POLİTİKA Büyük bir memleket kalorifer me- #elesini kökünden halletti. Bu mem Weket izlanda'dır. Devlet, volkanik erazideki sıcak su Kaynaklarını kanalize etti, hükümet (Merkezine getirdi. Reykjavikde bü- Yük bir tevzi havuzu inşa edildi. Bu z dakikada 200 litre sıcak su da- Bitiyor. Bugün artık İzlanda'nın her Bol bol sıcak su akıyor evinde kalorifer var, musluklardan da her gün bol bol sıcak su akıyor. 2004 metre murabba; muazzam bir Musiki âsabın gıdasıdır Bizim bildiğimiz musiki ruhun gi dâsdır. Halbuki meşhur Danimar- V profesör Hüll, musiki âsabın gi- “sıdır diyor ve sinirlileri, yarakları, “elileri gramofon plâklarile tedaviye Salışıyor. Musikinin &sab üzerinde büyük bir tesiri varmış; fakat hangi musikinin? İşte profesör senelerdenberi mulh- telif sinir hastalıklarına hangi beste- Jerin iyi tesir yaptığını aramış ve bulmuştur. Profesör hastaları uyurken başuç- larında gramofon çalmakta ve haş- talar uyandıkları zaman sinir buh» Tanları hafiflemektedir. Kâğıd saat Pariste bir dükkânın camekünında erkesin hayretini mucib olan bir "sat vardır, Bu saat iki buçuk sene #vvel yapılmıştır ve hâlâ işlemektedir. Bunda şaşılacak ne var? Demeyiniz, Bu köğrd saat rakaslıdır. Rakam da kâğıddan, dişi makineleri de kö gıddandır. Ancak bir metre kadar ip ve bir iki çividen başka saat kâmilen kâğrd ve mukavvadır, Çünkü bu saat kâğıddan yapılmıştır, Mİ, İİ i heyetine terfi kanununa ek hava yolları hiz- ı tay 1939 ve 1940 malt yılla- Beçici taahhüd icrası hakkındaki han bugünkü Resmi Gazets ile ne rek meriyete konulmuştur. İzmir 25 otobüs daha aldı İzmir 23 (Telefonla) — İzmir bele» Almanyadan satın aldığı İş, Yeni otobüs, temmuzun 15 inde ik Zelince belediye, şehrin. muhtelif arasında yeni otobüs sgivisle- edecektir, 7 HA | | i teslim edilecektir, Bu otobüs- | Muamele vergisinden istisna edilen fabrikalar Ankara 23 (Akşam) — Muharrik kuvveti beş beygiri ve işçi sayısı onu geçmiyen balık konserve fabrikaları- nın bir haziran tarihinden itibaren muamele vergisinden istisna edilen müesseseler arasına ithali Vekiller Heyetince kararlaşmıştır, Bir çocuk gölde boğuldu İzmir 23 (Telefonla) — Tire kaza merkezine üç kilometre uzakta Manav gölüne giren ve yıkanmak isteyen 'Ti- renin Kurtuluş mahallesi halkından tütüncü Ali oğlu 14 yaşında Hikmet Ulukaya, yüzme bilmediğinden boğul. muşlur, Bir Amerika mecmuasına göre şişmanlık insanlar için en büyük tehlikedir Amerika mecmuasi sigorta şirketlerinin istatistiklerine ba- ne dolgun olan İnsanlarda, ağırlıkları vasat dereceden yüzde otuz beş nisbetinde fazla olan kimse- lerde, ölüm ihtimali normal insan- lJardakinden bir buçuk misli dahâ fazladır, Terakki ve inkişafını muazzam teş- kilâtına borçlu olan Metropoliten ha yat sigortasi şirketi İnsanlardaki şiş- manlığın tehlikeleri hakkında diyor ki: «Şişmanlık me kadar ilerilerse ağırlık nisbetleri ne kadar azalırsa ölüm tehlikesi de o derecede düşmek- tedir.» Bir insan muayyen bir yaşa gir- dikten sonra dun bir sıklette olursa, yani muayyen bir yaş için tesbit edi- len vasati sıkletten daha aşağıda bu- lunursa bu hal muhakkak surette o insanın menfaati icabatındandır. Veremin ne suretle intişar ettiği bu- gün bizce kati surette malüm oldu- ğu ve veremle mücadeleden tam bir muvaffakıyet husule geldiği için sık letleri fazla olmyıan genç insanlar için verem eskisinde olduğundan dâ- ha çok az tehlike teşkil etmektedir. Her halde normal sikletten aşağıda kalan insanların diğerlerinden daha az hastalıklara maruz kaldıkları tec- rübe ile sabit olmaktadır, Çocukluk devresini atlatmış ve vü- Cudleri inkişaf etmiş olan insanların yaşlarına göre şu sıkletierde bulun- maları icap eder: Otuz yaşına kadar normal sıkletten biraz fazla, otuzdan otuz dokuz yaşına kadar normal sık- Jet, kırktan kırk dokuz yaşına kadar normal sıkletten biraz eksik ve elli den yukarısı için normalden epeyce Vücudleri inkişaf etmiş olan insan- ların tutuldukları en mühim hasta- lıklardan kan ye böbrek hastalıkları hep şişmanlıktan ileri gelir, Bunlar öyle hastalıklardır ki ekseriya ölüm- le neticelenir. Meselâ kalb sektesin- den ve nüzülden vefat eden insanla- rın ölüm endeksleri normal sıklette olan insanların endekslerinden bir buçuk misli fazladır. Bu nisbet nor“ mal sıkletten aşağı olan insanların ölüm endeksi ile mukayese edilirsa aradaki fark iki misline kadar çık- maktadır. Hattâ anjindeki fark da ha yüksektir. Çünkü bu hastalıktan ölen şişman insanlar ayni hastalık“ tan ölen normal sıkletli insanların- kinden iki misli ve normal sikletten aşağıda olanlardan iki buçuk misli fazladır. Bright hastalığı denilen böbrek fazla ölüm hadiselerine sebeb olmak» tadır.» Aydındaki cinayet Mahkeme katilin İstanbul Tıbbı adlisinde muayenesine karar verdi lediği bu cinayetten haberi olmadığı- nı, fakat tabancanın kendi tabanca- sı ve otomobil içindede kendisi bu- Tunduğuna göre bu cinayetin de ken- disi tarafından işlendiğine kani ol duğunu söyledi. Bununla beraber hiç tanımadığı şolörün ölümünden pek teessür duyarak arasıra; «Keşke onun yerine ben ölseydim» diyordu, Maktul şoförün 70 yaşındaki ba- bası titrek sesle «Kana kan» istedi- ğini söyledi, iki şahid dinlendi. Bun- lar da cinayet için bir sebeb görme- diklerini beyan ettiler, Suçlunun avukatı, Mehmed Gök- menin lanımadığı bir adamı sebeb- siz vuramıyacağından, © anda kendi- sine muvakkat bir cinnet gelmesi ih- timalinden bahsederek muayenesini istedi. Neticede heyeti hâkime tevkif ka- rarının ifasile Mehmedin asabi bir hastalığa mübtelâ olup olmadığının tesbiti. için İstanbul İbbı adlisine gönderilmesine karar verdi. Bütün arkadaşları tarafıdan çok sevilen şoför Hüseyinin cenazesi mev- cud şoförler iştirakile göz yaşları içinde defnedilmiştir. Bir bekçi suda boğuldu Aydın (Akşam) — Yeni yaptırılan şehir suyu bendinde bekçilik eden Burdurlu Mehmed yıkanmak üzere suya girmiş, boğulmuştur; “Tahkikat yapılıyor, bulunulması GÜNÜN ANSİKLOPEDİSİ Meşhur muharebeye dair keşfiyatta münasebetile TERMOPİIL Atinadan bildirildiğine göre, Termo- pii'do kazılar yapılmış ve meşhur muha- rebenin cereyan ettiği yer kafi surette tes- bit edilmiş, Bu kazıların meşhur tarihçi Herodot tarafından verilen malümata da- yanarak yapıldığı da aynca bildiriliyordu. Bizim tarihlerin Serhas diye yazdıkları, Avrupalıların Xerxes dedikleri ve Milâd- dan evvel 485 - 465 seneleri arasında hü- küm süren hükümdar, garbe doğru aka- rak Çanakkale boğazından Avrupa kıta» sını geçmek için dubalardan bir köprü yaplırdı, Fırtına asarak bunu tahrip edin- ce, Serkas yüz kamçı darbesile denizi ca- zalandırdı. Trakyada ve Makedonyada ilerledi. Orta Yunanistanın medhali olan 'Termopli geçidine doğru yürüdüler, (Se- ne 480). Herodot'a nazaran Serhas, Yunanistana 8,540000 muharip getirmişir. Kadınlaş hesapta dahili olmamak üzere ceman 5.280,00 insan, kralın peşinden yürüyor- muş. iranlılar bir yerde beyaz atları kurban etüler, Diğer bir yerde de delikanlı ile 9 genç kımı dinleri uğruna, diri diri göm- düler, Bu müthiş ordunun ilerlemesi haberi karşısında tertibat alındı. Sparta krah Loonidas'a Termopil geçidinin müdafaası tevdi edildi. Maiyetinde 300 Spartalı, ve di- ger Greklerden de ceman yekün 9.800 mu- hârip bulunuyordu. Eskiden biribirlerile mütemadiyen harp- lere girişen Grekler, Serhas daha Asya” dayken, bu âfet geçinciye kadar araların- dn çarpışmamak ahdinde bulunmuşlardı. Fakat her ne yaptılarsa, istilâ ordusunu durduramayıp Merkeri Yunanistanın ka- pis mesabesinde olan: Termopli'de mevzi aldılar. Yunanistana girmek için biricik yol bu noktadan geçiyordu. Yan taraf âdeta du- var gibi dik kayalardı. Geçidin başında ve sonundâ boğaz © kadar daralıyordu Ki, iki araba yanyana geçemezdi. (Şimdi ta- bintin bu vaziyeti değişmiştir.) Bu iki in- ce medhalin arasında, iki kilometre uzun- luğunda, geçid genişliyor ve hafif .me- yük bir vadi teşkil ediyordu. Orada, bir kayanın dibinden kükürtlü bir scak su fışkırmaktaydı. Yetler sapsarı bir taba- kayla kaplıydı. «Sıcak su kapısı. mânnasi- nâ gelen Termopile ismi de bundan leri gelir, Çıkış yerinde de Herakles gereline dikilmiş bir mihrap vardı. Serhas, ordusile yaklaştığı ponee muharipleri geri dönn gösteriler, Leonidas, Giridde: tedi, Fakat umduğu kuvvet İranlı hükümdar, düşma ç cağını umuyordu. Fakat Spuartalılar yerle- rinden kımıldamadılar. Bunun Üzerine kral bir haberci gönderdi. Bu muralhhaa, zaman, Pelo- Grek muhariplerini sakin sakin oturup saçlarını tararken ve jimnastik yaparken buldu. Iki hükümdar arasında şöyle bir konuş- ma oldu: — Eğer bana tabi olursan sana Yuna- nistanın hâkimiyetini veririm. — Vatanım için ölmeği, onu esir elme- ğe tercih ederim, — Silâhlarını teslim et. — Gel, al. Bir muharip şöyle dedi — Iraniilar o kadar çok ki, attıkları o&- lar gök yüzünü kaplıyacak. — Daha iyi gölgede #arbederiz. Borhas dört gün bekledi. Nihayet, askere lerine «hücum. emrini verdi. Misraklarla mücehhez on bin «Lâycmut. modhali aça- madı, İki gün harbedildi. Grekler, düş“ manlarının çokluğuna rağmen, muzafler oluyorlardı. Kalkanları daha büyük, kılıç ları daha uzundu. Talimdi hareket yorlardı. Serhas, tahtı üzerine âeyrediyordu. Nihayet, Bfiait isimli bir Grek, mükifağ almak ümidile, dağdan bit gizli geçid gös- terdi. İranlıların hassa askerleri buradan geçip orasını müdafaaya memur Pokid'ler- | Is çarpıştı, İranlılar bunları püskürüü Dağın öte yanına indi. Ertesi sabah artık Yunanlıların ricat hatları da, kesilmek tehlikesine maruz bulunuyordu. Nöbetçi ler bu vaziyeti Leonlidas'a haber verdi, O da diğer Grek şeflerini topladı. Müsade- lede devam olmek mi, etmemek mi Tâzim- geldiğini Konuştular. OGreklerin o dün- meleri faydalı görüldü. Sparta kanunları ise, bu memleket muhartiplerinin geri çe- külmelerine maniydi. Bu sebeple 390 mu- harip mevkiini muhafara etti, O sabah bunlar ileri çıktılar. Pek çok düşman öldürdüler. Nihayet Leonidaş vus rulup düştü. Askerleri, ohufi cesedi ötrü- tında son ferdlerine kadar döğüştüle, Vaktile iki Sparta asker hastalanıp yol da kalmıştı. Bunlardan biri, vaziyeti ha- ber alınca, ille vazife yerinde ölmek üzere koşup geldi. Öteki ise memleketine dö- nünce, kimse onunla konuşmadı. Kendiai- ne «Alçak» lâkabını taktılar, Muharebeye iştirak edemeyip ayni lâkabı alan diğen bir Spartalı da kendini boğdu. * v Müteakip vakalardan sonra Sörhas mağs tâb oldu. Leonidas, milletince kalşşaman olarak tebcil edildi, Namınâ bir teş aslan heykel dikildi. Kayaya da öyle yazıldı: «Yolcu! Git Spartaya sörle; Biz onun kanunlarına itaat için burada öldük» Diğer bir yere de şü kaydedildi: «Burada 4000 Peloponezli, 3 mliyon im sana karşı döğüşlü.r edi- olurmuş, harbi