22 'Teşrinisani 1936 AKŞAM Deniz müzesini bir ziyaret Yeryüzünün 97 kilo ağırlığındaki en uzun, en geniş bayrağı istanbulda... Harbi umumide denizde yaralananların vücutlerinden çıkarılmış mermilerle yapılan sie bir kolleksiyon İstanbulda gayet kiymetli r, kendi. < eleri var.. tavandan erik kırmızı büyük bir sancak gösterdi: — İşte Odesada batan rai sancağı... Bu sancağın a ok kahramanca olmi . Dü ateşile bayrak v e yeli yanında» ki bir nefer gi düşüyor. Nefer başından yaralı... Fakat sancağı o müthiş anda ii kaybetmek istemi- yor. Kendisinin bayılacağını anlayın- ncağı beline sarıyor ve kendin- den geçiyor.. halbuki üstünd Bms e e biz — sa Mridişenin sancağı ile bulu- 7 işte Çanakkalede — zaptettiğimiz <h is onbaşı» tahtelbâhirinin bay- üşman tahtelbahirini bir rağ, tek rk onbaşısı küçük bir tüfekle P zaptetmiştir. Müstecip on ğaz- Bahriye müzesinden iki manzara 2“ düşman 'tahtelbahirini “ görüyor. ğ uzun olduğu il bu bayrağı müzede Nişan alıyor. Ateş ediyor. Tahtelba- teğhir et hiri kapi köp nden yaralıyor. Yaralı tahtelbahi ıyor ve Müs- rape z © suretle bir tahtelba- a Un nk adır. Gene şu si ta şe Selim üstecip e mi? Sağ mı' u bilmi- zamanı a yoruz. e li eder- iş. yl da ii e ağ ken gönül isterdi ki bu Müstecip on: ötekisi gibi 7 buçuk metre Mira i © gil 5 metredir. Ağırlığı ise 57 kilo- Ma ve he 2 bir kahramana ya- dur. Bayrak öyle bir kumaştan fp, aşacak e merasim yapılsın.. i kendisine biçak işlemez.. KIZIL DENİZ KORSANLARININ Ş BİR KOLLEKSİYON KILIÇLARI. rçaları, şunlar, mis- İşte şu gördüğünüz beyaz kab- ketlerden yapılmış büyük bir ça; zalı kıvrık müthiş kılıçlar Kızıl deniz di rduk. rim; un kılıçlarıdır. Kızıl deniz — kolleksiyon mühimdir, Mem- bizde iken onlarla başımız ce be- leketimizin değerli bir operatörü bi- lâde i sik sa zim harpte ki iyelil Gene böyle bir savaşmadan"sonra bu mizden ve yaralı düşman ARA Kizldeniz haydutlarından Sa çoğu renden SE çıkardığı lanmış e İm ezim z kor- nel oparçalarını, ku arı, ia silâhlar misketleri toplamış ve işte irdü- Şu tablo Şike yiyenin tees- Bahriye müzesindeki eski üz kocaman bir çapa mi süsünden evvel pazar ka- kıyafetlerden biri kolkaiyonu vücude geti gere maki pirina Bu yalnız umumi harpte Dir Pazar kayığına baktım. Tıklım tık- | © «ERTUĞRUL» SI MÜZESİ nan denizcilerin vücutlerinden çıka- bm deli . Arkada erkekler oturmuş. nlan şeylerdir. Kayığın a riükmin ebi adl — Şu gördüğünüz tablo Ertuğrul- ABDÜLAZİZLE İMPARATORİÇE üç em kek; grisi ar. ur ağ Japonyayı - giti Keen ÖZENİ YANYANA.. MEŞHUR «İSTANBUL» VAPURU. | buharlı kk kon Li e > > — Bu tablo Abdülâzizin Tulona çı- Gayet ei billür takımları Sü; kışmı gösteriyor. şu sandal kalaba- nın önünde e rduk. Rehberi ai Japonyada büyük yfuna tutu- | Uğna bir kere... Önde kıla: rı işaret arak batan Ertuğrul köşesidir. Ja- | vuz sandal gidiyor. Arkadaki büyük — İşte men girin pavuru- | ponlar, Ertuğrulun -ak.battığı | sandalda Abdülâzizle Öjeni yanyana un eşyası akıl bakınız erde bir «Ertuğrul müzesi; MIŞ- oturmuş... Bu tablo Dördüncü Napol- ileri ir İl rabz: Tardır. Ertuğruldan çıkan bütün eş. | Yonun ser ressamı Berad tarafını tokmakları var. al kiymetli- | yayı zeye koymuşlardır. yapılmış ve seyahat hatırasını uyan- dir. Zaten ul» vapurunun | bundan yirmi gün evvel Japonlar dırmak için Abdülâzize hediye edi içi hemen hemen tamamile billür- | den bu müze için Ertuğrulun ini Ei miştir. Abdülâziz bu Öjeninin ken- uş. Merdiven parmaklıklı gö- | hakiki resmini istediler karşılaması it resimden o rüyor musunuz? Hepsi bilürdnr, Bu İşte şu bayrak Barbaros Hayreg. | erece Memnun olmuş ördüne billâr parmaklıklı içi ği iki bayrağıdır. Büyük Napolyonun T TE: yiz hediyı MK şar: ayda gider ge- nn e gran ende lir: «Hey gidi demler.» diyerek bu el resmi bir de zülfikar, Ye ya biz bu tabloyu Paj GNYANI Müz saraydan aldık. reşil, D EN UZUN, EN Ma 3 BAYRAĞI İSTANBULDA. «MALTA» NIN ei BİLMİYOR. müş — İşte deki bayrakla iş Banaz bizim en pini Üçüncü ia eski ike dil uzatıyorlar. vve en lüks A il an bu tuğralı H. F. Es LE 14 metredir, e) Yal (Devamı dokuzuncu sahifede) Bahife 7 Yazan: Ahmed Refik VENEDİKLİ BAFFA “Safiye Sai Teirika,No: Hoca, Bükreşten ayrılır ayrılmaz Eflâklılar şehirde nekadar Türk varsa hepsini kestiler Üçüncü Muradın yatak odası Zavallı Öz çocukl pen m, ödün. dan, cü nir. Vee | Sini n, Can- feda hatunların ve an ayı an eşin mavi semalardan dö- külen şebnemlerile ran sipahiler! | Anadolunun arı ata kimi ekler, kılıç ki ia kamaştı- lunun ve Rümelinin bütün benliği ta İstirya kıyılarına kadar geçen şanlı bir satvetii nluğunu ruh- da yan akıncıların, serden- geçtilerin, dal > rın ve serhad lerinde oyaşı- ve m ne ehem- miyeti Birmi «Mihal kâfiri» bunları hiç düşün- a, düşüne: m EMİ ln malınız zayi olur. in e inanın. Ef- memi nin nahiyelerine vaj Her nahiye bi dılıktır. Her kadılı- ğa bir adam tayin edeyim. B: ımla siz bir kaç adam oraya va- rın. Ne kadar mal tahsil ederseniz İzgi ii hisseniz ne kadar: O? bir ağızdan ların hepsi razı e ak uveti ni azaltmayı düşündü. Kendi; men almıştı. Fakat bir kaç gün geç- âzımdı. Çünkü her gün sarayı ei adan bir kaç gün geçti. Ri b ei ii p rek Bükre: geldiler. imei sağl çıktılar Alabildikleri mal- Jarın imi anlattılar. Fakat bu hal in borcunu bile ödemeğe m ün ha. Mihal, Z paraya göre akli rin. gürema pe Ço onları gene anın Üz iii Tnimdi Eko aklılar: adısı gelsün! dediler. Yerköküye Sim 1 bir koçu ve bir gok — si erildi. Yeri Di 2 dısı an Ma > br a EM Oda i yar bir adamdı. Kendisini ii topladı. Koçuya bindi: Bükreşte indi. Bir iki gün hesab ve kitabla uğraştı. lacaklılar akın akın karşısına top- lanıyorlard. Mihal, naibin yanında oturuyordu. Alacaklılara cevabı O verecel Herifin biri ye LE bir se- ned çi nedde ei ile Be yük yani altı mik akçe borcu yazıl idi. Kadı, Mi- ti. Ne ha Jin yapacak? Ma let çektir. Temessük benimdir, dedi. m gelen herife döndü, ve sor- E BE Li ne verdin? Ecnas be- yan eyle, erif, Mei şeyin ecnasını beyan v lütfen razı ol assa bir e nançerg Yakti ei yük. Filan iki beş yük rtık saya saya pi yüke. çıkardı. Misi ne ge, şaşırdı ala sen bunların kıy- spata kadır di Sen > bilirsin, bei de, Her verdiğini üç dört misli belu ından fazla yaz epey kavgası ol oldu. saye bep altmış yük alacağını ©- tuz, kırk indirdi. al geniş bir pe, e VER Ka dı efendi! yaz, Ali ON vi kiii nite iz tırdı. Ağır ve sa müi ziyette e kayde! eti d. NU e bü yazdı; Li aynen kendi kâtiplerine de yazdı Alacı arın on yükten aşağı ta- fi e hesaba m — Onlar kolay şeyler! 1 dedi Bu suretle büt itün barların yedi anma yaklaştı. Kendisine sordu; Kaç ye seninle tuz ek- e yeri det Ali'Can Me cevap verdi: — kimle var 0) iy ek kını yerine getirin. Ye, sana me diye- Ali a hoca sordu: pe sözüm tutarsan bunda ikindiye kalma. Ve m varup efkâra dalma. Hemen Rusçuk- ta bulunmaya ve bir ai ea Tu- nadan e e bak. bebi ziedi — Ya ben sana ne dedim ki sebe- bini e e bu sözleri demedin mi? ağa ekser zamanlar yabana söylerim. Bana bazan cünun galebe eder, ez Ali hoca, sebebini bir türlü ni Fakat şehirde bir gayrita- biilik vardı. Halk ötede beride topla- nıyor, bir türlü kabına sığmıyordu. 4 (Arkası var)