Haziran Fenerbahçe İle karşılaşmak Üzere dün şehrimize gelen Panatinaikos « Enosis muhteliti Şild maçı: Beykoz - Beşiktaş Dünya kupası finaline Italya ile Macaristan takımları kaldılar. Galatasarayın Yugos- lavya maçları - Fenerin 30 uncu yıldönümü Güneşin Şeref stadında şild maçır nı oynamaması üzerine, Beşiktaş önümüzdeki pazar günü, Beykozla aynı sahada dömifinali oynıyacaktır. Beykoz takımının mili küme hari- cinde kalan takımların en kuvvetlisi olduğunda şüphe yoktur. Ankara ve İstanbulda omuvaffakıyetli maçlar yapan Altılar muhtelitinin içinde ek- seriyeti Beykozlu oyuncular teşkil ediyordu. Bu takımda bilhassa Şa- hab, her fırsattan istifade etmesini bilen golcü ve mükemmel bir muha- cimdir. Beykoz takımını Beşiktaş için bir tehlike olarak saysak bile, Beşiktaşa karşı bir şey yapabileceğini zannet- miyoruz. Geçen haftaki, Beşiktaş - Güneş maçı bizi bu hükmü vermeğe sevkediyor. Temennimiz, bu maçın mümkün olabildiği kadar spor ve futbol çerçevesi içinde oynanmasın- dan ibarettir. '... Çekoslovak milli takımını Bordeaux şehrinde yaptığı iki maçta baştan aşağı sakailıyan, tekmeci Brezilya takımı, İtalyanların seri oyunu kar- şısında turnuadan elimine oldu, Cenubi Amerikalıların sert oyunu yük bir antipati uyan- dırdı. Fransayı, elimine eden İtalyan- ların tekmeci Brezilyalıları yenerek finale kalmış olmalarının herkesi memnun ettiğine şüphe yok... Diğer taraftan İsveçe galib gelen Macarlar finale kalan ikinci takımdır ve nihat maç önümüzdeki pazar günü Pariste oynanacaktır. Macarlar, merkezi Av- rupanın en iyi takımlarından biri ol- malarına rağmen, şimdiye kadar bu nevi turnualarda hiç muvaffak ola- mamışlard. Bu defa, talihin kendi- lerine güldüğünü görüyoruz. İlk ma- çı zayıf bir takıma karşı oynamaları; ikinci maçı da yorgun bir halde bu- lunan İsviçreye karşı yapmaları Ma car takımını finale oldukça taze ve canlı bir şekilde bırakmıştır. Bakalım bir tarafta Piola, Meazza Ferrari, diğer tarafta Şaroşi, Szen- geller, Kohut gibi kıymetli forverd- lerden hangileri, kendi takımlarını kazandırmağa muvaffak olabilecek- 1er? ... 5 Galatasaray Yugoslavyadaki üçün- cü maçınıda (4-0) gibi büyükbir farkla kaybetti. Hakemlerin taraf- kirliğinden şikâyet eden Galatasaray- da AUENA ANA EENAAEAARAAAAAEEAAEAAAAEAN, uların mağlâb olmalarına değil de gol atamamalarına hayret etmemek mümkün değil. Bizim bildiğimiz, Galatasaray takımının forverd hatta (gol atma kabiliyeti) olan bir ta- kımdı. .. Bu hafta Fenerbahçe klübü otu- zuncu yıldönümünü kulluyor. Bu ve sile ile Yunanistandan kuvvetli bir muhtelit takım şehrimize gelmiştir. Milli küme çerçevesi dışında bırakılan Sarılâcivertlilerin bu faaliyetini, Tamş- yar organizasyonunda olduğu gibi bu defada, takdirle karşılıyoruz. Gelen Yunan takımının içinde mü- teaddid milli takım oyuncuları bu- Tunması Fenerbahçe - Enosis - Pana tinaikos muhteliti maçını hakikaten enteresan bir şekle sokmuştur, Popü- ler Sarılâcivert takıma muvaffakıyet- ler temenni ederiz. Ulvi Yenal Türkiye - Mısır atletizm mü- sabakaları şehrimizde yapılacak Ankara 17 (Telefonla) -— Türkiye - Mısır atletizm müsabakalarının 2 ve 3 temmuzda İstanbulda yapılması ka- rarlaştırılmıştır. Müsabakalar Fener stadında yapılacaktır. Mısır atletizm federasyonu müsabakalara iştirak ede- cek Mısırlı atletlerin isimleri fede- rasyonumuza bildirmiştir. Bunlar a- rasında bazı mesafelerde Mısır rekoru- na sahip atletlerdir. Bu mevsimin ilk yüzme müsabakaları Mevsimin ilk yüzme müsabakaları pazar günü öğleden sonra saat 17 de Modadaki yüzme havuzunda yapılar caktır. Gül kupası atletizm müsabakaları Pazar günü öğleden sonra Taksim stadında yapılacak olan Gül kupası maçlarına iştirak etmek üzere Anka- ra, İzmir ve İzmitten mütesddid at- letler gelmiştir. Plâniçka sakatlandı Çekoslovakya - Brezilya maçında sakatlanan meşhur Çek kalecisi Plâ- niçka, Laonidasdan yediği bir tekme ile sahayı terketmişti. Muaj neti- cesinde Planiçkanın koli iki ke- miğin birden çatlamış olduğu görül müş ve tedavi altına alınmıştır . senanmanı EVROZİ Bas, diş, nezle, grip, romatizma, nevralji, kırıklık ve bütün ağrılarınızı derhal keser. İcabında günde 3 kaşe alınabilir, m Enn Gm Hi MER HE GER EN Baş oklounlık müsabakaları kiye serbes güreşler baş vanlık müsabakalarını her yıl nü Halkevi yapıyordu, Bundan üç y önce yaplığı serbes güreş baş pehli- vanlık şampiyonluğu da pek az za- manda Türkiyenin her tarafında taammüm etmiş ve bu yüzden peh- Hyanlarımızın sayısı günden güne çoğalmış, teşvik görmüştür. Halkımız tarafından serbes güreş- lere rağbet çoğaldıkça ve pehliyan- ların sayısı arttıkça, yurdun muhte- Mf yerlerinde müsabakalar tertib edil- mektedir. Fakat, yapılan bir kısım müsabakalar kontrolsüz ve başıboş kaldığından birçok uygunsuzluklara raslanmaktadır. Önüne gelen yerde kontrolsüz ve usulsüz pehlivan müsa- bakaları yapıldığından, bu gibi hare- ketler hem birçok haksızlıklara meydan vermekte, hem de halkın serbes gü- | rTeş üzerindeki emniyet ve rağbetini | kaybetmektedir. Eminönü Halkevi bu saydığımız yolsuzlukların önüne geçmek için, serbes güreş müsahakalarını mümasil memleketlerde olduğu gibi nizam ve kontrol altına almağa karar vermiş ve icab eden resmi teşebbüslere giriş- miştir, Bundan sonra, serbes güreş müsa- bakaları kontrol altında bulundurula- cak ve organizatörlerin elinde bıra- kılmıyacaktır. Serbes güreş yapan pehlivanlara da birer lisans verile cek ve hepsi kayıd altına alınacaktır. Şişli - Galataspor Apoyevmatini Kupası finali için önümüzdeki pazar sabahı Taksim stadında Galataspor ve Şişli takım- ları karşılaşacak, maçın galibi kupa yı alacaktır, Şişli takımı bu mevsim federe olmıyan takımların en kuvvet» Msi olduğunu göstermiştir. Önümüz- deki maç etrafında yapılan tahmin- ler Şişli takımı lehinedir, Edirnede lik maçları Edirne (Akşam) — İkinci devre futbol lik maçlarına pazar günü baş- landı. İlk devrede Edirneye gelerek maçlarını bitiren Uzunköprü ile bura takımları karşılamak için Uzunköp- rüye gitmeleri mukarrerdi. Bu sebep- le, fikstüre göre Yavuz takımı pazar günü otobüsle Uzunköprüye giderek Ergenesporla lig maçını yaptı. Hakem futbol ajanı Nazminin idar re ettiği bu maç çok heyecanlı oldu veik 20 dakikada çok üstün bir oyun. çıkaran Uzunköprülüler iki gol yapar rak galip vaziyete geçtiler, İkinci kısmın sonlarına doğru Ya- vuz takımı, Uzunköprünün gevşeme sinden istifade ederek birisi penaltı- dan olmak üzere iki sayı yapmağa ve beraberliği temine muvaffak oldu. Bundan sonra oyun iki tarafın karşı- lıklı akınları ile devam ederek başka sayı yapılamadı ve böylece her iki ta- raf ikişer golle ve beraberlikle oyunu bitirdiler, Önümüzdeki hafta liglere devam edilecek, Edirnede Edirnesporla Ka- rTaağaç takımları karşılaşacaklardır. Fransız tenisi tekrar kuvvetleniyor Fransız tenisi bundan yedi sene ev- vel Borotra, Lacoste, Brugnon ve Co- chet ile dünyanın en kuvvetli tenis eki- pini teşkil etmeğe muvaffak olmuş ve (Dört silâhşorlar) ismi verilen bu ta- kım uzun müddet Davis kupasının. Fransada kalmasını temin etmişti. Borotra ve Brugnon'un ihtiyarla- maları, Lacoste'in tenisi bırakması, .Cochet'nin de profesyonel olması Üze- rine bu mükemmel Fransız ekipi dağıl- mış ve Davis kupası da ellerinden git- mişti, Bu defa Fransızlar yeni yetiştirdik. leri Petra ve Destremau ismindeki iki gence çok ümid bağlamaktadırlar, Nitekim Petra, Destremau çifti dün- yanın en iyi çifti olan Amerikalı Mak ko - Budge çiftini dört sette (3-6, 6-3, 9-7, ve 6-1) gibi güzel bir farkla kolay- ca yenmişlerdir. , Eminönü Halkevinden: 19 Haziran 938 Pazar günü saat (9) da evimizin muhtelik takımile Sümer klüp arasında Beşiktaş Şeref stadında yapılacak maça muhlelib Kadrosuna dahil olan bilefmle oyuncu- ların mezkör saatte sahada hâzır bulun- maları tebliğ olunuz. po Tefrika Mahmud Muhtar paşa emir bekliyor, 31 mart hakkında İttihad ve Terak- ki muhaliflerinin neler düşündükle- rini, tevil ve tefsirlerini de gördükten sonra vakanın nasıl cereyan eyledi- gini izaha girişelim; Mürteciler tarafından iğfal ve tah- rik edilen askerlerin isyanı 31 mart 1325 - 13 nisan 1909 gecesi Mecidiye kışlasındaki dördüncü Avcı taburun- dan başladı. Bu tabur efradı o gece yarısından Sonra, kışlada uyumakta olan zabitlerini odalarında hapsetti- ler. Bir kısmı müsellehan Ayasofyaya, meclisi mabusana doğru yola çıktı; © bir müfreze Dolmabahçe - Yıldız yo- Beyoğluna uğrayıp Tophaneye, Ka- sımpaşaya ayrıldılar. Nerelere git mişlerse oralardaki askerleri kendile- rile birleşmeğe davet ettiler, Zaten böyle bir teşebbüse intizaredenbu askerler de kışlalarını terk ile mebu- san meclisine doğru yollandılar. Üç, dört saat içinde Ayasofya meydanı ve civarı askerle doldu, Bunlar böyle toplanırken (ne olu- yor?) diye bir soran olmamıştı! Kıyam şaylaları iki, üç gündenbe- ri devam ettiği halde avcu taburları- nın zabitleri askerlerine karşı hâlâ es- ki itimadlarını muhafaza ediyorlardı. Harbiye nazırı Ali Riza paşa o akşam avcı taburunda şüpheli hareketten haberdar edilmişken tahkike yaveri- ni göndermekle iktifa etmişti. Âsi askerlere avcı dördüncü tabu- run üçüncü bölüğü birinci çavuşu Er- zurumlu Yaşar oğlu Hamdi çavuş ku- , manda ediyordu. Hamdi çavuşun er- kânıharbiyesi vazifesini de bu tabu- run birinci bölüğü bölükemini Arif oğ- Ju Mehmed ifa ediyordu, Bu tabu- run Hazım çayuş gibi bütün çavuşla- rı ve onbaşıları vakayı idare edenler arasında görülüyordu. Askerlerin ilk vurdukları zabit İlyas efendi isminde bir zattır. Bu zabit köp- rü üstünde askerleri teskine ve kışlar larına iadeye çalışırken bir kurşun ile yere serilerek ebediyen susturulmuş- tur. Sabahleyin Ayasofya meydanında askerin bu tecemmüü eskiden Atmey- danında toplanan yeniçerilerin kazan kaldırmaları manzarasını arzediyor- du. Asker arasında sarıklıların da do- Taştığı görülüyordu. Tekbir sadaları duyuluyordu. İttihadı Muhammedi cemiyeti Azasının mahallelerde kapı, kapı dolaşarak yaptıkları tahrikler ile ahali de sabahleyin Ayasofya ve Sul- tanahmed meydanlarına akın, akın gidiyordu, Bellerinde kamaları eksik olmıyan bazı sarıklılar sokaklarda: Dinini seven, şeriati istiyen Aya- sofyaya koşsun! diye bağırıyorlardı! “Avcı askerleri sokakları, köşebaşla- rını tutmuşlardı. Mebusan meclisi et- rafında bir kordon çevrilmişti. Sarık- lılar dönüp dolaşıyor, (din ve şerlat elden gitmek üzeredir. Farmasonla- rın ellerinden memleketi kurtarmak için harekete geçilmek lâzımdır. Yok- sa şeriat ortadan kalkacaktır. Asker bunu istemiyor. Halife de bizimle ve askerle ayni fikirdedir.) yolunda tel- kinlerde bulunuyorlardı. Süngü takmış askerler önlerine ge- çenleri tevkif ediyorlardı; boykotaj dolayısile başlara geçirilmiş keçekü- Jâhlar, kadife kalpaklar yırtılıyordu. Ne için olduğu belli olmadan silâhlar patlıyordu. Üsküdarda itfaiye dördüncü tabur birinci bölük mülâzimsanisi Yusuf efendi sabahleyin İstanbula geçerek âsilerle birleşmiş, sonra Üsküdara gi- dip askeri vazifelerile meşgul olan it- faiye taburu efradını isyana tahrik ve teşvikile bunlarıalıp Ayasofya meydanındaki âsilere iltihak ettir. mişti. (1) Etrafta ne olup bittiğini bilmiyen, fırınlardan ekmek almağa şitab eden halk avcı askerlerin dipçik darbelerile dağıtılıyordu. Cağaloğlu civarındaki evlerde ka- dın, erkek herkes serseri kurşunlar korkusundan bodrumlara sinmişler- di. Hassa ordusu kumandanı Mah- mud Muhtar paşa kıyam hakkında zaptiye nazırı ile ikinci fırka kuman- danımndan aldığı telgraflar üzerine sabahleyin Kadıköyünden Galatada Aziziye karakoluna gelerek isyana kârşı hareket için bazı kıtalara emir Yazan: SÜLEYMAN KANİ İRTEM — | SARAY ve BABIÂLİNİN İç YÜZÜ ! "Tercüme, iktibas hakkı mahfuzdur No. 156 içtima dağıtmak için emir gelmiyor 4: lunu kesti; bir kısmıda Taksime, Ç verdikten sonra Unkapanı köprüsü tarikile harbiye nezaretine gelmiğ orada harbiye nazırının ne gibi ted” birler ittihazı lâzım geleceğine dajf bir tezkeresini almıştı! Mahmud Mühe tar paşa hallerini iyi görmediği bazi taburlara nasihatler, emin bulunduk” larına da Serasker kapısına geli için emirler veriyordu. Harbiye mazi rı ile vükelâ heyetini harbiye nezar&” tine davet ediyor, yanma alacağı a kerle meclisi mebusan önündeki İğ” timaı dağıtabileceğini harbiye nazır na temin ile emir ve mezuniyet mesini istiyordu. Bu emri beklemeyip vaktinde hare“ ket etmiş olsaydı kendisinin emin ol duğu kıtalarla isyanı yatıştırabilmesi pek muhtemeldi. Harbiye nazırı Ali Rıza paşayı 48 keri ve idari mesleğinde talihsizlik âdeta takib eylemiştir. Manastır vali” © si iken Rus konsolosunun itlâfı gibi siyasi ağır bir mesele zuhur en En büyüğü Balkan harbinde ordusu kumandanlığındaki hezimeti - olmak üzere askeri muvaffakıyetsiz” liklerinde kendi mizac ve zihniyetinin. de âmil olup olmadığının takdiri ta bil erbabına aiddir. 4 Ancak 31 mart hâdisesinde ihtira$ ile hareketinin, belki padişahtan v9 saraydançekinerek Mahmud Muhtar paşaya vakit varken istediği emri vef- memesinin kıyamın büyümesine mey” dan bıraktığını halin cereyanı tama“ mile gösteriyor. Mahmud Muhtar paşanın beklediği emir gelmedi. Bu emir yerine kendi” sine o günü öğleden iki buçuk sasf sonra kan dökülmesine meydan veril” memesi, şeyhislâm ile fetva emininin ulema ile askere nasihat etmeğe git” tikleri, vükelânın da safaya azi eyledikleri “bildirildi. Nizamiye altıncı alayın birinci t8 buru ikinci bölüğünden kadro haricin” de mülâzimievvel Hasan ağa ezani 8” at beş buçuk raddelerinde harbiye © zareti müctemi süvari efradının yani” na gelerek bu efrad ile görüşmüş v9 bunları heyecana getirmişti, (2) BU nun üzerine tevkif olunmuş idise d9 biraz zaman sonra tahliye edilmişti. Vakit geçtikçe taburlar birer, şer âsilere iltihak ediyordu. Buna rağ” men o gün akşama kadar dayananiaf ve hükümete sadakatini muhafaz8 mi paşa âsi askerle onlara iltihak edeh halk üzerine yangın tulumbal#” rile su sıktırarak tehacümlerine mâ” ni oldu, Süvari kıtası da vazifesini 118 ediyordu. Bir süvari müfrezesi başı” da bulunan mızraklı süvari alayı yü” başılarından Romelyos İspatari efen” di Beyazıda kadar ilerilemiş itaate davet ederken bir kurşunla if 1âf edildi. Bunun üzerine müfreze &€ ri çekildi. Mirza Sald paşa Muzaffer bey de gene Âsilere nasihâf ederken Serasker kapısı önündeki sed üstünde katlolundu. © (Arkası var) (1) Divani harb tahkikatından. BU suf efendi sonm idama mahküm miştir. (3) Divani harb tahkikatı, ve edi