V 4B 44937 Ö” Fi #7 Sinema artisti olmak, aşağı yukarı bugünkü genç kızları rüyalarında bile sürükliyen bir istektir. Onları hiç olmazsa çehrelerin makiyajı, saçları ve bir modası haline gelmiştir. jestleri ile taklit etmek asrımızın Fakat artistler, bu muvaffakıyeti elde edebilmek ve meselâ filimde, temsil ettikleri şahsın Maddi, manevi bütün varlığını yaşatabilimek için, çok yıpratıcı, hırpalayıcı, hatta eritici yorgun- k ve buhran devreleri de geçirirler.. Hatta bu filimler çekilirken yorgunluğa tahammül ede- Miyerek bayılan, kan tüküren ve ölenler bile vardır. Artistler yoruldukları zaman, kendilerini derhal banyoya atarlar. Gördüğünüz fotograflar arasında maruf yıldız Marlen Ditrih de vardır Ve en yukarıda, banyo içinde göze çarpmaktadır. Çamur banyosu da keza, yorgunlukta baş Vurulan bir çaredir ve vücudun bütün ağırlığını almaktadır. Bu meyanda banyo içinde bir nevi nebati yağ da içilmektedir ki, ruha ferah vermektedir. 11 enteressan olan, bir nevi sabun tozudur. Bu toz, muayyen mikdarda suya atılırsa adeta t şekline girmekte ve buradan kaplar içine alındıktan sonra artistlerin, kadınların çırılçıplak Odlan vücuduna başından aşağı serpilmektedir. Bu toz, bir tabaka halinde vücudun üstünde bir Müddet kalmakta ve bu suretle hem cildi güzelleştirmekte, hem de vücudu yumuşatmaktadır. —— a Petrol ararken Yanan bir kalp buldu. Bu filimin adı * Ateşler içindeki petrol ku: Yisu » dur. Fakat mevzu, bir petrol kuyusu- hi n Tttir ıiPllim bir Alman filimidir ve başlıca rol sa- Plerinden olan Jorj Rigod. bir petrol arayı- ve çöllere petrol keşfetmek için çıkmış Petrol yerine Jozelin Goelin sıcak kal- bödır NU NS bulmuştur. n "'llyada büyük te- tahürat yapıldı.. kğ:"’" 3 (Radyo) — İtalyan re kuvvetlerinin tesisi se- Yük devriyesi münasebetile bü: 'Nîu:mhü“. yapılmıştır. Me- & kral ve veliahd ve B. Solini riyaset etmişlerdir. arın Ciano tayyare mey- yangınından daha ateşli, yanan bir kalbe | yetini Bay Delbos Taç giyme merasiminde bulunacak Paris, 3 ( Radyo) — Kral Altıncı Jorjun taç giyme me- rasimine Fransa namına iştirak edecek heyetin riyasetinde B. Delbos bulunacaktır. General Gamelen, Amiral Darlan, general Fekan, Bay “Beyaz girdapta,, “ Sonya Henye,, oynadı 1924 de kış olimpiyad oyunlarında juri-he- oldukça meşgul eden küçük bir kız | vardı. Karlar ve buzlar bile bu kızın haşarı patenleri önünde korkmuş görünüyordu. Bu kızcağız, bugünün maruf sinema yıldızı Sonya Henyedirl. Ve en büyük rolünü “ Be- | yaz girdap ,, filiminde ibda etmiştir. Sonyanın muvaffakıyetlerinde parteneri Don Ameşin hissesi büyüktür. e aa. rALAL AAA AA LALALAAALALA Avrupa Sulh için olgun değilmiş Nevyork, 3 (Radyo) — Mev- suk mehafile göre, Nevyork Heraldin Bay Ruzveltin bey- nelmilel bir sulh konferansı davet teşebbüsünde bulunaca- ği hakkındaki haberi doğru bulmamaktadır. Avrupa henüz bir sulh tek- İnanılmaz hâdiselerden: Firavnun uğursuz kemi- ği şeamet saçıyor! Geceleri şatonun içini hayaller sarıyordu. Kemik, intikamımı al- makta devam Lord Aleksan: dr velzevcesi, Laydi — Seyton Mısırda İravnla- rın — mezarların- da uzun bir tet- kik seyahatin- den Edinburgta- ki malikâneleri- ne döndükleri vakit, birçok es- ki eserler ve taş parçaları arasın- da bir de ke- mik parçası ge- tirmişlerdir. Bukemiğin, ha kiki bir firavn kemiği olduğu döykünektedir: Lord . “ve * Lajdi «Bu”'ke: miği, en kıymetli bir. mücev- her gibi, gayet kıymetli bir mahfazada siyah kadife üze- rinde diğer eski eserler ara- Yıldızın en büyük derdi ——... / ——— Tuvaletten baş- ka ne olabilir ki?. Fakat Bettinin bütün vücui hareketleri bile hesaplıdır. Beti nema yıldızlarından birisidir, fakat çok sevimlidir, vücudu kadar yüzü de güzeldir ve çok Stokfeld, binlerce si- hoppa, kabına bir afacandır! Bettinin her vücud hareketi hesablıdır; evelden tasarlanmış ve muvaffakıyetle tatbik edil- miştir. Bunun için de, Bettinin en büyük meşgalesi, her ha- reket ve... işveye uyacak elbise ve tuvalet yapmaktan ibarettir, demekle yanlış bir iddiayı ileri sürmüş olmayız! sığmaz Bettinin seyahat elbisesini cidden cazip ve caliptir; ras- gele gibi öyle duruşları var dır ki, kesesi kadar aklı da yüklü olanları bile çileden çı- kartabilir. Bu yaman Bettinin banyo kostümlerinden bahse artık lüzum var mı, bilemiyoruz! Bir seyahatta, bir pilâjda Bettiyi gören en nihayet yüz- leri geçebilir, buna rağmen elbise, evza ve harekete bu kadar ehemmiyet veren Betti bütün cihanın gözü önünden edeceğim, dedi Lord ve karısı sında salonlarının en mutena bir köşesine koymuşlardır. Edimburg gazeteleri Lord ve Laydinin avdetini haber verirlerken bu kemikten de babsetmeği ihmal etmemiş- lerdir. Fakat biraz sonra Lordun lüks ve büyük konağında bir şeamet silsilesidir. ki başla- mıştır! Bu kemiğin salona yerleştirildi ğinin daha onbeşinci gününde, malikânenin bir salonunda yan- gin çıkmıştır. Bu yangın o ka- dar esrarengiz şartlar altında çıkmıştır ki sebep ve mahiye- unı ne resmi zabıta, ne ko- nak halkı ve ne de hususi detektifler meydana çıkarabil- mişlerdir. Bir hafta sonra Lordun ye- ğeni hastalanmış, bir değil, onlarca doktor bu gencin ne hastalığını tedavi ne de has- talığın nevini teşhis edebilmiş- lerdir! Yalnız, genç konaktan ve Edimburgtan çıkarak deniz aşırı bir yere sidince hastalı- ğın ani şekilde yok olduğu tesbit edilmiştir. Bundan sonra şatoyu haya- letler istilâya başlamıştır! Bir 'sabah, şatonun genç hizmetçi — kızlarından - birisi, Laydi Seytona müracaat et- miş ve hizmetinden affını istemiştir. Sebebini soranlara da: — Her gece bir hayaletin dolaştığını görüyorum ve bu hayaletin bilmediğim bir dille ve şikâyet eder gibi birşeyler söylediğini duyuyorum. Ben böyle cin ve perilerin istilâsı altında olan bir yerde nasıl kalırım! Cevabını vermiştir: Tabit kızcacağızı — şatoda alıkoymak mümkün olamamış, fakat mesele bununla da bit- memiştir. Bundan birkaç gün sonra şatonun bahçevanı da şatonun büyük ve camlı kapı- sından, kapalı olmasına rağ- men beyaz bir takım hayalet- lerin uçuşurlar gibi çıktıklarını gördüğünü iddia etmiştir. Bir sabah ta bir oda hiz- metçisi, şatonun kıymetli bar- dak ve sürahi takımlarının baş- tanbaşa — kırılmış — olduğunu görmüştür! Lord ve Laydi çok zengin ve aynı zamanda maddiyet rest insanlar olduklarından Eükün bunları birer rivayet ve manasız hayaller sanmışlar ve işin tahkikini resmi ve gayri resmi birçok insanlara havale etmişlerdir. Bütün bu tahkik memurları ANADOLÜ — eaT GA DAG T a L * İA Halkevi köşesi KAT OY SK “CEEA 1 — Halkevi Temsil şube- sinin 4/4/937 Pazar günü saat 15 de urnumi toplantısı vardır. 2 — Her hafta muntaza- man devam eden Halkevi danslı çayları bu akşam da gene saat 18 den 22 ye ka- dar devam edecektir. -— Mığzayede ile fev- kalâde satış Nisanın 4 üncü pazar günü saat 11 de Burnavada Atatürk caddesi istasyon karşısında 55 No. l büyük bahçeli evde Bay Varıpatıye ait fevkalâde lüks ve nadide mobilyaları açık arlırma suretile satılacaktır. DİKKAK: Yolların tamiri dolayısile buügünlerde Burna- vaya otobüs çalışmamaktadır. Sabahleyin hareket edecek tren saatları 8, 5 geçe ve 10,15 geçedir. Satılacak mobilyalar meya- nında maurdan mamül altı aynalı büle, koöntre büfe, ma- sif maundan anahtarlı kare yemek masası, 12 adet çok kıymetli maruken sandalyeleri, emsalsiz maundan mamül ya- tak odası takımı aynalı dolap tuvalet lauman ve komodinosu, bir buçuk kişilik üç adet İn- giliz mamütâtı bronz karyola, İzmirde emsali bulunmuyan içi kuş tüylü marukan kanepe ve iki koltuk, tekrar maruken ka- nepe ve iki koltuk ve deri şezlonk, cevizden mamül ya- tak odası takımı, üç — kapılı aynalı dolap tuvalet İauman peşkirlik ve komodinosu, 2 adet şömine aynası, poker masaları, Stalle Desden mar- kalı Aalman piyano, 1U parça kanepe takımı, şemşiyelikler, heykelli saat, yeni bir halde fevkalâde güzel bilârdo ve is- tekaları, madeni sobalar, em- salsiz maun camlı vitrin, çi- çeklik kolonalar, muhtelif boy- da çok kiymetli yağlı boya tablolar, büyük aynalı jardin- yer, Ruston Horsley marka 4 beygir kuvvetinde motör, AEG beş lâmbalı radyo, iki adet paravan, etecerle ve birçok kıymetli seccadeler ve halı ve sair birçok eşyayı nefise müza- yede suretile satılacaktır. Fırsatı kaçırmayınız. Fırsat arttırma salonu Aziz Şınık Telefon: 2056 Laydi de, söylenenleri- hep “evham ve hayalât, addet- mişler. Fakat iş bu kadarla da bit- miş değildir! Lordun doğum sencidevri- yesi münasebetile verdiği mü- kellef bir ziyafette, gece yarısı misafirlerden bir kısmı yatak- larından — fırlıyarak — şatodan kaçmağa teşebbüs etmişlerdir. Çünkü bunlara hayaletlerden birisi: — Ben intikamımı almakta, kemiğim mezarıma konuncıya kadar devam edeceğim! De- miştir. Artık tereddüde mahal kal- mamış olduğundan Lord Alek- sandr. ve Laydi Seyton bu kemik yüzünden şatoyu haya- letlerin ve şeametlerin istilâ ettiğine inanmışlardır ve esa- sen, şatonun muhitindeki halk, bu çirkin görünüşlü ve uğur- suzluk veren kemiğin Mısıra, bulunduğu yere iadesini Lord- dan rica etmişlerdir. Ve kemik | bugünlerde yerine gönderile- | cektir. Bakalım.. Kemikle beraber