Hayat , Ansiklopedisi Hayat Ansiklopedisi Mektebe başlarken alaUOKUZUnCU S e n e : NO. 3 0 3 6 n inci cüz'ü çıkti 18 , ., İSTANBUL CAĞALOĞLU T € l g r a f v e m e k t a p a d m l : Cu cağınız en mühim ve en Telefon: Başmuharrir: 22366, Tahrlr müdürü: 23236, İdare müduru: 22365, Matbaa: 20472 mfcuriyet. İstanbul Posta kutusu: lstanbuİ No 246 Salı 18 Teşrinievvel 932 faydalı kitaptır Ziraat İstatistiklerimiz «mmmmmmmmmmmmm Fransa lle Tam Bir Mukarenet Başlıyor ..«».,.,„ «Ziraat istatUtiklerimizm doğraluğunu temin etmek iktisat iflerimiz, hatta memİek mudafaası için de zaruridir.» îngiH* devlet adamlanndan Dis raelli (Lord Beaconsfield) ı «Yalan ortadan kalkmıs olsa istatistik omı icat eder» mealinde bir söz süylemi*. tir. fstatistflc usullermin. henüz te kenunfil etmemis bir zamanda söylenmis olan bu «oz aannuzda dörtte fiç doğruluğunu kaybetmistir. Fakat, doğrusu henüz İstatistik ilminin müracaat ettiği usuller istenrlen doğruluğu teminden çok uzaktır. Daha geçen sene bir Fransız gazetesinde Fransız istatistiklermden sikâyet edildiği sırada doksan nüfusu olan bir köyceğîzde yanlıshkla doksan oküz gösterildiğini okuduğutnu hatırlryorum. Bir çok memleketlerde fstatfsHkIerin yanhslığından, eksikliğinden sikâyet edilmekte iken memlekefT* mizde en doğru istatistikleri ara mak süphesiz doğru olamaz. Fakat, bu müsamahaya biz ancak biç olmazsa biraz doğra rakam lara malik olabilirsek razı olabili riz. Acaba, vaziyet böyle midir? Merhum (Jakar) m yaptığı nüfus tah ririmiz müstesna olmak üzere bir çok istatistiklerknizin flmî usuller dabilinde yapılamadığını, ve binaenaleyh doğru olmadığım iddia edebiliriz. Bunlardan bilhassa, ziraat îstatistiklerimizin hiç bir esash ve ilmî sarta uygun ohnıyarak toplan " dığını biliyoruz. Halbuki, tekmil iktisat işlerimi», hatta memleket müdafaasma ait ia % 1 *r ««.«* ı»ı«ui»tiklerhnize dayanıyor!.. H«rbi u mumide Ziraat Nezaretine gelen Utatistik rakamlan arasında bir se nenin buğdayı öteki sene arpa ola. rak gösterildiğini hatırlanm. Bu günkü istatistrklerin de ayni vazîyette oiamıyacağmı isbat eden biç bir teskilâta malik değUiz. O vakît, ziraat istatistiklerini nasıl ziraat müdürleri şahsî takdir ve tahminle rine bağlamif ise bugün de ziraat müdürleri hakikî istatistikleri elde edebilmek için biç bir vasıtaya sahip değildir. Ziraat istatistHderinin dayandığı en mühim esas ve kök köylerdir, ve köylerdeki istatistik leskflâtıdır. Avrupa'lılar bir çok tecrübelerden sonra kotnün teşkilâtının ziraat is tatistiklerinde esas olduğunu kabul etmislerdir. Oemek ki; bizde de nahiye teş kilâtı ziraat istatistiklerhnize esas olmaktan başka çare yoktur. Bunun için de nahiye müdürlerinm bu istatistikleri elde etmek için koy muh tarları ve heyeti ihtiyariyelerf nez. dmde kanunî bir salâhiyet ve nüfuza malik olması icap eder. Tabiî köy lülerin ne ekip ne biçtiklerini vcrgi korkusundan gizlememeleri için lâzım gelen teminatı vermek bu isin basında gelir. bu cihet temin olunduktan sonra üst taraf ı idarî bir teşkilâta muhtaç olmakla beraber ayni zamanda tnalî fedakârlığı da muciptir. Her halde, muhakkak olan ciheti malî fedakârltk olmaksızm bu i şin basarılamıyacağındadır. Fakat, bu fedakârhklara mukabil elde e deceğimiz kârları saymağa lüzum bile görmeyiz. Buğdayımızdan tutunuz da hiç bir ziraat maddemizin bugün hakikî vaziyeti bizce malum değildir. Bilinen seyler hep ista tistik ilmile hiç alâkası olmıyan sekilde yapılmış tahminlerdir. İstihsal maddelerimizin miktarı ve mmtaka îtibarile isabet edeni malum olmadıkça doğru bir tedbir Htihaz etmenin de mümkün olma dığını itiraf etmeliyiz. Mecbur olduğumuz ve her halde olacağınuz bu malî fedakârhğı çöze aldığımız takdirde idarî teskHâtımızı tertip ve tanzim edecek kuvvetle rimiz vardır. tstatistik Utnum mü dürlüğü bilhassa bu isin tamamile ehli olan kıymetli unsurlarmı mü rfür Celâl Bey ve arkadaçlannda loplamıstır. Mes'elemiz 3 e en ziyade alâkadar olan muhterem Ziraat Vekilimiz Muhlis Beyefendinin nazari dikkatini celbederim. İstanbul meb'usu ALÂETTlN CEMİL Bunaltıcı bir sıcak ve sıkmtılı bir hava var! Fransa'nm Suriye Fevkalâde komiseri Fatin B. bu sıcaklarm zelzele ihtimali M. Ponsot dün şehrimize geldi ile alâkadar olmaiığını söylüyor Sükrü Kaya Bey M. Ponsot şerefine bir ziyafet verdi, bu ziyafette İsmet Paşa Hz. de bulundu İlk teşrinde bu derece Sıcak görülmemiştir İstanbul son günlerde gene sıkıcı, eritici sıcakla altında bunalmak • tadır. Tesrinlerc girdiğimiz halde hararet derecesi 30 dan aşağı düsmemekte, ekseriya ağustos içinde imisiz gibi 32 ye kadar çıkmaktadır. Havanm bu gayritabiiliği bir çok kimseleri endişeye düsürmektedir. İhtiyarlar 3040 senedir bu mevsimde bu kadar sıcak olmadığım söy lemekte, vaziyeti son günlerdeki hareketi arzlarla alâkadar görmektedirler. Eylul ortaiarında tenhalasmağa başlıyan bahceler, açık eğlence yerleri, parklar aon günlerde tekrar eski manzaralarını almışlardır. Buna mukabil yeni açılan sinemalar da müsteri bulamaz olmuslardır. Sıcakların devammfian memnun olanlar arasmda en tasta sucular gelmek • tedir. ...........,.„.,«.„„„ „„„,„ Muzakerat son safhada Hlllllll „ „ llllllMIIIIIIIIllımı1Illll ,„„, f * Reısicumhur Hz. bugün M. Ponso'yu kabul edecek Fransa'nin Suriye Fevkalâde Koımseri M. Hanri Ponsot dün sabab saat a» • kiz kırk beşte semplon ebspresfle n f e * katmde zevcesi ile yaveri kolonel Dodde olduğu halde Paris'ten fehrimize gelmiftir. , . T* . M. Ponsot, Sirkeci garîntfa Rarlcîye Vekâlet: vekiü Şâkrü K.y» B«y, Hari. ciye Müstesan Numan Rifat Bey, Fransız sefiri Kont D o Şambrön, Vali Mu hittin Bey, Fransız sefareti müstesan M. Barbier, Emniyet mSdürü Febmi Bey, Fransız kolonisi De Sen Jonan, sehri • mizdeki Fransız konsolosu M. De Sen Janau sehrunizdeki Fransız kolonisi namına fransızca Istanobol basmuharriri ve Ünyon Fransez reisi M. Piyer Lögof ve Fransız sefaretînm diğer erkân ve memurini tarafından istikbal edflmiştir. KasaiSfie müdüru FaiinTbey Yazın < n iıcak günlerinde 300 > » 400 bardak su satan seyyar sucular her sene bu mevsimde islermi bi rakarak başka işlere baş vurdukları halde bu sene satışm hâlâ 250300 (.Mdbodi 2 inci sahıfede) Türk tarihi yazılıyor Medeniyet fasluu yazacak heyet toplandı, mesai şeklini tesbit etti Türk Tarihinin Ana Hatları isimli kitabın sekizinci medeniyet faslını yazacak olan zevat dün öğleden sonra saat ikide Dolmabahçe sa . raymda Türk Tarihi Tetkik Cemi. yeti Reisi Yusuf Akçora Beyin ri . yasetinde bir içtima aktetmiştir. Dünkü içimada Afet Hanımefendi, Riyaseticumhur umumî kâtibi Hikmet, Halil Hakkı, muallim Mük. rhnin Halil, Balıkesir meb'usu tsmail Hakkı, Sıvas meb'usu Sem settin, Esk'<»hir meb'usu Yusuf Zi ya, muverrih Ahmet Refik, Köprü lüzade Fuat, müderris Behçet, Hâmit, Aali Muzaffer, Ağaoğlu Ah met, doktor Şcvket, Aziz, Rasatane. müdürü Fatin, Fen Fâkültesi müder. rislerinden Hüsnü Hâmit, Ali Yar, mühendis mektebi muallimlerinden Yusuf, Tıp Fâkültesi müderrîslerinr^en doktor Süheyl, müderris tbrahim Hakkı, doktor, Osman Şevki, Ereuköy kız lisesi muallimlerinden Ab dullah Lâtif, müderris Izmir'li İs mail Hakkı, A'.î Haydar Emir, mü derris Ferit, Bürhanettin, müderm doktor Saim Ali. muallim Ali canip, Hasan Âli, Ahmet Cevat, Ali Rifat konservatuvar muallimlerinden Ra. uf Yekta, Yusuf Ziya, Musa Süreyya, Amasya meb'usu Esat, müderris Zühtü, Ticaret Odası umumî kâtibi Vehbi, zahire borsası umumî kâtibi Nizamettin, Hereke fabrikasi sı müdürü Reşat. muallim Selhn Sırrı, müderris Salih Murat, doktor Kerim, Celâl Esat, Selim Nüzhet, Mardin meb'usu Ali Rıza, Ihsan Abidin, Ertuğrul Muhsin, Mes'ul Cemil, Abdülbaki, Konya meb'usu Hamdi, Ticaret Odası tetkikat ve istihbarat şubesi müdürü Hakkı Nezihi, Galatasaray lisesi felsefe muallimi Hilmi Ziya, muallim Niyazi, doktor Neşet ömer, Abdülkadir, Hilmi ömer, Tcvf ik, Galip Ata Beyler bulunmuştur. fçtimada sekizinci medeniyet faslının tevziat ve taksimat cetvelleri Lutfen sahifeyi çeviriniz Bolşevik futbolcular M. Fonsot'un Fır portresi, basta Frânsa Sefiri ile Heraber çikarlarken. aşağıda, Hariciye Vekâleti Vekili Şükıu Kaya Bey M. Ponsot ile garda görüşürken Bîr polis müfrezemiz selâm resmmi ifa brön M. Ponsot'ya Şiikrü Kaya Beyle, Muhîttin ve Numan Rifat Beyleri ve dietmiştir. ğer zevatla sefaret mensubimni takdim Fevkalâde komiser, trenden inmiş, etmışnr. kendisini karsılıyan Fransız sefirinin eliGarın salonunda Şükrü Kaya Beyle ni sıkmıshr. Fransız sefiri Kont Dö Şam( Mabadi 6 ıncı sahifede ) • • •.•.•»..........•«.,... , , „..„.,. ..,.,. Reisicumhur Hz. Dün Adalar civarında tenezzüh yaptılar Reisicumhur. Hazretleri dün akşama doğru . refakatlerinde. mutat zevat olduğu halde mo . törle Marmara'ya çıkarak Adalar. civarında bir gezinti yapmışlar, ve saat yediye doğru saraya av det buyurmuşlardır. Cuma günü karşılaşacağımız misafir sporcuların oyun kıymetleri yüksektir ıııııiHiıııııııiHimnııııiHuııııınıııiHiıtııııınıııııııııııııımımHnuııııııııtııııutıuııııiMiııiHiHmtııııııiHnnıiMinııııiMinniHiiıııııımınııııııiMU Ayna kar şısında: T. D. T. Cemiyeti Bir tebliğ neşretti Dün çereflerine Kr; çay zlyafeti tferîieri nBtaffr tpörcaİar Halkeoi »Por Cemiyet iki büyük Lugat hazırlıyacak htanbul 17 (A.A.) T. D. T. C. Umumî kâtipliğinden gönderilmiş tir. T. D. T. C. merkez heyetinin beyancamesidir: Birinci Türk Dili Kurultayı su köklü işlerin yapılmasım karar al • tına aldı; buna da T. D. T. C. merkez heyetini mcmur etti. Şöyle ki: I Türk dilini, millî kültürü müzün eksiksiz bîr ifade vasıtası haline getirmek. Türkçemizi, muasır medeniyetin önümüze koyduğu bütün ihtiyaçları karşılıyacak bir mükemmelliğe er' dirmek. ^ II Bunun îçin, bugün yazı dilinde, türkçeye yabancı kalmıs unsurları atmak. Halkçı bir idarenin istediği .şekilde halk ile münevver(Mabadi 5 inci sahıfede) şubesi azasile Sovy«t sporculamu* cuma günQ ilk maçlarmda seyredeceğiz; hiç şüphe yok kî misafirierimiz, Sovyet spor teskilâtının gösterdiği inkifaf ve tekâmülü bize tanıtnus olacak lardır; fakat ilk maçtan evvel, hak larmda bir fikir edrnmek için, mlsafirlerimizi yakından tanıyan sporculanmızla görüştük. Bu arada Ke mal Rifat Bey f ikirlerini bize su sozlerle hulâsa etti: « 1924 te faal bir futboclu ola rak gfttiğim Rusya'y'» 1931 de idareci ve hakem olarak gördüm. Bu geçen seneler zarfında Sovyet spo runun, bilhassa Sovyet spor teski Iâtının inkifaf ve tekâmülü cidden şayani hayretti. 1924 te Rusya'ıun mütevazi bir stadmda, ancak 30 bin kadar se yircinin karsısında oynamıştık. 1931 Ms kafilesî reisi Diyomin Yoldaşla %*tn evi spor Teomitesi rüesasınddn Taip Servet Bey de ise, 80 bln kişi alan mufiteşem bir stadı hmcahınç dolu bulduk; eğer yer olsaydı seyircilerin adedî 150 bini de aşardı. Misafirierimiz, kütü panesine, sinemasına varıncıya kadar her şeyi tamatn olan işte böyle (Mabadi 3 üncü sahifede) Ahmet Hamdi Bey Rica ederim azizim meydana çık.. Herkes bu (A. H.) yi ben sanıyor!