29 Eylül 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 9

29 Eylül 1938 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

B. Çambörleyn, Alman Hariciye Nazırile birlikte otomobilde Fransada kısıni seferberlik: Emimameleri okuyanlar, davete icabet edenler ve yeni elbise giyenler Pragdan muhaceret: Şebri terk eden kadın ve çocuklar , — Şu Selim BM. şeye bak! Soyunur Gum. mamızı giyer, yatağa Birtan şe mizi kapar ve uyuruz! — Evet, pek doğru söylediniz am- ma, iş göründüğü kadar basit değili- dir, Soyunup dökünmek, yatağa ya- tıp mişıl mışıl uyumak! Bundan ko- Jay ne var? Fakat sorarım size yatar yatmaz uyuyan, rüyasız, deliksiz ye- di saat rTahst uyku çeken ve sabah- leyin iyice dinlenmiş olarak dipdiri kalkan münevverlerin adedi acaba yüzde kaçtır bilir misiniz? Ben size haber vereyim: Yüzde iki bile değil! Şurası muhakkaktır ki, alnımızda kırışıklar peyda ettiren, neşemizi ka- çırtan, bi htiyarlalan yalnız gün- düzün yorgunlukları, endişeleri, me- şakketleri, didinmeleri değildir. İn- san uykuda da günün hâdiselerinin tesiti altmda yıpranır. Uyanıkken ol- luğu gibi, uyurken de vücud daima fikrin tesiri altındadır . Pek çok kimseler gündüzkü mesaf- İ lerinin, düşüncelerinin, elem ve ke- derlerinin tesirini gece de hissederek ömürlerini kısaltırlar Bütün varlıklarile kendilerini işe vermiş nice kimseler vardır ki, gece yatağa girdikleri vakit kafaları gene durmadan o işlerle meşguldür. Böyle. likle ya uykularını kaçırırlar veya güçlükle uykuya dalarlar. Tabii sırt- larında bu ağır yükle yattıklarından, sabahleyin gene $orgun kalkarlar, Birçok kimseler rahat uyumak için yatmadan evvel banyo yaparlar. Hal- buki asıl banyo kafanın içine lâzım- dır. Asıl marifet gündüzün yorucu, üzücü meşgalelerinden akşam yatar- ken dimağımızı yıkayıp temizlemek- tir. Fikren yorgun, endişeli, kızgın, İ hiddetli, kaşları çatık uykuya yat- mamaktır Düzeltilen çalık kaslarınızı! Kovun İ rahatınızı kaçıran üzüntüleri! din- lenmenizin düşmanı olan kurunür lardan kurtarın dimağınız! Ömrü- müz çok kısa, zamanımız çok kıy- metliğir. M 3 münasebetsiz, üzücü, sıkıcı, tahrib edici şeylere ayırarak vaktimiz yoktur. Gündüzleri, sizi izaç eden hüdise- lerden hiç olmazsa uykuda uzak ka- Yuz! Sabahleyin işleriniz yüzünden bi- rine kızdınız, hiddetlendiniz, bağırıp çağırdınızsa akşam güneşin gurubile onları yüreğinizden silkiniz. Onları size unutturacak meşgale ürayınız! Ya sizi güldürecek, eğlendirecek bir kitap okuyunuz, ya biraz neşe verici müzik dinleyiniz veya gönül açan şakrak bir dostunuzla görüşünüz. Hülâsa keyfinizi ve güler yüzünüzü yerine getirecek bir çare arayınız! Yatağa girerken yarının bugünden iyi olacağını, her gecenin bir sabahı olduğunu ergeç mesud bir hayata kavuşacağınızı, sabrın sonu selâmet olduğunu düşünerek gözlerinizi yu- munuüz! Pek iyi görüştüğümüz zengin bir müteahhid dostum var, Bana dalma uykusuzluktan şikâyet eder Yatağa yatınca vücudüm işle- paydos ettiği halde, dimağım nisine devam eder. Tabii onun faaliyeti yorgunluğunu bütün vücu- dümde hissettirir, Ve sabah hiç uyu- mamış gibi her tarafım ağrıyarak na, nizin Nasıl gece 3 rıp, pijamanızı eve döndüğünüz Vw düşünceleri hafızanı onun yerine sizin ve etral rin yüzünü güldüren, ke getiren şeyleri koyunuz! Şakale pınız, çocuklarla çocuk olunuz. "1. hikâyeler anlatınız. Sesiniz müsaitse şarkı söyleyiniz. Onlara da söyletiniz! Şöyle bir lâvha yazdırıp çerçevele- terek yatak odanızda UCUNUZA asınız (BURADA İŞ DÜŞÜNÜLMEZ!) Kendi kendinize her gün kuvvetli telkinler yaparak yatağa yatınız ve bütün vücudünüzü tamâmile gevşek bırskıp uykuyu, sohbete doyulmaz bir dost gibi g yüzle karşılayınız, der dururum. Geçenlerde bu aziz dost bize geldi. Altı aydır tavsiyelerinizi dinliyorum ve çök rahat ediyorum. dedi. Dimağile çok çalışan, çok yazıp okuyan, iktisadi meselelerle uğraşan kimselere de aynı tavsiyede bulun- mak isterim. Rahatınızi kaçıran, uykunuzu ba- ram eden kaygu, üzüntü, kuruntu, vesvese, endişe, merak gibi ismi var cismi yok düşmanlara göce yatarken olsun kapılarımızı Kapayın! Bunun oldukça zor bir iş olduğunu ben de tesiln ederim. Çünkü bu nihayet bir irade meselesidir. Kuvvetli azim is- ter, sebat ister. Yalnız, olmıyacak bir şey değildir. İnsanlar iradelerine hâ- kim oldukları vâkit nelere muvaffak olmuyorlar ki? Bazı kimseler yatağa yattıkları vakit mutlaka kilan okumak itiya- dındedirlar ve böylece dimağlatını ve gözlerini yorarak uykuyu davet ederler, Bu fena itiyaddan kâliyen vazgtç- mek lâzımdır, Çünkü bu uyumak de- gil bir nevi sızmaktır. Uykunun bizi dinlendirmesi ve sabahleyin canlı ve diri olarak kalkmamıza hizmet etme- si için şu on şarta riâyet etmek lâzım- dır: 1 — Akşam onda yatıp sabah altı- da kalkmalı ! 2 — Karanlıkta ve yaz kış cam açık yatmalı! 3 — Yatarken bir şey yiyip içmek- ten sakınmalı! Yatak elbisesinin her yeri bol 5 — Karyolada sağa meyilli yat- malı! 6 — Yalarken veya yatakta gaze te, risale, kitap okumamalı! 7 — Hiddetle yatağa nemeli! 8 — Yatakta ne dü ne de ya- rının işlerini düşünmekneli! 9 — Yatmadan evvel beş dakika ka dar vücudü hafif hafif u ilâ on defa çömelip Mümkünse ılık su İle bir duş yapmalı! Bu şartlara tamamile riayet etti- ğiniz halde gene korkulu rüyalar gö- rüyor, kâbuslarla rahatsız oluyor, sabahleyin de ağzı paslı kalkıyorsa- nız bir doktora gidip muayene olma- hsınız! Selim Sırrı Tarcan Urfada su tesisatı Urfa (Akşam) — Belediye reisi kıymetli genç B. Ömer Alay yeşil Urfayı nihayet iyi suya da kavuşturmuştur. Belediyeler bankasından akdolunan yüz yelmiş bin liralık istikrazla işe başlanmıştır. Tesisat bu mali yıl sonuna ka dar bitecektir. Gönderdiğim resim ilbay Kâzım Demireri ve şarbay ömer Alayı temelatma merasiminde gösteriyor.

Bu sayıdan diğer sayfalar: