Misakların zavallılığı Her devlet birbirile türlü türlü mi- saklar imzalıyordu. Hâlâ da imzala- makta! Buna da epaktomanis diyor. lar. «Misak çinneti. diye tercüme edeceğimiz bu tabir, meğer pek ye rinde imiş! Sulh olunca bu gibi paktlar artık el- bette demode olacak, bir daha imza edilmiyecektir. Zira hiç bir işe yara” maâdıkları katiyetle meydana çıkmış bulunuyor. Bir kaç misal: 1 — Fransa ve Rusya ile Çekosle- vakyanın aralarında yardım pakti vardı. İstilâya müttefiklerin ikisi de seyirci kaldı. 2 — Almanya daha üç dört ay evvel Fransa ile ademi tecavüz misakı im- zalmıştı. Şu anda Fransa Almanyaya hücum ediyor. 3 — Polonya ile Romanya nsasında ittifak vardır. Polonya taarıza uğra- dı, Romanya «bitarafım!» diyor, 4 — Rusya ile Fransa arasında itti. fak muahedesi var. Fransa harp edi- yor ve onun düşmanile Rusya ademi tecavüz muahedesi imzaladı. 5 — Almanya ile Polonya arasında dostluk ve ademi tecavüz munhcdesi var. Müddelinin yarısı geçmedi. AL manlar Polonyanın yarısını işgal et meğe çalışıyorlar... 6 — Arnavutlukla İtalya arasında dostluk vardı. Netice malüm... İlh... İşte yarım düzine misal! Bir yarım düzine daha bulması güç değildir. Ve ayni silsilel mantıkıyeyi takip ederek mek de eden gelmiyor. Her halde ileride, beşeriyet sulhe ve tabii hale kavuşunca devletlerin Alman : tiryakileri Almanyada tütüncü dükkânları ka- patılmış, Ehali sigara içmiyecek! Sebep? İki sebep olabilir. Birincisi: Tütün o memlekette yetişmiyor; hariçten de ithal edilirse para gidecek. İkincisi ve daha mühimmi: Hitler tütün ko- kusundan hoşlanmıyormuş, Devlet reislerinin yanına girmeden evvel, teşrifatçılar misafirlere tembi- hatta bulunur, Rivayete nazaran Hit- lerinkiler de bu hususta kulak bü- kerlermiş. Fakat Avusturyanın ilha- kı sıralarında telâş yüzünden her na- sılsa Sehushnigg'e pakete davranmış. Vay sen misin | efendim! Führer, elini şiddetle masa- ya vurup gök gürler gibi haykırarak: — Koy cebine! - emrini vermiş. Bugünse bütün Alman milletine sigara yasak!... Gerçi Hitler, tekmil fırkaları dağıttı, Ona karşı kimse ka- fa kaldıramıyor. Fakat tiryakiler on- lara da bensemez! Bir hizib teşkil ederlerse hışımlarından çeknimeli!! zira ne yaman hiddetli olduklarını ra- mazan akşamları biz Türkler biliriz. Açların yanma bir de tiryakiler ilâve ediliyor demektir. «Nazilik en ziyade onlardan korkmalı!» dersek bu sözü yabana atmamalı. Herkes bi- lir ki büyük ibtilâller mahrumların isyanından doğmaktadır. Şurası mu- hakkak: İngilterenin en mühim müt- tefikleri arasında onlar da bulunuyor. (Vâ - Nü) o. Mısır askeri heyeti mısıra gitti Bir müddet evvel, Kahire topçu mektebi kumandanı Hüsnü Ezzeydi paşanın riyasetinde memleketimize gelen Mısır askeri heyeti, buradaki temaslarını bitirmiş ve Kahireye dönmüştür. Malüm olduğu üzere Mısırlı heyet, Trakya manevralarının son safhasında bulunmuş, şehrimiz. deki pasif korunma tecrübesini takib etmiş, müteakiben Ankaraya gitmiş- ti. Heyet reisi, Ankaradan Kahireye gitmiş, diğer âzası da Eskişehire geç- mişti. Yedi kişilik heyet, Eskişehirde- ki müşahedelerini bitirdikten sonra şehrimize dönmüş, evvelki gün de "Toros ekspresi .ile Mısıra müteyecei- . hen şehrimizden ayrılmıştır. Yeşil sahalar Belediye istimlâk için bir şekil düşünüyor Şehircilik mütehassısı B. Prost şeh- rin plânını yaparken bir çok semtler- de, bina inşasına müsaade edilmiye- cek, yeşil sahalar çizmişti. Plân, Na- fla Vekâletince tasdik o edildiği için Belediye bu yeşil sahalarda inşaat yapmak istiyen arsa sahiplerine rulh- satiye vermemektedir. Belediye, bu arsaları istimlâk etmek mecburiye- tindedir, Müracaat eden arsa sahip- leri ya kendilerine inşaat için ruhsü- tiye verilmesini, yahut da istimlâk muaâmelesinin intaç edilerek mağdu- riyetlerine meydân verilmemesini İs- tiyorlar, İmar müdürlüğüne havale edilen bu müracaatlar, bir yığın teşkil ede- cek kadar çoktur. Bunları tedkik et- mek ve müracaalçılara bir cevap ver- mek için bir komisyon teşkil edilecek- tir, İstimlâk edilemiyen — arsalarda bir sene nihayetinde inşaata müsaade yermek mecburiyeti vardır. Halbuki plândaki yeşil sahalardaki bütün ar- saları istimlâk etmeğe maddeten im- kân görülmediğinden bir sene sonra inşaat ruhsatiyesi vermeğe imkân bı- rakmamak üzere bir tedbir düşünülü- yor. Yeşil sahalardaki arsalarla Bele- diyenin elinde bulunan arsaların mü- badele suretile arsa sahiplerinin İn- şaat isteklerinin yerine getirilmesi düşünülüyor. Ancak bu hususta in- şaat sahiplerinin de muvafakatı alr nacaktır. Gazi köprüsü Zemine döşenecek parkeler geldi Gazi köprüsünün zeminine döşene- cek lahta parkeler Fransadan gek miştir. Bu suretle son hağlseler yü- zünden bir kısım perkelerin gelme. mesinden mütevelid bir müşkülâta uğranılması korkusu kalmamıştır. Eldeki parkelerle köprünün döşeme kısmı ikmal edilecektir, Köprünün dubalarına sürülen boya nümünesi muvafık görülmediğinden dubaların yeniden boyanması müfe- ahhide tebliğ edilmişti. Dubalar ye- niden boyanmağa başlanmıştır. Elek- İrik tesisatının da biran evvel tamam- lanmasına çalışılıyor. Unkapanı ve | Azapkapı meydanlarına köprünün ! bağlanması için Almanyadan sipariş edilen âyakların gelemiyeceği anlaşıl- ması üzerine bu ayakların da burada yapılmasına yakında başlanacaktır, Belediye, köprünün mümkün olduğu kadar kısa bir zamanda ikmal edile- rek teşrinievvel sonunda açılmasına çalışıyor, Dökmecilere son bir mühlet verildi Süleymaniye ve civarında bulunan dökmecilerin sur haricine çıkarılma- sı kararlaştırılmış ve kendilerine mir Ayyen bir mühlet verilmişti, Bu müh- lete rağmen dökmeciler kendilerine münasib bir yer bulmamışlardı. Be- lediye dökmecileri çağırarak dökme- cilerin Süleymaniyeyi terketmeleri hakkında verilen kararın kati mahi- yette olduğunu bildirmiş ve kendile- rine bir aylık bir mühlet vermiştir. Bu aylık mühlet içinde dökmeciler kendileri için münasib yerler bularak belediyeye bildireceklerdir. . Belediye bu yeri muvafık görürse dökmeciler oraya nakledeceklerdir, Bu ay içinde de bir yer bulmazlarsa müddetin hi. tamında Belediye dükkânları boşal- tacaktır, Define masalı Mecidiye köyünde bir yerde bir al- tın definesi . bulunduğu: hükümete de bu ihbarın asılsız olduğu anlaşıl- muştur, | Ayakkabıları ŞEHİR HABERLERİ Piyasa vaziyeti Buğday fiatlerinde istikrar var Geçen hafta sarfında piyasaya 3785 ton buğday, 376 ton arpa, 150 ton çav- dar, 78 ton tiftik, 160 ton yapağı ve 60 ton mısır gelmiştir. Buğday — İki haftadanberi piya saya arız olan düşkünlük, son günler- de durmuş ve fiatler istikrar kesbet- miştir. Buğday finileri, cinsine göre 4,10 İle 6,12 kuruş arasındadır. Arpa — Vaziyet sakindir, Bu sene arpa stoku noksan olduğu cihetle fi- atlerde fazla bir düşüklük olmıyacağı tahmin edilmektedir. Geçen hafta ar- pa fiatleri 3,30 ilâ 3,36 kuruş arasın- da idi. Çavdar — Geçen hafta içinde Mal- taya sevkedilmek üzere bazı ihracat tacirleri 500 ton kadar çavdar sat mışlardır, Fiatler, 4,10 ilâ 4,15 kurüş idi. Bu sevkedilen çavdar stoku, ge- çen haftanın ilk ve son hububat ihra- catındandır, Kuş yemi de geçen haf- ta hiç ihraç edilmemiştir. İhracat kapılarının kapanması, fiatlerin düş- mesine sebebiyet vermiştir. Bu hafta kuş yemi fiatleri 9 ilâ 9,10 kuruş ara- Tiftik — Geçen hafta içinde bir s&- tış muamelesine tesadüf edilmemiştir. Hükümetin ittihaz etliği karar, tif- tiklerimize de teşmil edilmiştir. Ma- âmafih yerli fabrikalarımızın bu mah kullanmasına imkân olmadığından, hükümetin yeni bir karar ile tiftikle- rimizin ecnebi alıcılara satılmasını te- min edeceği haber alınmıştır. © Yapağı — Bu hafta içinde, Sovyet Rusyaya taahhüdlerde bulunan bir firma tarafından 410 balya miktarın- da yapağı salım alınmıştır. Bu malla. zın ihracına müsaâde edilip edilmiye- ceği belli değildir. Yerli fabrikaların dahildeki ihtiyaçları karşılamak üzere faaliyete geçecekleri söylenmektedir. Pasif koruma Mekteplerde de şimdiden tedbir alındı Vali ve Belediye Reisi Dr. Lütfi Kır- dar, dün şehrimizdeki bütün hasla- neleri ziyâret etmiş, bu müesseselerin pasif koruma bakımından aldıkları hazırlıkları gözden geçirmiştir. Sular müdürü B. Ziya dün Valiyi ziyaret etmiş İstanbul sularının ko- runması için alınan pasif koruma tedbirleri etrafinda izahat vermiştir. Şehrimizdeki mekteplerde de pasif ko- ruma tedbirleri alınmıştır, çalarken yakalandı Sabıkalı hırsızlardan Ali dün Tah- takale civarında Şeyh Davud hanın- da marangoz Mustafânım dükkânına girerek ayakkabılarını çalarken cür- mümeşhüd halinde, yak .. Ali dün Sultanahmed birinci sulh ceza mahkemesinde muhakeme edil- miş, suçu sâbit olduğu gibi sabıkağı da gözönünde tutularak altı ay hap- sine karar verilmiş ve mahkemede tevkif edilip tevkifhaneye gönderi miştir, Bir motör bir sandala çarparak batırdı Evvelki gece 11,30 da Yıldırım mo- “hkçı sandalına çarparak batırmıştır. İnsanca zayiat olmamıştır. Bir otomobil bir çocuğa çarparak yaraladı Ortaköyde oturan Niyazi isminde biri, Bahçekapıdan geçmekte iken B. Celâleddinin idaresindeki hususi bir otomobilin sadmesine uğramış, muh- telif yerlerinden yaralanmıştır. İncir ağacından — diğemek nlarak yere düşmüş ve muhtelif yer- lerinden yarâlanmıştır. y Ihtikâra karşı Fiatlerin kontrol edilmesine başlandı Hükümetin, memleket dahilinde her nevi eşyaya aid olmak üzere en aşağı bir senelik stok bulunduğunu, binaenaleyh telâşa mahal olmadığını bildiren beyannamesi üzerine fırla- yan fiatler düşmeğe yüz tutmuştur. Yalnız, bir kısım satıcıların hâlâ ih- tikârdan vazgeçmedikleri görülmek» tedir. Meselâ evvelce kilosuna 270 kuruş verilen kalay, bugün 700 ku- ruşadır. Hele tentürdiyot imalinde kullanılan iyot'un kilosu evvelce 6 lira iken son günlerde 36 liraya fırla- mıştır. İhracatı kontrol da'resi, hükümet- ten aldığı emir üzerine ihtikâr ile mücadeleye başlamıştır. Evvelce, pü zarlıksız satış kanununa muhalif ola- rak hâreket eden esnaf ile mücâdele- ye girişen kontrol dairesi, şimdi de bilhassa gıda maddeleri üzerinde ih- tikâr yapanları takibe başlamıştır. Bu mücadele yarından itibaren bir kat daha hızlandınılacaktır. Akdenizden gelen vapurlar Denizyollarının Demir şilebi, dün Akdenizden limanmuıza gelmiştir. Cezayir limanından hareket eden gemi, limanımıza gelinceye kadar hiç bir tehlikeye maruz kalmamıştır. Ayni zamanda : Romanya bandıralı Besarabya vapu- Tu da Umanımıza gelmiştir. İsken- deriye ve Pireden gelen Besarabyada 90 a yakın yolcu vardı. Lokantacılar Belediye reisine tarifedeki tenzilâttan şikâyet ettiler Sirkeci ve civarındaki lokantacıla- rın mümessillerinden bir grup dün sabah Vali ve Belediye Reisi Dr. Lütfi Kırdarı ziyaret ederek tarifelerde ya- pılan tenzilâttan şikâyet etmişlerdir. Lokantacılar, Sirkeci ile civarında yü- 3e yakın lokanta olduğu için esasen ziyan ettiklerini, İnhisarlar Vekâleti. nin içki fiatlerinde yaptığı tenzilât- tan sonra Belediyenin lokantalarda salılan içkilerin flatlerinde yaptığı tenzilâta itiraz etmediklerini fakat yemek fiatlerindeki tenzilâttan zarar gördüklerini ileri sürmüşlerdir. Vali, bu müracaatı tedkik ettireceğini ken- dilerine söylemiştir. Vahdeddin veresesile baş mabeyincisine aid kitaplar ve evrak Vahdeddin veresesile Türkiye hari- cinde ölen baş mabeyincisi Yaver pa. | Sermin “ şaya aid bazı kitaplarla evrak defter. darlığa teslim edilmiştir. Bu evrak ve kitaplar tedkik ve tasnif edilmeğe başlanmıştır. Satılmasında bir mah- zur görülmiyenler defterdarlık vası- tasile satılacaktır. Çöpçülerden bir kısmı memleketlerine gitti Şehrimizdeki çöpçülerden bir kış- mının baradaki işlerini birakarak memleketlerine gittikleri görülmüş- tür. Bunların yerlerine diğerleri alın- maktadır. Maamafih ileride ihtiyaç görülürse erkek çöpçüler yerine ka- dın çöpçüler alınacaktır. Adalar arasında vapur ğ seferi kaldırıldı Denizyolları oumum müdürlüğü, Adalar arasında ve plâj İskelelerinde işleyen vapur seferlerinin Jâğvına ka- rar vermiştir. Adi günlerde Büyükada- dan 13,15 de kalkan vapur, 1335 e alınmış ve Heybeli, Bostancıye uğrı- yarak Maltepeye kadar gitmesi ka- rarlaştırılmıştır. Saat 17,30 dâ Bog- tancıdan hareket eden vapur yarın. dan itibaren 1740 da kalkacaktır. Pazar günleri Büyükadadan 13,30 da kalkan vapur da pazartesiden itlba- ren 13,56 de hareket edecektir. Bu ta. rife, yarından itibaren meriyete gire- cektir, dün öğleden sonra ————— —— İST 'ANBUL HAYATI Herkes erkânıharp oldu Cephelerde harp, gerilerde de ala- bildiğine dedikodu devam ediyor. Me- ğer İstanbulun köşesinde bucağında ne kadar harp mütehassısı varmış!... Bir zamanlar kundura boyacısından ” işkembeci çırağına kadar herkes diplo- mat kesilmişti. Nereye girseniz her âğızdan siyasi mütalâalar dinlerdiniz, Harp başlayınca bu kulaktan dolma diplomatlar birdenbire sustular, birkaç gün muharebe vaziyetini takip ettiler ve, bu defu siyaseti birakip hep birden erkâmharp oluverdiler. Herkes, cep- hede ordu emri yevmisi yayan bir ku- mandan kadar muharebeyi yakından takip ediyor, Sigara paketlerinin içle- ri, dışları, kahvelerde mermer masa- ların üzerleri harp plânlarile doluyor. İki kişi başhaşa verdi mi, hemen kur- Şun kalemleri çıkanlıp masanın Üze- rine kargacık burgacık çizgiler çizili- yor; hadi bakalım münakaşaya: — Almanlar muharebeyi iyi bilir, derler amma, kulak asma, Bu sefer çok yanlış gidiyorlar. Şimdi Polonya- hıların yerinde ben olsam bu fırsatı ka- çırmam... — Ne yaparsın yâni?... — Ne mi yaparım?... Hımmem.., mırım oraya, Karşıdan da Fransızlar yürüyünce senin Hitler efendi iki ateş arasında /kıskıvrak bağlanır. z — Haaaa... Dediğin doğru amma, bunu da dünya üzerinde senden baj- ka yapacak kimse yoktur, z — Elbette... Ne zannettin ya?... As- kerlik yapmadım amma, oldukça ak- lum erer böyle şeylere. Köşe başında dört beş kişi yüksek sesle münakaşa ediyorlar; — Yahu, bu İngilizler ne yapıyorlar Allah aşkına?... İlânı harp ettik dedi- ler, hâlâ yerlerinden bile kımıldanmı- Tayyarelerle hergün Almanyayı bom- bardıman ediyorlar, Gene bilmem kaç milyon şey atmışlar... Ne idi onların bombalarının ismi?... —— Beyanname mi demek istiyor- sun?... İ o — Hah... Beyanname bombası atı- — Kasim öyle kızıyor ki, şu Çember. liyana; be adam Fransızların askerleri kendilerine yetişir. Sen oraya asker göndereceğine ordularını önüne katıp Berlinin üzerine yürüyüversene, diye bir mektup yazacağım geliyor, Etrafındakiler hayretle başlarını sal- kıyarak dinliyorlar, Cemal Refik i Belediye ve resmi dairelerin inşaatı " Belediyenin yeniden asfalt ve par- ke olarak yapmak istediği yollarla Eminönü meydanının tanzimi mü. nakasasına talib dan yir. Mi gün müddetle yeni bir münakasa ilânı muvafık görülmüştü. Defterdarlığın oMercanda yaptır. mak istediği Mercan maliye şubesi- nin münakasasma da talib çıkma. Mmiştai, N .Müteahhidlerden bir kısmı, son ha- diseler dolayısile inşaat malzeme fiat. lerinde teretffü olduğunu ileri sürerek © Avrupadaki harpten evvel tanzim edilen şartnamelere göre münakasa. ;