Galyum-Aluminyum-Arnsenid bili- şimleri veya germanyum ve silisyum gibi elementler kullanılmaktadır. Polimer ışık iletkenlerinin bu dere- cede kullanılan sahası bulması birçok değişik alanda bu yeni teknolojinin kullanılma gerekliliğini gündeme ge- tirmiştir. Fakat telekommunikasyon- da, yerel bilgisayar ağlarında ve üre- tim otomasyonunda kullanılacak bu güçlü veri iletişim sistemlerinin eski- leriyle değiştirilmesi oldukça önemli finansal problemler doğurmaktadır. Aslında aynı sorun uzun mesafe- lerdeki cam veri hatları içinde sözko- nusudur. Buralarda sadece en yüksek saflıktaki pahalı “*“Ouarz”' cam bildi- ğimiz klasik bakır kablolara göre bir alternatif oluşturmaktadır. Daha kı- sa mesafelerin sözkonusu olduğu ye- rel alanlar için çok daha ucuz Poli- metilmetaaktrilat (PMMA) ve Poli- sitirol gibi maddeler üzerinde deney- ler yapılmaktadır. Cam kablolara göre polimer ilet- kenlerin üstünlükleri oldukça fazla- dır. Bunların üretimi oldukça ucuz- dur, işlemesi kolaydır, titreşimlere dayanıklıdırlar ve büyük çaplarda da- ha esnektirler. Ayrıca basit ekleme yöntemleri bir veri iletişim sisteminin fiyatını oldukça düşürmektedir. Optoelektronik bir dönüştürücü sinyalleri ışığa çevirmektedir. Polimer kablolar için sayılabilecek . dezavantajlardan ışığın sönümü, kı- sa mesafeli yerel ağlar için fazla önemli değildir. Fakat sadece 90 de- “Teceye varan bir ısıya karşı dayanık- lşlık araştırmacıların kolay kolay göz- ardı edemeyeceği bir konudur. ' Yukarıda sayılan maddelere flor _(maddı:s'inin katkısıyla ışık kaybı ve * sıya karşı dayanıklılık bir derece iyi- leştirilmiştir. iArtan flor katkısıyla iletkenin işlev gösterdiği dalga boyu değiştirilmiş ve 650 nanometreye ge- " tirilmiştir. Bu dalra boyunun özelli- ği ışık spektrumunda görülebilen böl- gede yeralmasıdır. Böylelikle bir ba- kışta kabloda bir arıza olup olmadı- ğı gözlenebilecektir. Bu yöntemin di- ğer bir iyi yanı ise polimer iletkenle- rin dalga boyu 830 ile 15000 nano- metre arasında değişen cam kablola- ra yaklaşmasıdır. Bu yaklaşımın sonucunda uzak mesafelerde kullanılan cam kablolar ve lokal bölgelerde kullanılan polimer iletkenler arasında uyum sağlanmak- ta ve bu iki sistem birbirlerinin eksik- lerini kapatmaktadır. Tüm bunlara rağmen polimer ilet- kenlerin şu anki durumu yeterli de- ğildir ve kapasite, uzaklık gibi özel- likleri daha iyileştirilmelidir. Yerel komunikasyon ağları için şu anki özellikler yeterli değildir. Günümüzde polimer iletkenleri kullanan tek branş ötomobil endüst- risidir. Örneğin Opel'in Ömega mo- delindeki klima düğmelerinde ışığı yayan polimer iletkenler kullanılmak- tadır. Böylelikle bu düğmelerin gece kullanımında büyük kolaylık sağlan- miştir. Aynı şekilde Blaupunkt'un araba teyplerinde kullandığı ve “Night-Design” diye adlandırdığı sis- tem yine ışığı yayan polimer kablo- larla gerçekleşmiştir. . Bazı Japon araba üreticileri de ye- ni ürünlerinde polimer iletkenleri sin- yal iletimi için kullanmıştır. Birçok modelde ön konsolostaki klima ku- manda devreleriyle motordaki fan arasındaki iletişim yeni tip iletkenlerle sağlanmaktadır. Bilgisayarlardaki fonksiyon grup- ları arasındaki veri transferi normal- de cihazın içindeki ““Bus” adı verilen hatlardan yapılmaktadır. Bilim 13