2 Kânunuevvel 1938 a AKŞAM . ” N , AKŞAMDAN AKŞAMA * Vefatının ellinei yüdönümü münasebetile Namık Kemal , Bugün Namık Kemalin ölümünün ellinci yıldönümüdür. 1840 da di pmuş, 1888 de vefat etmişti. Böyle 00 gibi yuvarlak rakamlı zaman dö emeçlerinde kutsileşmiş fen, edebi- yat, fikir kahramanlarını anmak, on- İle hatıralarını taziz etmek bir va- #ifedir, Milletin, insanlığın hayatına, kanına işlemiş hatıralar mebdelerini Mmukannen vakti gelince yadetmek medeni, milli farizalardandır. Pek çok kimseler Namik Kemalin manzumelerini, müntehap mensure- lerini ezbere bilriler, hayatını da muh- telif yerlerde okumuşlardır. Acaba ye- hi nesil, Namık Kemali iyice biliyor mu? Namık Kemal her şeyden, hatta şa- | irliğinden de evvel büyük bir vatan severdi. En karanlık, en korkulu de- virlerde vatan aşkını, hürriyet zevki- ni, haksızlığa karşı durmak duygu- sunu ateşin yazıları, pervasız manzü- melerile milletin kalbine işliyen, ru- huna aşılayan o olmuştur. Yaşadığı devirde milli idealin bay- rağını onun başına açmış, mihnetli, | meşakkatli, yırtıcı ve bataklı bir uçu- rumun dibinde Namık Kemal i mek bilmez arslan pençesinde o bay- rağı daima yükseklere kaldırmış, üze- rine kayalar yuvarlamışlar, çamar- Jar atmışlar; dışarı sıçramış, içeri at- lamış, fakat sesi kesilmemiş kükre- mişti. Onun » üstadları bile unutulmuş - nesiller ötesinden hâlâ gür gelen se- si, muvaffakiyetini yalmız sanalına, kudretine değil elbet de vatan sevgi- sini, bu mukaddes ve ebedi aleşi ta- şımasına medyundur. Bugün üniversitede toplanan genç- lik, onun bu şahsiyetini tebcil edi- yor. Namık Kemalin bir mesut, bir de mahzun tarafı vardır. Mesut tarafı yukarda birkaç kelime ile söylemeğe çalıştığımız hüviyetidir ki Namık Ke- mal bu hüviyetile nesiller boyunca daima baş tacı olacaklır. Mahzun tarafı onun edebi hüviye- tidir. Ne yazık ki Namık Kemalin ede bi hüviyetini ayni ihtiram mevkiinde tutabildiğimiz iddia olunamaz. Yeni harflerin onuncu yıldönümü onun al. ın sesine rastladığı halde yeni nesle «İşte Namık Kemal» diyecek bir kül- liyat hazırlayabilmiş değiliz. Onun külliyatından bile daha kalın ciltler. le tefsirini, vulgarızasyonunu, ilâveli şekillerde yeni dile tercümelerini yap- mamız gerekti... Onun o zamanki ölçüler içinde gös- terdiği edebi muvaffakiyetin temadi- sini, - makale okutmak, tiyatroya te hacüm ettirmek, romanı mukaddes bir kitap gibi saklatmak kabiliyeti. ni - gösteren edebi Varisler nerede? Yar mı ?İmkânlarla mütenasip ola- rak o da yok! Onun bu mahzun tarafını da saa» dete kalbetmek, yeni nesle bir Namık Kemal külliyatı hazırlamak vazifemiz- di İ vereren esse BABANA Erenköye spor sahası Etenköyde 'bir spor sahası * vücü- de getirilmesi kararlaştırılmıştı. Bu 8por sahası için Kadıköy ve civarının nâzım plânını tanzim etmekle meşgul olan şehircilik mütehassısı B, Prost bir proje hazırlamaktadır. Proje ha- zırlandıktan sonra tasdik edilmek üzere Nafia Vekâletine gönderilecek- tir, Eminönü meydanı Binaların istimlâk kadar bitecek Eminönü istimlâk sahasındaki Kı- zılay şubesi binasının istimlâk mua melesi ikmal edilmiştir. Bugünlerde işgal edenler tarafından boşaltılacak olan han, yıktırılmak üzere bir müte- ahhide ihale edilecektir. Yenicami kemerine bitişik ve etra- fı tahta perdelerle çevrilmiş bulunan kısımdaki binaların yıktırılması da bir haftaya kadar tamam- Eminönü sahasır 1 timlâk mu raya kadar izimi için Ş müt sı B, Prost tarafından lanan proje, Belediye reisliği maka- | munca tasvib edildikten sonra derhal ir. Bu mevzii proje, in imarına aft nâzım plânın çer- ne dahil olduğundan, bunun Nafia Vekâletince tasdikine lüzum yoktur. - Tramvay amelesinin haklı olduğu anlaşılıyor Tramvay şirketi amelesinin şikâyet- lerini dün yazmıştık. İş dairesi üçün- cü mınt mirliği bu hususta ted- kikata devam etmektedir. Tramvay şirketi her sene olduğu gibi, bu sene de ameleye mahrukat avansı vermiş, fakat bu sene, geçen yıllar olduğu gi- bi, amelenin borcunu aylara taksim suretile değil, hükümetçe satın alına- cağını ileri sürerek bayram avanslari- le beraber toptan kesmiştir. Şimdiye kadar yapılan tcdkikat ameley! şikâyette haklı göstermekte dir. Üçüncü mıntaka âmirliği dün vaziyeti merkeze bildirmiştir. Tedki- it yakında neticelenecektir, Gazi köprüsü Inşaat süratle ilerliyor Guzi köprüsünün (Az Unkapanı taraflarındaki hazırlanan kazıklar tamamen çakıl- İ mıştır. Bu kazıkların yekünu beş yüz küsurdur. Unkapanı ve Azapkapıda ikişerden dört ayak inşa edilmiştir. Şimdi kazıkların üstündeki inşaata İ devam ediliyor. Köprünün Unkapanı tarafındaki dubeaların üzerine demir şebeke in- şası ikmal edilmiş, beton dökülmeğe başlanmıştır. Azapkapı tarafına ko- nacak olan dubalar da bugünlerde © bağlunacak, köprünün skeleti meydana çıkacaktır. Azapkapı , larafındaki odubaların üzerindeki İnşaat da tamamlandık- tan-sonra köprünün bu kısmına da beton döşeme konacak ve ortası tah- ta döşeme yapılarak köprünün bor- doları ve parmaklıkları inşa edilecek- tir, Köprünün açılıp kapanmasında kullanılacak makineler de gelmiş bunların teharrik dubaya. yerleş- tirimeleri işine başlanmıştır. Karilerimizin mektupları tahsildar 6 haziran 929 tarihinde bir iftira yüzünden azlolunup tahtı muhake- nd İstanbul ikinci ceza mde duruşma neticesinde yetim tezahür ederek ittifak- la beractime karar verildi. | | — Kararı alir simaz eski memu- riyetime kabulüm için müracaat 3 sevkimi dediler. taleb İstanbul iatidalari ce SUÇ Gezalandırılır hukukunu i Saraçhanedeki i #ramvay kazası Ray üzerinde toplanan yap- raklar kazaya sebep olmuş Bundan üç gün evvel Saraçhane başında fireni tulm bir Edirne- kapı tramvayın, durmakta olan bir Beşiktaş tramvayına çarpmasile beş kişi yaralanmıştı, Kaza hakkında bitmiştir. Bu Edirnekapı tramv: vatmanı man, Fatihten Saraçhanebaşına teveccihen hareket ettiği sıradâ tram- vay hattı üzerine İs lardan biri üzerinden dökülen yaptak- lar bir araya toplanarak sıkışmışlar ve tekerli ltına isabet edince pati- naj yapmasına sebeb olmuşlardır. Vatman bundan sonra elektrik freni- ni kullanmış ve kum ilamışsa da öndeki tramvayla mesafesi azaldığ için müsademenin önüne geçememiş- tir, Zabılaca bu hususta tutulan tah- kikat evrakı adi! e verlimiştir. Yeni çocuk bahçeleri Şehrimizin muhtelif semtlerinde tesis edilecek çocuk bahçeleri için her kazadan gelen muhtelif teklifler Be- lediye Fen heyeti tarafından tedkik edilmektedir. Bu tekliflerle mahalle- rinde yapılacak tedkiklerden sonra kati plânlar hazırlanacaktır. plan tahkikat O Limanda umumi kontrol Deniz zabıtası, dün limanda umu- mi kontrol yapmıştır. Bu kontrolda kaptan bulundurması mecburi olan bahri merakipten bazılarının resmi kaptan bulundurmadıkları görülmüş ve İlk defa olmak üzere beşer lira pa- 1a cezasına çaptırılmışlardır. — Bence edebiyatçılar da köşede kalmış sanat erbabından sayılır bay Amca... Atina ve Katina hakkındaki Iİ 537/r çırpıda İ Şiir ml yazıyor? Adam olmazl Oğlu yüksek bir mektep bitiren bir baba ile konuşuyordum. Gençlerden bahsediyorduk. Bir aralık oğlunu $or- dum: — Bırak, dedi, iyi çocuk, hoş çocuk, akıllı çocuk, mektebini iyi bir derece ile bitirdi amma galiba adam olamı- yacak... Hayretle sordum: — Neden? — Şiir yazıyor birader... Şiire deh- şetli merakı var... Onda bu çok evvel. den başladı. Ben anlamam amma gali. ba da iyi yazıyor. Çünkü yazdıklarını pek beğeniyorlar... — Ece çocuğun adam olmuyacağını nereden kestiriyorsun? — Birader bu şiir merakından daha iyi delil mi olur?... İnsan böyle saçma, böyle havai şeylerle meşgul olur mu *.. Bu çocuk adam olmiyacak Namık Kemal Vatanperver şairin hatırası taziz edilecek Büyük vatanperver şair Namık Ke- malin 50 nci yıldönümü münasebetile bugün saat 18,30 da Ün ferans salonunda bir ihti? yapılacaktır, Üniversite rektörü B. Ce- mll Bilselin riyasetinde, proi den mürekkep bir komisyon dün öğ- leden evvel merasim programımı ha- zırlamıştır. İ Merasime üniversite profesör ve do- çentlerinden bazılarının başlanacak, bundan sonra ta büyük şairin eserlerinden ) Ahbabımı dinlerken aklıma bir sü- ökuyacaklardır. rü sual geliyordu. Bizde edebiyatçı, şair neden gayet az yetişiyor? Bu su- 8'i birçok kimseler birçok defa kendi kendilerine sormuşlardır. Hattâ bizde Gizli randevuculuk ve döviz kaçâak- edebiyatçı yetişmediğinden sık sık gi- gığı esi MASAE İ kâyet eder dururuz. in alandaki adi hak | aka çoğumuza bu konuştuğum ir Pinlacdan iin sik ahbabımdaki zihniyet varken bizde ma» doi) sıl edebiyatçı yetişir? N Bugün birçoklarına nazaran bir gel; kiraz Gde- | a siirle, edebiyatla meşgul olması gi onun ileride katiyen adam olmuyaca- ğına en büyük delil addediliyor. Bir genç, tahsilini, işlerini ihmal etmese de, birkaç satır şir yazdı mı? BittL Ondan ümid kesilir. Şiirle meşgul ol- mak âdeta bir kusurdur. Bu zihniyet yalnıx edebiyat sahasın, da değildir, Aşağı yukarı bütün güzel sanatlar hakkında, pek çokları böyle düşünür. Meselâ resme son derece isti» dadı olan bir genç bilirim. Babasına: — Ben ressam olacağım!,.. Dediği zaman büthiş bir azar işitmiş: — Yani adam olamıyacaksın... Ce- İ vabını almıştır. Bu baba ressam olmak için çıldıran oğluna: İ © — Hayır sen kimyager olacaksın!... diye kestirip atmıştır. Vakıâ babaların, çocuklarını ciddi surette yetiştirmek için gayretleri çok yerinde birşeydir. Evet birçok gençler «Benim edehiyata çok istidadım var, resme çok müstenidim, mükemmel bir musikişinas olabilirim» diye kendi kendilerini bile aldatmış olabilirler. Böyle kendilerinde güzel sanatlara karşı büyük istidalar gördükleri hal de belki de aldanmışlardır. Babaların onlara doğru yolu göstermeleri gayet tabiidir. Fakat muhakkak ki güzel sa- natlarla uğraşmanın boş, havai, saç- ma bir iş olduğuna dair beslenen zih- niyeti söküp atmak lâzımdır. Bu devam ettikçe tabii edebiyatçı da, ressam da, musikişinas da diğer güzel sanatlar erbabı da az yetişir. Hikmet Feridun Es saraarran00000040 0008 10HAAAAANE BAKA AAA Komşusunu yaralayan Hasan mahküm oldu Karagümrükte bir aile kavgasında komşusu Fatma adındaki kadını bi- çakla yaralıyan Hasanın muhakemesi dün asliye dördüncü ceza mahkeme- sinde yapılmıştır. Muhakeme netice- sinde Hasanın, Fatmayı yirmi gün hasta yatacak derecede yaraladığı $âr bit olduğundan üç buçuk ay hapsine karâr verilmişti hazırlık tahkikatı bitti bu itiraz ev- rakını tedkik etmiş ve tahliye talebi- nin reddine karar vermiştir. Hazırlık tahkikatı ikmal edildiği cihetle müddiumumilik bu iki kadın haklarında iddianamesini (otanzim ederek Katinanın gayri mevkuf, Ati- nanın mevkuf olarak ve Türk ceza kanununun 436, 69, 528 ncı madde- lerine göre cezalandırılmaları talebi- İe evrakı asliye birinci ceza mahke- sine vermiştir. Yakında birinei ceza mahkemesinde muhakemelerine baş- lanacaktır. Balık vaziyeti Uskumru az tutuluyor, Lüfer bol olmasına rağmen bahalı İki gündenberi az bat dır, Dün 15,000 çift torik ve 500 kilo kadar da uskumru tutulm rikler çifti 35-88, uskumrul, toptan 35 kuruşa satılmıştır. Peraken- de fiatler 50 ilâ 65 kuruşa kadar yük- selmiştir. Son günlerde lüfer bol tutulmakta dır. Fakat lüfer iyi cins balık olduğu için bol çıkmasına rağmen pabalı Sâş tılmaktadır. Pazarlarda lüferin kilosu 35 - 40 kuruştur. Orta büyüklükte dört lüfer bir kilo gelmekte, bu suret- le balığın tanesi müstehlike 10 kuruşa malolmaktadır, Uskumrunun az çıkmasına sebep, Karadenizden Boğaza akın ederken toriklerin hücumuna uğramasıdır, İri toriklerin içinde vakit it henüz hazmedilmemiş bir palde uskumrular çıkmaktadır Uskumruları yutar yutmaz, balıkçı- lara yakalanan bu gibi torikler çok- tur, Bu hal devam ederse geçen senoki gibi uskumru &z tutul la beraber Karadeni; çe soğuduğu için uskumrular daha büyük sürüler halinde Boğaza akın edeceklerinden, balıkçılar tedbir ala- Tak toriklerden evvel harekete hâzır- lanmaktağırlar, Le .. Gökleki seyyareler gibi her biri bir âlemde yaşıyacaklarına... | — Birnoktada - meselâ bir klüpte - toplansalar... »w Hem memleket için, hem kendi. leri için faydalı olur!... B. A. — Evet, hiç olmazsa lokanta köşelerinde münakaşa etmekten kur. tulurlar!...