bu güçlüklerin bit edilmektedir. Zelzele ayni saatte yeni baştan ortaya çıktığmı görmeğe mevkuf olarak cereyan edeceğinS zan sehrimizde de olmuştur. Fakat hasar kendi isieğile razi olamaz. Hükumet nediyoruz.» kaydedilmemiştir. lerin anlaması lâzımdır ki milleler arasında itimat duygusunun yeniden Dün disçi talebesinden Petrof EfenBeyrut 23 (A.A.) Suriye kabinesi canLanması ve eski halini bulması her di bize şu mealde bir mekutp getirdi: memleketin kalkmması bakımmdan Reisicumhora istifannı vermiştir. Istifa « Gazetenizde Petrof imzasile bir kurtulus için bel bağlanan az çok kabul edilmiftiV.Suriye meclisi yann amektup okudum. Istanbul'da tahsilde sun'î tedbirlerden büsbütün baska bir çılacakbr. Meclsteki Vatanî fnkasına bulunan Bulgar talebeleri arasmda tarzda ehemmiyeti haizdir.» Petrof isimli yalmz ben vanm. Binaenmensup meb'uslar muzakerata istirak etaleyh size mektubu yazan Petrof'un ben miyecektir. ohnadığımı ve o mektupla hiç bir alâmuahedelerin tayin ettiği ve şart kıldıkam bulunmadığını tavzih ederim. Rodnazaştita ile evvelce hiç bir alâkam olAtina 23 (Hususî) Attna'da Balğı seylerden baska bir şey yoktar. Mev kan devletleri murahhaslarmdan mü • madığı gibi şimdi de yoktur. Bu mekcut muahedelerin tesbit ettiği hükümler tubu yazan, Türkiye ile Bulgaristan arekkep bir bahrî konferans toplana baridne çıkümıs değildir.» rasındaki dostluğun kuvvetlenmesine cakbr. Bu konferansta Yunanistan'ı M. M. Nadolny, Abnanya'nm kilâfa yamâni olmak için yazmıştır. (Papanastashı) tarafından riyaset edi nasmamazhk etmiyeceğini, diğer taraf len bir heyet temsil edecektir. (M. PaBendeniz Bulgaristan'dal on sene Iann ileri süreceği teklifleri de tetkike panastasiu) bugün bahrî mesafl hak muallimlik veriişdiyedemüdürlük yaphazır olduğunu söyliyerek beyanatmı hm. Biliyorum ki tahsilde bulunan Bulkmda Basvekü M. (Çaldaris) fle kti gar gençliğinin dost ve komşu Türkiye şarede bukmacakfar. brbrmıştır. yanında hava işleri nazırı M. Cot ve müsteşarlardan M. La Chambre ol~ duğu halde bu sabah saat onda (Orage) a gelmistir. Başvekilin serefine belediye tarafından iki bin kişilik bir ziyafet ve rilmiştir. M. Daladier, bu ziyafet e«nasında bir nutuk söylemistir. M. Daladier bu nutkunda Avrupa'nın geçirmekte olduğu vahim buhran devresinde bütiin demokrat kuv* vetleri arasındaki birli^in bozulmaması gerek olduğunu isbat etmis, ortalığa korku ve telâs saçanlann faa~ Iiyetine rağmen Fransız'ların on milyara varan bir bütçe açığını kapat" mıs ve hazineye bes milyar frank temin etmis olduklannı hatırlatmıstır. M. Daladier, en umulmaz vaziyetlerin biribirini ne büyük bir hızla takip ettiğine dikkati çektikten sonra demisir ki: <Dolar ile altm arasındaki sağlam bağm kopup kırılmasının dünya ikhsat konferansına bir mukad" deme olacağmı pek az kimse hatı * rına getirmiştir. Diğer devletlerin para kıymetlerinde görülen temevvüçlerde frank için korkulacak bir sey yoktur. Çünkü frank en müstakar ve karsılığı en sağlam bir paradır. Bütün dünya manevî' iktısadî ve malî sahada bu Utikrara kavusmak hırsını beslemektedir. Bütün dünya Vaaington mükâle melermin ticaret mübadelelerinin yeniden canlanmasını mümkün kı lacağını ve ikhsat konferansınm muvaffakiyetine zemin hazırhyacağını bekleyip ummaktadır. Reşit Galip Beyin telgrafı Maarif Vekili Reşit Galip Bey gönderdiği telgrafta, birliğin gençlik arasmda istiklâl marsını tamim için çalısmasuu gençliğin temiz ve derin millî duygula nnuı yeni ve güzel bir tezahürü oîarak memnuniyetle telâkki ettiğini beyan etmiştir. Adana ve tzmir gençlertnden birliğe gelen telgraflarda, müessif Bulgar hâdisesine karsı gösterflen millî heye cana ve asil harekete iftirak edildigi bildirilmektedir. Fevkalâde kon&re Adana muallimlerinin teessürü Adana muallimleri, Bulgaristan'da Razgrat'taki hâdiseyi, haber alır almaz bir içtima aktederek bu hâdise hakkmda protestoda bulunmak üzere Maarif Vekâletine şu telgrafı çekmişlerdir: Ankara'da Yâksek Maarif Vekâletine Bulgaristan'm bir köşesindeki Türk kardeşlerimizm mezarlanna son gün • lerde Bulgar'lar tarafından yapılan hakaret, Adana muallimlerini derin nefret hislerile doldurmuştur. Irktaşlai^nıznı en aziz hatıralanna karşı gösterilen bu saygısızlığı Adana muallimleri şiddetle protesto eder ve bu kötü hareketm gözlerînden kaçmadığını hükumetimizm onlara anlatmasını istirham eder, derin teessürlerini bildirirler. Suriye mecilis açtlıyor Bir Bulgar talebesinin mektubu Bursa'da dOnkO at yarışlan Buraa 23 (Hosusî) Yanş ve blah encümeninin tertip ettiği at koşulann dan brrincisi bugun binlerce seyircmrâ huzurunda apıhmştır. Birinci koşuyu S« vim, Hdndyi Güzel Bandırma, üçüncüyü AI Derviş, dördüncu koşuyu da Boz • kurt isimli hayvanlar kazanmışlardır. Tahran 23 (A. A.) Iran miUî bankasınm sabık müdürü Alman te baasmdan M. Likdenblatt zimmetuM para geçirmek suçundan dolayı tevkif edilmiştir. Biz de buna benzer şeyler düşündiik ama herif deli, oğlum! O akşam yapmaz da başka bir gün intikam almaga kalkar! Sesimi çıkarmadım, düşünüyor dum. Halam dedi ki: Vallahi ben tsanbul'dan çı kıp ghmeği bile düşünüyorum, Gö • züm pek yıldı. Halam bunu soyleyince avukat meselesi benim gözümde de büyüdti O vakte kadar bu meseleye hiç bu derece ehemmiyet vermemiştim. Babamın hastalığı üzerine vehimlerin arttığı için cumartesi günü akşamı bir cinayet olmasına muhakkak nazarile bakmağa başladım. İş cid'dî desene?.. Fesüphanallah!.. Hangi birini düşüneyim? Ne yapacağız? Benim pek faşkın ve yorgun ol duğumu gören Halam: Sana bir kahve yapsınlar! dedi. Mabadi Balkan bahrî konferansı toplanacak Ergani hattında inşaat ilerliyor Ankara 22 Şebbatli Ergani arasındaki hattın 20, 23 ve 25 mci kısımları ihale edilmişhV. Bundan sonra en ehemmiyetli ve en masraflı olan 21, 22 ve 24 üncü kısımlar i hale edilecektir. keğimiz yok. Sentfen başka hiç kimse bu meseleyi bilmiyor da onun i çin sana zahmet ettirdim. Bir de biraderin ağır hasta olduğundan haberimiz yoktu. Kedernn büsbüıtün arttı. Butün felâketler yanyana geliyor. Sormayın! dedim, fakat hep bir ev sayıhrız arhk. Bütün dertlerimizi beraber görüşeceğiz. Benim derdim sade babamın hastalığı olsa!.. O mel'un kadına daır de neler öğremfim. fkisi birden: Ya!.. Neler?.. diye bağırdılar. Şimdi onu bırakalrm da evvelâ şu avukat meselesini görüşelim. Bence en iyi yapılacak şey şudur: Gizlice polise haber veririz; cumartesi akşamı buraya gelir, bir tarafa saklanır, avukat ta gelir ve zabıta nm gözü önünde konuşmağa başlarsınız! İzdivacı reddedersîniz! Bir münasebetsizlik yapmağa kalkar ken polisler tarafından yakalantr! Halam dedi ki: iran'da bir tevkif lü evrakı saklamak âdeti olduğu i çin okuduktan sonra da cebime attım. Mektup şu: <Muhterem kaytnvaldem hantm efendi! tSevgili zevcem Hicran Hantmede onun parasma tenezzül et. 1 zi bekliyor. Çabuk, çabuk ştmdi gefendile düğünâmüzün ne vakit ic liniz! miyeyim de bu karı gelsin, babamın ra olanacağtnın aramızda tesbit eSabahat babamın başmda oldu * nöbeti yükselince adeta bir hırsız dilmeri için önümüzdeki cumarteti ğu için, çabucak gidip gelirim diye, igibi çekmeceyi çalsm, başka oda akşamı ziyareti âlinize geleceğim. besleme ile beraber Şehzadebaşı'na lara taşı«n? Hayır! Ben bunun hesaSünger ve mermer münasebatı, ahkoşhım. Fatma davetin sebebini bilbını sormalıyım. dı atikdenberi cereyan eden te miyordu. Halam ve Hicran evvelâ O geceyi nasıl geçirdiğimi ben amülleri muvaftktır efendim. Şu ~ babamın vaziyetini sordular. Anlatbilhim. Hayatımda fevkalâde h*di ratı da ayrıca muvafıktır ki efen tım. Samimî bir teessür gosterdi •elerin yaklaşhğını hissediyordum. dim, refikam ve tevgilcm, hayattm ler. .ICendi kendime hep: <Arhk ne o v* taadetim Hicran Hantmefendi Ah, dedi halam, o kan olma • lursa olsnn, bütün bu meseleler topde o gün bulunsunlar. Zira makut saydı ben de ziyaretine giderdim. Fa ahvalde kanın renğini arzetmek i* tan halledilmelidir.» diyordum. kat icap ederse karıya d"a eher ıi O gece ve ertesi gün de Sabahat'e tiyeceğfrn tabiidir. Vakıâ zatt behi yet vermem. Biraderi görmekten beIcarşı kinimi hiç belli etmedim. Hasyeleri de kanın kırmızt olduğunu bi" ni kim menedebilir? İanm vaziyeti ayni Îdi; sabahlan bilirsiniz. Fakat muhterem kaynanam Sonra beni odalanna aldılar, KaIc harareti otuz sekizi geçiyor ve akefendim, büyük aşklar izdivaçla pıyı kapadılar ve elime bir mektup nihayet bulmazlarsa cinayetle tat şamlan kırka yaklaşıyordu. O gün tutuşturdular: min olunarlar. îşbu arizamın baş <le bir kaç doktor gelip gitti. kalartna gdtterilmemen veya ca " Avukattanf Dediler. Oğleden sonra Fatma gelmişti: ımuteü akfarm tedafSi tedbirlmr mMektubu okudum. Ben de her türdedi, kamrnefendi ü Millî tefrikamtz : 42 Yazan: SERVER RED1 Hep Senin İçin! lınman veya evde bulunulmnman baiai vahamettir efendim. Zatı be hiyelerine hürmetim ve zevcem ke rimeniz hanunefendiye aşktm, bendenizi hakikaten bu veçhile tercü man ediyor. Tazimat kılarrm hantm • efendi hazretleri!* Mektupta imza yok. Posta ile gönderilmiş. Fakat yazınm hezeyanlı ifadesinden belli ki, gönderen avu kattır. Aleyhine kanunî bir vesika olmasın diye mektuba imza atma dığı gibi el yazısım da ele verme mek için makine ile yazmış! Ba şımda belâ eksik değilmiş gibi şimdi bir de bu zırtullahı kermanî ile uğraş bakalım. Ne yapılabilir? U zun derin düşünmeğe başlamışhm. Hicran dedi ki: Senin başmda bu kadar gaile var. Baban hasta. Bir de bunu dü şünüyorsun. Kendini üzme. Biz sana yalnız haber vermek istedik. Halam da yarım ağızla: öyle ya, dedi, bize yalnız bir fikir ver, yetiştr. Senden başka er