£e bile » enerji ve cesareti ile bumevkte A Küçüktenberi kötürüm olan M. Ruzvelt, fi T ü seldi: Ruzvelt, kimdir, nasıl çalışır? M. Ruzvelt senede 13 bin İngiliz| lirası maaş alır Reis sinemaya gitmez. Seyahati se- ver ve çok eğlenir! Zevcesi,ikinci mevkide seyahat ve dur- madan kocasının eskilerini tamir eder M. Ruzvelt zevcesi ve aile efradı ile bir aruda Yalnız yeni dünyada değil, cihanın her tarafında, gazete- lerde ve bütün — mecmualarda adı geçen Amerika Cumhurrteisi Ruzveltin krallardan ziyade kuv- vetli bir şahsiyet olduğunu bilen- ler, çok değildir. Zannedilir ki Ruzveli, madem- ki maruf bir şahsiyettir, onun tânınmış olması muhakkaktır. Halbuki, bu kanaat kadar boş bir şey yoktur. Zira, Ruzvelti yakından tanıyaı smini işi- teülerin binde birini dahi teşkil etmez. Amerika Cumhurrcisi, küçük yaştanberi kötürümdür. Bu müd- hiş illetin pençesi altında Ruz- volt, harika sayılacak derecede kuvvetli enerjisi ve fevkalâde cesareti sayesinde Amerika cum- hur riyasetine kadar yüksel- miştir. Ruzvelti yıllarca evel Amerika Bahriye Nezareti müsteşarlığın- dadaâ, şimdi olduğu gibi kötü- rüm görüyoruz. Fakat o, sıhhati için binbir tedbire başvurmak- tan hali kalmış değildir. Hatta şimdi bile.. Amerika cumhurreisi, pek er- ken uyandığı halde sabahları yatağından geç çıkar. Yatak odasında, bülün gazeteleri okur. Kâtipleri tarafından kesilen ve ona, ayrı bir dosya içinde su- nulan gazete parçalarından baş- ka, baber almadığı gizli bir şey kalmasın diye, bütün gazeteleri baştanbaşa tetkik eder. Gazete okum, tâ saat dokuza kadar devam eder. Ruzvelt, gazeteleri tetkik ettikten sonra da yatak odasından çıkmadan kahvealtı- snı yapar ve bu esnada en mühim postayı açarak gelen evrakı okur. Amerika Reisicum- huru, bu sırada hususi kâtiple- rini kabul eder ve onlara tali- mat verir, Kahvealtı bittikten sonra gün- lük Mmesaisini hazırlıyan reis, bizmetçilerin yardımile beyaz sarayın birinci katına iner. Bir yığın salonları ihtiva eden beyaz sarayın birinci katında aile halkı oturur. Sarayın bir ucunda küçük bir müze vardır. Kabul — salon- Tarı biribirine bitişiktir. Bu sa- onların merkezi bir yerinde, — reis$ Ruzveltin çalışma odası vardır. Ruzvelt, yalnız yorucu - İşler bir çok meselelerle meşgul ©- lur. Bu odada saat bire kadar masası başında ve faal bir halb- de kalan reis, hem çalışır ve hem de ekseriya yemek yer. Günde bir iki nazırın gelip, Ruzveltle ayni odada yemek yedikleri vakidir. Bu yemekler- de yalnız meyva bulunur. Amerika Cumhurreisi, harici vak'alar ne olursa olsun, bun- larla alâkadar olur ve en kü- çük teferratüa kadar malümat almağa çalışır. Ruzvelt, öğleden sonra da müstemirren saat 6 ya kadar çalışır. Fakat ondan sonra me- sai odasında bir dakika bile kalmaz. Reis, günlük mesaisini - biti- rince, husust bir banyo alır, bir az istirahat eder ve mütca- kıben 7,30 yemeği için simo- kin giyerek yemek salonuna götürülür. Ruzvelt, sinemaya gitmez, fa- kat her gece sinema ona gelir. Reis, gözlerinin yorgunluğunu gidermek için bazan uzun müd- det uyur gibi bir vaziyette kalır. Fakat, neşeli komedyaya aid bir şey oynandığı vakit de göz- lerini en çok açar ve hatta ağzınıl. Ekser ya da ellerile ba- caklarına vurur. ve güler. Zira herkesten fazla gücr. O, ca fena bir piyesi seyrederken bile en İfazla eğlenmeği bilen bir adamdır. Kabulden çok hoşla- nır. Her gece dos'larından - iki üç kişi yanında bulunur. Bu dostların, bazan 10 kiş ye baliğ olduğu vak 'dir. Ruzveltin reisliği Amerikaya kaça mal olur Amerika — Cumhurreisi, çok yüksek maaş almaz. Senede aldığı para, iki milyon frangı geçmez. (Takriben on üç bin İngiliz lirası) Halbuki Amerika- nn meşhur sinema artiststlerin- den (Gary Coper) in, senede on milyondan fazla kazandığı herkesçe malümdur. Şu halde, çok müşkül olan bu kadar va- zifelere mukabil Amerika Cum- hur reisinin aldığı maaş, meşhur bir artistin senede kazandığın- dan beş defa azdır. Reis'n gi ğü —bütün işler, Amerikan milletine senede on beş milyona mal olur. Bu mas- raflara, bütün Birleşik hükü- metler iştirak ederler. efradı için aldığı elbiselerle ça- maşır ve ayakkabı masraflarını ve iaşenin, mükeyyefat nevin- den küçük bir kısmını kendi cebinden verir. Denilebilir ki, Amerika Cumhur reisi, beyaz saray tarafından iaşe ve ibate olunur. Ve bu masraflar da millet tarafından verilir. Beyaz sarayın, Reisicumhur ve gilesi içn ne kadar masraf yaptığını anlamak noktasına ge- lince, bu masrafların, 1935 se- vesinde iki yüz bin Fransız frangını geçmediği kaydoluna- bilir. Beyaz saraydaki hizmetçilerin aylıkları da millet tarafından tesviye olunur. Cumhurreisi ile karısı, istedikleri kadar hizmetçi istihdam edebilirler. Ruzveltin, hâlen 28 hizmetçisi vardır. Bun- ların 12 si şoför, 8 zivaraba- cıdır. Cumhurreisinin — otomobil ga- rajı için senede bir milyon frank tediye olunur. Beyaz evin doktor, dişçi ve ilâç paraları da hükümet tara- fından verilir. Ruzvelt seyahati çok sever Ruzveltin seyahate olan sevgi ve temayülü, hayrete sayandır. Kendisi, yapacağı — seya- hatler için senede maktu olarak 800 bin frank (beş bin İngiliz lirası) alır. Ruzveltin seyahat mekanizma- sı da oldukça eğlencelidir. O, indiği otelden evve â masrafı anlamak ister. Fakat otelciler, kızararak, Amerika Reis cumhur- larına gösterilen an'anevi hür- mete riayeten parâ almak iste- mezler, Ruzvelt, trenle yaptığı se- yahatle ona hususi bir va- gon verilir. Beyaz ev n an'ane- sinde her ne kadar cumhurrcisi için hususi vagon istemek yok- sada, şimendifer idareleri, say- gı maksadile verirler. Ruzveltin seyahatlerinde ken- disine refakat eden gizli polis- ler, kâtib ordusu ve gazete mahabirlerinin seyahat navlun- larında büyük tenzilât yapılır. Bu tenzilâtın, yüzde altmış de- recesinde olduğu tahmin edile- bilir. Bu tenzilâttan, bizzat cumhurreiside — istifade eder. Hatta, bir Amerikalının şimen- difer masrafı olarak verdiği yüz dolara karşı cumhurreisi, yalnız 40 dolarla seyahat eder. Ruzveltin, bu tenzilâttan ve gösterilen kolaylıklardan istifa- de ederek sik sık seyahate çik- tığı zanolunursa aldanılır. Çün- kü Ruüzvelt, esasen Amerikan milletinin iyil, sever o: y B'—*ylı evden arasıra uzak- ANADOLU 'Ahmed Zogonun nişanlısı; islâm olacak mı? ne yapar, Kral, Macar Koni ona tacı tesini nasıl sevdi, nasıl uzattı? Arnavud kralı, dört hemşiresile. (Kenarda gördüğünüz genç kız da yeni nişanlısıdır) Bu gün bütün Balkanlıları meşgul eden hâdise; — kırk yar şında bulunan Arnavudluk kralı Ahmed Zogonun, kraliçelik ta- cını cidden güzel, esmer, sevimli bir kız olan Kontes Geraldine giydirmek kararıdır.. Kontes Geraldin; Fransova Jozefin mabeyinc si Kont Ap- panyinin kızıdır. Sihirkâr na- zarları, mütevazin endamı, c: gözelliği ile Budapeşte, Viyı Venedik ve nihayet Tiran yü sek mehafilinin alâkasını üze- rinde toplamıştır. Kontes, Arnavudluk hüküm- darı ile Venedikte tanışmış ve bir gecede kralın kalbinı fethet- meğe muvaffak olmuştur. O, gece kral; kontesin cazi- besinden kurtulamamış, kendi- sine memleketinden uzun uza- dıya bahsetmiş ve.. Bu yurdun kraliçeliğini — kabul — etmesini ondan istemiştir. Bu kraliçelik için de yalmız bir tek şart ileri sürmüştür: Müslüman olmak! Venedik görüşmesinden sonra Vaşingtonun * siyasi muhitinden âzade ka'mak ve beni, yumruk- larile ikaz eden köylülerle, de- nizcilerle yakından temas etmek fırsatını bulmak içindir. Bu se- yahatler, bana daha fazla bir istirahat temin eder. Çünkü mu- vazenemi ancak bu şuretle bu- labil yorum. Deder. Ruzveltin Potamar yatında 30 kişi vardır. Ruzvelt, harb gemi- lerile seyahat ettiği zamanlarda bu husustaki masrafları hazine verir. Ruzvelt, yat üzerinde gramo- fon dinler, balık avlar ve ken- disine refakat eden mutemed kâtiplerile basbıhallerde bulu- nur. Ruzvelti hiç bir zaman terk etmiyen ve onu çok seven kü- Ççük tayfası da vardır. Bunların başında, Reisicumhur - seçildiği zaman demokrat partisinin ka- rargâhında bulunan ve bilâhare Ruzvelt tarafından Beyaz saraya alınan telefoncu da vardır. Ruz- velt, refakatiınde bulunan kuv- vetli mesai erkânı sayesinde nerede bulunursa bulunsun, her an Vaşingtonla daimi bir temas hâlindedir. Telgrafçıları, telefon- cüları ve kâtipleri onun sağ elidir. Rüuzveltin ses hafızası Amer.k Cumhurreisi, harikul- âde bir s:s hafızasına ktir. O, bir defa sesini işitt ği bir adamı kolayca unutmaz, her zaman sesinden tanir. Madam Ruzvelt Ruzveltin hayatım — gösteren kral ile kontes arasındaki ma- cera her tarafa yayılmış, fakat güzel Geraldin kat'i bir cevab vermemiş; onun, Tirânı ziyare- tinde bir kraliçe kadar mutan- tan merasimle karşılanmasma rağmen.. Saray emirnameleri vakit vakit tebliğler neşri ile bu şayiaları tekzbe mecbur kalmıştir. Bu gün ise vaziyat büsbütün değişmiştir. Daima tekzibler neşreden büro bu defa süküt ile mukabelede bulunmuştur. Ve dün de Tiranda nişan me- rasimi yapılmıştır. Şimdi Peşte ve Tiranda, her- kes biribirine şu iki suali sör- maktadır: Acaba Kontes Geraldin Müs- lümanlığı — kabul edecek mi? Yoksa, aflarını henüz at- makta olan Tiranlı kadınlar kraliçelerini olduğu gibi mi be- nimseyecekler? Bu cihetler dün akşamki haberlerde de bir sa- rahat bulamamıştır. | kanın birinci leydisi olan Ruz- veltin zevcesi (Mis Eleanor Ruzvelt) i ihmal etmemek lâ- zımdır. Onu yakından tanıyan- ların bazıları: — Fevkalâde sade bir dın.. Demişlerdir. Bu sözler, Ruz- veltin zevcesini çok güzel an- latmağa kâfidir. O, trenlerde yalnız başına seyahat - ettiği zamanlarda bile, ikinci mevki bilet alır, alelâde bir yolcu gibi kalabalık arasında oturur yolda, kocasına ya yeni — jarse- ler örer veyahud da eskilerini tamir etmekle meşguldür. Mis Eleanor Ruzvelt, bir gün kendisine müracaat eden bir reklâm müessesesi: ka- ve hayır müesseseleri zikredeceğiniz S'gara, a ve buna mü- masil müesseseler, size büyük menfaatler temin edebilir. Buna şüphe etmemeniz lâzımdır. Demişti. Fakat Ruzveltin ka- rısı, bu teklifi reddetti. Sonra kendi kendine düşündü ve: — Bu hakikaten bir yenilik- tir. Bu adam belki de teklifinde baklıdır. Böyle: bir şey . -yapılan. ne Çıkar? Diye düşündü ve kocasına aştı, Rüzvelt, isimlerini ken- seçmek şartile bu gibi mü- esseselerin adlarını konferans- larında zikredebileceğini söyledi. Bunua üzerine madam Ruz- velt, kendisine vaki teklifi ka- bul etti ve filhakika, bu gi 2 Şabat 3 tayyare kazası ——— ...—-— Londrada her gün bir tayyare düşüyor! Bordo, 1 (Radyo) — Fransız tayyare kulübüne aid iki kişilik bir tayyare, bu gün düşmüş ve içinde bulunanlar parçalanmıştır. Paris, 1 (Radyo) — Bir as- keri tayyare, Vilakvile tayyare istasyonundan kalkarken,üç yüz metre yüksekten düşmüş ve parçalanmıştır. Pilot yüzbaşı Degro parça parça olmuştur. Londra, 1(Radyo) — Bu gün Londra civarında bir tayyare kazası olmuştur. Askeri tayyas relerden biri, uçarken sakatlan- mış ve bir otomobilin üzerine düşmüştür. Pilot parçalanmıştır. Londrada hemen hemen her gün bir tayyare düşüyor. Mısır kralı Radyo telgrafik kon- gresini açacak Kahire, 1 (Radyo) — Kral Faruk, balaylarımı geçirmekte olmasına rağmen bu gün, ikinci defa olarak İskenderiyeye ha« reket etmiştir. Kral, orada top- lanacak olan radyo - telgrafik koöngresini bizzat açacaktır. Kral, hareketinden evel İtal: ya sefirini kabul etmiş ve İtak ya kralının gönderdiği hediye- leri almıştır. Tuna taştı Buz kütleleri, denize doğru yuvarlanıyor Bükreş, 1 (Radyo) — Tuna nehri taşmıştır. Bu sebeble bazı yerlerde hasarat olmuş ve Ka. lasta şehrin bir kısmı sular ak tında kalmıştır. Bükreş, 1 (Radyo) — Tuna nehrini kaplıyan buz — kütleleri; tedrici surette denize doğru yus - varlanmaktadır. Tunanın, bir kaç gün içindeaçılacağı tahmin ediliyor. Leningradda 10 mühendis daha ku'şüna dizildi Moskova, 1 (Radyo) — Bah- riye mühendislerinden - on kişi Leningrad mahkemesince idama mahküâm olmuştur. Mahkümlar, hükümden bir az sonra kurşuna dizilmişlerdir. Mühendisler, Leningrad deniz fabrikalarında — vukubulan — bir inflâk hâdisesile alâkadar idiler. Amerika |Şanghaya gönderdiği askeri geri çekiyor Vaşington 1 (Radyo)— Ame- rikanın, bir ay evelki hâdiseler. münasebetile Şanghaya gönder: miş olduğu askeri geri çekeceği söyleniyor. Almanya Fransayı protesto etti Berlin, 1.(Radyo) — Alams yanın Paris sefiri Kont Dovolçeb, bu gün Fransa Hariciye Neza- retine giderek bir nota vermiş ve Fransada Alman Nasyonal Sosyalistler aleyhine — yapılan propagandalardan dolayı pro- testoda bulunmuştur. lar aldı. Fakat, yalnız miktarını anlâmakla meşgul oldu ve san- timine varıncaya kadar hayırlı müesseselere sarfetti. Madam Ruzvelte: — Kocanız malül halde neden çalışıyor? Diye soruyorlar. Madam da- ima şu cevabı veriyor: — Ruzvelt, mücadelecidir. O, deleyi çok seven bir adam olduğu