Kendimiz , Müşdecimiz , Kurtarıcımız'dan ? ————— | HAKİKAT | İstemeği bilsek her şeyi Allaha, kabul edileceğini bilerek dua edi- 5 . ayrıca biliniz ki, gaflet dolu kalble edi- Hiç ecek dua makbul değildir. Allahın, yükselen ellerine ve yalvaran ağn makbul olmak imtiyazını verdiği dua makamlar DUA | Şüphesiz üç kimsenin duası, Allah indin- bali de makbuldür. Birincisi evlâdına babanın, misafirin, üçüncüsü de mazlumun ikincisi du İslâmda dua, ber şeyden evvel fert irade ve ted- birini harekete çağıran ve ondan sonra her şeyi Allahtan beklemeğe davet eden bir hikmettir : Üç kimsenin duası, Allah indinde mak: harap bir eve orada MODE ve «Yarab, beni hıf- Öbürüde oadamki, sokak ortalarında vi kalkar ve malının muhafazasını ister. Daha öbürü de o adam ki, salıverdiği hayvanı yl di «Yarab- bul değildir. Biri o adam ki, iner, zet» diye dua bi, hayvanımı tut» diye yalvar Duaların en güzel ve halisi, bir mümin alanı bü- tün riyaların dışında ve gıyabında edilendir Mü'min ne arkasından edeceğin dua reddolunmaz taca satın almam AHLÂK | Ahlâkımızda ödemek azim ve bir fert yoktur ki, niyetinde bulunsun da Allahın yardımı ken- disini takip etmesin. Görülüyor ki, gali “e başkasının malını tasarrufta, oluyor. Ulvi ahlâ niyetleri ei Mr e ece ker para veren, südiyle Gs için bi mub- ko BORÇ borca sadakat, ere evvel onu niyeti, birinci ebemiyet DOGULU ödemek borç almak gibi şekiller, ancak t, muhafaza halis veğiyi fi bir biyetle: kltekiğe ve Allahın yardımına nail k ai, İm li her mevzuda ei muhafaza veya H malın y borç niyetiyle. ei Üzahüterini yerine getirmeleri için Allah yardım eder. Kim halkın malını ortadan kaldırmak kastiyle alırsa Allah da onu ortadan kaldır İslâm ahlâkında sade borcu ödemek a , yalnız ei ei vermek, her türlü vermek vardır. eminden veya borç ÖİkMaK yun ve inek teslim eden, yolunu ie erkin bir adama istikametini bulsun diye rehber olan, bir köle azad et- mişçesine ecr kazanır. ara münasebeti davasını . billürlaş- e tıran şu harikulade ölçüye akınız: Ben, bedeli yanımda yokken hiç bir şey ii Hikmet Sahibinin — Abdinin — Kölesi DiNENİZİ ÖĞRENİNİZ KİYAMET GÜNÜ Dinimizin bütün saffet ve asliyetiyle dış ve ana em belamı bu yazıları İn esâslarindan biride Kıyamet Gününe inanmaktır.Bu inanış, üstünde yaşadığımız dünyanın meçhul bir zaman vadesi içinden gelip meçhul bir zaman vadesi içinde nihayet bulacağını tazammun eder. Kur'andaki sarih âyetlere göre, dün- yanın, içindeki bütün eşya ve hadiselerle beraber . takdir edilmiş olan vakti dolar dolmaz Sür nefholunarak ve Allahın bıra- yerdeki ve gökteki canlıların hepsi ölüp gidecektir. Toprak, deniz, dağ, kaya, her şey köklerinden koparılıp birbirine vuru» lacak ve her şeyin zerreleri bir toz halinde uçacak, dağılacaktır. Gök yırtıhp açılacak, göklerin kapıları görünecek ve ikinci bir münevver Türk gençliğine ithaf ediyo Sür çalınınca, herkes, gelip geçmiş herkes, mezarından kalkacak, dirilecektir. Bu müt- hiş güne âit bütün tasavvurlar ve hayaller bu husustaki Kur'an nasları ve Hadisler müstesna, takdir olunabilir ki, hakikatin, dehşeti önünde son derece basit olur. Bize düşen, Kıyamet Gününe, Son Güne, şekli üzerinde Kur'an ve Hadisten öğrendiğimiz kadar teferruatla iktifa edip sadece inan- mak ve bu hususta kocakarı hayallerinden çekinmektir. Kıyamet Günü haktır ve o müthiş günün şekil, Kur'an ve Hadisten öğrendiğimiz şeyler müstesna, Allahın en büyük meçhullerinden biridir. Bugün müs- bet bilgilerin de az çok sezmeye ve dünya- nin bir sonu olduğunu anlamaya başladığı Kıyamet günü mevzuunda vakit ve zaman tayini hiç kimseye verilmiş bir hak değil- dir. Bunu Allahtan başka kimsenin bilme- diği ve bilemeyeceği, Âyet ve Hadisle nas- landırılmıştır. Kıyamet Günü bilinemez; iakat bazi alâmetleri veya yakınlık ifade- leri bildirilmiştir. Bunlar arasında Hazreti İsa'nın semadan nüzulü ve Deceal”ı öldürüp Peygamberimizin (Salât ve Selâm ona olsun) şeriatiyle hareket etmesi ve yeryüzünda İslâmdan başka millet bırı nakiller vardır. Mü'minlere düşen, kat'i ve sarih Hadislerin ifade çerçeveleri içine tek hayal ve his karıştırmaksızın, zamanı meçhul, fakat ansızın olacağına iman ede- rek Kıyamete inanmaktır. akmaması gibi 5 amima - . anki