13 Ocak 1932 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

13 Ocak 1932 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

sİKânunusani 1932: SON TELGRAFLAR Şark Vilâyetlerinde Şiddetli kar yağıyor Karın irtifaı Karaköse'de 87, Kars'ta 43, Erzurum'da 36 santimetreyi buldu Ankara 12 (Telefonla) Ankara Centtbi Anadohfda. Meteoroloji müessesesinin tetkika Cenubî Anadolu'da ve cenubn şartma gSre Trakya ve Garbî Anadolu' kide hava Antalya müstesna • yada t&zyikin iki gündür yüksclmesi ğışlıdır. Adana'ya yağan yağmurun neticesi olarak Yağmur durmuş, sümiktarı 29, Bursa'ya yağan yağmuhunet nalnslara düşmüştür. run miktarı 18 milimetredir. M*laıEdirne'de sühunet 1 iken bu saya mustesna asgari sühunet sifırm bah 2 olmustur. Hava vaziyetme iistündedir. Malatay'da 1 dir. Bunazaran buralarda sühunetin ta • rada yağan karın mîktarı da 20 sanmamen nakıslara düşeceği, kuvvetli timdir. donlann başlıyacağı, yağışın kesiŞarfn Anadoht'da leceği anlaşılmaktadır. Şarkî Anadolu'da rüzgârsız ve sakin bir hava vardır. Mütemadiyen Orta Anadolu'da kar yağmaktadn. Bh kac gündür de> Orta Anadolu'da sühunet 4 8 santigrat dakar düşmüştür. Hararet vam eden karın irtifaı Karaköse'de 87, Erzincan'da 27, Erzurum'da 36, Ankara'da bir gün evvel + 4 iken bu tabah 4 olmuştur. Bu mıntaka kıs Kars'ta 43 santimetreyi bnlmustur. men karlı olup yağan karların irtiKaradeniz sahilerinde faı Sıvas'ta 25, Ulukısla'da 22, Bor'Karadeniz sahil mıntakasında süda 29, Kayseri'de 12, Kastamonu'da hunet mutedil, hava yağışlıdır. Sam8 santimetredir. Bu mıntakada karın sun'da kuvvetli fırtınalar kayde • kesileceği ve suhunetin bir miktar dilmiştir. Yağan yağmur miktarı daha düşeeeği anlaşılmaktadır. 1 6 3 0 milimetredir. BBnnııınMMnu JII .. ,11.11.. Gazi Hz. Istanbul'da... Büyük halâskâr çok sıhhatli ve neş'eli idiler, müstakbiline, ellerini sıkarak iltifat ettiler, hatır sordular ( BiriruA sahtfeden mabcât ) İHEM NALINA MIHINA Urla'daki Sıkıntı Ziraat ve Inhisarlar Ve kâletleri sıkıntı ile alâkadar oluyorlar Ankara 12 (Telefonla) Urla ve dvarmdakî sıkınb vaziyeti faakkmda alâkadar mehafilde tahkikatta bolan • dum. Hükumet bu vaziyetle çok ciddî sorette mesgul ohnaktadır. Vaziyet su koyün veya bu kazamn düçar olduğu anzî bir sıkmtı olmaktan ziyade ta mamen iktisadî bir hâdisenin menfî bir tezahürüdür. Binaenaleyh halli umumi bir tarzda nazari dikkat ve mütaleaya almmaktadır. Dahiliye Vekâleti Vilâyetten her gün malumat almakta, ve talimat vermektedir. Ziraat Vekâleti işi ehemmiyet ve sumulüne binaen umumî tarzda halle çalışmaktadır. Bu arizî hâdisenin uzun müddet devam etmiyecegnıe muhakkak nazarîle bakıimaktadır. Ziraat VekDi Muhlis B. bu işle ve kâlet raakamma genrflmesnıe takad • düm eden zamanlardanberi bîzzat mesgul ohnaktadır.Izmir meb'usu Kârral B. de Gümrük ve tnhisarlar Vekâletine müracaat ederek Tütün Inhisarmın almasi lâznn gelen tedbirleri nazari dik • kate koyraoş, Vekâletle inhisar idaresi arasmda nrahabere cereyan etmiştîr. tnhisar idaresmin beklenen neticeyi vaziyetin umumî hallmde gormekte ol duğu anlasılmaktadır. Hilâliahmer'in tzmir suben yardım için bütün vesaiti ile çalışmaktadır. Merkezi umumî de vaziyet üe yakmdan alâkadardır. Buradan Izmir'e bir mfi • fettis gonderilmiştir. Bu müfettisîn yapacağı tetkikat neticesmde muhtaçlarm adetleri ve vaziyetleri tesbh edflecek, yardnn şekli bunlara göre kararlaşti nlacaktır. Çocuğunu boğan anne İzmir'de bir erkekler birliği teskili üzerine açılan münakaşa, Kadm iyi, erkek fenadır, Hayır, erkek iyi, kadm fenadır, Şeklinde devam edip giderken iki gün evvel vuku bulan bir hâdise. kadınlan müşkül bir mevkie düşürdü. Gayrimesru bir çocuk doğuran ana> evlâdını boğarak aptesaneye atmak gibi feci bh cürüm işledi. Gerçi, gayrimeşru bir çocuk dünyaya getirmek, ahlâkî ve içtimaî telâkkilerimize göre, çhkin bir hareket, bir namussuzluktur; fakat gayrimesru bir münasebetten doğmuş olsa bile, evlâdmı boğmak ne müthis bir cürüm, ne feci bir cinayettir! Bu cinayetin, yüz kızartacak bir kabahati örtmek içm islenmiş olması, içtimaî bh* faciadır ve belki de, kadın için, esbabı muhaffefe teşkil eder; fakat evlâdını boğmak, anne içm cürümlerin ve cinayetlerin en büyü ğüdür. Hiç bir hayvanın yapamadığı bir cürmü, bir insan, bilhassa bir anne nasıl yapar? Kendi vücudür.den ayrılan o mrahnini vücudü bh* annenin elleri boğmağa nasıl kıyar? Boğduktan sonra da aptesanenin kubu • nma nasıl atar? Erkeğe nazaran hassas, mce, rikkatli addedîlen kadın, babaya nazaran murıabbetli, fedakâr, sefkatli ta> nınmıs olan anne baskasının değil, kendi çocuğunu. kendi goz bebeğini öldürür! Bu bedbaht kadını, bir namus telâkkisi bu cinayete sevketmif olmakla beraber annenin vicdansız • lığı, hainliği, cürmü büvük, affedilemfvecek kadar büyuktür. Şayani hayrettir ki evlât muhabbet ve şefkatinin timsali otan anne, bir dişi kapianın bile yapmadıgım yapıyor ve evlâdmı boftuyor. Naımısunu, serefini kurtarmak için dahî olsa, annenin evlâdını. bir mabet kapıstna bırakmak usuiü varken kendi elile boemak canavariığını göster mesi. kadının bazan erkekten çok katı yürekli ve cok zalim olduiirunu göstermez mi? Bereket vernin ki tırnak» lannı çocu§unun incecik boynuna saphyacak kadar canavar anrelere mukabfl evlâdı için canıni veren sefkatli anneler hesaba gelmez bn ekseriyet teşkil eder Pa«a ile Vali Muhittm ve H. Fırka«» tstanbul Vilâyeti Heyeti Reisi Cevdet Kerim Bevler, Gazi Hz. ni vilâyet hududundan istikbal : çin daha aksamdan hareket ettikleri için neydanda gorünmüyorlardı. Haydarpaşa'dan Dolmabahçe'ye Reisicumhur Hz. merdivenleri i nerlerken küçük, temizce giyinmis bir kız çocuğu yanlanna yaklaştı ve masum bîr selâmla ellerir.e bir kâğıt sıkıştırdi. Gazi Hz., bu mmiminiye de iltifat ederek kâğıdı ceplerine koy • dular ve Söğ'itlü yatına bindilei'. Yat yavaş yavas Haydarpaşa'dan ayrıldı, Kızkulesi onüne geldiği zaman li manda bulunan bütün vapurlar düdüklerini calarak Büyük Reisi se lâmladılar. Söğütlü yatı on biri çevrek geçe Dolmabhaçe nhtımına vanastı. Bu • rada Gazi Hz. ni hemşireleri Makbule Hanımefendi karsıladtlar ve kardeslerinin ellerini hasretle öptüler. * Reisicumhur Hz., dün, sarayda istirahat etmişler, hiç bir yeri te«rif buyurmamışl ardır. Bir çok zevat, dün Doîmabahçe sarayına giderek açılan deft^H mah • susu imzalamıslardır. Gazi Hz. nin refakatmde gelen Sıhhiye Vekili Refik Bey de sarayda îkamet edecektir. Dahiliye Vekili Şükrü Kaya Bey dün geoeyi Kadı • köy'ündeki evinde geçirmistir. Her iki Vekil Gazi Hz. nin îkaraetleri müddetince sehrimizde kalacaklar dir. Gazi Hz. nin şenrimizde ne kadar müddet kalacaklan malum degildir. 6azi Hz. Haydarpaşa garında Polis Müdürü Ali Rıza Bey sor hazırlıklara nezaret ediyor. Nihayet bir düdük sesi... Zil çaldı ve tren kesik hırıltılarla gara girdi Herkes büyük ve aziz misafirm bulunduğu son vagona doğru koşuyor. Gazi Hz. vagonun kapısında göründüler. U • zerlerinde Iâcivert bir palto, bas larında neftî bir sapka var.Cok nes'eIi gorünüyoriar. Kendilerini selam hyanlara baktılar ve yere indiîer. Herkesin elini sıkmağa, hatırmı sormağa basl&dılar. Büyük Gazi, istikbale gele^lerle müsafaha ei?rken ker.dliine re^akat eden Dahiliye Vekili Ş'>krü Kaya, Sıhhiye Vekili Refik, Riyaseticumhur Kâtibi Umumisi Tevfik, Seryaver Rüsuhi, meb'uslardan Kılıç Ali, Salih (Bozüyük), Recep Zühtü Bey ler de birer birer y«re miyorlar. Gazi Hz. herkese iltifat ederek nes'eli, dinç adunlarla yürümeğe basladılar. Gann dış methaline gelmdiği raman dı sanda şiddetli bir alkıs tufanı yük • seldi. Fransa'da Kabine buhrani Gandi tahliye mi Olunuyor? M. Herriot'un Hariciye Bombay'dan verüen ha Nazırı olması isteniyor berler teeyyüt ediyor Paris 12 (A.A.) M. Laval M. Briand'la kırk beş dakika kadar görîiştükten sonra gazetelere şu be yanatta bulunmustur: « Çok dostane bir surette ko nuştuk. Bütün mes'eleler üzerinde mutabık kaidik.» Bir müddet sonra M. Laval M. Briand'la mülâ!:atınm neticesi hakkında M. Doumer'e izahat •»«•rmistir. Paris 12 (A.A.) Dahiliye ne zaretmde toolanmış olan nazırlar meclîsmm hitammda oğle üzeri M. Laval, matbuata atideki tebliği ver> mişth*: «Basvekil. vaziyetten ve aktedi lecek olan beynelmilei içtTmalarm pek vakın olmasmın kendisfne umumî işlerin idaresinde hükumet ve fırkaların kuvvetTerini tesrîk etmeleri arzusunu ilham etmis oidu^ımdan rüfekasına malumat vermistir. Meclis, M. Laval'i mü*teflkan tasvip etraiş ve kendisine tam bir ser bestii hareket tembı etmek îcîn narırlar ve rnüstesarlar varifeierînî mumaiieyhin emrine amade kılmıslardır.» Parîs 12 (A.A.) Kabfnenm tnüsterek istifası ancak M. Herriot, M. LavaPe yardım etmeğe muvafakat evlediği takdirde vuku bulacaktır. M. Herriot'nun muaveneti temin « dilemiyecek olursa M. Laval'in eski mesai arkadaslarından bir çoeunu kabmede bırakması muhtemel olduğu söylenmektedir. Parlâmento mehafilinde vadikal sosyalistler yeni hükumete istirake tnuarız davranmaktadır. Bazı meb'uslar yeni hiikumete iştirak mes'ele sinin ancak hariciye nezaretini kabul etmesi hususunda M. Herriot'tan îstim7açta hulunulduğu ve radikal sosyalistlerin parlâmentodaki kem • rniyetlerile mütenasip bir surette yeni kabinede temsil edilmeleri kabul edildiği takdirde derpiş edilebüeceği mütaleasmdadırlar. Borabay 12 (A.A.) Henüz teeyyüt etmiyen bir şayiaya göre Gandf nin •erdiği söz üzerine serbest bırakıhmş olduğu, fakat kendisine îrae edüecek bir mahalde îkamet mecburiyetmde bnlu naeağı söylenmektedir. Bombay 12 (A.A.) SalâhiyeHar mahafilden alınan raalâmata gore hükumetin Gandî'yi vereceği söz üzerine serbest brrakmak teklifinde bulımması için en ufak bir ihtimal bile mevcut değîldir. Bombay 12 (A.A.) Hudut eyaletmde 5000 müslüman tevfcif edîlrmş • tir. Bombay 12 (AA.) Madam Gandi, halkı tngfliz mallarma boykotaj yapmağa teşvik temis oidugundan dolayı tevkif edilmistir. Maarif Vekili • Köy bütçeleri Teftiş seyahati için An Belediye bütçeleri gibi bir kara'dan hareket etti arada bastırılacak Ankara 12 (Telefonla) Maarif Veküi Esat Bey bugün saat 11,5 trenfle mektepleri teftis etmek üzere Eskişehh^e gitti. tstasyo^da Maarif erkâm yarafırdan teçyi olundu. Ankara 12 (Telefonla) Hu dutlarımız dahilinde mevcut 40,242 köyden 21,305 inde köy kanunu *\t~ bik olunmaktadır. Kanun tatbîkatınm daha iyi kontrol edilmesi vilâ • yetlere tamim olunmustur. Dahiliye Vekâletmce tabetthilen 20,000 nüsha köy kanununa merbut köy bütçeleri örneğine gore yapılaeak köy bütcelermîn de belediye Vütçele i gibi bir arda bastmlması için hazırhk yapümaktadn*. Bu eserin çok enteresan olacağı tahmin edil • mektedir. tzmir 12 <Ege> mıntakasmm 1931 senesi zeytinyağı istihsalâb hakkmda mahallî Ticaret Odalarmdan ve kaymakamltklardan gonde • rilen malumata nazaran rekoitenin 9 milyon kilo raddesinde olduSu anlasılmaktadır. Mıntakanın 930 aenesi zeytinyağı rekoltesi 35 milyon kilo idi. Ankara 12 Halk Fırkaeı umumî kâtibi Recep Bey önümüzdeki hafta içinde Bursa, İzmir ve havalisinde Fırka te*kilâtın. teftis maksadile seyahate çıkacaktır. izmir'de muhtaçlara yardım izmir bankalarınm faiz mikdarı İzmir 12 Ecnebi bankalar mü dürleri toplanarak mevduata yüzde iki buçuk faiz vermeği kararlastır dılar ve kararlarmı alacaklılanna bildrrdiler. tzmir 11 Halkm muhtaçlara teberrüatı devam etmektedir. Mös • tarısilîn kredi ihtiyacı için de *etkikat yaptlıyor. Çeşme'nin bîr kcvünde de Adana 12 (A.A.) Uzun zamanihtiyaç hissediidiğinden tetkikat !e> danberi devam eden soguklan müteakıp rasına başlanmıştır. dün Adana ziraatî içm çok faydah yağmurlar baslamıstır. Adana'da faydalı yağmurlar Bugünkü Yeni Gün'de I ıfHinnumniııııiHifHiımHttMHiııı 932 bütçesi Ankara 12 (Tekfonla) HSkömet 932 bütçesini Mecüse şubabn 10 uada verecektir. Bütçenin tanzimi için 8 aylık kat'î hesap beklenmektedir. 932 bütçesi hakkında şimdiye kadar verilen rakamlar hep tahminden ibarettir. Şark tütünlerî için Ankara'da toplanıhyor Basmakale: Harp haberleri karsısında! Abidin Daver Zeytinyajjı istisalâti Karilerimize Bir izah fllllllMtllllllllMMIIIIMlll,, Sanayi erbabma Verilen primler Atina 12 (Hususî) Bir kaç ay evvel tstanbul'da içtima eden tkinci Balkan Konferansınm teklifi üzerine, sark tütünleri namı albnda tamlan TürkBnlgar ve Yunan tütünleri hakkmda müşterek bir tarzı mesai tesbit etmek izere, Ankara'da toplanacak olan bu üç Ankara 12 (Telefonla) tktisat memleket murahhaslarmdan mürekkep Vekâlstinin teşviki sanayi kanununda bir içtima yapılacağmdan Türkiye'nm yapmak istediği tadilât meyanında eris'arı üzerine Yonan hükumetmi bu ictibabı sanayie verilen primlerin kaldı mada temsil edecek olan heyetin tesnlması da vardn. Bunlann yerine hükumet «anayi erbabma çok mösait şe > kilme baslanmışor. Bu heyete Ziraat raitle uzun vadeli krediler temin ede • Nezareti müdiri umumisi M. (Karamanos) un bulunacağı ve mumaileyhîn şark cektir. Bu suretle ber iki tarafm da daha fazla müsteftt olacağı tahmin edfl • tütünleri hakkmda bir projesi bulundumektedir. ğu beyan edilmektedir. Türkiye'de tngiliz casusları nasıl çalışıyorlardı? Yeni tefrika bugün başlıyor tşin alayi: Eski çamlar bardak oldu! Mahmut Yesari Recep Bey seyahate çıkıyor Hikâye: Tiyatroda kovalamaca Sadri Etem Osmanlı tarihinden meraklı sahifeler: Sadrazam Lutfi Paşa haşmetle bağırdı «bre yıkın su kâfiri, iğdiç idin! Müverrîh Ramazan fıkralan Sesli filim bir çok roeşhur sahne artistlerini kıymetinden düşürdü Memleket haberleri 100,000 Hint'li kadın İstiklâl mücahadesi saflannda Büyük is anketi devam ediyor Türk • Yunan millî takımları karşılasıyor yorum. Dedikodulara bakılırsa, kocası, onun bir çok raünasebetsizlik • lerini görerek brrakmıs, şimdi Pa ris'te metresile yaşıyormuş. Çöl Günesi için zaman zaman öyle dedikodular işitilir ki, bugün bunun, yarın öteküıin metresi derler. Kâh çılgınca gezer, yürür, kâh ortadan kaybolur, kimseye görünmez. Esrar perdesi altında yasıyan bir mahluk. * * * Cazbant durmustu, dışarıdan, bir çok billur parçalarının üstüste yüksek bir yerden yuvarlanmasmı andıran temiz, sakrak bir kahkaha du • yuldu, Müeyyet yerinden fırladı: Geldi! Bir hamlede kapıya koştu, Zehra onu takip etti, salonun ortasında, etrafını alan kalabalığın arasında, telleri siyah bir günes huzmesine benziyen yuvarlak bir saç küresi dönüyor... önünde iğflerek elini öpen be kârlar, evliler, dikkat edilirse yüz 14,000 kişiyi aç bırakan karar Memurlardan tekaüdiye Ankara 12 (Akşam) 1932 bütçesi île memurlardan tekaüdiye hissesi kesilmesi usulünün yeniden ihdası ibtimali vardır. Alman reisicumhurluğu Berlin 12 (A.A.) Siyasî mehafil, Riyaseticumhur întihabmı evvelce derpiş edilmiş tarih olan 13 marttan evvel icra edüeceğini kabul etmektedir. Sağ cenah fırkalar ile diğer fırkalann Ma reşal'ı namzet göstermek hususunda motabık kalmalan ve Sosyal demok • ratlann da namzet gostermekten vaz geçmeleri muhtemeldir. Şu halde karşı karsıya iki namzet bulunacakhr: thtiyar Mareşal ile komü • nist namzedi. Ne güzel isim bu! Çöl Günesi! Ben, ne çöl, ne de çöl günesi gör medim, ama, simdi gozlerimin önüne f evkalâde sıcak, parlak atesl bir yüz geldi. Bu hamm her halde bambaşka bir güzel olacak. Nihat Bey, ağır, dalgın cevap verdi: öyledir, hanımefendi. Bir sigara yaktı, elleri cebinde, yerînden fırladı, dısarı çıktı. Zehra arkasından baktı: Vallahi, bu ince bir çocuk. Ona verdiği isme bayıldım. Çöl Günesi, Çöl Günesi... tnce çocuk, ya! Hem çok gormüs, insana dünyayı anlatıyor. Af rika'da bile seyahat etmis. Belli Çöl Güneşi'ni tanımasmdan!.. Görürsün, bu kadın onunla da alay eder. Nasıl yasıyor, künin nesi ba Feriha Hamm? Ben de şurada burada görü • Seyfi PşBugün işe başlıyor Ankara 12 (Telefonla) GSmrük Muhafaza Kumandanı Seyfi Pş. yann ise baslı^acaktır. CUMHURİYET'İN TEFRlKASl 4 Ziraat vekâleti kalemi mahsus mudörlüğu Ankara 12 (Telefonla) Ziraat Vekâleti kalemi mahsus müdürlüğS vekâletine tktisat Vekâleti kalemi mah • sus şeflerinden Necmi B. tayin edfl • miştir. iran Hariciye müsjeşan Tevfik Rüştü Beyi karşılayacak Tahran 12 ( A A . ) İran Hariciye müsteşan, Tevfik Rüştü Beye mülâki olmak üzere Pehlevi'ye ghmiştir. Fakat Hazer denizindeki fırtmalardan dolayı Pehlevi'ye muvasalatı teaahhur etmiştir. Paris 11 Fransa'nm Brest havalisinde 14 bin kisi sn^ tngiltere'ye turfanda çilek yetistirmekle »eçi nirdi. Bu çilekler bilhassa yılbaşı zaman • larında sarfolunurdu. Bu yüzden yalnız yılbaşmda memlekete 50,000 tngiliz lirası girerdi. tngiliz'Ier bu sene hariçten meyva almadıklarmdan 931,724 sepet çilek satılamamıs, koylüler şaşırıp kalmışlardır. Mektupla' telgrafia ve telefon | la bir çok ksrilerimiz, «Hayat Ani 8İk1opedisi> nin, vadedildiği hal § de, 1 kânunusanide neşrediime • § mesinin sebebini soruyorlar. | Fflhakika «Hayat Ansiklope İ disb 1 kânunusanide intisare başJ lıyacak surette hazırlanmıştı. An f siklopedi'nin baştanbaşa ayni nef is 1 kâğıtla basılmasını temin için de | Avrupa'va iki ay evel sureti mah = susada kâğıt siparis edilraişti. İ Kâğitlarımız maatteessüf vak | tinde gelmedi. Ansiklopedi'yi, sırff vaktinde çıkarmış olmak için de, i piyasadan tedariki mümkün olan i ve bizim «ipariş ettiğimiz kâğıda i benzemiyen kâğıtlara basmayı da | gönlümüz arzu etmedi. Her cihetçel nefaset ve nıükemmeliyetine itina| ettiğimiz bu eserin bu suretle | bozulmasını muvafık görmedik. | Bu sebeple Ansiklopedi'nin nes • i rini bir ay lehire mecbur olduk. | 1 subattan itibaren Ansiklopedi § intisare baslıyacaktır. | On beş günde 48 sahifelik bîr | cüz nesrolunacaktır. İ 1 Şubat Hayat Ansiklodedisi i \ Tarihini unutmayınız ve bek | leyiniz. | Nihat Beyden soralım. Müeyyet, muzip bir gülüşle, dondü: Nihat Bey, Feriha güzel mîdir? Güzel denebiliri mi ona? Nihat Bey, yesil yaprakalrın gölŞükâfe Nihal gesmden basını çekti, yüzünde birdenbire bir şaskinlık belirdi, gözle Söylesene güzel mi? rinde, sanki irişilmez bh* mabut göl Görürsün, dedim, ya! Tarif etgesi uçtu, Müeyyed'e, sonra Zeh • »em bir seye benzemez ki! Onu görra'ya baktı. mek lâzım. Ensîz, uzunca boylu... Müeyyet, arkadaşımla tamstıra Ensiz, açık esmer yüzlü... Mat, yeşile yım sizi, diye onlan bhbirîne takdim bakar mat, düzgün, kadif e gibi düzetti, sonra gene sordu: gün bir ten. . Düradüz, ince, parlak, Zehra merak ediyor, «Feriha kesik saçlar... En göze çarpan yeri güzel mi?»» diye. gözleri! Çok büyük, çok siyah... İnNihat Bey biraz Zehra'ya doğru san, görünce şaşalıyor, o kadar si iğildi, bu suale çok ehemmiyet ver yah, kuvvetli! diği anlaşılıyordu: Sonra, kıztl, ince dudaklar... Bu Siz, hiç «Çöl günesi» gördünüz çehrede, nasıl söyliyeyim, biraz tsmü, hanımefendi? panyol güzellerinin sıcaklığı var, gi Hayır. bi. öyle ise Feriha Hanımm gü . zelliğîni size anlatamam. O, tıpkı bir Benim anlatısım bir sey ifade et • onu erkeklerden dinlemeü. Dur, çöl günesine benzer. şın üstüne «»arı, kızıl yıidızlar gibi döleri sararan, kaşlan çatılan kadın • lar var... O, herkese iltifat ediyor, külüyor, renk renk serpantiler Se kahkahalarla gülüyor, kayıtsız, şen, dat Beyin sürüklenen gövdesüe rüzolduğu yerde rakseder gibi hareketgâr gibi uçan kadmı birbirine bağler yapıyor... Iamağa uğraşıyor... Sedat Bey güzel kadının elini tut Mabadi var muş, rica ediyor: «ıtmıniMm>MiıiM'»ıı*u'nmmıııni'H>'>nınMm»rtin»«»tmf"iTfiırııl Feriha Hanımefendi, ilk dan • Kanurujsani 13, Ramazan 5 si benimle ! Çarşamba Güzel bir vais çalmmağa basla • dı. ikindi öğle Tulu Sedat Bey, yuvarlak karnı, uzun, kalın vücudile, cevvaliyetini kay betmiş hareketlerile nefes nefese, saat dakika saat dakika saat dakika incecik kadının uçan hareketlerine ez&nl uymağa çalısıyor, tüy gibi ince kadın, 2 21 9 46 23 ? onun ağır adtrnlannı geride bıraka7 24 I? 22 14 48 zevall rak rüzgâr gibi dönüyor... Akşam Yatsı imsâk Dans eden erkekler, kendi damlarile değil, onunla me>gul. Hepsinin bası onun yürüdüğü tarafta» • aa1 dakika saat dakika aat dakika Renk renk elbiselerin, renk renk başların üstünde, onun başı siyah bir 12 I 3? 38 ezani 12 1 raanolya guıurile yükseliyor, merdizevall 3Q 2 18 38 5 venlerden atılan konfetiler, siyah ba

Bu sayıdan diğer sayfalar: