27 Nisan 1937 .—— AKŞAM Sahife 8 SİYASİ İCMAL Eski Fransanın Sovyetlerle akdettiği it. #ijak umumi harpten sonra yaptığı diğer ittifakları çok müteessir etmiş- tir. Bunun başlıca delili Fransanın yeni müttefiki Sovyetler birliği ile es- ki müttefiklerinden yalnız Çekoslo- vakyayı kendisi gibi karşılıklı yardım esası üzere bir ittifak yapmağa sevke- debilmesidir. Fransanın diğer mütte- fiklerinden Yugoslavya Sovyetler ile böyle bir ittifak yapmak şöyle dursun bu devleti tanımamakta bir kat daha israr etmiştir. B, Titülesko, Romanyânın harici işleri başında bulunduğu zaman, bu devleti daha ziyâde Fransanın tesiri | ile Çekoslovakya gibi Sovyet Rusyası | ile iltifak yapmağa sevketmeğe çok çalışmıştı. Lâkin dahildeki milliyet- perverlerden ve hariçte Yugoslavya- dan gördüğü şiddetli muhalefet üze- rine bu teşebbüsü akim kaldıktan başka kendisi Romanya Harciye ne. zaretinden uzaklaştırılmıştı. Daha sonra Romanya (Sovyetlere aranın Sigara yasak Avrupanın göbeğinde; iktisadi buh. * rah nedir bilmiyen, vergi verilmiyen,' | ordusu, topu tüfeği olmıyan bir diyar © vardır. Bu diyarın adı: Liçenstayn'dır. Ancak herkes a memlekette yaşa- manm şevk olmadığı kanaatini besli- yor. Çünkü şehrin sokaklarında şu levhalar yazılıdır: <Hava'rüzgüârlı olduğu zaman siga- ra içmek yasaktır.» Bu-bir lâtife değildir. Liçenstayn' büyük çam ormanlarının ortasında, tekmil evleri ahşap bir şehirdir ve ak. si-gibi de hemen hemen her zaman hava rüzgârlidir. Klüpler Yeryüzünde en çok klüp İngiltere- dedir. Yalnız Londrada 10,000 klüp var. Buna mukabil Avusturyada «bir- liks “diyatıdır. Yalnız Viyanada, tek- mil İngilterede mevcud klüpler sayısı kadar birlik vardır. Bu birliklerden bir iki tanesini sa- yalım: «Kolalı yaka ve gömlek düş- manları birliği», «Pul kolleksiyoncu- ları birliği», «Tramvay, otobüs, tren biletleri kolleksiyoncuları | birliği, «Birlik reisleri birliği» ve saire, ve sai- ananas Fransız profesörü dün bir ferans verdi Üniversite rektörlüğünün daveti üzerine şehrimize gelen Liyon hukuk fakültesi mukayeseli hukuk enstitü- sü müdürü profesör Edvard Lâm- bert, dün üniversitede saat 18,5 de (Birleşik Amerika hükümetleri ka- nunlarile teşkilâtı esasiyesinin müta- bakati ve Amerikanın adli hüviyeti) etrafında bir konferans vermiştir. Konferansta üniversite profesörle- ri, talebesi ve hariçten bazı zevat ha- zır bulunmuştur. Profesör ikinci konferansını bugün verecektir. ittifaklar ( karşı vaktile Lehistan ile akdelmiş ol- duğu askeri ittifakı tazelemiştir. Le- hislan Hariciye nazırı Baron Bek'in ahiren Bilkreşe yaptığı seyahat mü- nasebetile bu ittifak bir kat daha sağlamlaştırıldıktan. başka Romanya ile Lehistanın Milletler cemiyeli mi- sak: ve .Cenevre ruhu haricinde büs- bütün yeni bir politika usulü kabul ederek bunu tatbik etmekte oldukla- rı resmen ilân edildi. Baron Bek'in nutkunda ve resmi tebliğde kaydedilen bu yeni usul Fransanın ve Sovyetlerin en ziyade ehemmiyet verdikleri müşterek em- İ niyet esasına taban tabana ztd oldu- ğundan Avrupa politika âleminde bü. İ yük bir heyecan uyandırdı. Fransa- | nın en yakın müttefiki Belçika da İ ahiren İngiltere ile Fransa tarafın- İ dan neşir ve Belçika tarafından ka- | bul edilen beyanname ile Fransa ile ittifakını tamamile çözmüştür. Fran- sanın eski ittifak sistemi âdeta inhi- lâl etmektedir. Feyzullah Kazan Bir efsane İngiltere kralları, Vestminster'de, Kanterburi papazının elile taç giyer- j ler. Kralın koltuğunun altında - Scone taşı denen bir taş vardır. Güya Yakub Peygamber, bu taşa başını koyup uyu- muş. İskoçya kralları, 1. Edvarda kadar bu taşın üstünde taç giydilör. 1 inci Edvardı, İskoçyayı istilâ etti ve taşı alıp Londraya getirdi. İskoçya destanlarında - yazıldığına göre, taç giyen kral eğer meşru hü- | kümdarsa, taş ses çıkarmaz, değlise | | gök gibi kürlermiş... İslahat mı? Çekoslovakyada, ceza kanununda | mühim tadilât yapıldı. Tadil edilen | maddelerden en mühimmi de «Mer. hameten adam öldürmek» maddesi- dir. Bugüne kadar, iztırap içinde kıvra- nan ve hayatından ümid kalmıyan hastayı, ricası ve İsrarile öldüren bir adam müebbed hapse mahküm olu- yordu. Bu madde değiştirildi «merhâmeten adam öldürenler» 3 aydan, 5 seneye kadar hapsedilecekler, EKR PETRA Sütnine, hizmetçi ve ahçıların muayenesi Halkın sıhhati, hayatı ile yakın- dan alâkadar bulunan işçiler, husu- si şekilde teşkil edilen sıhhi bir he- yet huzurunda muayene edilmekte idiler, Belediye tarafından yapılan yeni bir tamime göre süt nineler, ayda bir sıhhiye hyeeti huzurundâ muaye- ne edilecekler, seyis, şoför, uşak, ça- | maşırcı, ahçı gibi diğer müstahdem- | ler desher ay, fakat mahalli belediye i hekimleri tarafından muayene edile- ceklerdir. İzmir (Akşam) — İzmir kültür lisesi talebeleri, Halkevinde zengin bir müsamere vermişlerdir, (Tohum) piyesi muvaffakıyetiö temsil edilmiş ve milli kıyafetlerle oynanan oyunlar çok alkışlanmıştır. Yukarıdaki resimde, bu müsamerede rol alan gençlerimiz görünüyorlar, Beynelmilel ticaret odası heyeti Bugün tayyare ile geliyor perşembe günü gidecek Beynelmilel Ticaret odası reisi, kâ- tibiumumisi ve oda erkânından mü- rekkep olarak Avrupadan şehrimize gelmesi beklenen heyet bugün saat 4,5 da hususi tayyare ile Yeşilköye inecektir. İstanbul Ticaret odası reisi, kâtibiumumisi ve tedkikat şubesi mü- dürü misafirleri Yeşilköyde karşıla yacaklardır. Bu akşam misafirler $€- refine bir ziyafet verilecektir. Yarın saat üçte Ticaret odası mec- lisi salonunda yapılacak olan toplan tıya birçok tacirler de iştirak edecek- tir, Beynelmilel Ticaret odası erkânı | çarşamba günü şehrimizde gezintiler yaptıktan sonra ertesi gün seyahatle- rine devam etmek üzere şehrimizden ayrılacaklardır. Yarın öğle ve ak. şam üzeri Ticaret odası tarafından bi- rer ziyafet verilecektir. Yolcu salonu Mimar bugünlerde projeyi hazırlamağa bâşlıyacak Galata yolcu salonu projesini yapa- cak olan Fransız mütehassısı bay Deb dün Liman umum müdürü B. Raufiyi ziyaret ederek salon hakkında kendi- sile görüşmüştür. Öğleden sonra saat löde Liman umum müdürü, gümrükler baş mü. dürü, Emniyet direktörlüğünden bir zat ve mütehassısın da iştirakile bir toplantı yapılmıştır. Bu toplantıda gümrük ve diğer bilümum işler için salonda yapılması icap edecek teşki- lât hakkında mütehassısa mufassal izahat verilmiştir. Şehircilik müte- 'hassısı bay Proste'un tavsiye ettiği bu mimat projeyi hazırlamağa başlı yacaktır. Salonun yapılacağı Çinili Rıhtım İ hanıile Merkez Rıhtım hanı arasın- da istimlâk edilen binaların mühim bir kısmı dün yıkılmıştır. On beş gü- ne kadar geri kalan binalar tama- men yıktırılacak ve enkaz da kaldırı- lacaktır, Adliye müf. Bakırköy sulh hâkimi bay Cevdet adliye müfettişliğine tayin olunmuş- tur, Iş beyannameleri Müfettişler Istanbulda teftişe başladılar İş dairesi üçüncü mıntaka âmiri başmüfettiş bay Halük mıntaka dahi- linde bulunan Zonguldağa da gide- rek iş beyannamelerinin iş yerlerine tevzii ile meşgul olmuş ve şehrimize dönmüştür. Üçüncü mıntakada be- yanname tevzii bu suretle tamamen bitirilmiştir. Esasen birçok vilâyet ve kazalarda beyannameler o toplanıla- rak bölge âmirliğine gönderilmiştir. Yalnız Bolu ile Zonguldak kalmıştır. Buralardan da beyannameler geldik- ten sonra umumi bir teftiş yapılacak- tır. Mıntaka müfettişleri İstanbulda teftişlere başlamışlar ve mühim bir kısmı bitirmişlerdir. Neticede birçok iş yerlerinin kanundan kaçmak için bir takım hareketlerde bulundukları tesbit edilmiştir. Bunlar isimlerile An- karaya bildirileceklerdir. İstanbuldan hariç bazı vilâyet ve kazalarda da ay- ni şekilde hareket eden iş yerleri ol- duğu haber alınmıştır. Bunlarda tesbit edilecektir. Koro konseri Bu gece konservatuar orkestra ve korö heyeti Fransız tiyatrosunda pro- fesör Muhiddin Sadakın şefliğinde bir konser verecektir. Değerli sanatkârımız Muhiddin Şa- dak, alâka ile beklenen bu könserin muvaffak olması için, baştan başa kendi talebelerinden teşekkül eden koro heyetini aylardanberi - çalıştır. maktadır, Programdan Haydn, Şubert, Brah- mstan seçilmiş güzel parçalarla, koro için armonize edilmiş Türk halk tür- küleri vardır, ; Mahkeme salonlarında Y “Köpek çok sinirli idi yanlışlıkla elimi ısırdı, Köpeğin kendisine aid olduğunu iddia eden kadın böyle diyor İki kadın arasında köpek yüzün- den çıkan bir kavga üçüncü ceza mahkemesine intikal etmiştir. Va ka, Şişlide cadde üzerinde bir apar- tımanın önünde başlamış ve apartı- manın içinde bitmiştir. Davacı kadın bayan Atina adında bir genç kız, suçlu da bayan Panora adında yaşlıca bir kadın... Bayan Atina davasını şöyle ahla- tiyor: İ — Bay reis, bir gün, ötedenberi | evimizde (e beslediğimiz (& köpeğimizi | zincirle bağlıyarak (yanıma aldım, bir arkadaşımla beraber Şişli cad- desinde dolaşıyordum. Yolda gider- ken bir apartımanın penceresinden, isminin bayan Panora olduğunu son- radan öğrendiğim, bu kadın başını uzatarak bana işaret etti ve durma- mızı söyledi. Biz de arkadaşımla be- raber apartıman kapısının önünde durduk. Biraz sonra bayan Panora telâş ve hiddet içinde kapıdan dı- şarıya fırlıyarak hemen benim elim- den köpeğin zincirini aldı ve: «Bu köpek benimdir, siz çalmıssınız» di- ye küfürlerle bana fena halde ha- karet etti, Köpeği sürükliyerek apar-* tıman kapısından içeriye aldi. Ben de arkasından girdim. Orada Panora köpeği yanına Çekerek sev- mek istedi. Fakat köpek kendisine alışık olmadığı için üzerine atıldı ve ellerini ısırdı, Bundan büsbütün hiddetlehen Panora, köpeği hizmetçi- ye vererek yukârıya gönderdikten sonra benim üzerime atıldı, tokat- la, yumrukla dövdü, başımdan şap- kamı alıp parçaladı. Ben zorlukla Panoranın , elinden kurtularak apar- tımandan çıktım. Akşam üzeri polisle beraber Pano- Tanın apartımanmun önüne geldiği- miz zaman bizim köpeği de sokakta bulduk. Meğer Panora beni dövüp küfrederek zorla köpeği aldıktan sonra tekrar sokağa salıvermiş. Kö- peğin benim olduğuna dair en büyük delil de Panoranın elini ısırmasıdır. Şimdi bu kadından davacıyım... Reis, bu iddiaya karşı ne diyece- | ğini Panoraya sordu. Bayan Panora bezlerle: şarıli elini uzatarak cevap | verdi: - Bay hâkim. O köpek beniindir. Birkaç gün evvel kaybolmuştu. De- mek ki, bu bayanlar çalmışlar, Ak- şam üzeri köpeğimi bu bayanın yâ- nında görünce hemen sokağa fırla- dım ve köpeği alıp içeriye girdim. Bu bayana küfür de etinedim, döf- medim de. Hepsi yalandır. Reis sordu: — Peki amma, köpek sana ait ise senin elini niçin Isırdı?.. Köpek, sar hibinin elini ısırmaz : Bayan Panora yutkunarak buna | da cevap yetiştirdi: — Bay hâkim. Ben köpeğimin ta- biatini çok iyi bilirim. Hayvan çok sinirli idi. Kapının önündede bu bayanın elinden almak için uğraşır. ken hayvancağız büsbütün kızdı ve bu bayanın elini ısıracağı yerde her halde yanlışlıkla benim elimi ısırdı. — Pek âlâ, mademki, köpeğini çok seviyordun. Kavga, gürültü ile ba- yanın elinden aldığın halde sonra- dan köpeği niçin sokağa salıverdin?, Bayan Panora bu sual karşısında birkaç defa yutkunduktan sonra boynunu büktü: — Ah, bay hâkim. Orasını sorma, Köpek, bizim köpeğimiz idi. Ve 14- kin bunu kocama bir türlü anlata- madım. Akşam üzeri kocam eve ge lince sevinerek koştum ve köpeği bulduğumu müjdeledim.. Fakat ko- cam köpeği muayene edince; haki- katen çok: benziyor amma, bu bizim köpek değildir. Bizim köpek dişi idi. Bu köpek erkektir; dedi ve ne söy“ ledimse -dinlemiyerek hayvanı soka- ğa salıverdi. Amma ve lâkin, ne ya- pıp yapacağım ve bu bayandan köpeğimi gene alacağım. O sırada davacı bayan Atnla çok mahzun bir tavırla boynunu bükereö ayağa kalktı: — Bay reis. Bu kadın bana bu Ke- dar fenalıkları yaptıktan sonra kö- peğin de ölmesine sebep oldu. Bu ka- dının . fenalıklarından hayvanın ca- ni sıkılmıştı, Akşam üzeri sokakta bulup ta eve götürdükten sortra kö- . peğim hastalandı ve bir kaç gün içinde de ölüp gitti, Hâlâ da benden köpek istiyor... Mahkeme, bu iki kadının kavga- larına ait şahidierin çağırılmasına karar vererek muhakemeyi başka güne bıraktı. Çirkin bir tecavüz Çalalcanın Ormanlı köyü ahalisin. den Ragıb isminde 9 yaşında bir ço- cuk, köy civarında koyunlarını otla- tırken çingene Şerif isminde bir ada- mın çirkin bir tecavüzüne uğramıştır. Şerif, bu çirkin tarruzda bulunduk- tan sonra oradan kaçmıştır, Biraz son- râ çocuk baygın bir halde bulunmuş ve derhal Karacaköy dispanserine gö- türülerek tedavi altına alınmıştır, Ma- amafih zavallı çocuk bu tedaviye rağ- -men biraz sonra ölmüştür. Çatalca jandarması, yaptığı araş- tırma netitesinde Şerifi yakalamış ve adliyeye sevketmiştir. Hâdise hak- kında zabıta tahkikat yapmaktadır. Tabelâ asmiyan dükkâncıların pa- ra cezasile tecziye edilmeleri hakkın- da vilâyetçe bütün nahiye müdürlük- lerine ve zbaıta âmirliklerine tebilgat yapıldığını yazmıştık. Gene verilen bir emirle bu tabelâla- rın en ve boyları da tesbit edilmiştir. Her dükkân evvelemirde 35 santim en ve 70 santim boy olmak üzere kırmı- zı renge boyanmış tahta üzerine be- yaz yazı ile yazılmış bir levha asacak, bundan başka, büyük levhalar astığı takdirde munzam olan bir resme (âbi tutulacaktır. Gümrükler umum müdürünün tedkikleri Gümrükler umum müdürü B. Mah. mud Nedim şehrimizde tedkikat yap- maktadır. Umum müdür dün gümrük baş müdürlüğüne gelerek bay Musta- fa Nuri ile görüşmüş, işler hakkında kendisinden izahat almıştır. Öğleden evvel yeni yapılan modem gümrük kimyahanesi gezilmiş ve tesi- sat etrafında umum müdüre izahat verilmiştir, Bay Mahmud Nedim kim- yahaneden sonra büroları gezerek me- murların çalışma tarzlarını tedkik et- miştir. Gümrük kimyahanesinin ba- zı ufak tefek noksanları da kısa za- manda tamamlanacaktır. Liman idaresinin Galataya nakil işi bitti Liman işletme idaresinin Sirkecide- ki Liman hanından Galataya nakli dün bitirilmiş ve Merkez rıhtım ha- nında büroların kurulmasına başlan- mıştır. Han esaslı şekilde tamir ve ta- dil edilmiş, modern bir daire haline sokulmuştur. Şehrimizdeki resmi dairelerin en asrisini Liman işletme idaresi kur- muştur, Binanın alt katına bankalar- da olduğu gibi uzun bir bank yapıl. mıştır. İş sahiplerile temas halinde bulunan memurlar bu kısımda çali- şacaklardır. İşlerin çabuk görülmesi için salona asri tesisat yapılmış, muh- telif aletler alınmıştır. Binanın İkin- ci ve üçüncü katları da büro işlerine tahsis edilmiş ve güzel bir tasnif ya, pılmıştır. ——— Belediye haziran başına kadar hesapların kapatılmasını bildirdi Belediye, haziran başına kadar bü- dıkları avanslar ve saire hesaplar 25 mayıs akşamına kadar Jade edil-