7 Aralık 1930 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

I Kanu uevvel Cumhmrtyet ON TELGRAFIİAR Mektep talebeîeri spor Kulüplerine giremezler! Maarif Yekâleti, lalebenin iyi bir tarzda beden terbiyesi görmelerini temin için tertibat alındığını söyliyor KÜÇÜK KÖSE: Vergiler mes'elesi üeraler hakkında Beîediye resmi ağırdır Muhtelif noktai nazarlar: Vergiler tevhit edilmelidir Kanunlar kabili tatbik şekillere bağlanmalıdır HEM NAUNA1 MIHINA1 Nadi Beye açık mektup Vergiden vergi î Ortada bir «Vergiler mes'elesi» nin Cuma günü sinemaların kapısı, har var oiduğu muhakkaktır. Anket, neşumumîde, vesika ekmeği veren fırınların| riyat, nutuk, intikat, müdafaa... Bunönü kadar kalabalıktı. Bütün sinemalar.'î ların hepsi mes'elenin halline doğru dolup dolup boşahyordu. Tanıdığım bi tutulan birer yoldur. Fakat ne çare ki sinemacıya: bu yollar birer lâbirent yollarıdır, yol Maşallah, işlerinîz yolnnda! DedinuJ O da bana şu cevabı verdi: cusunu hiç bir zaman hedefe götür Dışı sizi yakar, içi beni! mez. Döndürür, dolaştırır ve bu se Daha ne istiyorsunuz? Taliiniıe^ fer de başladığı yere bile iade etme Tahşiye: Selimiye'deki mükemmel ve Beîediye rösumu ağırdır futbol maçlan da yok. Herkes sinemaladen ortada bırakır. Hayat pahalılığmın müvellidi olan yeni Mezbaha binası bugün muattal du ra koşuyor. Dünyanm parasını kırıyorAnkara 6 (A.A.) Maarif Vekâletinden: Bazı gazeteler talebe Vergiler mes'elesinin bir mayası vergiler arasıntia Beîediye rüsumu da racağına Anadolu yakasmm eti oradan sunuz. nin spor kulüplerine girmemesi hakkında evvelce tebliğ edilmiş olan vardır. Bu maya fena tahammür etti mühim bir yer tutar mütaleasmdayım: taze ve ucuz olunabilir. Bunu Beîediye Dedim ya, dışı sizi yakar, içi benî? azalarına söylediğim halde: «Mezbaha talimatnamenin kaldırıldığını yazmışlardır. Bu emrin geri ahnmasını ği içindir ki vergileri bir mes'ele haline 1 Bütün vergi ve resimler içinde en işinin şekli hazırına karşı söz söylenme Tanıdık sinemacı, oturdu, uzun uzun ağır; mezbaha resmidir. Meselâ ben vaderdini yandı. icap ettirecek hiç bir sebep yoktur. Talebe için esas mes'ele fikren ve getirmiştir. Bu mayaya bakacak mı sati olarak evime ayda 15 ve senede as sini Beîediye istemiyor» Dediler. yız? Ona parmak dokundurabilecel * ** bedenen mütevazin bir terbiye almış olmaktır. Bu da mekteplerimizde 2 Köprü parası da çoktur. Evvelce garî 150 kıye et alıyorum. Piatı orta hemiyiz? Onu görür görmez, anîar an Slnemacıların derdi büyük. Kendi ankabildir. Gençlerin iyi bir tarzda beden terbiyesi görmeleri ve spor lamaz cezrî ve zecrî harekete geçe sapla 60 kuruştan senede 90 lira demek »ünde bir kuruş verirken simdi 6 kuruş lattıklarına göre, Türkiye'de en ağır vertir. Harbi nmumiden evvel ise veriyorum. Çünkü evim Suadiye'de ve ihtiyaçlarım tatmin eylemeleri için Maarif Vekâleti lâzım gelen ted bilecek miyiz? Mes'ele buradadır. işim Sultanahmet'te... Her gün tren giye tabi olan san'at sinemacılıktır. Ge| ekmek bir kuruşken et te 2 birleri almıştır, ve alacaktır. Spor kulüplerine gelince talebenin bunYoksa vergileri nakıs sıfıra indir 3 kuruştu. Şu halde bugün eti vapur ve tramvayla gidip gelmeğe mec ne sinemacılann yaptıklan hesaplara devlet lara girmesine muvafakat edilmemekle beraber bu kulüplerin lise ve sek ve herkes üç senede bir, yalnız na 30 knruşa yemeliyiz, bu da kabildir. Fa burum. Kardeşimin işi ise Kartal'da ve nazaran bir sinemacınmumumî hazine% r yekuna oğlum da Kadıköy mektebinde olmasına sine verdiği vergilerin orta derecedeki mektepler fevkinde bulunan ve mektepler haricinde kıs sıfır santim vergi verecektir, de kat Beledij enin aldığı mezbaha rüsum ve göprüden geçmemelerine ve çocuk ol yüzde seksene baliğ oluyormuş. ve masrafı okkada asgarî 2530 kuruş kalan gençlerin bedenî faaliyetlerine hizmet edecek veçhile çalışma miş olsak gene vergiler ağırdır, ezi tuttuğundan havayici zaruriyenin en malarına rağmen onlar da ikişer kuruş Filim makineleri ve teferruatından ev' cidir, yıpratıcıdır ve vergiler mes'eles vermektedir. Şu halde evvelki bir kuru velce kilo başma 40 kuruş almırken, şimları Maarif Vekâletinin esash arzularından biridir. hiç bir zaman (hal imkânı) na bil« başında bulunan eti iki misllne çıka bu miktar 400 e çıkmış, filimlerln kişa karşı şimdi evimizin masraf bütçesinrıyor. Yani 150 kıye için bir senede Be •"»mmmımımnilllltllltllflllltlllllllllllllllllllllllllllltlllHlllinııiMimmın,. yanaşamaz. Iosundan evvelce 3 lira resim ahnıyor | lediyeye verdiğim vergi; kıyede 25 ten de günde 10 kuruş ve senede 3 yerine asBu manzara karşısında ve bu man 37J liradır ki yüzde 42 demektir. Haîbuki gari 30 lira köprü parası vardır. İnsaf. muş. Bu da 30 lira olmuş. Bunlar sinemanın haricinde verilen'f zaranın mahiyetine istinat ederek id biz etin zaif ve bayatmı yemekle beraber Bostancı'da mukim K. F. vergiler. Sinemaların kapısmda verilen dia ederim ki: okkada daima 10 kuruş fazlasma aliyovergiler de yüzde 35 i buluyormuş; hem Vergiler ağır değildir. ruz. Bu da yüzde yedi eder ki bunu da Vergiler tevhit edilmelidir de bastırılan biletlerin üstünden peşüt hep Belediyenin şerefine sineye çekmekVergilerde sakatlık yoktur. Vatanın ihtiyacatı mübrimesine sarfo olarak. Kazanç vergisi ve sair bilumum teyiz. Halbukl hidematı umumiyeye alt lunan hiç bir vergi hiç bir Türk'e ağır Vergilere tahammül edilebiiir. bu gibi şehir işlerinde Beîediye kendine gelmez. Fakat Erzincan gibi aleddevam vergiler, bu yüzde 35 ten ayrı. Hatta her hangi bir hayatı zaruretBu verşi bahsinin çok garip bir cepmezbahayı bir menbaı varidat diye kulle vergilere farzı muhal zam da dört ay ağnamını, ve asgarl sekiz ay hay hesl var. Defterdarhk, sinemacılardan lanmamalı, ancak masrafını çıkaracak vanatı ehliyesini beslemek mecburiye bîr de verginin vergisini almak istiyoryapılmış olsa bu has balmumu kıva derecede az biEr resim almalıdır. tinde olan yerler hayvanatı ile yıl on iki muş. Meselâ 200 kuruşluk bir loca btlemındaki halk o sıkleti de taşır. Dünyanm her tarafında da bu Yeter ki vergileri mudil, miz'iç böyledir. Belediyenin masraf büt ay kırda geçiren diğer mahallerdeki inin üstüne 20 kuruş istihlâk vergisi, 20 marazî bir mes'ele haline getiren esi kabarık ise zamdan evvel memurla hayvanata tarholunan müsavi vergiler kuruş Darülâceze resmi, 10 kuruş Beîerını azaltacak ve masarifi kısacak usul doğru değildir. Muhasebei hususiye, be diye resmi, 10 kuruş ta tayyare ianesl (maya) yenilenmiş olsun. Sofya 5 (A.A.) Meb'usan meclisinde «Zatı âlilerine memleketimize hoş geldiîediye, oda vergileri, kibrit, şeker, tütün biniyor ve bu bilet seyircilere 260 kuruşa Ticaret, iktisat, irat ve sahsî bütçe ler bulsun. Bugünün sefaletile aykın öy inhisarları ve gaz pahalılıgi, beyanname, satıhyormuş. Halbuki Defterdarhk sineM. Buroff Kralın nutkuna verilccek ari niz demek imkânını bolmakJa bahtiyae füzulî masraflar vardır ki gtilünç ve za hakkında muhallflerin barı tenkitleri run. Memleketlerimiz arasında ahitna âlemini hercümerç eden bu maya ne acıklıdır. Evet her şey istenebilir ve unvan tezkereleri harçlarile kimsenin macılann 200 kuruştan değil; 260 kuraşmelerle tesis ve tahkim edilmiş olan dir? ne c*»^p vererek demistir ki: üzenilir. Fakat vaziyet ve kuvvet müsa haberi olmadan gelen cezayi naktiler, an vergi vermelerini istiyormuş. Bu suBu mes'elede de realitelere ta tse... Meselâ Konservatuvar inşası, tiyat âşara mukabil arazi vergileri, ve bilhassa etle tabiî 60 kuruşluk resim ve verginin « Bulgarİstan bütün büyük devlet dostluk ve itimat münasebatı yalnız İki Ierle bilâistisna iyi münasebet idame et devletin muslihane vesait ile milletleri lammül ederek açık görüşmenin çok ro mektebi gibi. Bununla; gençliğe hör rüsumun tenevvüü ağırdır. Beldemizde e ayrıca vergisini vermek lâzım gelecek mektedir. Bulgaristan'm takip ettiğri sa nin inkişafını ve tam istiklâllerini temi faydası vardır. Onun için söylüyorum: metsizlik etmiyorum ve medeniyete düş ağustos iptidasından teşrinisani gayesi ki eski «nef'i hazine» tabirinin bu yeni mim: solh, dabilî istikrar siyaseti devlet ne matuf olan siyasetlerinin birbirine Bu maya özünü maliye teşkilâ manlık yapmıyorum. Düşüncem bugün ne kadar dört aydan maaada aylarda tatbik sekline hayran olmamak kabil debenziyen temayülâtına ve müşterek me tımızdan alan Maliye tahakkuk ve kü sefaleti tehvindir. Bunlar şimdiye tahsilât müşküldür. Tevhidi rüsum ve ğil. 20 kuruşluk bir bilette 20 para, 200 lprin itimadınj celbetmiştir. Komşularımızla da aramız iyidir. Para ile satın a nafie istinat etmekle kalmayıp iki mil tahsil şubeleridir. kadar nasıl kaldısa 35 sene daha kala taksit ile tahsilât en iyi şekildir zan kuruşluk bir bilette 5 kuruşluk vergl vergisi, senede az para tutmaz. Tabiî sinelınan dostluklar devamh ve müsmir bir Iet arasında müstakil tanışma ve müteBu subeleri topyekun ve bilâkaydü bilir. Fakat bir çok zavallılarm az gıda nındayım. Verginin ağırlığmda tahsilâ macılar bu farkı ceplerinden verecek desiyaseti teminat altına alacak sağlam ve kabil hürmet esasma da müstenit buyüzünden çökmelerine seyirci kâlama tm güçlüğünde icra, iflas kanununun ğil ya, halka yükletecekler! Bu gidişle, şerefli bir esas olamaz. Bulgaristan'ın Iunmaktadır. Zatı âlilerinin bu ziyaret sart ilga edebiliyor muyuzf Vergiler, yız. Yani evvelâ hayatî gıda ve pek son tesiri de yok değidir. galiba, tstanbul'da sinemaya gitmek lerinin mütekabil itimat hislerini tak sıkletlerinden yüzde yüz gaybeder. komşulannın dostluğunu milli iktisadira ruhî gıda... Erzincan dava vekillerinden M. Emin Paris'te Operaya gitmekten daha pahah Maliye tahsil şubeleri bütün ekip yatın zaranna olarak temin etmesi de viyeye ve iki memleket arasındaki musolacak! ğer mi? Mütekabiiiyet esasma ve millet lihane teşriki mesaiye hâdim olacağına leri ile mülgadır. Bunlarm yerine kaniim. Kadehimi, Türkiye Reisicumhu bugüne kadar maliyecilik etmemiş * ** lerln müsavatma istinat etmesi lâzım geSinemacı dostum, dertlerinl döktükten len Balkan mukareneti bu gibi esaslara ru Hazretlerinin şerefine, Türk milletinin yepyeni unsurlarla yepyeni vergi da sonra dedi ki: istinat edebllir mi? Bulgar hükumeti ta refahjna ve zatı âlilerinin sıhhatine kal ireleri kurulmuştur. Ellerine devletin dırıyorum.» Muhterem Defterdar Bey mademki rafından takip olunan siyaset milleti havergi kanunları verilmistir. Bir me • tnef'i I""ine» yi hu kadar düşünüyorlar. kir bir vaziyete düsürmekten vikaye etTevfik Rüştü Bey, Hariciye Nazınna mura bir günde ve fikir selâmetile yaŞu 22,000 lirayi ikramiye olarak taksim mekle beraber onu fazla taşkınlıklardan şu nutukla cevap vermiştir: pacağı işten bir tek fazlası verilmiyeedeceklerine ha?ineye maletselerdi daha da azade bulundurmağı istihdaf eyle« Türkiye ile Bulgaristan'ı yekdi cektir. Vergi daireleri korkunç yerler, iyi olmaz mı idi? mektedir. Türkiye ile olan münasebatı ğerine bağhyan samim! dostluğu bu mız bir takıtn muahedelerin imzasmdan kadar güsel Ifade eden sözlerden dolayı sakatlıklar ve müşküller menbaı değil, Bombay'dan Avrupa gazetelerine vesonra kat'î olarak tansim edilmiş bulu zatı âlilerine bararetle teşekkiir ederim. her vatandaşın vatan mükellefiyetini rilen habere göre sabık Efgan Kralı EAtina 6 (Hususi) Meclisi Meb'usan manullah Hanm Efgan tahtına getirilnuyor. Her türlü ihtilâf imkânları kalk Bu güzel memlekete, hakikî bir memnu memnuniyetle eda ettiği yerlerdir. mıştır. Tevfik Rüştü Beyin ziyareti iki niyetle geldim. Türk milletinin asil Bul yeni makanizmanın civatası yeni, diş hariciye encümeni Türk Yunan itilâfı mesi İçin Efganistan'da bir haraket memleket arasmda kuvvetli bir tarzda çar milleti hakkında besledlği derin mu lisi yeni, kayış kasnağı yeni, benzini hakkında sabık Ankara sefiri ve sabık mevcuttur. Eşraftan on beş kişi, kabaltesis olunan dostluk münasebetlerinin habbet bislerinin komşu ve dost millet vakkomu yenidir. Bu sahada da bir hariciye nazırı M. Argiropulos'un rapo lin muzaharetine mazhar olarak Ema ve mütekabil rabıtaları sulh nef'ine o le onun zimamdarlan nezdinde sadık bir «r<Mİm besaleti» gösterebiliyor muyuz? runu dinlemiştir. nullah Hanı müdafaa etmektedirler. larak takviye hususundaki arzularının akis bulunduğunu müsahede etmekle Komisyon Ankara'da aktedilen itilâfı Bunlar Kral Nadir Hana müracaatla te( Birinci sahifeden mdbait > Mes'ele kökünden halledilmiştir. bir delilidir. Bu ziyaret ayni zamanda mes'udum. Zatı âlilerinin pek güzel tattifakla tasdik etmiş ve Venizelos ka sis ettiği idarenin halk tarafından pek raya giderek Ankara'ya avdeti haseBu iddiayı ortaya atarken bütün sa inesi tarafından takip edilen Türkiye *z sevildiğini söylemişler ve kan döBulgaristan'ın kendine adaleti ve meş rif buyurduğunuz veçhile iki devletin TU haklarına hürmeti temin edecek olan memleketlerinin muslihane bir surette mimiliğimle rica ederim ki maliyeci ile sıkı dostluk ve samimî teşriki mesai külmesine mâni olmak için Emanullah bile Reisicumhur Hz. ne arzi veda etışıfa doğru yürüdüğünün blr delilidir.» inkisafını ve sulhu temine matuf olan lerimiz darılmasınlar ve hiç birisinî iiyasetini tasvip etmiştir. lehine terki saltanat etmesini talep et miştir. Saf f et B. dün akşamki ekspresle Ankara'ya gitmiştir. Tevfik Riiştü B. şerefine verilen siyasî temayülât ve müşterek hüsnü ka incitmek kastmda değilim. Ne yapa Memleketimize gelen Yanan'lılar mişlerdir. Nadir Hanın bu talebe ne cevap verdiği malum değildir. yım ki hakikat ortada serilmiş yatı tstanbul 6 (A.A.) Reisicumhur dolayı Dek çok mütehassis ziyafette irat edilen nutuklar ğumu söylemeden sözlerime nihayetoldu yor ve bu antika sistem ve maziye dan para teminatı alınmıyacak İngiltere hükumeti Efganistan'da va Hz. bugün dairelerinden çıkmamışlar, verAtina 5 (Hususî) Bugün öğleden son kayiin suretl cereyanını dikkatle takip Sofya 5 (A.A.) Hariciye Natırı M. miyeceğim. Kadehimi Kral ve Kraliçe merbut ekiple bir şey yapılamıyor. istirahat buyurmuşlardır. a Türkiye sefiri, Yunan Hariciye Nazı etmektedir. Z?nnedildiğine göre Ema Buroff tarafından Türkiye Hariciye Ve ""r«?t!erir.in şerefine, Rulçar miHetinin Bizim en kuvvetli tarafımız en ını ziyaret ederek Türkiye'ye seyahat kili Tevfik Rüştü Bey şerefine verilen refahma ve Mm. Buroff cenaplarile zatı nullah Han ecnebilerin yardimile tahtıköklü, en an'analı eski miiesseseleri ;den Yunan'lılardan talep edilen para na çıkmak için çalısmaktadır. Fethi B. meb'usluktan ziyafette M. Buroff, bilhassa demiştir ki: âlîlerinin sıhhatine kaldırıyorum.» tesviye edişimizdir. En zayıf taraf eminatımn kalâırıldığını bildirmiştir. istifa mı edecek? Ianmızdan birisi de şu eski maliye • Galata posta memurlarının «Son Posta» gazetesinin bir «arka ciîik zihniyetini ve sistemini hâlâ muHilâliahmere teberrüü daşa» atfen verdiği habere göre Gümühafaza edişimis, hatta eskisinden biraz Galata posta ve telgraf merkezi me şane meb'usu Fethi B. son istizahının Ankara 6 (Telefonla) Adliye daha fazla ağdalaştırdıçımızdır. Bilaralarında neticesiz kalmasından çok müteessir olYüzelliliklerden Filozof Rıza Tev murları, Hllâliahmer için Vekâletinde, icra ve iflâ», u«ulü muhamem siz ne dersiniz Nadi Bey? fik, müsaviri has bulunduğu Şarkî topladıkları 14 lirayi dün matbaamıza muştur. Fethi B. meb'usluktan istifa etkematı cezaiye kanunlarını tadile meMoskova 6 (A.A.) Kısa süren dünkü AKAGÜNDÜZ Erden Kralı Abdüllah ile birlikte ge çöndermişlerdir. Miktar itibarile bu te meği düşünmektedir. Bu takdirde Va mur komisyonlar, mesailerini olduk muhakeme esnasında son ifadelerini veberrü, yüksek olmasa bile, az maaşla feça ilerletmislerdir. Komisyonlarm kâ ren Kuprianof ve Sitnine irtikâp ettik çenlerde Kıbrıs'a gitmiş idi. Riza Tev dakârane iş gören Galata posta ve tel şington sefirliğine tayin edilmesi muhnunuevvel sonuna kadar ikmali mesai leri cinayetlerden dolayı nadim oldukla bu faaliyetin bütün iktisat şubelerinin fik, Kıbrıs gazetecilerine yeni bir çok graf merkezi memurlarının bu eseri ha temeldir. edecekîeri tahmin ediliyor. tcra ve if rını ve en ağır cezaya müstehak olduk tahribini ve kafî darbenin de 1930 da eserler hazırladığını ve yakında bun miyetini, az veren candan verir, darbı indirilmesini istihdaf eylediğini fakat lâs kanununu tadile memur komisyon larını söyliyerek kendilerine hayatlan buna amele tarafmdan gösterilen has ları Türk matbuatında nesrettirece • meselini hatırlayınca. takdir etmemek Yaya devri âleme çıkan bir bir kaç güne kadar tetkikatmı bitire bahşedildiği takdlrde ihanetlerinin le sasiyet sayesinde muvaffak olamadığını gini (!) söylemiştir. mümkün değildir. vatandaş kesini namuskâr faaliyeüe silmeğe ve ucektir. sdylemştir. Müddeiumumî Ramzin, Ka Islahiye'den, dünkü tarihle şu tel nuttarmağa çalışacaklarmı temin et Yeni Temyiz azalart Ziraat müsteşarı istifa etmiyor rovski, Kallinkof, Larecef .Fedetof, KııpAdliye Vekili Yusuf Kemal B. ara mişlerdir. grafı aldık: Ankara 6 (Telefonla) Adliye Vekâleti rianof, Ackin, Sitrinn idamlarını talep Ankara 6 Ziraat müsteşarı thsan Asıra komisyonlarm mesaisine iştirak «Islahiye'ye geldim. Bugün Haleb'e Bundan sonra müddeiumumî sui kast etmiştir. Muhakeme bu akşam kararını bidin B. müsteşarlıktan müderrisli|e av ceza işleri müdürü Aziz ve zat işleri müdiri Cevdet Beyler, Temyiz azalıklarına intihap hareket ediyorum.» etmektedir. çılann dahüdeki faaliyetini izah ederek erecektir. det edeceği rivayetlerini tekzip etmiştir. edildiler. Devri âlem yaya seyyahı: Ali Nihat Bulgar Hariciye Nazırının dosfane bir nutku ortadan kalktığını söylüyor M. Burof Türkiye ile ihtilâf imkânmın Türk Yunan itilâfı Amanullah Han Taraftarları tahta çıkmasını istiyorlar Yunan Hariciye encümeni tasdik etti Gazi Kz. Adlî kanunîarda tadilât Moskova'da idamı talep edilenler Füozof Rıza Tevfik Mehmet için bu zarurî bir hareketti. Fakat Gülöz.. Şimdi Çam ormanının kokularını içerek, »«...„ serın bir rüzgâra göğüs vererek yokuşu merken o dizin adelî katıhğını Yazan: AKAGÜNDÜZ sol tabanında ve o adalî kolların Ben yarın akşam buradayım, köy çocuğu Mehmed'in karısı ol tazyikıni belinde bir daha hissetti. hiç merak etme. saydım... Atın yularını tutan Mehmet bir Ahmet bir çocuk saffetile GüBu gülümseme çok sürmedi. Cid adım yanda gidiyordu. İlk defa löz'ün gözlerine baktı. Gülümse dileşti ve birdenbire, ata binerken meğe çahştığı halde beceremedi. yardım eden Mehmed'in hareketi dikkat etti. Yarı medenî, daha Gözlerinde şiiphe dolu idi, Gü akhna geldi. Bu yarım delikanlı doğrusu vahşi ruhlu olan bu dağ löz'ün dönmiyeceğinden şüphele •ince şeyleri hecap etmiyor, hayatı çocuğu âdeta ergin bir delikanlı niyordu. Bunun manasız olduğunu olanca tabiiliği ile yaşıyordu. Gü çağmda görünüyordu. Yamalı, dar kendi de bildiği halde karşı gele löz'ü ata bindirirken de hiç bir mintanı içinde bir atlet vücudü, miyordu. Gülöz'ün yanında haya şey akhna gelmeden, hiç teferrüat hatlanıyor, şekilleniyordu. Bu dağ tını sıhhatte ve emniyette görüyor düşünraeden hareket etmisti. İs cocuklarının sporları da tabiî idi. Odun kesmek, dağları tırmanmak, idu. ter kadın olsun, ister genç kız, is davar arkasında yanşmak, kur Oturduğu çarh dibinde, yokuşu ter ihtiyar köy muhtarı, kim olursa da kuşa silâh atmak... Onun fut çıkıncıya kadar arkalarından bak olsun mademki ata yalnız bine bolu dağarcığıdır, dolu oldueu zatı. Sırtın ağaçlı kıvrıntısından son miyor, bindirmek için ne lâzımsa man memnundur. Boşken tekmeyi *a birbirlerini görmez oldular. Gü onu müsavi şekilde yaptı. Sol di atar: löz de bir hüzün duydu. Hasta ba zini büktii: Git öte avradım... kıcıhğına öyle ahşmıştı ki bazı Sol ayağını bas. Yağsız ayran ve kuru tandır lcendi kendine alay eder: Defterdar Dedi, Gülöz bastı, kollarmt aç bazlaması ile nasıl olmuş ta bu fearısı olacağıma, hassas veremli tı, Gülöz'ün beline doladı, sıkı sı lerle dolu bir hastanede hemşire kı sardı, sol dizini doğrulturken vücude, bu tenasübe sahio olmus? blsaydım daha iyidi. Şimdi bunu genç kadını koîavca semerin üstü Gülöz bunu dü«ündü. ProfüHnde gene tekrar etti ve yahut diye gü ne koydu ve dizlerini, kalçalarını iyi yontulmus bir Hitit hevkelinin rizerileri vardı. Genis cenekemıfi, lümsedi, yahut şu dağbaşında şu düzeltti. baskınca alnı, yuvarlak burnu ve ONLARIN ROMANI «CUMHURİYET» TEFRİKAS1 : 23 yanık elmacıkları ile tam bir Hi tit muharibi zannolunuyordu. İçinden gelen bir ihtiyaçla: Mehmet! Dedi. Yoruldum, karşı çeşmenin yanında biraz dinleneIim, ata çoktan binmedim de.. Mehmet önde giden Osman pehlivana seslendi. Çeşme başına geldikleri vakit Mehmet sordu: İnemezsen indireyim mi? İndir. Mehmet kolu ile belini ve sol kolu ile sağ bacağını kavradı, sıktı, hafifçe kaldırarak göğsüne çekti ve yavaşça yere indirdi. Bu bir kaç saniyelik hareket Gülöz'ün bütün vücudünü elektrikledi. Eğer bu indiriliş bir attan olmayıp ta sarp bir yokuştan olsaydı, Gülöz bu yokuşun mümkün oiduğu kadar uzun olmasını istiyecekti. Gülöz inerken Mehmed'in vü cudündeki ter ve alnındaki tütün kokusunu da koklamıştı, ne tuhaf bir tesirdi bu kokular... Yarım saat sonra ayni ihtişam ve yardımla ata bindiği vakit tabîatin en kat'î kanununa tabi oldu: İçten içe Mehmed'i îstedi. Fakat bu ateşli istek içinde bir ibrişim düğümü gibi kördüğüm o lup kaldı. Acaba Mehmet te onu istedi mi? İstedi de kendi gibi söyliyemedi «Sey» kaplıcasına kadar dört beş defa tekerrür eden bu binip ınme, indirip bindirme hareketleri elbette bu dağ çocuğuna da ba zı ürpertiler vermiş olmalıdır. Bir tabiat varsa bu böyledir, bir tabiat yoksa, niçin böyle oluyor? Şu insanlar ne mürai şeyler! Dünyada kendinden başka kimsesi ol mıyan Gülöz, dünyada kendinden başka kimsesi olmıyan Mehmed'e yahut Mehmet ona içini, sinirlerinin gerginliğini söyliyemiyor, söyleşmiyorîar ve isteşemiyorlar. İşte dallardaki kuşlar isteşiyorlar; karşıdaki çoban köpekleri isteşiyorlar; renkli çiçekler isteşi yorlar; arılar ve iri kara sinekler isteşiyolar; hatta bindiği beygirin ensesine konan iki at sineği isteşiyorlar; fakat insanlar, hatta kimsesiz, hatta hâkimsiz, hatta sahipsiz insanlar?. Hayır! «Sey» kaphcasmda inidrildiği zaman hissetti ki dağ çocuğunun mı: da kollarında, göğsünde ve nefeslerinde görünmez bir alev parla maktadır. Kalplerin ve etlerin bu kadar içten anlaşmalarına mukabil başı boş tabiatin başı boş ka nunları gene zincir vurmuştur. Osman Pehlivan dedi ki: Burada Kızılcahamam yakındır, amma yol çok bozuktur. tstersen burada kalalım. Mehmed'i hayvanlarla göndeririz, Kızılca'ya gider, eğer geîecek kadın erden gelirse bindirir buraya getirir, geçe kalırsa, sabah irkenden iletir. Biraz burada mı kalalım? Bence öyle. Kızılca'nm ha nında rahat etmek zordur. Bin türlü böcek neyi.. Sen yapamazsın da... Hem «Sey» hamamını da görmüş olursun. Suyu çok şifadır. Burada yatacak, yiyecek, rahat edecek neyi vardır, Mehmet vakitlice çıkarsa akşam ezanına var mez döner. Karar verdiler gitti. Mehmet yola çıktı. Ve daha on adım ayrılmadan bir türküye basladı, içinin alevi artık se» veriyordu... Mabadi rar