gayri medeni ” yor. Çekilen eziyet caba... ——— KÜÇÜK İLÂNLAR Akşam ilân servisi, telefon 24240 En ucuz ve en tesirli ilân vasıtasıdır 4 defası; 125 kuruş Sene 20 — No. 6876 — Flati her yerde 5 kuruş ÇARŞAMBA $ Kânunuevvel 1937 B. Delbo Ankara 7 (Telefonla) — Türkiye » | Suriye iyi komşuluk mukavelesinin İ tarafımızdan feshedilmesi keyfiyeti, 7 Fransa hükümeti İle hükümetimiz arasındaki siyasi münasebötlere mü- ir olal ek bir hadise şeklinde t©- ektedir. Her ne Kadar | feshin Hatay işinin haklı şikâyet ve | end davet ettiği bir sırada | iş olması bazı tefsirlere yol| açmış ise de bu tefsirler ciddi bir ma- | hiyet taşımaktan uzaktır. | kümetimiz, Türkiye - Suriye | uk mukevelesini, Anadolu | ajansının da haber verdiği gibi, bazı | ahkâmının elyevm tatbik kabiliyetini | kaybetmiş ve bir kısmının da tefsi- rinde iki hükümet arasında mutaba- | kat olmamasından dolayı feshet- | İ | miştir, 11 sene evvel akdedilmiş olan bu mukavelenin bugünün icaplarına da- ha uygun bir halde yeniden tanzi- mini İleri sürmekte ve bunu istemek- te ise hiçbir fevkalâdelik yoktur. Yeni bir Türkiye - Suriye iyi komşuluk mu- kavelesi akdi için yapılacak müzake- relerin Fransız Hariciye Nazırı B. Del- | bosun Ankarayı ziyaretlerini mütea- | s ancak “Subattan sonra Ankaraya gelebilecek Suriye ile aramızdaki mukavelenin feshi Fransa ile siyasi münasebatımıza müessir olabilecek bir hâdise şeklinde telâkki edilmiyor kip açılacağı hakkındaki tahmine ge- | ince: -Bu-tahminin isabeti kaydedil- mekle beraber B. Delbosun şubattan | evvel Ankaraya gelebileceğine ihtimal | verilmemektedir, Diğer taraftan Milletler Cemiyeti konseyinin Hatay hakkında aldığı ka- rarlar icabatından olarak Türkiye ile Fransa arasında münakid muahe- denin 3 üncü maddesinde derpiş edil- miş olan Büyük Erkânıharbiyeler ara- sında temas yapılmak üzere 14 kâ- nunuevvelde bur#ya gelecek olan Fransız askeri heyetinin kimlerden ibaret olacağı henüz belli değildir. Delege Garonu'nun marifetlerinden... Haleb T (Hususi) — Hatayda inti- | habat hakkında tedkikatta bulunan komisyon Berut yolile Cenevreye av- det etmiştir. Bu münasebetle delege Garo'nun, heyeti yanlış hükümlere sevketmek için nasıl acayip çarelere başvurduğunu ânlatmak epey entere- san şeydir. Delege Garo, Milletler Cemiyeti murahhaslarını, vazifelerini ifadan alıkoyacak şekilde hareket etmiştir. Lodos Fırtınası dün de devam etti Adalar hattına yalnız iki sefer yapıldı, Kadıköye vapur yanaşamadı Yukarda su altında kalan Kadıköy iskelesi yanındaki park, aşağıda Kadıköy sahillerine çarpan dalgalar Lodos fırtınası dün de bütün gün devam etmiştir. Fırtına akşam geç va- kit hafiflemiş ve hava poyraza çevir- | mek istidadı göstermiştir. Fırtınanın şiddetle devam ettiği iki gün zarfında Adalarla müvasala hemen kâmilen kesilmiştir. Evvelki gün yalnız akşama doğru Köprüden | Adalar hattına bir vapur kalkabil- miştir. Vapur büyük güçlükle Büyük- adaya kadar gidebilmiş, fakat bir türlü iskeleye yanaşamamıştır. Bu- nun üzerine Heybeliye yanaşarak yol- cularını oraya çıkarmıştır. Yolcular | geceyi orada geçirmeğe mecbur olmuş- lardır, (Devamı 6 ncı sahifede) İ hasların Türk köylerine gitmelerine İ mani olmuştur. Heyet üzası Türk köy- lerine gitmek istediği zaman Garo, daha önceden köylere gitmiş ve mu- rahhasların temas etmesi icab ede- cek adamları cebri bir surette tayin etmek istemiştir. Bilhassa halkın seç- tiği tercümanları kabul etmemiş, Fransız istihbarat tercümanı Antu- vanı resmi tercüman olarak tayin ete miştir. 5/11/9387 tarihinde heyet Hacılar mıntakasına giderken, refakatine Ah- med Reşid isminde bir muallim, halk İ tarafından tercüman olarak tayin edilmişti. Fakat Garo, Türk mualli- min tercümanlığını muvafik bulma- mış, heyete türkçe bilmiyen Türk düş- manı bir adamı tercüman olarak ta- yin etmiştir. 2/11/937 tarihinde de Milletler Ce- miyeti heyeti, Süveydiyede Garonun talimatile ortodukslardan Corc, müs- lümanlardan Mehmed, Alevilerden maruf Hatemi ile görüşmüşlerdir. Fa- kat heyet âzaları halkla temas imkâ- nını bülamamışlardır. Heyet, Süvey- (Devamı 6 ncı sahitede) Kan gütme Kanunun tatbik edileceği yerler tesbit edildi Ankara 7 (Telefonla) — Vekiller heyeti kan gütme kanununun tatbik edileceği yerleri tesbit etmiştir. Şun- lardır; c Tunöelinin Çemişközek, Mazgirt, Pertek, Nazimiye, Ovacık, Bülumer kazaları, Elâzık merkezi ile Maden ve Palo kazaları, Siirt merkezi ile mülhakatı, Artvinin Hopa ve Bin- gölün Kiğı kazaları, Muş ve Bitlis merkezleri ile mülhakatı, Trabzon merkezi ile Akçaabad ve Vakfıkebir kazaları, Diyarbakır, Mardin merkez- leri ile mülhakatı, Osmaniye ve Islahiye kazaları, Urfa ve Gaziantep merkez ve mülhakefı, Malatyanın Pütürge kazası, Rize merkezi ile Pa- zar kazaları ve Bolunurı Düzce Kazası. nDikkantler “Kaydı hkapanmamış!,, — İki sene evvelki vergiden 80 lira borcum kaldığın: iddia ediyorsunuz. Fakat ben gayet muntazam bir mü- kellefim. Borçlarımı ödemekle de kal- mayıp makbuzları sakladım. İşte... — Hakkınız varmış. Siz parayı ver- mişsiniz, fakat deftere geçirmemiş- ler. Kayıd kapanmamış... — Eğer makbuzu saklamasaydım, demek” Devlet benden parayı tekrar çatır çatır alacaktı. Fakat hemşehri- lerin türlü türlü evrakı muhafaza et- mek üzere dosya teşkilâtı olamaz ki... — Muameleyi deftere geçirtmek, yani kaydi kapatmak için memurun | başında durmalı. #rş Bir taraftan kırtasiyenin muğlâk- ığından şikâyet ediyoruz, diğer taraf- tan -da böyle zaaflarını - görüyoruz. Fakat meselâ bir bankada böyle ih- maller, yanlışlıklar olmuyor. Devlet memuru da, bir bankacı gibi, her kay- di kendiliğinden deftere geçirmeli, geçirmezse de, bu, âdetâ bir muamele cürmü sayılmalı, değil mi? Meselâ 2/11/937 tarihinde murah- İ Kırtasiyeciliğin süratle sslâha muh- töç bir ciheti de budur. | yili KÜTÜP Telefon: 24240 (İdare) — 24249 (Tahrir) — 24248 (Müdür) — 20113 (Klişe) Başvekil bu akşam Ankaraya gidiyor Dün Belediyeye giderek İstanbulun imâri hakkında izahat aldı B. Proste Taksim meydanının; su haznesi, Fransız konsoloshanesi ve karşı taraftaki binalar kaldırılmak suretile genişletilmesini muvafık buluyor Başvekil B. Celâl Bayar Şehrimizde bulunan Başvekil B. Ce- lâl Bayar dün öğleden evvel şehirde bir gezinti yapmış, öğle yemeğini Pe- ralapalas otelinde yemiştir. Saat on beşi kırk beş geçe refakatinde kalemi mahsus müdürü Baki Sedes olduğu halde belediyeyi ziyaret etmiştir. Baş- vekil türbede belediye fen işleri müdür- lüğünün bulunduğu eski Maarif ne- zareti binasına giderek burada bir sa- “atteri fazla kalmıştır. Vali ve belediye relâi B. Muhidâin - Üstündağ ve feh heyeti müdürü B. Hüsnü kendisine İs- tanbulun imarı, B. Proste'un hazırladı- ğıplânlar ve maketler hakkında izahat vermişlerdir. Başvekil bilhassa Karaköy meyda- nının tevstine dair B. Proste'un hazır- ladığı plân ile Taksim stadyomu bina- sında yapılacak olan daimi sergi bina- sı için hazırladığı maketi, Taksim cumhuiryet meydanının genişletilme- si için tanzim edilen projeyi, müstak- bel liman plânını gözden geçirmiştir. Daimi sergi binası plânı üzerinde faz- la duran Başvekil icab eden izahatı al- gazetecilerle bir arada dıktan sonra şehrin umumi imarı için B. Proste'un yaptığı avan proje hakkın» da da umumi surette malümat almış- tur. Yarınki nüshamızda Belki de sevmek budur — Oğlum, mezbaha ne taraftadır?... | — Hangi mezbaha babalık, İspanyadaki mi, Çindeki mi?.