AKŞAM “Zİ Künunusani 1937 — 1 — SİYASİ İCMAL Ispanya işleri karışıyor Romada M. Mussolini ve general Gö- titg arasında son yapılan görüşmelerin neticesi olarak Almanya ile İtalyanın | bütün dünya politikasında ve bahusus İspanya işlerinde sıkı birlik üzere yi- rümeleri kararlaştırılmıştı. Bunun Üze- rine Sovyetlerle Fransa arasında da bir-) Wk ve tesanild artmaktadır. Bunu İs- Panyaya gönüllü gönderilmesinin acele| Men'i've her devletin şimdiden kanu- mİ yollarla yasak koyması hakkında; | İngilterenin ahiren kendi başına yap- | ağı teklife Fransa ile Sovyetlerin ter- cevapların esasları bir olması 1-| Mf ediyor. “ İngiltere daha teklifini yaparken İspanyaya İngiliz topraklarından gö- | lülerin gitmelerini derhal yasak et- İ Mmişli. Halbuki Fransız kabinesi lizu- | mu halinde memnuiyeti vaz için par- | lâmenlodan kanuni salâhiyet almış | İe.de bunu İngiltere gibi derhal tat- Dik mevkiine koymamıştır. Pransa İn- verdiği cevapta da başka dev- etlerin yani Almanya ile İtalyanın da Yönüllü gönderilmesine aid yasağı ka- z KUŞ - ÇOCUK « İngilterede “bir hastanede yavaş Yavaş kuş şeklini alan yedi yaşında ocuk tedavi ediliyor. “Çocuğun burnu gagalaşmıştır. Yü- İsterken kuşlar gibi sekiyor ve , 1 kanat gibi çırpıyormuş... Bu 'çocuk şimdiy« kadar gayet nor- Mal bir çocukmuş, bu garip hastalığın #ebepleri teşhir edilememiştir... Bİ RDENİZ E'DERİ DAHA İ ha halada Fransızca intişar eden Bâzete haber veriyor: Nome limanının iki mil açıkların- ia bir deniz ejderi görülmüştür. Bu ği YİD mahlük yılana benzemekte ve iben yirmi beş metre uzunluğun- li Kocaman bir başı ve bir insanı lerek kadar büyük bir ağzı İPEK TOPUK Bugünlerde Japonyada ipek fabri- Divan $ayanı dikkat bir tecrübe ya- #orlar: İpekten topuk imal etmek, İccrübelerin - muvaffakıyetle im, mesi ipek fabrikatörlerinin min Büldürmüştür; bu ipek te X e Ucuza mal olacağı için kösele debi uçuk imalâthanelerile - rekabet ilecektir. azn kösele topuk ihracatı Sov- edir, kauçuk topuk ihracatı ini geperikalıların elindedir. Japon- | Wiki memleketle de rekabete baş- | İstiyorlar. İbrahim adinda biri dün sabahle Mahmudpaşa civarından geçr- Yerde dolu bir zarf bulmuş ve eği- | imıstır, ini zarfın içinde ne olduğunu ek üzere açarken karşıdan ko- eğ bir adam gelmiş ve: «Ben biraz di buraya içinde para dolu bir Yön düşürmüşüm. Zarfı sen bul nişi aksın, paralârımı ver.» de rahim bulduğu zarfı bu adama Mişse de adam bununla kanaat et- y MİŞ: <Bunun içinde daha fazla Vardı. Sen paralari almışsın, Üzer tİRİ arı ğ ; — dap Iyacağım.» diyerek İbrahi anlam, lerini iz ve ayrılmıştır. 5 sonra rahim elini cebine dak zaman paltosunun iç cebin- Mu Yirasının aşırılmış olduğu- tvye müştür. Paralarının. biraz emi alıp üzerini de yoklıyan tarafından çalındığını alıyan Ba bay derhal bu adamı kovalama» Mslep Yetişerek kaçan adamı yakala: Yuğu anlaşılmıştır. a akalda Alinin üzeri aranınca ii söy yörde bulup İ skısırlaşlırma da mecburi tutulacaktır. 100 gün hapis Zarfçılık usulile 40 lirayı aşıran yakalandı ve gürültüyü duyan po- | £. Bunun Ali adında biri ol: | # olarak kabul ve tatbik etmelerini ve İspanyanın etrafında sıkı bir konfrol masını şart koymuştur. Sovyetler de ayni mealde cevap ver- | erinden İngilterenin (şimdiden | memnuiyet vazına gid teklifini kendi- sinden başka hiç bir devlet kabul et- miş oluyor. Çünkü Almanya ile İtal- yanın başka türlü şartları ileri sürmek istedikleri anlaşılmaktadır. Bunlar İs- panyadaki hükümete Fransa ile Sov- | yetlerden mal ve para yardımlarının da kesilmesini zaruri addediyorlar. İspanya nakdi evrakının karşılığı 0 up İspanyol hükümeli tarafından memleketin haricine çıkarılan altın- lara bu hükümetin dokunamıyacağın- da ayak diriyorlar. İspanyol hüküme- | #i bu altınları istediği gibi sarfettiği ve | hariçten kendisine hesapsız para yar- | dımı ve kredi kolaylığı gösterildiği bir | zamanda yalniz gönüllülerin yönderil- | mesini menelmekle bitaraflığın muha- İ Jaza edilemiyeceği kanaati Almanya | ile İtalyada iyice yerleşmiştir. Bu su- retle İspanya işleri beynelmilel nokta- dan çok vehanet/peydd etmiş oluyor. BAL AKIYOR Amerika hükümetlerinden oVirjin- yada bir zat, evinin bir duvarını, ari- ların kovan haline getirdiklerini gö- rüyor. Hemen bir boru uzatıp kova- na sokuyor ve borunun bir ucunu da yemek masasma getiriyor. Sofraya oturuyor ve müsluğu açtı miydi, bal akıyormuş.., İşte: Bal akıyor!.. diye buna der- HAYVANLARDA GRİP Londrâdaki grip salgını hayvanat bahçesine de sirayet etti, Fil kendini uslu akulı tedavi etti- riyor, verilen ilâçları içiyormuş, fakat hayvanlar kralı aslan yanına kim- seyi sokmuyor, ilâcını almak için bin bir müşkilât çıkarıyormuş... Ayakla- rını bağlıyorlar, ağzımı zorla açıp ilâcı gırtlağına dökmek lâzım geliyor- muş JAPONLAR DA KISIRLAŞACAK Almanyadan sonra Japonya dahi- liye nezareti de meclise bir kanun projesi verdi: Hastalıklıların kısırlaş- tırılması... Yapılan bir anket neticesi, nüfu- sun yüzde yetmiş beşi, irsi hastalık- lardan musap imişler. Bunun önü- ne geçmenin en iyi çaresini de ma | 101 olanları kısırlaştırmakta o bulu- yorlar. Doktorun lüzum gösterdiği zaman disine teslim ettiği zarf ile on-lira bulunmuştur. - | Bu zarfin içine lmış gazete kâ-| gıtları doldurularak üzerine bir kâ- gıt lira konulduğu görülmüştür. Ali karakoldaki ifadesinde bu zarfı ye- re atmak suretile İbrahini kandıra- rok ceplerini ararken paralarını aşır- dığını ve İsmail Hakkı adında bir arkadaşına paranın bir kısmını ve. rip kaçırdığını söylemiştir. Zabıta İs- mali Hakkıyı da yakalıyarak mahke- meye varmiştir. Dün dördüncü ceza mahkemesinde yapılan muhakemede suçlu Ali kara- kolda verdiği ifadeyi inkâr ederek bu hadiseden haberi olmadığını, İbrahi- mi görmediğini iddia etmiştir. Diğer süçlu İsmali Hakkı da Alinin kendisine | para ve saire vermediğini, bu işler- den haberi olmadığını söylemiştir. Tahkikat evrakı ve dinlenen şahidle- rin ifadelerinden Alinin yukarıda yaz- dığımız şekilde İbrahimin (parasını İ çaldığı sabit olduğundan üç ay, on gün müddetle hapsine ve elli lira pa- ra cezası ödemesine karar verilmiştir. Diğer suçlu İsmail Hakkınm suçu sabit olmadığından beraet etmiştir. | memleketlerden bazılarının da hiç bir Mezarlıkların acınacak hali Balmumcu mezarlığı için 937 bütçesine tahsisat Konacak İstanbul mezarlıkları bakımsızlık- tan acınacak bir vağiyetledir. Bu ba- kımsızlığın sebebi, uzun seneler göö- al ve dâkaydidir kanunu, ;tatbik mevkiine beri: 7 sene kadar bir zaman geçtiği haldeğhâlA mevcut me- zarlıklara düzen Şerilmemiş, asri bir mezarlık ta i getirileme- miştir. Belediye, bundan Üç yıl evvel Bey- oğlu taraflarının mgzarlık ihtiyacını #emin için Balmumcu civarında ge- niş bir saha satın almıştı Fakat elinde fazla tahsisat bulunmadığı için burasını birdenbire.imara ve tanzi- me muvaffak olamamıştır. Bu saha satın alındığı zaman dü- şünüldüğü gibi bu müstakbel me- zarlığın dahil! yolları yapılarak me- zarlık yerleri tefrik edildikten sonra ölü gömülmesine başlanmış olsaydı, pafalrölülerden' alınacak paralarla bu müstâkbel mezarlığın inkişaf ve tönzimine bir sdım atılmış olurdu. Halbuki bu işe te yapılmamış, Bal mumcu asri mezarlığı işl de unutu- lup gitmiştir. , Şimdi öğrendiğimize .göre belediye 937. bütçesine - Balmumcu mezarlığı için tahsisat koyacak ve bunun tan- | zimine başlıyacaktır. Bundan sonra Feriköy, Yahyaefen- di mezarlıklarına ölü gömülmsel ka- tiyen yasak edilecektir. Temenni ede- lim ki, : belediyenin: 'bu düşüncesi, şimdiye kadar görüldüğü gibi, sözde kalmasın; , Eski mezarlıklara gelinde, belediye tarihi kıymeti haiz olan ve şehrin ih- tiyacına tekabül eden mezarlıkları muhafaza etmek, diğerlerini de ar- salara ayırarak satmak niyetindedir. Arsa halinde satılacak mezarlıklarda bulunan tarihçe maruf kimselere ait mezar taşları Türk ve islâm eserleri müzesine nakledilecektir. Muhafâzası elzem olân, fakat içi- ne artık ölü gömülmiyecek olan me- zarlıklar hakkında âyrica hükümler tesbit edilecektir. > Demir ve kâğıt fiatleri (Baş tarafı 1 inci sahifede) zamanlarda nazlanmağa ve hattâ ba- zıları da hiç göndermemeğe başla- mışlardır. Bunun sebebini demir ih- Taç eden memleketlerin bugünlerde bu maddeye şiddetle ihtiyaç hissetme- lerinde aramak lâzım gelmektedir. Harp levazımı imali için çalışan fabrikalarda gün geçtikçe faaliyet arts! makta ve yabancı memleketlere satı- lan demirlerin silâh fabrikaları ihti- yacına tahsis edilmesi daha muvafık görülmektedir. Bize şimdiye Kadar demir ihraç Glen memleketler İngiltere, Almanya; Amerika, Rüsya ve Belçikadır. Bu | memlekete demir ihracına olmadıkları şayidir. Diğer taraftan kâğıt fiatleri de yüz- de kırk 'deı nde yükselmiştir, Bu- na sebep sellüloz fiatinin yükselmesi- dir. Selüloz kâğıt imalinde kullanıl dığı gibi harp levazımı imalinde de çok sarfedilir. Son zamanlarda her tarafta fazla harp levazımı yapılma- sı, sellüloza olan ihtiyacı artmış, bu yüzden sellüloz, onu takiben de kâğıt fiatleri yükselmiştir. Hayat bilgisi hakkında konferans Marif vekâleti şube müdürlerinden B. Fuad larafından dün üniversite konferans salonunda, şehrimizde bu- lunan 1,500 ük mektep mualilmine (Hayat bilgisi) mevzuu etrafında bir konferans verilmiş ve büyük bir alâ- ka ile dinlenmeşitir. Şehir. tiyatrosunda yangın başlangıcı Dün akşam saat sekizde Şehir ti- yatrosunda elektrik tellerinde kon- tak olmuş ve yangın çıkmasına mey- taraftar İ den 82 firmanın iştirâk ettiği bu onanmasına ne dan verilmeden tiyatroda (bulunan nöbetçi itfaiye tarafından ateş der- hal söndürülmüştür, Kömür sersisi için hazırlıklar ilerledi Sergi münasebetile her taraftan Martım 26 sında abşlamak ve bir ay devam etmek üzere Ankarada kö- mür yakan vesait, teshin âletleri ve tesisatı isimli beynelmilel bir sergi açi-! lacaktır. Bu sergi Türkiyede ve yakın şarkta beynelmilel mahiyette ilk mühim ser- gidir. Bu sergi doğrudan doğruya Cum- huriyet hükümetinin. teşebbüsü ile iktisat vekâleti tarafından açılmak- tadır, Sergi milli bakımdan, milli ekono- mi davalarımızın en mühimlerinden biri olan kömür meselesi ile doğrudan doğruya alâkadardır. Ve beynelmilel bir sergi olmasına rağmen birinci de- recede milli bir tezahür, mili bir hadise olacaktır. Şimdiye kadar muhtelif milletler- sergi Kömür yökan her türlü vesait ve âletlerin fetinin eri son terakkile- rine üygün 'nümünelerihi İşler bir hal- de halkımıza teşhir ederek kömürün he? bakımdan nasıl ekonomik bir | kuvvet membai olduğunu göstermek | maksadile açılmaktadır. Bunun için sergi dünyanın her tarafından ge | len çok çeşitli ve zengin'nümuümeleri ihtiva edecektir. Bilümum ısıtma cihazları vesait ve usulleri, beyti ve sınal talbikat, ye- | mek pişirme, soğutma, su ısılma ve çöpleri yakma cihazları, ölçü ve kon- | Ankaraya ziyaretçi geleceği anlaşılıyor trol âletleri, âyar ve terazi cihazları, ocaklar için ateşe dayanır mamulât, sobacılık, o musluk mamulâtı, boru- lar, nakil ve cer vasıtaları, buhar mo törleri, hava gazı ve tatbikatı, ma- den tesisatı ve sair cihazlar teşhiri için müracaatlar yapılmıştır. Ankarada sergi evinde ve önünde- ki geniş sahada açılacak olan sergi- yi görmek için Avrupadan, Balkan- lardan ve cenup komşularımızdan bin» lerce ziyaretçinin geleceği o anlaşıl- maktadır. Bunun için eşya teşhir eder» lerle ziyaretçilere bir çok kolaylık te- min edildiği gibi “trenlerde yüzde eli, yüzde yetmiş tenzilât yapıla- caktır. Sergide muvaffakıyet kazanan ve &aite mükâfatlar verilecek ve milikâ- fat kazanan eşyalar seyyar sergi ha- linde Devlet demiryollarının bütün 'aksarm üzerinde gezdirilecektir. Memleket iktisadiyatında büyük big rol oynıyacak olan bu serginin ha- zırlıklari ile meşgul olmak üzere ik- tisat vekâletinde hususi bir büro te- sis edilmiştir. Geniş mikyasta reklâm yapılmak- tadır. Avrupada reklâm işini yatakiş vagonlar şirketi almıştır. İktisat ve- kâleti, sergi münâsebetile bir çok dus var ilânları yaptırdığı gibi memleks- timizde henüz basılmamış derecede nefis müteaddit büroşürler çıkarmıştır. ingilterede yeni bir mesele Dük de Kentin dostlarından bir kadınla sinir doktoruna gitmesi yanlış şayialara sebeb oldu Madam Allen, dük de Kent, düşes de Kent sonun macerasından sonra İngiltere- de yeni bir mesele ortaya çıkmışlır. Sekizinci Fdvardın en küçük-karde- şi Dük de Kentin, yanında”döstlârn- dan birinin karısı madam Allen ol- duğu halde bir sinir doktoruna git- mesi herkesin merâkını mucip olmuş- tur. Bu hal kral ailesinin yeni --bir macera arifesinde olduğu zehabını uyandırmıştır. Hattâ M. Allenin ka- rısı aleyhine boşanma davası açlığı yolunda .bir rivayet te çıkmıştar. Bunun üzerine bir çok kimseler Dük de Kente mektuplar göndermiş- Sekizinci Edvard ile madam Simp- İ İ Dördüncü mülâkat (Baş tarafı 1 inci sahifede) rilen hüsnü kabulden dolayı memnü- niyetini ve minnettarlığını bildirmiş ve ezcümle şunları söylemiştir: <İtalyan - Alman dostluğu üç esas- hı nokta üzerine istinat etmektedir. 1 — Ayni ideallerin ve bolşevizmin dünya için teşkil ettiği tehlikeye kar- şı mücâdele için iş birliğinde bulun- mak zaruridir, 2 — Bolşevizmi temsil eden bir dev- letin garbi Avrupada yerleşmesini kabul etmiyecek olan iki devlet, bu- na karşi gelmek kararındadırlar. 3 — Son günlerde general Göringe karşı yapılan hüsnü kabu! ile tezahür eden dostluk, ler, yaptığı hareketin doğru olmadı- ğını, bazısı açık, bazısı kapalı bir I- sanla bildirmişlerdir. Bu dedikodu- lar karısını seven bir adam için pek acı olmuştur. Diğer taraftan kraliçe de bundan çok müteessir olmuştur. Daily Express gazetesi meseleyi ted- kik etmiş ve şu metlceye varmıştır: Allen. ailesi ötedenberi Dük de Kent İle zevcesinin dostudur. M. Allenin boşanma davası açtığı doğru değil- dir. Madam Allen hastalanarak Lon- draya gelince kendilerini ziyaret et- miştir. Dük de Kent de doktora ka- dar kendisine refakat etmiştir. | Ziraat vekilinin beyanatı (Baş tarafı 1 inci sahifede) ALTI BİN KOMBİNA «Her kombina birer cüzü tam ha- linde çalışacaktır. Kombinaların yen leri müntakaların zira şartlarına gö- re tesbit edilecektir. Programımız 6,000 kombina üzeri- nedir, İlk senelerde azdan başlana- cak, seneden seneye mikdarları artti- .ılacaktır. İlk zamanlarda kombine» | lar Ziraat vekâletinin eli ve müraka- besi altında işletilecek, sonra da teş- kil edilecek zirai istihsal kooperatif. lerine devredilecektir» *