1937 23 Mart 1937 SİYASİ Sİ İCMAL MAL AKŞAM Dört sarhoş Ispanyol Fası meselesi arasında boğuşma Cebelütta kim olup Ak bulunan lerde çı ya ile Fransa boğazına cenuptan hâ- n âdeta anahtar raya geçen- arasındabir harb “çık masına ve bütün Avrupayı bekrar yangın içinde bırakmasına bir şey | kalmamıştı. Pransızların Almanya ve | İtalya ile beraber yürümekte bulunan general Prankoyu en mühim üssün den ve gönüllü asker membatndan | mahrum. etmek için şimalt Fası işgale hazırlandıkları söylenmişti. General Frankonun da Alman kuv- vetlerini davet ettiği ve bunların yer- leşmesi için şimalt Fasta müstahkem mevkiler ve kışlâlar hazırladığı ilâve edilmişti. imeli, Alman * kuvvetleri ştmali Fasa geldikleri tak» dirde derhal Fransız Fasındaki aske- rini şimali Fasa sevkederek buradan cebir ve kuvvetle Fakat neti nlar ileri gitmişler ne harekete geçmişlerdir. atmağa | işti, cede ne A de Frans B. Hitler A rinde bir er BİR BU EKSİKTİ “Ü“Bi gece yarısı uyanıyorsunuz. Or- talıktıa bir cıvıltıdır gidiyor. Evi fare- ler besmış!. Yataktan fırlıyorsunuz, sunuz, görünürde ne fare var ne sıçan?.. Nedetı sonra işi anlıyorsunuz. Rad- -yonuz açık kalmış. Londra merkezinin &pikeri anlatıyor: - Bayanlar baylar, Londra radyo- Sunun fzre seslerini dinlediniz. Şimdi $ize Nev-York yadyosunun farelerini dinleteceğiz. Bu seslerin hangisini be- ğendinizse bize bir mektupla bildirme- hizi rica edermi... | Amerika ve İngilterenin radyo me- | rekliları bu müsabakanın neticesini heyecenla bekliyor. Birinciliği kaza- nan fareye en âlâ cinsten bir kilo pey- —hnir.mükâfat verilecektir!. “KAYIP KAYIP NEYİN KAYIP? 1936 senesi içinde, Pariste şurda burda unutulmuş şeylerin hesabını çıkardılar. Biliyor musunuz unutul- muş eşyalar kaç kalem? 161.450, | En çok unutulan ve en az aranan Şey de anahtar. Anahtardan sonra en | İazla unutulan eşya - kış mevsimin- d8 - şemsiyedir. Şemsiyeden sonra baston, bastondan sonra çanta, şap- ka geliyor. riste azim heyecan uyandırmıştır. beyan ederek meselenin büsbülün ka- panmasına yardım. etmişti. Şimdi ise iki cihetten şimali Fas tekrar bütün dünya politikasını işgal etmektedir. General Franko, vaktile Rifistanda hayat memat mücadelesi yaptığı eski hasmı Abdülkerimin memlekette kalan arkadaşları ve bun- ların emirleri allındaki kabileler ile uzlaşmıştır» Dünyanın en iyi muha- ripleri sayılan eski Rif mücahidleri imdi Frankonun verdiği silâhlarla techiz ve tensik edilmiştir. Bu kuvvetler Fransız Fası ve Ceza- yir hududlarına serkedilmişlerdir. Bu- | radaki muhafız İspanyol o kuvvetleri de asıl İspanyadaki Frankonun ordu- gâhna gönderilmişlerdir. Bir zaman Fransızlarla harp eden ve nihayet mağlüp ve esir düşerek Hind Okyantı- sunda bir adaya silrülen Abdülkeri- min eski kumandanları ve arkadaşla» rının tekrar teşkilâllandırılıp Fran» | İ | | | | sızlara karşı sevkedilmiş olması Pa- | Feyzullah Kazan BİR GÜL: Amerika cumhur reisi Ruzveltin o- Zullarından biri bir mliyarderin kızı ile evlendi. Geçen hafta karı koca bir çiçek ser- gisini gezerlerken, bayan Ruzvelt bir gül gördü, çok beğendi. Kocası hiç te- reddüd etmeden gülü kopardı, kar- sına verdi, Ertesi gün gülün sahibinden bir fa- tura geldi. Adam koparılan güle 100 dolar istiyordu ...Bizim paramızla 125 lira kadar bir şey... Bir gül için bu kadar para vermek istemiyen genç Ruzvelti gülün sahibi | bahçıvan dava etti ve hâkime dedi ki: — Bu gülün bence değeri çok bü- yüktür, yetiştirmek için tam on 58 ne uğraştım. Buna âhdetmiştim. Ruzvelt yüz dolara #iahküm oldu. KELEPİR SATIŞ 'Timös gazetesinde şu ilânı okuduk: «Müessesemizin yüzüncü yıldönü- mü münasebetile, ilk defa olarak ten- zilâtla satış yapıyoruz. Müşterilerimi- zin bu fırsatı kaçırmamalarını tavsiye ederiz, çünkü ikinci bir tenzilâtlı sa. tış ancak 2037 yılında yapılacaktır.» Profesör Debre& Dün Üniversitede bir konferans verdi ve beynelmilel ilmi şöhrete malik Profesör Debr& bir iki ilmi konferans verilmek üzere üniversite tarafın- dan yapıları davet üzerine şehrimize ni Fransanın maruf profesörlerinden | gelmiştir. | Profesör, çocuk bakteriyoloji etrafında - tetebbülerile ve ilmi keşiflerile tanınmıştır. hastalıkları ve | Profesör (o şehrimize İ gelir gelmez üniversite rektörü B. Cemil Bilseli | ziyaret etmiş, profesörlerle görüş. | müştür. Profesör şerefine üniversitemizin Yransız profesörlerinden Pro. Müşe tarafından Tokalliyanda bir öğle 2i- yafeti, burdan sonra da pfofesör Hulüsi Behçet tarafından bir çay ziyafeti verilmiştir. Bu ziyafetlerde vali, rektör, profesörler O bulunmuş- lardır. Profesör dün akşam saat 18,15 de Üniversitede çocuk tüberkulozisi ve | Frithem mucux (yani bacak ve kol- larda çok nadir olarak zuhur eden bir nevi kabarcıklar) - etrafında Fran- sızca bir konferans ve: i Konfranstan sonra üniversite rek- | törü tarafından profesör şerefine Park otelinde bir akşam yemeği ve- rilmiştir. Bugün profesör şerefine Fransız kolonisi tarafından bir ziyafet da- ha verilecektir, Çarşamba günü pro- fesör Karodinie mevzuu etrafında ikinci bir konferans daha verecek ve o günkü ekspresle Parise dönecektir, Eskişehirde ;kanlı bir vaka| oldu, bir kişi öldü hir (Akşam) — Geçen salı , İstasyon civarında bir cinayet Yaptığım tahkikata göre cinayetin sebepleri şudur Rasim adında biri pazartesi sabahı istasyona gitmiş ve orada arkadaşı Mehmedle karşılaşmıştır. İki arkadaş, | © gece beraberce rakı içmeğe karar | vermişler ve karanlık basar basmaz is- | tasyon civarındaki bir meyhaneye gir- | mişlerdir. Rakı sofrasına diğer arka- daşları Şaban, Fehmi, Tevfik de işti- rak etmişlerdir. Altı arkadaş kafaları adam akılı tütsüledikten sonra umumi evlerden birine gitmeğe karar vermişlerdir. Şar aşlarının haberi . olmadan ayrılıp gitmiş, $ bir araba- ya binerek umumi evler yolunu tut» | Esi muşlardır. Arsbad Rasimle Fehmi, arasında kavga çıkmıştır. Kavga esnasında Fehmi, arabadan yere yuvarlanmış, şapka, kundurası arabda kalmış, di- | ğer üç arkadaşı yollarına devam ey- lemişlerdir. Bir müddet umumi evler- den birinde eğlendinkten sonra rakı Alemine devam etmek için küçük Meh- medin Hoşnudiye mahallesindeki evi- ne gitmişlerdir. Aradan bir rhüddet geçtikten son- Ta arkadaşlarının küçük Mehmedin evinde rakı âlemine devam ettikleri- ni öğrenen Fehmi, şapka ile kundura- sını almak için oraya gitmiş kapıyı çalmıştır. Küçük Mehmed kapıya çi- kınca aralarında müthiş bir boğuşma başlamış, Rasim ve Tevfik de evden fırlıyarak bu kavgaya karışmışlardır. Bu müthiş boğuşma esnasında, Ra- sim vücudünün birçok yerlerinden bi- çaklanmış ve can çekişir bir vaziyet- ie sokak ortasında bırakılınıştır. Bir- az sonra sokaktan geçen bir yolcu, Rasimi görmüş, polise haber vermiş- İlr. Vaka yerine koşan polislere Ra- sim: Beni Şaban ile arkadaşları vur- dular.. sözlerini söyledikten sonra can vermiştir. Biraz sohra polisler Şek ban İle arkadaşlarinı “ Suçlulardan Fehmi ifade verirken: — Rasimi ben vurdum diye cürmü- nü itiraf etmiştir. Tahkikat devam ediyor. Balkan harbi : Bulgarlar Edirnenin sukutunun yıldönümünü kutladılar Sojya 22 (Akşam) — Dün burada Edirnenin sukutunun yıldönümü kut- lanmıştır, «Edirne muharipleriş cemi- yetinin teşebbüsile Edirnenin müda- faasında ölen 19,500 Bulgar askeri ve sağ kalan muharipler için sabahle- yin dini merasim yapılmışlır. Sv. Ni- kola ve Tri Kladentsi meydanlıkların- | daki «Edirne kahramanlığı abidele-* rine çelenkler konulmuş ve nutuklar söylenmiştir. Gene burada birinci erkek lisesin- de muallim Tsvetan Stoyanof Edirne nin sukutu hakkında talebelere bir konferans vermiştir. Bütün bu me rasimden sonra Edirne muhariple- rine burada Batemberg lokantasında bir ziyafet verilmiştir. Zarya gazetesi «Edirnenin sukutu» ve «Şükrü paşa nasıl esir edilmiştir.» başlıkarilo Edirme harbi hakkında u- zunca bir yazı yazmıştır. Mir gazetesi mebus Hasan Âli Yü- celin «Akşam» gazetesinde çıkan bal- kan harbine aid yazısını tercüme et- miştir. z Bulgarlar, çoktan maziye karışmış olan Balkan harbini bir türlü unuta- raiyorlar. Belediye teftiş kadrosu genişletilecek Belediyenin heyeti teftişiye kad- rosu 10 müfettişten ibarettir. Bu kadro kâfi görülmediğinden 13 kişi den ibaret yeni bir kadro hazırlan- muştır. Eski kadrodaki müfettişler eli beş lira üzerinden maaş alıyor- lardı. emmez hükümet Vaktile Anka- rada Fransız se- tirliğinde bulun- muş olan Fran- sanın sabık Ro- ma sefiri Kont de Chambrun'un bayan Magda Fontanj namın- da bir kadın ta- rafından şimen- difer istasyonun- da tabanca ile kasığından ya” ralandığını telg- raf haberi ola- rak yazmıştık. Dünkü posta ile gelen Paris gazeteleri bu hâdise ile uzun u- zadıya meşgul oluyorlar. Bayan Fontanj 30 yaşında genç ve güzel bir kadındır. Kendisi 1928 sene- sinde kocasından boşanmış, müteaki- ben artistliğe, sonra da gazeti ğe başlamış ve bir Paris gazetesi tara- fından Romaya muhabir sıfatile gön- derilmişti. Bayan Fontanj hâdise akabinde müstantiğin “huzuruna çıkarıldığı zaman demiştir ki: Kont de Chambrunü öldürmediği- me müteessifim, fakat ne yapayım ki, tabancam bozularak ikinci defa patlamadı. Kont de Chambrun hâ- lâ sevdiğim Avrupanın en büyük adamlarından birinin aşkını bana kaybettirdi. Ondan intikam almak için tabancamı sıktım. Carih bayan Fontanges Londra 22 (AA) — B. Garvin, Observer gazetesinde yazdığı bir ma- kalede İngilterenin Almanyaya kar- şarkta statükoyu muhafaz için Mos- kova ile birleşmesi tezini şiddetle ten- kid ederek diyor ki: İngilterenin Sovyet Rusyayı tahrib için asla Almanyaya yardım etmiye- ceği hususunda nasıl herkes mütte- fik ise İngilterenin gidip Sovyet Rus- yayı Alman miletine karşı müdafaa etmesi. fikri de öylete reddolunmalı- dır. İngiliz impaYatorluğu ne Çekos- lovakya ne de Avusturya - Macaris- tan imparatorluğuna tevarüs eden şark Avrupasındaki devletlerden biri için kendisini tehlikeye koyamaz. Birkaç seneye kadar garb Avrupası medeniyeti namına bir muvazene ara- nılacaktır. Bu Avrupaya karşı değil Sovyet Rusyaya karşı olacaktır. Ne deniz meselesi ne de hava silâh- Misafirlikte kösele aşırmış Fatih civarında Keçeciler mahaile- sinde oturan Eyübün evine eski tanı- dıklarından Kadri misafirliğe gitmiş- tir. Bunların ikisi de kunduracılık yapmaktadırlar, Kadri evde oturur- ken Eyüpten kösele ve alt istiyerek O sırada Eyüp de birşey almak üze- re sokağa çıkmıştır. Kadri evde yalnız kalınca ayakkap- #yübün sandığından büyük bir kösele parçası da alıp gitmiştir, Eyübün mü- racaatı üzerine Kadri yakalanarak adliyeye verilmiştir. Üçüncü sulh ceza mahkemesinde yapılan muhakeme neticesinde Kadrinin suçu sabit oldu- ğu gibi sabıkası da bulunduğundan iki ay hapsine karar verilmiştir. Cadde dar gelmiş Sarhoşluk suçundan müteaddid de- falar mahküm olan Jozefina adında 7! yaşlarında bir kadın dün gece yar rısından sonra saat bir buçuk sırala» rında gene son derece sarhoş olarak Beyoğlunda İstiklâl caddesine çıkmış ve: nişletmelidir. Kadroya yeniden alınacak müfet- tişlerin maaşları 45 liradan ibaret olacaktır. Jozetinayı yakalıyarak asliye mahkemesine teslim etmiştir. şı Sovyet Rusyayı garanti etmesi ve | kendi iskarpinlerini tamir etmiştir. | larını tamir edip bitirdikten sonra | — Bu caddeler dardır, Ben buralar- da serbes gezemiyorum. Caddeleri ge- Diye beğırmağa başlamıştır. Zabıta Sahife 5 Paristeki cinayetin esrarı Kont de Chambrun büyük bir İtalyan odanın aşkını kaybettirmiş Müstantik genç kadından daha faz- ahat isteyince bayan Fonlanj mla dedi ki: — Büyük bir İtalyan hükümet a- damının dostu idim, münasebetleri- miz, müşterek dostlar sayesinde de- vam ediyordu. Geçen temmuzda gör- düm ki, sevdiğim adamın maiyeti, be- ni kendisinden uzaklaştırmağa çalı- şıyorlardı. Fransız sefarethanesine giderek kont de Chambruna mesele- yi açtım. Sırrımı muhafaza etmekle beraber vaziyetimle alâkadar olaca- ğını ve bana sevdiğim adamla bir mülâkuat temin edeceğini vadetti, fa- kat bu vadini tutmadı. Bir müddet sonra kalbim kırık olarak Romadan ayrıldım â e İki gazete, benim bu ederek istihzaya başladı- ler. Yaptığım tahkikata bu yazıla- rın kant de Chambrunun ilhamile ya- zıldığını öğrendim. O zaman kendi sinden intikam 'almağâ karar verdim. İşte diplomatın Brüksele konferans vermek için istasyona geleceğini öğ- renihcö kendisini takip ettim ve va- gona binerken Üzerine ateş ettim. Fa- kat ne yapayım ki, niyetim yarım kal dı» Bu cinayet, Fransiz siyasi mahafi- linde birçok dedikodulara sebebiyet vermektedir. Kont de Chambrunün sıhhi vaziyeti ciddi olmakla beraber bir ihtilât olmazsa hayalı tehlikede addedilmemketedir. Ingiliz- Alman münasebatı Bir Ingiliz gazetesi, Almanya ile anlaşmayı müdafaa ediyor | lanması İngiliz - Alman anlaşmasına mani olamaz. Almanyanın Belçika, Hollanda ve İsviçreye verdiği bitaraf- | luk garantilerini kabul etmek İngilte- | ve ve Fransa için münakaşa gölürmez bir vazifedir. Fakat Fransa - Sovyet paktı mevcud olduğu müddetçe yeni | bir Lokarno yapılmasına imkân yok- tur, Garvin, müteakiben Almanyanm müstemleke taleblerini tedkik ederek diyor kiz. Alman; milleliği, ebediyen müstem- lekecilikteni hariç tülmak “İmkânsız. dır. Eğer İngiltere sulh-istiyorsa * Al man metalibatını müsbet bir zihniyet- le tedkik etmeli ve umumi bir anlaş- ma çerçevesi dahilinde Almanyaya Kamerun, Togo ve Tanganikayı iade etmelidir. Bu suretle ilerisi için İn- giltere ile Almanya arasındaki ihtilâf- İ iar bertaraf edilmiş olur ve dünyada yeni bir mustihane sureti tesviye ide- #li teessüs eder. rr Şirketi Hayriye umumü heyeti dün toplandı Şirketi Hayriye umumi heyeti dün öğleden sonra senelik toplantısım yapmıştır. Toplantıda meclisi idare- nin raporu tasdik ve idare meclisi he- ! yetile mürakipler ibra edilmiştir. Müddetleri biten azadan bay Mah- | mud Nedim, bay Nuri ve bay Reşad yeniden azalığa intihap olunmuşlar- dır. Yeni sene bilânçosu tedkik ve ka- İ bul olunmuştur. İ Bilânçoya göre şirket geçen sene 41,952 lira kâr etmiştir. Umumi vâri- datı 935 senesinden 35,498 lira noksan olmak üzere 947,935 liradır. Şirket he- yeti umumiyesi on beş gün sonra fev- 'kalâde bir toplantı yaparak nizamna- esinin tadili üzerinde görüşecektir. (AKŞAM)ın Çocuklara mahsus müsabaka resmi: 4