13 Şubat 1937 — — SİYASİ İCMAL Kontrol işi tekrar sarpa sardı İspanyaya silâh sinin yasak edi rafından alâ devletlere yapı lan tekliflere devletlerden İtak ya ile Portekiz dahi cevap verdiler. Şimdiye kadar gelen cevaplardan en tersi Portekizinki bulunuyor. Çünkü bu devlet herhangi suretle kendi topraklarında ecnebi memur ve 2abitlerin kontrol vazifesini yapmala- rına müsaade edemiyeceğini kati ola- Tak bildirmiştir. Bu cevap son kontrol plânın: alt üst etmektedir. İtalyada kontrolun sıkı ve müessir olmasını is- temiştir. Fransa ile Sovyetler ise kara- daki kanirolun alelâde bir ih bardan ibaret kalmasına ve de- nizdeki konirolun İspanya seva- hik mınlakalara eyrlaraık AL man ve İngiliz ve Fransız ve İtalyan do-i nanmalarının nezaretlerine bırakılma- larına muhalefet etmişlerdir. KAVALYEM YILANDIR Bayan Hazel Ariel Nev-Yor - kun © meşhur Biodveyinde bir | sahnede, bir er- | kek arkadaşile dans numarala- Ti yapıyor ve hef gece alkışlanıyor. Derken günler- denbir günbu “© iki dans artisti kavga ediyorlar. Bu kavga sırasın da kadının ağ- zından büyük bir / yemin çıkıyor: . - — Bir daha hiç bir erkekle dans et- miyeceğim!. Bu yeminden sonra kadın birkaç ay tek başına dans ediyor; amma eski rağ-| beti kazanamıyor. Bunun üzerine dünsöz bir at cambazına gidiyor ve yi- lanla dansetmesini öğreniyor. Bu yılanla dans pek beğeniliyor, ka- dın gene eski şöhretini buluyor. Fakat bir gece dans esnasında yılan kadının beline öyle bir sarlış sarılıyor ki, kadın düşüp bayılıyor, Güç hal ile yılandan kurtarıyorlar. Ayıldığı zaman kadın; — Yılanın sarılması erkeğin sarılma» ına hiç bensemiyor. Erkeği bir kelime ile kovdum, fakat yılana meram anla” üyorum!. ER AR) önüllü girme- | mun İspanya hükümetine mali yardım- da bulunulması meselesi de devletlerin İ arasını açmıştır. Bugünicüvaziyet şöy- ledir: Almanya ile İtalya denizden ve radan sıkı ve müessir kontrol konul- sında israr ediyorlar, Fransa ile vyetler kontrolun alelâde olması ile fa edilmesinde ayak diremektedir- Malagünın zaptında ve Akdeniz bo- İ yunda şimale doğru general Franko or- dusunun süratle ilerilemesinde ve Mad- ridin iyice sarılmasında başlıca âmil Alman ve İtalyan gönüllü zabit ve ef- rad ve müethassısları bulunduğu ka- naatine gelen Fransa ile Sovyetler İs- panyol hilkümetine bir daha yardım edilmesine imkân kalmıyacak surette sıkı kontrol ie kapıların sımsıkı kapa- tılmasından yalnız Almanya ile İtal- yanın istifade edecekleri tahmin edi- yorlar. Portekiz ise büsbütün başka noktadan ve kendi hukuku hükümrani sini korumak düşüncesi le müslakilen hareket ediyor. Kontrol işi tekrar sar- pa sarmıştır. i Feyzullah Kazan mn nm ASRİ SİNEMA Hayır, bizim Tepebaşındaki sinema» dan bahsedecek değiliz. Bu asri sine- ma Budapeştede yeni yapıldı. Büyük bir sığınağı var, Şehir an! bir hava hü- cumuna maruz kalacak olursa, seyir- kendisi bizatihi sığınaktır. Yeryüzünde bir eşi daha mevcud ol- mıyan bu binanın çatısı, hava hücu- mundan korunacak tarzda yapılmış şaheser bir mimari tarzı imiş. Çelik ve Yalnız bir mesele var: Acaba harp Si- rasında, gökyüzünde düşman tayyar releri dolaşrıken sinema gişesi kimlere bilet satacak?. Acaba gişelerin önüne toplanan halk, tayyare hücumunda kendilerini nasıl koruyacaklari... Hem mesele hava hüctmlarında bora nemaya gaz maskesi takıp mi gelecek?. Neyse, bu kadar ince eleyip sık doku-| edilmiştir. miyalım! Taç giyme meri ayine hazırlık AKŞAM Babi?e X Portakal, elma neden pahalı? BU SENE iHRACAT FAZLA IR, MEYVA iSTIHSALÂTINI ARTIRMAKLIĞIMIZ LÂZIMDIR Bu sene, meyva çok pahalıdıt. Yazın her nevi mey rı pahalı yedik, en don ümidimiz portakala kalmıştı. Kı- şın bol bol portakal yiyeceğimizi zannediyorduk, halbuki bu ümidimiz de boğa çıktı. Portakal da, yaz meyvaları derecesinde pahalılaşmıştır. Manav dükkünlarında, portakal pazarlığı yapanlar, manavlardan pahalllığın sebebi hakkında şu cevbi ai- maktadırlar: — Ne yapalım, bu sene ihracat fazla. hep Almanya çekiyor, Pshalılığın ikinci bir sebebi de bu sene mahsulün az olmasıdır. Son yapilan bir hesaba göre bu sene 180 mil- yön aded portakal çıkmıştır. Bu miktar geçen seneye nis- betle pek azdır. Bilhassa Rize taraflarındaki mahsul ge- çen seneye nazaran noksandır. Türkofisin gayretile Avrupaya yaş meyva ihracatı için tüccara ambalaj nümuüneleri göterilmektedir. Almanya- dan bu maksatla bir de mütehassıs getirilmiştir. Yaş meyva ticaretinin Türkiye için yeni bir kâr sahası olaca- ğı tüccara izah edilmekte, ve bu uğurda clddi propagan- dalar yapılmaktadır. Bu sayede yaş meyva ticareti saha- sına, yeni yeni firmalar girmektedir. Bütün bunların neticesinde, başta - Almanya olmak üzere, Avrupa memleketlerine bol miktarda elma ve por- takal gönderilmiştir. Şimdiye kadar yalnız Almanyaya yapılan portakal ihracatı 150 bin paketi geçmektedir. Şimdi anlıyoruz ki, memleketimizin İstihsal kabiliyeti, geniş bir surette meyva ihracatına müsaid değildir. Al- manyadan bir kaç sipariş, derhal piyasayı sarsmıştır. İhracat devam ettikçe, fiatler de artmaktadır. Nitekim toptan flatler geçen haftaya nisbetle yükselmiştir. Geçen hafta 100 kuruşa satılan Rize portakallarının paketi bu hafta 114 kuruşa çikmıştır. Geçen hafta 400 kuruş olan Alâiye portakallarırin paketi, bu hafta 425 kuruştur. Dörtyol portakallarinin 80 lik paketleri göçen hafta 241 'kuruştu. Bu hafta 256 kuruş olmuştur, Yüzlük paketlerin #lali de 163 kuruştan 177 kuruşa kadar fırlamıştır. Hal- buki geçen sene yüzlük Dörtyol portakallarının fiati 158 kuruştu. Vapur ücre le Altı ay için eski ibka edildi Liman tarife komisyonu dün öğle- Dün pur tarifelerinde bir mikdar tenzilât imkâni olup olmadığı mevzuu Üze- rinde durmuşlardır. Şirketi Hayriye ve Haliç tenzilât yapmağa imkân ol- madığını söylemişler, Akay idarsel de gelecek altı aylık tarifede tenzilât yap- mak ihtimallerinin çoğalacağını ileri ay «malin y Sokak | İevhaları Tedricen hepsinin deği; tirilmesine karar veri! AMİ hissiyata uygun olmıyan ha- cı, hoca, molla gibi sokak isimlerinin Görülüyor ki, fiatler yalnız geçen seneye nisbetle de- dil, geçen haftaya “nisbetle, de | yükselmiştir. Esasen piyasada da mal azdır. Bu azlık, meyva halinde de hissediliyor. Haldeki dükkânların önünde bir kaç pi ket portakal bulunmaktadır. İnsan bu boşluğu gördük- ten sonra, manavlardaki portakal pazarlıkları etrafında çıkan münakaşaların fazla olduğunu anlıyor, HEM İHRACAT YAPMALI HEM DE UCUZA YEMELİ Buraya kadar yazdığımızdan, ihracat aleyhinde bir mâna çıkarmamak lâzımdır. Her meyva ihfac eden mem- lekette, pahalılık olduğunu kabul etmek doğru değildir. Nitekim Kalifomiyanın en büyük ihrac maddesi meyva- dır. Fakat Kaliforniyanın iç piyasasında, meyva ihracatı yüzünden, halk pahalı meyva yemiyor. Normal olan şey, hem satmak, hem de ucuza istihlâk etmektir. Nitekim diğer ihracat maddelerimizde böyledir, Buğday ihracatı yapıyoruz diye portakalda olduğu gibi pahalı buğday yemiyoruz. Bunun gibi, meyva ihracalı yaparken de, iç piyasaya sıkıntı vermemek lâzımdır, Avrupaya portakal ve yahut elma ihrac edildi diye bir kısım halkın pahah portakal ve yahut elma istihlâk etmesi mantıki bir tica- ret münasebeti addedilemez. Mil! tasarruf cemiyeti halka «meyva yiyiniz» diye propaganda yapmaktadır. Diğer taraftan, doktorlar yal- nız hastalarına değil, herkese meyva yemeği tavsiye et- mektedir. Halbuki yiyecek eşyası arasında en pahalı olan Ucuz meyva yemek için, ihracatı durdurmak hatırımı- za gelmez. Bilâkis yaş meyva ihracatını arttırmak için, düştündüklerimizi, ve bu İşle uğraşan tacirlerden dinle- diklerimizi gene bu sütunlarda, yazmıştık. Fakat bir ta- raftan ihracat işine girişirken, diğer taraftan da istihşall arttırmalıyız. Portaksl yetişen mıntakalarda, halkı por- takal yetiştirmeğe teşvik etmek hatta bu gibi işlerle meş- gul olanlara prim vermek lâzımdır. Portakal, mandalina Maraşın kurtuluş günü Halkevinde büyük bir toplantı yapıldı ŞE ma İngilterede 6 ncı Jorjun taç giyme merasimi için büyük hazırlıklar devam £diyor. Merasimde kralın arabasını sekiz beyaz at çekecektir. Araba altın içle- Welidir ve İngiltere krallarının tarihi grabasıdır. Resmimizde kralın arabasile atlarının maketini görüyorsunuz. ia Ra KANSIZLIK :: Gam eş elen SIROP DESCHLENS, PARIS çe İle meşgul olduğundan bu listenin müzakeresi nisan toplantısına kal mıştır. Bu Wste ile (Klod Farer) ismini ta- şıyan sokağın adı da değiştirilecektir. Diğer taraftan son zamanlarda ba zi sokak lAvhalarının yere düşerek kırıldıkları görülmüştür. Emayeden yapılan bu lâvhalırın ömrü kısa ok duğundan bozulan ve kırılan lâyha- larm yerine konacak sokak lâyhaları kırılmiyacak bir mhidedm yapisi lacaktır. Bu maddenin cinsi yakında tesbit edilecektir. İlk önce bozulan ve kırı: lan lâvhalar değiştirilecek, bilâhara tedrici surette diğer lâvhalarle yeni intihab edilen maddelerden yapılan lâvhalar değiştirilecektir. İskenderiye ticaret ateşesi İkiedariyeş harekat “ei İskenderiye ticaret ateşesi bay Sit kı Nemli tacirlerle yaptığı temasları dün bitirmiş ve İskenderiyeye müte- vecelhen hareket etmiştir. Dünkü merasimde bulunshlardan bir kısmı üz , gençliği tarafından kutlanmıştır. Merasime şalr Necib Fazıl Kısakü- | reğin güzel bir hitabesile başlanmış, Necib Fazıl kurtuluş mücadelesinde Maraşlıların göstetdikleri yüksek mu» | kavemeti anlatmış, Maraş kurtuluş mücadelesinin, elinden her şeyi alın- mış insanın imanile makineye karşı | kazandığı büyük bir zafer olduğunu Çok alkışlanan bu hitabeden sonra söylemiştir. Maraş kurtuluş mücadelesi hatıraları anlatılmış şiirler okunmuştur. Maraş- llar dün gece Park otelde bir gece eğlencesi tertib etmişler ve eğlenmiş- MARAŞTA COŞKUN TEZAHÜRAT Maraş 12 (A.A) — Maraş bugün kurtuluşunun 18 inci yıldönümü bü- yük bir sevinç ve coşkunlukla kutla- dı, Cumhuriyet meydanmı dolduran ve taşıran onbinlerce halk büyük Ön- derin kurtarıcı bayrağı altında her zaman can vereceklerine bir daha and içtiler, İstiklâl marşından sonra Maraşın kahraman bayrağına verilmiş olan 1s- KAL madalyası merasimle bayrağa takıldı. Söylenen hararetli söylevler, okunan şiirler halka sonsuz heyecan verdi. Askerler ve mektebliler parlak geçid resmi yaptıkır. Akşama büyük fener alayı yapıla- cak ve bugün şerefine gece orta okul salonunda bir balo verilecektir. Ankara 12 (Telefon) — Maraş kur- tuluşunun 17 inci yıl dönümünü bura- da da kutlamak maksadile Ankarada bulunan Maraşlılar tarafından cu- martesi akşamı saat yedide Halkevin- de bir toplantı tertib edilmiştir. Firuzan vapuru Çanakkale civarında karaya oturdu Şehrimizden İzmire hareket eden Firuzan vapuru evvelki gün Çanak- kale civarında Kum kale fenerinde karaya oturmuştur. Gemi kurtarma şirketi vapuru yüzdürmek için bir ge mi göndermiştir.