LİG MAÇLARI Jik iki haftanın bize verdiği derslerden istifade edelim Büyük Önderimizin * vefatı karşı- sında nihayetsiz bir matem ve göz yaşına boğulan Türk sporcuları son- suz teessürlerinin ifadesi olmak Üze- Te, bütün spor hareketlerini 10 ilkkâ- nun tarihine kadar tehir etmişlerdir. İstanbul 1ig maçlarının tatil eğil dikleri tarihteki vaziyetini oyuncü- Jarımıza 'bir cedvelle veriyoruz, Dokuz haftadan mürekkeb olan bi- rinci devre lig maçlarının ilk ulti haf- tası nihayetlenmiştir. Önümüzde da- ha üç heftalik Jiy maçı “kalmıştır. Bu üç hafta zarfında oynanacak maç- lar da şanlardır: Birinci hafta: Galatasaray - Hilhi Topkapı - Beykoz Beşiktaş - Vefa Fenerbahçe - İstanbulspor, İkinci hafta: Beykoz - Galatasaray İstanbulspor - Süleymaniye Beşiktaş - YEM Fenerbahçe - “Topkapı Üçüncü hafta: Fenerbahçe - Galatasaray İstanbulspor - Topkapı , ; Besiktaş » eyer Süleymaniye - İk altı siri izi maçların bize ver miş olduğu bazı dersler vardır. Önü- müzdeki üç hafta zarfında bu ders- lerden istifade ederek çığrmdan çık- Tank üzere bulunan lig maçlarını in- tizam altına simak bir vazifedir. Bu sütunlarda fırsat, buldukça kıs- men temas ettiğimiz ve ötedenberi hatalarımızı teskil edon bu noktalar, anılması gayet kolay olan tedbirlerle bertaraf edilebilir. Uzun bir mazisi olan Türk futbolünün bu basit hata- lardan müteessir olmaması için s€- yircilerimizin klüp idarecilerimizin hakemilerimizin ve teşkilâtımızın kendlerine düşen vazifeleri yapma- ları lâzımdır. Seyirellerimiz hakiki ve güzel fut- bolün Kıymetini anliyabilecek bir takdir derecesine gelmişlerdir. Fakat büyük bir sporcu kütlesinin içinde bir takım gözü kızgın klüpcülerin - bulunması ve bu gibilerin lüzumsuz gürültüler yapması her yörde görü- lebilen hareketlerâendir. Bir kaç maçta bu gibi taşkınlık yapanları sahalardan çikarmak su- retile stadlarımızın sükünetini ve tam #porculuğunu temin etmek Kabildir. 'Teşkilâtm bu basit tedbiri alarak bu adedi mahâuü seyircileri yolu getir- mesi çok yerinde 'bir hareket olacak- tar. “kura çekilerek yine tasfiye usulü ile — birbirlerile Karşilaşacaklardır. — waffakiyeti gösterdiği takdirde oto- » matikman milli küme maçlarına gir- meğe hak karanmış olacaktır. teşkilâtı müşkül vaziyetlerde bıraka- cek ihtiliâflara meydan vermemeleri ve tam münasile sportmence hareket etmeleri eizemdir, Bu arada takım kaptanlarına ve oyunculara “düşen vazife de çok xiülhimdir. Sporculuğa yakışmıyacak hareketlerle kazanılan nu bilmeleri ve bilhassa kaptanların takımlarını dürüst bir şekilde oyna- maâğa sevketmeleri lâzımdır. Bilhas- Sa İutbolcülerimiz hakemlerin karar- lanma itiraz âdetini artık tamamile bırakmalıdırlar. Haktmin, itirazlar ve dürüst olmıyan harekelier Karşi- sında vazifesini güçleşlirmek ve Şa şırtmak “daima kendi aleyhlerinde bir harekettir, Hakemlerimizin, derece ve tecrü- beleri göz önünde tutularak daha iyi ve isabetli intihab edilmeleri icab et- mektedir. Hakemin derecesi maçın ehemmiyeti İle çok alâkadar bir key- fiyettir. İhmale uğrayan bu cihtin nazarı dikkate alınmasını, hakemleri intihab eden heyetten beklediğimizi ilâve edeceğiz. 'Hakemlerimizin de daha öloriter davranmaları, sahalarımızda sertliğe karşı tam bir müsamahasızlıkla ha- reket etmlerini bekliyoruz. 'Son haftalar zarfında maçların ya” vaş yavaş sertleşmeğe başladığını na- zarı dikkate larak henüz vazifesi devam eğen teşkilâtın bu hareketlere İla tedbir alması Tâzmgeldiğini halırlatacağız. Şunu da ilâve eddim Ki, müfrit ve lüzumsuz Klüpcülükten her geri- ye doğru atılacak adım futbolümüz için kazanç olacaktır, #Muhakkak.ve her şeye rağmen ka- zanmak» fikrinin yerine «güzel ve temiz oynamak» düşünce ve telâkki- sinin geçtiği gün futbolümüz büyük bir hız almış olacaktır. Futbolcüleri- mizin, sahada karşılarına çıkanları <hasım: olarak değil «rakip» olarak görmelerini öğretmek ve telkin etmek bugün Klip idarecilerinin en büyük vazifesidir, Ulvi Yenai Mağlâb | giüsasküğe Attığı gel BEG Lswwm Yediği gol nâasânâaS Oyun “İümümnrk& Galib İüsususüs Betabefö SöesshiaS üsamüme)| #rolü gibi çok mühim bir mesele var. dır. Bu iş hakkımda faaliyete geçebil. mek için evvelâ maçları iflare eden hâkemler hakkında bir kanaste va. rilmak gâyesile memleketimizin eski ve lanınmış sporcularma birer mek- ; tupla müracaat edilesek ve seyrettik- leri maçların hâkemleri hakkındaki kanaatlerini bildirmeleri rica edile. cektir. Futbol tarihinin birer aslafı olân eski sporcular hakemler hakkındaki düşüncelerini spor teşkilâtına bildir. dikten sonra o hükemler hakkında esaslı kararlar verilecektir. Beyoğlu Halkevinin bir müsabakası Beyoğlu Halkevi, yüksek sportmeh- lik müsabakası açmıştır. Müsabaka- nın nizamnamesi şudur: Voleybol, basketbol ve kır koşusu müsabakalarımızda sportmenliğe en yakışır suretle hareket etmiş olan ta kım şöyle seçiletektir: Takımlar sportmenlik kaidelerine riayet eder aşağıda geçen (Sportmen- lik) başlığı altındaki yazıda işaret edilen hataların hiç birisini yapmaz- larsa müsabaka taşına 60 sayı dürüst hareket) başlığı altında geçen med deleri aynen tatbik ederlerse müsa- baka başına 1D sayı, her takım gali- biyet için takım başıma 30 sayı yekünen 100 sayı kazanacaklardır. SPORTMENLİK: Sportmenliğe ya- kışr surette müsabaka yapan takım 60 sayı alacaklardır. Aşağıda yazılı hatalar nisbetinde puvan kaybetmek veya etmemek takımın hüsnühare- ketine bırakılmıştır. 1 — Şahsi hatalar: Müsabaka içe- risinde yapılacak her şahsi hata için takım iki sayı kaybedecektir. 2 — Kasti hatalar: Müsabakada yapilacak her hangi bir kasti hata yüzünden takım 10 dan 20 sayıya ka- dar kaybedecektir. 3 — Oyundan ihraç: Müsabakadan ihraç edilen her hangi bir oyuncu için takım 25 sayı kaybedecektir. kımları 20 den 60 sayıya kadar kay- beğecektir. DÜRÜST HAREKET Vaktinde sahaya gelmek ve saha- dan ayrilmak 2 Hakeme mutlak itaat ve temiz mü- sâbüka yapmak 2 sayı. Müsabıkların isimlerini bildirmek 2 sayı, Takım dahilinde temiz bir lisan kullanmak 2 sayı. Sahaya temiz bir kıyafetle çıkmak 2 sayı Turnuvalarda galip takımı "seçmek için kazanılan sayıların yekünu oy- nanmış olan oyun adedile taksim edi- lecek en yüksek vasatiyi bulmuş olan takım birinci addedileceklir, Ecyoğlu Halkevi Spor komitesi başkanlığı Beyoğlu Halkevi 938 yılı Voleybol turnuvası 1 — Beyoğlu Halkevi spor şubesi 1938 yılı voleybol şampiyonasına 18/XTW838 pazar günü başlanacaktar. vaktinde goride oynamış olanlar da üçüncüde oy- nayamıyacaklardır. b) Bu senenin ikinci we üçüncü smuf #inalisileri birer sınıf terfi edeceklerdir. ©) İlk defa şampiyonaya dahil olan ta- kımlar istedikleri snifia yer alacaklar fakat müsabakalar başindıktan sonra ka- hükmen mağlüp addedilecektir. $& — Müsabaka hakemleri Evimiz Spor komitesi tarafından tesbit edilecektir. 7 — Rer sınıfta birinci çikasak takımı SARAY ve BABIÂLİNİN İÇ YÜZÜ Yazan: SÜLEYMAN KÂNİ İRTEM —Tercüme, iktibas hakkı mahfuzdur Tetrika No. 242 Bir sakal kesmeğe mukabil mabeyincilik Mabeyin müşiri ile mabeyincilerin çadırlarının tepelerinde hitât “vardı; içleri dokuma ipeklerle döşeli idi, Sa- Tay erkânıma âid otuz mükellef çağır- dan ötede maliyeti hümayun için iki yüz kadar çâdır rekzedilmişti. Matbahı âmireten gönderilmiş ye- mekler bu mayıs akşamında pek lâtif bir manzaranın verdiği haz içinde ye- nildi; kahveler içildi. Beyler, ağalar keyifleri tam olmak için çubuklara sarıldılar, Zatı şahanenin çadırından musiki sesleri duyuluyordu. Bu zevk ve âhengi yalnız orada, bu- rada atılan havai fişeklerin patlayış- Harı, vızıldayışları ihlâl ediyordu. (1) Eller niçin semaya kalkar? Yüzler nici ürülür? Abdülmecid selâmlığa çıkacağı bir cuma günü sol bacağının mafsalında şiddeti! ağrılar hissettiği için çarça- buk tedavi edilmesini doktor Şpitser- den istedi. Doktor da bir merhem ya- pıp sürdü. O gün Sultan Mecid dok- tora İngiliz şimendiferlerine dair bir resmi göstererek, memleketinde de böyle eserler görmek arzusunu izhar etti; fakat tm gibi büyük işler için dev- let hazinesinden para vermek müşkül dolacağını, Avrupada olduğu gibi, bu- rada da hususi şirketler teşekkü'ünü lan iradeler ve fermarilar üzerine bu- nun da husule gelmesi memuldür. Sultan Mecid — Bu itimadın busulü| için tarafımdan herşey yapılacaktır. Saltanatım esnasında kimsenin meş- rü emvaline tecavüz edilemez. Yalnız bizim bankerlerimizde menafli umu- miye namına ittihad, müslümanlarda ise çalışmağa heves yoktur, Banker- lerimiz ötederiberi sermnyelerini pa- Şâlarımıza İaizle vermeğe alışmışlar. dır! Bu esnada içeriye birkaç mabeyinci girmesile zatı şahane sözü başka mec- raya çevirdi; doktora: — Bu akşam saraya geliniz. Rappo bir oyun verecek. Kumpanyası canlı heykeller gösterecek. Bana (Bu hey- kellerin asılları Romadadır) dediler, Nasıl oluyor da putperest mabudları hıristiyanlığın merkezinde bu derece rağbete mazhar oluyor? Doktorun verdiği izahattan sonra söz dinlere, ibadetlere intikal etti, Ab- bülmecid şu mütalâayı yürüllü: — Allah her yerde hazır, nazırdır; dünya güneş etrafında dönüyor. Bu. halde yeryüzünde yaşayanlar için yukarı İle aşağı yoktur. Buna rağ- men halk Allahı gene gökte arar; biz de bunu tasvip ederiz! Bu sırada odaya sarayın mmikalliğ. lerinden Hasan efendi girmişti. Sul- tan Mecid sözünde devam etti: — Hattâ Hasan efendi de güya her istediği şeyi kendisine gökten düşe- cekmiş gibi dua ederken ellerini sema- ya kaldırıyor. Fâkat geçende başına bir belâ geldi: dun ederken arı soktu. Ona cehennemin tadını tattırdı! -Cen- metin gökyüzünde bulunduğu hakkın. dâki itikadını bozdu! Sonra gülerek Hasan cfendiye em- rettiz Göster doktora parmağını! Hasan efendi elini çarçabuk sakla eimndar verilecektir. (Sporculuk vasfı pi- zamnamesi buğiadır.) 8 — Kayıt için Beyoğlu Halkevi “Spor çabesine mürücaat ekmek Tâzımdır. 9 — Müsabakaya on beş dakika geç van takımlar Tükmen mağiüb gelenler, Üç oyuna gelmemiş takım turmuvs harici bırakılır, ğ Volter de muvalhitliğe ve bazıların tabirile mülhitliğe rücu ededursun! Hı- ristiyanlığın teslis nazariyesi ve bu nazariyenin muhtelif suretlerle tefsiri bir taraftan birçok cemaatleri hıristi- yan zümresine ithal ediyor; diğer ta- raltan Fransızlar Allahtan ve kraldan uzaklaşıyorlar... İşidiyorum, yakın za- manlarda sosyalistlerin mühlik na- zariyeleri gittikçe tevessü ediyormuş! Bana öyle geliyor ki, bir gün gelecek Avrupa pek sönük bir putperest ocağı olarak Kalacak! Allah herkesi cismen ve fikren ayni evsafta yaratmamıştır. Hiç bir beşeri kanun da içtimai hayatımı- #in esasi şartlarından birini teşkil eden bu farkı ortadan kaldıramaz. Bu ciddi hitabeden sonra Sultan Mecid gene işi lâtifeye döktü. — Ufak bir tecrübe yapalım. Diyerek Hasan efendiye döndü; — Senin arkadaşlarından fuzla ola rak sakalın var. Bunu ben haksız bu- luyorum, Huzurumda sakalını kesme- hi emrediyorum! Sakal kesmek, pek ayıp şey! Zavallı Hasan efendi padişahı bu kararından vaz geçirmek için ne mümkünse yap- tı; fakat olamadı; berber çağrıldı; Hasan efendinin yüzünün bu ziyneti gülünç tavırlar arasında bıyıklarına kadar traş edildi, Sultan Mecid doktora dönerek: — Benim zavallı Hasan efendiciği- me fena bir oyun oynadım. Şimdi onun Tedakârlığı derecesinde mükâfat lâ- Zım! Bunun için kendisini mabeyinci ettim! dedi. Hasan efendi sonu böyle tatlıya bağ lanan bu şaka üzerine sevincinden ağlıyarak gösterdiği ülüvvücenaptan dolayı padişahın ayaklarına kapandı. 5 Manyatizma “Sultan Mecid ramazan akşamı bah. çede iftar edecekti. Sıhhatinden ha. ber almak üzere saraya gelecek olan doktor Spiteerin de orada kendisine mülâki olmasın emretmişti. Duktor geldi. Mabeyin halkından el- Mkişi çimende bir Hnika teşkil etmiş- lerdi. Yemekler ahrıp veriliyordu. Hiz. mele işlirik etmiyenler çimenler üze- rine oturmuş çubuk içiyor, gülüşerek etrafa bakınıyorlardı. Abdülmecid gayet mükellef ve mu- tanıtan bir çiçek camekâm içinde ufak bir masa önünde oturmuş, yalnız ba- şna yemek yiyordu. Nihayet dokto- run huzura girmesi iradesi çıktı. Sultan Mecid siyah ve sırma işleme» Hbir minder üzerinde oturuyordu. Et- rafı çiçek demetlerile muhat idi. Uzak- tan doktora fransızca: — Enitrez, cher dokteur, je me porte tvös bien! Diye seslendikten sonra türkçe; — Âlâçların çok iyi tesir etti. Dedi. Mubeyincilerden biri padişa- hn margilesini gelirdi. Sultan Mecid nargileyi kendinden biraz uzakça bir küşeye koydurdu. Haz ile birkuç nefes çekti, Sonra doktorun yere oturması nı istedi; fakat beceremediğini görün- ce Mehmed beyi çağırdı. Doktora bağdaş kurmak usulünü öğretmesini emretti, Padişah Şpitsere tevecciih ederek: — Manyatizma nedir, bana anlatır mısınız? Sairfilmenamlar hakkında işittiklerim dağru ise buna tam bir kanaat hasıl etmeyi pek ziyade arzu ederdim. Hükümdarlar insan kalbini anlamı. ya fevkalâğe muhtaçtilar. Kendi- lerine hakikati hal nadiren anlatılır. Bunun için vecd paleti içinde en mü- him kararları geyri Mtiyari olarak bildirecek bir hassaya malik olmak ne kadur Taydalıdır! dedi, Bir manyatizma ameliyatı görmek arzusunu izhar elti, Şpiiser padişaln bundan vaz geçirtmek istedi; olmadı; hiç bir netice olmasa bile yalnız ame- endurunlulardan birini çağırdı. “Enderunlulardan Arif, gözlerini öne eğmiş, kollarım kavuşturmuş, içeri girdi, — Ariri Şuradan iki sandalya di. Doktorun karşısına otur. İstediğini yap! Hiç korkma. (Arkası var) 0 Dektor Şpitserin hatıratı,