A — du Marcelle C Mw Sevimli artistin cinsi cazibe, aşk, moda hakkında düşünceleri Aşk neden azalıyor ? Hakiki aşk nedir ? Anlaşma meselesi - Gülünç kıyafetler Paris (Hususi muhabirimizden) — Meşhur Fransız yıldızlarından Mar- celle Chantalin hayatını ve artistle Yabtiğim mülâkatın ilk kısmını ge- Şen mektubumda bildirmiştim. o Bu- Fün'de mülâkatın ikinci kısmını ya- Ziyorum. Artiste sordum; — Amerikan yıldızlarınm kazandık- Yarı ücretler hakkında ne düşünüyor- sunuz? Herhalde pek büyük paralar ka- tahiyorlar, amma gazetelerde yazıldı $ı kadarı mübalâğalı olsa gerektir. Meşhur milyoner Hörstün, ki Amerike- Bin en büyük gazetecisidir. Mae Vest ile &yni ücreti almasını nasıl tasavvur €- debilirsiniz?. İnsanın buna inanmak İçin çok safdil olması icap eder. Bazı Yıldızlar kendilerini pek büyük ücret alıyor gibi göstermek için ücretlerini tazla söylerler ve fazla vergi vermeğe Yazı olurlarmış. Diğer taraftan sinema Şirketleri de yıldızların şöhetini ari- ırmak için böyle reklâmlar yaparlar- Muş. Ona şüphe yok ki, Fransız yıldız- ları Holliyut artistlerinin kazandığının geyreğini kazanmıyoruz. FRANSIZ HOLLİVUTU Fransızlar neden Nis civarında t Hollivut vücude getirmiyorlar? 7 Bu suali biz de her gün biribiri- Miz€ soruyoruz, ne için Niste bir Hol- İivut vücude getirmiyoruz? Çünkü Pare sarfetmiyoruz. Çünkü sermaye- darlar sinemâya para koymuyorlar, Çünkü sineme ciddi bir sanat olarak telâkki edilmiyor. Amerikada &si- mema birinci derecede endüstri sayılıyor. Fransada ise sonuncu “larak telâkki ediliyor. Bilirsiniz ki Amerikahlar her şeye atılırlar, her $eye “kıymet verirler, o sayede her #eyden, Avrupa kafasının gülünç te u— ettiği şeylerden istifade eder- et Amerikada — bulundunuz, beş, on Santim dükkânlarını gördünüz. İşte bu beş, on santim fiatle satış yapan dükkânları milyarder Volvorz bir Parasız işe başlıyarak vücude getir Miş, milyarder olmuştur, Bu dükkân- İarın milyonlar kazandırması için Pek basit bir buluş kâfi gelmiş, bu adam her yerde satılan eşyayı yeni bir şekilde satmağı düşünmüş ve fik- TİNİ hemen mevkii tatbike koymuş, Muvaffak olmuş. Marceile Chantal Biz Avrupahlara gelince bir çok şeyleri saçma telâkki ederiz. Ameri- kallar 82 düşünürler, çok icraat ya- parlar. Bize gelince çok düşünür az ic- raat yaparız; İşte bu sebeptendir ki sermayedârlar çök düşünüyorlar, Sinemaya sermaye koymuyorlar. Onun için sinema 82 terekki ediyor, Yoksa Fransız sinemasının harpten evvelki Marcelle Chantalin başka bir resmi birinciliğini kazanacağına eminim. CİNSİ CAZİBE MESELESİ — Amerikadaki cinsi cazibe mo- dası hakkında fikriniz nedir? — Bu da Amerikalıların Teklâmi netiöesidir. - Gazeteciler Kralı Hörst kadar .para kazanıyor diyebilmek için Mae Vestte insanlığın fevkinde bir kuvvet olması lâzımdır. İşte bu kuv- vete cinsi cazibe adını veriyorlar. İn- sanlar gariptirler. Bir eşya veya in- sanda bir meziyet veya güzellik oldu- ğu. iddia edilecek olursa herkes te onu o gözle görüyor, Fakat bilâkis bir insanın üstündeki kusurlar mübalâ- ğalandırılırsa diğerleri de hemen bu fikire iştirak ederler. Bu tablat kanu- nudur, değiştirilemez. Size ufak bir misal söyliyeyim. Be- nim kocam elmasçı idi. Onun için çok güzel elmaslarım vardı, fakat hiç bir zaman bu elmaslar diğer bir takım kadınların elmaslarını gölgede bıra“ kıp Kıskançlıklarını tahrik edecek kadar değildi. Fakat kocamın adı el- masçı olduğu için herkes benim üs- tümdeki elmasları kendilerinkine fa- ik buluyor, benim elmaslarımı kiska- nıyordu. İşte cinsi cazibe meselesi de bundan baska bir şey değildir. Her kadında olan bir şeydir. Fakat Mae Vestin cinsi cazibesi her kadından fazladır diye Âlemin nazarı dikkatini açınca, daha doğrusu telkin edince onu herkes o gözle görür. Çok şükür Pransız sinemasına cinsi cazibe has- talığı sirayet etmemiştir. Biz Fransız yıldızları daha * mütevazı; daha eid: diyiz, böyle şeylere kiymet vermeyiz. mülâkat | Marcelle Ohantal, Marcel Andrö ile birlikte çevirdiği filimden bir sahnede İNGİLİZ SİNEMASI — İngiliz sineması hakkında fikri- niz nedir? — İngilterede bir kaç filim çevir- dim. Çok memnun kaldım. İngiliz sineması çok terakki etmiştir. Orada çevrilen filimler Holivuta rekabet edecek derecededir. Bir takım artisi- ler İngiltereden Holivuta gidiyorlar. Bir takımları da Holivuttan Londra- ya geliyorlar, Şarles Lavton, Jorj Ar- Us pek takdir ettiğim büyük sanat- kârlardır, AŞK HAKKİNDA DÜŞÜNCELER — Aşk hakkında düşünceleriniz? — Aşk iki türlüdür. Biri insani, diğeri ise sanat aşkı. Bugünkü hayat- ta insani aşka çok yer kalmamıştır, Medeniyetin terakkisi, hayat mücade* Jeleri, buhranlar bu temiz aşkı hemeri hemen öldürmek - üzeredir, Eskiden insânlar büsbütün başka bir hayat yaşarlarmış. İnsanların bir çoklari doğdukları yerlerde ölürlermiş. Eğ- Jence derseniz pek mahdud imiş. İn- sanlar daha sakin bir hayat yaşarlar ve bu hayat içinde aşk düşünebilir ve Aşık olurlarmış. Eski insanların ha- yatları âşık olabilmek ve aşk ile meş- gul olabilmek için bir zemin bulur- muş. Şimdikilere gelince aşk ile işliğal edecek hiç vakitleri yok. Yirmi yaşı- | na gelir gelmez, gençlerin düşünce- lerini hayat mücadelesi teşkil ediyor. | Kâdın erkek aşktan evvel bir meslek tutmak, para kazanmak meselesini düşünüyor. İzdivaçların bir menfaat izdivacı Oluyor. Bir kendine bir eşten ziyade bir iş ortağı bir varidat menbaı arıyor. Hulâsa son zamanlarda İzdivaçlar da çok ma- teryelleş Hele bizdeki dırahoma mesclesi, bi çok gençlerin aile teşkil etmesine mâni oluyor, tabii bunun neticesi göyrimeşru münasebetlere yol açıyc Bu münasebetlerin sulistimali um mi ahlâkı bozuyor. Vakıâ eskiden de böyle hayatta yaşıyanlar varmış ama bugünkü ile kıyas edilecek surette değilmiş. Meselâ eski Fransa kralları çok se- fih hayatlar oyaşarlarmış. Bilhassa on beşinci Lui sefahati severmiş. Çün- kü, dediğim gibi, o zaman eğlence ol- | madığı gibi seyahat etmek te gtç- müş. Krellar bile olduklan memle- ketlerde saraylarına kapanır eğlen- meğe çalışırlarmış. Kral Edvard ve Misis Simpson hi- kâyesi ile on beşinej Lui ve Markiz Pompadur hikâyesi arasında pek bü- yük bir müşabehet buluyorum. Misis Simpson gibi Markiz dö Pompadur da güzel bir kadın “değilmiş amâ “gayet çoğu | zeki imiş. Kralı çok oyalar, eğlendi- rirmiş. Bilirsiniz ki on beşinci Lui çok | sılalırımış. Ayni zamanda büyük bir evham hastalığı varmış. Ölümden çok korktuğu için mütemadiyen ölümü düşünürmüş. İşte böyle sıkıntı ve ev- ham hastalığile malül bir hükümda- rı yalnız Markiz Pompadur eğlendir- meğe muvaffak olurmuş. Kadınları çek severmiş, bir çek metres değiştirdiği halde Markir dö Pompadurun: yerini kimeçler almağa muvaffak olamamış, son zamanlarda kral ile Markiz arasında aşk ve alâ ka kalmadığı halde kral kendisini bi- rakmamış. Bu“suretle Markiz on do- kuz sene kralın metresi kalmış, niha- yet ölüm, krali bu kadından ayr- mıştır. ANLAŞMA MESELESİ Aşkı derin tahlil edecek olursak es- rarı iki ruhum biribirile tamamile anlaşmasında buluruz. Eğlence, eğ- lendirme, anlaşma, anlaşmama, gü- zellik, çirkinlik bunların o hepsi iki ruhun biribirile azılaşması meselesi- dir. On beşinci Luinin ruhu Markiz dö Pompadur ile anlaşmış. On dör- düncü Luinin zuhuda madam de Mentenon İle anlaşmış, Markiz dö Pompadur gençmiş ama, madam dö Mentenon Keal ile evlendiği zaman kırk sekiz yaşında imiş, Kral Edvar- dın ruhu da madam Simpsonile an- Hayatta stalihli insanlar “ruhları anlaşan insanlardır. Aşk £ güzelliği, çirkinliği, zen- i değildir. Ruh hakiki aşk odur. Dün- »de böyle temiz, âli aşk kaç nasib olur? O adamlar gıpta syandırlar. YENİ MODALAR — Yeni modalar hakkında düşün» celeriniz? — Modalar da insanların düşünce takib eder. İnsanlar her şeyl a ettikleri gibi modayı da mübal mübalâğa ediyerler. Öyle giyinenler var ki insan gülmemek için kendini zor tutuyor. Hayatta muvazcneli in- san az olduğu'için bir modayı müva- zeneli takib eden de az. Buna birde zevki selim moksanıni -ilâve edecek olursanız ortada karikatür kıyafetler» Je gezenleri mazur görürsünüz. B.0. kGreta Garbo Amerikada çevire- ceği son flim için hazırlık yapıyor Bu filim ayın sonuna doğru başlıya- cektir, Gretanm mart sonuna kadar işini bitirmesi ve nisanda Amerika- dan İsveçs hareket etmesi muhtemel dir.