4 Mart 1938 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

4 Mart 1938 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

kümeden çekilmemiştir h Pazar günü Taksim stadına i gitmemesi Spor kurumunun : haksız addettiği kararlarını Ü protesto etmeğe matuftu Recai Nüzheti (Baş tarafı 6 nos sahifede) Bayeri Alet olarak kullanmıştır. İlk teklifinde Avni Bayer Tazı olmadı. Hattâ annesi de bu işe girmesine kat- iyyen razı olmuyordu. Recai Nüzhet Fenerbahçe spor klübü başkanlığın-| kendisini barlara, gazinolara götüre- dan: İzmirin Üçek klübiyle 27 şubat- | rek: Senin için bu bir devlet kuşu- ta yapılması fikstür icabı olan ma- | dur. Her zaman ele geçmez. Teklifi. çın icra edilmemesi yüzünden takımı | mi kabul edersen dört hastanenin diş mızın milli kümeden çekildiği hak- | doktoru olacaksın; “diye kandırdı. kında bazı gazetelerde intişar eden | Avukat Nuri müteaddid defalar Av- esassız haberi doğrulamak için şu noks| ni Bayerden vekâlet ücreti istedi. Ba- Fenerbahçe klübünün bugüne kadar | larda yazmıştır. masruf olan mesalsi onun spora ve Bir gün avukat Nuri hiddetlenerek spor terbiye ve icaplarına ne kadar | Recai Nüzhet Babanla Avni Bayere; hadim ve ne kadar muti olduğunu | «Siz benim vekâlet ücretimi vermi- göstermeğe kâfidir. Bu sebeple milli | yorsunuz. Bana vekâlet ücreti olarak küme maçlarında iyi netice almadığı | verilmek üzere Sabur Samiden üç yüz için takımımızın milli kümeden çe | lira aldınız, on para vermediniz Şar kildiğini ve buna da saha meselesini | hidlere verilmek üzere de Sabur Sa- bahane ittihaz eylediğini söylemek ya | miden altı yüz lira aldınız. Bu para” Fenerbahçe klübünü tanımamak, ya” | lardasizaldınız; dedi. Onlar da hut kasden ona Isnadda bulurmak de- | «Senin paranı vereceğiz, bizde paran mektir. Fenerbahçe spor klübü haklı | kalmaz» cevabını verdiler. ve şuurlu olduğuna iman ettiği hare- Son zamanlarda Avni Bayer, Recat ketini şöyle izah eder: Nüzheti her görüşünde: «Sen beni “Türk spor kurumu tmumi merke. | mahvettin, Ben de seni öldüreceğim> zi tarafından yapılan sicil talimtname-| diye bağırıp tehdid ediyordu. Ben, bu si mucibince muayyen şartları ikmal | anlattıklarımı, (o müddelumumilikte il eden herhangi bir oyuncu bir bölge- | verdiğim ifademde de söyledim. | den diğerine geçmek için hiç bir kay- Recai Nüzhet Baban bu şahidin ifa» da tabi değildir. Nitekim klübümüzün | delerini reddederek dedi ki: — Bu adam, avukat Nuri fle Avni dan Hsans aldığı gibi oyuncularımız. | Bayerin mutemedi olabilir, Halbuki | dan Yaşar da Ankaraya giderek ora” | ben, buna itimad ederek kendisile dan Hsans almıştır. Klübümüz Yaşa” | konuşacak kadar safdll değilim. Ben rm takımda lüzumunu hissederek | kendime vekil tutmayı hiç düşünme. onu İstanbula nakle teşebbüs ettiği | dim vebuna lüzumda görmedim. | zaman Türk spor kurumu umum! | Benim, Avni Bayeri gazinolara götü ml merkezinin haksız ve nizamsız müma- | rüp içirerek kandırdığımı söylüyor. naatine maruz kalmış ve bu mümans- | Ben müddeti hayatımda kahvede, ga- | | | ale sebep olarak ta Yaşarın Ankara da yerleşmiş olduğu fikri ileri sürül- müştür. Buna mukabil İstanbulun Maltepe lisesinin onuncu sınıf talebe- lerinden Muhterem isminde bir oyun- cunun Ankaranın Harbiye takımın- da oynamasma müsaade edilmiştir. Tamamen mümasil bu fki hâdise. nin umumi merkezce ayrı ayrı mu&- meleye tâbi tutulması bu mücssede ni- zama hürmet ve kaidelere riayet kay- gusu olmadığı kanaatini doğurmuş- tur. Bundan başka 936 senesinde klü- bümüzün ve klübümtüz erkânınin »srar ve ilhamlariyle tesis edilmiş olan milli ! ime maçlarında pazar günleri yapı- 1: sak deplasman (Şehirler arası) mü- £ Sakalarının her klübün kendi saha sında cereyanı futbol federasyonunca karar altına alınmış ve öylece tatbik edilegelmekte bulunmuş idi. Bu defa yeni bir talimatname yapmadan bu kar rar da değiştirilerek maçların hepsi Taksim stadın& alınmış ve senelik masrafı binlerce lirayı bulan klü- bümüzün bu yüzden edeceği İstifa de bir kalemde yok edilmek ve İstan- bulun en güzel sahası olan Fcnerbah- çe stadının faaliyeti de körleştirilmek istenmiştir. Bundan başka takımımı- zın kendi sahasında maç yapmak avantajı da elinden alınmıştır. (Bu arada bütün maçların ille geç pılması suretiyle bu stada sahip olan klüplere bahşedilen menfsati zikret- mek istemiyoruz.) İmdi, bu son günlerde nizamlı ni- zamsız, muttarid, gayri muttarld bir takım kararlarla spor işlerimizin en ufak teferrüatına kadar kendisi ması yüzünden teşkilâttaki nâzımlık ve telif edicilik vasfını kaybederek ku- rumun birinci kademede bir uzvu ha- line gelen umumi merkezin bu iki kararını değiştirtmek için burada ve Ankarada! yaptığımız nizami, resmi ve hususi teşebbüslerin akim - kaldığını gördüğümüz ve bu kararların haksız ve isabeteleliğine İnandığımız için tem- sil ettiğimiz spor muhitinin kanaat ve düşüncelerine tamamen tercüman ol- duğumuzdan emin olarak, Üçokla olan maçı yapmak üzere Taksim stadına rltmedik ve rakibimiz kardeş klübü talimatname mucibince kendi saha» muzda bekledik. Gelmedikleri için de maç yapılamadı. Bu satırları bitirirken teşkilât men- zinoda, barda oturmuş değilim. Beni böyle bir yerde kimse görmemiştir. Ben bu adamı tanımıyorum de... Avni Bayer de şahidin tamamlle yalan söylediğini ileri sürerek: — Ben aptal değilim ki, kendisine böyle şeylerden bahsedeyim. dedi. Şahid Adnan ne diyor? Bundan sonra, Avni Bayerin, Ah- med Emin Yalmana bin lira verdiği sırada muayenehanede bekleme odâ- sında bulunduğunu söylediği ve hâ- Jen mevkuf bulunan şahid adnan tev- kifhaneden getirilerek dinlendi. Adnan, mutemedlik yaptığını, Avni Bâyeri tanıdığını ve Ahmed Emin Yalmanla Recai Nüzhet Babanı ta nımadığını söyledikten sonra rels sordu: — Sen dişlerini tedavi ettirmek Ü- #ere Ayni Bayerin muayenehanesin- de bulunduğun sırada Ahmed Emin Yalman oraya geldi mi? Sen gördün mü? Adnan — Ahmed Emin Yalmanın, Avni Bayerin muayenehanesine gel- diği ve Benim gördüğüm iddia edilen tarihlerde ben İstanbulda değildim, Kânunuevvelin on birinci günü Bu- dapeşteye gitmiştim. Oradan ayın 24 Üncü günü döndüm, Yalmanın, Avni Bayerin muayenehanesine geldiğini görmedim. Bin lira meselesinden de haberim yoktur. Otobüs meselesi et- rafındaki münakaşaları Akşam gi zelesinde okudum. Avni Bayer'in teklifi Bir gün Fuadadında bir arkada- şımla Avni Bayern muayenehanesi- ne gittim. Esasen evvelce Avni Bayeri bana bu Fuad tanıtmıştı. O gün mu- ayenehanede Avni Bayer bana dedi ki: «Ben, Ahmed Emin Yalmana bin lira vermiş olacağım. Sende bunu görmüş olacaksın. Seni de şahidle- suplarının ekseri ileri sürmekte olduk- Jarı disiplin mülâhazası üzerine par- mak koymak istiyoruz. Disiplin bir cemiyet ve o cemiyete mensup ferdle- rin aklı sölim, nizam ve usul dahilin- de hak ve vazifelerini mütekabilen ara- yıp yapmalarıdır. Buna aykırı olan her hareket otoriter de olsa, disiplini bir hareket olamaz. Bu sebeple otorite tesisi bahahesiyle umumi merkezce Otobüs meselesi Fenerbahçe ktübü mili | Dün dinlenen şahidler Avni Bayar ve itham ettiler rim arasına yazıyorum. Müddelumu- milikte çağırıp sorarlarsa böyle söy- lersin.» Ben, kabul veya red cevabı vermeden muayenehaneden çıktım. Ertesi gün dokuz yaşındaki oğlumun dişini tedavi ettirmek üzere gene Av- ni Bayerin muayenehanesine gittim. Avukat Nuri ile kâtibi Basri ve All adındaki diğer biradamda orada idiler, Nuri pek > hiddetli idi Avni Bayere: «Sen Recai Nüzhet Babanla avukat Yusuf Kenanı öldürecektin. Kendin de ölecektin. Ben seni teskin ettim. Sana bir sürü şahidler buldum. İşini düzelttim. Şu yerdeki halıyı sa- tıp bana vekâlet ücreti vereceğini söylemiştin. Şimdiye kadar ancak 24 ira verdin. Bunu 17 lirasını muha- keme masrafı yaptım. Benim paramı niçin vermiyorsun?» diye bağırıp çar gırdı. Bir gün de Basri bana gelerek: «Bin lira meselesinin aslı yoktur. Bu- nu avukat Nuri itiraf etti. Ben bu meselenin iç yüzünü öğrendim. Hatı- ralarımı yazacağım. Bu hususta bil- diklerini doğru söyliyerek bana yar- dım edersen sen de istifade edersin.» dedi. Avni Bayer bu şahidin sözlerini de reddederek dedi ki: — Basri, Ahmed Emin Yalmanın kati anlat. Ahmed Emin Yalman seni ihya edecek.» demiş. Adnan da ken- disini koğmuş. Adnan benim şahi- dim değildir. Verdiği ifadenin de hiç bir kıymeti yoktur. Muayenehanemle intizar odasının arası uzaktır. Bu ada- mın, Ahmed Emin Yalmanı görmesi- ne imkân yoktur. Bundan sonra Recal Nüzhetin ver- diği bir istida okundu. Bu istidasın- da, muhakeme esnasında Zühtü ve İhsan adlarındaki şahidlerin kendi aleyhinde şahidlik ettiklerini ve, hem bunların ifadelerinin yalan olduğu- nu hemde Ahmed Emin Yalmanın otobüs meselesi etrafındaki yazıları umumi menfaşt maksadile değil, sa dece şahsi menfaatinin temini uğ- runda yzdığını isbat etmek üzere gös terdiği şahidlerin çağrılıp dinlenme sini istiyor ve bir çok şahid ismi gös“ teriyordu. Ahmed Emin Yalman $öz alarak! — Yazılarımın, umum! menfaatler için olmayıp şahsi menfaatlerim uğ- runda yazıdığımı iddia ve bunu Şâ- hidlerle isbat edeceklerini söylüyor- lar. Bu şahidlerin söyliyeceklerini ben de merak ediyorum. İstedikleri şahld- lerin çağrılıp dinlenmelerini ben de istiyorum. Dedi, Mahkeme, hazırlık tahkikatında #fadelöri yazılı Enis Tahsin, Rağıp, Valâ Nureddin ve İbrahim Hakkının da şahid sıfatile mahkemeye çağırılıp dinlenmelerine karar vererek, Reca Nüzhet Baban tarafından çağırıp dinlenmeleri istenilen şahidler hak- kında bilâhara karar verilmek üzere muhakemeyi önümüzdeki perşembe gününe bıraktı. 4 Eminönü Halkevinden: Ar şubemizin salon orkestra 1008 yılı Üçüncü Konserini 7/3/538 Pazarteri akja- Cağaloğlunda- mi saat 2030 da Evimizin ki merkez salonunda verecektir. Bu kon- ere gelmek istiyenlerin davetiyelerini Be bürosundan olmaları rica olunur. Konseğ- lere çocuk kabul edilmez. amm map tatbikine teşebbüs edilen bir çok”zecri tedbirler gibi hakkımızda tatbik edi- len bu son iki kararın da disiplin mev- humuna tamamen gd olduğunu ve bundan dolayı bu kararları kabul et- memek ve bunlar aleyhine protestoda bulunmak yaptığımız ve sevdiğimiz sporun bize verdiği terbiye ve fazilet hislerinin bir zarureti olduğunu efkâ- rı umumiyeye arzetmegi lüzumlu bul- duk. Sofya mektupları Bulgaristanda seçim mücadelesi hararetlendi Bulgaristanın nüfusu * 6,077,969 dur. Türklerin mikdarı 821,298 i buluyor Bulgaristanda rakılmışlarsa da partilerin feshi ka- nunu mucibince haklarında hâlen ta- kibat yapılmaktadır. Seçim münasebetile iç illerde do- laşmukta olan dahiliye nazırı gospo- din Nikolaev, namzedlerle görüştük- ten ve hükümetin kendini namzed gösterdiği hakkında çıkan şaylaları da tekzib ettikten sonra Burgazda şu beyanatta bulunmuştur: «.. Hükümetin namzedi olmuş ok saydı seçime, kendi listelerile çıkardı. Arzumuz, serbes inlihab yapmak ve halkın da devletin müstakbel teşkilâ- tı hakkında sözünü, icbar edilmeden söylemesidir. Bazı eşhas hakkında aldığımız ted- birler, kanunun hükümlerine göre yapılmaktadır. Hükümet, kabahati olmıyanları takib etmiyor, sükünet içinde yaşıyan halkın emniyet ve hürriyetini muhafaza etmek İstiyor.» Şumnu ve Eski Zağra mıntakala- rından bugüne kadar namzedlikleri tasdik edilenler 388 ve namzedlikleri reddedilenler de 52 dir. Bir çok yer- lerde de pek çok kişilerin namzeşlik- leri reddedilmiştir. Reddedileriler, baş- ka seçim dairesinde namzedliğini ye- niden koyamamaktadırlar. Reddedi- lenlerin çoğu siyast partilerle ilgileri olduğu görülenlerdir. Partilerin, hü- kümete karşı muarız vaziyet almaları bu sebebden ileri geliyor. Vergilerini ödediklerine dair vesika İbraz edemi- yenlerin de namzedlikleri reddedil- mektedir, Resmen namzedlikleri tanınanlar, Plevne ve Burgaz mıntakalarında pa zar günü, halka büyük konferanslar vermişlerdir. Duvarlara yapıştırttık- ları ilânlarla halka büyük vaidlerde bulunmuşlardır. Böylelikle namzed- ler arasında Bulgaristanda bülten, beyanname ve afişlerle de seçim mü- cadelesi kızışmıştır. Namzedlerin ade- di her yerde fazladır. Yalnız Sofya ve havalisinde namzedlerin sayısı 500 ü bulmuştur. Bulgaristanın nüfusu halen Bulgaristanın nüfusu 6,077,969 olup 3,053,839 u erkek ve 3,024.046 sı da kadındır. Bu yekünun sinnirüşd olan 2,966,076 nm 1,013,893 ü erkek- ler ve 1,912,183 nü de kadınlar teşkil etmektedir. Dul erkekler 90,462 ve dul kadınlar da 235,773 dür. Bulgaristanın nüfusunun 5,128,890 mı Pravoslav, 45,704 ü katolik, 821,298 Bulgar istatistik müdürlüğüne göre, müslüman, 8,371 i protestan, 48,398 4 yahudi ve 23,476 sı almandır. Nüfusun 4851,188 1 köylü ve 940,021 i de kasabalıdır. 1938 senesinde dir. «Kolumbia Brodkâsting Kompanis adlı Amerikan radyularının Avrupa mümessili Uilyam Şirerin delâletile yeni Sofya radyosu, geçen akşam saat 9,5 dan ona çeyrek kalaya kadar Nevyork radyosu vasıtasile bütün Amerikaya. neşriyat yapmışlar. Bu neşriyat, Amerikada gündüzün öğle- den evvel dinleneceğinden- mektepli- ler için yapılmıştır. Musiki neşriya- tından evvel Amerikalı Uilyam Şirer, söylediği üç dakikalık bir nutkunda Amerikan çocuklorına, Bulgaristan ve coğrafi vaziyetini tanıtmış ve Bul- garların 1000 seneden çok evvel eski bir devlet kurmuş olduklarını ve bu nu müteakıb 500 sene esaret altında kalmalarına rağmen, ancak milli şar» kılarının sayesinde mill benliklerini kaybetmiyerek istiklâllerini aldıkları" Bi ve çok milliyetperver olduklarını söylemiştir. Bundan sonra Sofya 20 nci rüşdiye mektebi talebelerinin koro heyetinin iştirakile Bulgar milf şarkılarının söylenmesine başlanmış- tır. En sonunda ayni mektepten bir Bulgar çocuğu, Bulgar çocukları na- rilmiştir. Bulgarlar, Ullyam Şirerden Ameri* kaya böyle Sofya radyosile arasır& neşriyat yapılmasını istemişlerdir. Bulgar istiklâl günü Bulgar istiklâlinin 60 ncı yıldönü- mü 3 marta tesadilf etmektedir. Gaze- telere göre, bu yıldönümü bu sene Bulgaristanda mutantan bir sureti9 kutlanacaktır. Ayrılan bayram komi: telerinin (o hazırladıkları (oprogram mucibince, her köy ve kasaba şenlik yapacaktır. Şenlikler bir hafta süre cektir. Bu müddet zarfında ekseriy& radyolarla ve kıraathane, tiyatro, kulüb gibi toplantı salonlarında hal“ ka istiklâl mücadelelerinin safhaları hakkında konferanslar verilecektir. Bu gibi konferanslar asıl bayramın arifesi olan 2 martta mekteplerde son ders saatlerinde talebelere verilecek” tir. Halka, istiklâl mücadelerine ve Ayastafatos munhedesile çizilen Buk gar hududlarına ait harita ve tablo” lar da gösterilecektir. Pazar Bulgar istiklâline ait temsiller verik miştir, 3 martta ise Bulgarların ku tarıcı çar dedikleri Rus kralı ikinci Aleksandrın oâbidesine çelenk konu” lacak ve âyinler yapılacaktır, "mesa EE SAL na KEZ A GANİ az rm ALENİ e e

Bu sayıdan diğer sayfalar: