On sekiz asır önce hayat 1859 sene evvel Pompei şehri, sükün Ye huzur içinde yükselen Vezüv dağı- Bin eteklerinde sakin bir siteydi. 2438 sene evvel, Neron devrinde şiddetli bir Yer sarsıntısı şehri tamamile harap €tmişti. Bundan sonra Pömpei yeni- den yapıldı; Roma zenginlerinin sây- fiyesi oldu. Vezüv dağı da, bugünkü gibi çifte kraterli bir yanar dağ değildi. Asırlar- danberi uyuyan bir dağdı: Bu mümbit topraklı, yeşillikli dağın bir gün patlı- Yacağı kimsenin aklından geçmiyordu; $ehrin profilini süsliyen bu dağ pom- Pellilerin gözbebeği idi. “e Ne güzel, ne ferah bir ev bu. Kapısın- “a bir köle nöbet bekliyor, Mozaikten Yapılmış ağzı bir karış açık duran kö- Pek heykeli nöbet bekliyen köle gibi fal afal yüzümüze bakıyor. Haydi gis rTelim: Üstü kapalı büyük bir avlu... Yüksek Sütunlar... Küşelerden birinde kocaman demir bir kasa... Başka bir köşede ge- 4iş, rahat bir kerevet... Ev sahibi misâs İirlerini burada kabul eder, işini gücü- Dü burada görür. bir perde var, Kaldıra- odasına bir göz atalım: Ba- yatak odası, Meşe ağacından ya» Pilmış, ayakları aslan ayağı gibi yon- tulmuş karyola... Tül perdeleri, can- fes yorganı, kırmızı atlas yastıkları Yar... Üç zincirin ucunda sarkan ayak- li bir iâmba... Tunç bir masa, önünde Yüksek arkalı bir koltuk. Masanın üs- tü misk ve amber şişelerile dolu... Po- Mâtslar, iğneler, firketeler, alık ve düzgünler oraya buraya atılmış... Bâyan çok uzun boylu değil, dinç ve Bürbüz, esmer, omuzları ve göğsü anaş- İh... Gözleri ve dişleri pıril pınl parlı- Yor... Giyindi, kuşandı, sonra çıkıp çocuk- lârım aradı, kölelere, cariyelere emir Verdi. Büyük oğlunu sordu: Kalkmış, terbiyeci kölesile jimnastik ve binicilik mektebine gitmiş... Çocuklarının en küçüğü, beş yaşında bir afacan dadı- #ının elinden kurtulmuş, fiskiyeli ha- Yüzün başında dönemiyor... -Ânnesi Cülia onu yakaladı, öptü; sonra kocası bay Kaüsün yanına gitti. Bay Kaüs namuslu bir memur... Se- fih bir şehirde Allahından korkuyor, €€dlerini tebcil ediyor, aile reisliği Yazifesini hakkile başarıyor... Evin içinde bir faaliyet var. Her yam dan sular akıyor. Temizlik yapıyor- lar... Bu iş öğleye kadar sürüyor. Öğle Üzeri içerde yemek yiyorlar. Avlu serin olmuyor. Öğleden sonra herkes yatıp Uyuyor... si. Akşam güneş alçalmağa . başlıyor. Cülia gezmeğe gidecek: Saçları yük- Sek taranmış, zebercedden bir taç tak- Mış. Gömlek giymediği için entarisi “stolavsı vücudüne sarılır, endamını Yoğurarâk meydana koyuyor. Entari İncecik yündür. Bu beyaz «stola nın Üstüne giymek üzere menekşe rengi bir Mantodunu istiyor: — Pallamı ver! Cariyes Bir kurde hı ve dadıyı tuttuğu büyü sığınıyor, diyor... O gide dursun, biz biraz şehirde do- alım, 143 Mâhedlerin çatılarında güneş alla. emiyor; kalditimlar kızıl bi? ışıkla pare hiyor... Pompeililer, genç ve ihtiyar, ka: | dın erkek, hepsi şık, hepsi zarif, hepsi süslü püslü, Forum'da toplanıyorlar... Forum büyük bir meydandır. Oraya araba girmez... Veniis mabedi, zafer takı, adliye Sa- rayı, hapishane, imparatorların büyük heykeleri hep bu meydanda... Meyda- nın çevresi, geniş kaldırımlı direkler arası... Seyyar aşçılar, seyyar ocaklar- da piliç kızartması satıyor; önlerine birer köpek katan fakirler dileniyor; duvarlara büyük, kırmızı yazılı kiğıd- İar yapıştırılmış, günün haberleri, za- bıtanın emirleri, kaybolan eşya ilânla- rile mağaza reklâmları okunuyor. Forum çok kalabalık, Şehrin tanın. mış bütün simaları piyasa ediyor. Ban. yolardan gelenler, tiyatrodan gelen- lerle karşılaşıyor. Bir köşede tulüatçı- lar hokkabazlık, cambazlık yapıyor. Pazara alış verişe gelen köylüler eşek. lerine binmişler köylerine dönüyor... Fakat Venüs mabedinin önünden ge- Halk bankasının İktisad Vekili Halk bankasını açarken soldan itibaren Millet Meclisi veisi, Ad- | Pompeiden bir ev çen herkes, bir iki saniye durup dua ediyor, Mabedin duvarlarına dileklerini yas zanlar, aşklarını ilân edenler de var. Çakı veya iğne ucu İle birşeyler kazı- yorlar, Bugün Pompei harabelerini ziyaret edenler, duvarlardan birinde şu cüm- leleri okurlar: « Çok çirkinsin kızım!» « Bonjur Viktorya! Her nerede olür- san ol, rahat aksırabiliyor musun?..o Bayan Serena da şunu yazmış; «Serena artık İzidor'dan bıktı.» va“ Ortalık iyice karardı. Herkes evine dönüyor. Cülia da“döndü. Banyoya gir- di, Akşama misafirleri gelecek... Al bus gün bir elbise giydi. Omuz başlarında altın aslan kafalarından kopçalar var. Saçları büklüm büklüm. Sofra kurul- müş. Gümüş takımları ışıldıyor. Şarap- lara bal ve su katıştırılmış. Misafirler birer ikişer geliyor... Otu- ruyorlar. Konuşmağa başlıyorlar. Hava kararıyor, gökyüzü kararıyor, denizlerden sert bir rüzgâr esiyor... İşte o gece sabaha karşı yer hafifçe sarsıldı... Halk telâşlanmadı. Fekat er- tesi gün, daha ertesi gün ve daha er- tesi gün sarsıntılar duyuldu. Halk biraz telâşlandı... 24 ağustos 79 da körfezin öbür tara. fında, Misen de oturanlar, Vezüv dağı- nın tepesinden duman fışkırdığını gör- düler... Bu kapkara duman, korkunç bir servi gibi köklere yükseliyordu... Eğer o sene Misen'de meşhur bilgin Plin oturmamış olsaydı, Pompei facia- sının iç yüzü öğrenilemiyecekti. Plin | o zaman Misen'deki donanmaya ku- manda ediyordu. Hemen gemilerden birine atladı ve Vezüvün fevranını iyi- den iyi inceledi. Vezüvün 79 senesin- deki fevranının tafsilâtı Plinin mek- tuplarından öğrenildi. yas Yanar dağ durulduktan sonra Pam- pel de taş taş Üstünde kalmamıştı. Pofnpeide ilk kazılar 1748 de başladı ve bugüne kadar devam etti... Bugün hâlâ eski Pompei'nin ihyasına çalışılı. yor. Selâmi Sedes açılış merasimi | | Viye, Maliye ve Ziraat Vekilleri görünüyor, aşağıda İktisad Vekili bankada ilk İİ muameleyi yapıyor - | lerine büyük Mrupa güzellik kraliçesi öbür gün. Kopenhagda seçiliyor Bu sene Finlandiya güzelinin kraliçeliğine intihabı pek mi avrupa güzellik muhtemeldir Solda Rus güzellik kraliçesi, sağda Avruka güzellik kraliçeliğine intihap edilmesi muhtemel Avrupa güzellik kraliçesini seçmek | müsabakası 9 eylülde Kopenhag şeh- | rinde prenses Helenin himayesi altın. da yapılacaktır. Bu müsabakaya 14 Avrupa memleketinin güzellik krali- çesi iştirak ediyor. Bu on dört kraliçe, biribirinden güzeldir. Her birinin ay- rı bir cazibesi vardır. Bu itibarle bunlardan birini tercih etmek çok müşkül olacaktır. Güzeller, Danimarkanın merkezi olan Köpen- hag şehrine varmışlar ve şehrin en lüks otellerinde misafir edilmişlerdir. Fransa güzellik kraliçesinin Kopen. hagda en çok nazarı dikkatini celbe- den şey, geniş caddelerde gördüğü bi- siklet bolluğudur. Bisiklet Danimarka da o kadar çok taammum etmiştir ki, Adeta her nüfus başına bir bisiklet isa- bet ediyor, Güzellik kraliçelerinin büyük kıta- da çekilmiş fotoğrafları, Kopenhagın en büyük mağazalarının vitrinlerinde teşhir edilmektedir. Halk vitrinler ö- nünde uzun uzun durarak güzellerin resimlerini birer birer tedkik etmekte ve aralirında hangisinin daha güzel olduğuna dair münakaşalar bile ol- maktadır. Avrupa güzellik kraliçesinin seçimi meselesi, Kopenhagda günün mesele. si olmuştur. Danimarka gazeteleri, güzellerin resimlerile sahifelerini dol- durmakta, her birinin evsafını ayrı Aâyrı yazmakta, ve içlerinden hangisi- nin Avrupa güzellik kraliçesine ini hap edileceğine dair muhtelif mütalâ- alar yürütmektedir. Halk vitrinlerde ve gazete sahifele- rinde güzellerin resimlerini göre gö- re onları birer birer tanıyor. Rusya güzellik kraliçesi iri gözlüdür ve Rus milli kıyafetile resmini çektirmiştir. Bir esmer güzeli Yunan güzellik kraliçesi, fotoğrafisinde bilhassa çok | muntazam ve fil dişi gibi bembeyaz olan dişlerini göstermekte itina edi- | yor. l Belçika güzeli de esmerdir. Fotoğra- fını, siyah velurdan yapılmış bir tu- valet ile çektirmiştir. Macar güzelinin başında bir buğday başağı var. Ve tu- valetinin kolan, Macar mili ale tinde olduğu gibi çok geniştir. güzeli ise sinema yıldızı Loretta Yan- gı andırıyor, göz kirpikleri uzundur, gözleri sehhardır. Ağzı da pek müte- nasiptir. Herkes şirinliğini tasdikie... İngiliz güzeli de sarışındır. Fransa nfillerle Nik nda sarışın bulunan Avrupi narka şehirleri dan nöbetle davet edilmekte ve şeve enceler tertih edilmek. İ olan Finlândiya güzeli tedir. Bu münasebetle hayır cemiyet. leri menfaatine müsamereler veril. mektedir. Kopenhagda bu eğlenceler esnasında küçük bir hâdise de olmuş- tur. Avrupa güzelleri, Kopenhag ame- le mahallesinde verilen baloya davet edilmişlerdi. Güzellik kraliçelerinden sade baloda bulunmuş deği), fakat b: Joyu bizzat kendilerinin açması Tic edilmişti. Amele mahallesi ba nd güzellik kraliçelerine büyük bir iltifa. ve ikram gösterilmişti. Halbuki erte- si günü müteakip Kopenhag gazetek rinden birinde çıkan bir yazı hayret uyandırdı. Bu gazete, güzellere Jây; oldukları derecede ikram ve iltifat gi terilmediğini yazıyor. Hattâ «İsveç güzellik kraliçesinin böyle bir rezalet karşısında balodan kaçmağa mecbur kaldığını ilâve ediyordu. Halbuki veç güzeli, bu iddiayı katiyetle tekzip etti, Fakat rezalet havadisi, memle- ketten memlekete yayılmış ve birçok dedikodulara sebebiyet vermişti. Da» nimarka gâzetecileri, bu yalan hava- dis yüzünden hası) olan fena tesiri İsale etmek için kraliçeler şerefine iki ziyafet ve eğlence tertip etmişlerdir. Bu ziyafetlerde Danimarkanın en yük» sek sosyetesi erkânı hazır bulunacak» lardır. 14 güzellik kraliçesi arasından Avrupa güzellik kraliçesinin seçimi için 9 eylülde Kopenhagda yapılacak müsabakaya Danimarkâ kralının bal. dızı prenses Helen riyaset edecektir. Her güzellik kraliçesinin birçok'ta- Yaftarları vardir. Fakat Avrupa. krâ- liçeliğine en kuvvetli namzed Finlân. diya güzellik kraliçesidir. 1934 ve 1037 senelerinde yapılan Avrupa güzellik kraliçesi müsabakalarını Pinlândiya güzelleri kazanmışlardır. Bu sene de Mis Finlândiyanın Mis Avrupa olma- sı ihtimali çok kuvvetlidir. İs (Abone ücretleri Türkiye © Ecnebi 1400 kuruş 2700 150 » SENELİK $ AYLIK 3 AYLIK kuruş 40 » 800 ww >» tihadına dahil olmıyan ecnebi #ketler: Seneliği 3600, altı aylığı 1600, üç aylığı 1000 kuruştur. Aires tebdili için yirmi beş ku: göndermek lâzımd ne: Bakaâli civarı Acır sokak No. 13