r fCmnharîyet 18 Eylul 1932 Numan Ef. kurultayda bulunmağa geldi, Gazi Hz. kendisine iltifat buyurdular (Birinci sahifcden mabatti debiyatın moda olduğu zamanlarda Türk dilinin güzelliğini, zenginligini anlatan, bu uğurda, karşılaştığı bütün müşkülâta rağmen yılmaz bir gayretle çalısan eski bir inkılâpçıdır. Numan Ef. geçen kırk sene zarf mda yalnız dilimizin güzelliğini ve zen g'nliğini iddia etmekle kalmamış, şehir, sehir, kasaba, kasaba, köy köy dolaşarak bu iddiayi isbat ve tevsik decek eserler de hazırlamıştır. Numan Ef. diyor ki: «< Köstence'de doğdum. Buhara'lı Ali Mangit kabilesindenim. 93 te İstanbul'a geldim. 311 de Bozüyük iptidaî mektebine muallim oldum. Be nim Türk tarihi ve Türk dili ile alâkadar olmam, bu tarihin büyüklüğü, bn dilin zenginliği hakkında tetkikat yapmağa başlamam muallim oldu ğum tarihlerdedir. Baktım bir fransızca lugat var, bir ingilizce lugat var, bir almanca lugat var, fakat bir türkce lugat yok. Türkçe lugat diye «lime verdikleri lugat türkçe değil, osmanlıca idi. Onun içinde türkçe olmıyan kelimeler türkçe olanlardan fazla idi. Bir türlv.e lugat yapmağa •eşebbüs ettim. Anadolu'da halk tarafmdan kullanılan fakat yazı lisanına sokulmıyan kelimeleri topla mağa başldım. Bu işle bizde o za mana kadar hiç meşgul oiunmamıştı. Alnvan, Fransız, İngiliz müsteşrikleri Türk dili, Türk tarihi hakkında tetkikat icrası için memleketimize geliyorlar, kasabalarımıza, köylerimize kadar sokuluyorlar, fakat hiç bir Türk tarihçisi, Türk lisan âlimi bu uğurda oturduğu sandalyadan kımıl damak istemiyordu. Türk dili için 40 senedir : Şehir ve memleket haberieri ^İMaarîfte bir uğraşan köy . hocası MÎİİî ^ Vapurcular Bir ihtilâf yüzünden.. | İçtima Siyasî icmal Almanya'nın silâhlanması mes'elesi Fransa hükumeti AJmanya'ya verdigi cevabî notada teslihatta müsavat hususunda müzakcreye devam için açık kapı bırakmakla beraber Almanya'nm yeniden silahlanmasını şiddetle reddet» ti ise bunun ile mes'ele kapanmamıjtır. Almanya teslihat mes'elesinde hnkukiı hükümranisini istihsal için amelî tedbirlere ve siyasî teşebbüslere müracaat etmeğe hazırlanıyor. Amelî tedbirlerden biri Almanya devletinin Müdafaai Milliye Nezaretinin ve devlet ordusunun himave ve delâleti altında Alman milleti gençliğini şimdiden askerî terbiyei bedeniyeye alıştırmak için bir idare teskil edilmesidir. Bu teşkilât sab:k devlet ordusu kumandanı Ceneral Stulonagel tarafından idare olunacaktır. Bu zat simdiki Müdafaai Milliye Nazırı olup Almanya'nın siyesî ve askerî mukadderah üzerinde büyük tesir yapmakta bulunan Ceneral Von Schlei cher'in en yakin dostlanndan biridir. Bu idare, umum askerî spor teşkilâtlarını tevhit edecek ve eski manevra ve talim meydanlarını Alman gençliğin» askerî terbiye verilmesine tahsit eyliyecektir. Bu meydanlarda talim kampları tesis edilerek her birinde binlerce Alman genci haftalarca, daimî surette spor yaoacak ve askerî terbiye göre cektir. Muallimleri devlet ordusunun zabitîeri olacaktır. Almanya hükumeti bu teşkilâta vücude getirmekle hem yenî millî Alman ordusunun ilk temelmi kurmuş ve hem de gençliği siyasî fırkaların sınıf ve fırka gayesi ile yaptıklan tesir ve terbiyeden kurtarmıs oluyor. Almanya hükumetinin yapmakta oldıığu yeni teşkilât İtalya'da orduya menşe ve muavin olarak yetişb'rilmekte olan Fasist genclik teşkilâhndan baska bir sey de?ildir. Fransa hükumeti terki teslihat konferansında bu Faşist teşkilâtını devletin kııvvei müsellâha ve askeriyesinden sayılmasma fevkalâde ça> lışmıs idi. Almanya hükumeti Fransa'ya verdigi muhtırada haber verdigi veçhile terki teslihat konferansı divan riyasetinin ya kında yapacağı içtimaa iştirak etmiyecektir. Bunun ile terki teslihat konfe ransmın içtimalanna iştirak etmîyeceğini ve bir gün Cemiyeti Akvamdan bilr çekileceğini anlatmu olacak^r. ttalyar». Basvekili M. Musolini nesreylediği bir makalede bu tehlikeyi göstermiş ve Almanya'nın teslihat hu<si7?unda diğer devletler ile müsavat hulntku haiz olduğu tasdik edilmediği takdirde Al • manya'nın Cemiyeti Akvamdan ay rılpcrihnı beyan etmiştîr. M. Musolini Almanya'nın teslihat cihetinden müsavi hukuku haiz olma • sının asla itiraz ve sual kabul etmez bir hak olduğunu tasdik etmekte ve yalnız Almanya'nın bu hakkı Avrupa devletlerinin ve Amerika'nın hassasiyetini nazarı itibara alarak mutedilâne kullanmasını ve terki teslihat konferansı ne sekilde olursa olsun mesaisme kat'î nihayet verdikten sonra bu hakkm mer'iyet mevkiine konulraasını dostane tavsive eylemektedir. M. Musolini'nin bu makaiesi ve ttalyan gazetelerinin nesriyatı Almanya'nın teslihat ve emnü selâmet mes'elelerindeki roetalibine İtalyan'Iarm hak verdiklerini isbat etmektedir. Diğer taraftan tngiltere hükumeti Fransa'nın cevabî notasında hiç bir iştiraki olmadığını ve hatta nota metninin evvelden kendisine istişare maksadile değil maIumat kabilinden bildirilraiş olduğunu bir tebliğ ile ilân ederek Fransa'mn noktai nazanna iştirak etmediğini tasrih etmiştir. Tabiî Fransa'nm bu mes'elede yalnız kalmasi Almanya'ya süahlanmak siyasetinde daha ziyade cesaret vermektedir. MUHARREM FEYZt yapıldı İki aybk mühlet dü^den itibaren başladı kat maalesef bu hakikatler şimdiye kadar araştırılmamış, gizli kalmıstır. Ali Şir «türkcede yalnız 60 tane ördek ismi vardır^ diyor. Bu lisanımızın zenginliğini gösteren ufak bir delildir. Gazi Hz. Türk dilini yeni den tetkik ve tesbit için emir vermekle yalnız kendilerine ve büyük Türk milletine yakışan yeni bir mk»!âp yapmış oluyorlar. Demindenberi söylediklerimi gözden geçirince Uk Dil Kurultayinın toplanacağı haberini ne büyük sevinçle karsıladığımı tahmin edersiniz. Gazi Hazretlerini bundan dört beş gün evvel gördüm. Reşit Galip Beyin yanında otururken bu'undu ğumuz odayı teşrif ettiler. Hiç görmedikleri halde «Eskisehir'den gelen muallim be" m : o A'\v> ^«rhal tanıdılar. Büyük Gazi'yi böyle hiç bekle mediğim bir zamanda karşımda görmem beni şaşırttı. Bana neler sorduğunu, benim ne cevap verdiğimi simdi iyi hatırlıyatnıyorum. Yalnız «çagatayca biliyor muıunuz?< de dikleri aklımda kalmış. Bahis bu suretle Şeyh Süleyman Efendii Buha ri'nin Çagatay luğatine intikal etti. Bu lugatteki kelimelerin söylendik leri gibi yazılmadıklarmı anlattım. Bir iki arkadaşla bu kelimeleri söy Jenildiği gibî yazmamı emir buyur dular.» Köy hocası Numan Efendi sual lerime sıkılarak, ezilip büzülerek cevap verdi. Ikide bir: Bunları yazmayın. Şöhret bi zim hedefimiz değil! diyordu. O bana bir köy kocası tevazuu ile anlattı. Fakat ben onu memleket ufuklarında doğmağa başhyan yeni Köylü hastalığa (çor) diyordu. Fa ve büyük inkılâbın ilk müjdecisi olarak dinledim. kat biz bunu kullanmıyor, bunun yeCEVAT FEHMI rine yabancı bir kelime olarak «illet»i Dil Kurultayımn yeni azaları kullanıyorduk. Eski türkçenin ufak T D. T. C, kâtibi umumiliğinden: dereyi anlatmak için koyduğu (cügo) 26 eylulde toplanacak olan Ku • kelimesi vardı. Fakat biz bunu bil rultayda aza olmak arzusile müraraiyor, tneramımızı iki, üç kelime ile, caat edenlerin isimlerini neşre dehatta bazan daha çok kelimelerle ivam ediyoruz: fadeye çahşıyorduk. (Boşi) yi at tnif, yerine (gadap) ı almıştık. Nevzat Bey sabtk muallhn, Iffet Halim Hanım, Fazıl Bey mecmua Benim bu mesaim millî raücadele sahibi, Bürhan Sahir Bey muallim, senelerme kadar sürdü. Arkadaşla Fehmi Razi Bey muharrir, Muhittîn rım, tanıdıklarım benimle aJay ediBaha Bey avukat, Sftdettin Nüzhet yorlardı: Bey muallim, Resat Ekrem Bey mu Muallim gene topluyor. Tapla allim, Ali Nüzhet Bey muallim, Nubakalım. Ne yapacaksın bu işe yararullah Ata Bey muallim, Dr. Kâzım maz kelimeleri! diyorlardı. Ismail Bey operatör, Dr. Ref ik Bey Bu gafiller Türk'ün bir gün uya meb'us, Sakip Refik Bey doktor, I. nacağım, kendi varhğını, kendi bü yük tarihini, kendi zengin dilini duy Ethem Bey Darülfunün kütüpanesi ntak, bilmek, ezberlemek istiyeciğini müdürü, Tevf ik Necati Bey muallim, M. Salâhattin Bey muharrir, Baki anlamıyorlar, anlamak ta istemiyorBey muallim, Musa Kâzım Bey muIardı. Buniar benim şevkimi kırmı sahhih, Mithat Şakir Bey muallim, yor, bilâkis tezyit ediyordu. O kadar ki eski bir türkçe kelimenin manasını Ahmet Hamdi Bey muallim, AH Rıza bulmak için dört bucuk ay çahştığıraı Bey muallim, Salâhattin Enis Bey, bilirim. Divani Lugati Türk gibi diğer Dr. Kilis'li Rifat Bey muallim, Hıfzı bazı mehazlardan de istîfade ederek Oguz B., Nezihe Muhittin H., sabık Kadınlar Birliği reisi, Nurünnisa Sait millî mücadele senelerine kadar 15.000 kelime topladım. Fakat bu sı Hanım muallim, Sait Asaf Bey muallim, Abdiılbak; Bey muallim, Sarada memleketin basına gelen felâ lim B. muallim, Dr. Orhan Sadettin ket benim için ayrıca bir elem memBey, M. Dündar B. muallim, Hüsnü baı oldu. Kütüphanemde bulunan 1600 cilt kitapia beraber yaptığım lu Hamit Bey müderris, Mehmet fzzet Bey muallim, Müslim Saffet Bev mugati de Yunan'hlar aldılar, yaktılar. allim, Tahsin Nejat Bey muallim, Meyus olmadım. Yeni baştan uğHü»eyin Ragıp Bey büyük elçi, Hüraşmağa başladım. Kısa bir zaman seyin Bey Robert KoIIej türkçe kısmı içinde 1500 kelime daha topladım. müdürü, Mihri Hanım muallim, AhFakat bunları da bir gün Aziziye'de çaldırdım. Bu işe üçüncü defa olarak met Cemalettin Bey eczacı, Af et Hateşebbüs etmem zafer senelerinde ol nım muallim ve Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti azasmdan, Fuat Rıza Bey du. O tarihten bugüne kadar 30,000 erkâni harp miralayı, Behice Fuat kelime topladım. Bugün bu 30,000 Hanım muallim, M Fuat Bey Köse kelimelik Türk lugati yanımda bulu Raif Paşa oğlu, M. Paskal S. J. missinuyor. onnoire Apostolique, Uşşakizade HaTürk milleti dünyanın en büyük !it Ziya Bev, Fethi B. Galatasaray milletidir. Lisanı da bu azametle mü müdürü, Emm Bülent Bey şair, Catenasip olacak kadar zengindir. Fafer Seydi Ahmet Bey teslihatta müsavat talebi hakkında henüz fikrini beyan etmemiş bulunmakta idi. Kabinenin bu mes'eleye ait tetkikatmın hangi safhasında bulunduğunu bilmek bi!*amel miimkün değildir. Yalnız Reuter Ajansına göre Almanya'nın Londra maslahatgüzan M. Bernsdorff un bu bapta Hariciye Nazın Sir John Simon'u ziyaret etmiş olduğunu kaydeylemek lâzımdır. Dört sene evvel Uluköy (Emir t* gân) ve Boyacıköyü iskeleleri her nasılsa birleştirilmiş ve şimdiki U luköy iskelesi yapılmıştı. İskelenin bulunduğu mahal akıntıya maruz ve ayni zamanda dardır. Bundan Vapurla yolcu nakliyati isinin hü bh* kaç gün evvel iskelenin sekiz kumet tarafından îdare edileceğ' hakon metre kadar ilerisüıden başlı kındaki kanun mucibince millî vaour yarak rıhtımın on beş metrelik bir kumpanyaları ellerindeki gemiierini sayeri çökmüş ve büyük büyük de tıp satmıyacaklarım 17 eylulden itibalikler açılmış ve oradan gelip geçren azamî iki ay zarfında bir beyannamek çok tehlikelt olmustur. Bu göme ile Seyrisefain idaresine bildirmek rünen tehlikenin hemen ortadan merburivetindedirler . Dün bu mps'ele hakkında vaourcular & kaldırılması için rıhtımın alelâcele birliği ve millî vapur kumpanvalarile k tamirine intizar edilirken bu yüzH den Sarıyer Belediyesi ile Sirketitemas ettik. Vaourcular birliği müdürü Muzaffer g hayriye arasmda çıkan bir ihtilâf Ş işi süriincemeye düşürmüştür. Bev bize su izahab verdi: Belediye ile şirketin bir ihtilâf « Vapurlarımızı satıp satmıyaca j* W yüzünden bu mühlik vaziyeti hali ğımızı bildirmek üzere bize veri'en rnühlet bugünden itibaren başlamıjtır. Fa ® üzere bırakmaları şayani dikkat kat benüz önümürde iki aylık bir za Ş bir kaygusuzluk olduğundan İs * man daha vardır. Millî vanur kumpan • tanbul Belediye riyaseti buna mü$ dahale ile tehlikeyi bertaraf ettirvalarmın bu husu«ta n«*ye karar vermelidir, diyoruz. dik'^'ine dair henüz bir'i5in biç bir malumatı yoktur. Cünkü bu is daha zivade her millî vaourcunun sahsî menm^m^^sm fp^ti ve hıısuaî isidir. Her vapurcu istedipi «ribi hareket edebilir.» Millî vapurculanmi'îjan Sadık zade Fehmi Bev de demistir ki: « Henüz hic bir seve karar vermis değiliz. Esasen daha iki av vakttmiz var. Kanun bizi ne sekilde hareket etmeşe icbar ederse o suretle hareket etme^e mecburur. Vazîvçtimizi hâdi sahn cerevanına bırakhk.» DiSer bir cok vapur sahİDİeri de henüz bir seve karar vermediklerini Mahkeme kararile müsadere edilen »övlemislrrdir. tabanca, bıçak, kama ve buna mümaFakat haber aldığımıza söre vaoursil alâtı cürmiye her sene müzayede ile cular bir defa da veni İktisat Vplcfl; satılmakta ve parası hazineye irat kaydolunmakta idi. Epey zamandanberi Celâl Beve mürscaat edecekle'dir. Vaadliye emanet dairesinde toplanan sinurcular henüz İktisat Vekâleti islerini Mkhlar da bugün müzayede ile satı deruhde eden Celâl Bevin vâsi mik lacaktır. Fakat dün aksam vekâletten yasta tetkikat vaomakta bulundti?unu nüddeiumumiliğe bir emir gelmis ve nazan itibara alarak müsariinilevhin bu gibi silâhlann sahlmamasıfcjildirilislerinin daha az oldusru bir zamanı mistir. bekliveek kendisine müracaat ede ceklerdir. Vekâlet, cürüm sahiolerinin bu su Vapurculann bu is için arı^arında retle ucuzca silâh tedarik ettiklerini, bu toplanarak son vaziyeti görüsecekle yüzden cerh ve katil vak'alannm herrinden ve bir hevet halinde Ankara'ya ?ün çoğalmakta olduğunu esbabı mucibe sideceklerinden bahsolunmaktadır. olarak bildirmekte ve bu hususta nizamnamede tadilât yapılacağını, tadilâhn icrasına kadar silâhların satılnıamnsını emreylemektedir. Vekil Bey «Açıkta taîebe bırakılmıyacak » diyor Dün maarif idaresinde Maarif Vekili Esat Beyin riyasetinde Müsleşar Salih Zeki, Talim Terbiye heyeti reisi Ihsan, orta tedrisat umum müdürü Fuat Beylerle maarif umumî müfettişlerinin iştirakile bir ictima yapıl mış, toplantıdan sonra Maarif Vekili Esat Bey bir muharririmize şu be yanatta bulunmuştur: Mekteplere talebe kaydi ve izdiham « Her ders senesi başında daima bu vaziyet olur. En evvel leylî ahn mak lâzım gelen talebenin miktarı taayyün eder. Ondan sonra nehariler alınır. Bu tercihin sebebi leylî olan laran uzak memleketlerden gelme leridir. Açıkta kalmıs talebe yoktur. Esasen neharî olan mektepler daima talebe almaktadırlar. Fazla müra caatlere karşı bir izdihamı mucip olmamak için yenvden şubeler açılması mümkün olan mekteplerde sınıflara şubeler ilâvesile bu ihtiyaç temin edilir. Bugün mekteplerde izdiham yoktur. Miısadere edilen Cürüm aletleri Muallim kadroları ve nakiller Adliye Vekâleti bunların satılmasını menetti Muallim kadroları tamamile tesbit edilmiştir. Yapılan nakiller pek az dır. Koskoca İstanbul'da, tstanbul'dan harice ancak 8 muallim nakledilmiştir. Zaten inzibatî ve ailevî mücbir sebepler olmadıkça nakil muamelesi yapmağa taraftar değiliz. Avrupa'ya gönderilecek talebe Talebelerin imtihan evrakı tetkik edilmektedir. Bu sene Vekâletimiz hesabma Avrupa'ya 50 talebe gön derilecektir. Yeni ders senesi başındayız. Bu ders senesi içerisinde kültür ve verim noktasından mekteplerde takip e dilmek iktiza eden şekilleri, resmî mektepler gibi hususî, ecnebi ve e kalliyet maktepleri üzerinde takip edeceğimiz vazifeleri, bunların teftiş tarzını müfettisi umumî beylerle birlikte görüştük. Yeni tatbik edileceh. usuller Terkos mes'elesi Terkos hakkında tetkikatta bu lunmak üzere teşekkül eden heyet bugün de Vali ve Belediye reisi Muhittin Beyin riyasetinde toplanacak ve ihzarî encümen ta^afmdan ter kosun BeledSyeye intikeünden sonra ' mülhak bir bütçe ile ve bir meclist idare ile idare olunması şeklinde tesbit edilen karar münakaşa edile cektjr. Diğer taraf tan son zamanlarda sık sık suları kesmekte bulımduğundan Belediye şirket aleyhine bir dava açmağa karar vermiştir. Adliye emanet dairesinde muhtelif çap ve nevide binlerce tabanca, bıçak, kama vardır. Bilhassa son seneler zarfında mahkeme kararlarile o kadar çok alâtı cürmiye müsadere edilmiştir ki, bunların hepsini emanet dairesine yerleştirmek miimkün olmamış. ayrıca bir odaya da konulmuştur. Vekâletten gelecek yeni bir emre intizaren bu silâhlar olduğu gibi muha faza edilecekbV. Resmî mekteplerdeki muallimlere hangi muameleyî yapıyorsak diğer lerine de ayni muameleyi yapıyoruz. Bir çok Türk çocuğu bulunan bu mekteplerde. muallimlere karş:, resmî mekteplerdeki muallimler gib' hareket etmek tedris, terbiye ve bilhassa millî terbiye noktasından kar/iyetle lâzımdır. Ecnebi ve ekalliyet mekteplerin' deki Türk muallimleri Yeni teftişler Dil Kurultayı topittnıncıya kadar henüz görmediğim resmî, hmusî, ecnebi ve ekalliyet mekteplerile meş gul olacağım.» Unkapanı köprüsü Unkapam köprüsü yavaş yavaş sökülmektedir. Fakat gerek ahşap kısmı ve gerek dubalar tamamile kaldrnldıktan sonar epeyce bir saha işgal ed'eceği gibi Haliç te bu günkü halile dolu bir vaziyette bulunduğundan enkazm nerede muhafaza edilecsği hakkında tetkikat yapılmaktadır. Münasip bir yer bulununca köprii derhal sökülecektir, iki serkomiser terfi etti Bakırköy serkomiseri Hulusi Bey liyakatine binaen polis müdiriyet'nce terfian Eminönü merkez meraurluğuna tayin edilmiştir. Fatih serkomiseri Hidayet Bey müdiriyet tarafından 2 inci şube 3 üncü kısım taharri merkez me murluğuna terfi ettirilmiştir. isviçre grupu ile müzakerat Diyarbekir Fevzipaşa ve civarı demiryollarmın inşasmı deruhde eden tsviçre grupunun mümessiHerinden M. Kampmann dün akşamki trenle Ankara'ya gitmistir. M. Kampmann Ankara'da Nafıa Vekâletile temasa geçerek bu şir kete hükumet tarafından verilmesi lâzım gelen takaitlerin tecili için evvelce başlamış olan müzakerata devam edecektir Belediye bötçesi Dahiliye Vekâletinden gelen malumata nazaran Belediyenîn yeni sene bütçesi tasdikî âliye iktiran et miş olduğundan bir iki güne kadar iade edilmek üzeredir. Yapılması yeni bütçye tevakkuf eden işler et rafındaki hazirlıklar ikmal edildiğinden önümüzdeki haftadan itibaren faaliyet ba«l'vacnktTr. Bir terfi İstanbul Erkek Muallim mektebi fransızca rauallimi Fuat Naili B. derecesinde terfi edümis ve Çember Iita* Orta mektebi müdür muavin liğine tayin olunntuştur. Muvaffi kiyet te ^ni ederiz. Ziraat Bankası bina satın aldı Ziraat Bankası müdiriyeti umu miyesi tarafından köprünün Galata cihetindeki Şarkı Karip Fransız Bankasını satın alrruştır. Yapılmakta olan tamiratı müte akıp Ziraat Bankası bu binaya nakledilecektir. Test yoklamaları Geçen ders senesi sonunda ya pılan test yoklamalarının talim terbiye heyetince muvaftk bulunmı yarak menedildiğmi yazmıştık. Bu husustaki tamim Maarif Vekâletine gelmiştir. önümüzdeki ders senesi zarfında müfettişler, teftislerinde idarî hususatı ihmal etmemekle beraber daha z'iyade derslerle meşgul olarak talebeyi daha esaslı surette yoklıyacaklardır. Bu suretle test yoklamalarından beklenen fayda daha esaslı olarak temin edilecektir. ribli içtimaa murahhaslar göndermesi için ısrar edecektir. Şayet Italya hükumeti, böyle hattı hareket takibine karar vermiş ise her halde evveice bu hususta Alman hü kumeti ile mutabık kalmıs demektir. Maamafîh, resmî Alman mehafilinde M. Mıuolini'nin projesinin henüz maluro olmadığı beyan ve büyük bir ketumiyet ve ihtiraz gösterümektedir. Berlin 17 (A.A.) Hariciye Naa n Von Neurath, Fransız sefirini kabul ederek Fransa'nın silâh mes'elele rindeki cevabını silâhları bırakma mes'elesine doğrudan doğruya temas ve niç bir noktada Alman noktai nazanna takarrüp etmediğini söylemiş ve notaiar teab'sinde devamın lüzumsuz olduğunu beyan etmiştir. Von Neurath, bununla beraber Almanya'nın şifahî noktai nazar teatisine âmade bulunduğunu Slâve etmiştir. Filimler depo ediliyor Belediye tarafından Fatih'teki medreselerden biri filim deposu haline konduğundan dün: filimciler Belediyeye davet edilerek kendilerine lâzım gelen izahat ve talhnat verilmiştir. Bir kaç güne kadar bütün fiIhnlerin umumî depoya nakline başlanacaktır. resmen davet edileceğini söylemiştir. Mumaileyh, Başvekil encümene gelrnekten imtina eylediği takdirde bu hareketinin kanuna muhalif addolunaca ğını ilâve eylemiştir. M. Goehring, tahkikat encümeninin M. Von Papen'i tevkif edebilecek bir vaziyette olmadığını ve fakat Basve kilin bir nevi devlet bolşevizn«ini teshil etmek suretile kanunu ihlâl eylemiş olduğunu tesbit edebileceğini de söylemiştir. M. Hertderson da Cenevre'ye gidiyor Londra 17 (A.A.) Tahdidi teslihat konferansı reisi M. Arthur Henderson, b;ıgün öğlec'en sonra, Cenevre'ye hereket etmiştir. Mumaileyh orada konferansm biirosuna riyaset edecektir. Mektepler açıldı Hiiseyin Ragıp Bey geldi Moskova sefirimiz Hüseyin Ragıp B., dün Avrupa ekspresile şehrimize gelmiştir. Sefirimiz, Moskova'dan ayrıldıktan sonra Avrupa'ya geç mis ve Berlin'de bir müddet kalrcuştır. Hüseyin Ragıp B. dün aksamki trenle Ankara'ya grtmiştir. Anka ra'da bir kac gün kaldıktan sonra şehrimize gelecek ve buradan da Moskova'ya avdet edecektir Von Neurath'tn beyanatt İlk filî cevap: C Alman kruvazörü yapıltyor Berlin 17(A.A.)Havas ajansı muhabirinden: Almanya hükumeti Vil helnuhafen deniz tezgâhlarına (C) kruvazörünü siparis etmiştir. İnşaata 1 tesrinievvelde başlanacaktır. Geminin insası 4 senede ikmal olunacaktır. Türk tarihi Türk Tarih encümeni umumî kâtibi doktor Reşit Galip Bey yeni Türk Tarfhi'nin yazılışına ait mesainin bilfiil başladığmı beyan etmiştir. Türk Tarihi'nin muhtelif fasıllarını kaleme almak üzere intihap olunan muhtelif heyetler kendilerine isabet eden kısımlan yazmakla meşguldürler. Bu çahşma bir sene devam edecek ve bir sene nihayetinde Türk tarihinin ana hatlarına ait eser meydana çıkmış olacaktır. Dr. Fuat Bey geldi fzmir'de Himayeietfal menfaatine tertip edilen güreşlerde bulunmak üzere gitmiş olan Himayeietfal Ce miyeti reisi Fuat Bey dün şehrimize avdet etmiştir. M. Von Papen, Reichstag tahkikat j enctimeni huzvrvna çıkmağa davet edileceh Berlin 17 (A.A.) Havas ajan sradan: Rayiştağ reisi M. Goehring, ecnebi matbuatı mümessillerine beyanat | ta bulunarak Raviştag tahfeikat pnrüme ' nintn salı günü toplanacağını ve M. Von j Papen'in encüroen huzurnna çıkmağa I Tevkifane teftiş edildi istanbul tevkifanesi dün Müddeiumumilik tarafınrfan anî bir »urette teftiş edilmiştir. Teftiş Müddeiu mumî rauavinlerînden C^lâl ve ta bibi adlî Enver Beyler tarafından yapılmıştır. Bu teftif« •hemmiyet verilmektedir. Dun mekteplenne gtaen bir talebe grupu Lise ve Orta mekteplerle Muallim ve san'at tnektepleri dünden itibaren tedrisata başlamışlardır. Şimdiye kadar bu mekteplere kayrfedilen talebeıdn miktan 9 bfnl bnfmuctur. 'Alman matalibatı hakktndaki tngiliz noktai nazarı Londra 17 (A.A.) M. Mac Do nald, dön oğleden conra Chequers'e gi'd&kejı tngiliz kabinesî, Almanya'ıu» I