Sahife 10 Amerikada 20 bik nü üfuslu bir şehri çocuklar idare eder Şehrin memurları, gazetecileri ve itfaiye heyetinde Solda çocuk şehrinin belediye relsi ve yazı diziyor, Sağda belediye meclisi mektepte hir çocuk küçüklere ders veriyor, çocuk şehri çalışıyorlar gazetesinde çocuk muharrirler Otomobilimiz geniş caddenin döne- meç noktasına geldiği zaman büyük levha ile karşılaştı. Levhanın üzerine büyük harflerle Boystown kelimesi yazılı... Henüz şehirden eser yok, Fa- kat civar tarlalarda, çalışanların; en büyüğü, henüz bıyıkları terlemeğe başlamış delikanlılardan mürekkeb. Otamobilimiz. iki üç kilometre daha | yok aldıktan sönra asıl şehirle burun buruna. geldik. Geleceğimizi evvelden haber almış. olan Eoystown şehrinin henüz. on. yedi. yaşında, bulunan bele- diye reisi Danis?! Karıpman ve bele- diye meetisi. âzalain, başta. şehrin mı- zıkası bulunduğu halde bizi karşıla- mağa gelmişler. Etrafıma bir göz gezdirdim. Şef dorkestr da dahil olduğu halde, banda, yu teşisili edenlerin, hepsi, kırmızı, yar nakh, gürbüz ve-sıhhatli çocuklardan, mürekkeb... Genç belediye reisi, gi lünasiyren çehresile bize doğru ilerili- yerek; z — Hoş geldiniz, safa geldiniz. cüm- Jelerile bizi karşıladı. Çocuklar şehri- nin her şeyi mükedimel... Belediyesi, adliyesi, yüzme havuzları, itfaiyesi, stadyomu mevcut... Bunları idare edenler de hep. çocuklardır. Mutad takdim: mecasiminden sonra belediye reisi, bizi belediye. binasını gezmeğe ve belediye meelisiniu toplantısında bulunmağa davet etti. Belediye dak resinde arı kovanını andıran humma- M bir faaliyet var... Belediye işlerini idare eden çocuklar, bürolarının çalışanlar hep çocuklardır (Bir kaç sene evveline kadar Türkiyenin hemen her tarafında çocuk bayramı günü bir çocuk vali, çocuk belediye esisi, çocuk polis müdürü seçilirdi. O gün güya bu çocuklar idareyi ellerine alırlardı. Halbuki hakikatte hiç hir şeyle meşgul olmazlardı. Bir fayda çıkmadığı anlaşıldığı için sonraları bu usulden vazgeçilmişli Halbuki Amerikada tamamen çocukların idare ettikleri bir şehir vardır. geçende bir münasebetle bahsettiği miz bu şehrin adı Boystow yani çocuklar şehridir. Boystovnda oturanlar 12 - 18 yaşında çocuklardır. Şehir bu çocuklar tarafından mükemmel surette idare edilmektedir, bir çocuk Linotipte toplantı halinde, önünde oturmuşlar, harıl hani çalı şıyorlar, Belediye meclisinde Geniş bir-salona Çocuklar» dan mürekkeb belediye meclisi. âznlar rı, koltuklarında oturmuşlar, muhte- lif şehir işlerini tetkik ve. müzakere ediyorlar, Belediyenin çocuk nafta. işleri; şefi ayağa kalkarak arkadaşlarına. izahat | vermekle meşgul: — On güne kadar şehir stadyomu- nun tribünleri bitecek. dedi ve elin» deki plânı, usatarak âzaya birer bi» rer gösterdi. Müteakıben. çocuk. polis müdürü söz aldı; — Baylar... Boystownda, emniyet ve asayiş işleri yolundadır... Kültür müfettişi söz alarak izahat, verdi: — Tedrisat mükemmeldir. Mektep- lere devam. eden çocuklar süratle te- ki, Üniversiteye giriş imtihanlarında, muyaflak olacaklardır. Belediye meclisi, Yüznamesini bitir- Adliye dairesinde Biraz sonra çocuklar şehrinin adli- ye dairesini. ve mahkemesini ziyaret ettik... Mahkeme bir suçlu çocuğu muhakeme ediyordu. Çocuk müddel- umumi, iddianamesini okuyarak de- diki: — Suçlu, sabah işini ihmal etmiş- tir, Maamafih ilk defa işini ihmal et- di. tiği cihetle hâkimlerin şiddetli day- ranmamasını rica ederim. Mahkeme âsalerile, kısa, bir müşar vereden sonra mahkeme reisi hükmü tehliğ etti: — Mahkemo, suçluyu yarınki fut bol maçında bulunmamağa mahküm. etti, Suçlu, başını yere iğerek mahke- me salonundan dışarı çıktı, Gazete idarchanesinde. Boystown şehrinde Boystown Ti. mes namında yerli bir gâzete çıkıyor, Gazete idarehanesi tertemiz ve mun- tazam, Çocuk muharrirler, masları. nın. önünde oturarak o gün çıkacak nüshaya girecek yazıları yazmakla meşguller, Herşeyi mükemmel olan bu. gâzetenin muharrirleri, mürettipleri, makinistleri, idare memurları çocuk» koleksiyonlarını karıştırırken, sen besi İrlanda hükümeti reisi B. De Va» leranın birinci sahifeye konulmuş ko- caman. klişesi, gözümüze, çarptı. Gör zetenin çocuk başmuharririnden me, rakla sorduk; ş — De Valeranın burada işi ne? — Arasıra şehrimizi mümtaz misa“ Çocukların. hava meselesi belki gı- da kadar mühimdir desem mübalâ- ga etmiş olmam; çocuklar bir çiçek fi- danı gibidir, havasız muhitte ödan nasıl solarsa çocuk ta aynidir. Çünkü hava gıdanın vücut kimyahenesin- de.birçok tadilâttan geçtikten sonra hüereler arasında, sarfolunması neti- cesi husule gelen kimyevi bazı zehir- li maddeleri akelğerde tasfiye ederek vücuda nafi bir şekle sokar, Bir çocuk için günde 15 metre mikâp.taze ha- yaya ihtiyaç vardır; eğer bu mikdar havayı taze taze almazsa çocuğun içerisinde bu zehirler kalacağından ilk alâim olmak üzere iştihasızlık, baş ağrısı başlar, Ve çocuk ancak bu s- kıntısını ağlamakla izhar eder, Anne bunu anlamayıp ta ağlamasını açlık- tandır diye zannederek sık sık meme verirse bu defa da çocuğun midesi bo- Zulur; ishal husule gelerek ikinci bir hastalık daha inzimam etmiş olur. Bundan başka havanın çocuklar Üzerine diğer mühim tesirleri vardır. Hava, çocukların vüeütlerine ede- rek kanın deveranını tenzim eder, iştihasını arttırır dolayıslle hazım fi- (li lâyikliş icra olunur, keza hava ço- cukların ciltlerine tesir ederek. seri Jeştirir ve.mukavemetini arttırır, ve bu suretle muntazaman haya, aldırıı- maya alıştırılmış bir çocuk, tesiratı hariciyenin- darbelerinden- müteessir olmaz, yani soğuk algınlığı. hastalık- ları husule gelmez. Biz biliyoruz ki, çocukların nefes borularının deliği ağızlarının hemen arkasındadır, ufak bir nezle.derhal bronşit ve zatürree.ol- maya sebebiyet verir, Bundan başka verem, boğmaca, za- türree, kızıl, tifo veilâaher gibi birçok. hastalıkların en birinci tedayi vasıta larının hava olduğu hekimlerce sabit olmuştur. Çocuklarımıza doğduğunun on be- şinci gününden itibaren her gün ha- va aldırmak en birinci vazifemiz ol- malıdır, yaz aylarında sabah saat 9-10 ve akşam 4-5 ve kış aylarında sâ- at 12-1 de hava aldırmıya çıkarılma- dır, yalnız çok fırtınalı havada ve yağmurlu havada ve tipi zamanında sokağa çıkarılmamalıdır. Ziya Çocuklar için ziya ile hava yekdi- Zerinin lâzımı gayri müfarikıdır, ya ni yalnız başına ziya ve yalnız başına haya şifalı tesirlerini yapamaz. Gü- neş ziyası havadaki mikropları öldü- Terek saf yapıp bu. suretle vücude faydalı olan hassasını daha ziyade arttırır. Bundan başka güneşin, ço- cukların vücuduna ve oturduğu yer- hur B. Hooverden boksör Jik Demp- seye ve cenup kutbu kâşifi amiral Byrde kadar bir çok maruf simalar tıra defterimize attıkları imzalar da burada duruyor, dedi ve kocaman bir defteri bize uzattı. 'Boystownun. stadını, mekteplerini, birer birer ziyaret ettik, Mektepte ho- calık vazifesini görenler de çocuklar- dır. Yegâne yaşlı adam Mektepten çıkarken, ilk defa orta yaşlı bir adama râsgeldik. Belediye reisi bu orta yaşlı zatı bize prezante etti: Rahip, zeki ve pırıl pınl yanan gözlerini üzerimize dikerek izahat verdi; — Bugünlerde Boystown şehrinin kuruluşunun yirminci yıl dönümünü kutluyacağız. Boysfownu kurduğum zaman cebimde ancak 90'dolar vardı. Buranın halkı beş çocuktan. mürek- kebdi, Yalnız bir evimiz vardı. İlk pansiyonerlerimi üç küçük gazele sa- tıcısı ile kabahat mahkemesince mah- * Küm edilmiş olan iki çocuk teşkil edi- yordu. Altı kişi elele verdik, kerestele- firler ziyaret ediyorlar, Eski relsicum-. ,ri beraber kestik ve ilk evi inşa ettik, İ Çocuklarda hava ve ziya: lere şifalı tesirleri vardır. Güneşli ç0o- cuk odasında rutubet olmaz, güneş küf yapan mikropları ve sair mikrop- ları öldürür, Yalnız, camlar güneşin şifalı tesir- lerini geçirmez, bu sebepten kapalı pencerelerden geçen güneşin tesiri az- dır. Güneş ziyası bir çok, renklerden, teşekkül etmiştir; bu renklerin her birisinin çocuk fzerine ayrayrı fay- daları vardır. Bu renklerin içerisinde en faydalı olanları kırmız,ve Yor renklerdir, bunlar çocuğun neşvüne- masını arttırır, kemiklerin Kireçlen- mesini temin ederek kemik hastalığı olmaz, çocuğun vücudünü sağlamlaş- tırarak hastalıklara karşı mukavem&- tini arttırır, âsâbını takviye ederek neşelendirir. Ziyasız muhitte yaşıyan çocukların renkleri solgun, neşesiz, iştihasız oldukları görüldüğü gibi her hastalığa da çabuk yakalanırlar, Biz hekimler güneş ziyasile kemik veremlerini, bez veremlerini, çocuk kemik hastalıklarını, bazı deri yara- larını, ve nun gibi birçok hastalıkları ederek iyi neticeler alıyoruz, bu s6- bepten tablatın bizlere bahsetmiş ok duğu parasız ilâçtan istifade etmek fırsatını kaçımmamalıyız. Çocuklarımızı doğduğunun 15 inci gününden itibaren tıpkı havada ol- duğu gibi güneş ziyası almaya da alış- tırmalıyız, yalnız, başına, güneş gel memek şartile hergün beşer dakika arttırarak ilk günü ayaklarına, ikin- ci günü dizlerine kadar, üçüncü gü- hü: kasıklarına, kadar, dördüncü gü- nü göbeğine kadar, beşinci günü me- melerine kadar, altıncı günü boynu- na kadar, yarım saat güneş banyosu yapmalı, her günkü banyonun yarısı ön. tarafına yarısı arka. tarafına ol- zıclıdır. Yarım saat içinde çocuğun cildinin göstereceği Kızartiya göre bir ilâ iki ay devam etmelidir, fazla kızarırsa beklemeli, on beş gün sonra gene baş- lamelı. Yazın öğle sıcağında güneş banyosu yapmamalı, aksi tesir husu- lo getirerek hâstalandırır, en müna- sip zamanları yazın sabah 9-10 da ve kışın öğle üzeridir. Sabah güneşi daha az bulut. tabar kalarından geçerek geldiği için şifalı tesiri, fazladır, öğle güneşi gibi aksi tesirler yapmaz. Şu faydalarını göz önüne getirerek behemehal çocuklarımıza güneş ban- yosu yapılmasını bir mecburiyet gibi kabul etmeliyiz. İk (Sıhhat almanağından) Ali Şükrü. İlk evin inşasını bitirdiğimiz zaman bu beş çocuğun sevincine payan yok» tu, Düsturum şudur: <Bir adamın 80- faletini gidermek iyidir, fakat bir ço- cuğun. sefalete düşmesine mâni ok mak daha iyidir» Ben yalnız bedbaht, kimsesiz ve yoksul çocuklarla meşgul oldum, Ya- vaş yavaş, gelenler çoğaldı, bütçem de yapılan yardımlar sayesinde iyice genişlemişti. Toplanan yardım pafa- larile etrafta 100 hektar genişiiğinde toprak satın aldım. Boystown şebri bu sayede kuruldu. Bugün Boystown şehrinin. (2000) nüfusu ve 320 hektar arasisi vardır. Bu çocuklar, buraya gelmeden evvel manen ve. maddeten mahvolmuşlardı, Kimisinin babası anası ölmüş, kimsesiz kalmıştı, kimisi alkolik ve ahlâksız ailelerden doğmuş- lardı, Boystown onları, karanlık ma- zilerinden ayırıp kurtardı ve önlerine geniş bir istikbal açlı. Burada yetişip büyüyen çocuklar» dan mevki sahibi olanlar çoktur, Bun- “lardan biri Newyork gazetelerinden birinin müdürüdür, bir başkası büyük bir sigorta kumpanyasının işlerini idare ediyor. Boystown, şehrini kur makla, bikes ve kimsesiz. çocukların sefalete düşmesine, yarın öbür gün insanlığa muzır bir unsur olmalarına mâni oluyoruz,