12 Temmuz 1931 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2

12 Temmuz 1931 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ÂTTİLA Muharriri: Marcel Brion « ** r \^ r § Mütercimi: Musiafa Namık 'Cumhuriyet M lemmuz Sehir ve memleket haberleri Kubilây abidesi Teberruat listesi Gazetemizin teşebbüsile yapılacak Kubilây âbidesi için vatandaşların gönderdikleri teberruatı liste halinde neşre devam ediyoruz. L. K Dunkfi yekun 1994 89 Istanbul 40 ıncı mektep heyeti talimiyesinden başmuallim Cemil Bey Muallim Aliye Hanım Muallim Zehra Hanım Muallim Nigâr Hanım Muallim Necmiye Hanım Muallim Kadriye Hanım Sluallim Naciye Hanım Muallim Samiye Hanıro Muallim Naci Bey Muallim Abmet Bey MuaUim M Ali Bey Muallim Suphi Bey Yekun j Siyasî icmal Almanya'da şimdi de istikraz istiyor Paris müzakeratında Amerika fle Fransa arasında husule gelen itilâf, Amerika'nm doğrudan doğruya a lâkadar olmadığı mes'e^eleri hariçte bıraktığından dolayı tamirat ile harp borçlarınm tecili kararının derhal tatbik edilmesine mâni olmaktadır. Halbuki temmuzun on beşinde t a ^ mirat hesabına Almanya'nın büyük tediyatta bulunması icap ediyor. Londra'da toplanacak mütehassıs lar konferansı o tarihe kadar mezkur mes'eleler hakkında itilâf ede mediği takdirde temmuzun ortasında Almanya taahhüdatını tediyeden ızharı aciz etmiş bir vaziyete düşe cek ve tabiatile bundan bütün cİ • han iktisadiyatı şiddetli sarsıntılara uğrıyacaktır. Bu hale meydan bırakmamak i • çin Amerika hükumeti bir taraftan konferansa Avrupa işlerinde en iyi malumat ve tecrübe sahibi rücülü siyasbi Brükşel sefiri (Mr. Gibson) u memur etmiş ve diğer taraftan tamirat ile alâkadar devletlerin Vaşington sefirleri nezdinde davleti met bualarımn 15 temmuzda Almanya'dan tamirat hesabına tediyat talebinde bulunmamaları için teşebbü • satta bulunmuştur. Bu suretle Londra konferansmda o tarihe kadar itilâf hasıl olmasa bile (Hoover) in teklifi zıtnnen mevkii mer'iyette addedilecektir. Konferansın Ameri ka'nın zahiri İngiltere'nin paytah tında aktedilmesi Fransa'nın o kadar müşkülât çıkarmasına meydan vermiyecektir. , Amerika tamirat mes'elesindeki teşebbüsünde muvaffak olmasına rağmen Almanya'nın iktisadî vazi yeti gittikçe ağırlaşıyor. Son Ray • niştağ intihabatındanberi Aıman • ya'dan dört milyar marklık ecneoi parasmın ve kredisinin çekilmiş ol ması Almanya'nın kredi damarmı hayli kurutmuştur. Tamiratm bir sene müddetle tecili kredi kıtlığına bir çare teşkil etmemektedir. Bu • nun için Almanya devlet bankası nın reisi M. Luther on iki milyar franklık bir istikraz akdi için Lon dra ve Paris'i ziyaret etmiştir. Al • manya'yı kurtarmak için uzun va deli böyle bir istikraz verilmesi zâru ridir. Fakat Franaız matbuatı bir sene içltf tamirat yükünden kurtulnras o lan Almanya'ya şimdi de iktisaden epeyce canlandıracak büyük istikraz verilmesi mes'elesinde tereddijt göstermekte ve bu hususta siyasî cihetten kavi teminat istemektedir. Bu sebepten M. (Luther) in seya hati günün mes'elesi olup Londra konferansından ziyade cihanın na • zari dikkatini celbetmektedir. MUHARREM FEY2İ Kefken macerasma bir şahit daha! Kara Ali çetesi davasında vaziyet Maznunların şahitleri kendi aleyhlerine çıktı! Gebze, Darıca ve havalisinde bir çok cinayetler ika eden meşhur Kara Ali çetesinin muhakemesine dün Ağırceza malıkemesînde devam edil miştir. Dünkü celse çok şayani dik kat olmuştur. Çete reisi Kara Ali, bundan evvelki celsede kendisinin v e avenesinin gayet iyi (I) adam olduklarını isbat etmek icin yırmi otuz kadar müdafaa şahidi göstermişlerdi. Heyeti hâkime de usulen bunların celbine karar vermişti. Bu müdafaa şahitlerinin ekserisi dünkü celsede dinlenmiştir. Bunların bir çoğu hiç bir şeyden malumatları olmadığınf, yaİnız maznunların kendilerine bir fenalık etmediklerini söylemişler, diğer bazı şahitler de kaş yapayım derken göz çıkarmak kabilinden maz nunların isledikleri cinayet^ere dair kavlen malumat vermişlerdir, Mak,amı riyasette bulunan Nusrat Bey, bu müdafaa şahitlerine tevcih ettiği vâkifane suallerle kendilerine bir çok hakikatleri söyletmeğe muvaffak olmuş, bu suretle müdafaa makamında gösterilen şahitlerin şehadeti maz nunların aleyhine tecelli etmiştir. Dün dinlenen müdafaa şahitleri arasında Gebze hâkimi Nail, mahkeme zabı^ kâtibi Basri ve daktilo tbrahim Efendiler de bulunmakta idi. İ3u zevat gözlerile bir şey görmedikİerini, bazı cjnayetleri rivayet ola rak işittiklerini söylemislerdir. Müdafaa şahitlerinin bu şekil şe hadetleri üzerine maznun Kara Ali'nin vekili bu celseye gelmiyen diğer müdafaa şahitlerinin celbinden fe ragat etmiştir. Maamafih hukuku umumiye şahitlerinden iki şahide yeniden tebligat yapılmak üzere mu hakeme talik olunmustur. yîjîlâs'ih isticvahî: Evvelâ inkâr, sonra itiraf.. ÇocuğunEski Tanin başmuharriri kellesi vurulacak Asıl mücrim.. Muhittin Beyin izahati Davar mı, kürk mü, mücev herat mı? Her halde bunlardan biri olacak çünkü bizim memle ketimizde satın alınacak başka bir şey yoktur. Yoksa kendine cürüm şerikleri mi satın alacaktın?» Vijilas hiç cevap vermedi. Attilâ'nın yüzüne baktı. Sui kas • tin keşfedildiğini Hün Kralının gözlerine bakınca anladı. Viji • las yumruklarını Edekon'a doğru kudurmuş gibi uzattı, karmakarifik bir ifade ile bunun bir iftira olduğunu, uydurma bir yalandan başka bir şey olmadığım haykırarak söyiedi. Bir sefire bu suretle muamele yapmak doğru olmadığım da bağırarak ilâve etti. Onun haykırmasına kimse mâni olmadı. Sözünü kimse kesmedi. Vijilas sustu. Attilâ sor guya devam etti: ( 65 « Böyle bir sui kasit fikri $enin kafandan çıkmış değildir. Bunu tasavvur leden sen değil sin. Bunu hazırhyanın kim olduğunu bana söyle.» Vijilas mahvolduğunu anla 'dı. Artık hiç bir şey söylemiyor, Sükutu tercih ediyordu. Hün Kralı üçüncü defa olarak ayni suali iormuş ve cevap alamamıştı. Bunun üzerine dedi ki: « Zarar yok, sen susarsın, fakat oğlun itrİaf eder, bülbül gibi söyler. Bunun da tıes'uliyeti sana ait olacaktır. Kralm bir işareti üzerine Vijilas'ın oğlunu getirdiler. Viji las'ın oğlu sorulan bütün sual lerİ: « Hiç bir şeyden heberim yok.» K,P, , ,,h, ; ^ tr( Cevabını vefdi. *,î> Z ' "" thtimal ki çocuk yalan söylemiyordu. Sui kasitten haberi yokjkı. . Kılıç çocuğun ensesinde Attilâ, Vijilas'ın çocuğuna: « Sen hiç bir şey bilmiyor sun. öyleyse burada vücudün faydasızdır, seni gebertsinler.» Dedi. Kralın bu emri üzerine bir asker çocuğu omuzundan yakah yarak yere dizüstü yatırdı. Diğer bir Hün askeri de çocuğun başı üstünde kocaman bir kılıç sallamağa başladı. Bu manzara kar • çekilen telgrafnamede bu manayi yüksek sesle bütün millete ilân eden bir belâğat ve kat'iyyeti haiz kıymetli bir vesikadır. Tel grafname aynen şudur: Ankara'da C. H. Fırkası Urrumî Reisi Gazı Mustafa Kemal Hz. ne ldareniz altında çalışmakla taAnte emsalsiz bir şeref kazanan Eskişehir Cumhuriyet Halk Fırkası bugün Yunus Nadi Beyin ve arkadaşlartnm huzurile Eskiparkta toplanmış ve umumî bir içtima aktetmiştir. matbuatın son vat , # a içtimada zişeti münakaşa ve tahlil olun muştür, Vâsd olunan neticeye nazaran tnuhalif matbuatın neşriyatı evvelâ hn.rri.yeti matbuat mes'elesi değildir. Mülî içtimam kat'î karartna nazaran bu mes'ele, ahlâktn ahlâksızlığa karşı bir i&yamndan ve nihayet millî bir cidal den ibarettir. Eskişehr'in gençleri vatana karşı ihaneti sabit olanlar hakkında verilmiş olan hidemati devlette kullamlmamak karart nasıl baroya da intisap edilememeğe teşmil edilmiş ise b'ylece matbuata intisap edememelerine teş milini de hürmetle rica eylemeğe karar vermişlerdir. Cumhuriyet Hlak Ftrkası gençleri siyasi gazete çtkarmağt çıkaran taraftan etevlet idaresini ele almağa bir iddia gibi telâkki eyliyorlar. Ve böyle bir iddiada bulunabilmek hakkını da ancak vatana ihanet etmemiş olanlara veriyorlar. Binaentdeyh Eskişehir'liler ker han şısmda Vijilas gayriihtiyarî ba gırdı, kekeliyerek, hüngür hün gür ağhyarak oğlunun masum olduğuna, hiç bir şeyden haber dar olmadığına yemin etti ve bütün sui kastin kendisi tarafından tertip edilmiş olduğunu söyiedi. Attilâ: « Hayır, doğru söylemiyorsun. Sen böyle bir sui kasti baş libaşına tasavvur ve tatbik ede bilecek zekâya malik değilsin. Ahmak bir adamsın. Sen olsa olsa, başkalannın elinde beceriksiz bir aletten başka bir şey değilşin. Seni tahrik eden insan kimdir? Sui kastin hakikî mürettibi kimEski «Tanin» Başmuharriri Muhittin B. dir? Bu ciheti açıkça sövle... Arif Oruc'un vaktile Kefken'de Dedi. soymağı teklif ettiği mevzuu bahİtiraf solan kafile arasmda bulunan Eski Kıhç oğlunun ensesine temas e «Tanin» başmuharriri Muhittin Bey diyor gibiydi. Evlâdınuı idam ebir kaç gündür şehrimizde bulım dileceği korkusu Vijilas'ı cileden maktadır. Bu fırsattan bilistifade kendisile görüşerek bu vakayi etraçıkardı. fında bildiklerini söylemesini rica « Krizaf ius...» ettik. Muhittin Bey bize şu izahati Diye bağırdı ve halecanından verdi: yere düşerek bayıldı. « Bu mes'eleye dair diğer ser Attilâ, sükununu muhafaza edi güzeşt arkadaşlarının sözlerini o • yordu. Nazırına dönerek dedi ki: kudum. Benim bildiklerim de şun » lardan ibarettir: « Ben, zaten bunu keşfetmiş Arif Oruç ve Nizamettin Nazif anlamıştım.» Beyler, bizim kafileye, Merdiven Ayıldığı zaman, toprak âltihköy'ünden hareket edeceğimiz sıradaki zindanda olduğunu görerek larda, bilmem hangi taraftan bizim çok korku geçiren biçare Vijilas ser^üzest arkadaşımız yüzbafi Rıza Beye vaki tavsiye üzerine, iltihak etgardiyana sordu: mişlerdi. Arif Oruç Beyi evvelden « Beni ne yapacaksînîz?» tanırdım. Nizamettin Beyi tanımazGardiyı*n bu suale hiç cevap dım. Arif Bey bir aralık «Tanin» e vermedi. Fakat bir dakika sonra muhbirlik etmiş, fakat hizmetinden Esla geldi ve ona teminat verdi. memnun kalraamıştık. Bu defa da Attilâ, Vijilas gibi yavan ve kıybu iki gencin seyahat arkadaşlığın dan memnun olmadık. Kafile içinde metsiz avlar peşinde vakit kay • bulunan sivillerin hiç biri tüfek tabedecek bir hükümdar değildir. şımadığı halde bu zatların ellçrinde O, bu güçlüklerin fevkinde yükmüşterek bir tüfek bul^njıy^rdU' sejs bîrkraldır^Oubiiyük h& *v Yollard^ kijy ^ « r i ş e müracaf Ue bitakip ediyor. Vijila» gibi cılıa bir zim hoşumuza gitmiyecek şekillertercümaBt» ş&h«iy«U göze bHe dç yiyecek tedarik jettikîerî hafertında vaki şikâyetler üzerine, Den Arif çarpmıyor. Ona ehemmiyet ve Oruç Beye kafilenin bu husustaki fikıymet veren yoktur4<.°aat a göı kirlerini anlattım ve bu usullerden Attilâ'nın verdiği karara göre sarfı nazar etmedikleri takdirde Vijilas öldürülmiyecekti. Fakat kendîleri ile birlikte seyahat edemimes'ele halledilinciye kadar orayeceğimizi söyledim. Nitekim, ayni sebepten dolayı, Ereğli'ye ayak ba da mahpus ve esir olarak bulu sıp düşman mıntakası haricine çı • nacaktı. Onun şehadetme lüzum kınca, artık bizden ayrılmaları lüvardı. Oğluna gelince: Büsbütün zumunu da Ereğli'de Arif Oruç Beye masum olan bu genç serbest bıben tebliğ ettım. rakılmıştı ve Attilâ'nın Byzans Otuz bin Iira mes'elesine gelince, tmparatoruna göndereceği aefir bu hususta da bildiğim şudur: Arif Orest ile birlikte İstanbul'a döne Beyin Recep reise (tpsiz Recep) böyle bir teklifte bulunduğu hakkıncekti. da Hüssyin Beyin rivayeti yanlıştır. (Mabadi var) Hüseyin Bey hafızasmda Recep reis ile ömer kaptanı birbirine karıştırgi bir vatan haıninin çıkarmakta mış olsa gerektir. Bana seyahat esolduğu gazeteyi filen kapatmağa nasında Hüseyin Bey bundan bah • muntehi olacak bir cidale geçme setmiş, fakat, ben, mes'eleye onun atfettiği ehemmiyeti atfeylememiş ğe ve bu merbutiyetlerini iblâğa tim. Hatta, eğer hafızam aldanmı karar vermişlerdir. yorsa, bizzat ömer kaptan da bana Eskişehir C. H. Fırkası reisi böyle bir şey söylemişti. Rivayetin OSMAN Recep reise isnadına ise bence im «Cumhuriyet» Eskişehir'deki kân yoktur. Çünkü Kefken maceracumhuriyet ve inkılâpçı ruhun bu sının tertibi için Recep reis ile anlaşmak vazifesi arkadaşlar tarafından parlak tezahürüne hürmeten bu bana tahmil edilmiş, yani bu zat ile sayısınt Jvskjşehrie ve Eskişehjr'li temasa ben memur olmuştum. Bu lere ithaf etmekle bahtiyardır. maksatla, arkadaşlar Kandire'de ikeh ben Kefken'e gitmiş, orada ReGazetemiz bugünü her sene sucep reise iki gün misafir olmuş, o reti mahsusada tes'it etmeğeve nunla denizden Ereğli'ye geçmek ibugünkü sayısını muhterem Eski şinde mutabık kalıp Kandire'ye av şehir'lüere ithafa karar vşrmjştir. det eylemiştim. Kandire'ye avderim günü bizim setir kuvvetlerimiz Eskişehr'in bu ilk JO temmuz bozulmuş olduğu için ertesi tezahürlerinin tafsilâtı iç sütunsabah, hareket veçhemizi herlarımızda okunacaktır. u ; ) ( . t ; % kesten sıkı sıkıya gizliyerek or«Cumhuriyet» tahrir ailesi Esmanlar arasından Kefken istikametine hareket ettik. Hatta veçkişehri, Eskişehr'in muhterem ve hemizi arkadaslarıma bile yolun oraziz halkını bu vesileden istifade tasında söyledim. O akşam, Kefken ederek buradan da hürmetle, şük iskelesinde bir kahvede geceledik. ranla ve muhabbetle selâmlar. Ertesi gün Kefken adasında Recep reise mülâki olduk. O sırada Recep reis ele bir Yunan romorkörü ge çirmiş olduğu için Kefken'de an cak iki saat kadar kalarak denize a( Birinci sahifeden tnabait I . çıldık. Arkadaşlar ve bu meyanda Komisyonu Türk heyeti murahhasaArif Oruç Bey, Recep reisi burada sı reisi Şevki Bey tarafından istik ancak iki saat kadar görmüşlerdi ve bal edilmiş, vapurla köprüye çık o da hep bîr arada olarak...» mış oradan otomobille Yeniköy'defci hanesine gitmiştir. Tevfik Rüştü Bey çocuğunun hastalanması üzerine bir iki gün kalmak üzere şehrimize gelmiştir. Yunanistan'da gayrimübadillerin Tevfik Rüştü Bey dün bu hususta emlâkinin kıymetlerini takdir eden demiştir ki: komisyonlardan Tesalya komisyonu « Seyahatim doğrudan doğruya azası dün şehrimize gelmiştir. Diğer çocuğumun rahatsızlığı ile alâka • heyetler de bir iki güne kadar gele dardır. Verîlen haber üzerine he • ceklerdir. Bunların hepsi şehrimizde men geldim. Pazartesi günü Anka • toplandıktan sonra gayrimübadillere ra'ya döneceğim.» bono tevziatına başlıyacaktır. 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 2000 50 50 50 50 50 30 50 50 50 50 50 50 89 Maarif eminlikleri Lağiv kararı tebliğ edildi, 4 kişi açıkta kaldı Hükumetin tasarruf kararları meyanmda Maarif Eminliklerinin de Iâğvine karar verilmişti. Bu karar dün Maarif Vekâletinden İstanbul'a bildirilmiştir. Maarif Emini Muzaffer Beyle diğer emanet memurları dünden itibaren vazifelerinden ayrılmışlardır. Maarif Emini Muzaffer Beyden maada bir mümeyyiz ve üç kâtip açıkta kalmıştır. Muzaffer Bey esa • sen müderris olduğundan simdilik müderrislikte kalacaktır. Maarif Emini muavini Fâkir Bey de evvelce Aydın Maarif müdürlüğüne tayin olunmuştu. Açıkta kalan mümeyyiz ve kâtipler de simdilik açık maaşları alacaklar ve bilâhare münhal me muriyetlere tayin olunacaklardır. Muzaffer Bey Maarif işlerînî Maarif müdürü Haydar Beye devretmiştir. Yalnız liselere ait muamelat gene eskısi gibi Maarif Vekâletî tarafından tedvir edilecektir. Hükumet Maarif Eminliklerinin lâğvi ile sene de 35 bin Iira tasarruf etmiştir. Otobüs talimatnamesl Otobüs talimatnamesinin bazı fennî noksanlarının ikmali münasip görüldüğünden talimatname dün alâ • kadalara tebliğ edilememiştir. Ta • limatnamenin bugün yarın ikmal edilerek kaymakamlıklara tebliği muhtemeldir. Maamafih Belediye otobüsler hakkında talimatname mevadına göre tedbirler ittihaz etmeğe başlamıştır. Ezcümle ruhsatname almıyan otobüs sahiplerlnin otobüs işletmelerine müsaade olunmamaktadır. Bu yüzden cuma günü ve dün bir kaç otobüs işliyememiştir. Oto büsçüler ruhsatname almak üzere Belediyeye müracaatte bulunmuş lardır. u Babıâli otomobil faciası tahkikatı Babıali caddesindeki otomobil faciasına ait müstantik tahkikatı he nüz ikmal edilmemiştir. tkinci müstantik dün de bazı şahitleri dinle mîş, mes'eleyi hakikate hrca etmek için bunlardan uzun uzadıya malumat almıştır. Bu hâdisenin ikinci kısmı hakkındaki müddeiumumilik tarafın dan resen yapılmakta olan tahki • kata da ehemmiyetle devam olun maktadır. Vak'anın sureti cereya u m başka bir şekilde göstermek've hakikati tahrif etmek maddesinden dolayı yapılan bu tahkikat mün* sebetile dün polis birinci şube mü dürü Ibrahim ve Eminönü merkez memuru Ahmet Beylerle diğer bazı polis memurları müddeiumıunilik tarafından isticvap edilmişlerdir. Bu tahkikat henüz ikmal edilmemiştir. Bîr çok zevat daha îsticvap edile Bunaltıcı sıcaklaf Dün hararet gölgede 29 dereceye çıktı Trakya'da pirinç, kavUn ve karpuz mahsulö Trakya'dan gelen haberlere göre bu sene Meriç vadisinde külliyetli miktarda pirinç yetiştirilmektedir. Havalar müsait devam ettiği tak dirde Meriç havzasının geçen seneye nisbetle iki misli fazla pirinç mah sulü vereceği anlaşılmaktadır. Uzunköprü ve havalisinde kavun ve karpuzlar kemale ermeğe başlamışlardır. Dün Trakya'dan bir va gon kavun ve karpuz gelmiştir. Tekirdağı'ndan kayıklarla gelen kü çük karpuzlar piyasada hararetli müşteri bulmaktadır. Bu sene kavun ve karpuzlann mebzuliyetine rağmen vagon ücretİerî biraz yüksektir. Meyva tacir leri vagon ücretlerinde tenzilât ic rası için teşebbüsatta bulunmuşlar sa da henüz bir netice almamamış • tır. "Allo Allo,, manKemeae Müddeiumumilik «Allo Allo» gazetesinin resimlerini müstehcen ve mugayiri âr ve haya mahiyette gprdüğünden mezkur gazetenin nüsb^alarını toplattırmış ve gazete alejf. hine ikinci defa olmak üzere yeniden bir dava açmıştır. , w s „ Yurtıurta ihracâtımiz Ticareti Hariciye ofisi tarafm • dan Türkiye yumurtalan ve yumurta ihracatımız hakkında bir rspor hazırlanmış ve îktisat Vekâletine gönderilmiştir. Bu rapora göre memIeketimiz bu sene ttalya'ya vâsi mikyasta yumurta ihraç etmiş ve geçen seneye nisbetle ihracatımız bir misli fazla olmuştur. Yunanistan ve Marsilya'ya yapılan ihracatımız da evvelki senelere nisbetle fazla olmuştur. Ticareti Hariciye ofisi bütün bu rakamlara ve ihsaî malumata göre gelecek sene îçin daha istifadeli hareket edilmek üzere icap eden tedbirleri Vekâlete bildirmektedir. Bu tedbirler tatbik edildiği takdirde yumurta ihracatımızın daha feyizli ve daha semereli olacaği muhakkak addedilmektedir. Dün mevsîmm en sıcak Derecei hararet ilk defa olafati gol« gede 29 a çıkmışhr. Dün biraz sert olmakla beraber esen poyraz rüz gârı bile havayı tadil edememîş, bii tün tstanbul daha sabahtan başlı • yan sıcak havanın t esir ile bunal • miştir. Geniş caddelerde ve bilhassa mürtefi mahallerde rüzgâr ortalığı toza toprağa boğmuş, ve buna râğ« men buram buram terliyen kimse lerin yüzlerinde ve menâillerlnae çamuru andıran bir kir tabakası feırakmıştır. Dün dondurmacılar, Hmbriâtİci lar ve buzcular iyi iş yâpmişlirâ'ir. Belediyenin tstahbul'un buz !ht!?a « cını tamamen temin etmesine raf men şimdiye kadar buz satışi, bayl leri pek memnun edememiş idi. Dün buzcuların oldukça yüzü güJmüf Hariciye Vekili ğeıdi IMIö1fc©1F©iHPİIIrt Evkaf müdür muavinliği Ridvan Nafiz Bey tstanbul Evkaf müdür muavinliği lâğvedilmiş ve vazifes! Evkaf Mü dürüne verilhıiştir. Bir kaç gündenberi şehrimizde bulunan Maarif Teftiş heyeti reisi Rıdvan Nafiz B. dün Ankara'ya gitmiş maarif erkânı tarafından teşyi edilmiştir. Takdiri kiTmet komisyonları Lise mezunları Bu sene liselerden 700 taletie me • zun olmuştur.

Bu sayıdan diğer sayfalar: