28 Eylül 1930 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4

28 Eylül 1930 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Yenı kabinenin siması İsmet Pasa nasıl çekildî, tekrar niçin geldi? ( Baş makaleden mabait ) Cumfmriyet 28 Ey'ui 1930 Belediye intihabatı Çatalca ve Büyukada'da çalınan deflerler tahkikatı 'VüKUAT Evkafın görecek gözü yok mudur? Cami, sebil, çeşme gibi Türk mimarisinin yarattığı ne kadar güzel eserler varsa bunların hüsnü muhafazasuıa, tamirlerine Evkaf idaresi memurdur. Ancak bu eserlerden hic birine Evkafın iyi baktığmı göremiyornz. Evkaf idaresinin memurları, mimarları bo mebaniyi zaman zaman teftiş etmezler mi, daima yere bakarak mı yürürler. Başlarını kaldırıp ta harabiyeti davet eden büvüklü, küçüklü arızaları görmezler mi? Bu bakımsızlık yüzünden ne güzelim eserler mahvolmuştur. Ve hâlâ olup gidiyor. Camilerin kubbelerinde, duvarlarında ağaçlar bitiyor. Rüzgârlardan, fırtınalardan kurşunlau sökülüyor. Aradan aylkr geçiyor. Bir desti ihtimamın bu küçük yaralara uzandığına şahit olamıyoruz. Üsküdar'da iskele başında o muhteşem sebile bir bakınız. Hangi göz bu kıymettar Türk eserini o halde görmek ister? Kurşunları, harap olan 1 sakafının içine gömülmüş ve yığılmış olan bu abide san'atinin tamiri için Evkaf idaresi büsbütün yıkılmasını mı bekliyor? Cihangir camiinin kubbesindeki kurşunlar birer birer kabuk gibi soyulmuştur. Yatın şiddetli yağmurlar ve kış başhyacaktır. Yoksa niyet, bu kubbenin de ihmal yüzünden inhidamım mı müşahede eylemektir. Bunlar göz önünde olanlardır. Daha böyle neler var ki göriilmüyor. Bunlara neye bakılmıyor? Evkafın işi gücü nedir? Evkaf heyeti fenniyesi, mimarları gösteriş için midir? Küçük rahneler neden kapatılmayıp ta büyük tamirlere yol açüıyor mk diye: 5 teşrinievvel sabahl sandlklar açılıyor Belediye intihabatı için asılan cetvellerdeki yanlışlıklara ıtıraz edıp te bu itirazlan kabul edılmiyenlerin mahkemeye müracaatları için 3 günlük bir mühlet verilmiştir. Bu mühlet dünden itibaren başlamıştır. Pazartesi akşamından sonra mahkemeler de itirazlan kabul etmıyeceklerdir. Salı gününden itı baren 6 gün zarfında da mahkemeler kararlarını tefhim edeceklerdir. Fakat intihap için bu son gün bek1 lenmiyecek, 5 teşrini evvel sabahı san| dıklar açılacaktır. intihap bir hafta devam edeceğinden mahkemelerden karar alanların da reylerini istimal için vakitleri vardır. İntihap müddeti olan bir hafta zarfında kâfi miktarda rey atılmazsa müddet bir hafta daha temdit edilecektir. Her halde kanunen intihap 20 teşrinievvelde bitmiş olacaktır. Muavini Fazlı Bey şunlan söylemlştir: «Adada zayi olan defterler esas defterler değildir. Bu hususta tahkikat yapılıyor. Çalanlar henüz elde edileme miştir.» Adana'da inthiabata iki gündür devam edildiği, Serbest Fırkanın intihap münasebetile yapmak istediği nümayişin menedildiği, bir polisin silâh kullanmağa teşebbüs etmiş ise de arkadaşlarmm buna meydan vermedikleri, bazı kimselerin karakola götürülüp bilâhara bırakıldıklan, şehirde inzibat devriyeleri gezdirildiği karşı fırkaya mütemayil bir gazete ye bildiriliyor. Cinayet! Bir ar abacı üç kişiyi yaraladı biritıi de müddet te başkaları tarafından ifa edilmesini talep etmek, Başvekilin son merhalede müracaat ettiği çok asil bir hareketti. tsmet Pş. nın, yeni hükumeti teşkil etmesi için, Reisicumhur Hz. nin pek fazla ısrarları lâzım çelmiştir. Yoksa tsmet Pş., bir müddet istirahat etmek ve bu esnada baskalarının yapacağı hü kumet tecrübelerini tetkik ve takip etmek fırsatmı elde etmek arzusunda samimî ve kat'î olduğunu göstermiştir. Ancak millet işlerinin ma hiyet ve cereyanlarını pek yakın dan takip buyuran Gazi Hz. nin, vaziyetin böyle bir fasılaya tahammülü olmadığını çok iyi bilen bir kanaatle, hükumetin, behemehal İsmet Pş. tarafından teşkili lüzumunda ısrar buyurmaları, yeni hükumetin dahi sabık Başvekil tarafından teşHline saik olmuştur. retli bir zattır. Muntazam çalışmak ve temiz iş görmek. İşte Zekâi Beyin tarifi. Nafıa Vekâleti, kaybettiği veki linin şüphesiz pek çok meziyetle rini daima hasretle anacaktır. Ancak intizam ile çalışmakta, Zekâi B., Recep Beyi aynen istihlâf etmiş oluyor, kanaatindeyiz. Zekâi Bey, H. Fırkasının iktisadî işleri pek iyi kavrıyan azasından biridir. Çok hayatî ehemmiyeti haiz olan Nafıa işlerinin, kendi zamamnda dahi pürüzsüz bir ıttırat ile devam ede ceğinden en kat'î surette emin bulunuyor. Yeni kabinenin simasmda, en göze çarpan yeniliği, Maarif Ve kâletine getirilen Esat Beyde gö rüyoruz. Esat B., diğer arkadaşlarına nisbetle fazla tanınmış bir sima değildir. Kendisini yakından tanıyan biz bile, onun hakikî me • ziyetlerini hakkile bilmiyormuşuz. Bu noksanımızı, son intihap vesilesile bertaraf etmiş olduğumuzu, işte açık söylüyoruz. Esat B., esasen maarifçi bir arkadaştır. Fakat C. H. Fırkası reisleri, onun maarifçiliğinde, seciyenin ehemmiyeti ne çok kıymet veren bir hususiyet farketmişlerdir. Bu, maarifi yal nız talim ile değil, biraz da terbiye ile, hatta daha ziyade terbiye ile anhyan bir zihniyettir. Esat Beyde bu zihniyeti tatmin edecek mücerrep bir şahsiyet görülmüştür. Maksat çok ulvidir. Esat Beyin bu maksadı tatmin etmek suretile millet efkârı umumiyesini me'mnun etmesine intizar edebiliriz. Yeni hükumete dahil olan diğer zatlar hakkında konuşmağa lüzum gör müyorum. Yalnız bu yeni şekilde , maliyemizin pek çok çalışarak ortaya bir hayli ıslahat çıkaracağını kaydedebiliriz. Bunlar, böyle bir hükumet tebeddülü olsa olmasa zaten yapılacak şeylerdi. öldürdü Adana'da intihabat devam ediyor Esat Beye gelince.. Yeni kabinenin siyaseti Yeni kabinenin siyaset itibarile eskisinden pek farklı olacağım ar zetmeğe mahal yoktur. Ancak hükumete dahil olan yeni kıymetli unsu^arın, yeni bir faaliyet manzu mesi tebarüz ettireceklerine hük metmekte tereddüde mahal yoktur. fe m Yeni Vekiller: Yusuf Kemal Bey Soruyoruz. ™* Adliyeye gelen Yusuf Kemal B., bT meslekte rüsuh sahibi bir zatttır. Sabık Adliye Vekilinin, adliyemizi Avrupa'lılastırmak hususundaki himmet ve gayretlerini saklamağa veya tevil etmeğe mahal yoktur. Ancak bu kadar mühim bir inkılâp işinin acele tatbikatında ıslaha muhtaç bir çok noksanlar kalmış olacağını da pek kolay anlarız. Hüt kumet değirmeni, esasen adamları Öğüderek bütün bütün un yapmasa da, zaman ile, pek ziyade yıpranır. Yusuf Kemal Bey, kendisinden evvel atılmış adımlar üzerinde yürürken, onların düzeltilecek kusurlarını ıslah ve hiç te az olmıyan mühim noksanlarını ikmal etmeğe meduv bulunuyor. Halk üzerinde müvesvis denilecek kadar dikkatli olan hassasiyeti ise, müstakil adliyemiz için, bütün millete ve bütün dünyaya teminat teşki! etmeğe kâ. fi gelecek kadar ileridedir. Ankaraİstanbul telef on muhaveresi ve çektiklerimiz Ankara ile telefonla görüşmek, bilhassa son günlerde mühim ve pek müşkül bir iş halini aldı. Müşkiilât, sesin fena gelmesinden ileri gelmiyor, bilâkis ses, sanki İstanbul'dan Beyoğlu'nda her hangi bir yer kadar pürüzsüz Işitilebiliyor. Müşkülatı, Ankara ile irtibatı temine memur olanlar çıkanyorlar. Dün, tam saat onda matbaamızdan Ankara ile görüşmek istedlk; «biraz bekleyiniz, haber verelim» dediler. Bu biraz bekleyiş, tam iki saat 45 dakika devam etti. On üçe çeyrek kala Ankara ile görüşebileceğimizi haber verdiler. Bu intizar esnasında sinirlenmemek mümkün değildi. Bizzat Posta ve Telgraf U. müdürü ve Ankara telefon müdürü beylere müracaatla şikâyetimizi bildirmek lstedik. Saat on birde telefonu açtık, bu iki yeri istedlğimizl söyledik. Gene biraz intizar ediniz, cevabını aldık. Nihayet saat 15 buçukta, yani müracaatımızdan dört buçuk saat sonra Ankara telefon müdlriyetinden bir hanım sesi geldi, ne istediğimizi sordu, araya bir erkek sesi karıştı. Anlaşmak mümkün olmadı. Bu münasebetle Posta ve telgraf müdiriyeti umumiyesinin nazan dikkatine vazetmeyi faideli ve zarurî gördüğümüz bir noktayı hatırlatmaktan kendimizi alamıyoruz: Ankara ile İstanbul arasında İrtibatı temine memur edilecek kimseler, evvelâ terbiyeli, sonra konuşmasını bilen, daha sonra asabî olmıyan ve nihayet muhavereyi dinlemiyecek zevattan seçilmelidir. Telefondan yüzünüze haykıran, hiddetlenen, iki saat evvel müracaat ettiğiniz halde, daha yarım saat olmadı, diye yüzünüze karşı doğru sözünüzü tekzip eden memurlarla bu iş, işte böyle berbat şekilde temin edilebüir. Bilhassa gazetelere ayrıca teshilât gösterilmesi icap eder. Şifrelerden ve müstacel telgraflardan sonra matbuata ait telgrafların keşidesini emreden Posta ve telgraf müdiriyetl umumiyesinin bu telefon mes'elesinde ayni kolaylığı gazeteler için temin edeceğini ümit etmek isteriz. Orhangazi Serbest Fırka Ocağı reisi, mağazasmda fes bulunan manifaturacı Fazlı Beyin Çatalca'da tahkikatı Ahmet Efendinin, yeni fırka ile alâkası neticesi olmadığını ve Serbest Fırkanın intihaÇatalca'da intihap defterlerinin çalm bata iştirak etmemek mecburiyetinde dığı yazılmıştı. kaldığmı bildirmiştir. Vali muavini Fazlı Bey, bu hususta Halk Fırkasının Giresun Belediye tahkikat icrası için Çatalca'ya gitmiş ve namzetleri dün avdet etmiştir. Fazlı Bey, muharriGiresun'da 21 belediye azalığına murimize demiştir ki: kabil Halk Fırkası 42 namzet tesbit et « Çatalca'da intihabatın bu akşam miş, liste Trabzon'da bulunan fırka mübitmesi lâzım geliyordu. Fakat defter fettişi Şevket Beye gönderilmiştir. lerin çalındığı bir emri vakidir. Bu huSerbest Fırkanın tzmir namzetleri susta, müddeiumumilik tahkikat yap Serbest Cumhuriyet Fırkası İzmir için maktadır. intihap durmuştur. Bu vazibelediye aza namzedi olarak 68 zatın isyette ne yapılacağı hakkında intihap encümeni bir karar ittihaz ederek bildi mini ilân etmiştir. Bunlar arasında karecek ve idare heyeti de bu kararı tet dınlardan Ahenk gazetesi sahibi Cevriye kik edecektir. İcabına göre ya İntihap İsmail, Hasene Nalân, Rabia Arif H !ar tasdik edilecek veya fesih karan verile vardır. Namzetlerin dokuzu doktor, on biri avukat diğerleri tacir, çiftçi ve saicektir.> redir. Bunlar arasında üç te Musevl varBiiyükada intihap listesini kim dır. çaldt? Karşıyaka'da belediye için seklz namBüyükada İskele meydanındakl İnti zet irae edilmiştir. Hizmet gazetesi sahib' hap listesi, müddeti kanuniyesinden bir Zeynel Besim Bey de bu namzetler mesaat evvel çalınmıştır. Bu hususta Vali yanmda bulunmaktadır. Orhangazi'de intihabata iştirak etmemişlermiş ! Dün sabah Fatih'te Çarşamba'da üç kişinin ağır surette yaralanması ve bir kişinin ölumile neticelenen bir cinayet olmuştur. Ayni mahallede oturan deli Ömer namında bir arabacı hayvanlanni nallatmak üzere nalbant Mustafa'nın dükkânına gitmiş, o sırada Mustafa başka bir hayvanı nallamakla meşgul olduğundan Omer'e biraz beklemesini söylemiştir. Bundan muğber olan Ömer, Mustafa'ya küfretmeğe başlamıştır, dükkânda bulunan ismail, Recep ve Nuri ismindeki diğer arabacılar araya girmek istemişlerse de deli Omer tabancasmı çekerek sağa sola ateş etmeğe başlamış, orada bulunanların dördunu de ağır surette yaralamış ve kaçmıştır. Mecruhlar hastaneye nakledılirken nalbant Mustafa yolda ölmüştür. Diğerleri tahtı tedaviye alınmıştır. Deli Omer yakalanmıştır. Feci birkaza Bir araba devrildi, bir kişi öldü Dün saat üçe doğru Kartal Yalcacık yolunda feci bir kaza olmuştur. Arabacı İsmail ağa arabasına bazı yolcular alarak Kartal'a gıderken Bocekli denilen yerde istıkametini değiştirmek istemiştir. Bu esnada hayvanlar ürk tüğünden ismail ağa arabayı idare edememiş ve koşan hayvanlar o civarda bulunan bir bostan kuyusuna yuvarlanmışlardır. Bu kaza neticesinde arabada bulunan Asan âtika müzesi memurlarından Reşat B. feci surette ezilerek vefat etmiş ve arabacı da ağır surette yaralanmıştır. Arabacı yamağı kazadan evvel arabadan atladığmdan kurtulmuştur. Selîm B.in davası izmir'e nakledildi "Son Posla,, mes'ul müdürünün "Hizmet,, gazetesi davasile tevhiden muhakemesine karar verildi İzmir'de intişar eden «Hizmet» gazetesinden naklen aldığı bir makaleden dolayı hükumetin manevl şahsiyetini tahkir cürmile Ağırceza mahkemesine sevkedilen «Son Posta» gazetesi mes'ul müdürü Selim Ragıp Beyin muhakemesine dün sabah kalababk bir sami kütlesi huzurunda başlanmıştır. Selim Ragıp Bey, tahliye edildiği için gayrimevkuf olarak salona girmiş, maznun mevkiine oturmuştur. Reis Hasan Lutfi Bey evvelâ Selim Ragıp Beyin hüviyetinl tesbit etmiş, Selim Bey, İstanbul'lu olduğunu, 315 tevellütlü bulunduğunu, bekâr olup şimdiye kadar mahkumiyeti olmadığını söyledikten sonra mustantik kararnamesi okunmuştur. Kararnamede, «Hizmet» gazetesinden iktibas ve hiç bir mütalea bile il&vesine lüzum görülmeden neşredilen «hükumet nasıl men'e çalıştı?» unvanlı makalede hükumetin hareketinin cebir, zulüm, ceberut kelimelerile tavsif edilmesi tahkiri mutazammm görülmüş, bu makaleye bir mütalea ilâve edilmemesi de bunSelim Ragıp B. muhakemeri ları tasvip eder mahiyette telâkki edilesnannad miştir. Cürüm neşir vasıtasile işlenmiş Ragıp Beyin vekili İrfan Bey de: olduğundan Selim Ragıp Beyin lüzumu Suçun beraberce işlenmesile ayn muhakemesine karar verildiği bildiriliayrı işlenmesl arasında fark vardır. Buyordu. rada beraberce hareket edilerek işlenmiş bir cürüm mevcut değildir. Neşirden Müddeiumuminin mütaleası Kararname okunduktan sonra Müd mütevellit cürüm, başlı başına bir cürümdür. Eğer ortada bir cürüm varsa o deiumumî Cemil Bey ayağa kalkarak: Reis Beyefendi, müsaade ederseniz da İstanbul'da müstakilen yapılmış deolmadığı vazife hakkında bir maruzatta buluna mektir. Nakli davaya lüzum kanaatindeyim. Demiştir. cağım, dedi ve ilâve etti: Makamı iddia, buna itiraz ederek de Selim Ragıp Beyi, hükumetin manevî şahsiyetini tahkir cürmile maznu miştir ki: nen huzurunuza sevkeden suç, İzmir'de Matbuat cürmünde suç yazılardır. intişar eden «Hizmet»gazetesinden nak Bu yazılar hakkında burada bir mana len alınmış ve neşredilmiş bir makaledir. ve o manaya göre de bir karar verecekBu makaleden dolayı İzmir'de de ayni siniz. İzmir'de de ayni yazıya mana verigazete aleyhine ve ayni cürümden dola lecek ve karar sadır olacaktır. Her iki yı dava açılnuştır. Tahkikat orada da mahkemenin ayni cürüm hakkında ayrı ikmal edilmiş, keyfiyet mahkemeye in ayn kanaate sahip olamsı ihtimal datikal eylemiştir. Her iki davada da bir hilindedir. Bu ihtimali bertaraf etmek iirtibat mevcuttur. Ceza usulü muhake çin nakli davaya zaruret vardır. Demişmeleri kanununun 2 ve 3 üncü madde tir. leri bu nevi davalann tevhidini amir İrfan Emin Bey, iki mahkeme böyle bulunmaktadır. Bu itibarla ayni suçtan maznun olaniarm tevhiden muhakeme ayrı ayrı içtihatlarla başka başka kasi icap ettiğinden bu davanın İzmir'deki rarlar ittihaz etse bile bu kanaatlerin dava ile tevhidini ve davanın İzmir'e ve içtihatlarm sureti telifi Temyiz mahkemesine ait bir iş olduğunu söylemiş, naklini talep ederim. Demiştir. Selim Ragıp Bey de bu bahis üzerinde Selim Ragıp Beyin vekilinin vekilinin sözlerine iştirak ettiğini ilâve müdafaası etmiştir. Makamı iddlanın bu talebine. SeUm Bunun üzerine heyeti hâkime bir karar ittihaz etmek üzere müzakereye çenin vaziyeti vahimdir. Cumhuriyet Zaro ağanın şehrimizde .kilmiş, kırk beş dakika devam eden mübulunan ailesi bu haberden henüz ma zakereden sonra avdetle verilen kararı lumattar değildir. Aile efradı Zaro ağa tefhim etmiştir. Bu karara göre: SeJim nın bir kazaya kurban gittiğlne ihtimol Ragıp Beye isnat olunan cürüm, İzmir'vermek istememekte ve bunun son za deki «Hizmet» gazetesinden nakli suremanlarda para sahibi olan Zaro ağanın tile vaki olmasma, diğer maznunların servetini elinden almak için tertip edil da İzmir'de ayni cürümden dolayı mumiş bir desise olduğuna hükmetmekte hakeme edilmekte bulunmasına binaen işbu davanın tevhiden İzmir'e nakli mudir. vafıkı kanun ve adalet görülmüştür» c Galatasaray bayramı dün akşam bitti Mustaf a Şeref Bey Mustafa Şeref Bey, devlet ve millet işlerini, ilmî prensiplere irca etmiş olmak kudretile mütemayiz genç bir devlet adamımızdır. Biz, kendisini Avrupa'da tahsil eden f Türk'lerin, bu işi en iyi başarmış olanı olarak biliyoruz. Mes'uliyetini deruhte ettiği feyizli saha, kendisinin meçhulü olan bir âlem de de ğildir. Diyarbekir meb'usu Aydın'lı Zekâi Beye gelince, bu arkadaş, muntazam çahşmanın bir nümunesi sayilabilecek kadar himmetli ve gay Zekâi Bey Yeni hükumette, kuvvetli bir hükumet manzarası muvacehesinde bulunduğumuzu kaydedelim. Cumhuriyet Halk Fırkası, biraz başı sı kılınca işte ortaya yepyeni bir hü kumet çıkardı. Bu vesile ile bu fırkanın daha başı sıkılırsa bir kaç hükumet daha teşkil edecek kuvvetli unsurlara malik olduğuna biz dikkat etmiş olduğumuz gibi, onu herkes te böyle görebilir. Demek ki, C. H. Fırkası, haki katen milletten çıkmış ve bu mil letin ihtiyaç ve haysiyetine daima ve kolaylıkla tercüman olabilecek kuvvetli, millî bir fırkadır. En son tahlilde ortaya çıkan hakikat işte budur. Gazi'nin riyaset ettiği bir fırkanın, böyle olması ise esasen tabiî görülmek lâzımdır, değil mi? YUNUS NADİ Kuvvetli bir hükumet manzarası I Tiftiklerimize dair bir rapor Gayrımübadillerin üç talebi Perşembe gunü şehrimize gelen İstanbir an evvel ve sür'atle tevzii, 2 Garbî yeti reisi Hüseyin Bey son zamanlara kadar bir türlü halledilemiyen gayrimübadillere ait hususat hakkında yeniden teşebbüsatta bulunmak üzere cuma günü ikinci reis Celâl Beyle birlikte Ankara 'ya gitmiştir. Hüseyin ve Celâl Beyler Maliye Vekâleti nezdinde üç mes'ele hakkında teşebbüsatta bulunacaktır: 1 Yunan'lılardan alınan 125 bin İngiliz lirasının ilk taksiti olan 62,500 İngiliz lirasının çok muhtaç bir vaziyette bulunan gayrimübadillere, alacaklanna mahsuben âcil bir tedbir olmak üzere bir an evvel ve sür'atle tevzii Garbî Trakya'da bir çok mal bıraktığı halde bugün tamamen yurtsuz kalan gayrimübadillere bir yuva sahibi olmaları için, verilecek bonolarm mümkün olduğu sür'atle tevzii, 3 Gayrimübadiller matlubatmm ne kadar olduğunu anlamak ve tevziata bir an evvel başlanabilmek için musakkafatm kıymetlerinin takdiri.. Gayrimübadiller cemiyeti tevziat komisyonu evvelce sırasmı kaybeden istihkak sahiplerine tevziata dövam etmektedir. Galatasaray kulubunun 25 inci yıldonümünü tes'it için tertip edilen bir haftalık spor bayramı dun akşam bitmiş ve bu münasebetle Galatasaray lisesınm konferans salonunda bir içtima tertip edilmiştir. İştimada kulüp muhasebecisi Suat B., bayram eaıasında, Fransız atletlerile müsabaka. İngiUz;lerle boks, Avusturya ve Macar fuibolcularile beş maç yapıldığını söylemiş, bir kaç gün evvel vefat eden Ibrahım Tosun Beyin hatırasma hurmeten bir dakika sükut edilmesini tekllf etmiştir. Muteakıben, kulubun müessislerinden Abidin Daver Bey, Galâtasaray'ın 25 senelık tarihçesini anlatmıştır. Abıdm Daver Bey, Galâtasaray'ın an'anesi kaderşinaslık ol duğunu soylıyerek kulubun azız şehit ve o|lulerıni hurmetle yadetmeğı ıik vazife addetmiş, sonra «Galatasaray, ateş ve guneg yurdu, seneler ve seneler suren karanlık ve korkunç bir geceyı, spor sahasında aydınlatan ilk nur olmuştur. Istıbdat ve saltanatla uğraşa uğraşa doğan kulubumuz, bu itibarla bir hürriyet muessesesidir> Demiş, kulübün nasıl teşekkul ettiğini ve bugune kadar spor hayatımıza yaptığı nıuhım hizmetlerl birer birer izah etmiş ve «bu irfan yuvasında doğan kulubumuzun babası da, anası da Galatasaray mektebidir. irfan, hiç bir zaman sönmiyen ilâhî bir güneştir. Onun için o güneşten nur alan yurdumuz da ebediyen yaşıyacaktır.> Demiş ve pek çok alkışlan mıştu. Muteakıben, Galatasaray'ın emektar oyunculanndan Necip Beye alkışlar arasında kulüp tarafuıdan bir altın saat hediye edilmiştir. Rist'in raporu ( Birinci sahifeden mabait ) dan bir moratoryom talep olunabileceğini beyan etmektedir. Ayni zamanda kambiyo tahvili mes'elesinde memleketin kudreti haricinde bulunan bir miktar için (moratoryom dahi hesaba katılmak şartile) bir banka kredisi lâzım gelecektir. Tahvilden maksat Türk parasının ecnebi parasına tahvilidir. Rapordaki esas fikir şudur: Turkiye kendisine ve ecnebi sermayedarlara bir imhal müddeti vermelidir. Bu müddet zarfmda memleketin iktisadî siyasetinin veçhesi ve iktisadî vaziyetin nasıl inkişaf ettiği gorülebilmelidir. Ancak böyle bir devrin nihayetinde gayet vâsi ve şümullü ıslahat icra ve tatbik olunabilir. M. Rist'in bu telkinatına karşı söylenebilecek yegâne mütalea şudur: Turkiye Osmanh düyunatmdaki hissesine ait tediyatma moratoryom verilmesini memnuniyetle telâkki edecektir. Fakat İsveç'lere ve Alman'lara ait demiryolu inşaatından dolayı olan taahhüdatına karşı moratoryom talebinde bulunmağı sureti mahsusada arzu göstermemesi muhtemeldir. Diğer dayinleri zikre bacet yoktur. u sene fiat 120 de cıçıldı, son Cemiyet reisleri Hiiseyin ve günlerde 110 kuruşa düştii Celâl B. Ankara*y a gittiler Tiftiklerimizin vaziyeti umumiyesine dair bir rapor tanzim edilmiştir. İhtisas komisyonu azasından bir zat, tiftik ticaretimiz hakkında şu malumatı ver miçtır. < 1928 senesinden müdevver 5 bin balya tiftik Ue 1929 hasılatı 45 bin balyayı bulmuştu. Geçen sene bunun 25 bin balyası satılmıştır. Bir balyanın 7080 okka olmasma ve bir okkasınm fiatının da 190 200 kuruştan satılmasına göre memlekete asgarî 3 buçuk milyon lira girTTiiştir. Sene nihayetine doğru fiatlnrda müthiş bir tenezzül başlamış ve 90 kuruşa kadar düşmüştür. Bu senenln tiftik mahsulü geçen seneden fazla olmuştur. Geçen seneden müdevvpr 20 bin balya ile bu seneki hasılat 70 bin balyaya baliğ olmuştur. Bunun şimdiye kadar 22 bin balyası satılmış, elyevm elli bin balya kadar kalmıştır. Bu sene fiatı 120 den açıldı ve 110 kuruşa kadar düştü. Tiftiklerimiz için tagşiş ve tip mes'eles1 mevzuu bahisolamaz. Anadolu şehir ve havalileri cihan piyasalarınca tanılmış birer «tip> tir. Meselâ Ankara, Akşehir, Konya, Yozgat, Afyonkarahisar ve havalileri mallarmı alıcılar çok iyi tanırlar. Tabiatin bizim muhite bahşettiği telleri ince olan nefis tiftiklerimizi Ame ' Zaro Ağa Fecİ bir otomobil kazası geçirdi Vahim surette yaralanan zavallı Zaro Ağanın son resimlerinden biri rika'hlar ve Ingiliz'ler kendi tiftiklerile Nevyork 26 (A.A.) Bir müdharman etmektedirler. dettenberi Nevyork'ta bulunan ZaEn birinci tiftik Afyonkarahisan'nda ro Ağaya bir otomobil çarpmış ve yetişmektedlr.> kendisini yaralamıştır. Zaro Ağa Bir müddettenberi hasta olup Fransız hastanesinde tahtı tedavide bulunan Yanya'h merhıun Saffet Efendi kerintesi ve Rados'lu Faralyalı zade Mehmet Ihsan Beyin refikası ve avukat Cezmi ve tüccardan Ulvi Beylerin hemşiresi Nesime H. genç yaşmda vefat ederek ailesi efradını eleme garketmiştir. Cenazesi bugün Teşvikiye camiinden kaldırılarak ailesi makberesi olan Topkapı'ya defnedilecektir. İrtihal

Bu sayıdan diğer sayfalar: