Cttmhariyet '• SON TELGRAFLAD jşi harp mi halledecek? Japonya Cemîyetî Akvamdan çekilip çekilmiyeceğînî bııgün bildirecek L Bana kalırsa Pusu kuran tehlike Boğaziçi Evliya Çelebi 3 Yazm: Çelebrnm, Boyacıkoy için bir şey soylememesini anlardnn. Çünku orası ancak bir asırdor ba atfa anıhyor... Şayak, yazma boyamak için Kvklar • eli'nden gelen Kafkaryodi aflesine 0 çnöcö Selim 1805 te orada yer görterelidenberi... Sonralan ba san'at istimleşip makmelesince Knruçesme'ye indi, koyde yalnız adı kaldı... Nasıl Id dban harbinde Marbiye Nazm Kurnçesme'ye geçince, Bahriye Nazm da Boyaaköyü'ne kiraa gehniştL RUŞEN ESREF GütiüH AKİSLERi Deliler çoğalıyormuş! Meçhur bir Ingiliz doktoru, profesör Sir Henry Gray, mühim bir konferans vermiş. İddiasını bir cümlede toplıyabiliriz: Dünya deliliğe doğru gidiyor! Profesörün hakkı var: Delinin boyalarla oyıuunasına yeni resim demiyor muyuz?... Ecinli duasının adı yeni şiir değil mi?... Şu kaslannı tıraş eden kadına akıllı diycbilh misiniz?... Şu taze vucudüne kızgın kumlar üstünde cılk yaralar açan delikanlı bhr deliden başka nedir?... Şu bulutlar arasmda kaybolarak sonsoz denizler, korkunç tepeler aşan tayyarecinin cesareti, şu üç gün üç gece danseden kızın ihtirasi, şu vücudünden kan fışkıracak kadar sularla boğusan yüzgeçin merakı, su bir anda ordulan yok edecek zehirli gazler icat eden kâsifin ilmi bile bana pek akıllı işi gibi görünmüyor! Hatta güzellik müsabakatı etrafında on gündur koparılan »ütunlar dolusu grürültünün bir timarhane curcunasından ne farkı var?... Işte, profesör Henry Gray'ın konferansından bahseden gazete bile, doktorun fikrini tasdik için veridği havadisin yanına üç sütunluk bir vesika ilâve etmiş: Nazire Feriha mes'elesi! Allah cümlemize akıllar versin!. Orduların Tenkısı ıçın Fransız murahhası ycni Sabık Kayser^in zevcesi bir teklifte bulundu Berlin'e niçin gidiyor? şimdi anasız babasız çocoklann barmdmldıjh koşkfi Abdfilâziz'm yaz safalan için kurdurduğunu bilirdi... Çelebi'ye bakılırsa Tarabya'da büe Cenevre 18 ( A . A . ) Japon n u • onceleri balık daryamndan baska bir mez.a rahhas heyeti, hiikumetinden yeni talişey yoktu. tkinci Selim orada buyuk M. Matsouka Çin 3e Japonya arasinmat almışbr. servilerin golgesinde balık pişirttirip keda harp yıknrpjpna O'frnr"»! vennemek* Japonya, büyük meclisteki m&zayif ederdL Onun için Sokulhı Memnet te olduğumı da söylemiş ve demîştir kl: kere bitmeden evrel MUletler Ceraiyepaşaya, bir kasaba yaptntmasun s ö y « On dokuzlar komitesinin hali b'nden çeidlmek hususunda hîç bîr kaledL Kasabamn adı da, yerinin güzelhazırda artık uzlaşma teşebbüslerine liğinden, «Tarebiyye» kondo. HaJbnld rar almıyacakbr. Japonya bu hususUki devam etmek arzusunda olmadığı zanbaşkalan Tarabya için daha baska mabarannı eski devlet adamlan meclisi nedfliyor. Maamafih b n şhndiye kadar saDar da söylüyor: Argonot'lar, akm nin beyan edeceği ve împaratorun da [ sarfedilen mesainin akamete agramış olFakat Çelebrnin zamanmda Enir postn almaga Kafkasya'ya gıtbideri vatasvip eyliyeceği rey ve mütaleadan masma rağmen gene bu yolda çaJısmagân da rnı yoktn?... Fetihtea dncekî ldt o ahm postu ancak KoDdda hâ • sonra verecek ve bfldirecektir. ğa amadeyiz.» Sparodis'in çam ve servi ormanlan arakfimdarmm kna Medya vasıtasile elde Japon Başvekilinin iatişareti Japon Çin ihtilâft ve Amerika sma Emirgune'nm yahsı, imrenfleeek ettiler. Jazon'la Medya seviştüer. KaTokyo 18 ( A . A . ) Yarm Basvekîl Vasington 18 (A.A.) Haricfre Negüzellikteki selâmlıgı hâlâ sa^lam daçacaklardı, fakat aftm postu ejderhalar Yalnız ben ba vesile ile bir nokM. Taito 3e Japon devlet adamlaraun zareb'nde Çin ve Japonya'nm arasmı ran yah daha kondmanuş mı idi? Rebekler, yanma khnseyi sahvermezlertaya isaret etmek isterim. Geçen en lademlisi olan Prens Taionji arasınbulraak için teşk3 edüeeek komitere van seferi, Çelebi yaşadıgı günlerde olmiş. Medya, o »»tw»»ılri sihirlerin zelerde Afraoglu Ahmet Beyle Şevket da voku bulacak mülâkata büyiik lir Amerika'mn tştirak edip etnıîyecegi humadı mı? O halde?... hirli üâcı ile ejderhalan oldürmüş. ArSiireyva Bey arasmda bir münakasa ehemmiyet atfedilmektedir. Bu mülâ • sasundaki kararm M. Rooseveh'e t>igonof lar altra postu almışlar, hazineyi Sonra buldum; Çelebi bana aalaooldu. fkî muanz da Türk inkılâbına kattan sonra kabine, pazartesi günü lop rakılacağı beyan ohmmaktadır. yağma etmişler. Medya da Jazon'la beyor, fakat tstanbul'un bağ babçeleri nmana verdiler. Bu münakasada Türk lanarak Japonya'nm MiüeÜer Cemiyeraber kaçmış. Donâşlerinde buraya gelrasmda: Japon'lar, gene taarruza milietînm diVnfi, bu?unii, yannı daUne karşt ittihaz edecegi hatb hareketi mişler. İlâçlar Medya'mn yanında imis. Dördüncü Morat Revan'ı ahyor. Revaya gîrdî. Fazla olarak, 19181933 geçiyorlar kararlaştıracakbr. Kotolan açmış, içlerindekmi dökmiis. van Hanı bultman Mirgune Yanrf Hadunyasmı birinci derecede alâkadar Pekrn 18 ( A . A . ) Japoniar KaM. Matsuoka'ntn beyanah Bunun için buraya önce Farmakia denı tstanbal'a getiriyor. «Ba cayi çemeneden nves'eleler ortaya atildı. Com üu'daki Çin Iramandanma bir 3ithna • mişler. Londra 18 (A. A.) Japonlar'm huriyet jrazetesînde • ve bir de sabah zarda» bir bahçe yapfanyor, Mırgune'ye tom gondercrek sennn henıeu ranhye Mületler Cemiyetindeki Başmurahhası veriyor. Sonra Kara Mostafa Paşa: «Bel> Daha sonralan, Bizans'lı bir patrik gaztelerinden birmde çikan iki üç edilmesini istemişler, aksi takdirde şehMatsuoka, Londra'da münteşir Evening ki Mirgune yenîden Aeem'e kaçar» dote agır hastalığmdan burada kurtul makaled^n baska matboatta ne gorre taarraz eyliyeceklerini büdirmişler > Standart gazetesinin talebi üzerine tesancesi ile adamm boynanu vardara muş. KöySn adı da sağlanma manasına dönîîz? Hiç! dir. lefonla mezkur gazeteye beyaaatta boyor. Bahçe de, yah da miriye kahyor. gelen Terapia konnmş; ba da degise Dil seferberliSi ilân ettiğbnm yaÇiniiler ba üHrmatomdan «haberBa yapı Acem tarzmda imis. Bir balonruuştur. değişe Tarabya ohnoş... zıp dorayornz. Karaltay resitnlerîndar değilmis» gibi davranmağa karar mann varmıs Id dört yam billurdan... Mumafleyh, Japon heyetinin JaponTarabya'nın esldden de var olduğa den ve nutuklanndan baska mat vermislerdîr. Hamam bir gül bahçesinin içinde imis. ya'nın MUletler Cemiyetini terketmesimuhakkak. ÇünkS 15 md asrm tarihçibnatta ne gordünüz? Gene CumrtaBiilbüllerin vovalarmda yavralanna ni Tokyo hükumetine teklif etmîş olduIeri fetih muhasarası smumda T8rk'k> rîye«'te Başmunam'rin, Koprülüzayem verdiklermt, o hamamda yıkananga haberiri tekstp etmiştir. rin Tarabya kalesini de aldıklarmı yazide Fuad'in, Kâztm Nami'nin ve biCenevre 18 (.A.) Çin'm şimal lar gSrörlermif. Bahçenin dısmda binM. Matsooka, Japon heyetînin simdi yorlar!... zim maklelerimizden baska öteki kısmmd'aki Çin Innrvetleri kuman Ieree ySksek ajaç varmıs. cSayelerinTokyo'dan taümat beklediğini söyle • Fakat Çelebi daha sonraki hatara • «razetelerde bir ilri fıkra, baber, şu, danı Mareşal ÇangHmıehLiang de cSmle nşsakan cüvelenip kesbi taramiş, Japonya'nm MUletler Cemiyettn • lan anlabyor: Muret günânde Ras, Yeba; u*t tarafı? Hiçl iie M. Soong, Yehore felmişlerdir. vet ederler» miş. den çekflmesi Bıtîmaline dair soralan niköy'ü basraca buraya da ilişmeğe çaTSrfc inkılâbmın vecbesi Wzim baÇangHsuehLiyang, Cenevre'dehşnnş. Ama, ahalisi bahadır oldngnn • suale de şu cevabı vermişb'r: Asd köy sonralan kalabahklastığma, yai mes'elemizdh. Bu davanm içm 1c! Çin murahhas heyetine gonder dan Kazakla cenkleşmiş. Kazağa bir camu, çeşmesi Birinci Abdülhamit güc Her şey mümkündür. Japonya de kontenjantman sîstemmden tntır hardal tanesi büe vermemişse de Kazak digi bîr telgrafta Yehol'e geldigini nünde yapddığma gore demek Id bomes'elenm başlangıemdanberi ihtifcfm nnz da sahcryı v« alıcıyı do&rndan kSyu yakmış. rası Evliya Çelebi zamanmda ancak bir bildirnaiş, bundan maksadını Japon doğrudan doğruya Japonya 3e Çin aradogruya alâkadar eden en küçük isgezrati yeri aniş. Butfln bunlan dmledikçe, zamanın, tehdidme karşı hazsrlanaa müda smda halledifanesi lâzım yeldigi hroolere kadar iktısadî, ticarî, buknkî manzaralan da insan yüzleri gibi nasıl sunda urar etmiştir. Ben ba vaziyette faa pOâaını tamamlamak oldugnnn ve saire bin fa*ıl var. Hepnnisi dfideğiştirdigmi dasânâyordnm. Gözömun Ondan dolayı, RameGhisan'ndan kalmak tasavvurundayım. Biz uzlastna ve Japon istilâsına karfi koymak sundurmesi ve califtmnası lâzım geonine bir de simdiki Tarabya geliyorsonra Çelebi dosdoğro tstmye'ye gi • için m&nkün olan her şeyi yapbk. Ja için kat'î emir aldığını haber ver len mea'eleler karşnnıza cıkanÎTirtsdu: Büyfik korolann bağnnda Avrop*derdL btinye'nm esldden Stenos, Laoponya, ba hososta daha fazla ileri gidemiftir. trr. Matbttatm bu en büvük Türk kâri koşkleri ve serarethaneleri Oe yazhenios, Sostenms diye 3ç isimle anıldımes'elesî karsısmda aldığı poz ne hk bir garp şehrine benziyen pı»wiiVi ğmı soylemezdi. Argonotiarm, Kral oldu? AJhrmı, bnrnnna iğmefc ve oTarabya... Koyanda dalyanlar yerine Anncfis'e karşı kendüerini mazaffer emuz silkmek! kotralar, motorler, san pirinç bacaladen kortaneı perinin şereftn* orada Fakat aynî marbuat, Ferftıa Hartna musamba külâh grydirflmiş çata kanath bir beykel dtktiklermi, sonra nmrm jrozlerfne süttm sGtım ka&ide nalar, deniz hamamlan; nhfammda Kostantinin o heykel yerine Arkanj ve Nazire Hanınım kaşlarma sütttn cpiyasa eden» genç kızlar; kenarlarda Mikel küisesini kurdurdoğana bfldîr sfitvn hicviye yarmaktan yorulraa müşteri bekliyen sandaüar... Bir bahmezdi. Yamız, «esld bir deyristandm» dilar. çenin ortasında bomboş Sümerpalas, derdL Havasmı begenraezdi, korfezmi edebiyatı cedidenin en şık alafranga yabeğenirdL Şimdi doklarm bolandnğa Dost oknyacuTarrm, b'ana tîksinti şaytş kaynagı diye gordagâ ve öğdâgfi koy, onan gunande «bin pare gemi ave korku veren budur. San çeyregiSümerpalas... Karşıdan bu koya bakan br» bSyuk bîr Iimanmts. nize nişan alan ve sizî avîamrva ça18 ( A . A . ) Havas ajanyamaçh koyün barnunda da TokathU Haye 18 ( A . A . ) Hav»* ajansi Iısan frazetelerm yaprakian, bayalsından: yan... hanevnde orta yertwnden yntıîıyor, bildiriyor: Üç bra evli, bağn bahçefi Yen*oy, M. Cot, dun oğleden sonra süâhlari Ba koşeyi sapuıca, koyun ıhkhğı biracilan yanlrtan istîkbal içm f^na &sfislfi bir sehir olarak Kanoni Söleyman Sabık Kayser'm zevcesi Prenses Her> den giderdi... Bagnma, Boğaz ağzmbırakma konferasma bir karar sureti kibetlerîn nam»ramasrm gorÖT groi zamanmda kmutmus. ÇelebTnîn gS mine, ba sabah beraberinde kâribi oldan kopop daha hiç bir yere *»lolnv». oluyonım. Bovle rıavatî mes'eleler teklif etmiştir. Bu karar stıretinde MT>nünde ora halkımn çogu TrabzonTa idain halde Berlin'e gitmek fixere Fedan inen hızh rüzgârhur çarpar gibi ode sosno ra güzeilrk çmgannda var mis, hepsi de «anka bezirginla»... niyet rejimüe kabüi telif olabilecek yelemekn'ten aynlmışhr. lurdu... Odada elhnle gögsümü yok«Bir Mısn* haTİnesîne malBc kalyoa ve kuvvetile eayTrrryı basan nT**«Her, gâne statunun vazıh bir snrette kafî bir Resmen biMirildiğlne gore ba »eyalardun. Sanırdım ki üzerimde hâlâ o çiğ sayika ve KaramSnel sahipleri reisleri dflKmanlan ne kadar «evİTMÎfrdîkîeriaskerî statu olduğuna beyan etmiştir. hat, bayvh bnr is için yapılacak bir rüzgârlarm izi var... tskeledekî gemivar. Onun için haneleri manrar.» Karanî bilmivorîar ve tnmn bilerek yamerasimin açılması içindir. Fakat diğer Mumaileyh kua humetli ordu tip?nin nin domanlan, başlara de?ecek kadar denize cıkanlar komanyalannı boradan pacak kadar hain olraazîar. OnTataraftan mumaileyhannı çay rryafeti estamim edümetinin kendüisinden orda iğüerek aydmlık kaldınmlara siyah v e ahrlar. Yâz kadar peksimetçi is evleri rm san çeyı*egiiMZ kars^mda hırsla nasında Hitler Nasyonal sosyalisUer mevcatlanm nmumî surette tenkis, askokulu bir golge yaya yaya ba ruzgârlar vardn*. Şarabı makboldfir. Koyün içinkirAınnızı kesîlen jrozlerî a^ılmcıve asüzadelerie temasa gelecegi ve bn kerî hizmet miiddetini tenzîl ve Avnıpa onünde körfeze doğru savralorda. Bh* de çok asker bulanur. Çünkü bir tarihte ya kadar, yani doyvncnya kadar, temas esnasmda simdiki mes'elelerle yam lodos, bir yam poyraz olan Tarabmîlletleri ordulan arasmda mnkayeseyi bayram günfi Kazaklar Karadeniz'den siz btraz para, biz de nafile yere bîHohenzolren hanedanı saltanahnın iaya bir yam beyaz, bir yam esmer kalSç yuz sayika ile gelmişler. Buradan bin teshO edeceğini «Sylemiçtir. raz V«5ıt ve mvrekkep kavfcedece desi mes'elelerinin gorösülmesi mubkan balığmı bana ne kadar hatırlahrdı! esir, beş Mısır hazinesi roal ve define, e\z. Fakat memleke+in kayıbı n«*drr? M. Cot, bilâhara ahval ve peraite gotemel olduğu soylenmektedir. Ruzgârlar artardı. SeziKrdi ki Boğaz bir çok ta değerli kamas alıp hiç cperBunu reetkerek anlamamız rhthnare tercihan tatbik edilmek uzere ulaSabık Kayser'm sıhhati yerindedir. sularmm akmhsı asağılarda, rüzgârlavasn» gitmişler. Onan için o zamanImden korkarnm! hatm her biri üç veya dort seneden Dünyanın ber tarafmdan ve bilbassa rmm akıntuı da buralarda daha sert... danberi burada yeniçeri ocagmdan bir PFYAMt SAFA tbaret ü merhalde yapümasun teklif Alman nasyonalistl«rinden her gun bir oda kuDak bekler, her gece de bostanRUŞEN EŞREF etmiftir. çok telgraflar almaktadnr. cıbası kayıkla aynca gelip gezer. M. Nadomi, on dort senedenberi tatYeniköy'ün bir tarih habrası daha b3c edilmekte olan askerî »btemin ye var: îşitmiştim ki kendisinden habersiz rine baska bir «istemin konmasrada bir umamî harbe girüdigi gön, harp kabiLondra 18 ( A . A . ) Fransız ve tnNevyork 18 ( A . A . ) M. Roosetakmı zorloklar oldoğtma ileri sSrmüftür. Berlin 18 (A.A.) Ahnanjra »le nesinin ük sadrazann boradald beyas giliz bükumetlermin Hirtenberg silâh velt, Nevyork istasyonunda kendismi Cenabî Amerika arastnda sefar ya • yalısmda korkmas, ağlanuş, istifa etmiş, M Cot, Ahnanya'mn ştmdiki sistekaçakçılığı mes'elesi hakkında Avus bekliyen halk kütlesine tesadüf etmeyatağma girmiş, fakat sonra istifasmı pan Ahnan tayyareleri için İKtasyon tarya nezdinde, bir arada ve dostça banunde az çok askerî bir taknn cemiyetmek için Hudson nehri tarikile Nev • gene geri almış; makamın sanı vak'anm hizmetini görecek olan Westphalen a tesebbüslerde bulunduklan bogön lerin tesriki mesaide mevcnt olduğunv york'a gitmistir. Beraberinde bir çok acısına Sstün mü gehnisti? vapnru ORÜmüzdeki Okbahann soLondra'da teyit edilmektedir. söylemiş ve Fransa tarafından teklif polis memurlan ve gazetecüer bulun • nona doğru Atlas Oky&nosn'nun ceFransa ve tngfltere, Avusturya hiikâedüen merhaleler hosusonda ısrar etmakta idi. nvp kısmının tam ortasında demirleKalender'den geçerdik. Karanhk ametini ya ba »lâhlan rmıayyen bir tamıyır. Carihin avukatı ne diyor? yecektir. O zaman haftada bîr defa yazma kovuğunda mamlar yanardı. Usrihten evvel geri göndermeğe, yahat Mazakereler gedkecek Miami 18 ( A . A . ) Zangara hakHindeki setts rüzgâr, boş kahve masaolmak üzere bir tecrübe servisi terbunlann tahrip edildiğini isbat etmege kındaki itbamname bogün okunacakhr. lannm SrtSIeri ile oynardı... Çelebi davet etmislerdir. tip edilecektir. Postanm dort beş Cenevre 18 (A,A.). M. Nadobıi sosardı, çünkü ne üçüncü Ahmet zamaHâkim, Zangara'nm müdafaası için gunde Berlin'den Rk> de Jeneiro'ya Bu mes'ele hakkmda yaptlan maza3e M. Cot hSkâmetlerile mBşavere etnmda oraya kurdunılmus kasn bîlirdi, 3 avukat tayin edihniş oldugunu bildirve 5 veya 6 buçuk günde Berlin'den kereler, netkesiz kalacak olorsa mes'emek azere Cenevre'den aynldıklarra ne Ikind Mahmud'on orada çarlara miştir. Ienin Milletler Cemiyeti meclisine haBoenos Aires'e nakledileceği tahmîn dan orda mevcatlan hakkındaki mukarşı sancak çıkarrfardığmı bilirdi, ne Miami 18 ( A . A . ) Zangara'yı müvale edileceği soylenmektedir. olunmaktadn*. zakerenin geçiceğî soylenmektedir. Masamin ustünde bir yığın mek * tup. Şiirlerini gond«ren bîr gençten baska, ötekilerm hepsi, bir tek m e r zuda birleşiyorlar: Güzellik mfisa bakası. Feriha veya Nazire Hanimı beğenenlerin iddialarfle dolan ba mektup saniplerine kısaca îki lâ" kırdı söyliyeceğim. Bir: Dostlanm, yet«r artvk! Ne birinin ka$ı, gozü, ne ötekinin ağsı, bvrnu, ilk plânda münakafa edilecek bhr devlet m e ı V lesi değildir. tki: Zaten ortada mes'ele yoktur. Hakern heyeti intıh&bı tasdik ve Noter buzurunda imza et mistir. Imzasını inkâr eden var mıdır? Halk Nazire'yi de, Ferfha'yı da begense görünüşe gore hüküm ver miş oltrr. Resimden veya ozaktan goruş kâfi dğildir. Bunlan çok soy1edîk. Daha fazla tekrar etmetnize lüzum yoktırr. Ç n mukavemete hazırfandı YUSUF Z1YA Peyami Safa'nm sineğine Kuuşşt!. Dünya deliliğe Doğru mu gidiyor? Bir Ingiliz âliminin garip . îddiaIarı.M Son gelen Londra postalarmdan ahnan bir babere nazaran tngötere'nin e» meshur büvük doktor ve operatörlerin» den Sir Henrygray Kanada'nm mer kezi olan Montreol şehrinde Royal Tu pire cenu'yetmde verdiği bir konferansta demistir ki: «însanlar akularma tahammullerin den fazla yük yüklediklerinden dSnya deliliğe doğrn gitmektedir. Asrî adamm diraağ kabiliyeti ve tahammuni yanlif hesap edilmektedir ve bogünkü cihan buhranına ve malî inhitata bu yüzden şafait olduk. Çünkü hayabn dimağ lara yükledigi yük insaniyet bünyesinm kadretmden fazladır.» Doktor bu tezi müdafaa içm Montre» belediyesinin sthhî raporlarmı tetkik ettirmiştir. Ba istatisn*k?ere nazaran yalnız Montreal' da 4 6 2 kanser vak'ası bir senede 808 e çıkmıstır. Bu vak'a ile âlinı vücudu beşerdeki ensacm hastalık tevlit eden âmillere karsı mukavemeti a zaldığmı isbat etmiştir. Montreal emrazı akliye hastanesine de bir senede 958 hasta daha fazla ka bol edilmisHr. Bn tezayüdün sebebi de âlirmn iddiasma nazaran dimağa fazls» yük yükletihnesidir. Avrupa'da Endişe başladı Almanya'dan Cenubf Amerika'Ya fayyare seferleri Avusturya'daki sifâh kaçakçılıgı mes'elesi bOyOyor M. Roosevelt'e yapılan suikastin tahkikatı ransa'dan Madagaskar'a hava seferi lstres 18 ( A . A . ) Marchessean, Decombes ve Thuilliez, saat 8,37 de havalanmıslardır. Tayyareciler, Fransa Madagaskar seyahatini 135 beygir kavvetinde tek satıhb bir tayyare üe yapacaklardır. Tayyarecfler, geceleym Colomb ^ Bechar'a muvasalat edeceklerini umk etmektedirler. dafaa edecek olan başlıca avukat, müttehimin nmayeneye tâbi tutulmasını is» tiyecektir. Geçenlerde bir yatak boşalmışh; siz, müracaat etmedmiz. Sıra bekliyen hastalardan birini aldık, yabrdık... Ba mevsunde, boş yatak bulunur mu? Bn tipide, nekahet devresi gechen hastalan da taburcu edemeyiz! Tafihinize arbk, Bir kaç gün daha sabredm! Diyor! Tipiden, goz gozü görmüyor... Bu soğuk, dikenli, beyaz dumanla boguşa boğuşa dönüyorum... Muzehher, bir kaç gün sabVedecek... Fakat acaba hastahğm bu bir kaç günlük sabra, tahammülü var mı? Eve prerken ceketimi orten karlan temizliyorura. Odada Muzehher, dnckatli dîkkatR bakıyor: Ağabey, üstün yamyaş... Bugün paltona giymedm mi? Giydim, Muzehher... Yahnz, kS> şeyi donerken ayağnn kaydı, düştüm, paltom çamura düştü, çıkardnn... Koşebaşmdan buraya gelinciye kadar d > ~ ceketîm ıslandı! CUMHVRlYETin tefrikan: 80 Tipi Dindi! Yazan: MAHMUT YESARİ Mnzehher, hnrçm değil, sakin... Eşyalann âlpbetini bilmiyor mu sanki?... NiyazTnin karyolasma el uzattığım vakit, bana: Dur! diyor, elimi tutuyor... Müzehher'i için için kızdıran sey, ondan saklamakhğnn, yalan söylemeklijgim... Bana tahammul edemiyor... MSzehher, yatağmın içinde doğrnhıyort 1 Ağeby, benhn karyolanın da yaylan gevşemtş... Hiç rahat edemiyo ram... Onu gosterdim. lyi bîr fiat buiorsak satanz... Benden knvvetli çıkttn, Muzehher! Sana ba a a karan, ba geceki soğuk kudurmus kar fırbnası verdirdi, değil mi? Doktonm geleceği gün, seni sokak üstündeki odaya çıkardıgıma, çok büyük hata ettigîmi anladım. Çünkü sen, o gün, eksflen bavullan, şilteleri, gözlerinle anyordun... Albmızda, daha Sdşer şîlte var. So> ğaktan donacagma, karyolasız yatakta yat!... Boyle düşünmekte belki mazur sayıkrsra, Macit! Fakat hakikati bütün çıplaklığile de kabule mecbursun: Arbk kara tahtaya düştün! Bir kaç gün evvel açan güneş, beni ne kadar aldatmış ve ne kadar ümitlendirmişti! Kar fırtmasi devam ediyor... Hava, kolay açacaga benzemiyor... Kömürcü, dükkâmm nazla açıyor. Para, elimde, yalvanyonmı: Yirmi okka komflr isHyorora! Ters ters yüzflme bakıyor: On okkadan fazla veremem... Müşterim, bir tek, sen değüsin ya... Yoîlar kapandı gayri... Dükkândakî kSnrarü r&ketnrsem, SbSr mBşterilerim, ı ne yaparlar? | Evde hastam var. : Evdeki hastamdan ziyade, bu karj da, tipide, paltosuz, ceketle titreyişime acıyor galiba: Haydi, bugünlük on beş okka vereyim. Yürekten dua ediyorum Allah razı olsun... Kömürcünün lutfen verdiği ıslak komürleri evde yakamıyomm... Müzehber, oksürüyor, öksürüyor, öksürüyor... Doktonm reçetesini tekrar yapbr dım, fakat o de tesir etmiyor... Ne damla, ne hap, ne ıhlamur; ne göğsüne, sırtına sürdüğüm tenturdiyot, biri, biri gıcığını kesmiyor... Müzehher'i bir hastaneye yatırmalı.. Elimde, üç dört kuruş para varken kömÖTÜ gSçlükle alabflirsem, borca, bir dirhemini bolraak kabil degfl... Muzehher, sütünü içerken soruyor: Ağabey, sen, bir şey yemedin, galiba? Yuzumü boraşturuyorum: Canım istenüyor, MSzehher... Akşam, içim ezilmişti, peynhr ekmek ye> dim, tıkadı, hiç iştiham yok... Müzehher'in bu gece, biraz neş'esi var gibi; valdt valdt gülümsüyor: Ağabey, izin zamanı gelmeden, Niyazi'yi mektepten aldırmak müm • kün olabüir mi? Bir gün için... Çok mn goreceğin geldi, Muzehher? Muzehher, içini çekiyort Eh, biraz... Boynuma büküyorum: Mühim bir sebep oimadan bırakmazlar, samnm! Muzehher, birden hffcmlaştı: Ne gibi mühim sebep olabifir? Ağır hastahk mı? ölüm mü? Titredim! «ölüm» kelimesi, onun ağzmdan çıkarken titrediro: Tuhafsm, Muzehher! Goreceğimiz geldi! diye de bırakmazlar ya... Muzehher, süt fincanmı bana uzatfa, başım yasbğa koydu, gozlerini kapaeb. Ne düşünüyor? NiyazTyi neden gor mek istiyor? Muzehher, kan tnkürüyor... Benden sakladığı tükriik tasını, o, uyurken yatağın ucundan çıkardnn; içi pıhtı pıhb, pelte pelte kan dola... Niyazi'yi, niçin görmek istediğini anfayorum... Sen, her şeyi geç, hem çok geç anhyorsan, Macit! Hastanede, belki bir yatak boşahmştnr. Bir kere bfle gidip sormadm! Müzehher'i kurtarmak içm baska çare kalmadı... Müzehher'in kan tükürdüğünü daha yeni görüyonun... Hal • buki daha evvelce şüphe etmen lâzım gelirdi! Şimdi aklın basına geliyor... Muzehher, hastanede kurtulabilir. Eğer bunda da geç kalımşsan, yazık! • Sulu sepken yağan kar, lâpalâpa düşmeğe başladı... öğleye doğru tipiye çevirdi... Tipiden, göz gozü görmüyor... Hastanede sertabip: